Kategori: Bursa Yerel

  • BTÜ ile DİLBİLDER’den ortak proje

    BTÜ ile DİLBİLDER’den ortak proje

    Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ) ile “Bir Dil Bir Hayat Uluslararası Girişimcilik Derneği” (DİLBİLDER) arasında başta girişimcilik olmak üzere meslek edinememiş veya yetkinlikleri geliştirilmesi gerekenler, yeni mezunlar, kadınlar ve engelli vatandaşları sosyal hayata entegre etmek için bir protokol imzalandı.

    Mimar Sinan Yerleşkesi Rektörlük Toplantı Salonu’nda DİLBİRDER Başkanı Bennur Karaburun ile Rektör Prof. Dr. Arif Karademir’in imza attığı protokol programına, proje paydaşı olan Gürsu Belediyesi adına Başkan Vekili Adem Yıldırım ve çalışma arkadaşları katılırken, BTÜ’den de Genel Sekreter Dr. Öğr. Üyesi Murat Bayrak, BursaTTO Müdürü Doç. Dr. Cihan Kaboğlu, Yabancı Diller Yüksekokulu Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Sarıoğlu ve Bursa TÖMER Müdürü Öğr. Gör. Dr. Meral Öztürk de hazır bulundu.

    Rektör Prof. Dr. Arif Karademir imza töreninde yaptığı konuşmada şunları söyledi:

    “DİLBİLDER Başkanı Bennur Karaburun, enerjisi ve işbirliği için teşekkür ederim. Gençler ve topluma kazandırmak temalı tüm çalışmalarda üniversite olarak iyi bir paydaş olacağız. Güçlü ve mutlu gençler, güçlü ve mutlu bir ülke ve gelecek için şart. DİLBİRDER, Gürsu Belediyemiz ve üniversitemizle beraber güzel, hızlı ve somut işler yapacağımıza inanıyorum.”

    DİLBİLDER Başkanı Bennur Karaburun ise Rektör Prof. Dr. Arif Karademir’e işbirlikleri için teşekkür etti. Karaburun, gelişen teknolojilerin mevcut mesleklerde insana dayalı işgücü ihtiyacının azalmasına sebebiyet verdiğini, bu sebeple de kişilerin yeni yetkinlikler sahibi olması gerektiğinin altı çizdi. Dernek olarak, BTÜ ile iş birliği oluşturulan projedeki hedef grupların; meslek edinememiş veya yetkinlikleri geliştirilmesi gerekenler, yeni mezunlar, kadınlar ve engelli vatandaşlar olarak belirlendiğini sözlerine ekleyen Karaburun, “Derneğimiz, kişileri girişimcilik bakış açısıyla sosyal hayata entegre etmek, profesyonel destek sağlamak, yabancı dil becerilerini geliştirmek ve uluslararası networkler ile buluşturmak için kurulmuştur. Toplumun tüm kesimlerine, insana yaraşır iş fırsatlarının sunulması, başta kadın ve gençler olmak üzere özel politika gerektiren grupların istihdamının artırılması, girişimcilik kültürünün ve ekosisteminin güçlendirilmesine katkı sağlamayı amaçlamaktadır. BTÜ’de bizlere sunduğu imkânlarıyla derneğimizin çalışmalarına büyük ivme kazandıracaktır” şeklinde konuştu.

  • Satranç turnuvası şampiyonu Bursalı Yağız

    Satranç turnuvası şampiyonu Bursalı Yağız

    Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Türkiye Satranç Federasyonu arasında imzalanan protokol kapsamında düzenlenen 23 Nisan Çocuk ve Gençlik Buluşmaları 12 Yaş Altı Satranç Turnuvasının şampiyonu Bursalı Yağız Kaan Erdoğmuş oldu.

    Türkiye’nin dört yanından 9-12 yaş grubundaki 255 sporcunun başvuru yaptığı turnuva, maksimum ratinge göre 48 sporcu katılımıyla gerçekleştirildi. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde düzenlenen turnuvada Bursa Büyükşehir Belediyespor Kulübü’nü yıldız sporcularından Yağız Kaan Erdoğmuş ve Ömer Nasuh Özkaymak temsil etti. Seri başı olarak başladığı yarışmada oynadığı tüm maçları kazanan Bursa Büyükşehir Belediyespor Kulübü’nden Yağız Kaan Erdoğmuş şampiyon olmayı başardı.

  • Akıllı şehircilik projelerinde uluslararası inovasyon ittifakı

    Akıllı şehircilik projelerinde uluslararası inovasyon ittifakı

    İspanya merkezli olarak sağlık sektöründe faaliyet gösteren GESEME Grup ile Bursa Büyükşehir Belediyesi, Avrupa Komisyonu tarafından finanse edilen Alliances for Innovation (İnovasyon için ittifaklar) çağrısına ortak proje hazırlayacak.

    Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin yalnız yaşayan risk gurubundaki 65 yaş ve üzeri vatandaşları 24 takibe alan ‘Gönül Bağı’ projesi ile madde bağımlılığıyla mücadelede kullanılan ‘VR tabanlı Sağlıklı Yaşam Terapi Modeli’ projeleri, uluslararası alanda dikkat çekiyor. İspanya merkezli olarak sağlık sektöründe faaliyet gösteren GESEME Grup’tan bir heyet, hayata geçirilen akıllı sağlık uygulamalarını incelemek için Bursa Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaret etti. Akıllı Şehircilik ve İnovasyon Dairesi Başkanlığı koordinatörlüğünde geliştirilen ve Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı’nca uygulanan her iki projenin işleyişi ile sahadaki uygulamalar hakkında konuk heyete bilgi verildi.

    Ziyarette, Bursa’da yapılan bu projelerin Avrupa Birliği’ne üye ve aday ülkelerde yaygınlaştırılması, sürdürülebilirliğinin sağlanması için yeni iş modeli geliştirilmesi yönünde görüş birliğine varıldı. Toplantıda ayrıca, Gönül Bağı Projesi ve VR Tabanlı Sağlıklı Yaşam Terapi Modeli Projesi ile ilgili genel ve teknik bilgilerin yanı sıra GESEME Grup ile Bursa Büyükşehir Belediyesi işbirliğinde geliştirilecek projeler görüşüldü.

    Akıllı sağlık uygulamalarıyla ilgili projelerin geliştirilmesi, daha etkin ve verimli sonuçlar elde edilmesi için fikir alışverişinde bulunulurken; bu kapsamda Avrupa Komisyonu tarafından finanse edilen “Alliances for Innovation” (İnovasyon için ittifaklar) çağrısına ortak proje hazırlanmasına karar verildi.

  • TÜGİAD Başkanı Çevikel: Sanayici kendi elektriğini yerel kaynaklarla üretebilir

    TÜGİAD Başkanı Çevikel: Sanayici kendi elektriğini yerel kaynaklarla üretebilir

    Sanayicinin sürdürülebilir ve yeşil enerji için ‘yerinde üretme’ alternatifi konusunda istekli olduğunu belirten TÜGİAD Başkanı Nilüfer Çevikel, “Organize sanayi bölgeleri dışında üretime izin verilmesi halinde hem dışa bağımlılık azalır hem de elektrik kayıplarında ve verimlilikte gelişme sağlayabiliriz” dedi

    Enerjide arz güvenliği ve yerli kaynak kullanımının önemi arttıkça sanayicinin de gözü bu alana çevrildi. Üyelerinin toplam cirosu 60 milyar doları aşan ve 60 sektörden firmanın çatı örgütü olan Türkiye Genç İş İnsanları Derneği (TÜGİAD) Başkanı Nilüfer Çevikel, daha sürdürülebilir bir üretim için sanayicinin enerji üretiminde yenilenebilir, yerli enerji üretimi konusunda elini taşın altına koymaya hazır olduğunu belirtti. Çevikel, “Son kesilmelerde enerjinin ne kadar önemli olduğunu da bir kez daha anladık. Ayrıca enerji maliyetlerinde de yüzde 100’ü aşan ciddi artışlar oldu. Şu anda organize sanayi bölgeleri enerjilerinin belirli bir bölümünü kendileri üretebiliyor. Ancak bunu sadece kendi arazileri üzerinde üretebiliyor ve kapasite de bu nedenle kısıtlı ve maliyetli. Organize sanayi bölgelerinin dışına çıkınca üretilen her elektrik, dağıtım ağına girdiği için fiyatı da otomatik olarak artıyor. Biz de buna çözüm olarak OSB’ler dışında farklı bölgelerde üretilip kullanılabilmesini bir çözüm olarak sunduk. Kamunun da bu konuda planları olduğunu öğrendik ve bu sevindirici” dedi.

    ‘YERİNDE ÜRET, YERİNE TÜKET’ MODELİ ÖNEMLİ

    Yerinde üret, yerinde tüket modelinin Türkiye’nin enerji alanındaki altyapısı için çok kritik olduğunu da dile getiren Çevikel, “Bu model hem ülke kaynakları için hem de sanayi için faydalı. Bir enerji santralinde ürettiğiniz enerjinin iletimi sırasında kayıplar oluyor. Yerinde üretince hem iletim kayıpları azalıyor hem de daha verimli ve ucuz. Biz sanayici olarak çok fazla tüketim yapıyoruz. Bu nedenle verilecek olan teşviklerle yenilenebilir enerji yatırımları artabilir” şeklinde konuştu.

    20 MİLYON EURO’LUK GİRİŞİM SERMAYESİ

    Yenilenebilir enerjiye yapılacak yatırımların artık dünya için olmazsa olmaz olduğunu belirten Çevikel, “Sınırda yüzde 25 karbon vergisi ile karşılaşmak istemiyorsak küresel standartlara şimdiden uymalıyız. Biz daha en başından beri altını çize çize yeşil dönüşüm ve dijitalleşme sloganını bu nedenle kullandık. Seçildiğimiz günden bu yana bir yıl kadar geçti. Bu iki olgunun üzerinde duracağımızı açıklamıştık. Çok ciddi çalışmalar yaptık. Domino Ventures adında bir girişim kurduk. Hollanda merkezli ve start-up’lara destek oluyoruz. 20 milyon euroluk bir fon kurduk. Yönetimi de tamamen profesyonellerde” değerlendirmesinde bulundu.

    SUYU ÇOK DAHA FAZLA KONUŞACAĞIZ

    Üretimde enerji kadar bir diğer önemli konunun su olduğunu belirten Çevikel, “Önümüzdeki dönemin elektrik kadar belki de daha fazla önem verilmesi gereken konusu su. Çünkü sanayici için çok ciddi bir su kaynağı da gerekiyor. Bazı üretici firmalarımızın su kesintileri nedeniyle üretime ara verdiği bile oldu. Kritik bir seviyedeyiz su açısından. Önümüzdeki günlerde daha çok konuşacağız. Susuz üretim ve susuz tarım gibi olguları da hayatımıza katmamız lazım” dedi.

    YURT DIŞI AĞIMIZI GENİŞLETECEĞİZ

    930 üyeleri olduğunu belirten ve üyelikte nicelikten çok niteliğe önem verdiklerini belirten Çevikel, “Biz son olarak Eskişehir şubemizi açtık. Hemen seçildikten birkaç ay sonra da Kırgızistan’a bir temsilcilik açmıştık. Türkiye’deki uluslararası temsilcilikleri olan tek genç iş dünyası örgütüyüz. Aslında Kazakistan ve Afrika’da da açacaktık ancak pandemi nedeniyle erteledik. Hepsini kısa sürede açacağız. Yurtdışındaki ağımızı genişleteceğiz” dedi.

    BİN E-TİCARET UZMANI YETİŞTİRİYORUZ

    İnsan kaynağına da yatırım yaptıklarını belirten Nilüfer Çevikel, “Bir eğitim programı başlattık. Bin dijital pazarlama uzmanı yetiştiriyoruz. Bu eğitimi alanlar sadece basit manada e-ticaret alanında uzman olmayacak. Amacımız hem yapay zeka hem de metaverse gibi yeni teknolojilerin içinde bulunduğu bir eğitim vermek” şeklinde konuştu.

  • Bursa Büyükşehir’de ‘Uludağ’ın tarihi mirası’ konuşuldu

    Bursa Büyükşehir’de ‘Uludağ’ın tarihi mirası’ konuşuldu

    Bursa Büyükşehir Belediyesi’nde personele yönelik düzenlenen söyleşi programlarında bu hafta ‘Uludağ’ın tarihi mirası’ konuşuldu.

    Şimdiye kadar felsefe, tarih, iktisat, sosyoloji, sanat ve kültür gibi birçok konuyu ele alan söyleşi programlarının son konuğu Profesyonel Turist Rehberi Ömer Kaptan oldu. Personelin teknik, mesleki ve mevzuat eğitimleri dışında kişisel gelişimine katkı sağlaması, kentin tarihi, kültürel ve sanatsal değerlerini öğrenmesi ve farkındalık sağlanması doğrultusunda planlanan söyleşide, Uludağ manastırları ve keşişlik yaşamı üzerinde duruldu.

    Osmanlı Devleti döneminde Keşiş Dağı ismi verilen Uludağ’ın bu isme daha öncesinde de sahip olduğunu vurgulayan Ömer Kaptan, Uludağ’da toplam 147 manastır olduğunu, Geç Antik Dönemden itibaren manastır yaşamının hayat bulduğunu söyledi. Kaptan, 4’üncü yüzyıldan itibaren iki tip keşişlik yaşamının geliştiğini; birincisinde insanlarla temas halinde olmadan tek başına yaşamın tercih edildiğini, ikincisinin ise keşişliğin topluma yararı olması gerektiğinden yola çıkılarak birincisine alternatif geliştirildiğini söyledi.

    Kaptan ayrıca, 8’inci yüzyılda Uludağ’ın, 726 yılında III. Leon ile başlayan ve 843 yılında III. Mikhail adına devleti yöneten İmparatoriçe Theodora ile sonlanan tasvir kırıcı (İkonoklazm) dönemde Bizans Devleti’nin siyasal-stratejik dönüşümü doğrultusunda çok hareketli bir keşiş yaşamına tanıklık ettiğini vurguladı. 8-11’inci yüzyıllar arasında ise manastır ve keşiş yaşamının zirve yaptığını ve Bizans imparatorlarının bu yüzyıllarda sık sık Uludağ coğrafyasını ziyaret ettiklerini vurguladı.

    Söyleşi sonunda Profesyonel Turist Rehberi Ömer Kaptan’a Eğitim Şube Müdürlüğü tarafından minyatür tablo hediye edildi.

  • Bursa’da güvenlikçilere ‘göz yaşartan’ eğitim

    Bursa’da güvenlikçilere ‘göz yaşartan’ eğitim

    Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin açık ve kapalı hizmet alanlarında görevli özel güvenlik personeli, göz yaşartıcı spreyin etkilerini önce kendi gözlerinde hissetti. Teorik eğitimde biber gazının nasıl kullanılacağını öğrenen güvenlikçiler, yüzlerine biber gazı sıkılınca soluğu suyun başında aldı.

    Hizmet içi eğitim programlarıyla personeli sürekli daha donanımlı hale getirmeye çalışan Büyükşehir Belediyesi, 2022 eğitim programında yer alan eğitimler arasında en acı olanını da uygulamalı olarak gerçekleştirdi.

    Büyükşehir Belediyesi’nin sorumluluğunda bulunan 17 ilçedeki açık ve kapalı alanlarda görevli 660 özel güvenlik personeline, Göz Yaşartıcı Sprey Kullanımı eğitimi verildi. Sadece sertifikası olanlar tarafından kullanılabilen biber gazının doğru tekniklerini kapsayan eğitim, teorik ve uygulamalı olarak iki aşamalı yapıldı.

    Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi BİNTED Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen pratik eğitim, Emniyet Müdürlüğü Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’nde görevli yetkililer tarafından verildi.

    Eğitimde yaşanabilecek olaylar ya da denetim görevi sırasında meydana gelebilecek muhtemel saldırılar karşısında, biber gazının nasıl kullanılması gerektiği konusu ayrıntılı şekilde anlatıldı. Biber gazının yasal dayanakları, kullanım şekli ve hangi hallerde kullanılabileceği konularının ele alındığı eğitimin ikinci bölümünde ise açık alanda uygulama yapıldı.

    Biber gazı kullanacak kişilerin gazın insanda nasıl etki bıraktığını bilmesi ve ona göre kullanması gerektiği belirtilirken; biber gazı, ilk olarak eğitime katılan güvenlikçilere uygulandı. Eğitmen tarafından yüzlerine biber gazı sıkılan personel, yakıcı etkiyi hisseder hissetmez alanda hazırlanan hortumların başına koştu. Yüzleri suyla yıkanan ve uzun süre gözlerini açmakta zorlanan güvenlikçiler, muhtemel durumlarda kullanmak zorunda olacakları gazın etkilerini de bizzat yaşayarak görmüş oldu.

  • BTÜ yeni derslik ve laboratuvarları önümüzdeki yıl hizmete girecek

    BTÜ yeni derslik ve laboratuvarları önümüzdeki yıl hizmete girecek

    Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ) Rektörü Prof. Dr. Arif Karademir, Mimar Sinan Yerleşkesi içerisinde yapımı devam eden binaları inceledi. Karademir, ” Laboratuvar, derslik, çeşitli sosyal, akademik ve idari alanların bulunacağı binanın ise kaba inşaatı tamamlandı. Olağanüstü bir durum olmazsa gelecek akademik yıl tamamlanarak hizmete alınması ve öğrencilerin kullanımına sunulması planlanan G Blok’un 25 bin metrekare kapalı alanıyla, kısa ve orta vadede akademik ve idari kullanım alanlarına olan ihtiyacın büyük ölçüde giderecektir” dedi.

    Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Arif Karademir’in Mimar Sinan Yerleşkesinde yer alan inşaatlarda gerçekleştirdiği inceleme gezisine, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Sami İmamoğlu, Prof. Dr. Ayşe Bedeloğlu, Genel Sekreter Dr. Öğretim Üyesi Murat Bayrak ve fakülte dekanları katıldı. BTÜ Rektörü ve üst yöneticilerinin inşaat alanında yaptıkları incelemeler sırasında Yapı İşleri ve Teknik Daire Başkanlığı personeli ve yüklenici firma yetkilileri de hazır bulundu.

    Prof. Dr. Karademir ve beraberindeki heyet, Mimar Sinan Yerleşkesinde bulunan binaların ısınma ihtiyacını karşılamaya yönelik olarak tasarlanan ve inşaat çalışmaları son aşamaya gelen Isı Merkezi Binası ve yaklaşık 25 bin metrekare kulanım alanına sahip G Blok’un yer aldığı şantiye alanını gezdi. Gezi sırasında, Yapı İşleri ve Teknik Daire Başkanı Emre Kılınçer ve ekibi devam eden inşaatın durumu ve özellikleri hakkında Rektör Prof. Dr. Karademir’e ve üst yönetime bilgi sundu.

    Yaklaşık 3 bin metrekare kapalı alana sahip Isı Merkezi’nin yanı sıra 25 bin metrekarelik çeşitli branşlara hitap eden laboratuvarı ve Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Birimlerine yönelik olarak yapımı sürdürülen G Blok hakkında Yapı İşleri ve Teknik Daire Başkanı Emre Kılınçer ve mühendislerinden bilgi alan Prof. Dr. Karademir, süreçte gecikme olmaması hususunda ilgilileri uyardı. Rektör Prof. Dr. Arif Karademir, yapım çalışmaları hızla devam eden binalardaki incelemelerinin ardından yaptığı açıklamada şu cümlelere yer verdi;

    “Türkiye Cumhuriyeti Devletinin BTÜ’nün kullanımına sunduğu kaynakları, en doğru şekilde harcanması konusunda azami dikkat sarf ediyoruz. Özellikle enerji verimliliği ve tasarrufu bağlamında projelendirilen Isı Merkezi Binası, kısmen hizmete alındı. Yerleşkenin güçlü bir altyapının bulunmasına büyük önem verdik. Laboratuvar, derslik, çeşitli sosyal, akademik ve idari alanların bulunacağı binanın ise kaba inşaatı tamamlandı. Olağanüstü bir durum olmazsa gelecek akademik yıl tamamlanarak hizmete alınması ve öğrencilerin kullanımına sunulması planlanan G Blok’un 25 bin metrekare kapalı alanıyla, kısa ve orta vadede akademik ve idari kullanım alanlarına olan ihtiyacın büyük ölçüde giderecektir. Ancak, nicel ve nitelik olarak sürekli ve büyük gelişme gösteren BTÜ’nün orta ve uzun vadede çeşitli büyüklükteki binalara ihtiyacının devam ettiği unutulmamalıdır. BTÜ’ye yapılacak her bir katkının bilimsel çalışmalara, şehre ve en önemlisi ülke kalkınmasına destek olarak geri dönecektir.”

  • BUÜ’den yabancı dil eğitiminde uluslararası başarı

    BUÜ’den yabancı dil eğitiminde uluslararası başarı

    Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Yabancı Diller Yüksekokulu, dil eğitimi alanında dünya çapında en prestijli uluslararası kalite değerlendirme ve akreditasyon kurumu Evaluation and Accreditation of Quality Language Services (EAQUALS) akreditasyon sürecini tamamlayarak Türkiye’de üç farklı yabancı dil hazırlık sınıfını (İngilizce, Almanca ve Fransızca) akredite etme başarısını gösteren ilk üniversite oldu.

    Gerçekleştirilen kutlama töreninde konuşan Rektör Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, alınan belgenin üniversite ve yüksekokul bakımından büyük bir önem taşıdığına işaret etti. Gelecekte de aynı gayret ile kalitenin arttırılması için çalışmaya devam edeceklerinin altını çizen Rektör Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, “Kalite bugüne kadar ve bugünden sonra bizim birinci önceliğimiz olacak. Göreve ilk geldiğimiz günden itibaren tüm birimlerimizin akredite olması için girişimlerde bulunduk. Akredite olanların da bunu yenilemesi gerektiğini ifade ettik. Bu girişimlerimiz de meyvelerini vermeye başladı. YÖK Başkanlığımız önceki ay akredite olan bölümleri açıkladı. Toplam 129 bölüm var. Üniversitemizin 6 bölümü de bu birimler arasında yer aldı. Yavaş yavaş kendimizi geliştiriyoruz. Tüm birimlerimiz de bu gelişmeler noktasında kendisini yenilemeye devam ediyor” diye konuştu.

    Yabancı Diller Yüksekokulu’nun aldığı belgenin her anlamda gurur duyulması gereken bir çalışma olduğunu kaydeden Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, “Bu belge; bir defa yüksek özgüveni ifade ediyor. Burada, Türkiye standartları üstünde bir eğitimin verildiği ispat edilmiş oldu. Üstelik de tam olarak uygun olmayan şartlarda bu başarı elde edildi. Yıllardır Türkiye’de yabancı dil eğitiminin zayıf olduğu, özelde de yüzde 30 yabancı dil eğitim yapan programlarımızın yetersiz olduğu söylenirdi. Çıktığımız kalite yolculuğunun bize kazandırdığı önemli edinimlerinden birisi de yabancı dil alanında elde ettiğimiz bu başarıdır. Burada büyük bir özveri, emek ve gayret görüyorum. Belgenin alınmasında emeği bulunan herkesi tebrik ediyorum. En üst kademeden en alt kademedeki herkese teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

    BUÜ YDYO’nun EAQUALS akreditasyonunu tamamlayarak İngilizce, Almanca ve Fransızca hazırlık sınıflarında sunulan dil eğitiminin dünya standartlarında olduğunu ve gelişmiş ülkelere verilen dil eğitimi ile aynı kalitede olduğunu ispatladığını belirten YDYO Müdürü Prof. Dr. İsmail Güler ise, “Dünyanın en tanınır dil eğitimi akreditasyonu olan EQAUALS’dan mükemmelik mührü almanın en önemli kazanımı, Yüksekokulumuzun ve Üniversitemizin uluslararası tanınırlığının artmasıdır” dedi.

  • Bursa’da BUTEKOM’un kalitesi bir kez daha tescillendi

    Bursa’da BUTEKOM’un kalitesi bir kez daha tescillendi

    Firmaların yüksek teknolojili üretim gerçekleştirmeleri ve Ar-Ge yapılarını güçlendirmeleri konusunda Bursa’da sanayiciye yenilikçi çözümler sunan BUTEKOM, teknik kontrol ve belgelendirme konusunda uluslararası nitelikte faaliyet gösteren TÜV NORD’ün Uygunluk Belgesini almaya hak kazandı.

    Bursa’da tekstil ve konfeksiyon sektörlerinde uluslararası alanda tanınan ve takip edilen çok amaçlı bir araştırma merkezi olma vizyonuyla hayata geçirilen Bursa Teknoloji Koordinasyon ve Ar-Ge Merkezi (BUTEKOM), ILAC ve Türk Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK) akreditasyonlarından sonra TÜV Teknik Kontrol ve Belgelendirme AŞ (TÜV NORD) tarafından yapılan denetimi de başarılı bir şekilde tamamlayarak TÜV NORD Laboratuvar Uygunluk Belgesi’ni almaya hak kazandı. Bursa’nın en gelişmiş altyapılara sahip laboratuvarlarının yer aldığı BUTEKOM, faydalanıcı firmaların sektörde öncü olabilmeleri hedefiyle inovatif girişimlerine her geçen gün yenilerini ekliyor. Uluslararası standartlar kapsamında TS EN ISO/IEC 17025:2017 çerçevesinde faaliyetlerini sürdüren BUTEKOM, ILAC ve TÜRKAK akreditasyonlarından sonra TÜV NORD tarafından yapılan uygunluk denetimini de başarıyla tamamladı. BUTEKOM Laboratuvarları, Uygunluk Değerlendirme Kuruluşları tarafından en prestijli belge olarak kabul edilen ISO/IEC 17025 kapsamında TÜV NORD Laboratuvar Uygunluk Belgesi’ni almaya hak kazanarak kalitesini bir kez daha tescilledi. TÜV NORD belgesiyle BUTEKOM Laboratuvarları’nda raylı sistemler sektöründe kullanılan kompozit malzemeler, iç trim kumaşları, plastik ve kauçuk ürünleri alanlarında ürün performansını belirlemek amacıyla talep edilen mekanik testler ile yanma testleri gibi fonksiyonel testleri standarda uygun olarak gerçekleştirildiği teyit edildi.

    TÜV NORD tarafından verilen ‘Laboratuvar Uygunluk Belgesi’ kapsamında BUTEKOM’un laboratuvar hizmetlerinde kapasitesini artırmanın yanı sıra tekstil, teknik tekstil, otomotiv, uzay-havacılık, raylı sistemler, savunma, kauçuk ve kompozit sektörlerine yönelik testlerde kalite gerekliliklerini tarafsızlık ve gizlilik ilkelerine bağlı olarak güvenilir sonuçlar elde ettiği kanıtlandı. Test, analiz ve muayene hizmetleri başta olmak üzere proje hizmetleri, numune üretimi, teknik raporlar, teknik danışmanlık, eğitim, organizasyon hizmetleri gibi birçok alanda firmaların çözüm ortağı konumunda olan BUTEKOM’da sektör temsilcilerine yönelik ayrıcalıklı birçok hizmet sunuluyor.

    Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, Türkiye’nin nitelikli üretim hedefleri doğrultusunda hayata geçen BUTEKOM’un başta tekstil, otomotiv ve kompozit olmak üzere, kimya, uzay, havacılık, savunma, raylı sistemler, makine ve enerji sektörleri için sunduğu hizmetlerle firmaların rekabetçi yapılarını güçlendirmeyi sürdürdüğünü söyledi. BUTEKOM’un iş dünyasına ürünlerini uygun koşullarla ve güvenli bir şekilde dünya standartlarında test ettirme imkanı sunarak, kaynakların ülke sınırları içinde kalmasına da imkan sağladığını dile getiren Başkan Burkay, “Başta test analiz ve muayene hizmetleri olmak üzere proje, numune üretimi, teknik raporlar ve teknik danışmanlık gibi birçok alanda 250’den fazla kurum ve kuruluşla işbirliğinde faaliyet gösteren BUTEKOM, TÜV NORD Laboratuvar Uygunluk Belgesi almaya hak kazanarak etkinliğini uluslararası alanda çok daha etkin bir şekilde sürdürecektir. Güçlü altyapısı ve yetkinlikleriyle BUTEKOM, kent ve ülke ekonomimize hizmet sunmaya devam edecektir” dedi.

  • Bursa Kent Konseyi Çocuk Meclisi’nde seçim heyecanı

    Bursa Kent Konseyi Çocuk Meclisi’nde seçim heyecanı

    Bursa Kent Konseyi Çocuk Meclisi’nde seçim heyecanı yaşandı. 3 adayın yarıştığı başkanlık seçimini Begüm Üner kazandı.
    Bursa Kent Konseyi bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Çocuk Meclisi, yeni dönem başkanlık seçimi için sandık başına gitti. Bursa Kent Konseyi Çınar Camlı Salonu’nda gerçekleşen genel kurul toplantısı, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Toplantının açılışında konuşan Bursa Kent Konseyi Başkanı Şevket Orhan, “Çocuklarımızın gönüllü çalışmalara katıldığını görünce, mutlu oluyor ve gururlanıyorum. Çocuklarımız büyüdükçe Bursa Kent Konseyi’nin diğer kısımlarında görev almaya devam edecekler. Hem bir şeyler öğrenecek hem gelişimlerine katkı sağlayacak hem de yaşadıkları kent için güzel işlere imza atacaklar. Bugüne kadar başarılı işlere imza atan ve başkanlık bayrağını devredecek olan Yusuf Enes kardeşime teşekkür ediyorum” dedi.
    Açılış konuşmalarının ardından divan başkanlığını Bursa Kent Konseyi Genel Sekreteri Murat Başlar’ın, divan üyeliklerini Yusuf Enes Güçlü ve Ercan Karagöz’ün yürüttüğü seçime geçildi. 3 adayın dostane bir şekilde yarıştığı başkanlık seçimin kazanını Begüm Üner oldu.
    Çocuk Meclisi Başkanı Begüm Üner, kendisini destekleyen herkese teşekkür etti ve çocuklar için faydalı çalışmalar yapmaya devam edeceklerini kaydetti.
    Begüm Üner başkanlığındaki yeni yönetimde; Zeliha Sırtbaş, Betül Erdoğdu, Aykut Meşeli, Elif Ablay, Zeynep Turgut, Ömer Arda Harman, Alara Nur Harman, Hasan Asaf Çelik, Dilara Deniz, Azra Deniz ve Elif Reyhan Şat yer aldı.