Kategori: Ankara

Ankara’nın Mamak ilçesi Üreğil Mahallesinde bulunan 14 katlı apartmanın 13’üncü katında iddialara göre, elektrik sistemindeki kabloların kısa devre yapması nedeniyle apartmanda yangın çıktı.

Alevleri gören komşular itfaiye, sağlık ve polis ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen itfaiye erleri yangına müdahale ederken sağlık ekipleri ise dumandan etkilenen vatandaşları ve 2 itfaiye erine ilk müdahalede bulundu.

Dumandan etkilenen apartman sakinleri ve itfaiye erleri çevredeki hastanelere sevk edildi. Durumu ağır olan ve 13 katta bulunan Mehmet Kaplan (57) ise hastanede hayatını kaybettiği öğrenildi. Polis ve itfaiye ekiplerinin yangının çıkış nedenine ilişkin çalışması sürüyor.

Olay, 7 Eylül gecesi saat 01.00 sıralarında Yenimahalle ilçesi Yahyalar Mahallesi 943. Cadde’de meydana geldi.

İddialara göre Ferdi Karabacak (20), arkadaşı Aykut K.’nin alkollü durumda araç kullanmasını istemeyerek aracın anahtarını aldı. Bunun üzerine Karabacak ile diğer arkadaşı Mehmet C. arasında tartışma çıktı. Tartışmanın ardından arkadaşlarının yanından ayrılan Mehmet C., kısa süre sonra akrabası Ahmet C. ve Fırat C. ile tekrar Ferdi Karabacak’ın yanına geldi. Ellerindeki döner ve ekmek bıçaklarıyla saldırdıkları Karabacak’ı ağır yaralayan 3 şahıs, araçlarına binerek olay yerinden uzaklaştı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Vücuduna aldığı 12 bıçak darbesi sonucu yere yığılan Ferdi Karabacak sağlık ekiplerinin yaptığı ilk müdahalenin ardından Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi yoğun bakım ünitesine kaldırıldı. Genç verdiği bir günlük yaşam savaşını kaybederken, 3 saldırgan kısa sürede yakalanarak gözaltına alındı.

Evladını kaybeden annenin feryadı yürekleri dağladı

Oğluna tuzak kurulduğunu söyleyerek feryat eden acılı anne Ayşe Karabacak, “Oğlum arkadaşlarının yanına gitti. Alkollü arkadaşına, ‘Seni bu halde bırakmam’ diyerek arabasının anahtarını almış. Sonra diğer arkadaşı da oğluma, ‘Sen ne karışıyorsun’ demiş. Ferdi, arkadaşı içkili olduğu için anahtarı almış. Tartışmaya başlamışlar. Oğluma pusu kurdular. Tartıştığı arkadaşı daha sonra babasını ve diğer akrabalarını çağırmış. Tuzağa düşürdükleri oğluma bıçakla saldırmışlar. 5 kişi birden bıçaklarla oğlumu katlettiler. Benim canım yandı, başka anneler yanmasın. Oğlumun mahallede kimseye zararı yoktu. Sevilen sayılan birisiydi. 12 yerinden bıçaklanmış, vahşice öldürülmüş. Suçluların yakalanmasını istiyorum. Oğlumun kanı yerde kalmasın” dedi.

Ölmeden önce eşine saldırganların ismini vermiş

Ferdi Karabacak’ın eşi İpek Deniz’e ölmeden önce saldırganların ismini verdiği de öğrenildi. İki çocuk babası olan Karabacak’ın eşi Deniz, çocuklarının öksüz kaldığını söyleyerek, “Eşim mahallede arkadaşıyla oturuyordu. Arkadaşı Aykut yanına gelmiş. Ferdi de, ‘Sen çok sarhoşsun, seni bu şekilde göndermem’ demiş. Eşim, Aykut’un geldiği arabanın anahtarlarını alıp cebine koymuş. Ardından da eşim, orada bulunan başka bir arkadaşıyla tartışma yaşamış. O arkadaşı eşime, ‘Sen kimsin de adamın anahtarını alıp küçük düşünüyorsun’ demiş. Sonra da akrabalarını alıp tekrar Ferdi’nin olduğu yere gelmişler. Eşime saldırmışlar. Vücudunda 12 tane bıçak izi vardı. Her yeri kanıyordu. Eşim ambulans içinde bana ‘Sakin ol’ dedi. Bana kendisine saldıranların ismini verdi. Eşimin kanının yerde kalmasını istemiyorum. Saldırganların yakalanmasını istiyorum. Benim eşim çok iyi birisiydi. İyilik yaparken öldü. Tartıştığı kişilerle de daha önce aralarında bir problem yoktu. İki çocuğum öksüz kaldı” ifadelerini kullandı.

Cenaze namazının ardından son yolculuğuna uğurladı

Seyyar satıcılık işi ile uğraşan Ferdi Karabacak için bugün öğle namazını müteakip Karşıyaka Mezarlığı’nda bulunan Ahmet Efendi Camii’nde cenaze namazı kılındı. Genç adamın cansız bedeni namazın ardından toprağa verilmek için gözyaşları arasında defin alanına götürüldü. Karabacak’ın yakınlarının cenazedeki feryatları ise yürekleri dağladı.

Keçiören ilçesi 19 Mayıs Mahallesi Çamlık Sokak’ta dün meydana gelen olayda sabah saatlerinde 2 yaşındaki Yabancı uyruklu Rayyan Haşim’in cansız bedeni bulunmuştu. Haşim’in kaldırım kenarındaki cansız bedeni olay yerindeki incelemelerin ardından Adli Tıp Kurumu’na kaldırılmıştı.

Olayla ilgili Ankara Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği tarafından yapılan çalışma sonucu, Haşim’in annesinin teyzesi Mune E., şüpheli olarak belirlenmiş ve Mamak’ta yakalanarak gözaltına alınmıştı. Şüphelinin emniyette yapılan sorgulamasında, konuşmadığı ve akli dengesinin yerinde olmadığı öne sürüldü. Mune E.’nin çocuğu daha öncede kaçırdığı ve ailenin söz konusu kaçırma olaylarından dolayı emniyete başvurduğu da öğrenildi.

Zehirlenme şüphesi üzerine alınan patoloji örneği İstanbul’a gönderildi

Haşim’in kesin ölüm sebebinin belirlenmesi için zehirlenme ihtimaline karşı alınan patoloji örneklerinin ileri tetkik için İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildiği öğrenildi. Mune E.’nin ise polis sorgusunun tamamlanmasın ardından adliyeye sevk edileceği kaydedildi. Talihsiz çocuğun cansız bedeni ise Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verildi.

“Eşimin teyzesi çocuğu alıp kaçmış”

Oğlunu kaçıranın eşinin teyzesinin olduğunu söyleyen Baba Sultan Tarık Haşim, daha önce de aynı kişinin çocuğu kaçırmaya çalıştığını belirterek şunları dedi:

“Ölmeden bir gün önce benim eşim misafir olarak teyzelerinin yanına gitmişti. Çocuğu alan da teyzesiydi. Sabah aradılar beni. Eşimin teyzesi çocuğu alıp kaçmış. Karakola gittik ve bilgi aldık. Gece gündüz aradım bulamadım. Polislerle beraber de aradık. En sonunda bana haber verdiler ‘bulundu’ dediler. ‘Mune’yi bulduk’ dedi polisler. Bana, ‘Çocuğun ölmüş’ dediler. Hastalık varmış beyninde bizim de haberimiz yoktu. Nasıl ölmüş, soğuktan mı ölmüş bilmiyorum. Haberim yok benim. Bundan 10-15 gün önce de böyle şeyler yaptı biz de hemen aldık çocuğu elinden kurtardık. Aklı yerinde değilmiş. Aklı yerinde olsa böyle yapamazdı. Eşim, teyzesine misafir olmuş. O da sabah erkenden çocuğu kaçırmış.

Çocuğu ölü bulmuşlar. 2 yaşındaydı, daha annesini emiyordu. Mahkeme süreci başladı şimdi. Bu ikinci sefer oldu. Çocuğu bugün defnettik.”