Olay, Seyhan ilçesine bağlı Sümer Mahallesi’nde meydana geldi.
İddiaya göre, G.S. isimli şüpheli bir müstakil evin damına klima motoru çalmaya çıktı. Damda dengesini yitiren G.S. aşağı düştü. Evinde tek yaşayan kadın, çatısından birinin düştüğü fark etmesi üzerine durumu polis ve sağlık ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri yaralanan G.S’yi Seyhan Devlet Hastanesine kaldırdı.
Gözaltına alınan şüpheli, hastanedeki tedavisinin ardından polis merkezine götürülecek.
Seyhan ilçesi Havuzlubahçe Mahallesi’nde kimliği belirlenemeyen motosikletli 2 şüpheli, sokakta seyir halindeyken tabancayla rastgele ateş açtı.
Silahtan çıkan kurşunlar, sokakta yürüyen Muhammet Acem’in (35) vücuduna, Mehmet Özdemir’in ise koluna isabet etti. Acem ile Özdemir kanlar içinde yere yığılırken, şüpheliler ise olay yerinden kaçtı. Çevredekilerin ihbarı üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralılar, ilk müdahalelerinin ardından ambulansla çevredeki hastanelere kaldırıldı. Tedaviye alınan Acem’in, hayati tehlikesinin bulunduğu öğrenildi.
Cinayet Büro Amirliği ekipleri, şüphelilerin kimliklerinin belirlenmesi ve yakalanması için çalışma başlattı.
20 yaşındaki Ömer Sarı, geçen Şubat ayında 18 yaşındaki Dilan U. ile dini nikahla evlendi. 3 ay önce ise Dilan U., hamile kaldı. Ancak son dönemde çift arasında sık sık tartışma yaşandı. Bu tartışmaların en sonuncusunda ise geçen hafta Dilan U., evi terk ederek ailesinin yanına gitti.
İddiaya göre, Pazartesi günü ise Dilan U., telefonla görüştüğü eşine ‘Ben çocuğu aldıracağım’ dedi. Bunun üzerine ise Ömer Sarı, “Eve dön, yoksa evi yakacağım” diyerek karşılık verdi. Genç kız eve dönmeyi kabul etmeyince Sarı, Seyhan ilçesi Koza Mahallesi’ndeki evini ateşe verip içeride oturmaya başladı.
Alevler kısa sürede daireyi sararken, apartmandakiler de panikle evlerini terk etti. Komşuların ihbarıyla adrese sevk edilen itfaiye ekipleri, alevleri söndürürken Ömer Sarı’yı da evin içerisinden kurtardı.
Hastanedeki tedavisinin ardından gözaltına alınan Ömer Sarı, ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Sarı, eşinin ailesi tarafından dolduruşa getirildiğini öne sürdü. Sarı, “Eşim bana sürekli tehdit ve hakaret mesajları atıyor. Karnında benim çocuğumu taşıyor ve çocuğu aldıracağını söylüyor. Ben de bunu kaldıramadığım için, ‘Sen bu çocuğu aldırırsan, benim çocuğum dünyaya gelmeyecekse ben de yaşamak istemiyorum’ dedim. Benim için şiddet uyguluyor demiş. Benim ona yaptığım şey, ben eve gelmeden o yemek yemezdi, zorla kaldırıp ona yemek yedirirdim” diye konuştu.
Eşinin ‘Çocuğu aldıracağım’ demesi üzerine evi yaktığını anlatan Ömer Sarı, “Ben ona hep iyilikle davrandım. Sevgimi gösterdim. O ise çocuğu aldırmanın davasına düşmüş. Ben evdeyken beni arayıp ‘Ben şu an hastanedeyim. Çocuğu aldıracağım. Haberin olsun’ dedi. Ben de onun üzerine evi yaktım. Evi ateşe verince de kaçmadım. Beni oradan itfaiye ekipleri kurtardı. Eşim ve ailesi gelip benden şikayetçi oldu. Tehdit ve hakaretler savurdular” dedi.
Eşine ve eşinin ailesine seslenen Ömer Sarı, “Benden uzak dursunlar. Eşim de benden uzak dursun. Ondan hiçbir şey istemiyorum. Tek isteğim çocuğuma zarar vermesin. Çocuğumuz şu an 3 aylık. 3 aylık bir çocuğu aldırmak cinayet. Eğer çocuğumu aldırırsa yasal yollara başvuracağım. Eşim bir katil olarak gözükmek istiyorsa kendisi bilir” ifadelerini kullandı.
Yüreğir ilçesi, Koza Mahallesi’nde iddiaya göre, sulama kanalına giren bir kişi akıntıya kapıldı. Durumu fark eden çevredeki vatandaşlar, akıntıya kapılan kişiyi kurtarmaya çalıştı.
Suda sürüklenen kişinin bir süre sonra gözden kaybolması üzerine vatandaşlar durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. Bölgeye, İl Emniyet Müdürlüğü Sualtı Grup Amirliği, Büyükşehir Belediyesi Can-Kur ve 112 Acil Sağlık ekipleri sevk edildi.
Kıyıdan yapılan aramalarda kayıp kişiye ulaşılamadı. Bunun üzerine dalgıç polisler su altında arama çalışması başlattı. Ekiplerin, kaybolan kişiyi arama çalışması sürüyor. Bu arada kanala gelen su da kesildi. 15 gün içinde bu bölgede 7 kişi boğuldu.
Adana’nın Yüreğir ilçesine bağlı Yenidoğan Mahallesi’nde iddiaya göre bir genç iş yerinin demir korkuluklarının üzerinden geçmek istedi. Ancak dengesini kaybedip düşen gencin bir bacağına korkuluk demiri saplandı. Acı içinde bağıran gencin yardımına çevredeki vatandaşlar koşup, hemen sağlık ve Can-Kur ekiplerine haber verdi.
Olay yerine gelen ekipler genci kurtardı. Genci sağlık ekipleri hastaneye kaldırdı.
Edinilen bilgiye göre olay Seyhan ilçesine bağlı Cemalpaşa Mahallesinde meydana geldi.
İddiaya göre otomobilin motor kısmından hareket halindeyken duman çıkmaya başladı. Sürücüsü otomobili sağa park edip yangın tüpüyle söndürmeye çalıştı. Ancak yangın tüpü yetersiz kalınca otomobildeki yangın büyüdü. Trafik tek taraflı olarak durdu. Bu sırada bir vatandaşın yanan otomobili film izler gibi izlemesi dikkat çekti. Bir süre sonra olay yerine gelen itfaiye ekipleri alevleri söndürdü. Ancak otomobilden geriye demir yığını kaldı.
Olay, 28 Ağustos günü saat 17.30 sıralarında Seyhan ilçesi Yenibey Mahallesi’nde meydana geldi.
Bir çocuğun kaçırıldığı ihbarı üzerine bölgede araştırma yapan Gasp Büro Amirliği ekipleri, sokakta şüphelendiği Abdülkadir Oğuz’a ‘dur’ ihtarında bulundu. Bu ihtara uymayıp kaçan Oğuz, sokaktaki 3 katlı bir binanın çatısına çıkıp, kapıyı kilitledi. Şüpheli Oğuz, belindeki tabancayı çıkarıp, çatı kısmında oturan S.A.’yı (14) rehin aldı.
Ekiplerin telsizden takviye istemesi üzerine adrese, aralarında özel harekat polislerinin de bulunduğu çok sayıda ekip sevk edildi. Polisin ikna etmeye çalıştığı Oğuz, yaklaşık 1 saat süren çabanın ardından silahını bırakıp teslim oldu. Çatıya çıkan ekipler, Oğuz’u gözaltına alıp, S.A.’yı kurtardı. İfadesine başvurulan S.A., “Ben çatıda otururken bir anda gelip, kapıyı kilitledi. İnmemede izin vermedi. Sonrasında polis gelip, beni kurtardı” dedi.
Emniyete götürülen şüpheli Oğuz’un, aynı gün sabah saatlerinde 5 yaşındaki kız çocuğu K.U.’yu kaçırdığı ortaya çıktı. Ailesinin şikayeti üzerine ekiplerin bölgede çalışma başlattığı, Oğuz’u görünce ‘dur’ ihtarında bulunduğu öğrenildi. Bu sırada Oğuz’un kaçtığı, yanındaki K.U.’nun da kurtarıldığı bildirildi. İfadesinde suçlamaları reddeden Oğuz, “Kimseyi kaçırmadım. Belimde silah olduğu için polisten kaçtım” dedi.
Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Oğuz, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Adana Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü, yürüttüğü DEAŞ soruşturması kapsamında, terör örgütü içinde faaliyette bulunan 6 kişiyi tespit etti. Ardından savcılık şüpheliler hakkında gözaltı kararı çıkarttı.
Şafak vakti söz konusu şüphelilerin saklandıkları evlere özel harekat polislerinin de desteği ile eş zamanlı baskınlar yapıldı. Baskınlarda yakalanan şüpheliler adli tıp birimindeki sağlık kontrollerinin ardından sorgulanmak üzere emniyete götürüldü.
Olay, saat 11.00 sıralarında Seyhan ilçesi Koza Mahallesi’nde meydana geldi.
İddiaya göre 2,5 aylık hamile Dilan U. (18), dini nikahla birlikte yaşadığı Ömer S. (20) ile iddiaya göre, uyuşturucu kullandığı için sık sık tartışmaya başladı. Ömer S.’den psikolojik şiddet gördüğünü öne süren Dilan U., ayrılmaya karar verip, 5 gün önce ailesinin evine taşındı. Bugün öğle saatlerinde cep telefonuyla Dilan U.’yu arayan Ömer S., “Eve dön, yoksa evi yakacağım” dedi. Dilan U. bir daha geri dönmeyeceğini söyleyince, Ömer S., balkondaki kanepeyi ateşe verdi. Alevler kısa sürede daireyi sararken, apartmandakiler de panikle evlerini terk etti. Bu anlar bir vatandaşın cep telefonu kamerasına yansıdı.
Komşuların ihbarıyla adrese sevk edilen itfaiye ekipleri, alevleri söndürdü. Bu sırada bir vatandaş da balkondaki şebeke demirlerinden tırmanarak, 2’nci kattaki dairede birinin olup olmadığını kontrol etti. Dairedeki eşyalar tamamen kullanılamaz hale geldi. İtfaiyenin soğutma çalışması yaptığı sırada apartmandan çıkan Ömer S., kaçarak izini kaybettirdi. Olay yerine gelen polis ekipleri, Ömer S.’yi yakalamak için çalışma başlattı.
Olay, 24 Ağustos günü öğle saatlerinde Seyhan ilçesi Narlıca Mahallesi’nde meydana geldi. Mahalle sakinleri, kullanılmayan bir evin bahçesinde ceset görüp, polise haber verdi. İhbarla olay yerine gelen ekipler, cesedin başından tek kurşunla vurulduğunu ve üzerinin kırmızı bir örtüyle kapatıldığını belirledi. Üzerinden kimlik çıkmayan erkeğe ait ceset, Adana Adli Tıp Kurumu morguna götürüldü. Olay yerinde yapılan araştırmada ise tabancaya rastlanmadı. Otopsinin ardından cesedin, Ali Haydar Sezgin’e (32) ait olduğu tespit edildi.
Olayla ilgili geniş çaplı çalışma başlatan Cinayet Büro Amirliği ekipleri, Sezgin’in bağlantı kurduğu kişiler üzerinde araştırma yaptı. Cinayet dedektifleri, Sezgin’in ölmeden önce görüştüğü Ahmet Çakar’ın (19), aynı mahalledeki evine baskın yaptı. Adreste yapılan aramada Sezgin’in cesedinin üzerine örtülen kırmızı örtünün aynısından bulundu. Bölgedeki güvenlik kameralarını inceleyen ekipler, Çakar’ın, Ahmet Çakantimor (20) ve Mürsel Can’ın (36) olay günü cinayet mahallinde görüldüklerini, sonrasında ise Yusuf G.’nin (27) evine gittiklerini belirledi.
Operasyon için harekete geçen ekipler, Yusuf G.’nin aynı mahalledeki evine baskın yaptı. Operasyonda, 4 şüpheli ile birlikte Mercan C. (36) gözaltına alındı. Emniyete götürülen şüphelilerden Yusuf G., “Olaydan önceki gece evimde kaldılar. Olay günü ise Ali Haydar’ı vurduktan sonra ellerinde silahla tekrar bana geldiler. Silahı da ben sakladım” dedi. Bu bilgiler üzerine çapraz sorguya alınan şüphelilerden Çakantimor, Çakar ve Can birbirlerini suçladı.
Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüphelilerden Ahmet Çakantimor, Ahmet Çakar ile Mürsel Can çıkarıldıkları mahkemece tutuklanırken, Yusuf G. ile Mercan C. ise adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.