Pembe Tek Boynuz

Kategori: Bilim

  • İki büyük olimpiyattan madalyalarla döndü

    İki büyük olimpiyattan madalyalarla döndü

    İsveç’in Lund kentinde 52 ülkeden 189 öğrencinin katılımıyla düzenlenen 3. Avrupa Kızlar Bilgisayar Olimpiyatı’nda Türkiye’yi temsil eden öğrencilerden; Duru Özer altın, Bergüzar Yürüm Gümüş ve Nehir Karatopcu bronz madalya kazandı.
    İsviçre’nin Zürih kentinde düzenlenen ve 89 ülkeden 348 öğrencinin katıldığı 55. Uluslararası Kimya Olimpiyatında (IChO 2023) ise Türkiye’yi temsil eden öğrencilerden; Berkan Tarak dünya dördüncülüğü elde ederek Altın Madalya kazanırken Dilara Altundağ, Azra Şekercioğlu ve Mustafa Keskes Gümüş Madalya kazandı.

    Depreme rağmen altın madalya geldi

    Geçen yıl yine Bilgisayar Olimpiyatı’nda altın madalya alan Duru Özer’in Kahramanmaraş’ta deprem felaketini yaşamasına karşın bu yıl da bilgisayar olimpiyatından altın madalyayla döndüğünü hatırlatan Bakan Kacır “Bu yüzyılı Türkiye Yüzyılı yapmak hedefini ortaya koyarken boş bir iddia ortaya koymuyoruz. Bu günü ve geleceği elinde tutacak çok ciddi bir altyapımız var. Bilim olimpiyatlarından madalyalarla dönen genç bilim insanlarımız bu anlamda yaptığımız yatırımların ne kadar isabetli ve yerinde olduğunun göstergesidir. Günümüz gereksinimleri bilim ve teknolojiyi birinci sıraya koymaktadır. Başarılarıyla bizleri gururlandıran genç bilim insanlarımız geleceğimizin emin ellerde olduğunun da ispatıdır. Bilim ve teknolojide inandığımız ve güvendiğimiz bir altyapımız var. Milli Teknoloji Hamlesi ile geleceğe yürüyen Türkiye’nin bilim ve teknoloji altyapısını tahkim etmek için bilime adanmış genç kardeşlerimize bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da her türlü desteği vermeye devam edeceğiz. Bizlere bu gururu yaşatan tüm öğrencilerimizi, onları bilime aşık bireyler olarak yetiştiren ailelerini ve öğretmenlerini en kalbi duygularımla selamlıyor, başarılarının artarak devam etmesini diliyorum” ifadelerini kullandı.

    TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal da, “En iyi yatırımın geleceğin bilim inanlarına yapılan yatırım olduğu düşüncesiyle bilime sevdalı gençlerimize her türlü desteği vermekteyiz. Verdiğimiz bu desteklerin uluslararası bilim olimpiyatlarında madalyalar olarak geri dönüşü bizleri hepimizi son derece gururlandırmaktadır” dedi.

  • HAVELSAN Dijital Birlik konsepti

    HAVELSAN Dijital Birlik konsepti

    HAVELSAN Dijital Birlik konseptinin en yeni üyesi olan Kapgan, Uluslararası Savunma Sanayi Fuarı’nda (IDEF 2023) ziyaretçilerle buluşuyor. Kapgan, özellikle zorlu çevre şartlarında yüksek manevra kabiliyetiyle farklı görevlerde birliklere eşlik etmek için tasarlanmış, otonom ağır sınıf İKA yükseltilebilir çevre gözetleme sistemi, yük sepeti gibi farklı fonksiyonlara yönelik faydalı yük seçeneklerinin yanı sıra entegre 2 kilometre menzillli 30 mm’lik top ile sahada kara ve hava hedeflerine karşı zırh delici özelliği ile düşük hacimde yüksek caydırıcılık sağlıyor. Kapgan; taarruz, ekipman taşıma, yaralı intikali, bomba imha, keşif ve gözetleme, savaş hasar keşfi gibi birbirinden farklı görevleri ileri otonom özellikleriyle kolaylıkla yerine getirebiliyor. HAVELSAN Dijital Birlik konseptinin en yeni üyesi olan Kapgan, diğer otonom sistemlerde ortak harekat yapmasına imkan sağlayacak sürü altyapısına sahip.

    Kapgan hakkında bilgi veren Ürün Geliştirme ve Üretim Direktörü Veysel Ataoğlu, “Kapgan bizim orta sınıf ikinci seviye insansız kara aracımız. Özellikle biliyorsunuz HAVELSAN’ın Dijital Birlik konsepti var. Bu Dijital Birlik konseptinin ağır üyesi diyebiliriz. Kapgan yaklaşık 2,5-3 ton ağırlığında faydalı yüküyle birlikte 3 tona kadar çıkabiliyor. Yaklaşık 500 kilometrelik bir menzili var. Bunun 100 kilometresi sessiz motta diyoruz. Ayrıca üzerine farklı tip faydalı yük silahlar entegre edilebiliyor. Şu anda da mevcutta yeni robotik x’in 30 milimlik 30, çarpı 113 metre iki modeli var.

    Bu silahta bildiğiniz üzere yaklaşık 2 kilometreden etkili bir vuruş kabiliyetine sahip 25 milimlik söz edilebiliyor. Tabii bu platformları biz üretmiyoruz. Bunlarla çalışan alt yüklenici firmalarımız var, iş ortaklarımız var. Onlarla birlikte çalışıyoruz. Akıl katıyoruz, bunu bir robot haline getiriyoruz. Kapgan da böyle bir robot ve yakında Kapgan’nın tekerlekli versiyonunun yanında paletli versiyonunu da görebileceksiniz” diye konuştu.
    Kapgan’ın toplumsal olaylarda da kullanılabileceğini belirten Ataoğlu, “Kapgan, özellikle bu bölgede hareket kabiliyeti yüksek, farklı tip görevler için kullanılabilecek tamamen otonom bir aracımız.

    Yani verdiğiniz bir görevi otonom olarak yerine getirebiliyor. Tek bir yer kontrol istasyonundan bir göreve girerek bu görevin icra edilmesini sağlayabiliyorsunuz. Bu esnada tabii Kapgan, diğer insansız kara aracımız Balkan olsun, hava aracımız Baha olsun, deniz aracımız Sida olsun. Bunlarla da haberleşerek birlikte görev yapma konseptini ortaya çıkarmış oluyoruz. Kapgan’ın özellikle toplumsal olaylara da müdahale noktasında farklı tip faydalı yüklerle yararlı olabileceğini düşünüyoruz. Meskun mahalde özellikle bu olayların yaşandığı bölgelerde farklı tip faydalı büyüklerimizle caydırıcılık özelliğini sağlayabileceğiz” dedi.

  • Transformers’ı yaşatacaklar

    Transformers’ı yaşatacaklar

    Düzce Belediyesi ve TÜBİTAK işbirliği ile yapımı devam eden Türkiye’nin 7. Bilim Merkezi’nde heyecanlandıran hazırlık başladı. Donanım yerleştirme çalışmalarının devam ettiği merkezde Motor Ustası Murat Çetin’in hurda atıklardan yaptığı robotlar sergilenmek üzere yerleştirildi.
    Düzce Bilim Merkezi bünyesinde ilklere ev sahipliği yapmaya devam ediyor.

    Bilimsel deneylerin yapılması, ilgili çocuk, genç ve yetişkinlerin uzay bilimi ve astronomi gibi konularda kendilerini geliştirmelerini sağlayacak merkez, atıkların dönüştürülmesi konusunda Türkiye’de örnek teşkil edecek bir çalışmaya imza attı. Düzce’de otomobil hurdalarından robotlar inşa eden Sanayi Ustası Murat Çetin’in özgün 6 eseri Düzcelilere sergilenmek üzere Bilim Merkezi’nde getirildi. Her biri özgün tasarımlar olan eserler bundan böyle Düzce Belediyesi Bilim Merkezi’nde meraklıların beğenisine sunulacak.

    Kaynak yapmayı öğrenirken sanat eseri ortaya çıkardı

    Hurda atıkların sanat eserine dönüşme hikayesini anlatan Murat Çetin 2019 yılından itibaren birbirinden farklı tasarımlar yaptığını anlatarak “Bu hikaye 2012 yılında Düzce’ye gelerek bir yapı markette çalışırken motor ustası ile tanışmam ve ardından onun yanına çırak olarak girince başladı. 2019 yılından itibaren de çalışmakta olduğum bu işyerinde hurda otomobil parçalarını bir araya getirmeye başladım.

    Bunun amacı; daha önce sanayide çalışmamıştım. Kaynak yapmayı öğrenmek amacıyla başladım bu işe. Hurda otomobil parçalarını birleştirerek yaptığım küçük objeler zamanla büyüdü. İnsanların tepki ve ilgisi de yoğun olunca bunları geliştirdim. Şu an gördüğünüz bu eserler de gelişmeye devam etmekte. Küçük Sanayi Sitesi’nde onarım yaptığımız araçlardan ömrünü tamamlamış çıkan parçaları tasnif ederek nasıl bir tasarım yapacağımı düşünüyorum.

    Bu zihnimdeki tasarım aşaması ve tasnif yaklaşık 3-4 ay sürüyor. Tasnifi tamamladıktan sonra hurdaları bir araya getirip eseri ortaya çıkarıyorum. Ön çizimi, projesi olmayan zihinde tasarlanmış eserler bunlar. Yaklaşık bin 500 ile 2 bin 500 parça arasında değişiyor bu eserleri oluşturan parçalar. Genel karakter yapısını kafamda tasarlıyorum. Yaklaşık 4 yıldır bu atık parçaları bir araya getiriyorum ve bir eser ortaya çıkarıyorum” dedi.

    Düzce’den yurtdışına uzanan gurur
    Eserlerinin İstanbul’da ve yurtdışında fuarlarda sergilendiğini anlatan Çetin “Bu eserler şu an piyasada nadir eserlerden. İstanbul’da ve Türkiye’nin değişik yerlerinde sergilemek üzere götürdük. Şu an Düzce’deyiz ama buradan önce yurtdışına gönderdiğim oldu.

    Fuarlarda ve organizasyonlarda yer aldık. Yaklaşık bir yıldır İstanbul’da sergileniyordu. Şimdi artık Düzce Belediyesi Bilim Merkezi’nde Belediyemiz ve Kent Konseyi’nin katkılarıyla buraya getirdik, meraklılarına gösterilecek. Bundan sonra Düzce halkına sergilemek üzere bu düzeni kurmaya çalışıyoruz” ifadelerinde bulundu.

    “Düzce belediyesine teşekkür ediyorum”
    Özgün tasarım robot formundaki tasarımların artık Düzce Belediyesi ev sahipliğinde Bilim Merkezi’nde Düzcelilerin beğenisine sunulacağını aktaran Çetin, Düzce Belediyesi ve emeği geçen herkese teşekkür ederek “Türkiye’de metal sanatları konusunda çalışan pek çok sanatçı var. Yalnız benim yaptığım eserler otomobil parçalarından ve %95 oranında bozulmadan birebir orijinalliği korunarak yapılmış eserler. Bu farkıyla Türkiye’de tek ben varım.

    Bugüne kadar yaptığım 11 eserim vardı. Bunlardan kurumsal firmalara 4 tanesini sattım. Şu an burada 6 eser var 2 tanesinde çalışmaya devam ediyorum. Onlar da bittiğinde Düzce Bilim Merkezi’nde sergilenecek. Bu konuda çok emeği olan özellikle Düzce Belediyesi Başkanımız Faruk Özlü’ye teşekkür ediyorum. Düzceliler için çok güzel bir mekan oldu” dedi.
    Bilim Merkezi’nde donanımların yerleştirme çalışmasının tamamlanması ile birlikte kısa bir süre sonra merkez Düzcelilerin hizmetine açılacak.

  • Türkiye gökyüzüne kilitlenecek

    Türkiye gökyüzüne kilitlenecek

    Bilim ve Teknik Dergisi tarafından ilk kez 1998 yılında Antalya Saklıkent’te düzenlenen Gökyüzü Gözlem Etkinliği, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın katkılarıyla TÜBİTAK’ın koordinasyonunda gerçekleştiriliyor. Astronomi meraklıları, yaklaşık 2 bin metre yükseklikteki Saklıkent’te uzman astronomlar eşliğinde gökyüzünü inceleme fırsatı bulacaklar.
    Etkinliğe katılmak isteyenler etkinliğin resmi web sayfası gozlem.tug.tubitak.gov.tr adresi üzerinden 7 Temmuz 2023 saat 23:59’a kadar başvuru yapılabilecek.
    Etkinliğe katılacak bin kişi, Türkiye’nin dört bir yanından başvuran binlerce kişi arasından kurayla belirlenecek.

    “Gezegenleri inceleyen çocuklarımız yarının en önemli bilim insanları olacak”

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, etkinliğin önemine işaret ederek “Bizim yaptığımız çalışmalardaki temel amacımız çocuklarımızın içindeki bilim, teknoloji, uzay ve astronomi merakını harekete geçirebilmek. İnanıyoruz ki yıldızları, ayı, gezegenleri inceleyen çocuklarımız yarının önemli bilim insanları olacaklar. Ne mutlu bize ki, harcadığımız emekler de karşılıksız kalmıyor. Tüm Türkiye’den gençlerimiz ve yediden yetmişe ziyaretçilerimiz gökyüzü gözlem etkinliklerimize akın ediyor. Gözlem etkinliğimizde misafirlerimizi çok özel zamanlar bekliyor” ifadelerini kullandı.

    “Türkiye artık ‘uzayda ben de varım’ diyor”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı Milli Uzay Programıyla, birlikte Gökyüzü Gözlem etkinliklerinin çok daha kıymetli hale geldiğini belirten Bakan Kacır, “Tek bir gencimizin, bir çocuğumuzun dahi bu etkinliklerimizden ilham alarak uzayı sevmesi, belki gelecekte Türkiye’nin önemli uzay sistemlerini geliştiren bilim insanlarından birisi olmasına vesile olacak. Milli Teknoloji Hamlesi’nin eserlerinden olan metre altı gözlem uydumuz İmece’yi bu yıl uzaya fırlattık, ilk görüntüleri de kamuoyuyla paylaştık. Haberleşme uydumuz Türksat 6A’yı da yakın zamanda fırlatacağız. Uluslararası uzay istasyonuna gidecek olan ilk Türk uzay yolcumuzu belirledik. 2023 yılı Türkiye’nin artık güçlü şekilde ‘uzayda varım’ dediği bir yıl oluyor” açıklamasında bulundu.

    Bakan Kacır, sosyal medya hesabından da “Ay, yıldızlar, gezegenler. Sonsuzluğun peşinde, uzayın derinliklerinde bir yolculuğa çıkmak için Gökyüzü Gözlem Etkinliği 10-13 Ağustos’ta Antalya’da! Uzman astronomlar ve teleskoplar ile gözlerimiz yeniden göklerde olacak. Kaçırmayın” paylaşımı yaptı.
    TÜBİTAK’ın, 1998 yılından bu yana düzenli olarak Gökyüzü Gözlem Etkinlikleri düzenlediğini ifade eden TÜBİTAK Başkanı Hasan Mandal ise “Bu etkinliklerle toplumda astronomiye, uzay bilimine olan ilgiyi ve farkındalığı artırmayı istiyoruz. Amacımız aslında geçmişimize gitmek çünkü geçmişimize baktığımız zaman biz astronomide Türk İslam coğrafyasında ilkleri yapanlarız ama arada belli bir boşluğumuz olmuş. O boşluğu hızlı bir şekilde kapatabilmek için gökyüzü gözlem etkinliklerine başlamıştık. Bu yıl da Antalya Gökyüzü Gözlem etkinliğiyle devam ediyoruz” diye konuştu.
    Milli Uzay Programı vizyonuyla gençlerin uzaya ilgisinin arttırılmasının amaçlandığı Antalya Gözlem Etkinliği’ne yıllardır astronomi meraklıları büyük ilgi gösteriyor. Her yaş grubundan astronomi meraklılarının katılacağı etkinlik boyunca seminerler, yarışmalar, gökbilim ile ilgili birçok faaliyet düzenlenecek.

  • Kara delik uykuda değil

    Kara delik uykuda değil

    Çalışma, Güneş’ten yaklaşık dört milyon kat daha büyük olan ve Dünya’dan yaklaşık 27 bin ışıkyılı uzaklıkta bulunan kara deliğin, yaklaşık 200 yıl önce uzun uykusundan uyandığını söylüyor.

    Araştırmacılara göre, gök cismi yaklaşık bir yıl boyunca çeşitli kozmik nesneleri yuttuktan sonra bir kez daha dinlenme durumuna geri döndü.

    Çalışmanın yazarı Frederic Marin, karadelik hakkında “Etrafındaki her şeyi yedikten sonra kış uykusuna giren bir ayı hayal edin” dedi.

    Marin , 19. yüzyılın sonlarında faaliyetin bu aşamasında, karadeliğin “bugün olduğundan en az bir milyon kat daha parlak olduğunu” ekledi.

    Geçen yıl, astronomlar kara deliğin ya da daha spesifik olarak onu çevreleyen ve varlığını doğrulayan parlayan gaz halkasının çekilen ilk görüntülerini çevrimiçi olarak yayınladılar.

    Karadelik, yerçekiminin çok güçlü olduğunu, ışığın bile çıkamayacağı bir uzay-zaman alanı.

    Çok büyük kütleli bir yıldızın merkezi ömrünün sonunda kendi üzerine çöktüğünde oluşurlar.