Milli Savunma Bakanlığı (MSB) tarafından sosyal medya üzerinden ‘Her Dağın Zirvesi Mehmetçik’ etiketiyle bir video paylaşımı yapıldı. Kahraman Taarruz Helikopter Filosu’nun yer aldığı videolu paylaşımda, “Taarruz Helikopter Filosu olarak Kahraman Mehmetçiğimize en ufak zarar gelmesin diye her şartta, her koşulda, zor zamanlarda, mermilerin arasında pençelerimiz her zaman hainlerin üzerindedir!” ifadelerine yer verildi.
Kategori: Ankara
-
“Nitelikli eğitim için çalışıyoruz”
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Milli Eğitim Bakanlığı ile TÜBİTAK iş birliğinde düzenlenen “Lise Öğrencileri Ulusal Öğrenci Kongresi ve Poster Sunumu Yarışması Türkiye Finalleri”ne katıldı. ATO Congresium Kongre ve Sergi Merkezi’nde gerçekleştirilen programda konuşan Özer, 2000’li yılların başında 5 yaştaki okullaşma oranlarının yüzde 11, ortaöğretimde yüzde 44 olduğunu hatırlattı.
Son 20 yılda eğitim alanında seferberlik gerçekleştirildiğini ifade eden Özer, bu seferberlik sayesinde 5 yaştaki okullaşma oranlarının yüzde 99’a çıktığını belirterek, “İlkokul yüzde 99,63, ortaokul yüzde 99,44, ortaöğretim ise yüzde 44’ten yüzde 95’e çıktı” diye konuştu. Özer, bu dönemde ilk kez Türkiye’de ekonomik gelirlere ve cinsiyete bakılmaksızın çocukların eğitimde okullaşma imkanına kavuşturulduğunu vurguladı.“Sizlerin nitelikli eğitim alabilmeniz için gece gündüz demeden çalışıyoruz”
Milli Eğitim Bakanlığının öğrencilerin nitelikli eğitim alabilmeleri için gece gündüz çalıştığının altını çizen Özer, bölgesel farklılıklar ve okul türü farklılıkları olmadan öğrencilerin en nitelikli eğitime erişmeleri için çaba sarf ettiklerini kaydederek, şöyle konuştu:
“Milli Eğitim Bakanlığı olarak BİLSEM’lere (bilim sanat merkezleri) erişimleri kolaylaştırmak için 185 BİLSEM sayımızı, 2022 yılında 379’a çıkardık. İstediğimiz, tüm öğrencilerimizin kolay bir şekilde BİLSEM’lere erişimini sağlayabilmek. 2023 yılında size sürprizimiz var. Tüm ilçelerimize BİLSEM kuracağız. Böylece öğrencilerimizin otuz kilometre, elli kilometre, yüz kilometre uzaktaki BİLSEM’e değil, bulunduğu ilçedeki BİLSEM’e erişebilmesini sağlayacaksınız.”“8 bin 300 patent, faydalı model, marka ve tasarımın tescilini almış bulunuyoruz”
Ülkelerin kalkınmasındaki en önemli bileşenin patent, faydalı model, marka ve tasarımla ilgili fikri mülkiyet kültürünün tüm eğitim kurumlarında yaygınlaşmasını sağlamak olduğun da altını çizen Bakan Özer, şunları kaydetti:Son 10 yılda fikri mülkiyet bağlamında Milli Eğitim Bakanlığının tescilini almış olduğu ürün sayısı yıllık 2,9; yani yüzde 3’tür. Çok ciddi bir eğitim seferberliği gerçekleştirdik ve 2022 yılında 7 bin 500 ürünün tescili için çaba sarf ettik. 2022 yılının sonunda 8 bin 300 patent, faydalı model, marka ve tasarımın tescilini almış bulunuyoruz. Bunların 162’sini de ticarileştirebildik. Yani Milli Eğitim Bakanlığı bir taraftan eğitimin niteliğini artırırken, diğer taraftan inovatif girişim kapasitesini artıracak şekilde de okullarımızı desteklemeye devam ediyor.”
Etkinliğin her ay yapılmasını öneren Özer, “İnşallah her ay 81 ilden lise öğrencilerimizi Ankara’ya getirelim. Kültürel, sanatsal etkinliklerle buluşturalım. Aynı zamanda tematik bir konuda da bir çalıştay yapalım” ifadelerini kullandı.
Programa AK Parti Konya Milletvekili Orhan Erdem, TÜBİTAK Başkanı Hasan Mandal, Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Genel Müdürü Halil İbrahim Topçu, yarışmacı öğrenciler ile öğretmenleri ve davetliler de katıldı.
Program sonunda Bakan Özer ve katılımcılar, kurdele keserek günün anısına hatıra fotoğrafı çektirdi.
Yarışmaya katılan öğrencilerin projelerini sergileyeceği program 4 gün boyunca devam edecek olup, 29 Aralık’taki ödül töreniyle son bulacak.Poster sunumu yarışması
Matematik ile çevre ve iklim değişikliği olmak üzere iki alanda yapılan yarışma ile ayrıca bilimsel gelişmelerin paylaşılacağı platformlar oluşturulacak. Öğrenciler, yarışma çerçevesinde bilim adamları, akademisyenler ve yeni teknolojilerin araştırma alanlarına yönelik çalışmalar yapan sektör temsilcileri ile bir araya getirilecek.
-
Suriye sınır hattında önemli toplantı
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Musa Avsever, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Atilla Gülan ile Suriye sınır hattındaki birliklerde inceleme ve denetlemelerini sürdürüyor. Bakan Akar, TSK komuta kademesi ile 2. Ordu Taktik Komuta Yeri’nde inceleme ve denetlemelerinin ardından sınır hattı ve yurt dışındaki birliklerin komutanları ve kuvvet komutanları ile video konferans toplantısında faaliyetlere ve sahadaki son duruma ilişkin bilgi alarak, talimatlar verdi.Bakan Akar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin başarılı harekatlarıyla Türkiye’nin güneyinde kurulmak istenen terör koridorunu parçaladığını belirtti. Akar, “Hala bu tehlike var mı? Var. Böyle bir amaç var mı? Var. Buna karşı da mücadelemizi sürdürecek, yapılması gereken ne varsa yapacağız. Hiç kimse bizden sınırımızın dibinde yuvalanan terör unsurlarına müsamaha göstermemizi beklemesin. TSK, ülkemizin ve asil milletimizin güvenliği için uygun yer ve zamanda gerekli her türlü tedbiri bugüne kadar almıştır, alacaktır” diye konuştu.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin Suriye ve Irak başta olmak üzere tüm komşuların toprak bütünlüğüne, egemenlik haklarına saygılı olduğunu aktaran Akar, tek hedeflerinin teröristler olduğunu vurguladı.“Suriyeli aşiretler bir araya gelerek, gücü ancak zavallı ve korumasız kadınlara yeten PKK/YPG’li teröristlere tepki gösterdiler”
Suriye’nin doğusundaki Deyrizor’da terör örgütü PKK/YPG üyelerinin tecavüz ettikleri iki kadını öldürmesine bölgedeki aşiret temsilcilerinin tepki gösterdiğine değinen Akar, şunları söyledi:
“Müttefiklerimiz, diğer bazı devletler çeşitli gerekçelerle terör örgütü PKK/YPG ile iş birliğini sürdürüyorlar. Suriyeli aşiretler bir araya gelerek, gücü ancak zavallı ve korumasız kadınlara yeten PKK/YPG’li teröristlere tepki gösterdiler ve bölgeyi terk etmelerini istediler. Bu lanet terör örgütüne destek verenleri, yardım edenleri açık ve net olarak ısrarla uyardık. Bunların hepsinin ve daha fazlasının olabileceğini hep söyledik. Bu alçaklarla, teröristlerle iş birliği yapılır mı? Bir teröristle başka bir teröristin üzerine gidilir mi? Bu konudaki temaslarımızı sürdürüyor, müttefiklerimize yanlışlarını söylüyoruz. Bu tavırlarından pişman olacaklarını değerlendiriyoruz.”“Fransızların beslediği yılan kendilerini sokmaya başladı”
Terör örgütü yanlılarının Fransa’nın başkenti Paris’teki gösteri ve saldırılarına da değinen Akar, “Teröristlere yardım etmenin, destek vermenin ne kadar sıkıntılı olduğunu gördüler. Bunun bir benzeri buradan çok uzakta oldu. Nerede oldu? Paris’te oldu. Fransızların beslediği yılan kendilerini sokmaya başladı. Herkes artık bu terör örgütünün gerçek yüzünü görmelidir” dedi.Azerbaycan aleyhindeki açıklamalara tepki
Bakan Akar, bazı ülkelerin Azerbaycan aleyhindeki söylemlerine ilişkin de, “Azerbaycan-Ermenistan meselesinde her zaman olduğu gibi yine objektif ve tarafsız olmaktan çok uzak açıklamalar yapılıyor. Oysa 30 yıla yakın süren Karabağ meselesinin çözümü noktasında ne ülkeler ne de çözüm misyonuyla hareket eden uluslararası kuruluşların sesini duymamıştık. Bu nedenle şimdi olur olmaz görüşlerini ifade edenlere soruyoruz, bugüne kadar aklınız neredeydi” diyerek tepkisini dile getirdi.
Akar, sözlerinin sonunda şehitlere rahmet, gazilere şifa dileklerini ileterek, zorlu arazi ve hava koşullarında görevlerinin başındaki Mehmetçiğe başarı dileklerinde bulundu. Yurt içi ve sınır ötesinde karada, denizde ve havada tüm faaliyetlerde gösterdikleri başarılarından dolayı Mehmetçiği kutlayan Akar, yeni yılda kendilerine sağlık ve esenlik içinde kazasız belasız görevler diledi. -
“Türkiye’nin büyümesine katkı veriyor”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye Ormancılar Derneği’nin kuruluşunun 98. yılı dolayısıyla Yenimahalle Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde düzenlenen ‘Ormancılığımızın Bileşenleriyle Tartışıyoruz’ toplantısına katıldı. Kılıçdaroğlu, bu toplantının son yıllarda katıldığı en güzel toplantılardan biri olduğunu ifade etti. Kılıçdaroğlu, halkı dinlemeden, sorunu dinlemeden sorunu çözmek için yola çıkanların hep başarısız olduklarını söyleyerek, “Orman köylüleri, politikacıların en zor ulaştıkları köylüler. Bulundukları coğrafya gereği hem gitmek açısından hem geniş bir kitleye ulaşmak açısından zorluk gösteriyor” diye konuştu.
“Orman köylüsü köyünde huzur içinde yaşayacaktır”
Kılıçdaroğlu, orman köylülerinin yaşadığı sorunlara ve CHP’nin orman köylülerine yönelik projelerine de değindi. Kılıçdaroğlu, orman kooperatiflerini sayısını arttırarak yeniden canlandıracaklarını belirterek, “Kooperatiflerde orman köylülerinin hakkını, hukukunu savunan bir avukat olacak. Orman Genel Müdürlüğü tarafından yapılan orman ürünleri üretimi, ağaçlandırma ve ormancılık işlerine ait birim fiyatlar en az iki katına çıkacaktır. Yangın işçileri orman köylüleri tarafından sağlanacaktır.
Söylediklerim gerçekleştiğinde orman köylüsü, ailesiyle birlikte huzur içinde kendi köyünde yaşayacaktır. Gelecek kaygısı taşımayacaktır. Kırsalda çalışan herkes çalışıp ürettikçe Türkiye’nin büyümesine katkı verecektir” ifadelerini kullandı.
-
Ülke genelinde dilencilere yönelik uygulama
Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı tarafından huzurun ve kamu düzeninin devamının sağlanması amacıyla ülke genelinde özellikle vatandaşlarımızın yoğun olarak bulundukları yerlerde eş zamanlı olarak mal ve hizmet satmak suretiyle halkı rahatsız eden şahıslara ve dilencilere yönelik uygulama yapıldı.
10 bin 707 kara, 9 deniz ve 2 hava aracı olmak üzere toplam 10 bin 718 ekip, 136 dedektör köpek ve 39 bin 645 personelin katılımı ile gerçekleştirilen uygulamada, 590 aranan şahıs yakalanırken, 39 kişi gözaltına alındı. 4’ü dilendirmekten olmak üzere toplam 257 kişiye adli işlem yapılırken, 16 çocuk ailesine teslim edildi. 9 şahsa fuhuştan, 119 kişiye dilencilikten, 37 şahsa mal ve hizmet satmak suretiyle rahatsız etmekten, 88 şahsa diğer kabahatlerden olmak üzere toplam 253 kişiye idari işlem uygulandı.
Söz konusu uygulama sonucunda, 121 bin 7 araç kontrol edilirken, 3 bin 106 araca idari para cezası uygulandı. 519 araç trafikten men edildi, 27 aranan araç yakalandı. 12 bin 814 işyeri denetlendi, 48 işyerine adli ve idari işlem yapıldı. Uygulamada, 3 adet ruhsatsız tabanca, 3 adet av tüfeği, 1 adet kurusıkı tabanca, 705 adet mermi/av tüfeği kartuşu, 11 adet kesici/delici alet, muhtelif miktarda uyuşturucu madde, 5 bin 400 paket kaçak sigara, 7 bin 355 litre kaçak içki ele geçirildi.
-
Sıradaki hedef insansız deniz aracı
Tarım ve Orman Bakanlığı’nda çalışan 39 yaşındaki Alper Sarısan, evinin terasında kendi imkanlarıyla Alpkuş ismini verdiği bir İHA yapmıştı. Sarısan’ın yaptığı modelin bir benzeri ise Yunanistan menşeili bir şirket tarafından Talos isimli İHA olarak tanıtılmış ve sosyal medyada bu durum gündem olmuştu. Sarısan’ın bir sonraki hedefi ise evinin terasında insansız deniz aracı yapmak.
Evinin terasında Alpkuş’u yaptığını hatırlatan Sarısan, “Alpkuş’u test uçuşuna kadar ulaştırdık ve iyi bir uçuştan sonra indirdik. Bu boşalan atölyemde yine ülkemizde iyi bir noktaya getirilecek projeler yürütüp, belli bir şeyler çıkartmak ve ülkemize yararlı olmak için şimdi de bir deniz aracı, ilk başlangıçta bir tekne olarak görünen bir insansız deniz aracı üzerine çalışmaya başladım” ifadelerini kullandı.
“Birçok materyalin araştırılması konusunda kullanılacak”
Evinin terasında yaptığı İDA’nın hangi alanlarda faaliyet gösterebileceğini anlatan Sarısan, “Tarım ve Orman Bakanlığı içerisinde çalışıyoruz, şu anda iç sularımız, denizlerimiz ve birçok alanda genelde savuma alanında insansız deniz araçları kullanılıyor. Fakat benim bu projemde iç sularımızda suların analizleri, avlanan noktaların kontrolleri, su diplerindeki ölü ve zararlı ve analizi yapılması gereken birçok materyalin araştırılması konusunda kullanılacak” diye konuştu.
“İDA’nın maliyeti en az 150-200 bin lirayı bulacak”
Alpkuş’un uçuş testinin bir yıl önce yapıldığını bildiren Sarısan, hayata geçireceği projenin maliyetine dikkati çekerek, “O zamanlar 200 bin lirayı aştı. Şu anki İDA’nın maliyeti en az 150-200 bin lirayı bulacak. Aradan geçen yılları baz aldığımız zaman hemen hemen aynı yine bir insansız deniz aracını atölyemden çıkartmayı düşünüyorum” şeklinde konuştu.
Oğlunun ‘Tekne yapabilir misin’ sorusundan ilham aldı
İDA yapmaya oğlunun isteği üzerine başladığını dile getiren Sarısan, “Aslına bakarsanız böyle bir evim yoktu. Teraslı bir ev almamın sebebi, Alpkuş’un imalatı için özel olarak aldığım bir teras kat. Burayı atölyeye çevirip, daha sonra uçağı burada imal etmek maksadıyla alınmış bir ev. Boş kalan atölyeyi şimdi de İDA’ya çevirdik. Tepkiler iyi. Bir deniz aracının yapılmasının sebebi de oğlum. Oğlum bir İDA demiyor ama ‘Tekne yapabilir misin baba?’ dediği zaman ben de boş bir atölyede ondan ilham alarak işe başlamış oldum” ifadelerini kullandı.
Tepkilere rağmen yılmadı
Projeye başladığında çevresinden tepkiler aldığını dile getiren Sarısan, gelen tepkilere aldırış etmediğini belirterek şöyle konuştu:
“İşin başında uçağı yaparken buradan bir uçak çıkaracağımın fotoğraflarını kimi arkadaşlara gösterdiğim zaman ‘Bu neye benziyor?’ dediğim zaman dalga geçen, ‘Bu ne böyle’, ‘Bu teneke parçası, ne’ diyenler dahi oldu. Bunlara tabii aldırış etmedim. Ülkemizde biz de birçok alanda ileri noktalara gelebileceğimizi, azimle 5 buçuk yıllık bir çalışmayla Alpkuş olarak ismini koyarak uçağımızı belli bir noktaya getirdik. Tekne konusunda henüz birçok kişiye göstermedim. ‘Terasta tekne yapılır mı?’, tabii farklı bakılıyor. İlk sordukları soru ‘Terastan nasıl çıkaracaksın?’ oluyor. Bir vinç yardımıyla çıkartacağımı kendilerine bildiriyorum.”
İDA’ların sadece savunma sanayii özelinde kullanılmadığını vurgulayan Sarısan, “Bu noktada bir insansız deniz aracı dediğimiz zaman genelde savunma sanayiinde kullanılıyor ama birçok alanda, iç suların araştırılması ve denetlenmesi, suların analizleri gibi konularda bir insansız deniz aracı kullanılabilir. Bu konuda da hem bakanlıklarımız hem de özel sektör firmaları bu konuda sponsorluk gerekiyor. Evin terasında İDA yapmak kolay değil” diye konuştu. -
Bakan Akar sınır hattında
Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Musa Avsever, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Atilla Gülan ile Hatay’a gitti. Hatay Havalimanı’nda 2. Ordu Komutanı Orgeneral Metin Gürak ve diğer yetkililer tarafından karşılanan Bakan Akar, beraberindeki komutanlarla Bahar Kalkanı Harekat Bölgesi Sektör Komutanlığına geçti.
Tören mangasını selamlamasının ardından Harekat Merkezi’ne geçen Akar, faaliyetlere ve sahadaki son duruma ilişkin bilgi aldı, talimatlar verdi. Bakan Akar’ın beraberindeki TSK komuta kademesi ile Suriye sınır hattındaki inceleme ve değerlendirmeleri devam ediyor.
-
“Türk halkı mağdura yatanı sevmez”
Bir televizyon kanalının canlı yayınına konuk olan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, gündeme dair soruları yanıtladı. Ekrem İmamoğlu ile ilgili yargı kararını değerlendiren Bakan Bozdağ, “Sayın İmamoğlu ve etrafında ona destek veren kimi siyasiler mağduru oynamayı ve mağdura yatmayı tercih ettiler. Ama bir şeyi unutuyorlar. Türk halkı mağduru sever. Mağdura dua eder, destek olur. Ama mağdura yatanı sevmez. Bunlar resmen bu karar nedeniyle mağduru oynayarak, mağdura yatarak Türk halkını aldatabileceğini düşündüler” dedi.
“Mahkeme kararları kendi içinde de hukuksal denetime tabidir”
Ekrem İmamoğlu ile ilgili ilk derece mahkemesinin verdiği kararın kesinleşmediğini vurgulayan Bakan Bozdağ, “Bir defa şunu açıklıkla ifade etmek lazım. Bu kararı Adalet Bakanlığıyla ya da siyasetle Sayın Cumhurbaşkanımızla irtibatlandıranlar büyük bir iftiranın içindedirler. Çok net. Çünkü yargı bağımsız ve tarafsızdır. Kararlarını da Anayasa, kanun ve hukuka bağlı bir vicdanla dosya ve delil durumuna göre takdir ederler ve mahkeme kararları bildiğiniz gibi kendi içinde de hukuksal denetime tabidir. İşte ilk derece mahkemesi bir karar verdi. Bu istinaf, istinaf karar verirse temyiz denetimine tabidir. Dolayısıyla hukuk içinde verilen kararların kesinleşmesi de kanunların öngördüğü usul ve şekilde olur ve Sayın İmamoğlu’yla hakkında verilen karar ilk derece mahkemesi kararıdır” diye konuştu.
Adalet Bakanı olarak yargısal süreçlerle ve yargı kararlarıyla ilgili görüş bildirmeyi doğru bulmadığını ifade eden Bakan Bozdağ, şöyle konuştu:
“Yargıtay denetimi, istinaf denetimi bunun hukukilik denetimini zaten yapacaktır. Zaten istinaf aynı zamanda vaka denetimi de yapıyor ama Yargıtay sadece hukuki bir denetim yapıyor. Dolayısıyla bu kararın hukukilik denetimi istinaf ve Yargıtay tarafından da yapılacaktır. Şu kadarını söylemekte fayda görürüm. O da şu. Şimdi yargılama niçin yapıldı? Soruşturma niçin açıldı? Ona bakmakta fayda var. Yüksek Seçim Kurulu Başkan ve üyelerine karşı kullanılan ifadeden dolayı yapıldı. Hakaret iddiasıyla soruşturma açıldı. Sonra da mahkeme Yüksek Seçim Kurulu üyelerine heyet halinde çalışan üyelerine alenen hakaret gerekçesine dayandırarak bir mahkumiyet kararı verdi. Burada kamuoyunda hiçbir şey yok mahkeme böyle bir değerlendirme yaptı havası, algısı da bir yandan oluşturuluyor. Ama mahkemenin kısa karar gerekçesine baktığınızda bu görülüyor. Öte yandan, iddianamede de bu görülüyor. Öte yandan da tabii bu süreçle ilgili herkes kendince konuşuyor.”“Büyük bir algı operasyonu ile karşı karşıyayız”
Yargı kararlarını herkesin kendine göre değerlendirdiğini belirten Bakan Bozdağ, “Karar açıklandıktan sonra sanki İmamoğlu’na siyasi yasak gelmiş, belediye başkanlığından indirilmiş, karar kesinleşmiş ve ortaya büyük bir mağduriyet çıkmış gibi bir algı oluşturdular. Şimdi karar ayın 14’ünde çıktı, bugün ayın 25’i, Sayın İmamoğlu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görevinin başında mı? Devam ediyor. Bu ne zaman siyasi yasakla sonuçlanır? Yargıtay onayladıktan sonra oluşur. Şimdi sanki Yargıtay süreci yokmuş ya da bitmiş, istinaf süreci yokmuş ya da bitmiş, olay kesinleşmiş, Sayın İmamoğlu belediye başkanlığından alınmış, hapse konulmuş gibi veyahut da yarın konacakmış gibi bir büyük algı operasyonuyla karşı karşıyayız” dedi.
“Mağdura yatarak, Türk halkını aldatabileceğini düşündüler”
Ekrem İmamoğlu’nun bu süreçte sanki mağdur edilmiş izlenimi oluşturulmaya çalışıldığını belirten Bakan Bozdağ, şöyle konuştu:
“Sayın İmamoğlu ve etrafında ona destek veren kimi siyasiler mağduru oynamayı ve mağdura yatmayı tercih ettiler. Ama bir şeyi unutuyorlar. Türk halkı mağduru sever. Mağdura dua eder, destek olur. Ama mağdura yatanı sevmez. Bunlar resmen bu karar nedeniyle mağduru oynayarak, mağdura yatarak Türk halkını aldatabileceğini düşündüler. Buradan kendilerince çünkü ‘çak’ derken, ‘yeni başladık’ derken, kucaklaşırken baktığınız zaman bütün bunların hepsi bu mağduriyet istismarındaki samimiyetsizlikleri de paçalarından aşağı doğru adeta akıyor. Yani mağduriyeti istismar etmeyi dahi beceremediler. Ya istismara kalktılar çok net halk gördü. O yüzden karardan sonra vatandaşın fikrinin değişmesinin biraz bir müddet sonra değişmesine baktığınızda burada görülen şey halk Sayın İmamoğlu ve etrafındakilerin mağdura oynadığını gördü. Mağdura yattığını gördü. Kendini aldatmak için bir sürü iş yaptığını gördü. Orada kırmızı kartını çıkardı; ben mağduru severim, mağdura oynayanı sevmem dedi.” -
Aydın’da stajyer olarak başladı patron oldu
Aydın Efeler Doğu Gazi Bulvarı üzerinde hizmet veren Aydın’ın en eski eczanelerinden biri olan Sağlık Eczanesi düzenlenen törenle yeni sahibine devredildi. Aydın Eczacı Odası Başkanı Sefa Karaarslan, Aydın eski Milletvekillerinden Mehmet Erdem ve sağlık camiasının yoğun ilgi gösterdiği açılışta Aydın’ın sağlık sektöründe simge ismi haline gelen eczanenin isminin değişmeyeceği belirtildi.
Sağlık sektöründe hizmet vermeyi bir uğraştan öte insana verilen değer olarak gördüğünü belirten genç eczacı Raziye Şule Cengiz, kendisinin bu günlere gelmesinde emeği olan başta ailesi olmak üzere herkese teşekkür etti.Eczacılığın bilinen tarihi her ne kadar 14 Mayıs 1839 olarak bilinse de insanlık tarihi kadar geçmişi olan bir mesleği icra ettiklerini belirten Sağlık Eczanesi’nin yeni sahibi Raziye Şule Cengiz, “Eczacılık çocukluğumdan beri hayalimdeki meslekti. Üniversite tahsilimden sonra Necla Ablamızın yanında staja başladım. Stajımı tamamladıktan sonra burada işe başladım. Şimdi de 50 yıllık usta bir eczanın elinden bu eczaneyi devralmanın mutluluğunu yaşıyorum” diyerek insanlara faydalı olmak için elinden geleni yapacağını söyledi.
-
Fuat Oktay EYT ile ilgili konuştu
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, bir dizi ziyarette bulunmak üzere Ankara’nın Çubuk ilçesine geldi. Ziyaretinde Oktay’a AK Parti Ankara Milletvekili Emrullah İşler, AK Parti Ankara İl Başkanı Hakan Han Özcan ve Çubuk Belediye Başkanı Baki Demirbaş eşlik etti. Önce ilçedeki Camii Kebir Camisi’nde cuma namazı kılan Oktay, namazın ardından Yavuz Selim Mahallesi sakinlerinden Satı Aydın ve Eski Yavuz Selim İlköğretim Okulu Müdürü Nurettin Korkmaz’ın cenaze namazına katıldı. Ardından AK Parti İlçe Başkanlığına geçen Oktay, burada partinin teşkilat mensupları ile sohbet etti. AK Parti İlçe Başkanlığında Özcan ve Demirbaş’tan bilgi aldı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, daha sonra esnaf ziyareti gerçekleştirdi. Fırın, emlak, araç kiralama, çay evi, elektrikçi, mobilya üzerine faaliyet gösteren dükkanlara girerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selamını iletti. Vatandaşların öneri, görüş ve fikirlerini dinleyen Oktay, onlardan bir istekleri olup olmadığını sorarak, sorunlarını ve şikayetlerini not aldı. Vatandaşlardan ve esnaftan sıklıkla duyduğu Çubuk Metrosu sorunu ile ilgili olarak, “Ankara Büyükşehir Belediyesi görevi olan bu metroyu yapmazsa bize Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak el atarız bu olaya” ifadelerini kullanan Oktay, bir çay ocağında Çubuklularla sohbet etti. Oktay, esnaf ziyaretinden sonra AK Parti Çubuk İlçe Başkanlığı tarafından düzenlenen ‘Vatandaş Buluşması’na katıldı.
“Emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) ile ilgili sorunu da 1-2 hafta içerisinde çözeceğiz.”
Oktay burada yaptığı konuşmada, 20 yıldır söyledikleri sözlerin arkasında durduklarını belirterek, “Her gün bir başka şehirde, sayısız yatırımı milletimize kazandırıyor muyuz? Kazandırıyoruz. Bir gün turizmde bir gün ihracatta cumhuriyet tarihinin rekorlarını kırıyoruz. Mega projelerle Ankara’mız dahil tüm şehirlerimizin üretimini dünyaya açtık. Asgari ücrete 6 ay önce yaptığımız artıştan sonra dün yüzde 55 gibi rekor bir artış daha yaptık. Artış oranı 2022 yılı ocak ayına göre kıyasladığımızda yüzde 100 artış yapmış olduk. Emeklilikte yaşa takılanlar ile ilgili sorunu da söz verdiğimiz gibi yıl bitmeden 1-2 hafta içerisinde çözüme kavuşturacağız.” dedi.