Kategori: Ankara

  • “Talebimiz, Kamu Sözleşmelerini bitirmek”

    “Talebimiz, Kamu Sözleşmelerini bitirmek”

    Yaklaşık 700 bin kamu işçisini ilgilendiren ve 2023-2025 dönemini kapsayacak olan Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolüne ilişkin, Türk-İş Genel Merkezinde yapılan toplantıda, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Kamu Toplu İş Sözleşmelerinin bir an önce görüşülerek gündemden düşmesi gerektiğini belirtti.

    “Talebimiz, seçim sathına girmeden kamu sözleşmelerini bitirmek”

    Burada konuşan Atalay, Kamu Toplu İş Sözleşmeleri ile ilgili dördüncüsü yapılan toplantıda toplandıklarını ve bu doğrultuda Hak-İş’le görüşme yaptıklarını belirterek, “Şu anda 700 bine yakın kamu sözleşmelisinin bir an evvel bitmesiyle ilgili arkadaşlarımız çalışma yapıyor. İşçinin de talebi bizim de talebimiz, seçim sathına girmeden kamu sözleşmelerini bitirmek. Kamu sözleşmelerinde gündemde tapan ücretleriyle ilgili iyileştirme var, refah payı var, ilk 6 ayla ilgili talep edilecek zam var, sosyal yardımlar var fazla çalışma ücretleri var, hizmet zammı var, aşağı yukarı 18’e yakın madde var. Arkadaşlar son şeklini bugün zaten verecekler. Hafta başında da bakanlığa, her ne kadar ana madde görüşmelere başlasa da bu Hak-İş’le beraber arkadaşlarımız yaptığı görüşmelerin sonuçlarını bakanlığa teslim edecekler” dedi.

    “İktidar veya muhalefet kıdem tazminatı ile ilgili bir düzenleme yapılırsa desteğe varız”

    Kıdem tazminatı ile ilgili sendikacılar ve işçiler için Kıdem tazminatının kırmızıçizgi olduğunu belirten Atalay, “Kıdem Tazminatı almayanlarla ilgili bir düzenleme yapılırsa, iktidar veya muhalefet ne yapılıyorsa desteğe varız. Ama bununla ilgili patronlarla oturalım konuşalım diyorsanız eğer biz ne zaman sermayeye oturduğumuz zaman eldeki imkanları kaybettik. Onun için kıdem tazminatına, örgütlenmeye patronların dışında herkesin ihtiyacı var. Gazetecilerin ihtiyacı var, sendikacıların ihtiyacı var, sokakta kağıt toplayanın da ihtiyacı var, motosiklet kuryelerinin de ihtiyacı var” açıklamasında bulundu.

    “Ben Türk-İş başkanı olarak geçici işçi sorunu hallolmuş, olarak görüyorum”

    Kamu sözleşmesinin dışında geçici işçi ve taşeron sorunlarının da devam ettiğini belirten Atalay, şu ifadeleri kullandı:
    “Şu an önümüzde geçici işçi sorunu var. Sayın bakanımız bununla ilgili açıklama yapıyor diyor ki bunu halledeceğim. Ben Türk-İş başkanı olarak bu işi ben hallolmuş, bitmiş olarak görüyorum. Çünkü devletin bakanı açıklıyor bu mesele hallolacak diye. Bir an evvel geçici işçi ile ilgili bu meseleyi ülke gündemine getirilip gündemden düşürülsün. Onun dışında sabah akşam konuşuyoruz, taşeronlarımız var. Bir kere taşeronlar bu da iyi bir laf değildir yani taşeron lafından ne ben hoşlanıyorum ne de taşeronlar hoşlanıyor. Yani bu konu ülke gündeminden çıksın bunlarla ilgili de bir yasal düzenleme bir an evvel yapılsın, bu mesele bir ülke gündeminden çıksın hallolsun. Taşeronlar ağırlıklı olarak Sağlık Bakanlığı, Enerji bakanlığında ve Ulaştırma Bakanlığında var. Onun dışında öbür bakanlıklarda da az olsa her yerde var. Şimdi burada tek tek saymaya kalksak taşeronların biri beni saydın biri beni saymadın diyor onun için bakanlıkları söylüyorum. Burada bizim Türk-İş’in, başkanlar kurulunun talebi bir an evvel taşeron meselesi ülke gündeminden çıksın, bu mesele bitsin.”

    “EYT’de, deprem bölgesinde bulunanlarla ilgili bir düzenlemeye ihtiyaç var”

    EYT ile ilgili işte bugün bu saatlerde plan bütçede görüşmeler devam ettiğini de vurgulayan Atalay, EYT’in 8 Eylül 1999’da yani Marmara Depremi zamanında düzenlendiğini belirterek, “Ben de o zamanlar deprem bölgesinde Adapazarı’nın başkanıydım. Millet cenazesini daha mezara koymadan, daha binanın altından ölüsü çıkmadan bir hafta sonra bir kanun çıkardılar 8 Eylül’de. Deprem bölgesinde milletin aklına prim gelir, ne sigorta gelir, ne başka bir şey gelir. Esas o bölgede yani bu Adapazarı’nın başta olmak üzere Gölcük, İzmit, Düzyazı bölgelerine mahsus bir düzenleme yapması lazım. Şimdi bugün arkadaşlarımız plan bütçe komisyonunda bununla ilgili bir teklif sunacaklar. Yani borçlandırma tamam, doğum tamam, askerlik tamam bunlarla ilgili düzenleme yapılsın ama en az onlar kadar önemli bir mesele de deprem bölgesinde bulunanlarla ilgili bir düzenlemeye ihtiyacı olması” açıklamasında bulundu.

    “Asgari ücret ile ilgili bir zam talebimiz yok”

    Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Atalay, asgari ücretle alakalı, “Şu anda öyle bir zam talebimiz yok. Evvela şu kamu sözleşmesini halledelim. Ondan sonraki ortama bakarız. Biliyorsunuz, biz Asgari Ücret Komisyonu’nda toplantıya katılmadık. Toplantıya da gitmedik. Gitseydik rakam daha yüksek olabilirdi. Ama Türk-İ bir rakam söyledi. Söylediği rakamın yanında durdu. Bu geçmişte de böyle oldu, bugün de böyle oldu” dedi.

  • “5. Verimlilik ve Teknoloji Fuarı”

    “5. Verimlilik ve Teknoloji Fuarı”

    Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Ankara Bilim Üniversitesinin düzenlendiği “5. Verimlilik ve Teknoloji Fuarı” açılış törenine katıldı. Törene Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) Başkanı Erol Özvar ile Türkiye Odalar Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da katıldı. Tören, piyano resitali ve tanıtım filminin izlenmesiyle başladı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, sözlerine Ankara’nın en büyük teknoloji fuarı; 5. Verimlilik ve Teknoloji Fuarı’nın hayırlı olmasını dileyerek başladı. Teknolojik dönüşümün vatandaşların, iş insanların ve karar alıcıların proaktif bir şekilde uyum sağlamaları gereken dinamik bir süreç olduğunu ifade eden Oktay, “Ülkelerin gelişmişlik seviyeleri kişi başına kullanılan bilgi miktarından akıllı cihaz kullanım oranlarına, genişbant altyapılarının yaygınlık durumundan e-Devlet kullanıcı sayılarına kadar teknoloji odaklı parametrelerle ölçülmektedir.

    Özel sektör açısından ise rekabetçilik, dijitalleşmeyle sağlanan azalan maliyetler, hızlanan network imkânları, yeni müşteri ve pazarlara daha kolay erişim gibi avantajlarla mümkündür. Pricewaterhouse Coopers’ın araştırmasına göre bulut bilişim gibi çığır açan teknolojilerin 2030’da küresel ekonomiye yaklaşık 16 trilyon dolar katkı yapması öngörülüyor. Dağıtılmış Bulut teknolojisi, dijital ikiz, manyetik levitasyon teknolojileri, Web 3, wi-fi 6, yeşil hidrojen, sentetik biyoloji ve dijital tarım gibi uygulamalar hepimizin gündemindedir. Ayrıca nesnelerin internetinden (IOT) davranışların internetine (IOB) geçiş, makine öğrenmesine insan faktörünün eklenmesi, mikrodalga fonetikler ve kuantum sensörlerin gündelik hayatın bir parçası olması bekleniyor” diye konuştu.

    “Her yıl teknolojide tam bağımsız Türkiye ahdimizi yeniliyoruz”

    Teknolojiyle dönüşen dünyada verimliliği artırmak ancak geleceğin de ötesini görebilen politikalarla, yenilikçi ve kapsayıcı bir yönetim anlayışıyla sağlanabileceğini belirten Oktay, “Biz Türkiye olarak Cumhurbaşkanımız liderliğinde ‘yüksek katma değerli yapısal dönüşüm’ ve ‘sürdürülebilir ekonomik büyüme’ hedefimizi ‘Milli Teknoloji, Güçlü Sanayi’ vizyonuyla hayata geçiriyoruz. Vizyonumuzun alt eksenleri ise; sanayide verimlilik artışı, dijital dönüşüm ve bölgesel kalkınmadan oluşuyor. Yapay zekâ, nesnelerin interneti, artırılmış gerçeklik, büyük veri, robotik, siber güvenlik ve sensör teknolojileri gibi alanları ‘geliştirilmesi öncelikli kritik teknoloji alanları olarak belirledik, bu alandaki girişim ve icatları öncelikli olarak destekliyoruz. Verimlilik ve Teknoloji Fuarı’nda her yıl bu üç eksende ülkemizin geldiği noktanın somut nişanelerine bir kez daha şahitlik ediyoruz. Bir tarafta yerli milli savunma sanayi projelerimiz ve Ar-Ge’de öncü üniversitelerimizin çalışmaları, bir tarafta gurur vesilesi bilişim sektörümüz ve geleceğe umutla baktığımız enerji projelerimiz var. Yine tasarımıyla, üretimiyle çevik dönüşüme öncülük eden girişimler, babayiğit iş dünyamız buradalar. Fuarın teması ‘gelecek için teknoloji’ mottosunun canlı sembolleri; startup sahibi gençlerimiz fuarda yerlerini almış durumda. Tıpkı TEKNOFEST’de olduğu gibi hayallerle tasarım ve inovasyonu buluşturan bu etkinlikte her yıl teknolojide tam bağımsız Türkiye ahdimizi yeniliyoruz. Bunun için de ‘aferin’ bekleyen Türkiye yok” şeklinde konuştu.

    “Yerli otomobilimiz TOGG, 2023 Mart ayında yollarda olacak”

    Türkiye Yüzyılı’na ilerlerken teknoloji odaklı projelerin birer birer hayata geçirerek altyapının güçlendirdiğinin altını çizen Oktay, “Elektrikli araç piyasasında küresel marka olma hedefiyle hayata geçirilen ve nesnelerin interneti altyapısına sahip olan yerli otomobilimiz TOGG, 2023 Mart ayında yollarda olacak. Türkiye’nin ilk milli haberleşme uydusu Türksat-6A’nın üretim ve entegrasyon faaliyetlerini tamamladık. 2023 yılında yörüngesine de fırlatacağız. İlk milli gözlem uydusu İmece’nin uçuş modelinin testlerine başladık. Bu uydumuz da 2023’te yörüngesinde olacak. Başta KOBİ’ler olmak üzere imalat sanayi işletmelerinin verimlilik artışlarına önemli katkılar sunan Model Fabrikaları 2023 yılı sonuna kadar Kocaeli, Denizli, Eskişehir, Samsun, Trabzon ve Malatya illerinde de kuracağız.

    Yeni nesil süper bilgisayarımız TRUBA’nın yer alacağı yeni veri merkezimizi 2023 yılında Ankara’da açıyoruz. Böylece ülkemizde yapay zekâ alanında yapılacak çalışmalarda kapasitemiz tam 5 kat artacak. Savunma sanayi altyapımız sağlık teknolojilerini, lojistik altyapımız e-ticareti, otomotiv sektörün bilişim ve otonom sektörleri ve temiz enerji altyapılarını besledikçe katma değeri yüksek üretim kapasitemiz daha da artacak. 2023 yılında teknoloji geliştirme bölgelerinin sayısını 100’e çıkarmayı hedefliyoruz. 2023 yılında elektrikli araçlar için kamuya açık hızlı şarj istasyonu sayısını 2 bin 500’e, soket sayısını da 5 binin üzerine çıkarmayı hedefliyoruz.

    Coğrafi Bilgi Sistemleri altyapımızla devletin elinde bulunan toprak ve harita bilgisini tapu ve kadastro, verimli tarım uygulamaları, gayrimenkul işlemleri ve yerli navigasyon geliştirme çalışmaları için kullanıma açmış durumdayız; sistemi en etkin hale getirmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Dijital devlet çalışmaları sayesinde kamunun elinde bulunan büyük veriyi karar destek mekanizmalarında kullanmak için adımlar atıyoruz. 2030 yılında dijital ekonominin 30 milyon hacme ulaşmasını bekliyoruz. Şimdi elde ettiğimiz verinin hamallığını yapma zamanı değil, verileri işleme zamanıdır. Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına işte böyle bir know-how, azim ve dahasını yapacak olmanın heyecanıyla giriyoruz. Türkiye Yüzyılı’nı dijitalleşmeyle, milli teknolojiyle ve inovasyonla yükselteceğiz. Verimlilik artışıyla güçlendirilmiş bir ekonomik model ile 2053 ve 2071’e daha güçlü bir Türkiye taşıyacağız” diye konuştu.

    “Türkiye Yüzyılı teknolojide öncü ve tam bağımsız Türkiye’nin yüzyılı olacaktır”

    Siyasi geçmişe bakıldığında Türkiye’de teknolojiye dair ne varsa çoğunun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, AK Parti iktidarları döneminde hayata geçirildiğini vurgulayan Oktay, “Ülkemize kazandırdığımız eserlerde de öncü teknolojileri kullanmaya her zaman özen gösterdik. Bizim yüzümüz daima geleceğe, ilerlemeye, dönüşüme dönüktür. Bu sayede bugün siber vatanda egemenliği, milli uzay programımızı, yeşil büyümeyi hayata geçirebiliyoruz. Muhalefetteki kafaya kalsaydı, bugün ne çığır açan teknolojiler arasında gösterilen yerli-milli ürünlerimiz ne de dünyaya uyum sağlayabilen bir üretim yapımız olurdu. Görünen o ki Türkiye’nin tarım teknolojisi, yenilenebilir enerji altyapısı yatırımlarıyla birlikte nükleer enerji yatırımları, savunma sanayisi 6 artı 1’lik masa için tehdit oluşturuyor.

    Yunanistan KIZILELMA’dan ne kadar çekiniyorsa bunlar da o kadar çekiniyor. Dışarıdaki Türkiye düşmanları, ülkemizin enerjide dışa bağımlılıktan kurtulmasını ne kadar istemiyorsa, 6’lı masa da o kadar istemiyor. Masalarının gizli ortağı; FETÖ’sü PKK’sı ve bunların efendileri Türkiye’nin tam bağımsız olmasını ne kadar istemiyorsa 6’lı masa da o kadar istemiyor. Türkiye’nin bu kadar yaptıklarını tırnak içerisinde söylüyorum ‘andu’ yapacağız. Biraz zor yaparsınız. Biz ne bunların gerici zihniyetine bakarız ne de ülkemiz üzerinde oynanmaya çalışılan oyunlara müsaade ederiz. İthal danışmanlara da kiralık akıl hocalarına da ihtiyacımız yok.

    Türkiye artık yüksek teknolojili ürünlerin pazarı değil tasarımcısı, üreticisidir. İşte üretken gençlerimiz, parlak mühendislerimiz, değer katan girişimcilerimiz burada. Şimdi sizleri, kendinizi ve ülkemize teknolojide asırlık ilerlemeleri kazandıran herkesi hep birlikte alkışlayalım. Biz başkasından alkış beklemeyiz. En çok da Milli Teknoloji Hamlesi şiarıyla 81 ilimizi birer teknoloji üssüne çeviren Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı, inovatif Türkiye’nin liderini alkışlıyoruz. Bize dışarıdan değil, içeriden alkışın gereği vardır. İşte gördüğümüz bu şevk ve heyecanla Türkiye Yüzyılı teknolojide öncü ve tam bağımsız Türkiye’nin yüzyılı olacaktır” açıklamasında bulundu.
    Törende, Hepsiburada CEO’su Nilhan Onal Gökçetekin, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’dan plaket aldı.

  • Kılıçdaroğlu, Zühtü Arslan’ı tebrik etti

    Kılıçdaroğlu, Zühtü Arslan’ı tebrik etti

    CHP’nin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu, Anayasa Mahkemesi Başkanlığına yeniden seçilen Sayın Zühtü Arslan’ı telefonla arayarak, tebrik etti. Arslan’a görevinde başarılar diledi” ifadelerine yer verildi.

  • Kılıçdaroğlu, SOL Parti heyetiyle görüştü

    Kılıçdaroğlu, SOL Parti heyetiyle görüştü

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, SOL Parti Başkanlar Kurulu Üyeleri İlknur Başer, İsmail Hakkı Tombul ve SOL Parti Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Mehmet Soğancı ile CHP Genel Merkezi’ndeki makamında bir araya geldi. CHP lideri Kılıçdaroğlu’na CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke ve Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı eşlik etti.


    Ziyaret sonrası basın açıklamasında bulunan SOL Parti Başkanlar Kurulu Üyesi İsmail Hakkı Tombul, “Biz SOL Parti olarak hem CHP’yi hem de genel başkanı ziyaret ettik. Pazartesi günü de HDP’yi ziyaret edeceğiz. Bütün partileri ziyaret ederek bir çağrıda bulunmak istiyoruz. Kimsenin hata yapmaya lüksü ve hakkı yok. Bu dönemde hem parlamento içinde hem de dışında bu rejimin aşılması için toplumun en az yüzde 50’sinin taleplerini ifade eden, muhalif kesimlerin emekçilerin, Kürtlerin, Alevilerin bütün taleplerini gören bir mücadele sürecinin örgütlenmesinin önemli olduğunu düşünüyoruz. Kuşkusuz seçim çok önemli ama seçimden sonra da bu tahribatların geriye döndürülmesi bizden alınanların tekrar halka kazandırılması da güçlü bir mücadeleyi gerektiriyor. Bu mücadelede SOL Sosyalist Hareketin güçlenmesinden, emekçilerin güçlenmesinden geçiyor. Biz parti olarak bir talepte bulunmadan bu sorumluluğu bu riski hatırlatma ve bunun arkasından herkesin düşünmesi gerektiğini bir kez daha ifade ediyoruz” ifadelerini kullandı.

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına yönelik sorulan soruyu cevaplayan Tombul, adaydan çok sistem ile ilgilendiklerini önemli olanın sistem olduğunu söyledi.

  • Anayasa Mahkeme başkanı Zühtü Arslan

    Anayasa Mahkeme başkanı Zühtü Arslan

    AYM bugünkü Genel Kurul gündemine, Zühtü Arslan’ın 4 yıllık görev süresinin dolacak olması nedeniyle başkanlık seçimi yapıldı.
    Seçimler, 1982 tarihli ve 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 146’ncı maddesi ile 2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 12’nci maddesi uyarınca yapıldı.
    Yapılan seçimde, 1 başkan, 2 başkanvekili ve 12 üye olmak üzere toplam 15 AYM üyesinden 8’inin oyunu alan Arslan yeniden başkan seçildi.

  • Seçkin Gözlemci Günü başladı

    Seçkin Gözlemci Günü başladı

    MSB, tarafından Kars Şehit İstikam Astsubay Kıdemli Üstçavuş İlhan Hamlı Atış ve Tatbikat Alanı’ndaki “Kış Tatbikat-2023”ün Seçin Gözlemci Günü başladı. Cumhuriyet tarihinin en geniş çerçeveli kış tatbikatı olma özelliği taşıyan “Kış tatbikat-2023” 18 Ocak tarihinde icra edilmeye başlanmıştı. 2 bin 113 personelin katılımıyla gerçekleşen tatbikatta 16 farklı ülkeden de katılım sağlanıyor.

    Türkiye, Azerbaycan, Bosna-Hersek, Gürcistan, İtalya, Kazakistan, Kosova ve Özbekistan’ın faaliyetlerinin yer aldığı tatbikatta Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, Kara Kuvvetleri Komutanlığı ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı da ayrı ayrı faaliyetlerini icra edecek.
    Tatbikata ayrıca Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın da katılması bekleniyor.

  • 1,5 milyon liralık bilgisayar malzemesi yandı

    1,5 milyon liralık bilgisayar malzemesi yandı

    Olay, Yenimahalle ilçesi Ragıp Tüzün Caddesi Akın Caddesi üzerinde bulunan bir bilgisayar bakım-onarım dükkanında meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, henüz bilinmeyen bir nedenden dolayı çıkan yangın içerideki malzemeleri tutuşturdu. Dükkanın tamamını kısa sürede saran alevlerin bataryalara da sıçraması sonucu içeride defalarca patlamalar meydana geldi. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerinde çok sayıda sağlık, polis ve itfaiye ekibi sevk edildi. Dükkanın bulunduğu binanın tahliye edilmesi ve çevre güvenliğinin sağlanmasının ardından yangın, itfaiye ekiplerinin müdahalesi sonucu kontrol altına alınarak söndürüldü. Olayda can kaybı ya da yaralanma yaşanmazken, yangınla ilgili inceleme başlatıldı. Binayı saran alevlerin ve dumanlar çevredekilerin büyük korku yaşamasına neden olduğu o anlar ise vatandaşların cep telefonu kamerasına yansıdı. Küle dönen dükkanda yanan malzemelerin toplam değerinin 1 buçuk milyon lira olduğu öğrenildi.

    “Her şey yanmış”
    Yangınla ilgili konuşan dükkan sahibi Bora Gülseven, “Malzeme almak için dükkandan çıkmıştım. Arkadaşlarım aradı, ‘dükkan yanıyor’ dediler. Geldiğimde dükkan yanıyordu. Prizlere takılı sadece bir bilgisayar vardı. Her şey yanmış. İçeride kimse yoktu. Zararın boyutunu maddi olarak yaklaşık 1 buçuk milyon lira değerindeydi. Müşterilerin zararını henüz ben de bilmiyorum” dedi.

    “Ön ve arka taraflarda çok büyük patlamalar oluştu”
    Yangının tanıklarından Murat Çiçek, “Binamızın içerisindeki bilgisayar dükkanında patlamayla birlikte aşağıya indik. İtfaiyenin yakında olması ve başarılı müdahalesiyle insanlar binadan tahliye edildi. Ön ve arka taraflarda çok büyük patlamalar oluştu. Kimsenin dükkanda olmaması can kaybını önledi. İçeride bazı yanıcı maddelerle temizlik işleri yapıldığı söyleniyor. O sebepten yangın çıkmış olabilir. Şu anda can kaybı ve yaralanma yok. Hepimiz çok korktuk patlama seslerinden. 3, 4 kez patlama sesi duyduk, ardından da alevlerin yükseldiğini gördük” ifadelerini kullandı.

  • “Gerekli karşılıkları misliyle veriyoruz”

    “Gerekli karşılıkları misliyle veriyoruz”

    Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Adalet ve Kalkınma Partisi Grup Toplantısı öncesi basın mensuplarının sorularını cevapladı. Akar, Irak’ın kuzeyindeki üs bölgesine saldırı iddiasına ilişkin şu ifadelere yer verdi:
    “Bizim terörle mücadelemiz devam ediyor ve en son terörist etkisiz hale getirilene kadar devam edecek. Suriye’nin ve Irak’ın kuzeyinde aralıksız artan bir tempoda terörü ve teröristi yerinde, kaynağında yok etmek amacıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

    Mehmetçik orada şiddetli soğuk ve derin kar olmasına rağmen artan bir azimle, gayretle ve büyük bir fedakarlıkla, kahramanlıkla mücadelesini sürdürüyor. Zaman zaman tacizler, saldırılar oluyor. Bunlara karşı da anında misliyle gerekli karşılık veriliyor, tedbirler alınıyor. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. En son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar da mücadele devam edecek.”

  • RTÜK Başkanından yayıncı kuruluşlara uyarı

    RTÜK Başkanından yayıncı kuruluşlara uyarı

    Başkanlık seçiminden sonra açıklamalarda bulunan Şahin, 3. döneminde nasıl bir politika izleyeceğine ilişkin ipuçları verdi. Şahin, açıklamalarının odağına dizileri, haber bültenlerini, tv şovları ve tartışma programlarını aldı.

    RTÜK Başkanı Şahin, açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:
    “Son dönemde gerek televizyonlarda gerekse radyolarda, medya hizmet sağlayıcı kuruluşlarımızın imza vererek onayladığı yayıncılık etik ilkelerine ve 6112 sayılı Yasaya aykırı yayınlar dikkatimizi çekmektedir. Şov programları, haberler ve tartışma programları ile dizilerde Türk aile yapısına aykırı örf ve adetlerimize ters içerikler artış göstermektedir. Net olarak belirtiyorum ki, değerlerimize aykırı yayınlara müsaade etmeyeceğiz.

    Yine içinde bulunduğumuz günlerde bilhassa gerçeklikten uzak yayın içerikleri, habercilik etik ilkelerine aykırı manipülatif yalan haberler maalesef ekranları çokça kaplamaktadır. Halkın haber alma özgürlüğü, doğru bilgi edinilmesi ve sağlıklı kamuoyu oluşumu açısından, gerçekleri yansıtmayan hatta kurgusal olarak dizayn edilen yalan haberlerin izleyici ve dinleyiciye ulaşımı kabul edilemez. Halkımız doğruları öğrenmeyi hak eder, yalan ve yanlış bilgilere seyirciyi maruz bırakmak hiçbir yayıncının hakkı değildir. Yalan haber ve dezenformasyona asla ve asla geçit vermeyeceğiz.

    Spor ve tartışma programlarında küfür ve hakaretlere varan şuur veya şuur dışı artışları dikkatle takip ediyoruz. Yasamızın 8. Maddesinde yer alan yayıncılık ilkelerine uyma noktasında itina gösterilmediği aşikardır.
    Türk aile yapısını zedeleyen, toplumsal ve kültürel değerlerimize saygısız yayınlara “dur” demek 6112 sayılı yasanın bize emrettiği görevimizdir.

    RTÜK olarak bundan önce olduğu gibi bundan sonra da, bilhassa seçim dönemine yaklaştığımız bugünlerde, yayınları yakından takip ederek kurallara uymayan medya hizmet sağlayıcılar hakkında gerekli yasal işlemleri başlatacağımızı açıkça beyan ediyorum.”

  • Menderes’in idamını fotoğraflayan İsmail Şenyüz son yolcuğuna uğurlandı

    Menderes’in idamını fotoğraflayan İsmail Şenyüz son yolcuğuna uğurlandı

    Merhum Başbakan Adnan Menderes’in, 17 Eylül 1961’de idam edilirken fotoğraflarını çeken dönemin Ordu Foto Film Merkezi Amiri Emekli Astsubay İsmail Şenyüz, dün akşam 1 aydır tedavi hastanede çoklu organ yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetti. Şenyüz için bugün Ahmet Efendi Camii’nde cenaze töreni düzenlendi. Törene İsmail Şenyüz’ün ailesi, yakınları ve vatandaşlar katıldı. Şenyüz’ün cenazesi, öğle namazını müteakip kılınan cenaze namazından sonra gözyaşları içinde Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verildi.