Kategori: Bitlis

  • Tarımsal ilaçlamada ZİHA kullanımı

    Tarımsal ilaçlamada ZİHA kullanımı

    Tarım ve Orman Bakanlığının yüzde 50 hibe desteği verdiği ZİHA ile çiftçi Halil Süleymanoğlu, buğday tarlalarında pas hastalığına karşı ilaçlama yapıyor. Kırsal Kalkınma Desteklenmesi Programı Kırsal Altyapı Yatırımları B İş Planı çerçevesinde akıllı tarım uygulamaları alt başlığında desteklenen ZİHA ile çiftçiler hem iş gücünü hafifletmiş olacaklar hem de zaman kaybını önlemiş olacaklar.

    Konuyla ilgili Bitlis İl Tarım ve Orman Müdürlüğünden yapılan açıklamada, “Traktör ile yapılan zirai mücadelede, traktör tekerlek iz genişliğinden dolayı ürünlerde yüzde 3’e varan kayıpların oluştuğu, iş gücü ve zaman kaybının çok olduğu, makine ekipman amortismanlarıyla beraber bu yöntemin ekonomik anlamda rantabl olmadığını, ancak ZİHA ile yapılan mücadele yönteminde bu risklerin ortadan kaldırıldığı, yöntemin daha pratik ve ekonomik olduğunu tespit ettik” denildi.

    Bitlis’in Ahlat ilçesinde çiftçilik yapan Halil Süleymanoğlu ise, bu şekilde günde 700 dekar alanı fazladan ilaçladıklarını belirtti. Süleymanoğlu, “Biz bu ZİHA’lardan önce traktörlerle ekinlerimizi ilaçlıyorduk. Bu şekilde ilaçlama yaparken büyük bir zarar yaşıyorduk. Traktörün ekinlere ve toprağa verdiği zararlardan dolayı büyük bir sıkıntı yaşıyorduk. Bunları bertaraf etmek için ZİHA kullanmayı tercih ettik. Hem de bu şekilde teknolojiden faydalanmak istedik. Ekinlerimizi hem zamansal hem de çok güzel bir kalitede ilaçlamış olduk. Biz bunu Bitlis’te ilk yaptık. Bundan sonra bütün arkadaşlara bunu öneriyoruz. Daha önce günde 200-300 dekar ancak ilaçlama yapabiliyorduk ama şimdi ZİHA ile günde bin dekar alanda ilaçlama yaptık” dedi.

  • Dere üstü açıldı tarihi köprüler ortaya çıktı

    Dere üstü açıldı tarihi köprüler ortaya çıktı

    Yaklaşık 7 bin yıllık tarihi ile birçok medeniyete ev sahipliği yapan Bitlis’te, son yıllarda dere üstü ve çevresinde yapılan bazı yapıların altında kalarak kaybolan 8 tarihi köprü tekrar gün yüzüne çıkarıldı.

    Bitlis Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürü Doğan Yorulmaz, kadim şehir Bitlis’in tam ortasından geçen gerek dere üstünde gerekse derenin hemen yanında birçok betonarme yapılar olduğunu belirterek, “Bu da çarpık yapılaşma ve kentleşmeye neden oluyordu. Bunları bertaraf ederek alanı ve tarihi ortaya çıkarmak için bu proje hayata geçirilmeye karar verildi. 6306 sayılı kanun bünyesinde Cumhurbaşkanlığımızın kararı ile bu alan riskli alan ilan edilerek dere üstündeki tüm taşınmazların kamulaştırılarak tahliye ve yıkım işlemleri kararlaştırıldı.

    Bu aşama geçen yıl Bitlis Belediyesi Başkanlığınca kamulaştırma işlemleri tamamlandı ve valilik koordinesinde ise tahliye ve yıkım işlemleri tamamladı. Yıkım işlemlerinin ardından alanda birçok tarihi ve kültürel yapı gün yüzüne çıkarıldı. Bu alanın kazanımı içinde Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanlığınca yenileştirme projesi hazırlandı, ihalesi yapıldı ve bu sürece de başlamış durumundayız. Alanda sadece TOKİ’nin değil birçok kurumun da yatırımı var. Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Karayolları Genel Müdürlüğünün de restorasyon çalışmaları olacak. Yol üzerinde bir daha kazıya izin vermemek anlamında birçok çalışma yürütüyoruz. Proje çerçevesinde derenin ıslahı ile beraber içerisinde suyu gölet haline getirmek, menfezler yaparak sadece Alemdar Köprüsü hariç diğer mevcut köprülerimiz araç trafiğine kapatarak sadece yaya köprüsü olarak kalacak. Bununla beraber gezinti alanları, yeşil alanlar ve birçok yapıyı bu proje çerçevesinde yapıp halkımızın kullanımına sunacağız” dedi.

    Dere üstü yıkımıyla birlikte köprülerle beraber birçok tarihi yapının gün yüzüne çıkarıldığını sözlerine ekleyen Yorulmaz, “Yıkımdan sonra dere üzerinde 9 tane köprümüz oldu. Bunların 8 tanesi yeni ortaya çıktı. Alemdar Köprümüzle birlikte diğer 8 köprümüzün de restorasyon çalışmaları yapılarak halkımıza kazandırılacak. Bununla beraber Paşa Hamamı olsun, Hazo Hanı olsun ve Hacı Behiye Camii’nin restorasyon çalışmaları Vakıflar Genel Müdürlüğümüzce ihalesi yapıldı. Şu anda onlarında onarım çalışmalarına başlandı. Hiç görülmemiş olan köprülerimiz, köprü ayaklarında çeşmelerimiz, kemerli yapılarımız, sur duvarlarımız da ortaya çıktı ve bunların tescilleri yeni yapıldı. Onlarında zamanla restorasyonu yapılarak halkımıza kazandırılması sağlanacak” diye konuştu.

    Köprü ayaklarına döşenen taş duvarların sadece geçici olarak ve köprünün yapısının korunması ile ilgili olduğunu belirten Doğan Yorulmaz, sözlerine şöyle devam etti:

    “Köprü ayaklarımızda taş duvarların yapıştırılması ile ilgili olan imalatımız tamamen köprüyü şu aşamada geçici bir süreyle korumak amaçlıdır. Çünkü henüz köprülerimizin restorasyon projesi hazırlanıp ihalesi yapılmadı. Bu süreçte gerek sudan gerekse dış ortamlardan köprülerimizi koruyabilmek adına taş duvarlarımızı köprü ayaklarına dayayarak suyun köprü ayağı altındaki dolgusunu aşındırmasını engellemeyi hedefledik. Bu projeler hazırlanıp ihalesi yapıldıktan sonra o bölgedeki taş duvarlar kalkıp projesine uygun olarak tekrar inşa edilecek. Köprülerimiz orijinal halleri ile hizmete sunulacak.”

    Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Demirtaş ise projenin çok doğru bir proje olduğunu belirterek, “Bitlis Deresi’nin üzerinin açılmasıyla ilgili şu anda bir proje yürütülüyor. Projenin maksadı tarihi dokuyu ortaya çıkarmaktır. Bu çerçevede başta köprüler olmak üzere Paşa Hamamı, Bitlis Kalesi’nin daha güzel görünmesi Ulu Camii’nin görkemli bir şekilde yapısını ortaya çıkarmak gibi fikirler var. Yapılan çalışma çok gerekli bir çalışmaydı. Proje çerçevesinde yerinde yapmış olduğumuz incelemeler neticesinde Bitlis Deresi’nin şehir merkezi bölümünün üzerinde 10 tane köprü olduğunu tespit ettik. Bunların bir tanesi Alemdar Köprüsü, bir diğeri şehrin girişindeki Çağlayan Köprüsü’dür. Bu köprüyle ilgili bir çalışma mevcut değil. Köprünün üzeri betonla ve asfaltla kapatılmış durumda. Alemdar Köprüsü eskiden beri açıktaydı, yani proje çerçevesinde ortaya çıkarılmış değil. Buna göre proje çerçevesinde ortaya çıkarılan köprü sayısı 8 tanedir” diye konuştu.

  • 12 yaşında kitap yazdı

    12 yaşında kitap yazdı

    Tatvan Van Gölü Ortaokulu’nda eğitim gören 7’nci sınıf öğrencisi Eylül Akbay, 9 yaşında tanıştığı Yazar Ayşe Şengül’den esinlenerek kitap yazmaya karar verdi. İlk kitap yazma denemesine 5’nci sınıftayken başlayan Akbay; öykü, masal, şiir ve kompozisyon yazıları yazdı. Daha sonra pandemi sürecinde küçük kardeşinin yaşadığı olaylardan esinlenen Akbay, ilkokul düzeyinde 50 sayfalık “Hayvanların Minik Kahramanı” adlı hikâye kitabı yazdı. Pandemi sürecinde teknolojiye inat yaşıtlarına örnek olan Akbay, eğitim gördüğü okulda ilk imza gününü gerçekleştirerek kitabını okuyucularıyla buluşturdu.

    “Kitap satışından elde edeceğim geliri Okul Aile Birliğine bağışlayacağım”

    İmza gününü eğitim gördüğü okulda gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşayan Akbay, kitap satışından elde edilen gelirleri de Okul Aile Birliğine bağışlayacağını söyledi. İmza gününde çok güzel tepkiler aldığını söyleyen Eylül Akbay, “4’üncü sınıftayken Ayşe Şengül adında bir yazar ile imza gününde karşılaştım. Bize hikâyesini anlattı ve bayağı etkilendim. Ondan sonra kitap yazacağımdan emindim. 5’inci sınıfta kitap yazmaya ilk adımımı attım. Fakat yazım yanlışları olduğu için pes ettim. Daha sonra 6’ncı sınıfta tekrardan yazmaya karar verdim. Annem fikirler vererek kitabımı düzeltmemi sağladı. Türkçe hocama danıştım ve bana çok moral vererek fikirler sundu. Ben de kitabımı tamamlayarak yayın evine gönderdim. Yayın evinde Yazar Ayşe Şengül, bana çok yardımcı oldu. Daha sonra kitabım çıktı ve bugün de ilk imza günüm. Çok heyecanlıyım. Çok güzel tepkilerle karşılaştım. Bugünden sonra yüzlerce kitap yazmayı düşünüyorum. Kitabımın gelirini ise okulumun aile birliğine bağışlamayı düşünüyorum. Bu kitabı oluşturmamda emeği geçen başta ailem olmak üzere okul müdürüme, öğretmenlerime ve Yazar Ayşe Şengül’e çok teşekkür ederim” dedi.

    “Bugün de kızımın heyecanına ortak oluyorum”

    Kızına kitap yazma konusunda hep destek sağladığını ve her zaman motive ettiklerini belirten anne Özlem Akbay ise kızının kitap yazmaya başladığında çok heyecanlı olduğunu belirterek, “Eylül yazar olmak istediğini bize söyledi. Bu kararı verdi ama kitap yazımı pandemi sürecine denk geldi. Kardeşinin hikâyelerini görüp bana anlattı. Bende bunu kitaba aktarması gerektiğini söyledim. Belki defalarca kez denedi. Kardeşinin hikâyelerini yazmaya başladığı zaman çok severek yazdı. Ben hep destekçisi oldum ve onu sürekli motive ettim. Sonunda çok güzel bir eser ortaya çıkardı. Ayşe Şengül hocamızla görüştüm ve kitabı yazmamız da yardımcı oldu. Çok şükür ki kitabımız ortaya çıktı. Bugün de kızımın heyecanına ortak oluyorum. Çok mutluyum ve gururluyum. Ne mutlu bize ki böyle güzel bir günde mutlu şeyler yapıyoruz. Birçok arkadaşı Eylül’ü görerek kitap yazabileceklerine inandılar. Bu konuda ben onların da destekçisiyim ve elimden geleni yapacağım” ifadelerini kullandı.

    “Çok küçük yaşlarda çok büyük başarılara imza atan öğrencilere şahit olduk”

    Küçük yaşlardan itibaren çocuklara ne verilirse mutlaka onun alınacağını dile getiren İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Nevzat Ulus da, “Daha küçük yaşlarda öğrenciyi cesaretlendirmek, bu tarz kitaplar yazmayı başarabilmek, eğitimin iyi yanlarından biri. Küçük yaşlardan itibaren siz çocuklara ne verirseniz, mutlaka onu alırsınız. Biz çok küçük yaşlarda çok büyük başarılara imza atan öğrencilere şahit olduk. Bizler işimizi yapıp öğrencileri cesaretlendireceğiz ve çocuklarımızın daha küçük yaşlarda eserler verme noktasında desteklerimizi esirgemeyeceğiz. Ben bu vesile ile emeği geçen okul idaresini, öğretmenlerimizi ve ailesini tebrik ediyorum” diye konuştu.

    “Eylül birçok yarışmada sürekli derece alan örnek bir öğrencimizdir”

    Eylül’ün kitap yazma macerasına başladığı günden beri hep destek olduklarını dile getiren Van Gölü İlkokul ve Ortaokul Müdürü Şahin Ballıkaya da, “Eylül, ilçemiz çapında yapılan şiir, kompozisyon gibi birçok yarışmada sürekli derece alan örnek bir öğrencimizdir. Bu macerasına başladığı günden beri biz onunla bu yolda beraber yürüdük. Ben maddi ve manevi her türlü desteği sunan başta ailesi olmak üzere öğretmenlerime teşekkürlerimiz sunuyorum. Yazarlık bir tutku işi. Bu tutkusundan vazgeçmemesi ve ilerleyen yıllarda ülkemize ses getirecek çok daha güzel eserlere imza atmasını diliyorum” dedi.

    “Eylül abla bizlere çok büyük bir örnek oldu”

    Kitap okumanın insanı güçlendirdiğini söyleyen öğrenci Elif Sena Taşkın ise, “Eylül abla bizlere çok büyük bir örnek oldu. Bu kitap ile bizim geleceğimizi çok güzel şekillendirdi. Bende büyüdüğüm zaman kitap yazacağım” şeklinde konuştu.

  • Van Gölü kıyısında çürümüş ceset bulundu

    Van Gölü kıyısında çürümüş ceset bulundu

    Tatvan-Van karayolu güzergahında bulunan Van Gölü kıyısında yürümek için giden vatandaşlar çürümüş ceset buldu.

    İhbar üzerine olay yerine gelen polis ekipleri tarafından yapılan incelemede cesedin bir erkeğe ait olduğu tespit edilirken, cesedin ne zamandan beri göl kıyısında olduğuna ilişkin araştırmalar devam ediyor.

    Ceset otopsi için Tatvan Devlet Hastanesi morguna kaldırılırken üzerinden kimlik çıkmadığı öğrenildi.

    Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

  • Tatvan’da otomobille kamyonet çarpıştı: 13 yaralı

    Tatvan’da otomobille kamyonet çarpıştı: 13 yaralı

    Kaza, bugün öğle saatlerinde Tatvan – Van karayolunun 65. kilometresinde bulunan Kuskunkıran Tüneli girişindeki kavşakta meydana geldi.

    F.T. yönetimindeki otomobil ile S.A. yönetimindeki  kamyonet, belirlenemeyen bir nedenden dolayı kavşaktan dönüş almaya çalışırken çarpıştı.

    Meydana gelen kazada aynı aileden 13 kişi yaralandı.
    Kazaya karışan iki araç kullanılmaz hale gelirken yaralılar olay yerine gelen ambulanslarla Tatvan ve Bitlis’teki hastanelere kaldırıldı. Kaza ile ilgili soruşturma başlatıldı.

  • Van Gölü’nün gizemini çözmek için dalgıçlar yetiştiriyor

    Van Gölü’nün gizemini çözmek için dalgıçlar yetiştiriyor

    BİTLİS’te Adilcevaz Kültür Sanat ve Turizm Derneği Başkanı Cumali Birol, Van Gölü’nün gizemlerini ortaya çıkarmak amacıyla dalgıç yetiştirmeye karar verdi. Eğitim vermeye başlayan Birol “Adilcevaz’da geniş kapsamlı bir dalış okulu yaptırmayı düşünüyoruz” dedi.

    Yıllardır farklı noktalarda dalışlar yaparak boyu 40 metreyi bulan mikrobiyalitleri (mercan), kale kalıntısı ve batık gemi gibi Van Gölü’nün derinliklerinde gizli kalanları bulan Adilcevaz Kültür Sanat ve Turizm Derneği Başkanı dalgıç Cumali Birol, şimdi de eğitim vermeye başladı. Van Gölü’nün gizemlerini ortaya çıkarmak için dalgıç yetiştirmek isteyen Birol, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’ne bağlı yüzme havuzunda suda nefes kontrolü, atlama, ekipman tanıtımı ve dalış hareketleri konusunda eğitimler veriyor.

    ‘BU GİZEMİN İÇERİSİNDE YERİMİZİ ALACAĞIZ’

    Birol, şunları söyledi:

    “Bitlis Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’ne bağlı yüzme havuzunda dalgıçlık temel eğitim derslerine başladık. İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü’ne yazdığımız projemiz onaylandı. Bu proje kapsamında ekipmanlarımızı temin ettik. Tahsis edilen paranın bir miktarını da eğitim giderleri için ayırdık. 30 kişilik bir grupla eğitimlere başladık. Önümüzdeki yıl hedeflediğimiz programı devam ettiriyoruz. Adilcevaz’da geniş kapsamlı bir dalış okulu yaptırmayı düşünüyoruz. Çünkü Van Gölü havzasında ciddi anlamda böyle bir okul yok. Yapacağımız tesisin göl kenarında olması için projelerimiz hazırlandı. Büyük bir övgüyle karşılanacağını düşünüyoruz. Adilcevaz bu işe hasretti. Van Gölü’nü kullanamıyorduk. Şimdi Van Gölü’nü her yönüyle kullanacağız. Mikrobiyalitler, Rus batıklar, böylece gün yüzüne çıkacaktır. Van Gölü gizemini koruyor ve bizler de bu gizemin içerisinde yerimizi alacağız.”

    ‘VAN GÖLÜ’NE DALMAYAN KALMAYACAK’

    Profesyonel Dalış Eğitmeni Ahmet Bülent Şener de gençlere dalış eğitiminin verildiğini ifade ederek “Vatandaşlarımızın Van Gölü’nü, Van Denizi’ni Akdeniz gibi kullanılması için temel seviyede sportif alanda dalış eğitimi veriyoruz. Van Gölü’nün su altı güzelliklerini görmeleri, o duyguyu tatmaları için elimizden geleni yapıyoruz. Şu anda 25 öğrencimiz var. Proje sonunda Adilcevaz ve çevresinde Van Gölü’ne dalmayan kalmayacak” diye konuştu.

  • Bitlis’in 9 köyünde sokağa çıkma yasağı

    Bitlis’in 9 köyünde sokağa çıkma yasağı

    Bitlis’te terör operasyonu nedeniyle 9 köyde sokağa çıkma yasağı ilan edildi.

    Bitlis’te terör örgütü PKK’ya yönelik operasyon nedeniyle bölgedeki 9 köy ve bağlı mezralarında ikinci bir emre kadar sokağa çıkma yasağı ilan edildi.

    Valilikten yapılan açıklamada, il merkezindeki bazı köy ve bağlı mezralarında sokağa çıkma yasağı ilan edildiği belirtildi.

    Açıklamada, şunlar kaydedildi:

    “Bitlis ili merkez ilçesi sınırlarındaki Ağaçpınar, Ayrancılar, Kaşıklı, Kayalıbağ, Karaca, Konalga, Yeşilsırt, Narlıdere, Tanrıyar köy ve mezraları bölgelerinde bölücü terör örgütü mensuplarının bulunduğu ve barınma amaçlı sığınak/barınak tesis ettikleri bilgisi alınması neticesinde, bahse konu alanlarda, teröristlerin yakalanmaları, halkımızın can ve mal güvenliğinin sağlanması için İl İdaresi Kanunu’nun 11/C maddesi gereğince 11 Eylül saat 03.30’dan itibaren ikinci bir emre kadar sokağa çıkma yasağı ilan edilmiştir.”

  • Bitlis’in kanaat önderlerinden Nurettin Mutlu, koronadan hayatını kaybetti

    Bitlis’in kanaat önderlerinden Nurettin Mutlu, koronadan hayatını kaybetti

    Bitlis ve bölgenin kanaat önderlerinden Nurettin Mutlu (82) koronavirüs tedavisi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi.

    Nakşibendi şeyhlerinden Şeyh Masum’un oğlu Nurettin Mutlu’nun bir süre önce yapılan koronavirüs testi pozitif çıktı.

    Evinde karantinaya alınarak tedavisine başlanan Mutlu’nun durumu ağırlaşmaya başladı.

    21 Kasım’da Bitlis Tatvan Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak yoğun bakım ünitesinde tedavisi devam eden Mutlu, sabah saatlerinde hayatını kaybetti.

    Nurettin Mutlu’nun cenazesi, bugün Güroymak ilçesi Erentepe Mahallesi’nde Şeyh Abdurrahmani Taği Mezarlığı’nda defnedilecek.

  • Son Dakika: Van’da korkutan deprem!

    Son Dakika: Van’da korkutan deprem!

    Gelen bir son dakika haberine göre; Van’da ve Bitlis’te 3.7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi.

    AFAD’dan yapılan açıklamaya göre yerel saat ile 11.31 sularında merkez üssü Van’ın Tuşba ilçesinde 3.7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Yerin 23.85 kilometre derinliğinde meydana gelen deprem Bitlis’te de hissedildi.

  • Bitlis’te PKK/KCK operasyonunda 4 tutuklama

    Bitlis’te PKK/KCK operasyonunda 4 tutuklama

    BİTLİS merkezli 3 ilde, terör örgütü PKK/KCK’ya yönelik yapılan operasyonda, gözaltına alınan 6 kişiden 4’ü çıkarıldıkları mahkemece tutuklanırken, 2 şüpheli ise adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.

    Bitlis İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, 25 Eylül’de, terör örgütü PKK/KCK’ya yönelik operasyon düzenledi. Bitlis merkezli İstanbul ve Mersin’de eş zamanlı operasyonlarda 6 kişi gözaltına alındı. Şüpheliler emniyetteki işlemlerinin ardından bugün adliyeye çıkarıldı. 4 şüpheli çıkarıldıkları mahkemece tutuklanırken, 2 şüpheli ise adli kontrol kararı ile serbest bırakıldı.