Kategori: Ak Parti

  • AK Parti Aday Tanıtımında İlginç Diyalog! Erdoğan: ” Yasin senin niye bıyık yok”

    Tanıtım toplantısında Erdoğan’ın Başiskele Belediyesi için aday gösterdiği Mehmet Yasin Özlü ile arasında güldüren bir diyalog geçti.

    “YASİN SENİN NİYE BIYIK YOK”

    Erdoğan sahneye çıkan Özlü’ye “Yasin senin niye bıyık yok” ifadesini kullanınca “Bırakacağım efendim” cevabını alıyor.

  • Erdoğan’dan Trump’ın Tweetleri İle ilgili Açıklama

    Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda konuşuyor.

    Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:

    ”Bugüne kadar Ankara İstanbul İzmir Trabzon Kocaeli Sakarya illerine giderek ilçeleriyle birlikte adaylarımızın tanıtımlarını gerçekleştirdik. Büyükşehir ve il adaylarımızdan açıklamadığımız 6 yer kalmıştı, 4’ünde MHP adaylarını destekliyoruz. Aydın’da adayımızı Mustafa Savaş olarak belirledik. Muğla’yı da önümüzdeki pazar günü açıklıyoruz. 31 Ocak’ta seçim kampanyamızın resmi başlangıcını manifesto toplantımızla başlatacağız. Parti içinde süren yarış bir demokrasi yarışıdır.

    ”HİÇBİR ZAMAN AK PARTİ’Lİ OLMAMIŞ OLAMAMIŞ DEMEKTİR”

    Kendisi veya istediği birisi aday olamadı diye partimize tavır alan kişi bizim gözümüzde zaten hiçbir zaman AK Parti’li olmamış olamamış demektir. Bunların hepsini günü geldiğinde değerlendirmek üzere bir tarafa koyuyoruz. Bugüne kadar egosunun değil davasının peşinden gidecek gönül erleri ile yol yürüdük aynı şekilde de devam edeceğiz.

    ”CHP, MİLLETİN KENDİSİNDEN ISRARLA UZAK DURUYOR”

    CHP 2014 mahalli seçimlerini FETÖ’cülerin verdiği malzemelerle yürütmüştü. Baktı ki FETÖ’cüler tek başına yetmiyor şimdi onun yanına PKK’lıları hamur tutkalı ile bir araya getirilmiş birilerini daha aldılar. CHP milletin kendisinden ısrarla uzak duruyor. Türkiye’nin başına hangi bela musallat olsa bunlar hemen ellerini ovuşturmaya başlıyor. Milleti ikna edip oyunu alarak yani demokrasi içinde iktidara gelmeyi akıllarından dahi geçirmiyorlar. Milletin önüne koydukları hiçbir projeleri hiçbir mücadeleleri yok. Umutlarını sadece şahsımın ve AK Parti’nin herhangi bir sebeple ayağının dökezlemesine bağlamış durumdalar. Milletimiz şu ana kadar onlara bekledikleri fırsatı vermedi. Gazi Mustafa Kemal’in ve Fevzi Çakmak’ın bin bir zahmetle kurmaya çalıştığı savunma sanayiini tek parti zihniyetinin nasıl baltaladığını anlatmayalım mı? Türkiye bu zihniyeti tek bir zerresi kalmaya kadar ezip yok etmelidir. Kılıçdaroğlu ve avanesinin referandu tek parti dönemidir. Türkiye 16 yılda 3,5 kat büyüttük. Bunlara rağmen Türkiye’yi 2023 hedeflerine ulaştıracağız.

    ”SURİYE MESELESİNDE ÖNEMLİ KAZANIMLAR ELDE EDİYORUZ”

    Geçtiğimiz 14 seçimde nasıl milletimize gidip kendimizi yaptıklarımızı yapacaklarımızı anlatıp desteğini aldıysak bu seçimde de aynısını yapacağız ve milletimizin desteğini alacağız. Onların yalanları varsa bizim de icraatlarımız hedeflerimiz hepsinden önemlisi Allah’ımız var. Türkiye son yıllarda gerçekten çok tarihi sınamaları üst üste veren halen vermeye devam eden bir ülkedir. Son 16 yılda yaşadıklarımızın sadece birine maruz kalan ülkelerin nasıl paniklediklerini görüyoruz. Suriye meselesinde son dönemde önemli kazanımlar elde ediyoruz. Ülkemizde bulunan 3,5 milyonun üzerinde sığınmacı yanında siyasi ve ekonomik geleceğimiz bakımından da bu meselenin üzerine kararlılıkla gitmek zorundayız.

    ”BİZ TERÖRLE EL ELE GEZEMEYİZ TERÖRİSTLERLE BİRLİKTE OLAMAYIZ”

    Tüm dünyaya sesleniyorum ülkemize gelen bütün bu mülteciler içerisinde sadece Suriye değil Irak’tan da gelenler oldu. Saddam Hüseyin döneminden itibaren Ezidileri Arapları Kürtleri ülkemizde misafir ettik. Kobani’den 200 bini aşkın Kürt kardeşimizi ülkemizde misafir ettik ediyoruz. Biz teröristlere kapılarımızı kapattık teröristleri bu ülkede asla barındırmayacağız. Bunu herkesin bilmesi lazım. Biz terörle el ele gezemeyiz teröristlerle birlikte olamayız. PKK, PYD YPG DEAŞ bunlar bizim yanımıza asla sokulamaz. O açtıkları çukurlarda ülkemizde nasıl onları o çukurlara gömdüysek sınırlarımız dışında da onları yine aynı şekilde o çukurlara gömeriz.

    ”ŞİMDİ SIRADA MÜNBİÇ VE FIRAT’IN DOĞUSU İLE DEAŞ ARTIKLARI BULUNUYOR”

    PKK YPG’nin Afrin’deki varlığına çok büyük darbe vurdu. İdlib’i huzur ve güven beldesi haline getireceğiz. Dün akşam baktım ki bölgede Afrin’de takımlar kurulmuş orada gençler futbol maçı oynuyorlar bak nereden nereye bu bir kararlılığın neticesidir. İki tane yeşil futbol sahası yapmışız gençler o maçı izliyorlar. Mesele bu. Barış lafla olmaz icraatla olur. Şimdi sırada Münbiç ve Fırat’ın doğusundaki terör unsurları ile daha aşağılarda yuvalanan DEAŞ artıkları bulunuyor.

    TRUMP’IN TWEET’İNE TEPKİ

    Sayın Trump’ın Suriye meselesinde farklı yaklaşımlar içerisinde olduğunu görmekten memnuniyet duyduk. Fiilen sahaya yansımadı. Geçtiğimiz ay Sayın Trump ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdik. Sayın Başkan Amerika’nın Suriye’deki askerleri çekeceğini bize ifade etti. Dün Sayın Trump’ın kişisel sosyal medya hesabından verilen bir takım mesajlar beni ve arkadaşlarımı üzdü.

    TRUMP İLE YAPTIĞI TELEFON GÖRÜŞMESİ

    Dün gece bu meseleleri kendisiyle telefonda konuştuk. Gayet müspet bir görüşme oldu. Kendisi Amerikan askerlerini Suriye’den çekilme kararını teyit etti. Güvenli bölge konusu 20 mil olarak kendisi tarafından da ifade edildi. Bu da 30 kilometreyi aşkın bir derinlikte bir güvenli bölge. Suriye’de hiçbir etnik ve dini grup gözetmeden herkese kucak açtığımızı PKK YPG’nin kendisine tabi olmayan tüm gruplara zulmettiğini ifade ettik. Bunların belgelerini de kendi danışmanlarına verdiğimizi kendisine söyledik. İkili ticaret hacmimizi 75 milyar dolara çıkarma hedefimiz doğrultusunda daha hızlı adımlar atma konusunda karara vardık.

    ”KÜRT KARDEŞLERİMİZE SESLENİYORUM BU OYUNA GELMEYİN”

    Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu ülkede yaşayan herkesin Türk’ü ile Kürt’ü ile Arap’ı ile tüm kardeşlerimizin devletidir. Hangi inanç grubundan olursa olsun hepsinin devletidir. Biz ülkemizde asla bu tür ayrımcılıklara müsaade etmedik bundan sonra da etmeyiz. PKK’nın desteğindeki terörden beslenen siyasi partilere onların yandaşlarına oylarınızı vererek zai etmeyin. Türkiye, Kürt kardeşlerimizin de devletidir. Kürt kardeşlerimize sesleniyorum; oyuna gelmeyin. Türkiye, sınırları içindeki tüm vatandaşlarının, sınırları dışındaki tüm kardeşlerinin hamisi değil bizatihi kendi ülkesidir, kendi vatanıdır.

    ”TARİH BİLMEZLER CİNSİNİ CİBİLİYETİNİ BİLMEZLER BU İŞTEN ANLAMAZLAR”

    Bize Suriye’de niye varsınız diyenler oluyor Bay Kemal gibi. Bize Irak’la niye ilgileniyorsunuz diyenler oluyor Bay Kemal gibi. Tarih bilmezler cinsini cibiliyetini bilmezler bu işten anlamazlar.”

  • MHP’li aday Refik Kurukız, Erdoğan’dan izin isteyip sahnede bozkurt işareti yaptı

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Trabzon belediye başkan adaylarını tanıttı.Törene, Şalpazarı’ndan MHP adına aday gösterilen Refik Kurukız’ın, “Bozkurt” işareti yapmak için Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan’dan izin istemesi damga vurdu.

    İLGİNÇ DİYALOG KAMERALARA YANSIDI

    Recep Tayyip Erdoğan, adayların isimlerini teker teker okuyup sahneye çağırdı. Sıra Şalpazarı Belediye Başkan Adayı Refik Kurukız’a geldiğinde ikili arasında ilginç bir diyalog yaşandı.

    “BOZKURT İŞARETİ YAPABİLİR MİYİM?”

    Cumhurbaşkanı’yla tokalaşan Kurukız, “Bozkurt işareti yapabilir miyim sayın Cumhurbaşkanım?” dedi… Erdoğan da tebessüm ederek, “Hadi yap bakalım” dedi.

    MHP adayı Refik Kurukız’a, Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan izin çıkınca, ‘Bozkurt’ işareti yaptı. O sırada Erdoğan da Rabia işareti yaptı.

  • AK Parti’nin İzmir adayı Nihat Zeybekci en büyük projesini açıkladı

    CNN TÜRK ekranlarında canlı yayınlanan Hafta Sonu programında Hakan Çelik’in sorularını yanıtlayan Nihat Zeybekci’nin sözlerinin satır başları şöyle:

    Siyasete giriş sebebimiz, belediyecilik, tatandaşlarımıza hizmetkar olmak… 7 yıl Denizli’de Belediye Başkanlığı’nın ardından siyasete girdim. Şimdi ilk göz ağrımıza dönme zamanı…

    İstanbul’dan İzmir’de doğru yönelenler, işlerinin sonlarına yaklaşmış olan ya da emekli olmuş olanlar… Ancak İzmir’den de İstanbul’a göç söz konusu.

    Bu oyunda İzmir’e bir rol çizmemiz lazım. Şu an yaptığımız şey İzmir’i dinlemek, STK’larla, önde gelen akıllarla, gençler, pazar tezgahındaki balıkçılarla konuşarak İzmir’ bir rol biçmek istiyoruz. İzmir’in gelecekteki rolünü öyle bir planlamalısınız ki, bu gelecek nesillere bırakabileceğiniz bir rol olmalı. Şu anda bunu çalışıyoruz, İzmir’i konuşuyoruz, İzmir’i dinliyoruz.

    Kent halkını dinliyoruz, geleceği planlıyoruz. İzmir sol görüşün hakim olduğu bir yer değil.

    “İZMİR BİR TERCİH NOKTASINA GELDİ”

    İzmir’de seçim süreci için slogan olarak “Gönüller yapmaya geldik” ifadesini belirledik. Iskaladığımız şeyleri anlatmak için geliyoruz. İzmir bir tercih noktasına geldi. Seçmenin kafasında siyaset değil İzmir olacak. İzmir’de yapının çok farklılaştığını, İzmirli sandığa giderken oyunu İzmir’e, oyunu kendine vereceğine inanıyorum.

    İzmir’in sorunlarını 5 yıl sonra çözülemez olacak. İzmir’in sorunlarını çözmek şu an daha zor.

    İzmir’de çok güçlü bir yapı var, bu yapıyı aşabilecek misiniz diye soranlar için bir örnek vereyim. 2002 yılında Denizli’de yüzde 23 oy aldık. Bir sonraki seçimlerde 3 Mart günü kampanyaya başladık. Kampanyanın başlangıcında elimize gelen araştırmalarda bizim adayımız yüzde 26  seviyelerindeydi. Ancak mart ayının sonundaki sonuçlarda sandıktan yüzde 51,5 ile çıktık.

    “ASLINDA ÇOK KOLAY…”

    İzmir, vahşi katı atıkları dağlara taşlara atılan bir yönetim. O da yanlış altyapı yapılanmasından kaynaklanıyor. Şu yaptı, şu dönemde yapıldı demiyorum. Şu anda atık artıma tesisleri çalışmıyor, hepsi denize şarjediliyor. Dünya yağmur kaynaklı selin önlenmesi aslında çok kolay… Siz yağmur un suyunu kanalizayona veriliyorsa bunların olması doğal. Geçmişten kaynaklanan bir ihmal katlanarak hale geliyorsa, çözmek zorlaşıyor. Otomobilçalışırken arabayı tamir etmek gibi bir şey. Devasa bir şehri yaşarken altyapısını değiştirmek zordur ama ben bunu Denizli’de yaptım. Ne kadar yağmur yağarsa yağsın, yağmur suları ayrıştırılarak bir şekilde şehrin dışına deşarj eder.

    “YÜZDE 65’İ BULUYOR”

    Dünyada ticaretin eletkronik ticarete kaydığı bir ortamdan bahsediyoruz. Ben bir tekstilciyim, üreticiyim ve ihracatçıyım. Elektronik ticaret, oyunun kurallarını değiştiriyor. Alışkanlıklar değişiyor. Artık e ticaret siteleri artık 48 saat içerisinde dünyanın neresinde olursan ol ulaştıracağınn taahhüdünü veriyor. Türkiye’den 3 saatlik uçuş mesafesinde satın alma gücünün çok güçlü olduğu ekonomilerin yüzde 65’i bulunuyor.

    İstanbul – İzmir, Ankara – İzmir, Antalya – İzmir, Çanakkale – İzmir… Bütün hatlar İzmir’e çıkıyor. Ancak İzmir bunlara hazır mı? Kentte altyapı ekonomik potasnsiyeli karşılıyor. Altyapı yeterli değil, otel kapasitesi yeterli değil, kültür sanat, yeşil alan, ulaştırma, çevre düzenlemesi… Baktığınız zaman hiçbiri yeterli değil! İzmir dünyanın en güzel şehirlerinden biri ama İzmir, kendisine bunu hazırlayamamış durumda.

    *İzmir’de kişi başına düşen yeşil alan miktarı, 1,6 metrekare… 5 yıl içerisinde bunu 10 metrekare üzerine çıkarmak istiyoruz.

    İZMİR İÇİN EN BÜYÜK PROJESİNİ AÇIKLADI

    Karaburun Bölgesi’nde 30 bin Ar-Ge çalışanın olduğu, bilim insanlarının akıl insanların dünya çapında bir merkez olduğu projemiz var. Doğanın içerisinde bir tarafında orman, bir tarafında deniz.. Yüksek teknoloji alanı ve bilim merkezi… Doğayı bozmadan iş alanları yaratacağız. Bölgede binayla ilgili inşadan çok, hukuki ve ekonomik bir altyapı inşa etmekten bahsediyoruz.

    İzmir’le ilgili hayalimiz sadece yüksek teknoloji ile ilgili değil. 20 bin tane kadınımızı halı ve geleneksel sanatlarla ilgili istihdam edeceğiz. Kırsaldaki yerlerde, kenar mahallelerde el işçiliğine yönelik istihdam yaratmak istiyoruz. Halı üretimi yapan kadınlara alan açacağız.

    İzmir şu anda Türkiye’nin 3. büyük şehri… Kesinlikle 2. sırada olmalı. Ankara bürokrasi şehri, İzmir ekonomisi Ankara’yı geçmeli.

    “DEV BİR MEDENİYETLER MÜZESİ DÜŞÜNÜYORUZ”

    Batı Anadolu, dünyanın en zengin olduğu medeniyetlerin merkezi… Bulunabilen 10 bin yıl bulunamayanlarla birlikte insanlık tarihi boyunca böyle… Bugün dünyanın en büyük arkeolojik müzelerinde Paris’te, Berlin’de Anadolu medeniyetlerinden kalıntıları görürsünüz. İzmir’de dev bir medeniyetler müzesi düşünüyoruz.

    Muhteşem İzmir’de 4 tane yüzme havuzu var. İzmir’de her çocuğumuzun kolayca ulaşabileceği havuz projelerimiz var.

    Çarpık yapılaşma ile bir tespit de bulunayım. İmar Barışı ile ilgili tüm Türkiye’de yapılan başvuruları yüzde 15’i İzmir’de.

    “9 AYLIK SÜREÇTE İZMİR’İ TANINMAZ HALE GETİRECEĞİZ”

    İzmir’de demiryolu hatlarıyla ilgili bir grev vardı. Grev 60 gün ertelendi. Ulaştırma ile ilgili metro ve tramvayla ilgili sıkıntılar var. Yüzde 64-65 oranında İzmir’de kaçak yapı var. 31 Mart’ta İzmirliler oyunu İzmir’e verecek. İzmir kazancak. 31 Aralık 2019’da bir kez daha program yapalım. 9 aylık süreçte İzmir’i tanınmaz hale getireceğiz.

    İzmir’in estetiğe ihtiyacı yok, Küçük bir makyajla 9 ay içerisinde İzmir’i tanıyamayacaksınız. İzmir’e 3 yıl gemi gelmiyor. Ancak İzmir’e artık gemi geldiğinde insanların gemiden göreceği ve başka bir İzmir’e oluşturacağız.

    2020 sonunda İzmir’deki denizden kaynaklaran kötü kokudan da kurtulacak.

  • AK Partili Mahir Ünal’dan Müge Anlı Yorumu: “RTÜK Üzerine Düşeni Yerine Getirmeli”

    Ünal,  gündüz kuşağında yayınlanan Müge Anlı ile Tatlı Sert adlı programa katılan ve Türkiye’nin en çok tartışılan konularından birine dönüşen, bazı üyeleri hakkında çocuk istismarı, cinayet ve aile içi şiddet gibi bazı iddiaların ortaya atıldığı Palu ailesi ile ilgili de konuştu.

    Mahir Ünal: O konuda bir çalışma kararı alındı. Öncelikli olarak Adalet Bakanlığı hemen müdahil oldu. Ama bu konu daha çok RTÜK’ün alacağı önlemlerle ilgili. Çünkü orada iki husus var. Bir yayın politikaları bir de hukuki bir konu var. Orada hukuki olarak gerekli müdahale yapıldı, ama yayın politikası konusunda bu tür programların yayını ile ilgili RTÜK’ün üzerine düşeni yerine getirmesi gerekiyor. Bu tip olaylar modern zamanlarda, değişik ülkelerde ortaya çıkar. Bu tür içe kapalı, aile içindeki büyük bir şiddet ya da benzeri şeyler, cinayet, taciz maalesef bütün dünyada zaman zaman yaşanan konular. Bununla ilgili alınması gereken tedbirler var.”

  • AK Parti ve HDP’li vekiller arasında yumruklu kavga

    AK Parti ile HDP milletvekilleri arasında TBMM Şeref Holü’nde tartışma çıktı. AK Parti milletvekilleri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı uğurlamak üzere beklerken, HDP milletvekilleri de Grup Toplantısı’ndan çıktılar.

    HDP Tunceli milletvekili Alican Önlü polislere ve milletvekillerine geçemediği için tepki gösterdi. Bunun üzerine AK parti milletvekilleri Önlü’ye tepki gösterdi. Bunun üzerine Şeref Holü’nde tartışma çıktı. Tartışma AK parti milletvekillerinin araya girmesiyle önlendi.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Kredi Kartı Borcu Olanlara Müjde

    İşte Erdoğan’ın konuşmasından satır başları:

    Oy alamadığımız seçmenleri gönüllerine giremediğimiz vatandaşlarımız olarak görüyoruz.
    31 Mart’ta milletimizin her bir ferdine ulaşıp kendimizi ifade etmeliyiz. Bunun için hizmet siyaseti, gönül belediyeciliği diyoruz: Açıklamadığımız 6 il kaldı

    Bu hafta sonu cumadan itibaren Trabzon, Kocaeli ve Sakarya bu şehirlere giderek milletimizin huzuruna adaylarımızı çıkartacağız.

    Bir şeyi çok açık net söyleyeceğim. Yapmış olduğumuz bu ittifak konusunda her şeyden önce tüm teşkilat mensuplarımızın partimizin, MYK’nın aldığı kararlara ve yapmış olduğumu istişareler neticesinde verdiğimiz kararlara saygı duymasını özellikle rica ediyorum.

    Sizler belki işin bir yanından olaylara bakabilirsiniz. Bizler ise olayları enine boyuna istişarelerini yapıyor kararları ona göre veriyoruz.

    Herhalde bizler bu yürüyüş sonrasında kaybetmeyi değil cumhur ittifakı olarak kazanmaya karar vermiş bir davayız.

    Kimse kalkıp ben diye hareket etmesin. Burada ben yok burada biz var herkes buna uysun.

    Aday tanıtım toplantılarımızda ittifakta destekleyeceğimiz MHP’li adaylara kendi adaylarımızla birlikte sahneye yer veriyoruz.
    Cumhur ittifakı 31 Mart akşamı inşallah zaferle bu yoldan çıkacaktır.

    Karşımızda malum sayın Bahçeli’nin zillet, benim ifademle de illet ittifakı var. Bunlara karşı inşallah zaferimizi ilan edeceğiz.
    Bugün Türk siyasetinin en önemli sorunu ana muhalefettir. Sorun ana muhalefetin iktidara talip bir siyasal organizasyon gibi değil de marjinal bir örgüt gibi davranıyor olmasıdır.

    Bugün CHP yönetimi cumhuriyetçilikle, halkçılıkla, kültürümüzle uzaktan yakından ilgisi olmayan bir zihniyetin eline geçmiştir.
    CH adına söz söyleyen bir takım isimlerin açıklamalarına baktığımızda kimi zaman içten içe üzülüyor, kimi zaman öfkeleniyoruz.
    Sıkıntının asıl kaynağı bu partinin başındaki zattır. Ön tekerlek nereye giderse arkadaki de onu izlermiş. Bu zat ağzını her açtığında BAtı ülkelerinden örnekler verir. 9 yılda 9 seçimkaybetmesine rağmen oraya çivilenmiş gibi yerinden kıpırdamaz.

    Koltuğunu kaybetmemek için cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olmaya cesaret edemedi, edemez.

    Kendisine karşı açtığımız davaların, kazandığımız tazminatların haddi hesabı yok. Onaylanıp daha gelecek olanlar da var.
    CHP’nin başındaki zatın öve öve bitiremediği Gezi olaylarında duvarlara ne yazıldığını hatırlıyorsunuz dimi. Zulüm 1453’te başladı sloganı yazılmıştı
    Geçen hafta Edirne Belediye Başkanı’nın astığı afişler konuşuldu.
    Bu heykeldeki Kıbrıs türkü temsilcisinin yüzünün tahrip edilmiş olması da ayrı bir garabet örneğidir.
    Biz Yurtta sulhü öyle sloganla değil demokrasimizi güçlendirerek, sınırlarımızın güvenliğini sağlayarak tahkim edeceğimizi biliyoruz.

    Uzunca bir süredir ülkenin hayrına yapılan ne kadar çok iş varsa CHP hepsinin karşısında durmuştur.
    Osmanlı döneminde başlayan demiryolu hamlesini Gazi’nin ölümünden sonra durduran CHP yönetimi olmuştur. Boğaz’daki her 3 köprünün inşasına en büyük muhalefeti bunlar yaptı.
    Herhalde ben de bir vasiyet yapabilirim, Bay Kemal geçemez.

    Kalkınmanın temel unsuru olan enerji santralleri yapan hükümetleri ne yapacaksınız bu kadar enerjiyi toprağa mı vereceksiniz diye sıkıştırıyordu
    Marmaray’a, Avrasya köprüsüne de bunlar bu şekilde muhalefet ettiler.
    Varlık sebebini medeniyetimize ait ne varsa hepsini yok etmek, yeni atılan adımları engellemeye çalışmak olarak belirlemiş bir partiyle karşı karşıyayız
    Bu ülkenin meşrebi belli olan cumhurbaşkanını bira içmeye mozart dinlemeye zorlamak faşistliğin dik alakasıdır

    Bu ülkenin başörtülü kadınlarına Suudi arabistana gidin demek faşistliğin en dik alasıdır.

    Bir konserden .çıkan başı açık örtülü kızlarımıza suudi arabistan’a gidin diyenlerin halini düşünün. Adı da netmiş, sanatçıymış.

    Dert başka.. Bu ülkede insanların yaşam biçimleriyle uğraşan CHP zihniyetidir. AK Parti bu ülkede yaşam çeşitlerini garanti altına aklan bir zihniyettir.

    “BİR DİZİ MÜJDEYİ PAYLAŞMAK İSTİYORUM”

    Neresinden tutsanız elinizde kalan bu CHP zihniyeti inşallah önümüzdeki seçimlerde milletimizden hak ettiği dersi bir kez daha alacaktır.
    Bütçe disiplininden, tasarruflardan taviz vermeden bu yolu yürüyeceğiz.

    Bir dizi müjdeyi daha paylaşmak istiyorum.
    16 yıllık AK Parti iktidarlarının en önemli özelliği sosyal devlet olmanın gereklerini yerine getirmesidir. Düzenli sosyal yardım alan vatandaşlarımızın aylık 150 kilovatsaate kadar olan elektrik tüketimlerini devlet olarak biz üstleniyoruz.

    Yaklaşık 2.5 milyonun üstündeki hanede her ay ortalama 80 TL’lik borcunu devlet ödeyecek.

    Kredi kartı borçlularına bir imkan sağlıyoruz.

    Ziraat Bankası aracılığıyla kredi kartı borcu olanların borçları tek bir banka çatısı altında toplanacak. Ziraat Bankası’ndan alacağı kredisiyle bu borcu kapatacak. Sonra da aylık gelirine uygun şekilde bu borcunu ödeyecek.

    2002’de 154 milyon lira olan hazine destekli esnaf kredileri bakiyesi 2018’de 31,1 milyar liraya yükseldi. Esnafa destek 202 kat arttı.

    Halkbank 2019’da 350 bin esnafa 22 milyar liralık kredi kullandıracak.

    Hayvancılıkta battı diyor ya Bay Kemal bu ay bizi iyi takip et. Ağustos’ta bir çok adımları attık. Ocak’ta ödenecek tarımsal destekleri açıklayacağım.
    Fark ödemesi buğday, mısırı, çeltikte 550 milyon TL
    Buzağı desteği ödemeleri 525 milyon TL
    Çiğ süt desteği ödemeleri 340 milyon TL
    Yem bitkileri desteği 268 milyon 600 bin TL
    Sertifikalı tohum kullanım desteği 100 milyon TL
    Toplamda 2 milyar 35 milyon 300 bin TL
    Eski parayla 2 katrilyon… Bay Kemal… Ben bugüne kadar verilenleri zaten söylemiyorum.
    Hiçbir zaman ağzı var hakkı konuşmaz, kulağı var duymaz.

    Sigorta prim teşviki uygulaması kapsamında 500 ve üzeri sigortalı çalıştıran iş yerleri için 3 puan desteği 5 puana çıkartıyoruz
    500 altı sigortalı çalıştıran iş yerleri için 5 puan uygulamasını devam ettiriyoruz

    Ziraat Bankası dar günlerinde çiftçiye destek olmak için farklı erteleme, yapılandırma alternatiflerini geliştirdi. Çiftçi borçlarına bir yıla kadar vadelendirme imkanı geliyor. Kısa sürede yaklaşık 2 bin üreticimiz başvuruda bulundu.

    Suriye meselesinde kritik bir dönemden geçiyoruz.
    En başından beri ilkeli bir tutum içindeyiz. Fırat Kalkanı harekatında hakkında onlarca efsane üretilen DEAŞ’ı etkisiz hale getirerek darmadağın eden Türkiye olmuştur.

    “BOLTON’UN MESAJINI YUTMAMIZ MÜMKÜN DEĞİL”

    DEAŞ balonu sayesinde Suriye hızla bu beladan kurtulma sürecine girdi.
    Bolton’un İsrail’den verdiği mesajı bizim kabullenmemiz, yutmamız mümkün değil.
    Bunlar bu ülkede benim Kürt vatandaşım kimdir, PKK, YPG kimdir herhalde tanımıyor.

    “PKK terör örgütü benim Kürt vatandaşlarımızın temsilcisi olamaz.”
    Amerika eğer bunları Kürt kardeşlerimiz olarak değerlendiriyorsa burada çok ciddi bir yanılgı içindeler.
    Terörist olacak, bunlar Kürt bunlara dokunmayın. Yok öyle bir şey. Teröre yeni bir tarif mi geliştirdiniz.
    Eğer teröristse gereğini yaparız.

    Bu konu ile ilgili olarak Bolton yanlış yapmıştır. Kim bu şekilde düşünüyorsa onlar da yanlış içindedir.
    Suriye’deki terör koridoru içinde yer alanlar gereken dersi alacaklardır. Bizim için YPG; PKK, DEAŞ arasında en ufak bir fark yoktur

    Münbiç’te uzun süre ABD tarafından oyalandık, hala oyalanıyoruz. Orada önemli mesafe kat etmiş durumdayız.
    ABD Başkanı Trump ile 14 Aralık’ta yaptığımız telefon görüşmesi tarihi bir görüşmedir. Trump’a memnuniyetsizliği açık bir dille ifade ettim. Kendisinin bu işbirliğini DEAŞ’ın bu bölgedeki varlığıyla ilişkilendirmesiyle ilgili de Türkiye bin ÖSO ile halledebileceğini ilettim. Trump da zaten Suriye’den çekilme niyeti olduğunu belirtti. DEAŞ bittiğinde ABD’nin Suriye’deki varlığına gerek kalmayacağını söyleyen Trump’a bu konuda her türlü inisiyatifi üstlenme sözü verdim. Bunun ardından da ekiplerimize detayları konuşma talimatı verdim.

    “Trump’ın kararlılığı referans noktamız olmaya devam ediyor.”
    Askeri harekat için hazırlıklarımızı tamamladık. YPG içinde adımlarımızı atmaya kararlıyız. Çok yakında Suriye topraklarındaki terör gruplarını etkisiz hale getirmek için harekete geçeceğiz

  • Babası AK Parti’den aday olunca İYİ Parti’den ayrıldı

    1994-2009 yılları arasında üç dönem Keçiören Belediye Başkanlığı görevini üstlenen Altınok, 30 Mart 2014’te BBP’den Keçiören Belediye Başkanlığı’na aday olmuş ve yüzde 30 oy almıştı. Daha sonra kaset kumpasıyla siyasetten ayrılmak zorunda kalan Altınok, önceki gün Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın tanıtımıyla AK Parti’nin Ankara Keçiören belediye başkan adayı olarak siyasete geri döndü.

    Altınok’un kızı Ayça Altınok da siyasete İYİ Parti ile atılmıştı. Akşener, 19 Haziran 2018’deki Düzce mitinginde Altınok’u “Efsane belediye başkanının kızı” sözleriyle tanıtmış ve İYİ Parti rozetini takmıştı. Ancak babasının AK Parti’den adaylığının kesinleşmesinin ardından Ayça Altınok’un İYİ Parti’den ve Genel İdare Kurulu (GİK) üyeliğinden istifa ettiği ortaya çıktı. Akşener ile babasının uzun yıllara dayanan bir dostluğu olduğunu söyleyen Altınok, istifa sürecini şöyle anlattı:

    HER ZAMAN MERAL ABLAM

    “Babamın adaylığının kesinleşmesinin ardından sürece zarar vermemek, ikilik ve ayrılık görüntüsü vermemek adına bu kararı aldım. Kasım sonunda ise istifa dilekçemi verdim. Meral Hanım ile yüz yüze görüştük, sarıldık. Meral Hanım’ı çok seviyorum. Her zaman Meral ablam olacak. Sadece partiden ayrıldım. Kendisi ise bana ‘Kızım senlik bir şey yok. Kararına saygı duyuyorum. Kapım sana her zaman açık’ dedi ve vedalaştık.”