Kategori: Bursa Yerel

  • BAL-GÖÇ’ten nezaket ziyareti

    BAL-GÖÇ’ten nezaket ziyareti

    Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği (BAL-GÖÇ) Mustafakemalpaşa Şubesi, kamu kurum ve kuruluşları ile siyasi parti ve STK’lara nezaket ziyaretinde bulundu.

    Mart ayında yapılan kongrenin ardından BAL-GÖÇ Şube Başkanlığı’na seçilen Hüseyin Arslan ve yeni yönetim kurulu üyeleri, ilçe ve Bursa protokolünü ziyaret etti. BAL-GÖÇ yeni yönetimi, Kaymakam Ahmet Altıntaş, Belediye Başkanı Mehmet Kanar, AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, İYİ Parti Bursa İl Başkanı Selçuk Türkoğlu, protokol mensupları, STK ve siyasî parti temsilcileriyle bir araya geldi. Ziyaretlerin ardından bir açıklama yapan BAL-GÖÇ Şube Başkanı Hüseyin Arslan, kamu yararına çalışan dernek statüsünde bulunan platformun yeni dönemde daha faal olacağını söyledi.

    BAL-GÖÇ’ü misafir eden protokol mensuplarına Balkan coğrafyasına yaptıkları ve yapacakları çalışmalardan dolayı plaket takdim ettiklerini kaydeden Hüseyin Arslan, “Bizleri ağırlayan ve daha yakından tanışma fırsatı bularak, derneğimizin faaliyetlerini anlatma imkânı sağlayan herkese teşekkür ediyorum. BAL-GÖÇ, Balkanlar’dan göç eden ve Balkanlar’da yaşayan soydaşlarımızın aralarındaki dayanışmayı artırmak, Balkan ülkeleri ile iyi ilişkilerin geliştirilmesi, dostluk ve kardeşliğin güçlenmesini sağlamak için çalışıyor” dedi.

  • Gençlerin üniversite hayali BUSMEK’le gerçek oldu

    Gençlerin üniversite hayali BUSMEK’le gerçek oldu

    BUSMEK tarafından düzenlenen ücretsiz Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) hazırlık kurslarına katılan 1150 gencin yüzde 80’i merkezî yerleştirme ile bir üniversite programına girme başarısı gösterdi. Gençlerle bir araya gelen Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, hayâllerini BUSMEK’le gerçekleştiren gençlere, eğitim hayatlarında başarılar diledi.

    Bursa Büyükşehir Belediyesi, BUSMEK aracılığıyla hayat boyu eğitim anlayışıyla vatandaşların sanat ve meslekî eğitim ihtiyacına çözüm olmaya devam ediyor. Üniversite sınavlarına hazırlanan gençlere uzman rehber öğretmenler eşliğinde ücretsiz YKS hazırlık kursları da düzenleyen BUSMEK, pandemi boyunca eğitimlere ara vermeyerek yüz yüze ve dijital ortamda hedefine kilitlenen gençlerin yanında yer aldı. Yüz yüze eğitimin yapıldığı Hürriyet Sınava Hazırlık Merkezi’nde yaklaşık 350, Naim Süleymanoğlu Sınava Hazırlık Merkezi’nde ise yaklaşık 75 öğrenciye destek olunurken, dijital eğitimde ise yaklaşık 700 öğrencinin sınava hazırlık sürecine katkı sağlandı. 58 öğretmenle öğrencilere eğitim verilirken, danışmanlık konusunda da destek olundu. Yüz yüze eğitimde haftanın 4 günü 7 saat ders ve sonrasında etüt, soru çözümü ve birebir eğitimlerle gençler sınava hazırlandı.

    BUSMEK tarafından düzenlenen YKS hazırlık kurslarına katılarak üniversiteyi kazanma başarısı gösteren gençlerle bir araya gelen Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, çok çalışıp başarı gösteren öğrencileri tebrik etti. Başarıda katkıları olduğu için mutlu olduklarını dile getiren Başkan Aktaş, altyapıdan ulaşıma kadar birçok alanda şehre hizmet ettiklerini ancak kültürel, sanatsal ve eğitimle ilgili çalışmaların daha fazla hoşuna gittiğini belirtti. BUSMEK’in yetişkin eğitimlerinin yanında üniversiteye hazırlanan gençler için YKS hazırlık kursları düzenlediğini anlatan Başkan Aktaş, “Uzaktan eğitime geçtiğimiz dönemde teknolojik imkânlarımızın tamamını kullandık. Gençlerin sınava hazırlık sürecinden uzaklaşmaması için elimizden geleni yaptık. Hem sınava hazırlık hem de psikolojik anlamda destek verdiğimiz öğrencilerimizi, tercih döneminde de yalnız bırakmadık. Sınav sonuçları açıklandıktan sonra 17 ilçede tercih tırları marifetiyle öğrencilere destek verdik. Hazırladığımız bu imkanla sınava giren 4 milyon öğrenciden, ilk 1000’in içinde 2 öğrencimizin, ilk 5000’in içinde 5, ilk 10.000’in içinde ise 7 öğrencimizin yer alması bizleri çok sevindirdi. Öğrencilerimizin yüzde 80’i bir üniversite programına yerleşti” dedi.

    “Kendinizi yetiştirmeye önem verin”

    Faal olan Hürriyet Sınava Hazırlık Merkezi ve Naim Süleymanoğlu Sınava Hazırlık Merkezi’ne, Vakıf Sınava Hazırlık Merkezi, Orhangazi Sınava Hazırlık, Mustafakemalpaşa Sınava Hazırlık Merkezi’nin eklendiğini dile getiren Başkan Aktaş, 5 sınava hazırlık merkezi ve yüz yüze eğitime katılamayan öğrenciler için dijital eğitim desteği olmak üzere 6 ayrı merkezde gençlere üniversite sınavlarına hazırlık eğitimi verileceğini söyledi. Gençlerin iyi yetişmesini, milli ve manevi değerlere önem vermesini, entellektüel derinliğe sahip olmalarını ve ülkelerini sevmelerini arzuladıklarını belirten Başkan Aktaş, bu tür çalışmaların artarak devam edeceğini söyledi. Gençlere çeşitli nasihatlerde de bulunan Başkan Aktaş, üniversite döneminde farklı bir bakış açısı ortaya konulması gerektiğini dile getirdi. Türkiye’nin hızlı büyüyen bir ülke olduğunu hatırlatan Başkan Aktaş, gençlerin Türkiye’ye güvenmesini, kendilerini iyi yetiştirmelerini istedi. Üniversiteyi kazananların geniş vizyonda düşünmesi gerektiğini anlatan Başkan Aktaş, “Hayalleriniz olsun. Bu memleketin gözü açık gençlere ihtiyacı var. Yaz aylarında boş durmayın. Bölümünüzle ilgili gönüllü staj yapın. Sosyal faaliyetlere katılın. Toplum için çalışmalara katılın. Kendinizi yetiştirmeye önem verin. Şehrinizi, ülkenizi, devletinizi sevin. Birçok şeyi başaracaksınız ama önemli olan işinizi keyifle yapmanız. Geleceğimiz olan yavrularımıza hayat boyu başarılar diliyorum” diye konuştu. Ziyaretin sonunda Başkan Aktaş tarafından gençlere hediye çeki ve çeşitli hediyeler verildi. Kursa katılan öğrenciler de Başkan Aktaş’a çiçek takdim etti. BUSMEK’in ücretsiz YKS kurslarına katılan Batuhan Çobanoğlu, üniversiteye gidip gitmemeyi düşündüğü bir dönemde kursun ilanını gördüğünü söyledi. Çok fazla hedefi olmamasına rağmen kursta eğitmenlerin hedefini değiştirdiğini anlatan Çobanoğlu, “Hocalarımız beni hedef konusunda ileriye çektiler. Sınav benim için güzel geçti. İlk 5000’e girdim. Uludağ Üniversitesi özel eğitim öğretmenliği kazandım. Bu imkanı sağlayan Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne ve emek veren hocalarımıza teşekkür ediyorum” dedi. Rabia Erkoca ise katıldığı kurs sayesinde Balıkesir Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi’ni kazandığını dile getirdi. İstediği bölüme yerleştiğini söyleyen Erkoca, “Bundan önce özel bir dershaneye gidiyordum. Daha sonra BUSMEK’e geçtim. BUSMEK’in sunduğu fırsatların dershanelerden daha iyi imkanlar sunduğunu gördüm. Bize bu fırsat sunulduğu için Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne ve Başkan Alinur Aktaş’a teşekkür ediyorum. Eğitimler ve idarî kadro bizimle her açıdan ilgilendi. Üniversiteye gitme hayâllerimizde çok yardımcı oldular” diye konuştu.

  • “Bursa’nın yeni imar alanlarına ve uydu kentlere ihtiyacı var”

    “Bursa’nın yeni imar alanlarına ve uydu kentlere ihtiyacı var”

    İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı Mehmet Albayrak, Bursa’nın acilen yeni imar alanlarına ve uydu kentlere ihtiyacı olduğunu belirterek, ” Bursa’nın bu anlamda gerçekten, uydu şehirlere ihtiyacı var. Sanayi alanımızın kenarlarında, onlara yakın yerlerde biz uydu şehirler yapıp planlayıp hayata geçirmezsek, vatandaş kendi uydu kentini kendisi oluşturacak” dedi. Albayrak, çimento ve demirin ilk önce iç piyasanın ihtiyacını karşılaması gerektiğini, ihracata kotanın da doğru bir karar olduğunu söyledi. Albayrak; Bursa’da yapı stoğunun yarısının depreme dayanıksız olduğunu bunun da acilen dönüştürülmesi gerektiğinin altını çizdi.

    Sanayi alanlarının yanlarına uydu kentler yapılmazsa, ileride vatandaşların kendi uydu kentlerini kendileri oluşturacağına dikkat çekti.

    TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı Mehmet Albayrak, İhlas Haber Ajansı Bursa Bölge Müdürü İhsan Altıkardeş’i ziyaret etti.

    Albayrak, son dönemde arsa maliyetlerinin inanılmaz şekilde yükseldiğini ifade etti. Albayrak, “Piyasada kat karşılığı dendiğinde yüzde 50 oranı vardır. İnsanların kafasında yer etmiş bu yüzde 50, konut fiyatlarında çok önemli bir meblağ topluyor. Dolayısıyla arsa maliyetlerini aşağı indirmek için iki yol var. Bir, yeni imar alanı oluşturursunuz. İki, kentsel dönüşümde hız verirsiniz. Kentsel dönüşümde eski binaları yıkarsınız, oralar neticede arsa haline dönüşür. Arsa fiyatlarına ancak bu şekilde müdahale edebilirsiniz. Şu anda bunun ikisi de yapılamıyor. Kentsel dönüşümü de tam lâyıkı ile henüz hayata geçiremedik, Yıldırım ilçesinde kıpırdama var. İki üç seneden hatta dört seneden beri takip ediyoruz. Ama diğer taraflarda bu anlamda henüz doğru düzgün elle tutulur bir adım atılmış değil. İkinci olarak yeni imar alanlarına ihtiyacımız var. Artık, Bursa’nın bu anlamda gerçekten, belki de uydu şehirleri ihtiyacı var. Sanayi alanımızın kenarlarında onlara yakın yerlerde biz uydu şehirler yapıp planlayıp hayata geçirmezsek, vatandaş kendi uydu kentini kendisi oluşturacak. Bakın işte bugüne nokta koyalım ve 10 yıl sonra bu söylediğimizi tahkik edelim. Göreceğiz ki işte TEKNOSAB kuruluyor, yanında Deri Organize Sanayi Bölgesi var. Buralarda eğer yeni yapılaşma alanları açmazsak biz planlamazsak ve vatandaşın önüne gitmezsek, vatandaş zaten kendisi yapıyor önünü açıyor” dedi.

    “Çimento ve demirin ilk önce iç piyasa ihtiyacını karşılamalı”

    Türkiye’nin ihraç edeceği en son ürünü çimento olduğunu ifade eden Albayrak, “Çimento ihraç etmek bir defa lojistik anlamda maliyeti çok yüksek bir üründür. Yani iç piyasanın ihtiyacını karşılamadan dışarıya çimento satmak belki satanın ticari anlamda işine yarıyor. Ama piyasayı allak bullak ediyor. Dolayısıyla devletin bu anlamda kota koyması doğrudur. İnşaat demirini de önce iç piyasaya vermek lazım. Demir fiyatları geçen yıla göre yüzde 130 oranında artmış ki bu korkunç bir rakamdır. Ne arttı yüzde 130 oranında da demir artıyor. Altın bile o kadar artmadı. Dolayısıyla demirin bu kadar artmasının sebebini düşünüp ona göre tedbir almalıyız. Yani demirin ham maddesini Çin’e ihraç ediyoruz, oradan saç alıyoruz. Bu akıl alacak gibi değil saç mı üretemiyoruz. Dolayısıyla inşaat sektöründeki bu maliyetlerin bir nebze olsun durdurulabilmesi için ham maddelerin özellikle çimento ve demirin bir an önce iç piyasanın ihtiyacının karşılanması lazım. Bunun içinde devletin buna bir kota koyması doğrudur diye düşünüyorum” diye konuştu.

    “İnşaat sektörüne bağlı 250 alt sektör zor durumda”

    Şu anda Bursa’daki konut arz talep dengesi için yeni konutlara ihtiyaç olduğunu ifade eden Başkan Albayrak, “Ama depreme dayanıklı konutlara ihtiyaç var. Biliyorsunuz Bursa çok hızlı göç alan bir şehir. Bunun yanında depreme dayanıksız yüzde 50’ye yakın yapı stokunun dönüştürülmesi lazım. Her iki açıdan da konut ihtiyacı var. Deprem güvenlikli ve daha yaşanabilir konutlar, daha yaşanabilir alanlara ihtiyaç var. İnşaat sektörünün de harekete ihtiyacı var. İnşaat sektörü gizli istihdam giderici bir sektördür. Yani hiçbir iş yapamayan vatandaşlarımız ve meslektaşlarımızda şu anda işsizler. Yani inşaat sektörü 250’den fazla alt sektörle iç içedir. Bir kornişi bile yeni bir daireye korniş takarsınız. İnşaat sektörü bu ülkenin lokomotif sektörlerinden birisidir. Her zaman zinde tutmak lazım” dedi.

    “Konut faizlerinin yeniden 0,99’a inmesi gerekiyor”

    İnşaat sektöründe çok ciddi sıkıntıların olduğunu vurgulayan Albayrak, “İnşaat mühendislerinin çoğu işsiz. Şu anda yeni mezun meslektaşlarımıza iş bulmakta sıkıntı çekiyoruz. Dolayısıyla sektörde kriz var. 2017 sonunda biz inşaat mühendisi arıyorduk. Yani sektör hareketliydi, banka faizleri çok düşüktü. Arz talep dengesi çok iyiydi. Ama şu anda yüzde 25-30 banka faizlerinin olduğu bir ortamda vatandaş yatırım yapamıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın faizleri 0.99’a indirmesini sabırsızlıkla bekliyor. Yani bankacılar kazanacağına meslektaşlarımız vatandaşlarımız ve sektörün çalışanları kazansın. Kredi oranları yine 0,99’a düşerse, konut fiyatlarının artacağını düşünmüyorum. Çünkü tavanda ben azalacağını düşünüyorum. Eğer konut kredileri düşerse yatırımcıda bu işe yönelecektir. Daha fazla sayıda konut üretilecektir. Rekabet ortamı daha iyi olacaktır” şeklinde konuştu.

    “Bursa sanayi alanlarına doydu”

    Bursa’nın sanayie doyduğunu ifade eden Albayrak, “Daha fazla sanayi alanlarını oluşturmak çok doğru değil, sanayi bölgelerimizi doldurmak lazım dolduramıyoruz. Ama Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, ‘Sanayi bölgesine ihtiyacımız yok. Ama kapıdan dışarı çıktığımda sanayici benden yer istiyor’ demişti. Bunun sebebi şu yani sanayi bölgesinin arsa fiyatları inanılmaz para kazandırıyor. Dolayısıyla sanayici yatırım yapmaktansa oradan arsa alıp satarak para kazanıyor. Böyle bir şey doğru değil. Sanayi bölgelerinde sanayi arsaları belki de vatandaşa hiç satılmaması lazım. Sanayi bölgesinin malı olacak kullanım hakkına 20 sene 30 sene süreyle vermek çok daha mantıklı olacaktır. Bursa bu anlamda sanayiye doydu” dedi.

    “Bursa’nın gelecek 20-30 yılını planlamamız gerekiyor”

    Bursa çok ciddi tarım yapılabilen yılda üç defa ürün yetiştirebileceğimiz çok verimli topraklara sahip olduğunu belirten Albayrak, “Bursa’da sanayidense tarımı ön plana çıkarmak lazım. Sanayiyi her yere yaparsınız, kıraç araziye de yaparsınız. Ama Bursa’nın şeftalisi kestanesi bakın artık yetişmiyor. Dolayısıyla kentin dinamikleri olarak oturup Bursa’nın gelecek 20-30 yılına yön vermek için bu planları doğru düzgün oturup yapmak lazım. Bunun içerisinde sanayi alanları da belki ele alınacaktır. Bir çalışma yaptık. Ama interaktif ortamda olduğu için çok yetersizdi. Bu, 1/100000’lik plan çok önemlidir. Bu işin bilenlerini dahil edip hiç değilse 5-6 ay tartışıp doğru düzgün bir plan yaparak bu plana da uymak lazım. Bursa’nın strateji planları 30 yıl 40 yıl süreyi kapsayacak şekilde yapılıp revize edilmesi lazım. İlk defa 1998 yılında ve 2000’li yıllarda ilk defa 1/100000’lik planı hayata geçirdi. 6 ay tartışılan plan 20 yılda revize ihtiyacı doğdu. Çünkü Bursa çok göç alıyor. Yeteri kadar planlayamadık. Revize edilmeli, çünkü var olan bir planı çöpe atamazsınız. Elbette revizyon üzerinden gitmek lazım. Revize edilmenin zamanı geldi doğru düzgün revize edilmesi lazım” şeklinde konuştu.

    “Bindiğimiz dalı, altın yumurtlayan tavuğu kesiyoruz”

    Bursa’nın tarım alanlarını korumak gerektiğini belirten Albayrak, “Tarım alanlarımızı eğer kaybedersek ki bursa ovası elden gitti. 500 sene sonra bu toprağı bir daha geri kazanamayız. Bakın çok net olarak söylüyorum. Biz aslında bindiğimiz dalı, altın yumurtlayan tavuğu kesiyoruz. Bursa böyle bir şehir dolayısıyla iyi planlanması lazım ve yapılan plana da uymak lazım. Genelde şehirler batıya doğru büyür der bilim insanlarımız ama bizim Bursa’mızın doğusu da çok güzel yani oturup plan üzerinde tartışmak lazım” dedi.

  • Sıfır karbon yolculuğuna UTİB’den önemli katkı

    Sıfır karbon yolculuğuna UTİB’den önemli katkı

    UTİB, Ticaret Bakanlığı desteğiyle yürütülen Ekolojik Tekstiller Ur-Ge Projesi kapsamında 15 firmanın iştirâkiyle karbon emisyonlarını azaltmak için Kurumsal Karbon Ayakizi Danışmanlık faaliyetini 2 Eylülde düzenlediği toplantı ile başlattı.

    Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB), Ticaret Bakanlığı desteğiyle yürütülen Ekolojik Tekstiller Ur-Ge Projesi kapsamında düzenlediği Kurumsal Karbon Ayakizi Danışmanlığı Başlangıç Toplantısında işletmelere yaklaşık sekiz ay sürecek olan faaliyet süreci, sıfır karbon hedefiyle oluşturulması gereken hesaplamalar ve raporlamalar hakkında bilgi verildi. SEMTRIO Proje Yöneticisi Bekir Çetin, iklim değişikliğinin önüne geçilmesi hedefiyle ülkelerin, bölgelerin, sektörlerin ve işletmelerin karbon salımları hesaplamalarının büyük önem teşkil ettiğini söyledi. Proje kapsamında firmaların karbon emisyon kaynaklarını yönetebilmeleri için raporlamalar yapılacağını belirten Bekir Çetin, “Karbon ayak iziniz, şirketinizin bir yıl içerisinde atmosfere salmış olduğu sera gazlarının CO2 cinsinden eşdeğer salımını ifade eder. Karbon risklerine karşı tedbir almak için geliştirilen Ekolojik Tekstiller Ur-Ge Projesi sayesinde firmaların doğrudan ve dolaylı emisyonlarını hesaplayabileceksiniz. İşletmelere sunduğumuz hesaplamalar ve raporlamalar doğrultusunda bu envanterler üzerinden firmalardaki sera gazı emisyon kaynaklarını tespit edebileceğiz. Elde ettiğimiz verileri içeren karbon emisyon envanteriniz ile emisyon kaynaklarınızı, tüketim miktarınızı ve oluşturulan karbon salımını görebileceksiniz ve bu raporlamalar karbon sıfır olma hedefinizde sizlere yol haritası çizecek” ifadelerini kullandı.

    Sürdürülebilir işletmelerin sosyal, çevre ve ekonomik olmak üzere üç bağlamda da katma değer oluşturacak ürünler üretmesi gerektiğini belirten  Çetin, “Karbon hesaplamaları üzerinde yapılan fizibilite çalışmaları sonucunda karbon emisyonlarınızı bir aksiyon plânı altına alacağız. Bu düzenlemeler ile karbon emisyonlarının şirketinize olan finansal risklerini görebileceksiniz. Kuruluşunuzun sera gazı emisyonlarını yönetmek ve azaltmak için hangi ürünler ve faaliyetlerin bu emisyonlara sebep olduğunu anladıktan sonra da bu faktörleri en aza indirgeme yolunda ilerleyeceğiz. Kısa, orta ve uzun vadede ne kadar karbon ayak izini azaltabileceğinizi fark edecek ve karbon nötr olma hedefinize ulaşma yönündeki engelleri ortadan kaldıracaksınız. Tüm bu çalışmalar sonucunda dünyanın daha yaşanabilir bir hâl alması için çevre dostu ve sürdürülebilir üretim gerçekleştirmeli ve karbon ayakizinizi göz önüne alacak bir şekilde yatırımlar yapmaya devam etmelisiniz” diye konuştu.

  • Türkiye-ABD ticaret trafiği DOSABSİAD ile artacak

    Türkiye-ABD ticaret trafiği DOSABSİAD ile artacak

    DOSABSİAD Başkanı Nilüfer Çevikel, ABD’nin Detroit şehri ile Bursa arasında yeni iş birliği köprülerini kurmak için düğmeye bastıklarını söyledi. Çevikel, Türkiye-ABD ticaretini artıracak çalışmaların, yeni yatırımcıları cezbedeceğini dile getirdi.

    Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi Sanayici ve İş İnsanları Derneği (DOSABSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Nilüfer Çevikel, Detroit Fahrî Başkonsolosu Nurten Ural ve Görev Holding Koordinatörü Çimen Filiz Paşa’yı ağırladı. İhracatı artırmak maksadıyla B2B görüşmeleri ve ticari heyet organizasyonun oluşturulmasının kararlaştırıldığı ziyarette, mevcut yatırım olanakları ve Detroit ile ticaret trafiğinin artması için şirket kurulması konuları da gündeme geldi.

    Nilüfer Çevikel, “ABD’nin Detroit şehri, dünya çapında otomotiv sektöründeki gücü ile ünlü olan bir yer. Otomotiv sektörü ve yan sektörlerin kalbinin attığı Detroit ile tekstilin yanı sıra otomotiv üssü Bursa arasında çok ciddi bir iş birliği potansiyeli olduğunu biliyoruz. Bilhassa çip krizi nedeniyle büyük sıkıntıların yaşandığı otomotiv sektörünün çıkış yolu aradığı bir dönemde Bursa başta olmak üzere birçok şehrimiz rahatlıkla ön plâna çıkabilir ve önemli iş birliği köprüleri kurulabilir. Otomotiv, tekstil ile yoğun etkileşim halinde olan bir sektör. Dolayısıyla tekstilde marka haline gelmiş Bursa, Detroit ile açacağımız yeni sayfaya damgasını vuracaktır. Bu anlamda çok değerli gördüğümüz ziyarette ihracatımızı artırma amacıyla aldığımız B2B görüşmelerinin yapılası ve ticarî heyet organizasyonunun gerçekleştirilmesi kararlarını aldık. İki kent arasında ticari trafiğin artması maksadıyla şirket kurulması için de kolları sıvadık. Bu adımlarla Bursa’ya yeni yatırımcılar kazandırmayı amaçlıyoruz. Çalışmalarımızın, Bursa ve ülke ihracat karnesine yadsınamayacak önemli katkılar sağlayacağını düşünüyoruz” diye konuştu.

    Nurten Ural da normalleşme ile birlikte hızlanan dış ticaret faaliyetlerinin önümüzdeki süreçte daha da yoğunlaşacağını kaydederek “DOSABSİAD Başkanı Nilüfer Çevikel’den aldığımız bilgiler, Bursa’nın potansiyelini daha iyi anlamamıza vesile oldu. Yeni yatırımcıları Bursa gibi stratejik önemdeki kentlere çekmek için DOSABSİAD gibi öncü iş dünyası kuruluşlarının desteği bizim için çok önemli. Hem Bursa’nın ‘marka şehir’ kimliğine katkılar sağlayacak hem de Türkiye-ABD ticarî ilişkilerine çok olumlu katma değer getirecek iş birlikleri için daha bugünden sabırsızlanıyoruz. Birlikte değerli çalışmaları yakın zamanda somut olarak hayata geçireceğiz” dedi.

  • Marmarabirlik Mudanya Kooperatifi’nde nöbet değişimi

    Marmarabirlik Mudanya Kooperatifi’nde nöbet değişimi

    Marmarabirlik Başkanvekili ve Mudanya delegesi Şevket Karagöz’ün vefatı sonrasında 150 Sayılı Mudanya Zeytin Tarım Satış Kooperatifi yönetiminde nöbet değişimi yaşandı. 9 yılı başkanlık olmak üzere 12 yıldır yönetimde bulunan Ali Yıldız, üst birlikten gelen davet üzerine görevini Cüneyt Soylu’ya devretti.

    Marmarabirlik e bağlı 150 Sayılı Mudanya Zeytin Tarım Satış Kooperatifi’nde 9 yılı başkanlık olmak üzere 12 yıldır yönetimde bulunan Ali Yıldız, üst birlikten gelen davet üzerine kooperatifteki görevinden ayrıldı. Mudanya Kooperatifi’nde 7 yıldan bu yana yönetim kurulu üyeliği görevinde bulunan Tirilyeli yönetim kurulu üyesi Cüneyt Soylu, Kooperatif Başkanı oldu. Yıldız’ın istifasıyla birlikte yedek yönetim kurulu üyelerinden, Ahmetbey Mahallesi Muhtarı Süleyman Yavuz yönetime girdi. Yeni oluşumda Kooperatif Başkanvekili Hasan Ferik’in ise görevi değişmedi.

    Marmarabirlik Genel Başkanvekili Şevket Karagöz’ün vefatıyla üst birlikten gelen davet üzerine Mudanya Kooperatifi’ndeki başkanlık görevini bıraktığını açıklayan Ali Yıldız, “Gözümüz arkada değil. Cüneyt Soylu kardeşimiz, çalışmaları ve ekip içindeki uyumlu davranışlarıyla kurumu ve camiayı daha ileriye götürecektir. Ekip lideri olarak ben de bundan sonra daha büyük görevlerle değerli ortaklarımıza hizmet etmeyi sürdüreceğim” dedi.

    Mudanya 150 Sayılı Mudanya Zeytin Tarım Satış Kooperatifi Başkanı Cüneyt Soylu ise, aynı zamanda Mudanya delegesi olan Birlik Başkanvekili Şevket Karagöz’ü rahmetle andıklarını belirterek, Mudanya’nın zeytinci çocukları olarak üreticinin hizmetkârı olmaya devam edeceklerini söyledi. Başkan Soylu, bugün başlayan ve 15 Ekime kadar sürecek olan yeni zeytin alım kampanyasına ilişkin rekolte beyanı konusunda da üretici ortaklara ‘gerçek’ beyan çağrısında bulundu.

  • Bursa Çocuk Şenliği, unutulmayacak anlara sahne oldu

    Bursa Çocuk Şenliği, unutulmayacak anlara sahne oldu

    Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl üçüncüsü düzenlenen Çocuk Şenliği, unutulmayacak anlara sahne oldu. El hijyeninin insan sağlığı için önemine dikkat çekmek hedefiyle düzenlenen ‘köpük avcıları’ isimli el yıkama atölyesi, çocukların büyük beğenisini kazandı.

    Bursa Büyükşehir Belediyesinin çocukların hem yeteneklerini geliştirmeleri hem de eğlenceli vakit geçirmeleri hedefiyle bu yıl üçüncüsünü düzenlediği Çocuk Şenliği’nde, Medicana Bursa Hastanesinden Psikolog Başak Mutlu tarafından ‘Okul Endişesi Atölyesi’, Beslenme ve Diyet Uzmanı Dyt. Veysel Ciğerli tarafından ‘Çocuklarda Obezite’ ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Reşit Mıstık ve Sorumlu Hemşire Dilek Bayraklı tarafından ‘El Hijyeni Atölyesi’ yapıldı. El hijyeninin insan sağlığı için önemine dikkat çekmek hedefiyle düzenlenen ‘köpük avcıları’ isimli el yıkama atölyesi çocuklar tarafından büyük beğeni kazandı. Sorumlu Hemşire Dilek Bayraklı ve Hemşire Emre Akyıl yardımıyla doğru el yıkama kurallarını uygulamalı olarak öğrenen çocuklara köpük avcıları sertifikasının yanı sıra sabun ve hijyen kitleri verildi. Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ve Kral Şakir karakteriyle çocukların gönlünde taht kuran karikatürist Varol Yaşaroğlu ile Kral Şakir ve Fil Necati karakterleri de el hijyeninin önemine dikkat çekti.

    Ellerin, günlük hayat içinde çevreyle her türlü ilişkiyi sağlayan, bu sebeple de en çok bakteri barındıran organ olduğunu ifade eden Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Reşit Mıstık, “El yoluyla her yere taşınan bu bakteriler basit soğuk algınlığından, öldürücü hastalıklara kadar birçok istenmeyen sonuçlara yol açabilir. Bunun için de ellerimizi sık sık yıkamayı alışkanlık haline getirmeliyiz. Ancak unutulmamalı ki, elleri sadece suyla yıkamak, enfeksiyonlara yol açan mikroorganizmaları uzaklaştırmak için yeterli değil. Önemli olan ellerin su ve sabunla, doğru teknikle yıkanmasıdır” dedi.

    El yıkama alışkanlığının ancak küçük yaşlarda kazandırılabileceğine dikkat çeken Hemşire Dilek Bayraklı ise evde ailelerin çocuklarına sık sık ellerini yıkama telkininde bulunmasını önererek, “Çocuklar ilk olarak en yakın çevresini örnek alır. Aileler çocuklarına el yıkamada iyi bir model olmalıdırlar” diye konuştu.

  • Otomotiv endüstrisinin temsilcileri OTEKON’da buluştu

    Otomotiv endüstrisinin temsilcileri OTEKON’da buluştu

    Bursa Uludağ Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nin düzenleyicileri arasında yer aldığı 10. Uluslararası Otomotiv Teknolojileri Kongresi (OTEKON), sektörün temsilcilerini bir araya getirdi.

    Online ortamda çok sayıda misafirin hazır bulunduğu OTEKON’un açılış töreninde Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz ile Uludağ Otomotiv İhracatçıları Birliği (OİB) Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik de yer aldı.

    Kısa bir açılış konuşması gerçekleştiren BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, küresel otomotiv endüstrisinin yeni teknolojiler ile büyük bir dönüşüm içerisinde bulunduğunu kaydetti. Otomotivin, Türkiye’de en fazla ihracat yapan sektörlerin başında geldiğini vurgulayan Rektör Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, “Değişimin son derece hızlı olduğu sektörün, yeni teknolojilere katkı sağlayan üniversitelerin destekleriyle birlikte daha rekabetçi hale gelebilmesi ve gelecekte söz sahibi olmaları mümkün olacaktır” diye konuştu.

    Üniversitelerin eğitim-öğretim, Ar-Ge çalışmaları ve topluma hizmet fonksiyonları olduğunun altını çizen Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, “Bu sorumluluklarımız doğrultusunda ürettiğimiz bilimi insanlığın faydasına kullanmayı arzu ediyoruz. Her türlü araştırma ve geliştirme faaliyetlerimizde bu katkıyı göz önünde bulunduruyoruz. Otomotiv sanayinde de bu anlayışa yönelik olarak önemli projeleri hayata geçirdik. Yeni açtığımız ve açmayı hedeflediğimiz programlar sayesinde de sektöre ciddi katkılar sağlayacağımıza inanıyoruz” dedi.

    Kongrede konuşan Uludağ Otomotiv İhracatçıları Birliği (OİB) Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik ise 2020 yılını pandemi etkisi ile 25.5 milyar dolarlık ihracat rakamı ile kapattıklarını açıkladı. Türk otomotiv endüstrisinin üretim kapasitesinin birkaç yılda 2.5 milyona ulaşmasını beklediklerini kaydeden OİB Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik, “Türkiye’den ihraç edilen araç ve komponentlerdeki katma değer şu ân oldukça iyi seviyelerde. Ancak elektrikli ve yeni nesil araçların artması ile katma değer hızla düşebilir. Yapılan son araştırmalara göre elektrikli araç satışlarının önümüzdeki birkaç yıl içinde keskin bir şekilde artması ve 2020’de 3,1 milyondan 2025’te 14 milyon adede yükselmesi bekleniyor. Bu sayı 2025 yılındaki küresel araç satışının yüzde 16’sına denk geliyor. Bir başka tahmine göre 2030 yılında Avrupa’da 30 milyon elektrikli araç olacak. En önemli pazarımız olan Avrupa pazarını kaybetmemek ve otomotiv endüstrimizin rekabet gücünü koruyabilmek için yeni teknolojilere ve elektrikli araçlara yatırım yapmamız çok önemli” şeklinde konuştu.

    Yerli otomobilin otomotiv endüstrisinde yaşanmakta olan değişim doğrultusunda kurgulanmasının son derece isabetli bir karar olduğunu açıklayan Baran Çelik, “Bunu büyük bir fırsat olarak görüyor, ülkemiz otomotiv endüstrisinin yaşanan bu dönüşümün güçlü bir parçası olacağına inanıyoruz. Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu (TOGG) bu konuda atılmış çok güçlü bir adım olacak” dedi.

    OTEKON 2020, 6-7 Eylül tarihleri arasında alanında uzman konuşmacıların yer alacağı oturumlar ile devam edecek.

  • Marmarabirlik’te rekolte beyan alımları başladı

    Marmarabirlik’te rekolte beyan alımları başladı

    Marmara Zeytin Tarım Satış Kooperatifler Birliği (Marmarabirlik), 2021-2022 ürün alım kampanyası öncesi rekolte beyanı kabulüne başladı. Yönetim Kurulu Başkanı Hidamet Asa, “Ürün alım plânının doğru bir şekilde yapılabilmesi için ortaklarımızın kooperatiflerine teslim edeceği miktar kadar rekolte beyanı vermelidir” dedi.

    Marmarabirlik’te rekolte beyanı alımları bugün (pazartesi) itibariyle başladı. Rekolte beyanı 15 Ekim Cuma günü mesai bitiminde sona erecek. Ortaklardan rekolte beyanı alınırken, son 5 yılda teslim ettikleri ürün miktarına bakılacak ve gerçeğe yakın beyan verilmesi sağlanacak. Rekolte beyanı vermeyen ortaklardan ürün alınmayacak.

    “Gerçek olmayan yüksek rekolte beyanları birliğimizin ürün alım plânını olumsuz etkilemektedir” diyen Yönetim Kurulu Başkanı Hidamet Asa, “30 bin ortağımız 1 ton fazla rekolte beyanı vermiş olsa 30 bin ton fazlalık demektir. Temennimiz ortaklarımızın gerçekçi rekolte beyanı vermesidir” dedi.

    Ürün alım stratejileriyle ilgili de bilgi veren Hidamet Asa, “Ortaklarımızdan alınacak rekolte beyanı, bölge ve ülke rekoltesi belirlendikten sonra ürün alım politikamız açıklanacaktır. Ayrıca 1 kg zeytin maliyetinin tespiti için teknik ekibimiz tarafından çalışmalar yapılmaktadır. Tarım İlçe Müdürlükleri, Ziraat Odaları Birliğinin yapacağı maliyet çalışması ile ürün alım politikamız belirlenecektir” ifadelerini kullandı.

    Ortaklara verilen desteğin önemine de vurgu yapan Başkan Asa, “Her zaman üreticinin yanında olan Marmarabirlik, üreticilerimizin üretim maliyetlerini düşürmek amacıyla, piyasa koşullarının çok altında fiyatla gübre, zirai ilaç, göztaşı ve bordo bulamacı olarak ortaklarımıza destekler vermiştir. Ayrıca en önemli girdi kalemlerinden olan ve yıl sonunda ödemek koşulu ile ortaklarlara fiyat farkı uygulamadan akaryakıt desteği verilmiştir” dedi.

    Kazanımların o kadar kolay olmadığını belirten Hidamet Asa, “Bugüne kadar elde edilen başarılar plan, program dahilinde ve gerçekleştirilen projeler sonucunda elde edilmiştir. Üreticilerimize ne söylediysek birer birer gerçekleştirdik. Yıl sonunda gerçekleştirilen icraatlarımızın plânı 1 yıl önceden yapılmaktadır. Marmarabirlik’in gerek kurumsal, gerek ekonomik, gerekse marka bilinirliği her geçen gün daha da artmaktadır. Bundan sonra da aynı kararlılık ve azimle; çalışmaya, ortaklarımıza destek vermeye, üretmeye, ihracatımızı artırmaya, tüketicilerimizin beklentilerine karşılık vermeye ve yatırımlarımıza devam edeceğiz” dedi.

    Asa sözlerini şöyle tamamladı: “Marmarabirlik Yönetim Kurulu olarak, üreticiyi koruyan bir yönetim anlayışı ile görevimizi sürdürmekteyiz. Ürün alım fiyatları belirlenirken, üreticilerimizin emeği, alın teri ve hakkı her zaman korunmuştur. 2021 yılında üreticilerimizin girdi maliyetleri göz önüne alınarak ürün alım fiyatları belirlenecektir. Marmarabirlik’in doğru bir alım plânı yapabilmesi için ortaklarımızın doğru beyan vermesi çok önemlidir.”

  • AK Parti Bursa İl Başkanı’ndan yeni eğitim ve öğretim yılı mesajı

    AK Parti Bursa İl Başkanı’ndan yeni eğitim ve öğretim yılı mesajı

    AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, yeni eğitim öğretim yılı dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

    Başkan Gürkan, pandemi ile mücadele döneminin ardından yüz yüze olarak gerçekleştirilecek eğitim öğretim yılının bütün Türkiye’deki öğretmen, idareci ve öğrencilere hayırlı olmasını temenni ederek, geleceğin teminatı gençlere yeni eğitim – öğretim yılında başarılar diledi.

    Davut Gürkan, yazılı olarak gerçekleştirdiği mesajında Bursa’nın Türkiye’nin pek çok alanda olduğu gibi gençlerine sunulan imkanlarla eğitimde de iddialı illerinden biri olduğunu belirterek, “Geleceğimizin teminatı çocuklarımıza, yeni nesillerin mimarı öğretmen ve idarecilerimizin büyük bir fedakârlık ve aşkla emek verecekleri yeni eğitim öğretim yılı başlıyor. Milletin teveccühü ile AK Parti’mizin 20 yıllık iktidarında Türkiye’de her alanda yenilikler yapıldığı gibi eğitim alanında da önemli çalışmalar yapılmıştır.Çağımızın gerektirdiği her türlü bilgi ve beceriyle donatıp, yetişmiş insan gücümüzü eğitimle artırarak, ekonomimizi, toplumumuzu ve demokrasimizi geliştirme gayreti içinde olduk. Her zaman eğitimi önceliklerimizin başına aldık. Eğitime ayrılan bütçe bütün kurumlar arasında ilk sıraya çıkartılmıştır. Her alanda olduğu gibi eğitimde de yatırımlarımız devam etmektedir” dedi.

    Koronavirüs tedbirleri sebebiyle bir süre dijitâl ortamlar üzerinden sürdürülen derslerin ardından yeni serbesti ile birlikte bugün başlayacak olan yüz yüze eğitimin sağlıklı bir şekilde sürdürülebilmesi için öğrencilere ve velilere tavsiyelerde bulunan Başkan Gürkan, şunları söyledi:

    “Bugün öğrencilerimiz okullarında olacaklar. Uzun bir süre çocuklarımız ve gençlerimiz okullarından uzak kaldı. Koronavirüs salgını nedeniyle okullarda alınması gereken tedbirleri bakanlıklarımız belirledi. Bütün velilerimizin ve öğrencilerimizin bu tedbirlere büyük bir hassasiyetle uymalarını temenni ediyorum. Herkesi aşı yaptırmaya davet ederken, maske, mesafe ve hijyen şartlarının sağlanmasında daha dikkatli davranmamız gerektiğini bir kez daha hatırlatıyorum. Bu temennilerle yeni eğitim öğretim yılımızın bütün öğrencilerimize, öğretmen ve idarecilerimize hayırlı olmasını diliyorum.”