Kategori: Antalya

  • Önce keşif yaptı ardından çaldı

    Önce keşif yaptı ardından çaldı

    Antalya’nın Serik ilçesine arkadaşının yanına tatile gelen Azerbaycan uyruklu Faik Hacılı’nın bankta bıraktığı ve içinde 2 bin 500 lira para, pasaport ve çeşitli eşyalarının olduğu çantayı çalan K.K. (24), yakalandı. Adliyeye sevk edilen K.K., tutuksuz yargılanmak üzere serbest kaldı.

    Serik’e bağlı Belek Mahallesi’ne, Azerbaycan’dan tatile gelen Faik Hacılı, arkadaşı Mehmet Ağıtcı’nın iş yerine geçti. Arkadaşı, 16 Temmuz günü akşam saatlerinde, iş yerini kapattığı sırada dükkanın önüne gelen Hacılı, içinde 2 bin 500 lira, pasaport ve çeşitli eşyalarının bulunduğu çantayı bankta bırakıp, yine içeri girdi. Dışarı çıktığında çantasını bulamayan Hacılı, panik yaşadı. İş yerinin güvenlik kamerasını kontrol eden Mehmet Ağıtcı ve Faik Hacılı, çantayı hırsızlık şüphelisinin çalıp gittiğini gördü. Hacılı, olayı polise bildirip, şikayetçi oldu.

    HIRSIZLIK GÜVENLİK KAMERASINDA

    Şüphelinin çantayı alıp, gittiği anlar ise güvenlik kamerasına anbean yansıdı. Görüntülerde Faik Hacılı’nın, arkadaşının iş yerinden çıkıp, elindeki çantayı banka bırakarak, tekrar iş yerine döndüğü, kısa süre sonra olay yerinden geçen şüphelinin çantayı fark ettiği analr yer aldı. Kısa süre etrafta keşif yapan şüphelinin daha sonra çantanın bulunduğu banka oturduğu ardından da çantayla birlikte olay yerinden ayrıldığı görüntülere yansıdı.

    YAKALANDI

    Polis, güvenlik kamerası görüntülerinden yola çıkarak, şüphelinin K.K. olduğu bilgisine ulaştı. Otelde çalışan K.K., yakalanarak, gözaltına alındı. Birçok suçtan kaydı olduğu belirlenen K.K., işlemlerinin ardından ‘hırsızlık’ suçundan sevk edildiği adliyede çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

    ÇANTAYI DEREYE ATMIŞ

    Olayı anlatan Mehmet Ağıtcı, “Arkadaşımın çantasındaki paraları aldıktan sonra çantayı içindeki evrakla birlikte Belek Mahallesi’nde bulunan Acısu Deresi’ne atmış” dedi.

     

  • Aranırken evine dönen İlknur kaçırılmış

    Aranırken evine dönen İlknur kaçırılmış

    Antalya’nın Manavgat ilçesinde kayıp olarak aranan ve dün evine dönen 17 yaşındaki genç kızın, sosyal medya üzerinden tanıştığı kişi tarafından zorla kaçırıldığı ortaya çıktı.

    Antalya’nın Manavgat ilçesinde, staj yaptığı otelden ‘Hastaneye gideceğim’ diyerek ayrılan İlknur Polat (17), dün akşam evine geri döndü.

    İlknur’un kaçırıldığı ve dün polis merkezi önüne getirilerek, bırakıldığı ortaya çıktı. Anne Ümmihani Polat, İlknur’un eve dönmesiyle bayram sevinçlerinin ikiye katlandığını söyledi.

    Manavgat’ta 5 yıldızlı otelde staj yaparken, pazar günü saat 14.00 sıralarında, ‘Hastaneye gideceğim’ diyerek ayrılan ve bir daha kendisine ulaşılamayan İlknur Polat’ın, kimliği açıklanmayan kişi tarafından kaçırıldığı, dün akşam ise Kepez ilçesinde polis merkezi yakınında bırakıldığı ortaya çıktı.

    Polis ekipleri de Polat’ı Manavgat’taki ailesine teslim etti.

    “AİLEMİZE ZARAR VERECEKLERİNİ SÖYLEYİP ZORLA GÖTÜRMÜŞLER”

    Anne Ümmühani Polat, “Şüphelendiğimiz üzere kızımızı sosyal medya üzerinden tanıştığı şahıs zorla kaçırmış. Kızımın anlattığına göre, staj gördüğü otelde çalışan ablasına ve ailemize zarar vereceklerini söyleyip, kızımı zorla götürmüşler” diye konuştu.

    Kendilerinin ve jandarmanın, şüphelinin babasını sürekli arayarak kızlarının geri getirilmesini istediklerini söyleyen Polat, “Dün akşam büyük kızıma mesaj göndermişler, ‘Kardeşini bırakacağız’ diye. Kızımı Antalya’da Kepez ilçesinde polis karakolunun yakınlarında bırakarak, ‘Polislere eve gitmek istediğini söyle sana yardımcı olurlar’ demişler” dedi.

  • Annesi evi terk etti, 4 çocuk baygın halde bulundu

    Annesi evi terk etti, 4 çocuk baygın halde bulundu

    Antalya’da 4 çocuk annesi kadın evi terk etti, yaşları 1,3,5 ve henüz 5 aylık olan çocuklar evde baygın halde bulundu. Annenin yemek yapmayı bilmediği için mamayla beslendiği ileri sürülen çocuklar, polis ve sağlık ekiplerince evden çıkartıldı. Çocuklarını vermek istemeyen baba sinir kriz geçirirken, çocuklar sağlık ekiplerinin kontrolünün ardından kontrol ve tedavi amaçlı hastaneye kaldırıldı.

    Yürekleri sızlatan olay Antalya’nın Kepez ilçesine bağlı Kültür Mahallesi’nde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, bir apartmanın giriş katında yaşayan 4 çocuk annesi Gizem Y. (26), bir gün önce eşi Onur Y. (32) ile tartıştıktan sonra evi terk ederek başka bir şehre gitti. Komşular evde bulunan çocukların uzun bir süredir iyi bakılmadığını ve son durumlarının kötü olduğunu fark ederek 112 Acil Çağrı Merkezini aradı.

    İhbar üzerine olay yerine sevk edilen polis ekipleri, içeriye girdiklerinde 1,3,5 yaşında ve henüz 5 aylık çocukların bazılarının baygın, bazılarının da halsiz olduğunu fark etti. Bunun üzerine eve acil olarak sağlık ekipleri talep edildi. Bu sırada baba Onur Y. eşini arayarak eve gelmesini söyledi. Polis ekiplerinin de telefondan görüştüğü Gizem Y., geleceğini ancak uzak bir şehirde olduğu için ancak gece saatlerinde Antalya’ya gelebileceğini söyledi.

    Baba, sağlık ekipleri gelince çocukları vermek istemedi

    Ekipler bunun üzerine çocukların sağlık kuruluşuna götürüleceğini ve tedavi olmaları gerektiğini anne ve babaya iletti. Çocuklarını vermek istemeyen Onur Y., polis ekiplerine uzun süre direndi. Tüm bu olanlar yaşanırken bir çocuğun da yerde baygın vaziyette uzandığı görüldü. Polis ekipleri çocukları kucaklayarak sağlık ekiplerine teslim etti. Onur Y. çocukların devlet korumasına alınacağını öğrenince ise sinir krizleri geçirdi, güçlükle sakinleştirildi. Sağlık ekiplerince ilk müdahaleleri yapılan çocuklar, kontrol ve tedavileri yapılmak üzere hastaneye götürüldü. Onur Y. de ekip otosuna bindirilerek polis merkezine götürüldü.

    “Anne yemek yapmayı bilmiyor, 5 yaşındaki çocuk bile mama yiyor”

    Çiftin komşulardan Yasemin Şimşek, 4 ay önce mahalleye taşınan ailenin, maddi durumunun iyi olmadığını ve mahallelinin kendilerine yardım ettiğini anlattı. Anne ve babanın çocuklara bakma konusunda maddiyat yanında bilinçsiz olduğunu da ileri süren Şimşek, “Geldiklerinde kıyafetleri ve televizyon vardı. Başka hiçbir eşyaları yoktu. Komşular olarak biz çamaşırlarını yıkıyorduk. Tüm komşular birleşip ev eşyaları aldık. Aile bütünlüğü bozulmaması için devlet tarafından danışman ve maaş desteği verildi. Daha sonra anne de ayrıldı. Anne 2 gündür yok ve yemek yapmayı bilmiyor. Sadece mama veriliyor. 5 yaşındaki çocuk bile mama yiyor. Çocuklar hem sıcak hem temizlik hem de yeterli beslenemedikleri için halsiz ve hastalar. Midelerinde sıkıntıları vardı. Baygın şekildeydiler, biz de artık fazla dayanamadık ve polise bildirdik” dedi.


    Öte yandan çocukların gerekli sağlık kontrol ve tedavilerinin ardından Antalya Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ekiplerine teslim edileceği öğrenildi.

  • HES kodu olmayan turistleri otobüsten indirdi

    HES kodu olmayan turistleri otobüsten indirdi

    Antalya’ya tatil için gelen Ukraynalı anne ile kızı, bindikleri özel halk otobüsünün sürücüsü tarafından HES kodları olmadığı gerekçesiyle indirilmek istendi. Anne ile kızı inmek istemeyince çağrılan polis ekip aracıyla otellerine bıraktı.

    Sabah saatlerinde Muratpaşa ilçesinde Konyaaltı istikametinden gelen ve Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı özel halk otobüsüne binen Ukrayna uyruklu anne ile kızı, iddiaya göre biniş kartlarına HES kodu tanımlanmadığı için kartlarını kullanamadı. Anne ile kızı, buna rağmen otobüsün arkasına geçip oturdu. Bu şekilde otobüse binemeyeceklerini söyleyen sürücü Mehmet Saygılı, anne ile kızdan araçtan inmesini istedi. Otellerine gitmek isteyen anne ve kızı, otobüsten inmek istemedi.

    Bunun üzerine polisi arayan sürücü Mehmet Saygılı, yardım istedi. İhbar üzerine bölgeye gelen polis, anne ile kızını otobüsten indirdi. Sürücü Saygılı’nın kendilerine kötü davrandığını söyleyen anne ile kızı, tek isteklerinin otele gitmek olduğunu belirtti. Polis, Ukraynalı anne ile kızını ekip aracına bindirip, otellerine bıraktı.

     

  • Antalya’da turist sayısı 2 milyonu geçti

    Antalya’da turist sayısı 2 milyonu geçti

    Antalya Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü’nden alınan verilere göre, ocak ayından bugüne kadar Antalya’ya gelen turist sayısı, 2 milyonu aştı. Geçen yılın aynı dönemine göre de artış oranı, yüzde 256 olarak açıklandı. Geçen yıl Temmuz ayının ilk 8 gününde 41 bin 428 turistin geldiği kentte, bu yıl aynı dönemde 450 bin 991 turist ağırlandı.

    Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü, bu yıl 8 Temmuz itibarıyla kente gelen yabancı turist sayılarını açıkladı. 1 Ocak ile 8 Temmuz arasındaki dönemde Antalya’ya gelen yabancı turist sayısının, 2 milyon 1000 kişi olduğu belirtildi. Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada; Antalya’nın denizi, kumu, güneşi kadar tarihi ve doğal güzellikleri, kültürel yapıları, antik kentleri ile turistlerin ilgi odağı ve Akdeniz’in en önemli turistlik yerlerinden olduğu vurgulandı.

    Açıklamada, misafir edilen turist sayısı bakımından ‘turizmin başkenti’ olarak nitelendirilen kentte 2021 yılının turizm verilerinin, yüzleri güldürmeye başladığına dikkat çekildi. Her yıl milyonlarca turiste ev sahipliği yapılan Antalya’da, koronavirüs salgını sürecinde başlatılan ‘Güvenli Turizm Sertifikasyon Programı’ kapsamında sağlıklı ve güvenli tatil imkanı sunulduğu belirtildi.

    TURİST SAYISINDA ARTIŞ ORANI YÜZDE 256

    Salgın tedbirleri kapsamında sıkı tedbirlerin alındığı tesislerde, farklı ülkelerden gelen misafirlerin sağlıklı ve güvenli tatil yapabildiği vurgulanarak, bu yılın Ocak ayından 8 Temmuz’a kadar olan süreçte, geçen yılın aynı dönemine göre yabancı turist sayısındaki artış oranı, yüzde 256,3 olarak açıklandı.

    Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü verilerine göre, 1 Ocak- 8 Temmuz’da kente gelen yabancı turist sayısı, 2 milyon 1000 kişiye ulaştı. Geçen yılın Temmuz ayının ilk 8 gününde, 31 bin 428 kişinin ziyaret ettiği Antalya’ya, bu sene aynı 8 günlük süreçte 450 bin 991 turist geldi. 1 ile 8 Temmuz arasında Antalya’ya, Rusya’dan toplam uçuş sayısı 644, yolcu sayısı ise 174 bin 808 kişi oldu.

    Ocak ile haziran arası 6 aylık dönemde de Antalya’ya en çok turist 439 bin 209 kişiyle Rusya’dan geldi. Rusya’yı 429 bin 366 misafirle Ukrayna, 145 bin 444 kişiyle Almanya ve 90 bin 739 turistle Polonya takip etti.

  • Kızına istismar iddiasıyla gözaltındaydı! Firar etti

    Kızına istismar iddiasıyla gözaltındaydı! Firar etti

    Antalya’da intihar girişiminde bulunan 15 yaşındaki kız çocuğunun, babasının cinsel istismarına uğradığı iddia edildi. İddia üzerine gözaltına alınan şüpheli baba, rahatsızlandığını belirterek götürüldüğü hastaneden kaçtı.

    Antalya’nın Serik ilçesinde bir kız çocuğunun babası tarafından cinsel istismara uğradığı ve bu nedenle intihar girişiminde bulunduğu öne sürüldü.

    M.B. adlı kız çocuğu geçtiğimiz günlerde intihar girişiminde bulunmasının ardından ilçe devlet hastanesine götürülerek tedavi altına alındı. Anne Fatma T. hastaneye gittiğinde, kızının defalarca kez babasının cinsel istismarına uğradığı öğrendi.

    Fatma T, avukatı aracılığıyla Ekim 2020’de boşandığı İ.B. hakkında suç duyurusunda bulundu.

    Velayeti mahkeme kararıyla annesine verilen M.B, pedagog eşliğinde verdiği ifadede, 2020 yılı Aralık ayında babası İ.B. ile Kumluca’ya gittiklerini ve ilk defa burada babasının kendisine cinsel istismarda bulunduğunu söyledi.

    HASTANEDEN FİRAR ETTİ

    Hakkında yakalama kararı çıkarılan İ.B, bir gün sonra polis tarafından gözaltına alındı. İ.B. gözaltındayken rahatsızlandığını söyleyince tedavi için götürüldüğü hastaneden kaçtı. Polis, İ.B’nin yakalanması için çalışma başlattı.

    ‘KORKTUĞU VE TEHDİT EDİLDİĞİ İÇİN SÖYLEYEMEMİŞ’

    Fatma T’nin avukatı Yasin Sarı, “Müvekkilim cuma günü akşam saatlerinde beni arayarak öz babasının kızına tecavüz ettiğini iddia etti, kızının da intihara teşebbüs girişiminde bulunduğunu bildirdi. Hastaneye gittiğimde yetkililerce tarafıma çocuğun midesinin yıkanarak hayata döndürüldüğünü, durumunun iyi olduğu bildirildi” açıklaması yaptı.

    Sarı, M.B’nin bugüne kadar cinsel istismara maruz kaldığını ancak kız çocuğunun korktuğu ve tehdit edildiği için durumu anlatmadığını söyledi.

    ARKADAŞI AĞABEYİNE ANLATMIŞ

    M.B.’nin bu durumu bir arkadaşına anlattığını kaydeden Yasin Sarı, “Arkadaşı da intihara teşebbüs girişimine yakın bir zamanda kızımızın abisine bu durumu anlatmıştır. Abi durumun aslını araştırmaya çalışmış. Kızımız psikolojik olarak olayın vermiş olduğu stres ve sıkıntıdan bunalmış bir şekilde, ağabeyinin de yaklaşımlarından etkilenerek intihar teşebbüsünde bulunmuş” diye konuştu.

    Sarı, firari İ.B’nin aileye zarar vermesinden endişe ettiklerini belirtti. Öte yandan Sarı, şüphelinin kaçıp bir yerlerde saklanacağını düşündüklerini ancak evin etrafında dolandığını duyduklarını öne sürdü.

    ‘BU NASIL BİR İNSANMIŞ BEN ANLAMAMIŞIM’

    Anne Fatma T. ise telefonla yaptığı açıklamada, “Bu nasıl bir insanmış ben anlamamışım. 17 sene sürekli kavga ettik, dayak yedik. Ben böyle bir şey olacağını bilseydim asla kızımı göndermezdim. Yıkılmış vaziyetteyiz, bir türlü toparlayamıyoruz kendimizi” diye konuştu.

    Bu arada M.B’nin kız kardeşinin koronavirüse yakalanması nedeniyle ailenin karantinaya alındığı öğrenildi.

  • Türkiye’nin 5’inci çift kol nakli gerçekleşti

    Türkiye’nin 5’inci çift kol nakli gerçekleşti

    Türkiye’nin 5’inci çift kol naklini Yavuz Ayılmazdır’a (34) yapan ekibin başında yer alan Prof. Dr. Ömer Özkan, “Zorlu fakat başarılı geçen ameliyat sonrası hastamız, yoğun bakımda izlenmektedir. Şu an genel durumu iyi” dedi.

    Antalya’da geçirdiği beyin kanamasının ardından Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Hastanesi’ne kaldırılan, evli ve 1 çocuk babası polis memuru Sami Şahin’in beyin ölümü gerçekleşince ailesi, organlarını bağışlama kararı aldı. Sami Şahin’in kalbi ve karaciğeri, AÜ Hastanesi’nde bekleyen hastalara nakledilirken, akciğeri Ankara Şehir Hastanesi’ne, böbreği de İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gönderildi. Korneaları da AÜ Hastanesi’nde 2 hastaya nakledildi.

    İLK KOL 7 SAATTE NAKLEDİLDİ

    Sami Şahin’in kollarının nakli için uygun olduğu belirlenen, 9 yaşındayken dinamit patlaması sonucu ellerini bilek hizasından kaybeden Yavuz Ayılmazdır ile irtibata geçildi. İstanbul’da yaşayan Ayılmazdır, pazartesi günü saat 21.00 sıralarında Antalya’ya davet edildi. Ağabeyi Bayram Ayılmazdır ile yola çıkan Ayılmazdır, saat 23.00 sıralarında kente geldi. AÜ Hastanesi’nde son tetkikleri yapılan Ayılmazdır, saat 02.00 sıralarında Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı Başkanı Rektör Prof. Dr. Özlenen Özkan, Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Özkan ve ekibi tarafından ameliyata alındı.

    14 SAAT SÜRDÜ

    Prof. Dr. Özlenen Özkan, eşi Prof. Dr. Ömer Özkan’ın başkanlık ettiği 30 kişilik ekip, çift kolu Yavuz Ayılmazdır’a 14 saatte nakletti. İlk olarak sağ ardından sol kolun nakledildiği Ayılmazdır, yoğun bakıma alındı.

    ‘GENEL DURUMU İYİ’

    Hastanın sağlık durumuyla ilgili bilgi veren Prof. Dr. Ömer Özkan, “5’inci çift kol naklimiz yaklaşık 14 saat süren operasyonla Yavuz Ayılmazdır’a yapıldı. Hastamız 9 yaşındayken kaza sonrası her 2 elini kaybetmişti. Zorlu fakat başarılı geçen ameliyat sonrası hastamız yoğun bakımda izlenmektedir. Önceki hastalarımız için olan süreç bu hastamız için de geçerlidir. Yakın zamanda olası bir komplikasyon gelişmediği takdirde yoğun bakımdan çıkıp servis takibi planlanmaktadır. Şu an genel durum iyi, bulguları stabildir” diye konuştu.

  • ‘Faiz haram’ diyerek 31 kişiyi dolandırdılar

    ‘Faiz haram’ diyerek 31 kişiyi dolandırdılar

    Avukat Ahmet A. (66) ve şirket sahibi oğlu Ahmet K.A. hakkında yem ticareti yaptıklarını söyleyerek, ‘kar payı’ vaadiyle 31 kişiyi dolandırdıkları iddiasıyla soruşturma başlatıldı. Baba ve oğlunun, dünürleri Nezahat Sıtkı’yı, bankada vadeli hesabında bulunan 270 bin lirasını, “Faiz haram; haramdan kurtulup helal yoldan para kazanırsın” diyerek, aylık 10 bin lira kar vaadiyle alıp, dolandırdığı iddia edildi.

    Afyankarahisar’da yaşayan Nezahat Sıtkı, dünürü olan Ahmet A. ve oğlu Ahmet K.A.’nın kendisini dolandırdığını öne sürerek Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Sıtkı, dilekçesinde, 2018 yılında oğlunun vergi borçlarını ödeyebilmek için 296 bin 500 liraya daire sattıklarını belirterek, “Bu parayı bankaya yatırdık. Banka faiziyle vergi borçlarını ödüyorduk. Dünürümüz olan Ahmet A.’nın oğlu Ahmet K.A., yem ticaretinden iyi para kazandığını, bankadaki parayı kendisine vermemiz halinde ayda 10 bin lira kar payı vereceğini söyledi. Ayrıca bize, ‘faiz haram; haramdan kurtulup helal yoldan para kazanırsınız’ dedi. Şirketin asıl kontrolü babasındaydı. Yaptıkları ticaretten iyi para kazandıklarını düşünerek, 270 bin lira şüphelilere verdik. Ayrıca kredi kartlarımızdan toplam 10 bin lirayı kendilerine kredi açmak amacıyla şirketlerine ait poslardan çektiler. Bu şekilde bizi 280 bin lira dolandırdılar” dedi.

    ‘PARAYI PEŞİN İSTEDİ ANCAK YEM GELMEDİ’

    Şikayetçilerden Mustafa Beytüzün ise besicilikle uğraştığını, şüpheli Ahmet K.A.’dan sürekli yem aldığını belirterek, “Babası Ahmet A. Afyonkarahisar’ın en tanınmış avukatıdır. Bunların şirketinden sürekli yem alıyordum. Yem aldıktan sonra ödeme yapıyordum. 2019 Aralık ayında Ahmet K.A., yeme zam geleceğini, peşin para vermem halinde ucuza yem temin edeceğini söyledi. Nakit param olmadığı için, yem almadan kredi kartından 33 bin lira çektirdim. Ancak ne yem geldi ne de ödediğim parayı geri aldım” dedi.

    ‘HER DEFASINDA EKSTRA PARA İSTEDİ’

    Oktay Çakmak ise şikayet dilekçesinde şüpheli Ahmet K.A.’nın, babası Hasan Çakmak ile sahte dostluk ilişkisi kurarak, borç alışverişinde bulunduğunu ileri sürdü. Şüphelinin, başlangıçta aldığı parayı geri ödeyerek güven sağladığını belirten Çakmak, “Zamanla yem ticareti karşılığında kar payı vaadiyle değişik zamanlarda para almış. Aldığı yüksek miktarlardaki paralara karşılık hatır çeki kesmiş. Zamanla işlerinin bozulduğunu söyleyerek parayı ödeyemeyeceğini söylemiş. Verdiğimiz mühletlere rağmen çok küçük miktarlar dışında ödeme yapmadı. Şikayetçi olacağımızı söyleyince, 3 adet evi olduğunu ve birini bize borçları karşılığında satmayı teklif etti. Eve ihtiyacımız olmamasına rağmen paramızı kurtarabilmek için bu teklifi kabul ettik. Alacaklarımızın üstüne ev karşılığında bu kişiye ödeme yaptık. Satış işlemlerinin ardından da eşi evin satışına razı olmadığını ileri sürerek evi boşaltmadı. Toplam 450 bin lira paramızı aldı. İflas ettiğini ve 100 bin lira daha verirsek evi boşaltacağını söyledi. Daha sonra bana evin manevi değeri olduğunu torunlarının bu evde büyüdüğünü söyleyerek, evi kendilerine 250 bin liraya devretmemi, geri kalan borcunu da 2 yıl içinde ödeyeceğini söyledi. Dolandırdığı yetmezmiş gibi her defasında ekstra para istedi” ifadesini kullandı.

    SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİLER

    Müştekiler Oktay Çakmak, Mustafa Beytuzun, Ömer Kadaş ve Rıfat Çakal’ın suç duyuruları üzerine savcılık tarafından ifadesi alınan şüpheli Ahmet A., “Benim Ahmet K.A. ile babası olmam dışında başka bir ticari ilişkim yoktur. Daha önce tüm banka hesaplarını savcılığa verdim. Benim ne oğlumdan ne de şirketinden hesabına geçen tek kuruş olmamıştır. Sadece yem ticareti nedeniyle bir fabrikaya verdiği toplam 700 bin liralık bonolara kefil sıfatıyla imza attım. Bu senetler ödenmeyince 2020 yılında iki evimi satarak kefilliğe ait borcumu ödedim. Bunun dışında suçlamalar konu ticaretle ilgili menfaat temin edecek hiçbir bağlantım olmamıştır” dedi. Şüpheli Ahmet K.A., ise şikayetçilerle ticaret yaptığını, kimseyi dolandırmadığını, işlerinin bozulması nedeniyle bazı ödemeleri geç yaptığını ileri sürdü.

    31 KİŞİ SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMUŞ

    Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığı’na, şu ana kadar her iki şüpheli hakkında ‘dolandırıcılık’ suçlamasıyla 31 kişi suç duyurusunda bulundu. Ayrıca bunlardan bazılarının, paralarını geri istedikleri için şüpheliler tarafından tehdit edildikleri, hakarete uğradıkları iddiasıyla da suç duyurusunda bulunduğu öğrenildi. Soruşturmayı yürütün savcılık, şikayet dilekçelerinden bazıları hakkında birleştirme kararı verdi. Savcılığın şikayet dilekçelerinin tamamını tek bir dosyada toplayarak, soruşturmayı derinleştireceği belirtildi.

     

  • Kayıp dağcıdan 35 gündür haber alınamıyor

    Kayıp dağcıdan 35 gündür haber alınamıyor

    Antalya’da Musa Dağı ve Likya yoluna yürüyeceğini belirterek, 35 gün önce kaldığı konaklama merkezinden ayrılan dağcı, adeta sırra kadem bastı. Ankara’dan özel olarak getirilen 22 kişiden oluşan Jandarma Arama Kurtarma (JAK) timinin kayıp kişiyi bulmak için havadan ve karadan yaptıkları çalışmada dağcının izine rastlanmadı. Arama çalışmalarının halen devam ettiği bildirildi.

    Kemer ilçesinin turizm beldesi Ulupınar Mahallesi Çıralı Sokak’ta faaliyet gösteren bir işletmeye gelerek konaklamaya başlayan Mustafa Yıldırım (60), konakladığı kamp merkezinden 24 Mayıs Pazartesi günü ayrıldı. Ayrılırken Musa Dağı’na çıkacağını ve Likya yolunu yürüyeceğini belirten Yıldırım’dan bir daha haber alınamadı.

    HATTI İNCELEMEYE ALINDI

    Öte yandan Yıldırım’ın telefonunda kullandığı hattı incelemeye alan ekipler, son sinyalin Maden Koyu yakınlarından geldiğini belirledi.

    Bunun üzerine su altı timi boğulma riskine karşı Maden Koyundan Tekirova sahiline kadar olan alanı taradı.

    Yapılan aramalarda şuana kadar bir ize rastlanmadı. Çalışmaların zaman zaman bölgede devam ettiği öğrenildi.

  • Melek İpek YKS’ye girdi! Hedefi matematik öğretmenliği

    Melek İpek YKS’ye girdi! Hedefi matematik öğretmenliği

    Antalya’da, kendisine işkence yapan eşi Ramazan İpek’i (36) öldüren ve 108 gün tutuklu kaldıktan sonra cezaevinden tahliye edilen Melek İpek (31), Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na (YKS) girdi. Birlikte ders çalıştığı küçük kızı İkra Nur (7) ile sınava gelen İpek, çocuğunun dualarıyla salona girdi. Hedefinin matematik öğretmenliği olduğunu söyleyen İpek, kadınlara, “Okusunlar, ayaklarının üzerinde dursunlar” diye seslendi.

    Döşemealtı ilçesinde, 7 Ocak’ta kendisine işkence edip, ölümle tehdit ettiği iddiasıyla 12 yıllık eşi Ramazan İpek’i av tüfeğiyle vurarak, öldüren Melek İpek, mahkemece tutuklandı. Antalya 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 3’üncü duruşmada, ‘meşru savunmada sınırın aşılması mazur görülebilecek bir heyecan, korku ve telaştan ileri gelmiş ise faile ceza verilmez’ hükmü gereğince tahliyesine karar verilen İpek, 108 gün sonra serbest bırakıldı. Tahliye edildikten sonra ailesine ait Kovanlık köyündeki çiftlik evine geçen İpek, günlerini burada geçirmeye başladı. Kızları Ceylin Deniz (10) ve İkra Nur ile birlikte ders çalışan İpek, üniversite sınavına hazırlandı. Hedefi matematik öğretmenliği olan İpek, bugün YKS’nin ilk oturumu Temel Yeterlilik Testi’nde (TYT) milyonlarca aday gibi ter döktü.

    ‘BEN DE KIZIMI SINAVA GETİRECEĞİM’

    Gece uyuyamadığını anlatan Melek İpek, sınav öncesi heyecanını DHA ile paylaştı. İpek, çok heyecanlı olduğunu ve herkese başarılar dilediğini belirterek, “Sınava 3’üncü girişim, inşallah kazanacağım. Kazanamazsam da seneye tekrar deneyeceğim çünkü çok fazla çalışmak için sürem olmadı. Sınava küçük kızım İkra ile geldim. Bana destek olacak. İnşallah ilerleyen zamanda ben de kızımı sınava getireceğim” dedi.

    ANNESİNE BAŞARILAR DİLEDİ

    Annesinin sınavının bitmesini dışarıda dayısıyla birlikte bekleyen İkra Nur İpek ise “Çok heyecanlıyım, anneme başarılar diliyorum” diye konuştu.

    Melek İpek’in kardeşi Göksel Çelik de “Küçük yeğenimle birlikte geldik. Sınava gideceğiz, diye sabah erkenden ablam bizi kaldırdı. Onun heyecanıyla biz de endişeliyiz. İnşallah sınavı güzel geçer ki hayatının geri kalanını daha güzel yerlerde geçirir. Daha iyisini yapar. İnşallah bundan sonraki hayatında çok daha mutlu olur” dedi.

    ‘AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ’Nİ KAZANMAK İSTİYORUM’

    Sınav çıkışı ilk olarak kızı İkra Nur’a sarılan Melek İpek, “Bildiklerimi, elimden geleni yaptım. Hayırlısı artık. Hedefim matematik öğretmenliği, Antalya’da yaşadığım için de Akdeniz Üniversitesi’ni kazanmak istiyorum. Olmazsa seneye bir daha deneyeceğim” diye konuştu.

    Kadınlara da seslenen İpek, “Kazanamadık, diye bir şey yok. Bu hayatta yapamayacağımız bir şey yok. Elimizden gelenin en iyisini yapmak için uğraşacağız. Okusunlar, ayakların üzerinde dursunlar” dedi.