Bursa’nın Nilüfer ilçesi İzmir Yolu üzerinde seyir halindeki bir otomobil sürücüsü en sağdan orta şeride sinyal vermeden geçti. Arkasından gelen aracın uyarılarına aldırış etmeyen sürücü bu kez de sinyal vermeden kendini sol şeride atmak istedi. Fakat sol şeritten hızla gelen otomobil, sinyal vermeyen sürücüye arkadan çarpıp savruldu. Kimsenin yaralanmadığı kaza anı ise trafikteki başka bir otomobilin araç kamerasına saniye saniye yansıdı.
Kategori: Bursa
-
Brüksel’de Mudanya’dan barış çağrısı
Mudanya Belediye Başkan Yardımcısı Baran Güneş, Avrupa Birliği’nin Genç Seçilmiş Politikacılar (YEP) programı kapsamında, Brüksel’de düzenlenen Avrupa Bölgeler Haftası etkinliklerinde Türkiye’yi temsil etti. Konuşmasını boynundaki kefiye ile yapan Güneş, Filistin için barış çağrısında bulundu. 7-11 Ekim 2024 tarihleri arasında gerçekleştirilen etkinliğe katılan Baran Güneş, Avrupa’nın dört bir yanından belediye başkanları ve yerel yöneticilerin bulunduğu gruba Filistin’de yaşanan zulme karşı daha yüksek sesle itiraz edilmesi gerektiğini hatırlattı ve “Derhal Barış” çağrısı yaptı. Konuşması sırasında Filistin’de mezalime uğrayan siviller için boynunda bir “Kefiye” takan Güneş, Nablus’ta öldürülen aktivist Ayşegül Ezgi Eygi’yi de, Aliya İzzetbegoviç’in “Ve her şey sona erdiğinde hatırlayacağımız şey; düşmanlarımızın sözleri değil, dostlarımızın sessizliği olacaktır” sözleriyle andı.
Baran Güneş, Brüksel’de gerçekleştirilen etkinliklerdeki konuşmasında, gençlerin yerel yönetimlerdeki temsilinin artırılmasının, sürdürülebilir kalkınma ve demokratik değerlerin güçlendirilmesine katkı sağlayacağını da söyledi. Güneş, “Gençlerin siyasete katılımı yalnızca gelecekte değil, bugün de oldukça önemli. Karar mekanizmalarında yer almaları, dinamik ve yenilikçi çözümler üretmek açısından büyük bir fırsat sunuyor” diye konuştu.
Avrupa Bölgeler Haftası’nın her yıl Avrupa genelindeki bölgesel liderlerin ve genç politikacıların bir araya gelerek, Avrupa’daki politikalar ve sürdürülebilir kalkınma üzerine görüş alışverişinde bulunduğu önemli bir platform olduğunu söyleyen Güneş, “Bu etkinliklere katılımımız, Mudanya Belediyesi’nin uluslararası düzeydeki iş birliklerine verdiği önemin de bir göstergesidir” dedi.
-
Sokak lambaları, meme kanseri farkındalığı için pembe yandı
Son 50 yılda görülme sıklığı iki katından fazla artan meme kanseri, her 8 kadından birinin karşılaştığı bir risk haline geldi. Türkiye’de, dünya ortalamasından 10 yıl daha erken yaşlarda ortaya çıkabilen meme kanseri, toplumda yaygınlaşan bir sağlık sorunu olarak öne çıkıyor. UEDAŞ’ın Pembe Lambalar Projesi ise erken teşhisin hayat kurtarıcı rolüne dikkat çekmek amacıyla her yıl Ekim ayında sokakları pembeye büründürerek toplumsal farkındalık oluşturmaya devam ediyor. Proje, bu yıl ONKODAY iş birliğiyle hayata geçirilirken, aydınlatma direklerine eklenen pembe çalar saatler erken teşhis için “Geç Kalma” mesajına vurgu yaptı.
Bursa, Balıkesir, Çanakkale ve Yalova’da 5 milyonun üzerinde nüfusa kesintisiz enerji sağlayan UEDAŞ, 2017’den bu yana sürdürdüğü “Pembe Lambalar Projesi” ile meme kanseri hakkında farkındalık oluşturuyor. Bu yıl ONKODAY (Uludağ Onkoloji Dayanışma Derneği) iş birliğiyle gerçekleştirilen proje yeni bir boyut kazanarak, erken teşhisin önemini vurgulayan pembe çalar saatlerle desteklendi. Her yıl Ekim ayında hayata geçirilen proje, dünya genelinde her sekiz kadından birinin karşılaşabileceği meme kanserine dikkat çekiyor ve erken teşhisin hayat kurtarıcı etkisine dair toplumsal farkındalığı artırıyor. UEDAŞ’ın toplumsal sorumluluk anlayışını gözler önüne seren Pembe Lambalar Projesi, her yıl farklı kadın dernekleriyle yapılan iş birlikleri sayesinde daha da güçlenerek kadın sağlığı konusunda bilinç oluşturmayı sürdürüyor.
Her Ekim, erken teşhis için pembe ışıklar yanıyor
Meme kanserinde erken teşhisin hayati önemine dikkat çeken UEDAŞ Genel Müdürü Gökay Fatih Danacı, “7 yılı aşkın süredir Pembe Lambalar Projesi ile Ekim aylarında şehirlerimizi meme kanserine karşı bilinçlendirme amacıyla pembe ışıklarla donatıyoruz. Kadınlarda en sık görülen kanser türlerinden biri olan meme kanseri, her yıl dünyada milyonlarca yeni vaka ile ciddi bir sağlık sorunu olmaya devam ediyor. Proje kapsamında erken tanının yaşamı kurtarma potansiyelini gündelik hayata taşıyoruz. Türkiye’de meme kanserinin dünya genelindeki ortalama yaş sınırından yaklaşık on yıl daha önce görüldüğünü göz önüne aldığımızda, farkındalığın yaygınlaşması büyük bir önem taşıyor. Bu sebeple bu yıl ONKODAY ile güçlerimizi birleştirerek, Pembe Lambalar projemiz ve şehrin uğrak noktalarındaki aydınlatma direklerimize yerleştirdiğimiz çalar saatlerle meme kanser riskine dikkat çekmeyi, farkındalığı arttırmayı hedefledik. Kadınların sağlıkla dolu bir yaşam sürebilmesi için, farkındalığı artırmak ve tarama oranlarını yükseltmek adına bu projeye kararlılıkla devam ediyoruz” dedi.
Erken teşhisin gücünü topluma hatırlatıyoruz
Projenin sadece görsel bir etki oluşturmakla kalmadığını, aynı zamanda sağlık bilincini güçlendirdiğini belirten Onkoday Yönetim Kurulu Üyesi Ülkü Şimşek , “Bu projeyle, kadınların meme kanserine karşı bilinçlenmelerini ve düzenli taramaların ne kadar önemli olduğunu hatırlatıyoruz. Farkındalık çalışmaları sayesinde kadınlar, erken teşhisin getirdiği tedavi avantajlarından haberdar oluyor. Ayrıca, pembe ışıklarla şehirde oluşturulan bu güçlü semboller, herkesin aklında meme kanseri konusunda kalıcı bir iz bırakıyor. ONKODAY olarak, toplum sağlığını iyileştirecek her projede var olmaktan gurur duyuyoruz ve UEDAŞ ile yürüttüğümüz bu farkındalık projesinin geniş kitlelere ulaşmasını amaçlıyoruz” açıklamasında bulundu.
-
Bursa’da huzur uygulaması
İnegöl İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı ekipler kentin huzur ve güvenliğini sağlamak adına çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. İlçe genelinde yapılan uygulamalarda 150 polis görev alırken, durdurulan araçların sürücüleri denetlendi. Aranan şahıslar yakalanırken, kurallara uymayan sürücülere ceza yazıldı.
Alkollü sürücü polisleri sürükledi, kaza yaptı
Osmaniye Mahallesi, Ahmet Akyollu Caddesi üzerinde uygulama yapan ekipler 16 PH 934 plakalı otomobilin sürücüsüne “dur” ihtarında bulundu. “Dur” ihtarına uymayan sürücü hızla kaçmaya çalışırken, ekipler aracı durdurmak için tutundu. Araca tutunan polisi hiçe sayan maganda, polisi sürükledi. Diğer polislerin havaya ateş açması sonucu otomobil, başka bir araca çarparak durdu.
Yusuf K.’nin (20) alkol testinde 2.0 promil alkollü olduğu tespit edildi. Sürücüye alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 TL cezai işlem uygulanırken, ehliyetine 6 ay süreyle el konuldu.
Uygulama esnasında ceza yağdı4 farklı noktada yapılan uygulamalarda 190 araç denetlendi. 484 şahsın GBT sorgulaması yapıldı. Sürücülere 70 bin TL cezai işlem uygulandı. 2 alkollü sürücüye ceza yazılırken, üzerinde 18 gram uyuşturucu çıkan şüpheli gözaltına alındı.
-
Bursa’da 7 araç zincirleme kazaya karıştı: 4 yaralı
Saat 16.30 sıralarında Bursa-Ankara karayolu üzeri Mezit boğazında Abdil Ö. (45) yönetimindeki kamyon, sürücüsünün kontrolünden çıkarak yağmur suyu kanalına çarptı.
Kaza maddi hasarla atlatılırken, trafik ekipleri kamyonun çekiciyle kurtarılması için saat 21.00 sıralarında karayolunu kontrollü olarak ulaşıma kapattı. Duran trafiği fark etmeyen Ahmet Ç. (50) yönetimindeki 06 JRK 78 plakalı kamyon, önünde duran İbrahim Y. (35) idaresindeki 16 C 4001 plakalı otomobile, ardından Orçun U.(27) yönetimindeki 34 ANF 445 plakalı otomobile, ardından sırasıyla Yaşar Ö. (57) idaresindeki 61 FL 929 plakalı kamyonete, Süleyman Y. (35) yönetimindeki 35 BKR 568 plakalı kamyonete, Mehmet D. (40) yönetimindeki 38 AHZ 697 plakalı kamyona çarparak durabildi.
Çarpışmanın etkisiyle kontrolden çıkan 61 FL 929 plakalı kamyonet önünde duran Ercan G. (36) yönetimindeki 16 ATJ 045 plakalı otomobile çarparak durdu. 8 aracın karıştığı kaza sonucu 06 JRK 78 plakalı kamyonun sürücüsü Ahmet Ç., 38 AHZ 697 plakalı kamyon sürücüsü Mehmet D. ve 61 FL 929 plakalı kamyonette bulunan yolcular Refika Sezen T. (17) ile Hilal Ö. (23) yaralandı.
Araçta sıkışan bir sürücü olay yerine sevk edilen itfaiye ekiplerince kurtarıldı. 4 yaralı kaza yerine sevk edilen ambulanslarla İnegöl Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı.
Jandarma ekipleri kazayla ilgili soruşturma başlattı.
-
Karacabey Emniyeti’ne 10 yeni araç takviyesi
İlçe Emniyet Müdürlüğü, Karacabey Güvenlik Hizmetleri Destekleme Derneği ve Bursa Emniyetini Destekleme Derneği katkılarıyla edinilen bu araçlar, resmi olarak hizmete alındı. Yeni araçlar, Karacabey’deki asayişin sağlanması ve halkın güvenliğinin artırılması adına önemli bir katkı sağlayacak. Emniyet Müdürlüğü, bu destekle birlikte görevlerini daha etkin bir şekilde yerine getirmeyi hedefliyor.
Karacabey İlçe Emniyet Müdürlüğü’nden edinilen bilgiye göre, Karacabey İlçe Emniyet Müdürlüğünün başarılı çalışmaları sonucunda 2023 yılının 1 Ocak ile 30 Eylül tarihleri arasında toplam 550 olay meydana gelmiş iken, 2024 yılında 1 Ocak ile 30 Eylül tarihleri arasında toplam 228 olay meydana gelmiş ve olay sayısı yüzde 58 düşerek azalış meydana geldiği öğrenildi.
Açıktan hırsızlık olay sayısı 131 olaydan 30 olaya, oto hırsızlığı olay sayısı 16 olaydan 5 olaya, otodan hırsızlık olay sayısı 55 olaydan 10 olaya, evden hırsızlık olay sayısı 102 olaydan 26 olaya, iş yerinden ve kurumdan hırsızlık olay sayısı 75 olaydan 29 olaya ve motosiklet hırsızlığı olay sayısı 95 olaydan 12 olaya düşerek azalış meydana geldiği bilgisi alındı. -
Bursa’da bir haftadır kayıp olan şahsı arama çalışmaları sürüyor
Edinilen bilgiye göre, Karacabey’in Ovaesemen Mahallesi’nde ikamet eden 68 yaşındaki Nur Cemil Eroğlu, geçtiğimiz hafta perşembe günü ortadan kayboldu. Son olarak köy bakkalından çıkarken kameralara yansıyan Eroğlu’nun yakınlarının kayıp başvurusunda bulunmasının ardından AFAD, Jandarma Asayiş ve Komando Timleri ve KUMDAK ekipleri arama çalışmaları başlattı. Toplam 54 kişilik ekip, 13 araç, 2 dron ve 3 köpekle Ovaesemen Mahallesi’nde bir haftadır arama çalışmalarını sürdürüyor. Hassas burunlu iz köpeklerinin kullanıldığı arama çalışmalarında dron ile köy etrafı ve göl çevresi de tamamen taranıyor.
-
Ceviz Üreticileri Derneği, 2024 Hasat Şenliği MAYCEV’de yapıldı
Yerli ceviz üreticilerinin ve üretiminin artmasını, yaygınlaştırılmasını bu kapsamda da ülke ekonomisine katkı sağlamayı amaçlayan Ceviz Üreticileri Derneği (CÜD), 2024 hasadına başladı.
CÜD, 10 Ekim’de dernek üyelerinden Türkiye’nin en verimli ve dünyadaki gelişmiş ülkeler ortalamasının üzerinde bir verime sahip ceviz üreticisi olan MAYCEV Ceviz Bahçesi’nde hasat etkinliği gerçekleştirdi. Bursa’nın Yenişehir ovasında düzenlenen etkinlikte açıklamalarda bulunan MAYCEV Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf YORMAZOĞLU, bu yıl hasat sonunda ülke genelinde yaklaşık 60 bin ton rekolte beklendiğini belirtti.
Verimli bir üretim için en önemli unsur yetkin insan kaynağıdır
YORMAZOĞLU, “Bu işi ticari olarak yapmaya karar verdiğimizde teknik anlamda ceviz üretimine hâkim uzmanlar aradık, fakat bu konuda ne akademide ne de piyasada yetkin kişilere ulaşamadık. O dönemde Türkiye’de sadece tek bir kapama ceviz bahçesi vardı ve böyle bir birikim söz konusu değildi. Bu durum da bizi yurt dışında bir arayışa itti. Araştırmalarımız sonucunda bilgi birikiminde ve verimlilikte Kaliforniya’nın oldukça ileri gittiğini gördük. Tarım konusunda dünyanın en önemli üniversitelerinden birinin UC Davis olması ve ceviz konusundaki en önemli araştırmaların bu kurum tarafından yapılması buradaki ana faktör. Ceviz üreticiliğinde, çeşit geliştirmelerden kültürel işlemlere ve mekanizasyona kadar neredeyse kapama ceviz yetiştiriciliğinin Kaliforniya’da icat edildiğini anladık ve bilgiyi kendi bünyemize aktarmak için oradan bir uzman arayışına girdik ardından bir danışmanla çalışmaya başladık. Kendilerinden aldığımız destekle bazı noktalarda yanlışlar yaptığımızı anladık ve süratle üretim konusunda kendimizi dönüştürdük, o noktadan sonra daha profesyonel bir yetiştiriciliğe adım attık. Sermaye ve teknik bilginin ötesinde bir şirket için en önemli unsurun yetkin çalışanlar olduğunu düşünüyorum” açıklamasında bulundu.
”Ceviz bahçesi yatırımı uzun vadede kazandırıyor”
Ceviz bahçesi kurmanın; arazi alımı, toprak hazırlığı, altyapı yatırımı, fidan ve ekipman yatırımları ile başlayıp, yıllık giderler hesaplanarak uzun vadeli bir yatırım sürecinden oluştuğunu vurgulayan MAYCEV Genel Müdürü Âdem ARGAÇ ise, “Ağaçlar kendi masraflarını amorti edene kadar ceviz bahçesine yatırım yapılmaya devam edilmelidir. Bu süreçte, teknik desteğin bahçenin ölçeğine göre tecrübeli bir danışman önderliğinde yürütülmesi önemlidir. Doğru bölge ve doğru tür seçimi yapıldığında, 7-9 yıl aralığında, ağaçlar maksimum verime ulaşır ve yatırım kendini amorti etmeye başlar, 12 yıl ve üzerinde karlı bir yatırıma dönüşür. Yatırım için, kamu bankalarının hazine destekli kredilerinden ya da özel bankaların kampanyalarından yararlanarak finansal destek imkanları yaratılabilir. Ayrıca, hibe ve teşvikler de araştırılarak başvuru yapılabilir” diyor.
“Dünya standardında bir üretim gerçekleştiriyoruz”
Toplamda 1.600 dekarlık bir alanda, yaklaşık 30.000 ağaçlık bahçelere sahip Türkiye’nin en verimli ceviz bahçesi MAYCEV olarak üretimlerine devam ettiklerini belirten Adem ARGAÇ, “Chandler ve Fernor ceviz çeşitlerini üretiyoruz. Bu iki çeşidin verimlilikleri farklılıklar göstermekte. Chandler, Fernor’a göre yüzde 20 oranında daha verimli bir tür. Chandler, 8-9 yaşındaki gelişmiş bahçede bizim şartlarımızda 750-800 kiloya kadar verim verebiliyor. Fernor ise 600 kilo seviyesine ulaşabiliyor. Ceviz üretimi, tedariği ve satışındaki tüm süreçleri sürekli iyileştirme ve geliştirme felsefesiyle, teknolojiyi de kullanarak, ürün ve hizmet kalitemizi bu konudaki en ileri ülkelerdeki rakiplerimizin üzerine çıkararak Türkiye’nin en değerli ceviz markası haline gelmeyi hedefliyoruz. MAYCEV ceviz işleme ve kurutma tesislerine, mekanik hasat için gerekli makine ve ekipmana yatırım yaparak dünyada ceviz yetiştiriciliğinde önder olan ülkelerin teknolojik seviyesini yakaladık. Birim alandan verim miktarımız, bu alanda dünyadaki en ileri ülke olan ABD, Kaliforniya verimleriyle eş değer. Ürettiğimiz cevizler kalite olarak ismen istenen ve hem müşterilerimiz hem de son tüketicide ciddi talep gören bir ürün haline geldi. Sağlıklı cevizler üretip ürünlerimizi uygun koşullarda son tüketicilerimize ulaştırmaya devam ediyoruz” şeklinde konuştu.
”Verimliliği artırmak için teknolojiden faydalanılmalı”
Ceviz Üreticileri Derneği’nden alınan bilgiye göre, ülkemizde yılda yaklaşık 100-120 bin ton ithalat yapılıyor, bu da global ceviz ve badem fiyatlarındaki artışla birlikte bugün yarım milyar doların üzerinde bir ithalat yapıldığı anlamına geliyor. Hasat Etkinliğine katılan Avrupa Tarım A.Ş. Operasyon Yöneticisi Haşimcan Yazıcıoğlu “Verimli bir üretimle bu ithalatın büyük bir kısmını yerli üretimle karşılayabilir ve cari açığı ciddi oranda azaltabiliriz.” dedi.
Üretimi artırmanın verimlilikten geçtiğine değinen Yazıcıoğlu, “Ceviz bahçelerinden düşük verim alınmasının başlıca nedenleri arasında; yanlış arazi seçimi, tarımsal üretim teknikleri konusunda bilgi eksikliği, yanlış hasat ve depolama koşulları, yetersiz-uygun olmayan sulama teknikleri, hatalı gübreleme veya eksik besin maddesi kullanımı ile zararlılarla mücadelede eksiklikler bulunuyor. Verimliliği artırmak için ise modern teknolojiden faydalanılmalı. Bu teknolojiler arasında; damlama sulama sistemleri ve modern gübreleme teknikleri başta geliyor. Akıllı tarım teknolojileriyle toprak ve bitki sağlığının sürekli izlenmesi de verimliliğini artıran bir diğer unsur. Doğal afetlere karşı ağaçların uygun aralıklarla dikilmesi ve drenaj sistemlerinin iyi planlanması da büyük önem taşıyor. Kısacası, tüm teknolojik yeniliklerin takip edilerek üretime entegre edilmesi verimliliği artırıyor” açıklamasında bulundu.
“Verimlilik odak noktamızda yer alıyor”
Daha verimli bir üretime ulaşmak için uygulanacak teknolojilerin yanında bu konuda izlenmesi gereken stratejiler konusunda da açıklamalarda bulunan Yazıcıoğlu, “Ekim alanı başına elde edilen ceviz miktarının, o bölgeye göre belirlenmiş verim standardına yakın veya üstünde olması verimli bir hasadın oluştuğunun en büyük göstergelerinden biri, en yüksek verime ulaşan ağaçlardan oluşan bir parselde ortalama olarak dekara 500 kilo ürün almak oldukça başarılı bir sonuç. Diğer yandan, elde edilen ürünün kalitesi de verimli bir hasadın işaretleri arasında bulunuyor. Lekesiz kabuk, yüksek randıman, açık renk iç ceviz ve hastalıksız büyük kalibre ceviz elde edilmesi başarılı bir hasat gerçekleştirildiğini gösteriyor” şeklinde sözlerini sürdürdü.
Ceviz Üreticileri Derneği Hakkında:
Ceviz Üreticileri Derneği, 2020 yılında Türkiye’deki yerli ceviz üretimini geliştirmek amacıyla, modern ziraat uygulamalarıyla ceviz üreticiliği yapan tarım işletmelerinin bir araya gelmesiyle kuruldu. Toprak ve insan sağlığını ön planda tutarak, sürdürebilirlik kriterleri doğrultusunda ceviz yetiştiriciliği yapan dernek üyelerinin hedefi, ülkemizdeki cari açığa olumlu katkı sağlamak. Bu amaçla üniversiteler, bilim insanları ve sahada çalışan yerli-yabancı profesyonellerle üyelerinin etkileşimini arttırarak ülkemizde dekar başına verimi arttırıcı çalışmalar yapan Ceviz Üreticileri Derneği, bir yandan da kaliteli yerli ceviz algısını geliştirici faaliyetlerle tüketiciyi bilinçlendirme çalışmaları yürütmektedir. Öte yandan sektörün Türkiye’deki referans noktası olmayı hedefleyen Dernek, üyelerinin bilgiye ulaşmasını sağlamak için sektörel bilgi toplama faaliyetleri yürütmekte ve resmi üyesi olduğu Uluslararası Ceviz ve Kuru Meyve Konseyi (INC, International Nut and Dried Fruit Council) gibi yerli ve yabancı kuruluşlarla iş birliği yapmaktadır. Anadolu’nun kadim ceviz kültüründen güç alarak doğayı koruyup ülkemizin ormanlaşmasına katkı sağlayan Ceviz Üreticileri Derneği, sadece cevizin değil Türk tarımının geleceğine de hizmet vermektedir. -
“Yargı personelimizi töhmet altında bırakan davranışlara müsaade etmeyiz”
Bursa’da yeni hizmete giren 17 bin metrekarelik Adli Tıp Kurumu Bursa Grup Başkanlığı binası açılışı dualarla gerçekleşti.
Açılışta konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Bir takım dezenformasyona yargı mensuplarımız maalesef tabi tutulabiliyor. Sosyal medya aracılığıyla özellikle dosya içeriğini bilmeden birtakım paylaşımlar yapılarak milyonlarca insana ulaştırılan dezenformasyonla da karşı karşıyayız. Yargının içerisinde hatalı karar verenler olamaz mı? Olabiliyor. İtiraz, temyiz ve istinaf müessesesi bunun için var. Yargı, hatalı kararları kendi içerisinde kendi mekanizması içerisinde zaten düzeltebilir. Dolayısıyla bir hatalı karardan yola çıkarak 25 bin hakim ve savcımızı, tüm yargı personelimizi töhmet altında bırakan davranışlara da biz müsaade etmeyiz. Hatalı kararların en aza indirilmesi için çalışırız, vatandaşlarımızın memnuniyetini en üst noktaya taşımak için gayret gösteririz. Ama yargı mensuplarımızı özellikle haksız yere ve son zamanlarda özellikle toplumda bir güvensizlik algısı oluşturmaya çalışan, Türkiye’nin sokaklarının güvenli olmadığı yönünde birtakım dezenformasyonlar yapan ve bugün bunu adliye üzerinden yapmaya çalışan bir takım mahfillerin de olduğunu sosyal medya üzerinden bunun daha da aşırı yapıldığını da görüyoruz. O nedenle buna da müsaade etmeyerek yargı teşkilatımızı daha da güçlendirerek vatandaşlarımızın memnuniyetini en üst noktaya taşımak. 22 yıldır bunu yaptık, bundan sonra da bunu yapmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
Bursa’da yeni hizmete giren adli tıp kurumu binasının çevre illere de hizmet verebilecek kapasitede olduğunu belirten Bakan Tunç, “Bugün açılışını gerçekleştirdiğimiz Bursa Adli Tıp Kurumu Bölge Başkanlığı 17 bin metrekare kapasiteye sahip ve içerisinde de adli tıp kurumunun tüm imkanları mevcut. Başka ihtiyaçlar varsa teknolojinin diğer imkanlarını getirmek gerekiyorsa da Bursa’ya o anlamda özellikle delillerin sağlıklı toplanması, maddi gerçeğin ortaya çıkarılması, suçlunun tespiti anlamında gerek desteği vereceğiz. Son zamanlarda meydana gelen özellikle de Diyarbakır’daki meselede adli tıp kurumumuzun önemli delil tespiti çalışmaları oldu. Önümüzdeki süreçte oradaki soruşturma ve yargılama süreçlerinde adli tıbbın ortaya çıkarılması ve suçluların en ağır cezaya çarptırılması noktasındaki teknik kapasitede adli tıp kurumu gerçekten çok önemli” diye konuştu.
Bakan Tunç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Vatandaşlarımız özellikle adli tıp kurumu çalışanlarımız burada Bursa’mıza yakışır güzel bir hizmet vermiş olacaklar. Bursa’mızda yargı hizmetlerinin aksamadan devam etmesi bizim en önemli hedefimiz. Bursa bugüne kadar adalet hizmetlerinden çok önemli yatırımlar aldı. Bursa’nın merkezde ilk derece bir adliye sarayına ihtiyacı var. Bunu da arkadaşlarımızla, valimizle, başsavcımızla yerel yöneticilerimizle konuşarak Bursa’nın bu ihtiyacını, geleceğe yönelik bir çalışmamız var. İnşallah öncelikle etüt projeye, yatırım programına teklif edeceğiz. 2025 yatırım programına teklif edeceğiz. Etüt projenin ardından inşaat programını aldıktan sonra da o süreci inşallah takip edeceğiz. Yine İnegöl’e ve Orhaneli’ye de adalet binası ihtiyacı var. Bunları da takip ediyoruz ve oralarda da ek binalar yapılmasıyla ilgili çalışmamızı sürdüreceğiz. Adli Tıp Kurumu Bölge Başkanlığımız hayırlı uğurlu olsun. Emeği geçen herkese çok çok teşekkür ediyorum.”