Kategori: Antalya

  • Çatalca Alaiye Şehitleri törenle anıldı

    Çatalca Alaiye Şehitleri törenle anıldı

    Her yıl geleneksel olarak Alanya Kent Konseyi tarafından Alanya Belediyesi’nin desteğiyle düzenlenen Çatalca Şehitlerini Anma Programı, bu yıl da büyük bir katılımla gerçekleştirildi. Vatan savunması sırasında şehit düşen Alaiye Redif Taburuna bağlı 657 kahraman asker, 17 Kasım 1912 tarihinin yıl dönümünde Dağyenice Mahallesi’ndeki Alaiye Şehitliği’nde anıldı.

    “Çatalca kan kardeşimizdir”
    Program, protokol heyetinin sırasıyla şehitlik anıtına çelenk sunmasıyla başladı. Alanya Belediyesi adına çelengi Belediye Başkan Yardımcısı Murat Levent Koçak sundu. Ardından Koçak, günün anlam ve önemine ilişkin bir konuşma yaptı. Koçak, Alanya Belediye Başkanı Osman Tarık Özçelik’in selamını ileterek, şunları söyledi:

    “Alanya, Türkiye’nin dünyaya açılan kapılarından biri. Farklı coğrafyalardan kardeş şehirlerimiz bulunuyor. Ancak 112 yıl önce, ecdadımız burada şehit olup kanlarını dökerek Çatalca ile kan kardeşi olmuştur. Bu tarihi bağı daha da güçlendirmeliyiz. Çatalca Belediye Başkanı Sayın Erhan Güzel ve ekibine misafirperverliği ve şehitlerimize gösterdikleri hassasiyet için, Çatalca halkına ise bu anlamlı günde bizlerle oldukları için teşekkür ederim.”
    Alanya Kent Konseyi Başkanı Nurhan Özcan, törenden sonra yaptığı açıklamada, “Yüzüncü yılında başlattığımız Çatalca Alaiye Şehitlerini Anma Programında, 12 yıldır olduğu gibi bu yıl da şehitlerimizi anmak için Çatalca’dayız.

    Bizleri burada ağırlayan Çatalca Belediye Başkanımız Erhan Güzel ve ekibine teşekkür ediyoruz. Şehitlerimizin hatırasını yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak için çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”

    Çatalca Belediye Başkanı Erhan Güzel ve Çatalca Kaymakam Vekili Tolga Toğan’ın konuşmalarıyla devam eden törende, şehitlerin hatırasını yaşatan duygu dolu mesajlar verildi. Konuşmaların ardından Kuran-ı Kerim tilaveti okundu ve dua edildi. Protokol ve anma törenine katılan vatandaşlar şehitlik anıtına karanfil bıraktı. Alanya Belediye Başkan Yardımcısı Murat Levent Koçak ve Alanya Kent Konseyi Başkanı Nurhan Özcan, Çatalca Belediye Başkanı Erhan Güzel’e ve Çatalca Kaymakam Vekili Tolga Toğan’a hediyelerini takdim etti.

    Anma programına Çatalca Kaymakam Vekili ve Silivri Kaymakamı Tolga Toğan, Çatalca Belediye Başkanı Erhan Güzel, İlçe Garnizon Komutanı Yarbay Kayhan Kartaltepe, Alanya Belediye Başkan Yardımcısı Murat Levent Koçak, Alanya Kent Konseyi Başkanı Nurhan Özcan, Çatalca Kent Konseyi Başkan Seyit Çetin ve ilçe protokolü ile Alanya’dan giden heyet katıldı.

  • Türkiye’nin ortak acılarının isimleri Kepez’de yaşayacak

    Türkiye’nin ortak acılarının isimleri Kepez’de yaşayacak

    Kepez Belediyesi, toplumda infial oluşturan cinayetlerde hayatını kaybedenler ile terör örgütü ya da bir şüpheli tarafından şehit edilenlerin adlarını ve Türkiye’nin bağımsızlık sembollerini ilçedeki parklarda yaşatıyor.

    Kepez Belediyesi, Türkiye’nin birçok ilinden kişinin yaşadığı ilçede, ülkenin ortak acılarını buluşturuyor. Kepez Belediye Başkan Mesut Kocagöz’ün önerisiyle Baraj ve Barış mahallelerindeki bazı parklara isim verilmesi konusunda duyarlı bir çalışmaya imza atıldı. Kepez Belediyesi, ölümleriyle Türkiye yasa boğan bu isimleri; çocuklara yönelik ihmal ve istismar vakaları, kadın cinayetleri ile teröre dikkat çekmek amacıyla parklarına veriyor. Bu vefa çalışmasıyla ülkenin ortak acısı olan bu isimlerin hatıralarının unutulmaması amaçlanıyor.

    Sakarya’nın Adapazarı ilçesinin Doğancılar Mahallesi’nde kaybolduktan sonra Sakarya Nehri’nde cansız bedenine ulaşılan Leyla Demir’in adı, Baraj Mahallesi’nde Hasan Polatkan Caddesi ile 5822 Sokak arasında kalan parka verildi.

    “Sıla Bebek Parkı”
    Tekirdağ’ın Malkara ilçesinde komşularının çocukları tarafından cinsel istismara ve şiddete maruz bırakılan ve 29 gün süren yaşam mücadelesini kaybederek yoğun bakımda vefat eden Sıla Bebek ismi de, ilçede bir parkın tabelasında yer alacak. Baraj Mahallesi’nde Tevfik İleri Caddesi ile 5813 Sokak kesişimindeki parkın ismi ‘Sıla Bebek Parkı’ oldu.

    “Şehit Eren Bülbül Parkı”
    Kepez ilçesinde; 2017 tarihinde Trabzon Maçka ilçesi kırsalında, bölücü terör örgütü PKK mensubu teröristler tarafından 15 yaşında şehit edilen Eren Bülbül’ün adının yazdığı bir park da olacak.
    Baraj Mahallesi 5851 Sokak’taki parka, “Şehit Eren Bülbül Parkı” tabelası dikilecek.
    Antalya’da, 1983 tarihinde polis aracının çarpması sonucu 19 yaşında hayatını kaybeden Aydın Uç adı da; Baraj Mahallesi 5817 ile 5816 Sokak kesişiminde parkta hatırlanacak.

    “Şehit Bebek Türkan Feyzullah Parkı”
    Bulgaristan’da, komünizm döneminde Türklere karşı uygulanan isim değiştirme kampanyasında, isimlerinin zorla değiştirilmesine karşı çıkanların protesto gösterisi sırasında annesinin sırtındayken Bulgar güvenlik güçlerinin açtığı ateş sonucu başına isabet eden kurşunla 18 aylıkken yaşamını yitiren Türkan Feyzullah ismi de, Kepez’de Baraj Mahallesi’nde geleceğe taşınacak.
    Fatin Rüştü Zorlu Caddesi 5833 Sokak’ta bulunan parkın tabelasında, “Şehit Bebek Türkan Feyzullah Parkı” adı yer alacak.

    ‘Şehit Bebek Bedirhan Mustafa Karakaya Parkı’
    Yüksekova ilçesinde, 2018 tarihinde bölücü terör örgütü PKK mensubu teröristlerin yola tuzakladığı patlayıcının infilak etmesi sonucu 25 yaşında şehit düşen asker eşi Nurcan Karakaya’nın, 10 aylık bebeği Bedirhan Mustafa Karakaya isimi de Kepez’de ay yıldızlı al bayrağımız gibi dalgalanacak.
    Baraj Mahallesi’nde Prof. Dr. Necmettin Erbakan Caddesi ile 5882 Sokak arasındaki park, ‘Şehit Bebek Bedirhan Mustafa Karakaya Parkı’ ismini aldı.
    İsim verme de, Yalova Çınarcık ilçesinin Koru beldesinde 2017 tarihinde kaybolan ve bir gün sonra cesedi bulunan 6 yaşındaki Eylül Umutlu da unutulmadı.

    ‘Narin Park’
    Baraj Mahallesi Kırçiçeği Caddesi ile 5896 Sokak kesişiminde yer alan parkın tabelasında, ‘Eylül Umutlu Parkı’ adı yazacak.
    Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinin kırsal Tavşantepe Mahallesi’nde kaybolduktan sonra 8 Eylül 2024 tarihinde mahallenin yakınındaki Eğertutmaz Deresi’nde bir çuval içerisinde cansız bedenine ulaşılan Narin Güran da ismiyle Kepez’de yaşayacak.
    Barış Mahallesi 2917 ile 2923 sokakları arasındaki parkın adı, ‘Narin Park’ oldu.

    “Şehit Polis Memuru Şeyda Yılmaz Parkı”
    Kepez Belediyesi, İstanbul Ümraniye’de, firari şahsın ateş etmesi sonucu yaralanan ve kaldırıldığı hastanede şehit olan Polis Memuru Şeyda Yılmaz’a da vefasını gösterdi.
    Barış Mahallesi’nde, 2906 ve 2908 sokaklar arasındaki park, ‘Şehit Polis Memuru Şeyda Yılmaz Parkı’ adını aldı.
    Barış Mahallesi’nde, 2887 ile 2897 Sokak kesişimindeki parka ‘Cumhuriyet Parkı’ , 2890 ile 2892 sokaklarında yer alan parka ‘İstiklal Parkı’ ismi verildi.

    “Kültür’e Mamatlar, Şelale’ye Gazi Durmuş ismi”
    Kültür Mahallesi’nde 3847 ve 3860 sokakları arasında kalan park, ‘Mamatlar Parkı’ ismi; Şelale Mahallesi 7342 ve 7752 sokaklarda bulunan parka da ‘Gazi Durmuş Çocuk Parkı’ adı önerildi.
    Mamatlar, Kültür Mahallesi’nin kurucuları olarak biliniyor.
    Gazi Durmuş Çocuk (Durmuş Bilgili) ise Şelale Mahallesi yerlilerinden ve mahalle halkı için büyük değere sahip. Durmuş Çocuk, 1960’ta Varsak Köyü Muhtarlığı yapmış ve Kurtuluş Savaşı Gazisi.

    Meclisten isim önerilerine onay
    Dört mahalledeki parklara isim verilmesiyle ilgili rapor, Kepez Belediye Meclisi’nin Ekim ayı toplantısında gündeme alınmış ve konu İsim Tespit Komisyonu’na gönderilmişti. Komisyon da parklara isim verilmesi önerisini oy birliğiyle kabul ederek, raporu meclise sundu.
    Kepez Belediye Meclisi’nin Kasım ayı olağan toplantısında bu rapor oy birliğiyle kabul edildi.

  • En çok ağaçlandırma yapan ülkeler arasında birinci

    En çok ağaçlandırma yapan ülkeler arasında birinci

    Orman Genel Müdürlüğü tarafından hayata geçirilecek olan OGM Orman Okulları’nın mevzuat, müfredat ve uygulamalarının oluşturulması amacıyla düzenlenen çalıştay Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey’in katılımıyla Antalya’da başladı. Karacabey, “En çok ağaçlandırma yapan ülkeler sıralamasında da Türkiye Avrupa’da ilk sırada, dünyada ise 4 sırada yer alıyor” dedi.

    İklime Dirençli Ormancılık Projesi kapsamında Orman Genel Müdürlüğü tarafından hayata geçirilecek olan OGM Orman Okulları’nın mevzuat, müfredat ve uygulamalarının oluşturulması amacıyla 18-20 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek olan OGM Orman Okulları Çalıştayı Antalya’da başladı.

    “Çocuklar oyun ve keşif yoluyla öğrenecek”
    Çalıştayın açılış konuşmasını yapan Antalya Orman Bölge Müdürü Zafer Derince, Orman Okulları’nın çocuklara doğa sevgisini, ekosistemin korunması ve çevreye duyarlılığının kazandırılması açısından önemli bir çalışma olduğunu belirtti. Derince, “Ekosistem ve iklim değişikliği farkındalık eğitimi bitki tanıma ve orman bakımları, orman zararlarıyla mücadelede izlediğimiz yöntemleri, ormanları nasıl planladığımızı, orman yangınlarıyla mücadele ve yanan alanları tekrar nasıl ağaçlandırdığımızı OGM Orman Okulu büyük bir önem arz etmektedir.

    Çünkü bu proje ile çocukların oyun yoluyla ve kendi keşifleriyle öğrenmeleri sağlanacak, gelecek nesillere doğayı koruma bilinci aşılanacak. Toplumun çevreyle olan bağlarını güçlendirmek için etkili bir araç olacaktır” dedi.

    OGM Orman Okulları için ilk adım atıldı
    OGM Orman Okulları’nın mevzuat, müfredat ve uygulamalarının oluşturulması amacıyla düzenlenen çalıştayda konuşan Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey ise, çocuklara orman ekosistemini nasıl anlatacağınıza dair çalışmalar yapılacağını belirterek, “Bu çalışma sadece bugünü ilgilendiren, tabiri caizse günü kurtarmaya yönelik bir çalışma değil, tam tersine aslında esas meyvelerini çok uzun yıllar sonra göreceğimiz, nihai faydasını belki asırlar sonra göreceğimiz bir çalışmanın ilk adımını bugün atıyoruz.

    Bugün başlatacağımız bu çalıştay hakikaten gelecek nesiller adına yaptığımız en önemli çalışmalardan bir tanesi. Mevzuatı, müfredatı ve uygulama esaslarının belirleneceği bu konuda kendisini yetiştirmiş değerli akademisyenlerimizin kıymetli hocalarımızın tecrübelerinden faydalanarak uygulamanın içerisinde olan arkadaşlarımızla birlikte OGM Orman Okulları Projesini profesyonel manada hayata geçirmiş olacağız” ifadelerini kullandı.

    “Önemli katkılar sunuyoruz”
    İklim değişikliğinin olumsuz etkilerinin dünyada her geçen gün daha fazla hissedilmeye başlandığı bir dönemdi ormanların öneminin daha da arttığının altını çizen Karacabey, “185 yıllık çok ciddi bir tecrübeye sahip aynı zamanda bu tecrübesini bilimsel esaslarla da destekleyerek günün gelişen ve değişen teknolojilerini de yakından takip edip bu tecrübeyle birleştiren, hem ülke ormancılığımızın gelişmesinde hem de tüm dünya ormancılığına önemli katkılar sunuyoruz. Bugün sayısı 44 bine ulaşan Orman Genel Müdürlüğü çalışanları olarak herhangi bir mesai mefhumu gözetmeden 7 gün 24 saat ve yılın 365 günü görevlerimizin başındayız. Ormanların korunması sadece yangınlar, usulsüz müdahaleler ya da böcek zararları değil, aynı zamanda iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinden de korumamız gerekiyor” şeklinde konuştu.

    Türkiye Avrupa’da en çok ağaçlandırma yapan ülke
    İklime Dirençli Ormancılık Projesi ile orman yangınlarıyla mücadelede kullanılan teknolojinin ve imkanların geliştirilmesi, aynı zamanda orman içerisinde yaşayan veya ormana yakın bölgelerde yaşayan vatandaşlarında orman yangınları konusunda bilinçlendirilmesinin amaçlandığını belirten Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, “Ormancılık çalışmaları kapsamında ormanlarımıza gerekli teknik müdahalelerin yapılarak da ormanlarımızı yangınlar açısından ve diğer hastalıklar açısından da aslında dirençli hale getirmemiz gerekiyor.

    2020 yılı Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Küresel Orman Kaynakları Değerlendirmesi (FRA) raporuna baktığımız zaman dünyada orman varlığını en çok artıran ülkeler sıralamasında Türkiye dünya altıncısı, Avrupa birincisi olarak yer alıyor. Yine en çok ağaçlandırma yapan ülkeler sıralamasında da Türkiye Avrupa’da ilk sırada, dünyada ise 4 sırada yer alıyor” dedi.

    “Türkiye, Avrupa’da lider”
    Geçmiş yıllarda yapılan başarılı çalışmaların meyvelerini verdiğini belirten Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, “Bizden önceki meslektaşlarımızın yapmış oldukları başarılı çalışmalar meyvelerini vermiş ve ülkemiz dünyada orman varlığı azalma eğilimindeyken, bunun tam tersine orman varlığını artıran nadir ülkelerden bir tanesi olmuş, Avrupa’da da bu işin lideri durumuna yükselmiştir.

    Ormanların korunması, yeni orman alanlarının oluşturulması eğer sürdürülebilir bir işletmecilik yapılıyorsa kıymetli aksi takdirde yaptığımız ağaçlandırma çalışmalarının, bakımlarını yapmazsak yeri geldiği zaman yaşı geldiği zaman gerekli teknik müdahaleleri yerine getirmezsek bu ormanlarımızın devam etmesi mümkün değil. Birçok hastalığa, dış etkene maruz kalıp maalesef hayatiyetini, varlığını devam ettiremez hale gelecektir. Dolayısıyla koruduğumuz, yeni oluşturduğumuz orman alanlarının sürdürülebilir bir şekilde devamlılığını sağlamak için de çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı.

    Orman parkları
    Bin 927 adet Orman Parkı kurulduğunun altını çizen Karacabey, “Bugün isimlerini Orman Parkı dediğimiz eski adıyla mesire alanları da oluşturuyoruz ve bugün itibariyle bin 927 adet Orman Parkı’nı kurduk ve vatandaşlarımız buralardane istifade ediyorlar. Aynı zamanda çok ciddi de bir istihdam kaynağı bu alanlarda toplam 45 bin kişi istihdam ediliyor ve Orman Parklarının yaklaşık 7,5 milyar liralık da bir ülke ekonomisine katkısı bulunuyor.

    2000’li yılların başında yıllık 30 bin ton civarındaydı odun dışı ürün diye ifade ettiğimiz ürünler bugün itibariyle 1 milyon 200 bin tona ulaşmış durumda ve bu ülkemiz açısından hem ekonomik yönden, hem de toplum sağlığı açısından son derece önemli unsurlar” dedi.

    “Tabiatı dokunarak, dinleyerek öğrensinler”
    Orman Okulları Projesinin ete kemiğe büründürülmesi amacıyla bir araya geldiklerini söyleyen Karacabey, “Yıllardır konuştuğumuz şeyi şimdi bilimsel temellere uygun bir şekilde hayata geçirmiş olacağız. Birçok faydası olacak, gelecek adına en güzel meyvelerini verecek projelerden bir tanesi. Bu projeyle çocuklarımıza özellikle ormanı okumayı öğreteceğiz.

    Yani ormanın ne olduğunu, içinde nelerin bulunduğunu, akşamları yatılı hale getirebilirsek, bunu belli yerlerde çocukların da konaklayabileceği merkezler oluşturabilirsek akşamları öğretmenleriyle birlikte biraz yürüyüp ormanın içerisinde başka hiç bir sesin olmadığı yerde ormanın sesini dinlesin çocuklar rüzgarda ağaçların uğultusunu, oradaki kuşların sesini, diğer canlıların seslerini dinlesinler.

    Toprağa dokunsunlar, üstlerinin çamur etsinler, tabiatı dokunarak, dinleyerek, görerek diğer organlarıyla beraber şahit olarak öğrensinler” şeklinde konuştu.

    Orman Bölge Müdürlüğü toplantı salonunda düzenlenen çalıştaya Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, Antalya Orman Bölge Müdürü Zafer Derince, Dış İlişkiler Eğitim ve Araştırma Daire Başkanı Mehmet Koç, Pamukkale Üniversitesi’nden Prof. Dr. Fatma Taşkın Ekici, akademisyenler ve Orman Bölge Müdürlüğü çalışanları katıldı.

  • Bakan Ersoy: “Hızlı kazmıyoruz, yoğun kazıyoruz”

    Bakan Ersoy: “Hızlı kazmıyoruz, yoğun kazıyoruz”

    Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, Side Antik Kenti’nde bakanlık tarafından Apollon ve yeni ayağa kaldırılan Athena Tapınaklarının önünde gerçekleştirilen ‘Geleceğe Miras Projesi’nin birinci yılı değerlendirme toplantısına katıldı. Burada konuşan Bakan Mehmet Nuri Ersoy, bakanlık olarak bir yıl önce ‘Geleceğe Miras’ projesini start verdiklerini, bu proje kapsamında antik kentlerde karşılama merkezlerinden çevre düzenlemesine kadar A’dan Z’ye yeni bakış açısı getirdiklerine dikkat çekerek, “Bu projeler öncesinde kazı çalışmaları 45 ya da 60 günlük sürelerde yapılıyordu. Kazı alanın hazırlanması ve kapatılmasını çıkartırsak, aktif şekilde kazılara ayrılan süre çok daha sınırlıydı. Keza bütçeler de aynı şekilde bugünle kıyaslanamayacak kadar azdı. Şimdi hocalarımız ellerindeki yeterli ödeneklerle yıl boyu çalışmalarını sürdürebiliyor, mevsim şartlarının izin verdiği sürece kazı, restorasyon yapıyor. Yılın kalan kısmında da elde ettikleri sonuçlar üzerinde akademik çalışmalarını gerçekleştiriyorlar. Yani attığımız adımlar neticesinde kazı ve restorasyon çalışmaları 4 mevsim sürdürülebilir hale geldi. Bu proje ile Türk arkeolojisinin gelişimini hızlandırarak uluslararası alanda etkisini de artırdık” dedi.

    “Hızlı kazmıyoruz, yoğun kazıyoruz”
    2023 yılı sonunda ‘Geleceğe Miras Efes’ adı altında başlayan projenin birinci yılının tamamlandığını belirten Bakan Ersoy, “Efes ile başlayan ve ülke geneline yaydığımız bu proje ile ‘Türkiye’nin kültürel mirasını koruma çabalarına sürdürülebilir bir model kazandırma’ yolunda önemli başarılar elde ettik. Bakanlık olarak, Türkiye’nin dört bir yanında yer alan toplam 224 kazı alanını “Geleceğe Miras Projesi” kapsamına aldık. Bu projeyle, son 60 yılda yapılan çalışmalara eşdeğer bir ilerlemeyi 4 yıl içinde gerçekleştirmek amacıyla lojistik ve finansman desteği sağlamaktayız. Hızlı kazmıyoruz, yoğun kazıyoruz. Bir noktada değil birçok noktada kazı yapıyoruz. Bu da başarıyı beraberinde getiriyor” diye konuştu.

    “Side’nin Türk turizminin en önemli destinasyonlarından birisi olmasını sağlayacağız”
    Geleceğe Miras Projesi’nin ilk yılında bakanlığın bütçe ve lojistik desteği sayesinde, Side Antik Kentinde oldukça kapsamlı çalışmalara imza atıldığını belirten Bakan Ersoy, “Bu çalışmaların görenleri kendine hayran bırakan sonucu ise Athena Tapınağı binlerce yıldan sonra yeniden ayağa kaldırılmış durumda. Anıtsal Çeşme de eski ihtişamlı günlerine kavuşmak üzere Kısa süre sonra bu tarihi çeşmeden yeniden su akmasını sağlayacağız. Side’yi sürdürülebilir turizmde önemli bir noktaya hep birlikte taşıdık. Antik kentimizde yaptığımız bu çalışmaların ardından Side’nin Türk turizminin en önemli destinasyonlarından birisi olmasını sağlayacağız. Antik kentteki çalışmalara eş zamanlı olarak Side Müzemizi de yeniledik. Bir yıl gibi kısa bir sürede yenilenen müzemizi de bugün ziyarete açacağımızın müjdesini sizlerle paylaşmak istiyorum” dedi.

    “Kazılan bölümlerinin kısa sürede turizme kazandırılmasını hedefliyoruz”
    Efes Antik Kenti’nin ‘Türk arkeolojisinin başladığı nokta’ olarak adlandırılabileceğini belirten Bakan Ersoy, “Kazı çalışmaları 160 yıldır sürüyor ancak şu ana kadar çok sınırlı bir alanda çalışmalar yapılabilmiş. Biz, ‘Geleceğe Miras Projesi’ ile 6 farklı noktada çalışmaların yapılmasını sağladık, sonuçlarını da kısa sürede aldık. Toprak yığınları ve bitki örtüsü altında kaybolan Vedius Gymnasiumu ve Liman hamamı açığa çıkartıldı. Stadion Caddesi ise kendisine hayran bıraktıracak bir hal aldı. Syedra Antik Kenti’nde 12 farklı noktada kazı, temizlik ve onarım işleri yaptık. Bilimsel veriler ışığında yapılan çalışmaların sonuçlarını sizler de görüyorsunuz. Sütunlu Cadde yeniden ayağa kaldırıldı, doğal yapı altında kalan kent dokusu gün yüzüne çıkartıldı. 5 farklı alanda yürütülen kazı, temizlik ve onarım çalışmaları ile peristilli alan, Sütunlu Cadde, Trikonkhos Kilisesi, Akropol ve Geç Antik Çağ Kalesinde hızlı bir ilerleme kaydedilerek bu alanlar ziyarete hazır duruma getirildi. Antik kentteki Cragum yapısının kısa sürede geldiği durumu görüyorsunuz.
    Geleceğe Miras Projesi kapsamında 8 ayrı sektördeki çalışmalar antik kentin akropolisinde, kentin en önemli kamu ve ticari yapılarının bulunduğu agora ve çevresi ile ana yol hatları üzerinde yoğunlaştı. Kazı çalışmaları dışında, ortaya çıkarılan Tiyatro Caddesi’nin de çalışmalar Geleceğe Miras Projesi kapsamında başlatılmış olup, kazılan bölümlerinin kısa sürede turizme kazandırılmasını hedefliyoruz” dedi.
    Proje kapsamında çalışma yürütülen Perge’nin UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde olduğuna dikkati çeken Bakan Ersoy, “Yapılan çalışmaların ardından kentin en görkemli yapılarından biri olan Kestros Çeşmesi’nden tam 1800 yıl sonra antik dönemlerde olduğu gibi yeniden su akmasını sağladık” dedi.
    Geleceğe Miras Projesi’nin Anadolu’nun tamamında uygulandığını kaydeden Bakan Ersoy, sadece toprağın değil suyun altında da uygulandığını anlatarak, “Geleceğe Miras Projemizi su altında da hayata geçirdik. Görüntüler Antalya’mızın önemli su altı kazı alanlarından birisi olan 3 bin 600 yıllık Kumluca Tunç Batığı’ndan. Dünyanın bilinen en eski batığı olan bu alanda, 50 metre derinlikten bakır külçeler ve döneme ait objeler çıkartılıyor” diye konuştu.
    Bakan Ersoy, Geleceğe Miras Projesi kapsamında yapılan arkeolojik çalışmalarla; 2 binin üzerinde uzman, 3 binin üzerinde çalışan ile ilk 9 aylık sürede 4 binin üzerinde arkeolojik buluntuyu bilim dünyasına kazandırıldığını söyledi. Bakan Ersoy projede yürütülen yoğun çalışmaların tüm dünyanın ilgisini çekecek sonuçları da beraberinde getirdiğini söyleyerek, “Son bir yılda kazı çalışmalarından elde edilen ve tarihe ışık tutan buluntulardan bir kısmı Lagina Hekate Tapınağı’nın naosunda bulunan sarkaçlı Altın Eros Küpe ve Myra Andriake’de bulunan Opus Sectile tekniğinde Aziz Figürü, Laodikeia’da bulunan Syklla Heykel Başı ile Eros Heykelleri, 66 santimetre yükseklikteki bu Zeus heykeli başı oldu” ifadelerini kullandı.

    “2025 yılında yeniden yapılandıracağımız gece müzeciliğinin daha çok ilgi göreceğine inanıyorum”
    Antik kentler ve ören yerlerinde eserleri bulmak, restore etmenin önemli olduğunu ancak çevre düzenlemelerinin de yapılması gerektiğini anlatan Bakan Ersoy şunları söyledi:
    “Side ve Olympos ören yerlerinde ziyaretçi karşılama merkezi ve çevre düzenleme uygulamalarını tamamlayarak Mart 2024’te ziyarete açtık. Ayrıca Antalya’da; Aspendos, Syedra, Perge, Phaselis, Sillyon, Idyros, Denizli’de; Hierapolis, Tripolis, Muğla’da Knidos, İassos, İzmir’de; Bergama, Efes, Metropolis, Aydın’da; Aphrodisias, Milet, Apollon Tapınağı, Manisa’da Sardes, Burdur’da Sagalassos, Eski Van Şehri Antik Kentlerinde ve Diyarbakır Eğil Kalesinde ziyaretçi karşılama merkezi ve çevre düzenleme proje çalışmalarımızı tamamladık. 2025 yılında ziyaretçilerin kullanımına açmayı planlıyoruz.
    Bu noktada size Gece Müzeciliğinden de bahsetmek istiyorum. Geleceğe Miras Projesi gibi Gece Müzeciliği uygulamamız da bir yılını geride bıraktı. Daha ilk yılında olmasına rağmen 300 binden fazla ziyaretçiyi ağırladığımız gece müzeciliği uygulamamız oldukça beğenildi.
    Gece Müzeciliği kapsamında, antik kentlerimizdeki anıtsal yapılar ve belirlenen gezi güzergahlarını aydınlatarak sıcak hava şartlarının gündüz ziyaret edilmesi zor olan ören yerlerimizin gece de gezilebilmesine imkan sağladık. Bu sayede, ziyaretçilerin, antik kentlerin büyülü atmosferinde kültür-sanatla iç içe, keyif dolu etkinlikleri deneyimlemelerine imkan tanıdık. 2024 yılında Efes, Hierapolis, Patara ve Side Antik Kentleri gibi önemli destinasyonlarımızda projemizi hayata geçirdik. Son olarak Kapadokya’da Güvercinlik Vadisi’ni gece müzeciliğine kazandırdık. Olympos, Syedra, Perge ve Aspendos’ta da bu çerçevede çalışmalar devam etmektedir. 2025 yılında yeniden yapılandıracağımız gece müzeciliğinin daha çok ilgi göreceğine inanıyorum.”
    Bakan Ersoy, 6 yıl öncesine kadar ülke çapındaki kazı çalışmalarına 40 milyon liradan az ödenek ayrılırken bugün bu rakamı Geleceğe Miras Projesi kapsamında 6 milyar liraya yükselttiklerini söyleyerek, “Geleceğe Miras Projemizin tüm etaplarının tamamlanması, arkeolojik değerlerimizin büyük çoğunluğunda kazı, restorasyon ve çevre düzenlemelerinin yapılmasıyla, yeni kültür rotaları ve destinasyonlar oluşturulacak; bu şekilde ülkemizin dünya çapında kültür turizminden aldığı payın büyük ölçüde artırılması sağlanacaktır” diye konuştu.
    Konuşmasının ardından yeni ayağa kaldırılan Athena Tapınağı ve tapınaklar bölgesi hakkında uzmanlardan bilgi alan Bakan Ersoy, Side Antik Kenti’nde esnaf ve turistlerle görüştü. Bakan Ersoy ve beraberindekiler son olarak yenilenen Side Müzesi’nin açılışını yaptı. Bakan Ersoy, bu açılışın birinci açılış olduğunu daha fazla açılışlar yapacaklarını söyledi.
    Toplantıya Antalya Valisi Hulusi Şahin, AK Parti Antalya milletvekilleri Tuba Vural Çokal, Kemal Çelik, İbrahim Ethem Taş, AK Parti İl Başkanı Ali Çetin, MHP Antalya İl Başkanı Onur Temel, Manavgat Kaymakamı Adil Karataş, Manavgat Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara, bakanlık yetkilileri ve çok sayıda davetli katıldı.

  • Antalya-Konya karayolunda trafik kazası: 1 ölü, 1 yaralı

    Antalya-Konya karayolunda trafik kazası: 1 ölü, 1 yaralı

    Kaza, dün akşam saatlerinde Demirkapı Tüneli ile Derebucak yolu arasında meydana geldi. M.Ş. idaresindeki 32 PK 474 plakalı otomobil, İbradı İlçesi Başlar Mahallesi ile Konya’nın Derebucak ilçesi arasında İbradı ilçesi sınırlarında sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu bariyerleri aşıp yoldan çakarak takla attı. Kazayı görenlerin ihbarı üzerine olay yerine itfaiye, sağlık ve Jandarma ekipleri sevk edildi.
    Kazada araçta yolcu olarak bulunan yabancı uyruklu Ramazan Faris ağır yaralı çıkarıldı, Derebucak Devlet Hastanesine götürülürken yolda hayatını kaybettiği öğrenildi. Araç sürücüsü ise kazayı yaralı olarak atlatırken, hayati tehlikesinin olmadığı bildirildi.
    İbradı Jandarma Komutanlığı ekipleri kaza ile ilgili inceleme başlattı.

  • İpek Evi’nde eğitim kursları

    İpek Evi’nde eğitim kursları

    Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından Alanya Sapadere’de oluşturulan İpek Evi Üretim Merkezi’nde eğitim kursları başladı. Kurslarda, İpek böceği yetiştiriciliği ile İpek Evi’nde üretilen ipeklerden el dokuması ürünler, çiçekler ve çeşitli süs eşyalarının yapımı öğretiliyor. Yerelden üretime teşvik eden İpek Evi bölge halkının ekonomisine ve turizme de katkı sağlıyor.

    Antalya Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Daire Başkanlığı, Alanya Sapadere’de unutulmaya yüz tutmuş ipek böceği yetiştiriciliğini “İpek Evi Projesi” ile yeniden canlandırıyor. İpek Evi’nde kurslar açan Büyükşehir Belediyesi, bölge halkını üretime teşvik ediyor. İpek Evi’nde, ipek böceği yetiştiriciliği ile üretilen ipek ipler ekonomik değeri olan ürünlere dönüştürülüyor.

    El işi ve dokuma atölyelerinde kursiyerlere ipeklerden çiçek, toka, rozet, süs eşyaları, dokuma kravat ve şal gibi ürünlerin yapımı öğretiliyor. Her biri el emeği göz nuru olan ürünlere talepler yoğun oluyor. Ev ekonomisine katkı sunmak isteyen kadınlar eğitim atölyelerine ilgi gösteriyor. Yeni turizm sezonu için satış reyonları ile dokuma müzesinin de hazırlandığı İpek Evi’ni turist ve turlarında ziyaret etmesi planlanıyor.

    “Tüm süreci takip ediyoruz”
    Sapadere İpek Evi Sorumlusu Ayşenur Özdoğan Gülmez, “Koza üretimlerimizin ardından eğitim atölyelerimizde kurslarımız başladı. Kadınlarımız kurslarımıza katılım sağlıyor.

    Eylül ayı itibariyle ilk olarak koza çiçek ve süs eşyası yapımını öğretiyoruz. Ardından Ocak ayı itibariyle dokuma kurslarımız başlayacak. İpeğimizin ilk aşamasından son aşamasına kadar tüm süreçlerini İpek Evi’mizde takip ediyoruz. Elde ettiğimiz ipeklerden hediyelik eşya ve ipek dokuma olarak sunuma hazırlıyoruz” diye konuştu.

    Ev ekonomisine katkı sunacak”
    Üretilen ürünlerin yoğun ilgi gördüğünü de belirten Gülmez, “Mart ayı itibari ile Sapadere Kanyonu’nu turlarla ziyarete gelen turistler hem bölgenin yöresel zenginliklerini görecekler hem de burada hanımlarımızın üretmiş olduğu ürünlerin satışını gerçekleştirebilecekler. Ürünlerin satışıyla mahalle sakinleri ev ekonomilerine katkı sağlayabilecekler” dedi.

    “Yıllardır açılmasını bekledik”
    Eğitim atölyelerine katılan Kursiyer Havva Yetkin ise “İpek böceğinden üretilen iplerden çiçekler, zeytin, kardelen, portakal çiçeği, gül gibi aklınıza gelebilecek birçok değişik ürünlerin yapımını öğreniyoruz. Herkesin gelip bu ürünleri görmesini tavsiye ederiz. Köyümüzde böyle bir güzellik var bu güzelliklerin değerlendirilmesi gerekiyor.

    İlk defa ipek böceği ve kozasını gören çocuklar çok heyecanlanıyor. Okullardan öğrenciler İpek Evi’ni ziyaret etsinler, geçmişimizi unutmasınlar. İpek böceği çok değerli yeniden bölgemizde üretimi canlanıyor. Köylülerimizde bu sürece katkı sunmalı. Satış stantlarımız hazırlandı yeni sezonda yaptıklarımız sergilenecek” dedi.

  • Park halindeki okul servisi yanarak kullanılamaz hale geldi

    Park halindeki okul servisi yanarak kullanılamaz hale geldi

    Olay, Antalya’nın Manavgat ilçesi Aşağı Pazarcı Mahallesi Aşık Veysel Caddesi 1071 sokak üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, sokak üzerinde park halindeki Adem Saban’a ait 07 C 74201 plakalı okul servisinin yandığı ihbarı Antalya Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi Manavgat Birimi ve Manavgat Emniyet Müdürlüğü ekiplerini alarma geçirdi. İhbarla olay yerine gelen itfaiye ekipleri aracın iç kısmının yandığını belirlerken, aracın kapısının açılmasıyla dumanlar çıkmaya başladı.

    1 saat önce aracı yıkamış
    Yangın itfaiyenin müdahalesi sonucunda söndürülürken, aracın iç kısmının konsol, direksiyon, tavan ve koltuklarının tamamen yanarak kullanılamaz hale geldi. İtfaiye görevlileri motor kaputunu açarken aracın motorunun yangından zarar görmediği belirlendi. Yangının servisin içerisinde elektrik aksamından kaynaklandığı değerlendirilirken araç sahibi Adem Saban, yaklaşık 1 saat önce aracının dışını yıkadığını, 1 metre ileriye bıraktığını belirterek “Yoldan geçen bir vatandaşın araçtan duman çıktığını söylemesi üzerine baktığımızda aracımın içerisinin yandığını gördüm” dedi.

  • Antalya’da izinsiz Rhesus Maymununu besleyen şahsa 8 bin 322 lira para cezası uygulandı

    Antalya’da izinsiz Rhesus Maymununu besleyen şahsa 8 bin 322 lira para cezası uygulandı

    Antalya Doğa Koruma ve Milli Parklar İl Şube Müdürlüğü’ne bağlı Yaban Hayvanı Ticareti Şefliği, Antalya Şefliği ve Emniyet Genel Müdürlüğü HAYDİ ekipleri tarafından ortaklaşa gerçekleştirilen bir denetimde izinsiz olarak bulundurulan bir Rhesus maymunu tespit edildi. Muratpaşa ilçesinde bir şikâyet üzerine harekete geçen ekipler, yaptıkları incelemelerde yasal izinlere tabi olan bu hayvanın izinsiz şekilde bulundurulduğunu belirledi. Ekipler, Rhesus maymununu koruma altına alarak ilgili kişi hakkında işlem başlattı. 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu’nun ilgili maddesi gereğince şahsa 8 bin 322 TL idari para cezası kesildi. Antalya İl Şube Müdürlüğü yetkilileri, doğal yaşamın korunması ve yasa dışı yaban hayvanı ticaretinin önlenmesi adına denetimlerin aralıksız süreceğini vurguladı. El konulan Rhesus maymununun, gerekli rehabilitasyon süreci sonrasında uygun bir doğal yaşam alanına yerleştirileceği öğrenildi.

  • Demirler arasında mahsur kalan kedinin kurtarılışını film izler gibi izlediler

    Demirler arasında mahsur kalan kedinin kurtarılışını film izler gibi izlediler

    Antalya’nın Muratpaşa ilçesi Cumhuriyet Meydanı yakınında bulunan bir apartmanın ikinci katında ki demirler arasında mahsur kalan kediyi gören bölge esnafı kedi uzun süre bulunduğu yerden inemeyince 112 Acil Çağrı Merkezi’ni arayarak itfaiyeden yardım istedi. Sepetli araç ile verilen adrese Antalya Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı’na bağlı ekip kediyi bulunduğu yerden indirmek için çalışma başlattı. Apartmanın ikinci kat seviyesine uzatılan sepetteki itfaiye eri normal yollarla ulaşamayınca hayvan yakalama aparatı ile kediyi bulunduğu yerden çıkarmak istedi.

    Turistler meraklı gözlerle izledi
    Ancak ürken kedi bulunduğu yerden hızla uzaklaştı. Kedinin geçtiği alana uzatılan sepetteki itfaiyeci uzun süre uğraşmasına rağmen kedi çevik bir hamle ile bir kez daha kaçmayı başardı. Bu kentin en işlek noktalarından birisinde gerçekleştirilen kedi kurtarma operasyonunu vatandaşlar ve yabancı turistler film izler gibi meraklı gözlerle izledi. Bazı turistlerin itfaiye erinin kurtarma çalışmasını cep telefonu ile kayda aldığı görüldü. İtfaiye ekibinin uzun uğraşlarına rağmen kedi yakalanamayınca ekip bölgeden ayrıldı.

  • Girişimci kadınlarsektöre geçiş hikayelerini anlatacak

    Girişimci kadınlarsektöre geçiş hikayelerini anlatacak

    Antalya’da Muratpaşa Belediyesi’nin 6-7 Aralık’ta toplayacağı “+0.5 Akdeniz’in Geleceği” çevre çalıştayında, genç girişimci kadınlar yeşil sektöre geçiş hikayelerini Antalyalı genç girişimciler, girişimci adayları ve öğrenciler için anlatacak.

    Muratpaşa Belediyesi, iklim krizine dikkat çekmek amacıyla düzenlediği “+0.5 Akdeniz’in Geleceği” çalıştaylarının dördüncüsünü bu yıl “Antalya 2050 İklim Senaryoları” temasıyla 6-7 Aralık’ta Türkan Şoray Kültür Merkezi’nde gerçekleştirecek. Çalıştayın ikinci gününde düzenlenecek “Gelecek İçin İklim Dostu İşler” oturumunda genç girişimci kadınlar, çevre ve iklim odaklı iş fikirlerinin büyük birer başarı hikayesine dönüşümünü paylaşacak.

    Akdeniz Üniversitesi coğrafya bölümünden, akıllı kentler üzerine çalışan Dr. Öğretim Üyesi Tahsin Şahin’in moderasyonunda gerçekleşecek oturumda, Biolive’den Duygu Yılmaz, Light Way’den Hümeyra Ergin, AKSU’s Labs kurucuları Büşra Atkesen, Nadide Toprak ve İlknur Bağlan’ın katılımıyla düzenlenecek.

    “İlham veren kadınlar”
    Duygu Yılmaz, zeytin çekirdeklerinden elde edilen selülozik maddeyi biyolojik olarak parçalanabilen plastik ürünlere dönüştüren biyoteknoloji kuruluşu Biolive’in ilham verici hikayesini paylaşacak. 2018’de Los Angeles’ta uluslararası temiz çevre teknoloji alanında Türkiye’yi temsil eden Yılmaz, ‘İleri Malzeme Birincilik Ödülü’ kazandı. Fortune’da 40 Yaş Altı En Başarılı 40 CEO Ödülü’nü alan Yılmaz, Joint Commission International (JCI) tarafından Türkiye’nin en başarılı 10 genci arasında gösterildi.

    Hümeyra Engin, ışık kirliliğini ortadan kaldırmayı hedefleyen ve ISIF 2020 Uluslararası Buluş Fuarı’nda altın madalya kazanan yeni nesil aydınlatma sistemi Light Way’in hikayesini anlatacak. AKSU’s Labs kurucuları Büşra Atkesen yeni nesil nano alev geciktirici Fire-Stopper, Nadide Toprak enerjisiz soğutma teknolojileri üzerine çalışan Cold Touch ve İlknur Bağlan geri dönüştürülemez sınırlı kaynakları selüloz ile değiştirmeyi hedefleyen Cell-Designer ile ilgili deneyimlerini aktaracak.