Kategori: Artvin

  • Genya Dağı’ndan muhteşem görüntüler

    Genya Dağı’ndan muhteşem görüntüler

    Mersivan Dağı’nın zirvesi ve Genya Dağı’nda drone ile kaydedilen görüntüler, izleyenlere doğanın büyüleyici yüzünü gösterdi.

    Karla kaplanan çam, köknar ve ladin ağaçlarının bembeyaz manzarası, ormanların üzerinde süzülen bulutlarla bir araya gelerek şiir gibi bir atmosfer oluşturdu.

    Sis ve bulutların dans ettiği anlar, izleyenlerin hafızasına kazınacak karelere dönüştü.
    Her mevsimde doğanın farklı bir güzelliğini yansıtan Artvin, kış aylarında da ziyaretçilerine büyüleyici manzaralar ve huzurlu bir atmosfer sunuyor.

    Genya Dağı’ndan havadan kaydedilen benzersiz görüntüler, kış mevsiminin şehrin güzelliklerini daha da belirgin hale getirdiğini bir kez daha gözler önüne seriyor.

  • Artvin’de trafik kazası: 3 yaralı

    Artvin’de trafik kazası: 3 yaralı

    Kaza, saat 10.00 sıralarında Artvin-Yusufeli Karayolu’nun Dokuzoğul köyü sınırlarında meydana geldi. Murat Tokgöz (37) yönetimindeki 08 ABL 169 plakalı kamyonet, gaz pedalının takılması nedeniyle kontrolden çıkarak şarampole yuvarlandı.
    Kazada, sürücü Murat Tokgöz ile araçta bulunan Deniz Arda Yıldırım (18) ve Vehbi Yılmaz (47) araç içinde sıkıştı. Olay yerine yapılan ihbar üzerine AFAD, jandarma ve 112 Acil Sağlık ekipleri sevk edildi. AFAD ekipleri, araçta sıkışan yaralıları kurtararak sağlık ekiplerine teslim etti.
    Yaralılar, ambulanslarla Artvin Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. İlk belirlemelere göre yaralıların hayati tehlikesinin bulunmadığı öğrenildi.

  • Artvin’de kaybolan kadın jandarma tarafından sağ salim bulundu

    Artvin’de kaybolan kadın jandarma tarafından sağ salim bulundu

    Alınan ihbar üzerine, Ardanuç İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri geniş çaplı bir arama çalışması başlattı. Yapılan araştırmalar ve teknik incelemeler sonucunda, Yıldırım, köyden yaklaşık 3 kilometre uzaklıktaki bir barakada bulundu.
    Kaybolan vatandaşın ailesine teslim edilirken, sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi.

  • Lezzet ödüllü Butko Zeytini’nin hasadı sürüyor

    Lezzet ödüllü Butko Zeytini’nin hasadı sürüyor

    Artvin’in Yusufeli ilçesinde yetiştirilen ve uluslararası alanda üstün lezzet ödülü alan Butko Zeytininin hasadı devam ediyor. Zeytin üreticileri, metrelerce yükseklikteki ağaçlardan tek tek topladıkları zeytinleri fabrikalara ulaştırıyor.

    Yusufeli’nin Demirkent köyünde yetiştirilen Butko Zeytini, 2006 yılında Çin’in başkenti Pekin’de düzenlenen Uluslararası Zeytinyağı Fuarı’nda üstün lezzet ödülü kazanmıştı. Çoruh Vadisi üzerindeki mikroklima etkisine sahip bölgede üretilen bu zeytinler, Türkiye’nin dört bir yanından yoğun ilgi görüyor. Bölge halkı, zeytinin kalitesini, sulama suyuna, özel bakım yöntemlerine ve dalından elle toplanmasına bağlıyor.

    800 dekarlık alanda yaklaşık 22 bin zeytin ağacının bulunduğu bölgede, ağaçların boyu 8-12 metre arasında değişiyor. Bodur ağaçların aksine yüksek olan bu ağaçlardan zeytin toplamak için üreticiler merdiven kullanıyor. Zeytinler toplandıktan sonra sofralık ve yağlık olarak ayrılıyor.
    Bölge halkından Nusret Yıldırım, çocukluğundan beri zeytin üretimiyle uğraştığını belirterek hasat sürecini şu sözlerle anlattı:

    “Bu yıl da zeytin hasadına başladık. Yöremize özgü Butko Zeytinleri’ni toplamaya devam ediyoruz. Bu bölgenin zeytini bakımından toplama yöntemine kadar farklı. Zeytinlerimiz yerden toplanmaz. 10-12 metre yüksekliğe çıkılarak toplanır. Bu yıl kalitemiz çok güzel. Köyümüzde bir de zeytinyağı fabrikamız var. Burada üretilen zeytinyağı çok kaliteli. Her yıl İstanbul, Ankara ve Bursa gibi büyük şehirlerden gelen çocuklarımız bize yardım eder.”

    Bölgede hasat işlemleri yıl sonuna kadar sürecek. Butko Zeytini’nin eşsiz lezzeti, bölgenin zeytincilik kültürünü yaşatmaya devam ediyor.

  • Artvin’de atıl kalan tünel mantar üretim merkezi oldu

    Artvin’de atıl kalan tünel mantar üretim merkezi oldu

    2012 yılında hizmete giren Deriner Barajı’nın inşaatı sırasında Artvin-Yusufeli karayolunun güzergâhı değiştirilmiş, bu süreçte teknik sorunlar nedeniyle 2019 yılında kullanımdan kaldırılan Oruçlu Tüneli atıl durumda kalmıştı. Ancak tünel, sahip olduğu uygun altyapı sayesinde mantar üretimi için bir merkez haline getirildi.

    Tünelin 150 metrelik bölümü, kompost üretimi, kurutma, soğutma ve paketleme gibi işlemler için kullanılırken, diğer 150 metrelik kısmında özel odalar yapılarak istiridye mantarı üretimi gerçekleştiriliyor. Böylece tüm üretim süreçleri entegre bir şekilde tünel içinde yürütülüyor.

    Artvin Valisi Dr. Turan Ergün, tesisi ziyaret ederek çalışmalar hakkında bilgi aldı. İncelemeleri sonrasında konuşan Vali Turan Ergün, tünelde yılda yaklaşık 45 ton istiridye mantarı üretildiğini belirterek “Daha önce üreticilerimiz kompostu il dışından temin ediyordu, bu da hem maliyeti artırıyor hem de sürdürülebilirliği zorlaştırıyordu. Şimdi ise üreticilerimiz kendi ihtiyaçlarını karşılayabiliyor ve daha fazla üretim yapabiliyor. Artvin’de toplam 29 mantar üreticimiz var. Hepsi seralarında üretimlerini sürdürüyor ve hiçbir pazarlama sorunu yaşamıyorlar. Üretilen mantarlar ulusal marketlere ulaştırılıyor. Bu tesis, yıllık yaklaşık 7,5-8 milyon liralık bir ekonomik değer sağlıyor” dedi.

    Artvin İli Mantar Üreticileri Kooperatifi Başkanı Fuat Beyaz ise tünelin mantar üretimi için uygun koşullara sahip olduğunu ifade ederek “Burası daha önce karayolu tüneli olarak planlanmıştı ancak yol güzergâhında yaşanan sorunlar nedeniyle iptal edilip atıl vaziyette kalmıştı. Daha sonra burayı mantar üretimi için değerlendirdik. Tünelin 150 metrelik kısmında kompost üretimi, kurutma, soğutma ve paketleme işlemlerini yapıyoruz. Diğer 150 metrelik kısımda ise özel odalar kurarak üretimi artırmayı hedefliyoruz” diye konuştu.

    Bölgedeki 29 üreticinin seralarında yapılan üretim, Artvin’i istiridye mantarı üretiminde bölgesel bir merkez haline getiriyor. Proje, yerel kalkınmaya ve ekonomik büyümeye önemli katkı sağlıyor.

  • Baraj suları çekildi tarihi kale gün yüzüne çıktı

    Baraj suları çekildi tarihi kale gün yüzüne çıktı

    Artvin’in Yusufeli ilçesinde baraj sularının çekilmesiyle Tekkale köyünün tarihi kalesi yeniden gün yüzüne çıktı. Daha önce köyün zirvesinde yer alan ve zorlu tırmanışlarla ulaşılan kale, şimdi baraj gölünün ortasında bir ada görünümünde ziyaretçilerini ağırlıyor.
    Çoruh Nehri üzerinde inşa edilen ve 275 metre temelden yüksekliğiyle Türkiye’nin en yüksek, dünyanın ise beşinci en yüksek kemer barajı olan Yusufeli Barajı ve HES, elektrik üretimine devam ediyor.

    Baraj nedeniyle Yusufeli ilçe merkezi ve 7 köy tamamen sular altında kalırken, 10 köy de kısmen etkilendi. Baraj suları altında kalan evler, okullar, camiler, tarım arazileri, köprüler ve tarihi kaleler, suyun çekilmesiyle yeniden ortaya çıkmaya başladı. Köyün en yüksek noktasına inşa edilen Tekkale Kalesi de çekilen sularla birlikte görünür hale geldi. Daha önce dik bir kayanın üzerinde yer alan kaleye ulaşmak için tırmanan köylüler, artık tekne turlarıyla burayı ziyaret ediyor.

    “Su altında kalan köylerimizi geziyoruz”
    Bölge halkından Kayhan Sazak, kalenin baraj öncesinde bulunduğu yüksek konumu ve zorlu ulaşımı hatırlatarak, “Bu kaleyi hep merak ediyorduk. Önceden, doğal zeminden yaklaşık 100 metre yüksekte, dik bir kayanın üzerindeydi. Baraj suları sayesinde artık bazen kayıkla, bazen teknelerle gelip burayı görebiliyoruz. Su seviyesi yükseldikçe veya düştükçe kale yeniden ortaya çıkıyor. Ayrıca su altında kalan köylerimizi de gezip görmek bizim için farklı bir etkinlik oldu” dedi.

    Bölgedeki değişimle birlikte ziyaretçi ilgisinin arttığını belirten bir diğer yöre sakini Soner Dermici ise, amatör tekne turlarıyla baraj çevresini gezdiklerini söyledi. Dermici, “Baraj sularının doldurduğu alanları arkadaşlarımızla birlikte keşfediyoruz. Fotoğraflayıp arşivliyoruz. Bu da bizim için farklı bir aktivite oldu” diye konuştu.
    Tekke Kalesi’nin baraj gölü manzarasıyla oluşturduğu eşsiz görüntü, hem yerel halkın hem de ziyaretçilerin ilgisini çekmeye devam ediyor.

  • İlk Türk somonu hasadı yapıldı

    İlk Türk somonu hasadı yapıldı

    Artvin’deki Deriner Barajı, enerji üretiminin yanı sıra balıkçılıkta da önemli bir merkez haline geliyor. Barajda üretilen Türk somonlarının ilk hasadı gerçekleştirildi.

    Artvin’de 2012 yılında enerji üretimine başlayarak ülke ekonomisine büyük katkı sağlayan Deriner Barajı, Türk somonu üretimiyle de ekonomiye katkıda bulunmaya devam ediyor. Kendi alanında Türkiye’nin en büyük ikinci barajı unvanına sahip olan Deriner Barajı’nda ilk Türk somonu hasadı yapıldı.

    Hasada katılan Artvin Valisi Turan Ergün, tekneyle üretim tesislerinde incelemelerde bulundu. Barajdaki 24 kafes işletmesinde yılda 8 bin 300 ton balık üretildiğini belirten Vali Ergün, Artvin’in su ürünleri üretiminde yüksek bir potansiyele sahip olduğunu vurguladı. Barajın su kalitesine dikkat çeken Vali Ergün, “Bugün burada Deriner Barajı’ndaki ilk balık hasadını gerçekleştiriyoruz. Artvin, hem denizi hem de 5 büyük barajı ile su ürünleri açısından çok önemli bir il. Barajlarımızdaki su soğuk, temiz ve oksijen bakımından oldukça zengin. Bu özellikler, kaliteli balık üretimi için büyük bir avantaj sağlıyor” dedi.

    Artvin’in balıkçılık potansiyeli artıyor
    Borçka Barajı ile başlayan su ürünleri üretiminin diğer barajlara yayıldığını ifade eden Vali Ergün, “Bugünkü üretimin ekonomik değeri yaklaşık 1,4 milyar lira. 2024 yılı itibarıyla Artvin’deki somon üretiminin yıllık değerinin 2 milyar lirayı bulmasını bekliyoruz. Üreticilerimiz, burada üretilen Türk somonlarının uluslararası ünlü somon türlerinin önünde olduğunu söylüyor. Yağ, protein ve Omega-3 açısından zengin olan bu somonlar, hem iç pazarda hem de ihracatta büyük ilgi görüyor” diye konuştu.

    Kadın girişimciden öncü adım
    Deriner Barajı’na ilk balık tesisini kuran kadın girişimci ve su ürünleri mühendisi Eray Şeker, “22 yıldır kafes balığı üreticiliğiyle ilgileniyorum. Devlet desteğiyle Deriner Barajı’nda ilk balık atımını gerçekleştiren girişimci oldum. Barajın su kalitesi, somon üretimi açısından oldukça kıymetli. Tesisimizin kapasitesi 500 ton. 24 kafesimizde bu yıl 100 ton üretim hedefliyoruz. Türkiye’nin en büyük ikinci barajı unvanına sahip olan Deriner Barajı, Türk somonu üretimiyle hem bölge ekonomisine hem de ülkenin ihracat potansiyeline katkı sağlamaya devam ediyor” şeklinde konuştu.

  • Cankurtaran ormanlarındaki renk cümbüşü

    Cankurtaran ormanlarındaki renk cümbüşü

    Artvin’in Hopa ve Borçka ilçeleri arasındaki Cankurtaran mevkiindeki ormanlar, sonbaharda sarı, turuncu ve yeşilin tonlarıyla rengarenk hale geldi. Manzarasıyla mest eden bölge havadan görüntülendi.
    Sonbaharın eşsiz renklerini gözler önüne seren Cankurtaran ormanları, bölgenin doğal güzelliklerini keşfetmek isteyen doğaseverleri kendine çekiyor. Yaşanan renk cümbüşü hem doğa fotoğrafçılarını hem de turistleri bölgeye çeken önemli bir unsur haline geldi. Ormanların sonbahar dokusunu ortaya koyan bu görüntüler, Cankurtaran mevkiinin doğal güzelliklerini bir kez daha hatırlatıyor. Her yıl olduğu gibi bu yıl da renklerin dansına tanıklık etmek isteyenler bölgeye akın ediyor. Artvin’in el değmemiş doğasını ve bölgenin sahip olduğu zengin biyolojik çeşitliliği yansıtan Cankurtaran’daki bu eşsiz doğa manzarası, havadan görüntülendi.

  • Denizden karaca yakaladılar

    Denizden karaca yakaladılar

    Artvin’in Hopa ilçesinde denize düşerek açılan bir karaca, balıkçılar tarafından fark edilerek tekne yardımıyla kurtarıldı. Yorulmuş halde bulunan karaca, yeniden doğal yaşam alanına bırakıldı.
    Esenkıyı mevkisinde meydana gelen olayda, denize düşen ve yüzerek akıntıyla açığa sürüklenen karacayı gören balıkçılar hızlıca harekete geçti. Tekneleriyle denize açılan balıkçılar, kıyıya ulaşamayan ve yorgun düşen karacayı tekneye alarak güvenli bir şekilde kıyıya çıkardı. Karaca, kurtarıldıktan sonra yeniden köyün ormanlık alanına salındı.

    “Denizden palamut, istavrit yerine karaca tuttuk”
    Karacayı kurtaran balıkçılardan Bora Mutlu, olay anını şöyle anlattı:
    “Sahilde oturuyorduk, bir anda denizde yüzen bir karaca gördük. Hemen tekneyi indirip yanına gittik. Çok hızlı yüzüyordu ama yorulmuştu. Tekneye aldık ve kıyıya çıkardık. Oldukça korkmuştu, sakinleşmesi için biraz sevdik. Sonra da doğal ortamına bıraktık. İlginç bir anı oldu; denizde palamut, istavrit beklerken bu sefer karaca tuttuk” dedi.

    Diğer bir balıkçı Yavuz Selim Çapkınoğlu da, “Palamut beklerken karacayı fark ettik. Hemen teknelere koştuk, arkadaşlarla birlikte karacayı tekneye aldık ve daha sonra dağlık alana bıraktık. Bu hayvanlara zarar vermemek için elimizden geleni yapıyoruz. Bazen akıntıya kapılarak denize düşüyorlar, çıkma şansları olmuyor” diye konuştu.

  • Hopa’da tüneli içinde ekskavatör yangını: Tünel trafiğe kapatıldı

    Hopa’da tüneli içinde ekskavatör yangını: Tünel trafiğe kapatıldı

    Edinilen bilgiye göre, olay, öğle saatlerinde Cankurtaran tünelinde meydana geldi. Hopa istikametinden Borçka istikametine giden Hakan Topal yönetimindeki özel bir şirkete ait olan lastikli ekskavatörde Cankurtaran tünelinde geldiği sırada yanmaya başladı. Sürücü müdahale etse de yanamaya devam eden ekskavatörde alevler kısa süre büyüyerek aracın tamamen kapladı.
    Olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangına müdahale etmesi sonucunda yangın söndürüldü. Daha sonra çekici yardımıyla tünelden çıkartılarak tünel yeniden araç trafiğine açıldı.
    Olay esnasında ekskavatör operatörü Hakan Topal, aracın aniden alev aldığını belirterek, “Ne olduğunu anlamadım, bir anda alevler yükseldi ve kısa sürede aracın her tarafını sardı” dedi.