Kategori: Ankara

  • “Bakım için bekleyen engelli vatandaşımız bulunmuyor”

    “Bakım için bekleyen engelli vatandaşımız bulunmuyor”

    Bakan Yanık, eğitim, spor, gündelik yaşam gibi alanlarda hizmet sunacak olan Altındağ Belediyesi Gündüz Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nin temel atma törenine katıldı. Burada konuşan Bakan Yanık, 3 gün önce ilan edilen “Engelli Hakları Ulusal Eylem Planı’nı hatırlatarak, engelli vatandaşların toplumsal hayata tam, etkin ve doğal katılımını sağlamak için adım attıklarını ifade etti.

    “Engelli vatandaşlarımızı ve yakınlarını aile bütünlüğü içinde destekleyecek hizmetler geliştiriyoruz”

    Tüm hizmetlerde aileyi merkeze alan sosyal politika anlayışıyla hareket ettiklerini belirten Yanık, “Bu anlayıştan hareketle, engelli bireylere ilişkin hizmetlerde de onların huzur ve güven içinde bulunacakları, kendilerini geliştirebilecekleri, ihtiyaç duydukları sevgi ve bakımı alabilecekleri aile odaklı çalışmalara yoğunlaşıyoruz. Engelli vatandaşlarımızı ve yakınlarını aile bütünlüğü içinde destekleyecek hizmetler geliştiriyoruz. Engelli aylığı, engelli yakını aylığı, evde bakım yardımı, sosyal yardım ve gündüz bakım hizmetlerini birbirini tamamlayıcı şekilde sunuyoruz. Bu desteklerin yeterli olmadığı durumlarda kurumsal bakım hizmetlerimizi devreye alıyoruz. Ailelerinin yanında bakımına destek olduğumuz engelli bireylere gündüzlü kurum hizmetlerimizle de katkı sunuyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Şu anda bakım için sıra bekleyen tek bir engelli vatandaşımız yok”

    2002 yılında 2 bin 600 engelli vatandaşın kurum bakımı için sıra beklediklerini hatırlatan Yanık, “Şu anda bakım için sıra bekleyen tek bir engelli vatandaşımız elhamdülillah yok. Engelli bireylere en yakın noktalarda kamu ve özel sektöre ait kurum ve kuruluşlarca hizmet verilebilmesinde iş birliğini arttırmak için “Engelli Bireylere Yönelik Aktif Yaşam Merkezi Yönetmeliği”ni hazırladık. İnşallah, yakında yayınlayacağımız yönetmelikle, Bakanlığımız ve ilgili paydaşlarla iş birliği artacak, verimlilik güçlenecek, engellilere hizmette hem nicelik hem de nitelik artacak” diye konuştu.

    “Engelli Yaşam Merkezimizi yaklaşık 5 bin metrekare kapalı alan üzerine kuracağız”

    Olmazsa olmaz denilebilecek bir projenin temel atma törenini gerçekleştirdiklerini belirten Altındağ Belediye Başkanı Asım Balcı, “ Karapürçek Mahallemizde yaklaşık 5 bin metrekare kapalı alan üzerine kuracağımız engelsiz yaşam merkezinde engelli vatandaşlarımız için tüm detaylar düşünüldü. Proje içerisinde gündüz bakım evi, oyun, uyku etkinlik odası, engelsiz bireyler grup alanları, duyusal rahatlama bahçesi, fizyoterapi odası, panik odası, sağlık odası, kütüphane sesli okuma mekanları, 4 adet bireysel sınıf, özel öğrenme güçlüğü eğitim odası, yaygın gelişim bozukluğu eğitim odası, zihinsel engelli grup eğitim odası, görüşme odaları ve çok amaçlı salonlar, 2 adet atölye, 2 adet grup eğitim odası, uygulama evi, sosyal servis, ortak dinlenme alanları, kafeterya, spor salonu ve yemek odası yer almaktadır” ifadelerine yer verdi.
    Açılış konuşmalarının ardından Altındağ Belediye Başkanı Asım Balcı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’a çiçek takdimine bulunduktan sonra tablo hediye etti.

    Programın sonunda Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Altındağ Belediye Başkanı Asım Balcı ve engelli aileleri, hayırlı olsun dilekleriyle temel atma işlemi için temsili butona bastı.
    Programa, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’ın yanı sıra, Altındağ Belediye Başkanı Asım Balcı ve çok sayıda engelli vatandaş ve aileleri katıldı.

  • ‘TOKİ’den Suriyelilere ev’ haberlerine ilişkin açıklama

    ‘TOKİ’den Suriyelilere ev’ haberlerine ilişkin açıklama

    TOKİ Başkanlığı tarafından, “TOKİ’den Suriyelilere ev. Türklere çıkmayan evler Suriyelilere çıktı” yönündeki haberlere ilişkin yazılı bir açıklama yapıldı. “İlk Evim İlk İş Yerim” projesi çerçevesinde Hatay merkezde inşa edilecek bin 100 konut için 14 Eylül-31 Ekim tarihleri arasında 26 bin 275 başvuru alındığının ve hak sahibi belirleme kurasının henüz çekilmediğinin ifade edildiği açıklamada, bu tür haberin yayımlanmasındaki maksadın TOKİ’nin karalanması ve kamuoyundaki olumlu algısının zedelenmeye çalışılması olduğu savunuldu.

    “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan kişilere İdaremiz projelerinden konut satışı yapılmamaktadır”

    Hatay’daki bin 100 konut projesi için çekilecek kuraların 2 Ocak’ta yapılmasının planlandığının belirtildiği açıklamada, şunlar kaydedildi:
    “TOKİ tarafından alt gelir ve orta gelir gruplarına yönelik projelerden satın ve devir almak isteyenlerde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olma şartı ile diğer şartları (kendileri, eşleri ve velayetleri altındaki çocukları üzerine Türkiye Cumhuriyeti sınırları dahilinde tapuda kayıtlı bağımsız konutlarının bulunmaması, TOKİ’den konut satın almamış olması, ikametgah, gelir, yaş) yerine getiren konut alıcılarına satış yapılmakta olup, başvuruda bu kriterleri karşılamayan kişilerin başvuruları iptal edilmektedir. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan kişilere İdaremiz projelerinden konut satışı yapılmamaktadır. Yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan kişilere İdaremiz projelerinden konut satışı yapılmamaktadır. Sorumlu yayıncılık ilkeleri göz ardı edilerek, hiçbir araştırma yapılmadan ve İdaremizden bilgi almaya gerek duyulmadan yapılan haber, TOKİ’nin kamuoyundaki olumlu algısını zedelemeyi amaçlayan, gerçeklerle uyuşmayan bilgilere dayalı, art niyetli girişimdir. Kamuoyunun, bu tür asılsız haberler itibar etmemeleri önemle duyurulur.”

  • “Ronaldo-Messi, Türkiye için oynayacak”

    “Ronaldo-Messi, Türkiye için oynayacak”

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki (TBMM) bütçe görüşmelerinde konuştu.

    Harcırah Kanunu ve Taşıt Kanunu’nun milli güvenlikle bir alakası olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, “Nasıl harcıyorlar bu parayı. Ama sizin de (iktidar milletvekilleri) sormanız lazım. Ya, arkadaş sana dünyanın bütçesini verdik. Siz bu parayı nereye harcıyorsunuz, nasıl harcıyorsunuz? Hiçbir yönetmelik şu ana kadar yayınlanmadı. İlk kez size söylüyorum. Bu söylediğim kanuna tabi değiller ama neden tabi olmadıklarını da söyleyeyim size. Harcırah Kanunu. Sayın Başkan (TBMM Başkanı Mustafa Şentop) yüz lira alacak. Milletvekilleri 92 lira alıyorsunuz. Aylık kadro derecesi 1-4 olanlar 63 lira alıyorlar. Aylık kadro derecesi 5-15 olanlar da 62 lira alıyor. Peki sarayda çalışanlar kaç lira alıyor? Bilmiyorsunuz, bilemezsiniz. Ben de bilmiyorum. Niye onlar buraya tabi değil? Orada çalışanlar TBMM Başkanlığından fazla para alıyorlar. Milletvekilinden fazla para alıyorlar. Anayasa Mahkemesi başkanından fazla para alıyorlar. Onları harcırahları çok yüksek. Buna rağmen kimse görmesin, bilmesin diye yönetmeliği yayınlamıyorlar. Siz bunu niye sormuyorsunuz?” ifadelerini kullandı.

    “Ronaldo ve Messi, Türkiye için oynayacak”

    Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

    “Biz bu saray Türkiye’sine karşı başka bir Türkiye vizyonu açıkladık. Bu Türkiye için 70 kişilik ekip, 7 gün 24 saat çalışacak ve dünyanın en iyileri ile çalışacak. Bakın bir futbol ligindeki gibi anlatayım size: Malum Dünya Kupası var. (Cristiano) Ronaldo ve (Lionel) Messi, Türkiye için oynayacak. Birinci Türkiye’nin ikinci Türkiye’yi sadakaya bağlama programını yırtıp atacaklar. O Türkiye’de dijital teknoloji, yapay zeka, makine öğrenimi, finansal teknolojiler ve yeşil enerji var. Herkes daha iyi bir yaşam, daha iyi bir düzen için çalışacak. Çocuklara yeni bir Türkiye hayali vereceğiz. Yeni bir siyaset üstü anlayışla liyakatle Türkiye’yi yöneteceğiz. O Türkiye’nin takımında siyasiler de var, siyaset üstü insanlar da var. Orada Daron Acemoğlu da var, Prof. Dr. Hakan Kara da var, Prof. Dr. Jeremy Rifkin de var, Refet Gürkaynak da var. Bu işin uzmanları ve bilim insanları var.”

    “Bu ağlamanız ne zaman bitecek sizin?”

    Sözlerine iktidar milletvekillerinden itirazlar gelmesi üzerine Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

    “Niye ağlıyorsunuz? Bu ağlamanız ne zaman bitecek sizin? Şampiyonlar ligi takımı karşısında gözleri ışıldayan fotoromanlar var. Vallahi tam bir amatör küme var karşımızda. Hor gördükleri, üstten baktıkları, vergileri ve en temel haklarını gasp ettikleri o ikinci Türkiye, bu oluşturdukları saray Türkiye’sini yenecek. Kısacası hak gelecek batıl zail olacak.”

  • TBMM’de bütçe görüşmelerinde gerginlik

    TBMM’de bütçe görüşmelerinde gerginlik

    TBMM Genel Kurulunda 2023 bütçe görüşmeleri devam ediyor.

    AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş konuşma yaptığı esnada AK Parti Adana Milletvekili Ahmet Zenbilci ile CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel arasında tartışma çıktı. Diğer milletvekilleri tartışmayı ayırmak üzere iki milletvekilinin yanına gitti. Bu sırada AK Parti İstanbul Milletvekili Akif Çağatay Kılıç ile CHP Sivas Milletvekili Ulaş Karasu arasında da tartışma çıktı. Diğer milletvekillerinin araya girmesiyle tartışma büyümeden yatıştırıldı.

  • Fahrettin Altun’dan “Türk kahvesi” paylaşımı

    Fahrettin Altun’dan “Türk kahvesi” paylaşımı

    Altun, mesajında “Bugün Dünya Türk Kahvesi Günü. 2013 yılında UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne dahil edilen, kendine özgü pişirme yöntemi, sunumu ve tadıyla, kültürümüzün eşsiz öğelerinden Türk kahvesi, dünyanın dört bir yanında dostlukları pekiştirmeye devam ediyor. Ziyade olsun” ifadelerini kullandı.

    Videoda da dünya her gün onlarca çeşit kahve demlendiği belirtilerek, kahvenin en kıymetli ekonomik varlıklardan biri haline geldiğine işaret edildi.

    Türk kahvesinin 2013 yılında UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesine alındığı hatırlatılan videoda, Türk Kahvesinin, dünyanın dört bir köşesinde tadıldığı ve sadece bir kahve olmanın ötesine geçerek başka diyarlardaki insanları Anadolu’nun lezzeti ve sıcaklığına bağladığı görüşüne yer verildi.

    Büyükelçilere Türk kahvesi hediyesi

    Öte yandan, Altun, Türkiye’deki tüm ülkelerin büyükelçilerine de Türk kahvesi ve kahve fincanı hediyesiyle mesaj gönderdi. Altun, mesajında Türk kahvesinin eşsiz lezzetinin yanında dostluk, misafirperverlik, zarafet ve samimiyetin simgesi olarak Türk kültür hayatında müstesna bir yere sahip olduğunu bildirdi.

    “Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır” sözünün de Türk kahvesinin bir içecekten çok daha fazlası olduğuna işaret ettiğine dikkati çeken Altun, mesajında “5 Aralık Dünya Türk Kahvesi Günü münasebetiyle, ülkelerimiz ve halklarımız arasındaki dostluğun pekişmesini temenni ederim “ ifadelerini kullandı.

  • Fuat Oktay açıklamalarda bulundu

    Fuat Oktay açıklamalarda bulundu

    Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, 2023 Merkezi Yönetim Bütçe ve 2021 Kesin Hesap Kanun Teklifi görüşmelerine katıldı. Oktay, Türkiye’yi Türkiye Yüzyılı’na hazırlarken, bugüne kadar yaptıklarının üzerine koyarak hedefleri aşmakta kararlı olduklarını belirterek, “Türkiye için yine büyük düşünüyor, bir kez daha devrim niteliğinde adımlar atacak olmanın heyecanını taşıyoruz. 2023 bütçemizle; ülkemize ve milletimize itibar, refah ve güç kazandıran politikalarımızla, önümüzdeki yıl milletten aldığımız gücü yine milletimize sunmaya hazırlanıyoruz. 2023 bütçe kanunu teklifimizin temel misyonu; insanımızı küresel belirsizliklerden ve risklerden koruyacak, her kesimden vatandaşımızı kollayacak bir mali altyapı oluşturmaktır. Bütçe teklifimiz, milletimizin ihtiyaçlarına odaklanan bir bütçe olarak, adil ve sosyal bir anlayışa sahiptir. Bu çerçevede toplumun tüm kesimlerine hitap eden, sahip çıkan programlar, destekler ve ödenekler içermektedir. Yüzüncü yılın bütçesi; yatırım, üretim, istihdam, ihracat ve büyüme odaklı bir yapıdadır. Bütçemiz kalem kalem işçisinden işverenine, çiftçiden esnafa emekliye, öğretmenlerimizden emniyet güçlerimize, KOBİlerimizden sanatçılarımıza, genci, yaşlısı dezavantajlı tüm bireyleriyle 85 milyonun bütçesidir” ifadelerini kullandı.

    Küresel ekonomi

    Oktay, korona virüs dönemi sonrasında 2021 yılında iktisadi faaliyetlerde toparlanma görüldüğünü kaydederek, 2022 yılının başından itibaren gelişmiş ekonomilerin öncülüğünde para politikasında sıkılaşma eğilimi görüldüğünü aktardı. Oktay, “Son gelişmelerle uyumlu olarak merkez bankalarının sıkılaşma adımlarını yavaşlatmaya başladıkları gözlenmektedir. ABD Merkez Bankası Başkanı, faiz artırımında yavaşlamanın bu ay içerisinde başlayabileceğini açıklamıştır. Muhtemel bir durgunluğu dizginlemeye yönelik benzer politikaların 2023 yılında yaygınlaşması beklenmektedir.

    Bununla birlikte, petrol ve diğer emtia fiyatlarındaki gerilemenin etkisi başta olmak üzere öncü veriler, küresel enflasyon görünümünde iyileşmeye işaret etmektedir. Talepteki zayıflamanın da önümüzdeki dönemde küresel enflasyonu düşürücü etkisinin olacağı değerlendirilmektedir. Diğer taraftan, finansal koşullardaki sıkılaşma, Rusya-Ukrayna savaşı, tedarik sorunları ve jeopolitik gerilimler küresel büyümeye ilişkin tahminleri aşağıya çekmiş, başta gelişmiş ekonomiler olmak üzere resesyon endişelerini tetiklemiştir. Uluslararası Para Fonu’nun 2022 Yılı Ekim Ayı Dünya Ekonomik Görünüm Raporu’na göre, 2021 yılındaki yüzde 6’lık genişlemenin ardından, dünya ekonomisinin 2022 yılında yüzde 3,2 ve 2023 yılında yüzde 2,7 ile daha düşük oranda büyümesi öngörülmektedir. 2021 yılında yüzde 5,2 büyüyen gelişmiş ülkelerin, ivme kaybederek 2022 yılında yüzde 2,4 oranında; 2023 yılında ise yüzde 1,1 oranında hasıla artışı kaydetmesi beklenmektedir” şeklinde konuştu.

    Oktay, şöyle devam etti:
    “Önümüzdeki dönemde, küresel risklerin başında Avrupa’nın enerji sorunu yer almaktadır. İçinde bulunduğumuz kış mevsiminde Avrupa’nın enerji açığının, küresel büyüme açısından endişe kaynağı olmaya devam edeceği anlaşılmaktadır. Bu durum, gelişmiş ekonomilerde hane halklarının ve şirketlerin enerji giderlerinin bir süre daha yüksek seyretmesini beraberinde getirebilecektir. Yükselen faizler neticesinde değişken faizli konut kredilerinin yaygın olduğu gelişmiş ekonomilerde, hane halklarının borç yükü artmaktadır. Firmalar ise artan borç servisi maliyeti ile karşı karşıyadır. Küresel enflasyon dinamiklerini olumsuz etkileyen ve son dönemde bir miktar düşse de halen geçmiş yılların üzerinde seyreden emtia ve enerji fiyatlarının 2023 yılında makul seviyelere inmemesi ve jeopolitik gerilimlerin devam etmesi halinde küresel ekonomideki kırılganlığın sürmesi muhtemeldir.”

    Türkiye ekonomisi

    Türkiye ekonomisine ilişkin bilgi veren Oktay, “Küresel finansal krizden itibaren kesintisiz büyümeyi başaran Türkiye ekonomisi; 2020 yılının ikinci yarısından itibaren alınan etkili önlemler sayesinde birçok ülkenin keskin daralma yaşadığı salgın döneminde de büyüyerek olumlu yönde ayrışmayı başarmıştır. Türkiye, 2021 yılında ise güçlü sağlık altyapısı sayesinde aşılamaya hız kazandırarak yılın ikinci yarısından itibaren kontrollü normalleşme dönemine geçmiştir. Sanayide çarkları durdurmadan üretime ve ihracata hızla devam edilmesi ile firmalar ve hane halkına verilen desteklerin etkisiyle ekonomimiz yüzde 11,4 büyüyerek son elli yılın en yüksek büyüme hızına ulaşarak kesintisiz büyümesini sürdürmüştür. Ukrayna’daki savaşın olumsuz etkileri, salgın tarafından halihazırda zarar görmüş dünya ekonomisinin toparlanmasını engellerken, 2022 yılının ilk dokuz ayında yüzde 6,2 oranında büyüyen Türkiye ekonomisi, harcamalar yönüyle değerlendirildiğinde, orta vadeli program hedefleriyle uyumlu hareket etmiştir” değerlendirmesini yaptı.

    “Son dönemde gerçekleştirdiğimiz büyüme performansı istihdama da yansımıştır”

    Oktay, büyümenin istihdama da olumlu yansıdığını vurgulayarak, “Son dönemde gerçekleştirdiğimiz büyüme performansı istihdama da yansımıştır. Salgının etkilerinin en yoğun hissedildiği 2020 yılı ikinci çeyreğinden 2022 yılı üçüncü çeyreğine kadar olan dönemde, mevsimsel etkilerden arındırılmış olarak 4 milyon 900 bin istihdam artışı sağlanmıştır. 2022 yılı Eylül ayı ile 2020 yılı Nisan ayı mevsimsel etkilerden arındırılmış verileri karşılaştırıldığında, söz konusu artış 5 milyon 540 bin kişiye ulaşmaktadır. Jeopolitik sorunların ve küresel durgunluk endişelerinin gündemi meşgul etmeye başladığı 2022 yılının genelinde Türkiye ekonomisinin Orta Vadeli Program (OVP) tahminlerimizle uyumlu olarak yüzde 5 civarında güçlü ve dengeli bir büyüme sergilemesi beklenmektedir. Böylece Türkiye, mevcut dönemdeki zorlu sınamalara rağmen hedeflerine ulaşma kararlılığını sürdürecektir” diye konuştu.

    2022 yılı Ocak-Ekim döneminde birikimli TÜFE artış oranının yüzde 57,8 olarak kaydedildiğini hatırlatan Oktay, “Bu eğilimde kur gelişmelerinin birikimli etkileri, Rusya-Ukrayna savaşına bağlı olarak yüksek oranda artan enerji ve gıda fiyatlarının yansımaları ve tedarik zincirlerindeki aksaklıklar belirleyici olmuştur. Bununla birlikte enflasyonist dinamikler yakından incelendiğinde, yılın ilk çeyreğinde ortalama yüzde 7 civarında olan aylık enflasyonun, yılın ikinci çeyreğinde yüzde 5 ve yılın üçüncü çeyreğinde ortalama yüzde 2,3 seviyesine gerilediği görülmektedir. Diğer bir ifade ile yılın ikinci yarısında aylık enflasyonların yılın ilk yarısına göre belirgin şekilde gerileme eğilimine girdiği gözlenmektedir. TÜFE yıllık artış oranının yıl sonunda OVP hedeflerimizle uyumlu olarak yüzde 65 civarında gerçekleşeceği, takip eden aylarda yıllık enflasyonun peyderpey gerileyeceği öngörülmektedir” ifadelerini kullandı.

    Oktay, 2022 yılında küresel ekonomideki resesyon belirtilerine ve beklentilerine rağmen ihracatın yıllıklandırılmış olarak 253 milyar dolara ulaşmış olmasının önemine işaret ederek, “İhracatımızdaki güçlü seyre rağmen, tüm dünyada yükselen enerji emtia fiyatları ülkemiz dış ticaret dengesini olumsuz etkilemiştir. Enerji ithalat birim değer endeksi son açıklanan Eylül ayı verilerine göre Ocak 2021 yılındaki değerinin 3,7 katına çıkmıştır. Yine aynı değer 2022 Ocak-Eylül arası dönemde, 2021 yılının aynı dönemine göre 2,6 katı seviyesindedir. 2021 yılında cari işlemler açığının milli gelire oranı, ekonomimizdeki yüksek büyümeye rağmen yüzde 0,9 seviyesine kadar inmiştir. Bu gelişmede ihracatımızdaki hızlı artış ve seyahat gelirlerimizdeki yükseliş etkili olmuştur. 2022 yılında da enerji ithalat birim değerleri tarihsel ortalamaları düzeyinde devam ediyor olsaydı, 2022 yılı Ocak-Eylül döneminde 73,1 milyar dolar seviyesinde gerçekleşen enerji ithalat tutarı yarıdan fazla azalarak 31,9 milyar dolar seviyesinde gerçekleşecekti. Diğer bir deyişle, küresel jeopolitik gerilimlerin fiyatlar üzerinden dış ticaret ve cari dengemize yılın ilk dokuz ayında yaklaşık 41,2 milyar dolarlık olumsuz bir yansıması olmuştur. Sonuç itibarıyla küresel enerji fiyatlarındaki bu olumsuz yansıma olmasaydı cari işlemler dengemiz fazla verecekti” şeklinde konuştu.

    KKM
    Oktay, kur korumalı ve katılma hesabının finansal istikrarı güçlendirdiğini söyleyerek, “KKM ile birlikte devreye aldığımız destekleyici enstrümanlar sayesinde döviz kurlarındaki dalgalanma en aza indirilmiş, döviz tevdiat hesaplarının toplam mevduatlardaki payı önemli ölçüde gerilemiş ve TL mevduatların ortalama vadesi uzamıştır. Bu süreçte; katma değerli üretimi, istihdamı, yatırımları ve ihracatı odağa alan politikalarımızı selektif kredi yaklaşımıyla pekiştirdik ve öncelikli sektörlerimizin finansmana erişimini güçlendirdik. Hazine Destekli Kefalet Sistemi ile firmaların işletme giderlerini karşılamak, yatırım, ihracat ve imalatı teşvik etmek üzere yaklaşık 70,4 milyar liralık kredi imkanını işletmelerimizin kullanımına sunduk ve ayrıca tarım ve inşaat sektörüne 41,8 milyar liralık ilave kredi imkanı sağladık. Kredi garanti kurumlarına aktarılabilecek yasal kaynak tutarını 50 milyar liradan 100 milyar liraya çıkardık. Ayrıca, ihracatçılarımıza ve turizmcilerimize toplamda 150 milyar liraya ulaşan uygun maliyetli ve uzun vadeli kredi imkanı verilmiştir. 2023 yılında Hazine Destekli Kefalet Sistemi çerçevesinde toplam beş adet kefalet paketinin yürürlükte olacağı öngörülmekte olup, işletmelerimizin finansmana erişimini kolaylaştırmak için sistemini aktif şekilde kullanmayı sürdüreceğiz. Selektif kredi yaklaşımımızla ihracatçı sektörleri destekleyerek iktisadi faaliyetin sürdürülebilirliğini, yatırım kredileri ile de ekonominin büyüme potansiyelini destekliyoruz. Diğer bir deyişle, üretimi ve istihdamı teşvik edecek, ihracatı artıracak ve katma değerli yatırımların önünü açacak kredilerin, enflasyonist baskı oluşturmayacak şekilde, reel sektöre yönlendirilmesini sağlıyoruz” ifadelerini kullandı.
    Oktay, 2021 yılı Kesin Hesap Kanunu Teklifi’ne ilişkin detaylar vererek, “2021 yılında; Bütçe giderleri bir trilyon 603,5 milyar lira, bütçe gelirleri bir trilyon 402 milyar lira, bütçe açığı 201,5 milyar lira, faiz dışı açık 20,7 milyar lira olarak gerçekleşmiştir. 2021 yılı Merkezi Yönetim Bütçe başlangıç tahmini ile yıl sonu gerçekleşmelerine bakılacak olursa, bütçe başlangıç tahminlerinde bütçe giderleri 1 trilyon 346 milyar lira, bütçe gelirleri 1 trilyon 101 milyar lira ve bütçe açığı 245 milyar lira öngörülmüştür” diye konuştu.

    “85 bin yeni yardımcı sağlık personeli istihdam edilecek”

    Oktay, 2023 yılı bütçesi hakkında bilgi vererek şunları kaydetti:
    “2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi’nde ekonomik sınıflandırmaya göre dağılıma bakacak olursak; (Orta Vadeli Program (OVP) ile uyumlu bir biçimde, 2023 yılı bütçemiz, ülkemizin kalkınma hedefleri, halkımızın ihtiyaçları ile sosyal ve mali alanda ilerlemeye yönelik adımlar çerçevesinde hazırlanmış ve Gazi Meclisimize sunulmuştur. 2023 yılı bütçemizde; bütçe giderleri 4 trilyon 469,6 milyar lira, bütçe gelirleri 3 trilyon 810,1 milyar lira, bütçe açığı 659,4 milyar lira olarak öngörülmüştür. 2022 yılına göre (ek bütçe dahil) 2023 yılı bütçe ödenekleri yüzde 57,9 artmaktadır.
    2023 yılı bütçe giderlerinin ekonomik sınıflandırmaya göre dağılımı ise şöyledir; personel giderleri 952,3 milyar lira, sosyal güvenlik kurumlarına devlet primi giderleri 150,4 milyar lira, mal ve hizmet alım giderleri 318,7 milyar lira, cari transferler 1 trilyon 682 milyar lira, sermaye giderleri 315,8 milyar lira, sermaye transferleri 37,3 milyar lira, borç verme giderleri 359,2 milyar lira, yedek ödenekler 88,2 milyar lira, faiz giderleri 565,6 milyar liradır. 2023 yılında merkezi yönetim bütçe gelirlerinin 2022 yılı gerçekleşme tahminine göre yüzde 42,6 artışla 3 trilyon 810 milyar liraya, vergi gelirlerinin ise yüzde 41 oranında artarak, yaklaşık 3 trilyon 200 milyar liraya ulaşacağı öngörülmektedir.”

    Eğitim bütçesine değinen Oktay, “Bu maksatla göreve geldiğimizde eğitime ayrılan kaynak, merkezi yönetim bütçemizin yüzde 9,4’ü iken, 2023 yılında bu payın yüzde 14,5 olmasını öngörüyoruz. Bir başka deyişle 2002 yılında 11,3 milyar lira olan eğitim bütçemizi 649,8 milyar liraya çıkarıyoruz” ifadelerini kullandı.

    Sağlık Bakanlığı bütçesine işaret eden Oktay, “Üzerinde hassasiyetle durduğumuz alanlardan biri de sağlıktır. Sağlıkta gerçekleştirdiğimiz büyük dönüşüm sayesinde temel gayemiz vatandaşlarımızın yaşam kalitesini yükseltmek ve sağlık hizmetlerinden herkesin yararlanabilmesini sağlamaktır. Bu amaçla merkezi yönetim bütçesinden Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarına 291,5 milyar lira, yükseköğretim kurumları sağlık uygulama ve araştırma merkezlerine 15,5 milyar lira olmak üzere toplam 307 milyar lira kaynak ayrılmıştır. Sağlık Bakanlığı ve yükseköğretim kurumları döner sermayeleri ile Sosyal Güvenlik Kurumundan yapılacak sağlık harcamaları da dahil edildiğinde sağlık hizmetlerine ayrılan toplam kaynak 696,8 milyar liradır. Sağlıkta insan gücü sayısı 2002 yılında toplam 379 bin iken, 2022 yılı Ekim ayı itibarıyla yaklaşık toplam bir milyon 359 bine çıkmıştır. Ayrıca 85 bin yeni yardımcı sağlık personeli istihdam edilecektir” şeklinde konuştu.

    Reel sektör desteklerine devam edeceklerini kaydeden Oktay, “Özel sektör yatırımlarının oluşturduğu katma değer ve istihdamın bilinciyle, son yıllarda önemli ölçüde artırdığımız reel sektör desteklerine, 2023 yılında da tüm hızıyla devam ediyoruz. Reel sektör destekleri için bütçemizden 145,4 milyar lira kaynak ayırıyoruz. Reel sektör destekleri içerisindeki en büyük payı ise sosyal güvenlik işveren prim desteklerine veriyoruz.

    Bu çerçevede, 2023 yılında Sosyal Güvenlik Kurumuna ödenmesi gereken 68,1 milyar lira tutarındaki işveren primini bütçemizden karşılıyoruz. Ayrıca; tarımsal işletmeler ve çiftçilerimiz için faiz destek tutarı olarak 21,5 milyar lira, Halk Bankası aracılığıyla kullandıracağımız esnaf kredileri faiz desteği için 10,9 milyar lira, ihracat destekleri çerçevesinde 10,3 milyar lira, çırak, kalfa ve staj yapan öğrenciler için ödenen devlet katkısı çerçevesinde 10,3 milyar lira, Hazine destekli kefaletle sağlanan krediler için faiz destek tutarı olarak 7 milyar lira, Eximbank sermaye artırımı için 6,8 milyar lira, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız aracılığıyla kullandırılmak üzere teşvik ödemeleri çerçevesinde 6 milyar lira, küçük ve orta ölçekli işletmelerimizin desteklenmesi için 3,3 milyar lira, diğer destekler için bir milyar lira kaynak ayırdık” diye konuştu.

  • Devlet Bahçeli: 6’lı masa ile ilgili konuştu

    Devlet Bahçeli: 6’lı masa ile ilgili konuştu

    MHP Genel Başkanı Bahçeli, TBMM’de gazetecilerin 6’lı masa ile ilgili soruyu cevapladı. Bahçeli, gazetecilerin 6’lı masa Cumhurbaşkanı adayı için anket yapacağını belirterek, ‘Oyunuzu kime verirsiniz?’ sorusunu yöneltmeleri üzerine, “Eğer birisi bana anketle gelirse, ‘Böyle böyle altı kişi anket yapıyoruz siz kime evet dersiniz veya benimsersiniz?’ derse, tercihim sınıf arkadaşım” diye konuştu.

  • “Vasfımızı daha ileriye götürmek mecburiyetindeyiz”

    “Vasfımızı daha ileriye götürmek mecburiyetindeyiz”

    Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Türkiye Damız Sığır Yetiştiricileri Merkezi Birliğinin (TDSYMB) düzenlediği İl Birlik Başkanları Toplantısı’na katıldı. Devlet Su İşleri (DSİ) Konferans Salonu’nda yapılan toplantıda konuşan Bakan Kirişci, son 20 yılda gerçekleştirilen yatırımlarla Türkiye’nin her açıdan kendi kendine yetme kapasitesine sahip dünyanın sayılı ülkelerinden birisi haline geldiğini belirtti.

    “Tarım ülkesi olma vasfımızı daha ileriye götürmek mecburiyetindeyiz”

    Çiftçilerin sorunlarının çözülmesinin kendi görevleri olduğunu dile getiren Kirişci, şunları kaydetti:
    “Türkiye Yüzyılı vizyonu çerçevesinde tarım ülkesi olma vasfımızı daha da ileriye götürmek mecburiyetinde olduğumuzun da farkındayız. Daha fazla, daha kaliteli ve daha verimli üretim yapmak için hep birlikte daha fazla çalışmamız gerektiği de aşikardır. Bunun için Bakanlık olarak bizim bir sloganımız var; ‘Sen üret yeter’ diyoruz. Siz üretime odaklanın; sizi desteklemek, sorunlarınızı çözmek, Türkiye ve dünya pazarlarında önünüzdeki engelleri kaldırmak da bizim görevimiz.”

    “Karkas ağırlığı 178 kilogramdan yüzde 60 artışla 184 kilograma çıktı”

    Bakan Kirişci, AK Parti hükümetleri olarak 2002’den bugüne hayvancılık yönündeki desteklerin tarımsal destek içerisindeki payının arttığını vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
    “Çok şükür bu desteklerin güzel sonuçlarını da millet olarak görüp yaşıyoruz. Büyükbaş hayvan sayımızı yüzde 81 artışla 17,9 milyona, küçükbaş hayvan sayımızı da yüzde 83 artışla 58 buçuk milyona ulaştırmış ve bu sayılarla Avrupa’da birinci sıraya yükselmiş durumdayız. Hayvansal üretimde de önemli bir gelişme kaydettik, bu da bizim için oldukça övünülecek bir durum. Islah çalışmalarımız ortalama karkas ağırlığını 178 kilogramdan yüzde 60 artışla 184 kilograma çıkarmak hakikaten ülke hayvancılığı adına da övünülecek bir durum. Kırmızı et üretimimizi 779 bin tondan yüzde 156’lık bir artışla 2 milyon tona ulaştırmış bulunmaktayız. Diğer tarım ürünlerinde olduğu gibi hayvansal ürünlerde de net ihracatçı konumundayız.”
    Hayvan yetiştiricilerinin desteklenmesi ve hayvan ıslahı konusunda yapılan çalışmalara ivme kazandırmak adına verilen desteklerin çerçevesini genişlettiklerini de söyleyen Kirişci, “Anaç hayvanlara verdiğimiz desteği 2016 yılında buzağı desteğine çevirerek doğan buzağılarımızın yaşatılması ve sığır varlığımızın sürdürülebilir olmasına böylelikle katkı sağlamış bulunuyoruz. Bu amaçla en son 4 milyon baş buzağıya birim hayvan başına 379 lira ödeme gerçekleştirdik. Bu çerçevede Cumhurbaşkanlığı kararında buzağı desteğinin hayvan başına 5 yüz lira belirlemiş bulunuyoruz” açıklamasında bulundu.

    Ayrıca toplantıda; hayvan yetiştiriciliği konusunda TDSYMB ile Tarım ve Orman Bakanlığı iş birliği ile geliştirilen projeler ve elde edilen başarılar ele alındı. TDSYM’nin 81 il başkanının katıldığı toplantıda, Türkiye’de hayvan yetiştiriciliğinde gelinen noktanın anlatıldığı kısa filmden sonra hayvansal üretimde yapılan hizmetlere değinildi.
    TDSYMB Başkanı Kamil Özcan’ın Bakan Kirişci’ye hediye takdiminde bulunduğu toplantı, katılımcıların hatıra fotoğrafı çektirmesiyle son buldu.

  • MİT, PKK/YPG’nin sözde sorumlusunu etkisiz hale getirdi

    MİT, PKK/YPG’nin sözde sorumlusunu etkisiz hale getirdi

    Terör örgütü PKK/YPG’nin sözde Ayn İsa eyaleti sorumlularından Mizgin Kobani kod adlı Siham Mislih, MİT tarafından etkisiz hale getirildi. Mizgin Kobani kod adlı Siham Mislih’in, etkisiz hale getirilmeden önce Barış Pınarı Harekat (BPH) Bölgesi’nde görevli güvenlik güçlerine yönelik eylemleri organize ettiği ve kendisine bağlı unsurlarla doğrudan sabotaj eylemlerine katıldığı belirlendi. Eylemleri azmettirdiği bilgisini alan MİT, Siham Mislih’i hedef listesine aldı. Terörist, hiçbir sivilin bulunmadığı uygun bir yer tespit edildikten sonra MIT tarafından gerçekleştirilen operasyonla etkisiz hale getirildi.

  • “Türk kadını, hak ederek kavuşmuştur”

    “Türk kadını, hak ederek kavuşmuştur”

    Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Türk kadınlarının seçme ve seçilme hakkını elde etmelerinin 88’inci yıl dönümü dolayısıyla Anıtkabir’de düzenlenen törene katıldı. Bakan Yanık ve beraberindeki heyet, Aslanlı Yol’dan yürüyerek, Mustafa Kemal Atatürk’ün mozolesine geldi. Mozoleye çelenk bırakıp saygı duruşunda bulunan Yanık ve beraberindeki heyet, daha sonra merdivenlerde hatıra fotoğrafı çektirdi.

    “Türk kadını, kendisine tanınan haklara sonuna kadar hak ederek kavuşmuştur”

    Misak-ı Milli Kulesi’nde Anıtkabir Özel Defteri’ni imzalayan Yanık, şu ifadelere yer verdi:
    “Aziz Atatürk, kadınların seçme ve seçilme hakkını elde etmesinin 88’inci yıl dönümü vesilesiyle, çalışma arkadaşlarım ile birlikte huzurunuzdayız. Kadınların siyasal, ekonomik ve toplumsal yaşamda varlıklarının en önemli göstergesi seçme ve seçilme hakkının kullanımıdır. Vizyonunuz sayesinde, Türk kadınları bu medeni hakka dünya ülkelerine göre çok daha erken sahip olmuşlardır.

    Tarihimiz boyunca ve Milli Mücadele’mizin başladığı andan itibaren hem cephede hem cephe gerisinde büyük vatanperverlik sergileyen kahraman Türk kadını, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda da baş aktör olarak yer almış, kendisine tanınan haklara da sonuna kadar hak ederek kavuşmuştur. Bugün memleketin istiklalini ve istikbalini emanet ettiğiniz yeni nesiller, milletimize yakışır bir şekilde emanetinize sahip çıkmaktadır.

    Kadınlar, tıpkı istiklal mücadelemizde olduğu gibi, aynı ruh ve kararlılıkla ülkemizin muasır medeniyetler seviyesine yükselmesine ve daha ileri gitmesine öncülük etmektedir. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde gerçekleştirdiğimiz reformlar ve atılımlarla kadınların toplumsal görünürlüğünü artık çok daha ileri noktalara taşımış durumdayız. Cumhuriyet’imizin gelecek yüzyılının ‘Türkiye Yüzyılı’ olacağı inancıyla kadınlar olarak her alanda varlık göstermeye devam edeceğiz. Aziz hatıranızı bir kez daha saygıyla selamlıyor, sizi, silah arkadaşlarınızı ve bu topraklar için mücadele etmiş bütün kahramanlarımızı rahmet ve minnetle anıyorum. Ruhunuz şad olsun.”