Kategori: Adana

  • Eşini çocuk olmuyor tartışmasında öldürmüş

    Eşini çocuk olmuyor tartışmasında öldürmüş

    Adana’da 6 yıllık eşi Nazik’i (28) barıştıktan 5 gün sonra pompalı tüfekle öldürüp, polise teslim olan Ömer Sancar’ın (27) ifadesi ortaya çıktı. Emniyetteki ifadesinde “Çocuğumuz olsun istiyorduk. Olmadığı için sürekli tartışırdık. Olay günü yine tartışmaya başladık. Bana ‘sen ancak böyle bağırırsın’ dedi ve gitti. İçeride konuşmaya devam edince ‘sus yoksa seni öldürürüm’ dedim” diyen Sancar, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

    Kentte 16 Ekim 2015’te evlenen Nazik ve Ömer Sancar çifti, iddiaya göre çocuk sahibi olamayınca sık sık tartışmaya başladı. Kavgaların artması ile birlikte Nazik Sancar, ekim ayında evi terk ederek, ailesinin yanına döndü. Bu süreçte Ömer Sancar’ın, Çukurova ilçesindeki Kabasakal Mezarlığı’nda intihar girişiminde bulunduğu, dayısı tarafından kurtarıldığı belirtildi. Nazik Sancar, 5 gün önce eşi ile barışınca yeniden evine döndü. Çift, 12 Aralık’ta saat 21.30 sıralarında yine tartıştı. Çıkan kavgada Ömer Sancar, evdeki pompalı tüfekle eşi Nazik’e 5 el ateş etti. Saçmaların isabet ettiği Nazik Sancar, kanlar içerisinde yere yığıldı. Ömer Sancar ise 112 Acil Çağrı Merkezi’ni arayıp “Eşimi öldürdüm. Evdeyim” diyerek kendisini ihbar etti.

    TÜFEĞİ EŞİNİN YANINA BIRAKIP BEKLEMİŞ

    Şüpheli Sancar, adrese sevk edilen Asayiş Şube Müdürlüğü’ne bağlı Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından gözaltına alındı. Sağlık ekipleri ise Nazik Sancar’ın olay yerinde hayatını kaybettiğini belirledi. İncelemenin ardından Sancar’ın cansız bedeni, otopsi için Adana Adli Tıp Kurumu morguna götürüldü. Ekipler ayrıca Ömer Sancar’ın cinayeti işlediği pompalı tüfeği eşinin yanına bıraktığını ve ekiplerin gelmesini beklediğini belirledi.

    ‘KIZIMIN 48 BİN LİRA TAZMİNATINI İSTEDİ’

    Dün kızının cenazesini teslim almaya gelen Ali Kumsal, damadının daha önce de şiddet uyguladığını, alkol ve madde bağımlısı olduğunu öne sürdü. Giyim mağazasında çalışan kızının işten çıkarılınca 48 bin lira tazminat aldığını ve damadının da bu parayı istediğini belirten Kumsal “Araları bozuldu, gözünü o paraya dikti. Sakın, kızıma iftira atmasın. Suçunu kabul etsin. 5 gün önce elimi öptü, kızımla barıştıklarını söyledi. Sonra da bunu yaptı” diye konuştu. Ailesinin gözyaşlarıyla cenazesini aldığı Nazik Sancar, Karataş ilçesine bağlı Tuzla Mahallesi’nde defnedildi.

    AYNI APARTMANDA 6 DAİRESİ OLDUĞU ORTAYA ÇIKTI

    Emniyete götürülen Ömer Sancar’ın ifadesinde, “Çocuğumuz olsun istiyorduk. Olmadığı için sürekli tartışırdık. Olay günü yine tartışmaya başladık. Ona bağırdım ve içeri gitmesini söyledim. Bana ‘sen ancak böyle bağırırsın’ dedi ve gitti. İçeride konuşmaya devam edince ‘sus yoksa seni öldürürüm’ dedim. Eşim de ‘öldürmezsen, adam değilsin’ dedi. Çok sinirlendim ve evdeki tüfeği ateşledim. Sonra da polisi aradım” dediği belirtildi.

    Emniyetteki işlemleri tamamlanan Ömer Sancar, sağlık kontrolü için adli tıp birimine getirildiği sırada gazetecilere “Üzerime çok geldi. Benim parayla işim yok” dedi. Adliyeye sevk edilen Sancar, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Öte yandan Sancar’ın, oturdukları apartmanda 6 dairesinin olduğu, 3’ünü kiraya verdiği öğrenildi.

  • Satın aldığı tapulu evine giremiyor

    Satın aldığı tapulu evine giremiyor

    Adana’da 1 buçuk yıl önce ev alan bir kişi, evi satın aldığı kişilerin evden çıkmadığını ve tapu iptal davası açtıklarını öne sürdü. Evde oturan Fadime Bozkurt ise evi sattıklarını kabul ederek, “Eşim beni bıraktı gitti. Bu evi de o sattırdı. Ben imza atmak istemedim ama beni zincirle dövdü, ölüm tehditleri savurdu. Şimdi bende mağdurum” dedi.

    İnşaat mühendisi Bekir Yükselay (33), 1 buçuk sene önce merkez Sarıçam ilçesine bağlı Yeşiltepe Mahallesi’nde Fadime ve Durmuş Bozkurt çiftinin evini satın almak istedi. Taraflar 295 bin TL’ye anlaştı. Bunun üzerine Yükselay, paranın bir kısmını kredi çekeceği için bankaya başvurdu. Bankadan olumlu yanıt aldıktan sonra Bozkurt çiftiyle birlikte tapuya giden Yükselay, karı ve kocanın imza atmasının ardından evi satın aldı.

    İddiaya göre, Fadime ve Durmuş Bozkurt çifti, ‘Biz de yeni ev alacağız. Sizlerle hemşeriyiz 3-5 ay daha oturalım’ dedi. Bekir Yükselay da Bozkurt çiftinin bu teklifini kabul etti. Bu sırada kendisi kirada oturan ve kredi borcu ödeyen Yükselay, 5 ay sonra geldiğinde ise Durmuş Bozkurt’un eşini terk ettiğini öğrendi.

    Tek kalan kadına biraz daha süre tanıyan Yükselay, aradan 1 yıl geçtiğinde ise kendisine gelen tapu iptal davasıyla şoke oldu. Eve gidip, Fadime Bozkurt ile görüşen Yükselay, yaşlı kadının evden çıkmayacağını duyunca polise başvurdu. Eve gelen polis ekipleriyse tapu iptal davası açıldığı için mahkeme sonucuna göre hareket edebileceklerini söyledi.

    “Bu kadından bir an önce kurtulmak istiyorum”

    1 buçuk senedir kredi borcu ve kira ödeyen Bekir Yükselay, bir an önce evine kavuşmak istiyor. Dün ise anne ve babasıyla satın aldığı eve giden Yükselay, tapulu evine giremediğini söyledi. Yükselay, “Ne evimi ne de paramı geri veriyorlar. Tapu benim üzerime ama ne evden çıkıyor, ne de kira veriyor. Bana evi satarken, ‘3-5 ay idare eder misiniz?’ dediler. Biz de insaniyet namına kabul ettik, kira sözleşmesi yaptık ama çıkmadılar evden. Üstüne gidip tapu iptal davası açtılar. Tapuda imza attılar, paralarını verdim. Aylık 3 bin lira kredi borcu ödüyorum, kira veriyorum ama onlar kira ödemeden oturuyorlar. Yetkililerden yardım bekliyorum, bu kadından bir an önce kurtulmak istiyorum” dedi.

    “Ben imza atmak istemedim”

    Evde oturan Fadime Bozkurt ise evi sattıklarını kabul ederek, “Bu evi benim eşim sattı. Ben inkar etmiyorum. Bana imzayı zorla attırttılar. Şu an ev devletin, ne benim ne de onların. Benim kocamı bulsunlar. Ben de burada kadın başıma mağdurum. Benim kocam beni bıraktı gitti. Ben imza attım ama bana hep ölüm tehditleri savurdukları için imzayı attım. Ben imza atmak istemedim ama beni eşim zincirle dövdü” diye konuştu.

    Konuşmaların ardından taraflar arasında sözlü tartışma yaşandı.

  • Günlük 124 liraya tarım işçisi bulamıyorlar

    Günlük 124 liraya tarım işçisi bulamıyorlar

    Adana’da narenciye bahçelerinde günlük 124 liraya çalışacak işçi bulunamıyor. Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, “Tüccarlar ve narenciye tesisleri şu anda işçiyi hangi ürün para ediyorsa oraya yönlendiriyor. Erkenci limon para etmediği ve işçi bulunmadığı için dalda kaldı.Günlük 124 liraya işçi bulamıyoruz. Peşin paraya dahi çalıştıracak işçi yok” dedi.

    Türkiye’nin en önemli narenciye üretim merkezlerinden Adana’da her sene narenciye ekim alanı artıyor. Geçen sene 630 bin dekar olan ekim alanı bu sene yüzde 10 artarak 700 bin dekarı geçti. Ancak narenciye ürünlerini hasat etmek için çalışan işçiler ise sektör değiştirerek azaldı.

    Bu sene de geçen seneye oranla yüzde 10-15 daha fazla verim alınan narenciyede işçi bulunmaması nedeniyle çoğu ürün dalda kaldı. Günlük 124 liraya çalıştıracak işçi bulamayan bahçe sahipleriyse yetkililerden yardım bekliyor.

    Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Doğan, “Narenciyede bu sene verim bolluğu var. Geçen sene 10 gün esen poyrazdan dolayı verim düşüktü o nedenle işçi sıkıntısı yaşamadık. Ancak bu sene çalıştıracak işçiyi bulamıyoruz. Adana bölgesinden diğer illere giden işçiler geldi ama yine de sorun var. Kentte 3 bin 500 işçiyle çalışan en büyük firmamız dahi 2 bin 200 işçiyle çalışıyor. Narenciyede şu anda gecikmeli hasat yapılıyor. Bu da bölgemiz için kayıp” diye konuştu.

    Akdeniz bölgesinde işçi sıkıntısı olduğunu dile getiren Mehmet Akın Doğan, “En büyük sıkıntı Adana’da. Mayer cinsi erkenci limon para etmediği için o limon dalda kaldı. Tüccarlar ve narenciye tesisleri şu anda işçiyi hangi ürün para ediyorsa oraya yönlendiriyor. Eğer işçi çok olsaydı elimizde kalan limonlarında hasadı yapılacaktı. Maalesef şu anda limon hasadı yapılmıyor. Bu da çiftçilerimizi üzmekte. Buna bir önlem alınması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

    “Suriyeliler olmasa Türkiye’de tarım biter”

    Türkiye’deki tarım işçilerinin çoğunun Suriyeli olduğunun altını çizen Doğan, “Suriyeliler olmasa Adana ve Türkiye’de tarım biter. Suriyeliler olmasına rağmen tarımda işçi bulamıyoruz. O işçilerin çoğu da tekstile veya başka sektörlere geçti. Adana’da büyük bir sıkıntı var. Önümüzde bizi daha çok sıkıntılı günler bekliyor. Daha ürün vermeyen fidanlarımız var ve onlar da ürün verdiğinde Adana’da daha çok sıkıntı yaşanacaktır” dedi.

    Tarım işçilerinin günlük 112 lira aldığını söyleyen Mehmet Akın Doğan, “Günlük işçiler 124 lira alıyor ve bunun 12 lirasını elciye veriyor. Günlük 112 liraya biz işçi bulamıyoruz. Peşin paraya dahi işçi yok. Yüzde 30-40 eksikle narenciye hasadı yapılıyor ve narenciye dalında kalıyor. Yaş meyvenin dalında kalması sıkıntı. Bunu önlemek için istihdama işçi kazandırılması gerekiyor” şeklinde konuştu.

  • Adana’da FETÖ operasyonu: 8 gözaltı

    Adana’da FETÖ operasyonu: 8 gözaltı

    Adana’da FETÖ/PDY’ye yönelik düzenlenen operasyonda 8 kişi gözaltına alındı.

    Adana Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen FETÖ/PDY soruşturması kapsamında örgütün sohbetlerine katıldığı, sohbetlerde sözde ağabeylik yaptığı, ByLock kullandığı ve daha önceki örgüt şüphelilerin verdikleri ifadelerde isimlerinin geçtiği öne sürülen 8 kişi tespit edildi.

    Savcılığın, şüpheliler hakkında gözaltı kararı çıkarmasının ardından Adana Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele (TEM) Şube Müdürlüğü ekipleri, operasyon için harekete geçti.

    Sabah erken saatlerde TEM ekiplerince, 8 adrese eş zamanlı baskın yapıldı. Operasyonda, haklarında yakalama kararı bulunan 8 kişi gözaltına alındı. Sağlık kontrolünden geçirilen şüpheliler, sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü.

  • Babasını satırla öldürdü ‘oyun oynuyorduk’ dedi

    Babasını satırla öldürdü ‘oyun oynuyorduk’ dedi

    Adana’da tartıştığı babası Cabbar Kürçe’yi 3 satır darbesiyle öldüren Sefa Kürçe tutuklandı. Psikolojik sorunları olduğu öne sürülen Sefa Kürçe adliyeye sevki sırasında, “Babamı öldürmedim. Zaten ölmüştü. Sadece oyun oynuyordum. Babama bir satır, kendime de bıçak vurdum. Babamla ‘Ölek, gidek, geri gelek’ oyunu oynadık” dedi.

    BANYODA BABASINA SALDIRDI

    Adana’nın Seyhan ilçesinde kuzenini yaraladığı gerekçesiyle girdiği cezaevinden izinli çıkan Sefa Kürçe ile evine gittiği babası Cabbar Kürçe arasında tartışma çıktı ve ikili arasında arbede yaşandı. Sefa Kürçe, mutfaktan aldığı satırla banyodaki babasına saldırdı.Baba Cabbar Kürçe, oğlunun satır darbeleriyle başından ve boynundan yaralandı. Eşinin kanlar içinde yerde yattığını gören Mühibe Kürçe evden kaçarak durumu polise bildirdi.

    İhbar üzerine adrese çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Sağlık ekibinin yaptığı kontrolde Cabbar Kürçe’nin hayatını kaybettiği belirlendi. Cinayet Büro Amirliği ekipleri, Sefa Kürçe’yi gözaltına aldı. Cabbar Kürçe’nin cenazesi, Adana Adli Tıp Kurumu’nun morgundaki otopsisinin ardından yakınları tarafından alınıp toprağa verildi.

    ‘BABAMLA ‘ÖLEK, GİDEK, GERİ GELEK’ OYNADIK’

    Emniyetteki işlemleri tamamlanan Sefa Kürçe, sağlık kontrolünden geçirilmek üzere Adana Adli Tıp Birimi’ne götürüldü. Kürçe, adliyeye sevk edildiği sırada gazetecilere, “Babamı ben öldürmedim. Zaten ölmüştü. Boyu 1 metreydi ve buz gibi olmuştu. Babama bir satır vurdum, kendime de bıçak vurdum. Ben sadece oyun oynuyordum. Babamla, ‘Ölek, gidek, geri gelek’ oyunu oynadık” dedi.

    Sefa Kürçe, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

     

  • Yediği kraker ölümüne neden oldu

    Yediği kraker ölümüne neden oldu

    Adana’da 7 yaşındaki çocuğun soluk borusuna kraker kaçtı. Hastaneye kaldırılan çocuk kurtarılamadı.

    Olay, 2 gün önce Sarıçam ilçesine bağlı Kızılkaş Mahallesi’nde meydana geldi. 3 çocuklu Sultan-Aykut Gül çiftinin oğulları Muzaffer Gül, iddiaya göre, evde akşam babasının cep telefonunu alarak, video izlemeye başladı.

    Bir yandan da elindeki krakerden yiyen Muzaffer’in bir süre sonra nefesi kesildi ve uzandığı koltuktan yere yığıldı. Oğlunun fenalaştığını fark eden Aykut Gül, hemen kendi aracıyla özel hastaneye götürdü.

    Soluk borusuna kraker kaçtığı anlaşılan Gül, yapılan tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdi. Küçük çocuğun cansız bedeni, otopsi için Adana Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

    “VİDEO İZLEYİP GÜLÜYORDU, YERE YIĞILDI”

    Adana Adli Tıp Kurumu’ndaki işlemlerin ardından Muzaffer Gül’ün cenazesi, dün öğleden sonra ailesine teslim edildi. Oğlunun cenazesini almaya gelen Aykut Gül, “Yemeğini yedikten sonra elindeki çubuk krakerle gülerek video izliyordu. Bir anda telefon elinden düştü sonra yere yığıldı. Hastaneye yetiştirdik ama rahmetli oldu” dedi.

    Muzaffer Gül’ün cenazesi, Kızılkaş Mezarlığı’nda gözyaşlarıyla toprağa verildi. Küçük çocuğun kesin ölüm nedeni, otopsi sonucu belli olacak.

  • Vahşi cinayete kurban giden gencin katili en yakını çıktı

    Vahşi cinayete kurban giden gencin katili en yakını çıktı

    Adana’da, boğazından bıçaklandıktan sonra ayağına taş bağlanıp, çuvala konularak sulama kanalına atılarak öldürülen genci, babasının katlettiği ortaya çıktı. Vahşi cinayeti iki eşi ve damadından da yardım aldığı belirlendi.

    Adana’nın Seyhan ilçesine bağlı Yalmanlı Mahallesi’nde iddiaya göre, sulama kanalında köprüden geçen bir kişi, çuval içinde ceset görüp polise haber verdi. Olay yerine gelen ekipler cesedin çıkartılması için su altı polisini çağırdı. Su altı polisi kanal içindeki çuvalda bulunan cesedi karaya çıkardı.

    BOĞAZINDAN BIÇAKLANIP AYAĞINA TAŞ BAĞLANDIKTAN SONRA SUYA ATILMIŞ

    İlk incelemede şahsın erkek olduğu, boğazından bıçaklanıp ayağına taş bağlandıktan sonra sulama kanalına atılarak öldürüldüğü belirlendi. Polis, üzerinden kimlik çıkmayan şahsın ismini belirlemek için parmak izi çalışması başlatırken, bir taraftan da kayıp başvurularını inceledi. Ceset, otopsi için adli tıp kurumu morguna kaldırıldı.

    KİMLİĞİ BELİRLENDİ

    Tek bıçak darbesiyle öldürüldüğü ortaya çıkan gencin kimliğinin belirlenmesi için Adana Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğüne bağlı Cinayet Büro Amirliği ekipleri, cesedin yaş aralığındaki kayıp yakınlarını tek tek çağırdı. Ancak kayıp yakınlarının ölen gençle ilişkini olmadığı belirlendi. Çalışmalar sonucu polisin aldığı parmak izi 25 yaşındaki Ali E. isimli bir genç ile örtüştü.

    ÇELİŞKİ İFADE VERDİLER

    Ölen gencin uyuşturucu kullanmaktan kaydı olduğu öne sürüldü. Cinayet dedektifleri bunun üzerine Ali E.’nin evine giderek özel okulda matematik öğretmeni olan baba Mehmet E. ile annesi Adle E. adli tıp kurumu morguna götürüldü. Anne ve baba öldürülen gencin kendi çocukları olduğunu belirledi. Polis bunun üzerine, katili bulmak için çalışmayı derinleştirdi. Polis, anne ve babayı teşhisin ardından emniyete götürdü. Ayrı ayrı ifadesi alınan baba ve annenin çelişkili ifade vermesi, oğulları için kayıp başvurusunda bulunmamasından dolayı polis şüphelendi.

    DAMADINDAN VE İKİ EŞİNDEN YARDIM ALMIŞ

    Polis, yaptığı çapraz sorguda Ali E.’yi babasının, uyuşturucu bağımlısı olduğu için yaşadığı tartışma sırasında bıçaklayarak öldürdüğünü belirledi. Ayrıca cinayetten sonra sonra annesi Adle E. ile üvey anne Rukiye A. ve damatların da babaya yardım ettiği tespit edildi. Babanın, damadın ve iki eşinin yardımıyla cesedi torbaya koyup ayağına taş bağladıktan sonra çuvala koyduğu, daha sonra da otomobil ile sulama kanalına götürerek attıkları tespit edildi. Bunun üzerine polis anne, baba, üvey anne ve enişteyi gözaltına aldı. Zanlıların emniyetteki sorgusu devam ederken, Ali E.’nin cenazesi yakınları tarafından adli tıp kurumu morgundan alınıp Küçükoba Mezarlığında toprağa verildi.

  • Boğazı kesilmiş ayaklarına taş bağlı ceset bulundu

    Boğazı kesilmiş ayaklarına taş bağlı ceset bulundu

    Adana’da sulama kanalında çuvalda erkek cesedi bulundu. Boğazında kesi izi, ayaklarına da taş bağlandığı belirlenen ceset, kimlik tespiti ve ölüm nedeninin belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu’na kaldırıldı.

    Seyhan ilçesi Yalmanlı Mahallesi’nde narenciye bahçesinde bekçilik yapan bir kişi, saat 12.00 sıralarında, sulama kanalında ceset bulunan çuval gördü. Bekçinin ihbarı üzerine bölgeye çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Gelen su altı polisleri 30 yaşlarında erkeğe ait cesedi sudan çıkarttı. Yapılan çalışmada yarı çıplak cesedin boğazında bıçak kesilerinin olduğu, ayaklarına da taş bağlandığı belirlendi.

    İncelemenin ardından ceset, kimliğinin ve kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için Adana Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.

  • Adana’da 3,8 büyüklüğünde deprem

    Adana’da 3,8 büyüklüğünde deprem

    Adana’nın Karaisalı ilçesinde, Richter ölçeğine göre 3.8 büyüklüğünde deprem meydana geldi. İlçede dün de 3.3 büyüklüğünde deprem olmuştu.

    Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Deprem Dairesi Başkanlığı’nın merkez üssünü Adana’nın Karaisalı ilçesi olarak açıkladığı deprem, saat 10.17’de meydana geldi. Yerin 7.03 kilometre derinliğinde olan deprem sonrası herhangi bir olumsuzluk bildirilmedi. İlçede dün de 3.3 büyüklüğünde deprem meydana gelmişti.

  • Arkadaşının hesabı çalındı, 19 bin TL dolandırıldı

    Arkadaşının hesabı çalındı, 19 bin TL dolandırıldı

    Adana’da arkadaşının çalınan sosyal medya hesabından ‘Kripto para yatırımı ile kazanç elde etme’ paylaşımını görüp iletişime geçen E.E. (21), dolandırıcılara 19 bin TL kaptırdı.

    Kentte özel bir şirkette teknik personel olarak çalışan E.E., gece saatlerinde sosyal medya hesabında dolaşırken bir arkadaşının ‘kripto para ile yatırım danışmanlığı’ hakkında paylaşımını gördü. Paylaşımda yatırım danışmanlarının belli bir miktar para ile borsada kripto paralarda işlem yaptığı ve işlettiği paradan ise katılımcılara ise kar payı verileceğini gören E.E., sosyal medya üzerinden iletişime geçip işleyişi sordu. Arkadaşının çalınan sosyal medya hesabını kullanan şüpheliler E.E. ile iletişime geçti.

    YOLLADIĞI 4 BİN LİRA 3 SAAT SONRA 75 BİN LİRA OLDU

    Dolandırıcıların tuzağına düşen E.E., ilk önce 4 bin lira yolladı. 3 saat sonra dolandırıcılar E.E. ile tekrar iletişime geçerek yolladığı parayı borsada kripto para alıp sattığını ve ana parasının 75 bin 800 lira olduğunu söyleyerek dekont yolladı. Kısa sürede parasının yaklaşık 19 kat arttığını gören E.E., parasını ne zaman alacağını sordu.

    PARAYI ÇEKMEK İÇİN 15 BİN LİRA DAHA PARA YOLLADI

    Şüpheliler, E.E.’den 15 bin lira komisyon parası istedi. E.E. ise komisyonun kazandığı paradan alınmasını istedi. Ancak karşı taraf, ‘bu para döviz ödemesi, parayı çekebilmemiz için 15 bin lira daha göndermen gerek” dedi. E.E., yüklü miktar para alacağını düşünerek 15 bin lira daha yolladı. Paranın dekontunu karşı tarafa telefon üzerinden yollayan E.E.’ye, dolandırıcılar bu sefer de sahte olarak düzenlenmiş ve üzerinde Adalet Bakanlığı yazılı ‘güvenlik protokolü’ yolladı. E.E.’ye, ‘Yolladığımız para güvenlik protokolüne takıldı. Güvenlik protokolünü kaldırmanız için vergi dairesine 25 bin lira ödeme yapmanız gerekiyor. Aksi takdirde kara para aklama suçundan gerekli yasal işlem başlatılır’ dedi. Dolandırıcıların eline düştüğünü anlayan E.E., ardından Siber Suçlarla Mücadele Şubesi’ne giderek şikayetçi oldu.

    ‘MESAJLA BENİ OYALADILAR’

    Toplamda 19 bin lira dolandırıldığını söyleyen E.E., “Paramı borsa ve kriptoda işleterek 75 bin lira yaptıklarını söylediler. Dolandırılana kadar cep telefonuyla arkadaşımla görüşemedim. Mesaj yolu ile hep oyaladılar. Dolandırıldığımı anladığımda hesabın asıl sahibi ile iletişime geçtim ve sosyal medya hesabının çalındığını söyledi. Yakın arkadaşlarınızın yatırım paylaşımlarına inanmayın’’ dedi.