Kategori: Adana

  • Depremden sonra hayatının şokunu yaşadı

    Depremden sonra hayatının şokunu yaşadı

    Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’ta yaşanan depremde 11 il etkilenerek ağır hasar aldı. Adana da depremden etkilenen iller arasında yer aldı. 13 binanın yıkıldığı Adana’da özellikle apartmanda oturanlar evleri terk etti. Mahfesığmaz Mahallesi’nde bir apartmanın 8. katında oturan Ozan Hansoylu da (51) depremden sonra evinin kapısını kilitleyip İstanbul’a gitti. Hansoylu 15 Mart günü Adana’ya tekrar dönüp evine girmek istedi. Ancak kilitlediği kapıyı bir türlü açamadı. Bunun üzerine çilingir çağırıp eve girdiğinde evde kendi eşyalarının olmadığını, başkasının evde oturduğunu gördü. Hansoylu bu durum karşısında şok olurken hemen evde oturan şahısla irtibata geçti. Şahıs evi emlakçıdan 60 bin liraya kiraladığını söyledi. Hansoylu evi kiralayana tapusunu gösterip evi kiraya vermediğini, kendisinin oturduğunu söyledi. Evi kiralayan şahıs bu bilgi üzerine evden çıktı. Hansoylu ile polise giderek evinin izinsiz olarak emlakçı tarafından kiraya verildiğini, içinde bulunan eşyalarının ve 210 gram altınının da olmadığını söyleyerek şikayetçi oldu. Evinin de kilidini değiştirip evde yine ayrıldı.

    Üçüncü kez evine giremedi

    Hansoylu bir süre sonra evine tekrar geldiğinde yine kilit değiştirildiği için içeri giremedi. Polis giderek yine şikayetçi olup kilit değiştirdi. Hansoylu bir süre sonra 3. kez evine geldiğinde kapının kilidinin yine değiştirildiğini görünce bu kez direkt savcılığa giderek şikayetçi oldu. Evine 3. kez çilingirle girdi. Bu arada emlakçı İ.A. gözaltına alındı. Hansoylu, deprem nedeniyle terk ettiği ve yaklaşık 1.5 ay gelmediği evinin bir emlakçı tarafından kendi izni olmadan kiraya verildiğini belirterek, “Ben evimin kapı kilidini 3 kez değiştirip çilingir ile girmek zorunda kaldım. Eve geldim evde kiracı var şok oldum. Evdeki eşyalarım ve 210 gram altınım yok. Bu nasıl olabiliyor. Bu adamlar şehrin merkezinde böyle bir şeyi ne nasıl yapıyor? Şahıstan şikayetçi oldum en sonunda gözaltına alındı. Ancak benim altınım ve eşyalarım yok” dedi.

  • Soylu Kökünü Kurutma operasyonuna katıldı

    Soylu Kökünü Kurutma operasyonuna katıldı

    İçişleri Bakanı Süleyman Soylu bizzat katıldığı ‘Kökünü Kurutma’ operasyonu, Adana Emniyet Müdürlüğüne bağlı ekipler tarafından geçtiğimiz gün şafak vakti gerçekleştirildi. Söz konusu satıcıların evlerine eş zamanlı baskınlar düzenlendi.

    Özel Harekat polisleri, şüphelilerin evlerine koçbaşıyla kapıyı kırıp girdi. Yapılan baskınlarda 212 kişi gözaltına alınırken çok sayıda uyuşturucu madde de ele geçirildi.

  • Galatasaray, Adana Demirspor maçı hazırlıklarına başladı

    Galatasaray, Adana Demirspor maçı hazırlıklarına başladı

    Florya Metin Oktay Tesisleri’nde Teknik Direktör Okan Buruk yönetimindeki antrenman dinamik ısınmayla başladı. Ardından iki grup halinde 8’e 2 pas çalışmasıyla devam etti. İdman geniş alanda pas çalışmasının ardından çift kale maçla sona erdi.
    Öte yandan Fredrik Midtsjö ve Yusuf Demir idmanın tamamında takımla birlikte çalıştı. Dries Mertens ve Baran Aksaka tedavilerinin ardından saha dönüş programı kapsamında takımdan ayrı özel çalıştı.
    Şiddetli baş ağrıları nedeniyle milli takım kadrosundan ayrılan Abdülkerim Bardakcı, yapılan tedavileri sonrası bugün taburcu edildi. Tecrübeli oyuncu, bir günlük dinlenme sonrası saha çalışmalarına başlayacak.
    Galatasaray, yarın saat 17.30’da yapacağı idmanla Adana Demirspor maçı hazırlıklarını sürdürecek

  • Adana’da Kökünü Kurutma Operasyonu

    Adana’da Kökünü Kurutma Operasyonu

    Adana’da İl Emniyet Müdürlüğü ve Jandarma Komutanlığı tarafından Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde ‘Kökünü Kurutma Operasyonu’ düzenlendi. Şafak vakti 2 bin 218 personel, hava araçları ile 30 detektör köpeğin katılımıyla düzenlenen operasyonda belirlenen 224 şüpheliden 212’sin gözaltına alındı. Operasyon sonrası İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, beraberinde Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş ile birlikte İl Emniyet Müdürlüğü Kent Güvenlik Yönetim Sistemi Merkezinde açıklamada bulundu.

    “224 şüpheli hedefin 212’sini gözaltına alındı”

    Bakan Soylu açıklamasında, “Bu depremin 45’inci gününde Adana’da 45’inci kökünü kurutma operasyonunu hem İl Emniyet Müdürlüğümüz hem İl Jandarma Komutanlığımız Adana Cumhuriyet Başsavcılığımızla gerçekleştirdiler. Bundan 6 ay önce yine Adana’daydık. 4 Ekim tarihinde yine bir kökünü kurutma operasyonu yapmıştık. Yine buradaydık, yine huzurlarınızdaydık. Bu başarılı operasyonda evlatlarımız yine Adana’da uyuşturucu satan uyuşturucu satma işini koordine eden imalatını, ticaretini yapan çeteleri çökertmişlerdi. Şimdi de o tarihten itibaren yine Adana İl Emniyetimiz ve İl Jandarma Komutanlığımız durmadılar tam 6 aydır yeni bir operasyonun düğmesine bastılar. 6 ay boyunca gerekli takip, izleme ve gerekse diğer hukukun el verdiği hususlar çerçevesinde uyuşturucunun kökünü kurutabilmek için elinden gelen gayreti ortaya koydular. Bu sabah 5’te tam ezanlar okunduğu vakitte kahramanlarımızı dualarla yola çıkardık. Sağ olsunlar yine bizi mahcup etmediler. Çok zor olan bu operasyonlarda herhangi bir şekilde burunları kanamadan operasyonu başarıyla tamamladılar. Toplam 224 şüpheli hedefleri vardı ve bu 224 şüpheli hedefin 212’sini gözaltına aldılar. Toplam 2 bin 218 personel, hava araçları ve 30 detektör köpekle gerçekleştirilen bu operasyonu başarıyla tamamladılar ve adalete yakalanan şüphelileri teslim ettiler” dedi.

    “Mücadelemiz devam edecek”

    Konuşmasına devam eden Soylu: “Öncelikle zor günler yaşadığımızı bu günlerde deprem dolayısıyla bu büyük afet ve imtihan sürecinde devlet kamu güvenliği ve düzeni açısından hiç görevini ihmal etmemektedir. Vatandaşımızın bizden beklediği devletin tüm asli unsurlarını yerine getirmesini sağlamaktır. Terörle mücadeleden uyuşturucuya kaçak göçle mücadeleden asayişe kadar bütün görevlerini özellikle devlet aksaksız yerine getirmektedir. Milletimizi buna inansın itimat etsin. Biz dün gece Hatay’daydık, sabah Malatya’daydık, gece Kahramanmaraş’taydık ve sabahleyin de buraya geldik arkadaşlarımızla birlikte. Uzun zamandır hazırlanan bu operasyonunda başlatılmasını sağladık. Her ne şekilde ne durumda olursak olalım uyuşturucu ile mücadelemiz devam edecek kökünü kurutana kadar da hem millete olan sorumluluğumuzu hem bu mücadeleyi bitirmek inancımızı sürdüreceğiz Çocuklarımızı gençlerimizi bu uyuşturucu illetine teslim etmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

  • “Görüntüdeki bana benziyor ama o ben değilim”

    “Görüntüdeki bana benziyor ama o ben değilim”

    Olay, 9 Ocak günü Seyhan ilçesine bağlı Yeşilyurt Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, Doruk Apartmanı’nın otoparkındaki bir motosiklet direksiyon kilidi kırılarak çalındı. Sahibi bunun üzerine İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğüne bağlı Oto Hırsızlık Büro Amirliğine şikayette bulundu. Olay yerine gelen polis yaptığı incelemede güvenlik kamerasından hırsızın Omar İbrahim olduğunu saptadı.

    Polis her yerde hırsızı ararken Ziyapaşa Mahallesi’nden baz istasyonundan klima çalındığı ihbarı üzerine de harekete geçti. Polis klima hırsızını kovalayıp yakalarken, zanlının motosikleti çalan İbrahim Omar oluğu belirlendi. Hırsızlıktan çok sayıda suç kaydı bulunan şüphelinin, söz konusu hırsızlık olaylarıyla ilgili suçlamaları kabul etmediği, güvenlik kameralarına ait görüntüler için de “Bana benziyor ama o kişi ben değilim” savunması yaptığı öğrenildi.

    Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüpheli tutuklandı.

  • ”Çiftçinin pazarlama kaygısı olmayacak”

    ”Çiftçinin pazarlama kaygısı olmayacak”

    Bakan Kirişci, Adana Ticaret Odasında tarafından düzenlenen “İş Dünyası İstişare Toplantısı”nda yaptığı konuşmada, ”Gerçekten Türkiye olarak hele şu son dört yılda çok büyük bir olağanüstülük yaşar hale geldik. Bunun başlangıcı biliyorsunuz küresel ısınmaydı aslında. Küresel ısınma sonrası bir anda pandemiyle dünya tanıştı. Ve iki yıl pandemiyle uğraştık. Tam pandemiden çıktın derken bir Rusya, Ukrayna savaşı söz konusu oldu. Evet oda bir düzene girdi başta tahıl koridor olmak üzere. Türkiye’nin girişimleriyle bir yoluna girdi. Bir umut verir hale geldi derken 6 Şubat’ta peş peşe bu depremleri yaşadık.

    Üç tane deprem, Kahramanmaraş, Pazarcık, Elbistan ve Hatay olmak üzere üçü de gerçekten hem büyüklük bakımından çok şiddetli hem derinliği olabildiğince sığ ve bundan dolayı da bizim tanımımız değil, bizim dışımızdakilerin de kara meydana gelen asrın demekle doğru değil, belki yüzlerce yılın bir ilk denilebilecek depremi yaşandı. 11 ilimizde bu deprem bütün şiddetiyle görüldü. Türkiye hissetti. Beş yüz metre uzunluğunda fay kırıkları oluştu, sınırımızı aştı. Suriye başta olmak üzere güneyde Mısır’a kadar, kuzeyde de Gürcistan’a uzanan bir deprem olduğunu bütün dünya gördü. Ülkemizde on dört milyon gibi nüfusumuzun yüzde on yedisine tekabül eden önemli bir kitle doğrudan etkilendi. Yüz on bin kilometrekarelik bir alan bundan etkilendi. Bundan dolayı da öyle bir tarafta karın yağdığı, bir tarafta yağmurun, bardaktan boşanırcasına düştüğü bir dönemde bu mücadelenin ilk günleri geçirilmiş oldu. Bugün 43 günü geride bıraktık. Tabii yaralar hızla sarılmaya çalışılıyor” diye konuştu.

    “Sel felaketinde 19 kişi hayatını kaybetti”

    Yağışların şu son günlerinde tabii ki 14 ve 15 Mart günü bir de Şanlıurfa’da, Adıyaman’da kısmen de Malatya’da üç ilimizde aşırı yağışların getirdiği sel ve taşkınlar yaşandığını dile getiren Kirişci, şöyle devam etti:
    ”Yani depremin yaraları devam ederken bir de böyle bir afetle karşı karşıya kaldık. Özellikle Şanlıurfa’nın tabii ki o ilk saatlerinden itibaren orada bulunduğum için ifade etmek isterim. Gerçekten yürek burkan insanı çok içini acıtan manzaralar vardı. Dört metre yükselmiş birinci katı geçmiş, bırakın zemini Bodrum’u, zeminin üzerine çıkmış ve vatandaşın kullanılabilir tek bir eşyası kalmamış bir vaziyetteydi. O ilk andan itibaren gerekli müdahaleleri yaptık, iş makinalarımızı soktuk. Oradaki o çalışmaları yerinde, hızlı bir şekilde tamamlamaya çalıştık. Bugün itibariyle an itibariyle de 16 kişi Şanlıurfa’da 3 kişi de Adıyaman’da olmak üzere 19 vatandaşımız vefat etti. Bir kayıp Şanlıurfa için, bir kayıp Adıyaman için olmak üzere iki kaybımızın da arama kurtarma faaliyetleri devam etmektedir. Tabii ki gidenleri geri getiremiyoruz, getiremeyiz. Ama yaraları sarmak kısmen de olsak gündelik hayatlarını hızlıca dönmelerini sağlamak adına da ilk andan itibaren büyük bir çaba, büyük bir gayret sergilendi, sergileniyor.”

    “Çiftçinin ürettiği ürünle ilgili pazarlama kaygısı olmayacak”

    Yıllarca hep planlı üretimi konuştuklarını belirten Bakan Kirişci, ”Plan planlı üretim dedik. İşte arz güvenliği kavramı sıklıkla dile getirildi, bu çerçevede. Bizim asgari, azami üretim miktarlarımızı mutlaka belirlememiz gerektiği, yani bir yıl patates para ederken bir yıl üreten insanlara zarar vermesi veya onları mutsuz etmesi gibi hadiseleri bunların hepsini yaşadık. Dolayısıyla bu ürün fazlası veya ürün eksiliği gibi bir sürecin yaşanmaması için bizim mutlaka belirli çalışmalar yürütüyor olmamız lazım. Dolayısıyla hiçbir çiftçimizin bir pazarlama sorunu yaşamaması gerekiyor. Üretecek, o neyi üretmesi gerektiğini biz onlara paylaşacağız. Bunu ürettikten sonra da artık pazarlamayla ilgili en ufak kaygısı olmayacak. Bizim bu düzenlemeyle aslında muradımız, geldiğimizden günden itibaren sıklıkla dile getirdiğimiz bakanlığının da mottosu haline gelmiş, sen üret yeter diyoruz. Üretici sadece üretimle ilgilenecek, geri kalan kısımları konusunda, mutlaka karşılanmış bir şekilde düzenlenmiş olacak” dedi.

    “Depremlerin maliyeti 103 milyar dolar”

    Kahramanmaraş merkezli ve daha sonra da Hatay Defne merkezli depremle ilgili de Türk ekonomisine maliyeti konusunda bir raporu Cumhurbaşkanlığı strateji ve bütçe başkanlığımız takip edebildiyseniz paylaştığını dile getiren Bakan Kirişçi,” Buna göre 7.7 ve 7.6 şiddetinde bu depremlerin 11 ilimizde bir yıkıma sebep olduğunu görebiliyoruz. Yani bu rakamlara da artık yansımış durumda. Şöyle ki ekonomimize maliyeti ilk belirlemelere göre değerli arkadaşlar 103 milyar dolar. Bu yaklaşık 2 trilyon lira. Bu iki 2 trilyon lira ne demek? Bu 2 trilyon 2023 yılı bizim milli gelir hedefimizin yüzde dokuzuna tekabül ediyor, bunu herkesin bilmesi lazım. Herkes bu rakamın büyüklüğünü bir öncellikle bilmeli” şeklinde konuştu.

  • Engelli şahıs 3 gündür kayıp

    Engelli şahıs 3 gündür kayıp

    Olay, merkez Yüreğir ilçesinde meydana geldi. Engelli olan Ömer Demir, 3 gün önce çıktığı evine bir daha dönmedi. Demir evine dönmeyince ailesi polise başvurdu. Ancak aradan 3 gün geçmesine rağmen Demir bir türlü bulunamadı. Bu nedenle ailesi Demir’in hayatından endişe ediyor.

  • Vicdansız hırsız hasta çocuk için toplanan paraları çaldı

    Vicdansız hırsız hasta çocuk için toplanan paraları çaldı

    Olay, Çukurova ilçesi Güzelyalı Mahallesi Turgut Özal Bulvarı’nda meydana geldi. İddiaya göre, Hüseyin Çakır (45) SMA hastası 15 aylık oğlu Coşkun Karahan Çakır için valilik izniyle yardım kampanyası başlattı. Bu çerçevede bulvardaki esnaflara da üzerinde hasta çocuğun fotoğrafının olduğu ‘Coşkun’a nefes ol’ yazılı kumbaralar bırakan baba Çakır, kumbaraların hepsinin toplandığı iş yerine almaya gitti.

    Aynı zamanda depremzede olan baba Çakır, geçtiğimiz perşembe günü 12 kumbaranın toplandığı iş yerine gidemedi. Bir hırsız o gece restoranın penceresini zorlayarak içeri girdi. Direkt kasaya yönelen hırsız, burada kumbaraları gördü. Hırsız, 3 poşet alarak 12 kumbarayı üzerinde hasta çocuğun fotoğrafı ve “Coşkun’a nefes ol” yazısı olmasına rağmen içine koydu. Hırsız daha sonra güvenlik kamerası olduğunu fark edip yüzünü de saklayarak çaldıklarıyla çıkıp gitti.


    “Oğlumun paralarını değil umutlarını çaldılar”

    Sabah iş yerine geldiğinde kumbaraların olmadığını fark eden restoran sahibi, güvenlik kamerasından içeriye hırsız girdiğini görünce polise ve hasta çocuğun babasına haber verdi. Restorana gelen baba Çakır, bin bir zahmetle topladıkları paraların çalındığını görünce büyük üzüntü yaşadı. Üzüntüsünü belirten Hüseyin Çakır, “Oğlumun paralarını değil umutlarını çaldılar. Biz bir lira bir lira, beş lira beş lira bu paraları biriktiriyoruz. İnsan bunun hasta çocuğa ait olduğunu göre göre nasıl çalar. Ben bu insana artık bir şey diyemiyorum. İnşallah yakalanır ve hak ettiği cezayı alır. İnşallah yakalanır, başka çocukların canını acıtmaz” dedi.


    O anların saniye saniye güvenlik kamerasına yansıdığı hırsızlık olayı ile ilgili polis şüpheliyi yakalamak için çalışma başlattı.

  • Toprak yağmurla buluştu, çiftçinin yüzü güldü

    Toprak yağmurla buluştu, çiftçinin yüzü güldü

    Ceyhan’ın Sirkeli Mahallesi’nde bulunan çiftçilerin yüzü yağan yağmurlarla bir nebze olsa da güldü. Ceyhanlı çiftçi Hacı Şevket Özbek, “40 gün önce yaşanan doğal felaketlerden dolayı hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyorum. Yaşanan sel felaketinde de Adıyaman, Şanlıurfa’da yaşanan olaydan dolayı üzgünüz. Bilindiği üzere yaklaşık 3 aydır burada kuraklıktan doğayı bir sıkıntımız vardı. 1 hafta önce yağan yağmurlarla beraber buğdaylarımız bir nebze olsun kendine geldi. Ovada mısır ekimimizde şu an için hiçbir sıkıntımız yok, toprak yağmurla buluştu, Nisan ayında da bu devam ederse çiftçimizin hiçbir sıkıntısı kalmayacak. Şu an için her şey normalleşme üzerine gidiyor” dedi.


    Ceyhan Ziraat Odası Yönetim Kurulu Üyesi, çiftçi Kenan Balkı ise, “Mısır ekimi yaptığımızda da söylediğim gibi büyük bir kuraklıkla baş başayız diye. Kasım ayında ekilen buğdaylarda çok büyük, özellikle kıraçlarda ekilen buğdaylarda çok büyük sıkıntılarımız vardı. Bütün mahsuller olduğu gibi mahsullerimiz de hayatını idame ettirmek için erken yaşlarda yani boyları kısa olduğu halde başağa dönüşmüşlerdi artık. Fakat son üç, beş gün önce yağan yağmurlar çok büyük bir can suyu oldu, hayat verdi özellikle buğdaylarımıza.

    Kıraçlarda bayağı sıkıntılar oldu, fakat ovada ekilen buğdaylarda bu yağan son yağmurlar çok büyük bir can suyu olarak geldi. Bölgemizde 15, 20 gün mısır ekimimiz tamamlanmıştı. Kuruya düşen tohumlarımız da nem erdiği için ıslandığı için onlar da tamamen yeşerdi. İnşallah yağmurlarımız Nisan ayında da devam eder de mısırlarda bir sıkıntı olmaz. Fakat buğdaylarda biraz sıkıntımız olabilir. Nisan ayı yağmurlarıyla beraber inşallah bu da telafi olur. Allah’ın hazinesinde her şey boldur, inşallah bütün çiftçilerimizin işi rast gider. Yakın zamanda sel felaketi yaşayan illerimize geçmiş olsun diliyorum” diye konuştu.

  • Adana Demirspor, Antalyaspor galibiyetine odaklandı

    Adana Demirspor, Antalyaspor galibiyetine odaklandı

    Adana Demirspor tesislerinde açıklamalarda bulunan Benjamin Stambouli, ”Yaşananlardan sonra evimizde oynayacağımız ilk maç olacak. Onun için maçta ciddi şekilde savaşmayı düşünüyoruz. Galibiyeti Adana’mıza, taraftarımıza hediye etmek istiyoruz. Adana Demirspor taraftarlarına yeniden kavuştuğumuz için çok mutluyuz. Uzun zamandır uzaktık. Deplasman maçlarında görsek de kendi sahamızdaki etki, hava, ambiyans çok farklı oluyor. Deprem sonrası uzun bir aranın ardından onlarla buluşacağımız için çok mutluyuz. Hedefimizde bir sapma olmadı. Bütün kariyerim boyunca gördüğüm, anladığım bir şey var ki sadece inananlar yolun sonuna kadar gelebilir. Biz inanmaya devam etmeliyiz. İnandığımız sürece de ligi üst sıralarda bitirme hedefimize ulaşacağımıza inanıyorum” dedi.

    “Taraftarımızın önünde iyi bir skor almak istiyoruz”
    Adana Demirspor’un devre arasına kadrosuna kattığı Furkan Soyalp ise, ”Her şey çok güzel gidiyor, tam bir aile ortamımız var. Takıma çabuk adapte oldum, sezonun geri kalanında hedefimize ulaşmak için elimizden geleni yapacağız. Rekabet her zaman başarıyı kamçılar. Hedefimiz Avrupa ve takımda rekabet olması hem oynayanın, hem oynamayanın kendini daha fazla zorlaması anlamına gelir. Bu nedenle bu ortamın olmasından dolayı mutluyum. Bu süreçte önce kendini, sonra arkadaşını zorlayacak ve başarı için daha çok mücadele edecek. Benim de hedefim bu yıl takımla beraber Avrupa’ya gitmek ve Avrupa kupalarında yer almak. Takımda verebileceğimi maksimum vermek istiyorum. Bu hafta Antalya maçımız var ve bu süreçte istemediğimiz sonuçlar aldık. Ümraniyespor ve Trabzonspor maçı beklediğimizin dışında geçti. Antalya maçıyla beraber yeniden bir seri yakalamak istiyoruz. Bunun için iyi çalışıyoruz. Bu maçta hem kendi sahamızda, hem taraftarımızın önünde iyi bir skor almak istiyoruz” şeklinde konuştu.