Kategori: Adana

  • Çilem Doğan tekrar cezaevine girecek

    Çilem Doğan tekrar cezaevine girecek

    Adana’da, kendisine şiddet uygulayıp fuhşa sürüklediği iddiasıyla eşi Hasan Karabulut’u (33) tabancayla vurarak öldüren Çilem Doğan’a (30) yerel mahkemenin verdiği 15 yıl hapis cezası Yargıtay tarafından onandı. Yargılama sırasında kefaletle serbest bırakılan ancak onama kararıyla yeniden cezaevine girecek olan Doğan, “Aslında beni değil 8 yaşındaki bir kız çocuğunu mahkum ettiler” dedi.

    Çilem Doğan, 2013’te evlendiği 1 çocuğunun babası Hasan Karabulut’u, şiddet gördüğü ve kendisini fuhşa sürüklemek istediği gerekçesiyle 8 Temmuz 2015’te tabancayla vurarak öldürdü. Tutuklanan Çilem Doğan, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılandığı Adana 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘tahrik ve iyi hal indirimi’ ile 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

    Çilem Doğan’ın avukatı, müvekkilinin uygun görülecek adli kontrol tedbirleriyle tahliye edilmesi için talepte bulundu. Mahkeme heyeti ise Çilem Doğan’ı 20 Haziran 2016’da 50 bin TL kefaletle tahliye etti. Dava ise Yargıtay’a gönderildi. 5 yılın ardından bugün Doğan’ın 15 yıl hapis cezası Yargıtay tarafından onandı. Kararla birlikte Doğan, yeniden cezaevine girecek.

    “8 YAŞINDAKİ KIZ ÇOCUĞUNU MAHKUM ETTİLER”

    Hapis cezasının onanmasının ardından DHA´ya konuşan Çilem Doğan, böyle bir karar beklemediğini ve büyük üzüntü duyduğunu söyledi. Yıllarca şiddet gördüğünü ve kızıyla hayatta kalma mücadelesi verdiğini dile getiren Doğan, “Bu kararla aslında beni değil 8 yaşındaki kız çocuğunu hapsettiler. 8 yaşındaki kız çocuğu hem annesiz hem babasız büyüyecek. Beni aslında mahkum etmediler. 8 yaşındaki bir kız çocuğunu sahipsiz bıraktılar. Çok üzgünüm. Adalete olan inancımı kaybettim. Mücadelemiz devam edeceğiz. Bir şekilde kazanacağız” dedi.

    Doğan’ın avukatı İsa Ayanoğlu ise alınan kararı Ceza Genel Kurulu’na taşıyıp karar düzeltme talep edeceklerini ve bu durumun adil olmadığını belirterek, kararın erkek şiddetini cesaretlendireceğini ifade etti.

  • Uçağın önüne atlamışlardı! Sınır dışı edildiler

    Uçağın önüne atlamışlardı! Sınır dışı edildiler

    Adana’da, aralarında polisten kaçıp havalimanına giren 21 kaçak göçmenin de bulunduğu 120 göçmen sınır dışı edildi.

    Edinilen bilgiye göre, dün Adana Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri İncirlik Park Alanında uygulama başlattı. Bir süre sonra, Tatvan’dan Ankara’ya gitmek üzere yola çıktığı öğrenilen TIR’dan şüphelenen polis ekipleri aracı durdurdu. İçerisinde Aydın K., Hanım A. ve Muharrem K.’nin bulunduğu TIR’da arama başlatıldı.

    TIR’IN KASASINDAN ÇIKTILAR

    Arama kapsamında açılan TIR kasasında 111’i Afganistan, 8’i Pakistan ve 1’i Bangladeşli olduğu öğrenilen 120 kaçak göçmen olduğunu belirledi. Polis bunun üzerine aracı Şakirpaşa Polis Merkezine götürürken, o sırada 21 kaçak göçmen kaçıp Adana Havalimanına girdi.

    İNİŞ YAPAN UÇAĞIN ÖNÜNE ÇIKTILAR

    Göçmenlerin havalimanında kaçmaya çalıştığı sırada ise özel bir uçak da iniş yaptı. Uçak, göçmenler nedeniyle pistte durup beklemek zorunda kaldı. Polis ekipleri kısa sürede, kaçan 21 kaçak göçmeni yakaladı. Bu anlar da bir cep telefonu tarafından anbean görüntülendi. Yaşanan olay sebebiyle havalimanında uçak seferleri geçici olarak aksadı.

    SINIR DIŞI EDİLDİLER

    Olayla ilgili inceleme tamamlandıktan sonra kaçak göçmenleri getiren 1’i kadın 3 zanlı gözaltına alındı. 120 kaçak göçmen ise sınır dışı edilmek üzere Adana İl Göç İdaresi Müdürlüğüne teslim edildi. Buradaki işlemlerinin ardından kaçak göçmenler sınır dışı edilecek.

  • Piste inen uçağın önüne atladılar

    Piste inen uçağın önüne atladılar

    Adana Havalimanı’na inen yolcu uçağının önüne çıkan bir grup, güvenlik görevlileri tarafından dağıtıldı. Polis ekiplerinin de müdahale ettiği grupta, çok sayıda kişi gözaltına alındı.

    Olay, saat 11.00 sıralarında Adana Havalimanı’nda meydana geldi. İddiaya göre aprona nasıl girdikleri bilinmeyen bir grup, piste iniş yapan yolcu uçağının önüne çıktı.

    Kalabalığı fark eden pilot, uçağı aniden durdurdu. Güvenlik güçleri, gruba müdahale bulundu.

    Polis ve güvenlik görevlilerini görüp, kaçmaya çalışan gruptaki bazı kişiler havalimanının farklı noktalarına dağıldı. Gruptaki çok sayıda kişi gözaltına alındı.

    Öte yandan havalimanına iniş ve kalkışlar yaklaşık 1 saat 30 dakika boyunca durduruldu. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

  • Konserde bıçaklanan 15 yaşındaki genç öldü

    Konserde bıçaklanan 15 yaşındaki genç öldü

    Adana’da 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları kapsamında Gülşen’in sahneye çıktığı konserde, kavga ettiği M.C. (17) tarafından bıçaklanan Akif Ozan Özdoğan (15), hayatını kaybetti. Özdoğan’ın ağabeyi Orçun Özdoğan (17) ve arkadaşı Mustafa G. (17) ile bir kişiyi daha bıçakla yaralayıp kaçan M.C., polis tarafından yakalanıp gözaltına alındı.

    Olay, dün saat 21.00 sıralarında Seyhan ilçesi Uğur Mumcu Meydanı’nda meydana geldi. Akif Ozan Özdoğan ve ağabeyi Orçun Özdoğan, iki arkadaşıyla birlikte 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları kapsamında sahneye çıkan Gülşen’in konserine gitti. Özdoğan kardeşlerin arkadaşı Mustafa G., konser alanında iki kız arkadaşını görünce yanlarına gitti. Mustafa G. ile kızlarla birlikte konsere geldiği öne sürülen M.C. arasında tartışma çıkı. Tartışma kavgaya dönüştü, M.C., cebinden çıkarttığı bıçakla Mustafa G.’yi yaraladı. Akif Ozan Özdoğan’ı karnının alt bölgesinden, ağabeyi Orçun’u da bacağından ve kaburgasından bıçaklayan M.C., olay yerindeki bir kişiyi daha yaralayıp kaçtı.

    İhbar üzerine bölgeye polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin ilk müdahalesini yaptığı yaralılar, yakındaki özel hastaneye kaldırıldı. Tedaviye alınan yaralılardan Akif Ozan Özdoğan, tüm çabalara karşın kurtarılamadı. Diğer 3 yaralanın sağlık durumlarının iyi olduğu belirtildi.

    Olayla ilgili çalışma başlatan polis ekipleri, Suriye uyruklu olduğu ileri sürülen M.C.’yi Seyhan ilçesi Pınar Mahallesi’nde yakalayarak gözaltına aldı.

    ‘OĞLUM SEBEPSİZ YERE ÖLDÜ’

    Adana Adli Tıp Kurumu’nda otopsi işlemleri yapılan Akif Ozan Özdoğan’ın cenazesi, bu sabah ailesine teslim edildi. Özdoğan’ın annesi Emel Özdoğan (36), yaşananlara inanamadığını ifade etti. İki oğlunu da Cumhuriyet Bayramı kutlamaları için konsere gönderdiğini dile getiren Emel Özdoğan, “Onlar gittikten sonra aradım. ‘Oğlum ben de geleceğim’ dedim. 15 dakika sonra geldim ve iki oğlumu da yaralı halde buldum.” dedi.

    ‘KAVGANIN NEDENİNİ BİLE BİLMİYORUZ’

    Görgü tanığı Emircan Karaş ise, “Kızlar arkadaşımızı çağırdı. Tanımadığımız iki çocuk olay çıkardı. Tartışma çıktı. Ozan’ın olayla alakası yoktu. Gördüğüm tek şey Ozan’ın bana ‘bıçaklandım’ diyerek karnını göstermesiydi. Adalet yerini bulsun istiyoruz.” diye konuştu.

    Akif Ozan Özdoğan’ın babası Ahmet Duran Özdoğan’ın, 6 yıl önce trafik kazasında hayatını kaybettiği belirtildi.

    Şüphelinin, Emniyet Müdürlüğü’ndeki sorgusunun sürdüğü bildirildi.

  • BioNTech’te dikkat çeken oran: 20 kat artıyor

    BioNTech’te dikkat çeken oran: 20 kat artıyor

    Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ferdi Tanır, yaptıkları çalışmayla 6’ncı ayın sonunda 3’üncü doz aşıyı BioNTech olan kişilerin antikor düzeyinin 20, Sinovac olanların ise 5 kat arttığını söyledi.

    Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı koordinatörlüğünde Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji ve Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı öğretim üyeleri, yaptıkları çalışmayla iki doz Sinovac aşısı olan kişilerin 6’ncı ayın sonunda antikor düzeylerinde düşüşler olduğunu tespit etti. Çalışmada özellikle tekrarlama dozların önemi üzerinde durduklarını söyleyen ÇÜ Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ferdi Tanır çalışmaya, iki doz Sinovac, 3 doz Sinovac ve iki doz Sinovac artı bir doz BioNTech aşısı olan 235 sağlık çalışanının katıldığını söyledi. Antikor düzeylerinin rapel denilen tekrarlama dozlarla büyük oranda arttığını vurgulayan Prof. Dr. Tanır, araştırma kapsamında sadece iki doz Sinovac aşısı olanların yüzde 17’sinde koruyucu antikor saptanmadığını belirtti.

    “TEKRARLAMA DOZU HAYATİ ÖNEM TAŞIYOR”

    İki doz aşının ardından aşı tipi fark etmeksizin üçüncü doz aşıyı olanların tamamında koruyucu antikorun pozitif sonuç verdiğini söyleyen Tanır, “Üçüncü dozu BioNTech olan kişilerde 6’ncı ayın sonunda oluşan antikorun üçüncü aya göre 20 kat, Sinovac olan grupta ise 5 kat arttığı saptandı. Sadece iki doz Sinovac aşı olan grupta ise antikor düzeyinin ortalama yüzde 60 oranda azaldığını gördük. Bu da gösteriyor ki tekrarlama dozu hayati önem taşıyor. Gerek iki doz BioNTech gerekse üç doz aşı olanlarının oranını toplum genelinde yüzde 70’in üzerine çıkarabilirsek salgına karşı çok güçlü hale geliriz” dedi.

    Prof. Dr. Tanır, çalışma kapsamında iki ya da üç doz aşı olanlardan sadece yüzde 3,4’ünün koronavirüse yakalandığını fakat bunlarının hiçbirinin hastane yatmak zorunda kalmadığını sözlerine ekledi.

  • “Vicdan azabı çekiyorum” diyerek suçunu itiraf etti

    “Vicdan azabı çekiyorum” diyerek suçunu itiraf etti

    Adana’da sulama kanalında boğulan Berat Coşan Göl’ün (9), komşularının oğlu Anıl Songürer (19) tarafından suya bırakıldığı ortaya çıktı. Olaydan 4 gün sonra vicdan azabı duyarak polis merkezine giden Songürer’in, “Berat’ın bana küfretmesi sinirlerimi bozuyordu. Kanala girdi, yüzme bilmediği için duvardan tutuyordu, elini çekip suya düşürdüm. Vicdan azabı çektiğim için itirafta bulundum” dediği belirtildi. Songürer tutuklanırken, Berat’ın acılı annesi Songül Kılıç, “Günah olmayacağını bilsem, oğlumun öldüğü yerde kendimi suya atacağım” diyerek gözyaşı döktü.

    Adana’nın Yüreğir ilçesi Yenidoğan Mahallesi’nde arkadaşlarıyla birlikte sulama kanalına giden Berat Coşan Göl, serinlemek için suya girdi. Bir süre sonra akıntıya kapılan Göl, arkadaşlarına ‘Beni kurtarın’ diye bağırdıktan sonra gözden kayboldu. Bölgeye sevk edilen dalgıç polisler tarafından yapılan aramada, Berat’ın suya girdiği noktaya 200 metre mesafede cansız bedeni bulundu. Adana Adli Tıp Kurumu’ndaki otopsisinin ardından Berat Coşkun Göl’ün cenazesi, Buruk Mezarlığı’nda toprağa verildi.

    ‘ÖLÜMÜNE NEDEN OLDUĞUM İÇİN VİCDAN AZABI ÇEKİYORUM’

    Berat’ın Coşkun Göl’ün, olay günü görgü tanığı olarak ifadesi alınan komşusu Anıl Songürer tarafından kanala bırakıldığı ortaya çıktı. Olaydan 4 gün sonra vicdan azabı çekerek polis merkezine giden Songürer’in, Berat’ı sulama kanalına götürdüğünü, ölümüne neden olduğu için vicdan azabı çektiğini itiraf etmesi üzerine gözaltına alınıp, tutuklandığı belirtildi.

    Songürer’in ifadesinde, “Berat, taşındığımız günden beri beni her gördüğünde küfrederdi. Olay günü de apartmanın bahçesine dikerek yetiştirdiğim biberleri kopartarak yedi. Çok sinirlendim ama kendisine bir şey demedim. Bu esnada kanal kenarına nane toplamaya gidecektim. Berat da geldi ve sulama kanalına gittik. Berat, üzerini çıkarmadan akan suya girdi. Elleriyle sulama kanalının duvarını tutuyordu. Başı ve elleri hariç vücudunun tamamı suyun içerisindeydi. Ben suya girmediğim için bana laf attı ben de sinirlendim. Berat’ın elleriyle betona tuttuğu yere gidip çömeldim. Her iki elimle Berat’ın ellerine çekerek duvarı bırakmasını sağladım. Berat, bir müddet suyun üzerinde çırpındı. Çırpınırken ‘Anıl ağabey beni kurtar’ diye bağırdı. Panikledim. Çocuk çırpınarak suya gömüldü. Korktum ve yardım çağırdım. Daha sonra arama kurtarma çalışmalarına katıldım. Berat’ın yüzme bilmediğini biliyordum. Ben yüzme biliyorum ama kanalda hiç yüzmedim. Berat’ın ölümüne sebep olduğum için pişmanlık yaşamaya başladım. Vicdan azabı çektiğim için itirafta bulundum. Berat’ı öldürmek için davet etmedim. Hakaret etmeseydi yüzüp nane topladıktan sonra eve dönecektik” dediği belirtildi.

    ‘BAŞIMI YASTIĞA KOYAMIYORUM’

    Acılı anne Songül Kılıç, olayı alt kat komşusundan öğrendiğini belirterek, “Anıl Songürer, ‘Gel seni kanala götüreyim. Kafanı soğuk suya sokarız’ diyerek Berat’ı sulama kanalına götürmüş. Ben de bu durumdan şüphelenerek şikayetçi oldum. İlk ifadeyi verdikten sonra eve gelmiş. Sonrasında vicdan yapıp, polis merkezinde Berat’tan hoşlanmadığını söyleyip her şeyi itiraf etmiş. Neden böyle oldu? Benim oğlum ona ne yaptı? 4 aydır ne gecem kaldı ne de gündüzüm. Başımı yastığa koyamıyorum. Günah olmayacağını bilsem, oğlumun öldüğü yerde kendimi suya atacağım” diyerek, gözyaşı döktü.

    OĞLUNUN KATİLİ BOYNUNA SARILMIŞ

    Eşinin kendisini ve oğlunu iki yıl önce terk ettiğini anlatan Kılıç, “Oğlumu 7 yaşından beri babasız büyütüyordum. Çok akıllı, çok zeki bir çocuktu. Polis olacaktı. Bana, ‘Anne ben çalışıp, seni çalıştırmamak için okuyacağım. Polis olacağım’ diyordu. Onsuz ne saat geçiyor ne de gün geçiyor. Ben 4 aydır gülmeyi unuttum. Başkasının çocuğuna baktığımda için yanıyor” dedi. Oğlunun katilinin kanalın başında boynuna sarıldığını belirten Kılıç, Anıl Songürer’in cezasını çekmesini ve cezaevinden çıkmamasını istediğini söyledi.

  • YPG’li terörist, Adana’da yakalandı

    YPG’li terörist, Adana’da yakalandı

    Terör örgütü PKK’nın Suriye uzantısı olan YPG içinde savaştığı ve yasa dışı yollarla Türkiye’ye girdiği tespit edilen Muhammed B. (30), Adana’da saklandığı evde yakalandı. ‘Uyuyan hücre’ olduğu ve gelecek talimatlara göre eyleme geçebileceği değerlendirilen Muhammed B., ifadesinde, örgütle ilişiğini kestiğini öne sürdü.

    İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele (TEM) ile İstihbarat Şube Müdürlüğü ekipleri, Suriye’de terör örgütü YPG/PKK adına eylemlere katılan Muhammed B.’nin yasa dışı yollarla Türkiye’ye girdiğini belirledi. Adana’daki inşaatlarda işçi olarak çalıştığı saptanan Muhammed B.’nin, Seyhan ilçesi Gülbahçesi Mahallesi’ndeki evde saklandığı tespit edildi. Yakalanması için harekete geçen ekipler, adresine yapılan baskınla Muhammed B.’yi gözaltına aldı.

    Emniyete götürülen Muhammed B.’nin, örgütün ‘uyuyan hücresi’ olduğu ve gelecek talimatlara göre eyleme geçebileceği belirtildi. İfadesinde YPG saflarında savaştığını kabul eden Muhammed B.’nin, örgütle ilişkisini kopardığını öne sürdüğü öğrenildi. Ayrıca Muhammed B.’nin, örgütün sözde üniformasıyla kamplarda çekilmiş silahlı fotoğrafları da ortaya çıktı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Muhammed B., çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

  • Sattığı pamuğun içinde 14 cumhuriyet altını unuttu

    Sattığı pamuğun içinde 14 cumhuriyet altını unuttu

    Adana’nın Tufanbeyli ilçesinde N.E., tüccara sattığı pamukların arasında 14 cumhuriyet altınını, unutunca polise başvurdu. Kamera kayıtlarından plakası tespit edilen kamyonetin sürücüsü, polisin aramasıyla ilçeye dönüp altınları teslim etti.

    Tufanbeyli ilçesinde bir tüccara pamuk satan N.E., sakladığı 14 cumhuriyet altınını da araca yüklediğini fark edince İlçe Emniyet Amirliği’ne başvurdu. Ekipler, güvenlik kameraları ile PTS kayıtlarını inceleyerek pamukların yüklendiği kamyonetin plakasını tespit etti. Araç plakasından ulaşılan şoför, Gaziantep’e ulaştığını söyleyince polis, ilçeye geri dönmelerini istedi. Tüccar aynı gün Tufanbeyli İlçe Emniyet Amirliği’ne kamyoneti ile birlikte geldi. Yapılan aramada pamuklar içerisinde 14 cumhuriyet altını bulundu. Yaklaşık 45 bin lira değerindeki altınlar, sahibi N.E.’ye teslim edildi.

  • Yosunla kaplanan Seyhan Nehri’nde dip temizliği

    Yosunla kaplanan Seyhan Nehri’nde dip temizliği

    Adana Büyükşehir Belediyesi ekipleri, yosunla kaplanan Seyhan Nehri’nin 3 kilometrelik yatağında dip temizliğine başladı. Ekiplerin çalışmasına zaman zaman gönüllüler de yardım etti.

    Seyhan ile Yüreğir ilçelerinin arasından geçen Seyhan Nehri yüzeyinde, birkaç aydır yosunlar görülüyor. Deniz araçlarıyla yapılan temizlik çalışmalarına rağmen hızla büyüyen yosunların boyu, 2 metreye kadar uzadı. Tarımsal sulama ve kuraklık nedeniyle su sirkülasyonunun azaldığı nehirde oksijen seviyesi de neredeyse sıfıra inince Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanlığı temizlik çalışmalarını hızlandırdı. Devlet Su İşleri (DSİ) ekiplerinin baraj suyunu kesmesiyle nehir yatağına inen 60 görevli, Eski Baraj’dan regülatör köprüye kadar olan yaklaşık 3 kilometrelik alandaki yosunları ve çöpleri ortadan kaldırmak için dip temizliğine başladı. Ekiplerin çalışmasına, zaman zaman gönüllüler de destek verdi.

    ‘SEYHAN NEHRİ CAN SUYUMUZ’

    Nehri temizleyen ekiplere yardım için geldiğini dile getiren Selim Ağaçdalı, suyun bu görüntüsünün Adanalı olarak kendisini çok üzdüğünü belirtti. Seyhan Nehri’nin, kentin simgesi olduğunun altını çizen Ağaçdalı, “Seyhan Nehri bizim gerdanlığımız, can suyumuz. Bu nehre baktığımız zaman içimiz açılıyor ve yaşam enerjisiyle doluyor. Böyle olunca ise tam tersi ruhumuz çekiliyor. Senenin belli zamanlarında yosunlar kaplıyor her yeri. O da maalesef aylar süren kuraklıktan dolayı oluyor. Vatandaş olarak burayı temizlemeye çalışan, eli öpülesi insanlara yardım etmeye geldim” dedi.

  • Sokak ortasında dakikalarca dövüp kaçırdılar, eşinden 50 bin TL istediler

    Sokak ortasında dakikalarca dövüp kaçırdılar, eşinden 50 bin TL istediler

    ADANA’da 3 kişi, alacaklı oldukları kişinin ortağı Bilal D.’yi (34) cadde ortasında dakikalarca darbedip, kaçırdı. Bu anlar güvenlik kameralarına yansırken, şüpheliler Bilal D.’nin eşi Elmas D.’yi arayıp, 50 bin TL ya da altın getirmesini istedi. Şüpheliler eve yapılan operasyonda etkisiz hale getirilirken, Bilal D. ise kurtarıldı.

    Olay, 26 Eylül saat 04.30 sıralarında Çukurova ilçesi Belediye Evleri Mahallesi’nde meydana geldi. Caddede bekleyen Musa B. (31), Mehmet Emin E. (30) ile Serhat A. (21), araç alım-satımı nedeniyle alacaklı oldukları Hulusi K.’yi bulamayınca ortağı Bilal D.’yi çağırdı. Musa B. ve Mehmet Emin E., yanlarına gelen Bilal D.’yi dövmeye başladı. Bilal D., şüphelilerin elinden kurtulup, koşarak yolun karşısına geçti. 3 şüpheli, peşinden koşup yakaladıkları Bilal D.’yi dövüp, taksiye bindirmeye çalıştı. Burada şüphelilerin elinden kurtulan Bilal D., yeniden yolun karşısına geçti ancak yine yakalanıp dakikalarca darbedildi. Şüpheliler, Bilal D.’yi taksiye bindirip bölgeden ayrıldı. Bu anlar çevredeki iş yerlerinin güvenlik kameralarına yansıdı.

    Şüpheliler, Bilal D.’nin eşi Elmas D.’yi telefonla arayıp, “Kocan elimizde. Bize borcu olan 50 bin TL’yi ya da altın getireceksin” dedi. Elmas D.’nin, şikayetçi olması üzerine Gasp Büro Amirliği ekipleri, Bilal D.’nin bulunması için çalışma başlattı. Polis, şüphelilerin ve Bilal D.’nin, Seyhan ilçesi Gürselpaşa Mahallesi’ndeki bir evde olduklarını belirledi. Adrese operasyon düzenleyen polis, şüphelileri etkisiz hale getirip, Bilal D.’yi de kurtardı. Evde yapılan aramada ruhsatsız tabanca da ele geçirildi.

    Emniyete götürülen şüphelilerin, aralarında namus meselesi olduğunu öne sürdüğü öğrenildi. İşlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Musa B. ile Mehmet Emin E., çıkarıldığı mahkemece tutuklanırken, Serhat A. serbest bırakıldı.