Kategori: Bursa

  • Emniyet şeridinde bekleyen aracı şarampole uçurdu

    Emniyet şeridinde bekleyen aracı şarampole uçurdu

    Kaza, Bursa-Ankara yolu Ümitalan mevkiinde meydana geldi. Bursa’dan İnegöl istikametine seyir hâlinde olan Mehmet Ö. idaresindeki 16 L 3736 plakalı araç, emniyet şeridinde bekleyen Mustafa Ü. idaresindeki 16 BOF 72 plakalı kamyonete çarptı.

    Çarpmanın etkisiyle kamyonet şarampole yuvarlandı. Kazada Mustafa Ö. ile İskender Ü. yaralandı. İki yaralı kaza yerine gelen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Devlet Hastanesine kaldırıldı. Yaralıların sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi.

  • İnegöl’e 102 milyon TL’lik içme suyu yatırımı

    İnegöl’e 102 milyon TL’lik içme suyu yatırımı

    Bursa’da salgınla mücadele çalışmalarının yanında özellikle 15-20 yıldır hiç müdahale edilmeyen ana güzergahlarda adeta asfaltlama hamlesi yapan Bursa Büyükşehir Belediyesi, 17 ilçeyi kapsayan alt yapı yatırımlarına de ara vermeden devam ediyor. Mustafakemalpaşa ilçesine bağlı Çeltikçi Mahallesi’ndeki kanalizasyon hattı çalışmalarını tamamlama aşamasına gelen Büyükşehir Belediyesi, bu süreçte İnegöl İlçesine bağlı Çayyaka ve Rüştiye Mahallelerinin içme suyu hatlarını yeniledi.

    Dünyayı etkisi altına alan pandemi sürecine rağmen ulaşım, altyapı ve üst yapıdaki yatırımlara devam ettiklerini belirten Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, “Vatandaşlarımıza sorunsuz ve sağlıklı işleyen altyapı ağı ve kaliteli içme suyu sağlamak öncelikli hedeflerimiz arasında. Bu kapsamda BUSKİ marifetiyle İnegöl Çayyaka ve Rüştiye Mahallelerinde gerçekleştirdiğimiz içme suyu şebeke hattı yenileme çalışmalarıyla, uzun yıllar kullanımdan kaynaklı eskiyen şebeke hatlarını yeniledik’’ dedi.

    Bursa’nın altyapı ağını gelecek yıllara taşımayı hedefleyen çalışmalar dâhilinde Çayyaka ve Rüştiye Mahallelerine 690 bin TL’lik yatırım yaptıklarını dile getiren Başkan Aktaş, “İki mahallemizde yapılan çalışmalar çerçevesinde 7.8 kilometrelik içme suyu imalatı gerçekleştirdik. Yaptığımız bu çalışmalar sayesinde hem bölgede yaşayan vatandaşlarımıza sağlıklı ve kaliteli su temini sağlamış hem de bölgedeki kayıp kaçak oranlarını kontrol altına almış olduk’’ diye konuştu.

    Kırsal mahallelerdeki altyapı çalışmalarına hız veren Büyükşehir Belediyesi, bir yandan da İnegöl merkez mahallelerinin beklediği içme suyu hatlarının yenilenmesi projesinde sona geldi. Geçtiğimiz aylarda yapılan ihaleyle İnegöl merkez mahallelerinin içme suyu altyapısı 102 milyon TL’lik yatırımla yenilenecek. Gerçekleştirilecek bu yatırımla İnegöl İlçesi büyük bir hizmete daha kavuşmuş olacak.

  • Bursa’da fuhuş için anlaştığı kadını öldüren sanık konuştu

    Bursa’da fuhuş için anlaştığı kadını öldüren sanık konuştu

    Bursa’da, para karşılığı ilişkide bulunmak için anlaştığı Nazan Kırkgöz’ü, boş arazide tabancayla vurarak öldüren tutuklu sanık Yusuf Mıcık’ın yargılanmasına devam edildi. Mıcık mahkemede, olayın kazara olduğunu öne sürerek, “Nazan, cep telefonumu gasp etti. Aramızda arbede yaşandı. Bir erkek gibi güçlü kadındı, hakim bey” dedi.

    Olay, geçen yıl haziran ayında, Osmangazi ilçesi Altınova Mahallesi’nde meydana geldi. Nazan Kırkgöz, otomobiline bindiği Yusuf Mıcık’la iddiaya göre, para karşılığı ilişki için anlaştı ve boş bir araziye gitmesini söyledi. İkili boş araziye geldi. Ancak Yusuf Mıcık, kadına boş arazide ilişkiye girmek istemediğini söyledi.

    İddiaya göre Kırkgöz, Mıcık’ın otomobilindeki cep telefonunu alıp, kaçmaya başladı. Yusuf Mıcık da belinden çıkardığı tabancayla Nazan Kırkgöz’e ateş açtı. Kırkgöz, karnından ve göğsünden vuruldu. Mıcık, otomobiliyle olay yerinden kaçarken, silah seslerini duyanlar polisi aradı. İhbar üzerine olay yerine gelen polis, Kırkgöz’ün cansız bedeniyle karşılaştı. Cinayetin ardından araştırma başlatan Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, görgü tanıklarının ifadeleri ile çevredeki 70 güvenlik kamerasını inceleyerek, şüphelinin kimliğini tespit etti. Takibe alınan Mıcık, saklanmak için gittiği arkadaşının evinde yakalanarak, gözaltına alındı. Daha sonra Mıcık, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak, cezaevine gönderildi.

    ERKEK GİBİ GÜÇLÜ KADINDI

    Hakkında Bursa 14’ncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘kasten adam öldürmek’ suçundan dava açılan 5 çocuk babası Yusuf Mıcık’ın yargılanmasına devam edildi. Mıcık, duruşmaya bulunduğu Bursa E Tipi Cezaevi’nden koronavirüs önlemleri kapsamında, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.

    Nazan Kırkgöz’ü kazayla öldürdüğünü söyleyen Yusuf Mıcık, “Olay günü aracımla seyir halindeyken, telefonuma mesaj geldi. Alkollü olduğum için aracımı sağa çekip, mesaja baktığım sırada, camdan bir kadın ‘bakar mısınız’ dedi. ‘Benimle görüşmek ister misin?’ dedi. ‘Hayır’ dememe rağmen aracıma bindi. Benimle birlikte olmak istedi. 100 liraya anlaştık. 150 metre ileride aracımı park ettim. Yol kenarı ve yerleşim yeri olduğu için ilişkiyi kabul etmedim. Parayı vermeyince, arabanın konsol kısmında bulunan telefonumu aldı. Peşinden inip, kolunu tuttum. Telefonu almak için aramızda arbede çıktı. Kendisinin yalnız çalışmadığını, benim için kötü olacağını söyledi. O sırada kırmızı renkli bir aracın bize doğru geldiğini gördüm. Kendimi korumak için üzerimde bulunan silahımı çıkardım. Bayan bana tekme tokat saldırıyordu. Bu sırada elimde bulunan ve dolu olan tabancam iki el ateş aldı. Nazan’ın yaralanıp, yaralanmadığını görmedim. Benim kasten öldürme gibi bir niyetim yoktu. Cinayet kazayla gerçekleşmiştir. Nazan, bir erkek gibi güçlü kuvvetliydi. Pişmanım” savunmasını tekrarlayarak, tahliyesini istedi.

    ‘SİLAH ARALARINDA KAZARA PATLAMIŞTIR’

    Yusuf Mıcık’ın avukatı Ali Özgür Berksu, “Olay, Nazan Kırkgöz’ün ağır ve haksız tahriki altında silah patlaması üzerine gerçekleşmiştir. Silah Nazan ile müvekkilim arasında yaşanan arbede sırasında patlamıştır. Tahliyesini ve adli kontrol hükümlerin uygulanarak serbest bırakılmasını talep ediyoruz” dedi.

    YENİ ADRESİNDEN ÇAĞRILACAK

    Mahkeme heyeti, cinayetin gerçekleştiği anda olay yerinin yakınında bulunan Nazan Kırkgöz’ün arkadaşı Havva Ş.’nin ifadesinin alınmasına karar verdi. Yeni adresi tespit edilen Havva Ş.’nin polis zoruyla mahkemeye getirilmesini  ve Yusuf Mıcık’ın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

  • Osmangazi, haşerelere karşı ilaçlandı

    Osmangazi, haşerelere karşı ilaçlandı

    Osmangazi Belediyesi, korona virüsle mücadele sürecinde toplum sağlığının korunması için ilçenin dört bir yanını dezenfekte ederken, haşerelere ve farelere karşı da ilâçlama yaptı.

    Daha temiz ve sağlıklı bir Osmangazi oluşturmak adına çalışmalarını sürdüren Osmangazi Belediyesi, çevre sağlığını olumsuz yönde etkileyebilecek haşerelere ve farelere karşı ilâçlama çalışmalarına hız verdi. Korona virüs sürecinde uygulanan sokağa çıkma yasakları neticesinde şehrin boş kalması, haşere ve farelerin yerleşim alanlarında dolaşmasına sebebiyet verdi. Vatandaşlardan gelen bu konudaki şikâyetleri dikkate alan belediye ekipleri, ilçenin çeşitli noktalarında ilâçlama yaptı.

    Rögar kapakları açılarak içlerine fare ilâçları koyan ekipler, çöp konteynerlerini de sinek ve haşere oluşumunu engellemek için ilâçladı. Daha sağlıklı bir Osmangazi için şehrin dört bir köşesinde çalışmalarına devam eden ilâçlama çalışmalarında, çevreye ve insan sağlığına zarar vermeyen ilâçlar kullanıldı. Haşere ve farelere karşı yürütülen ilâçlama çalışmaları periyodik olarak ilçenin bütün mahallelerinde devam edecek.

  • Bursalı yönetmenin ‘Hayalet Şehirler’ projesi büyük ilgi gördü

    Bursalı yönetmenin ‘Hayalet Şehirler’ projesi büyük ilgi gördü

    Bursalı yönetmen Aykut Öztürk, koronavirüs ile mücadelede uygulanan sokağa çıkma kısıtlamasında aldığı izinle il il gezerek boş meydanları görüntülüyor. ‘Hayalet Şehirler’ adını verdiği projesinde drone ile şehri görüntüleyen Öztürk’ün İstanbul’dan sonra ikinci durağı Bursa’ydı.

    Özel bir film yapım şirketinde çalışan yönetmen Aykut Öztürk, koronavirüs sebebiyle sokağa çıkma kısıtlaması uygulanan günlerde il il gezerek boş kalan sokak, meydan ve caddeleri görüntülüyor. İstanbul’da Galata Kulesi, Eminönü, Bursa’da Heykel Atatürk Caddesi, Kent Meydanı gibi şehrin simgesi haline gelen kalabalık meydanların boş halini drone ile havadan görüntüleyen Öztürk, 81 ilin tüm meydanlarının sessiz halini görüntülemeyi amaçlıyor. İstanbul’dan sonra memleketi olan Bursa’ya gelen Öztürk, ‘Hayalet Şehirler’ ismini verdiği projenin yüz binlerce kişi tarafından izlendiğini söyledi.

    ‘VİDEO BÜYÜK İLGİ GÖRDÜ’

    Sokağa çıkma kısıtlaması boyunca 81 ili gezmeyi hedeflediğini belirten Öztürk, “Drone’la, sokağa çıkma yasağında boş sokakları, meydanları, şehrin boş halini çekiyorum ve bunu kurgulayıp sosyal medya hesaplarımda paylaşıyorum. İlk yaptığım video büyük ilgi gördü. Bu kadar ilgi göreceğini beklemiyordum. Ben yaptıktan sonra herkes yapıp paylaşmaya başladı. Daha sonra ikinci videoyu çektim ve oda büyük ilgi gördü. Bursalı olduğum için Bursa’yı da çektim” dedi.

    ‘SONUNDA TEK BİR TÜRKİYE VİDEOSU YAPACAĞIM’

    Sosyal medya hesaplarında yayınladığı videoların büyük ilgi gördüğünü söyleyen Öztürk, “İstanbul’da caddeler, sokaklar bomboş. İnsanlar şehrin bu haline alışkın değiller. İnanılır gibi değil. İnsanlar bunu gördüklerinde duygulanıyor. Terk edilmiş bir şehir edası var. Projeme ‘Hayalet Şehirler’ ismini verdim. Videoların sonunda tek bir Türkiye videosu yapacağım. İnsanların kalabalık görmeye alıştığı yerler, İstanbul’da İstiklal Caddesi, Galata Kulesi, Eminönü, Bursa’da Heykel Meydanı, Kent Meydanı gibi yerleri gezip, bu yerlerin boş halini yakalıyorum” ifadelerini kullandı.

  • Yıldırım’da 47 bin metrekarelik mesire alanı

    Yıldırım’da 47 bin metrekarelik mesire alanı

    Hayatı durma noktasına getiren koronavirüs sürecinde tedbir ve dezenfekte hizmetlerini sürdüren Yıldırım Belediyesi, ilçeye vizyon katacak proje çalışmalarına da hız kesmeden devam ediyor.

    Yıldırım Belediyesi, Balaban Mahallesi’nde inşaatı süren mesire alanında ilçe sakinlerini doğayla buluşturacak. Şehrin çehresini değiştirecek çalışmalarıyla ilçenin marka değerini yükseltecek sosyal donatı alanlarına yenilerini eklemeye hazırlanan Yıldırım Belediyesi, koronavirüs tehdidinin ardından normalleşme adımları tamamlandığında Balaban Mesire Alanı’nda vatandaşlara doğayla kucaklaşarak nefes alma imkanı sunacak.

    Toplam 47 bin 990 metrekare alan üzerinde planlanarak çalışmaları süren Balaban Mesire Alanı, şehrin yoğun yaşantısından ve stresinden uzaklaşmak isteyen vatandaşlara nefes alma imkanı sağlayacak. Piknik alanları, yürüyüş yolları, seyir terasları, çocuk oyun alanları, adrenalin park, kır kahvesi ve kır lokantası yer alacak mesire alanı insanların yeşille kucaklaşmasına imkan tanıyacak.

    Yıldırım’ın ve Bursa’nın yeşil hüviyeti içerisinde doğal güzellikleriyle bilinen bir sosyal alanı hayata geçirdiklerini vurgulayan Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, “Yıldırım, eşsiz tabiat güzellikleriyle ve ormanlarla kaplı yapısıyla cennetten bir bahçe gibi bizlere hayat veren Uludağ’ın eteklerine kurulmuş, derelerle, vadilerle bezenmiş bir tarihi mirası doğal mirasla harmanlayan bir ilçemiz. Erikli ve 75. Yıl Mahallelerimizin hemen üzerinde bulunan, trafik gürültüsünün olmadığı, yeşilin her tonuyla bezeli Balaban Mahallemizdeki mesire alanı tamamlandığında ve kontrollü sosyal hayata geçiş sürecinin ardından koronavirüs tehdidinin sona ermesiyle hayat normal seyrine döndüğünde,hemşehrilerimizin nefes alacakları, yaşamın stresinden uzaklaşacakları ve çocuklarımızın eve hapsolmadan doyasıya oynayabileceği bir alan olacak” diye konuştu.

    Bünyesindeki piknik alanları, yürüyüş yolları, seyir terasları, çocuk oyun alanları, adrenalin parkı, kır kahvesi ve kır lokantası ile Yıldırımlıların hizmetine alternatif bir sosyalleşme bölgesi sunacaklarını ifade eden Başkan Yılmaz, “Yapımı hızla süren Balaban Mesire Alanı özellikle yaz aylarında yaşlıların, ailelerin ve çocukların dinlenme mekanı haline gelecek. Mesire alanımızdaki oyun alanları ve adrenalin park ile geleceğimizin teminatı olan yavrularımız ekranlarla değil akranları ile buluşacak. Ailelerin ise stres atarak gününü keyifle geçirecekleri bir mesire alanını hemşehrilerimizin hizmetine sunacağız. İnşallah ailelerimiz ile vakit geçirip, bol oksijen alacağımız bu alanda koronavirüs tehdidinin arından en kısa zamanda buluşacağız. Hasretini çektiğimiz güzel günlere az kaldı” ifadelerini kullandı.

  • Bursa’dan İzmir’e suç duyurusu

    Bursa’dan İzmir’e suç duyurusu

    AK Parti Mudanya İlçe Başkanı Av. İnci Söğütlü, CHP Gençlik Örgütleri İzmir İl Sekreteri ve Karabağlar Belediye Meclis Üyesi Dila Koyurga hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu.

    CHP Gençlik Örgütleri İzmir İl Sekreteri ve Karabağlar Belediye Meclis Üyesi Dila Koyurga hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunan AK Parti İlçe Başkanı Av. İnci Söğütlü, Mudanya Adliye Sarayı önünde basına açıklama yaptı. Söğütlü, “Biz AK Parti Mudanya Teşkilatı olarak Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a ve ülkemizin milli ve manevi değerlerine, ezanlarımıza, şehitlerimize yönelik sosyal medya hesapları üzerinden yapılan küfür, hakaret ve insanları kin nefrete sürükleyen ayrıştırıcı dil kullananlar için hukukun üstünlüğüne olan inancımız için bir araya geldik. Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi bu ülke bir muz cumhuriyeti devleti değildir. Bu ülke bir hukuk devletidir. Bizler hiçbir zaman CHP zihniyeti ile aynı dili konuşmadık konuşmayacağız da. Sürekli barıştan, demokrasiden, özgürlükten, kişilik haklarından bahseden CHP zihniyeti, bugün de dahil olmak üzere baktığımızda, bahsettikleri bütün bu argümanların tam zıddına hareket ederek, halkı kin ve nefrete sürükleyen, kutuplaştırmayı tercih eden bir dil kullanmaktadır. Bizler hukukun üstünlüğüne inanan insanlarız. Her zaman haklarımızı hukukla koruduk ve hukukla korumaya devam edeceğiz. Bugün böylesi kötü bir dil kullananlara karşı ihbar mahiyetinde suç duyurusunda bulunmak üzere buradayız” dedi.

    İnci Söğütlü, “Verdiğimiz bu mücadelede, Türkiye’nin dört bir yanından bizleri arayarak, mesaj atarak destek olduğunu belirten dava arkadaşlarımızı en kalbi duygularla selamlıyoruz. Rabbim birliğimizi, beraberliğimizi daim eylesin” diyerek, yönetim kurulu üyeleriyle birlikte suç duyurusu dilekçesini Mudanya Savcılığına teslim etti.

  • Bursa’daki asırlık çınar devrildi

    Bursa’daki asırlık çınar devrildi

    Bursa’nın Yıldırım ilçesinde bulunan Namazgah Parkı’ndaki asırlık çınar ağacı, gece saatlerinde büyük bir gürültüyle devrildi. Parkın içerisinde kimsenin bulunmaması olası bir faciayı önledi.

    Olay, geçtiğimiz gece saatlerinde Yıldırım İlçesi’nde bulunduğu mahalle ile aynı adı taşıyan tarihi Namazgah Parkında meydana geldi. 2014 yılında Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edilen 600 yıllık Namazgah’ın avlusunda bulunan asırlık çınar ağacı, büyük bir gürültüyle kökünden sökülerek devrildi. Gürültüyü duyarak evlerinin pencerelerine çıkan mahalle sakinleri, asırlık çınar ağacının devrildiğini görünce büyük üzüntü yaşadı.

    Parkın içerisinde kimsenin bulunmaması olası bir faciayı önledi. Devrilen ağaç, itfaiye ve belediye ekipleri tarafından bölgeden kaldırıldı.

  • Bursa’da, 10 yıldır topraktan kaynak suyu fışkırıyor

    Bursa’da, 10 yıldır topraktan kaynak suyu fışkırıyor

    Bursa’nın İnegöl ilçesinde, maden suyu kazısında bulunan kaynak suyu, 10 yıldır durmadan akarken, bölge halkının da ilgisini çekiyor.

    İnegöl’e bağlı Kurşunlu Mahallesi’nde, 2010 yılındaki maden suyu kazısında çıkmaya başlayan kaynak suyu, bölge halkının ilgi odağı oldu. 10 yıldır durmadan akan kaynak suyuyla alan, mahallelinin uğrak yeri haline geldi. Kurşunlu Mahallesi’nin muhtarı İbrahim Kılıç, “Burada maden suyu kazısı yapıldı. Kazı yapılırken bir anda topraktan kaynak suyu fışkırdı. Sıcaklık derecesi 55’e çıkan sıcak suyun mantar ve egzamaya da iyi geldiği belirtiliyor. 10 yıldır bu su durmadan akıyor. Halk merak edip geliyor. Sıcak suyu gören içine giriyor. Buraya bir kaplıca merkezi kazandırmak istiyoruz. Bu konuda destek vermelerini istiyoruz” diye konuştu.

    Mahalleliden Suat Çelik ise “Çok güzel su. Zaman zaman gelip buraya geliyoruz, iyi geliyor” dedi.

  • Bursalı ‘aile serebral palsi’ hastası Yusuf için ilaç arıyor

    Bursalı ‘aile serebral palsi’ hastası Yusuf için ilaç arıyor

    Bursa’da yaşayan gözü yaşlı anne, serebral palsi hastası olan 5 yaşındaki oğlunun rahat uyuması ve kendine zarar vermemesi için kullandığı ilaçlara rahat ulaşamamanın acısını yaşıyor…

    Bursa’da ikamet eden Büşra (25) ve Fatih Taş (35) çifti, 5 yıl önce kucaklarına aldıkları oğullarını bağırsak sorunu sebebiyle ameliyat ettirmek zorunda kaldı. Ameliyattan sonra 45 gün yoğun bakımda kalan Yusuf Kayra, 9 aylık olduğunda ise serebral palsi teşhisi konuldu. Gitmedik doktor çalmadık kapı bırakmayan Taş çifti, zor günler geçiriyor.

    Fizik tedavi ve ilaç kullanmaya başlayan Kayra’nın kasılmaları ve kendine zarar vermeleri her geçen gün azaldı. Daha sonra yetersiz kalan ilaçlar için yurt dışından raporla ilaç getirilmeye başlandı. Ancak yurt dışından gelen ilaçların istenilen zamanda ellerinde olmamasından duydukları üzüntüyü dile getiren Taş ailesi, şu anda sosyal medyadan tanıştıkları kişilerden ilaç temin etmeye çalışıyor.

    Kimseden maddi bir destek beklemediğini sadece çocuğunun ilaçlarına istenildiği zaman erişilmesinin kendilerine yeteceğini belirten Büşra Taş, ellerinde sadece 1 ay yetecek kadar ilaç kaldığını ve bulamadıklarını söyledi.

    Başından geçenleri anlatan anne Taş, “İlk doğduğunda hiç bir sorun yoktuk. Sonra bağırsak ameliyatı olması gerektiği söylendi. Ameliyat olduktan sonra 45 gün yoğun bakımda kaldı. 9’uncu ayında Kayra’ya serebral palsi teşhisi konuldu. 10 aylıkken, fizik tedavilere ve ilaç kullanmaya başladık. Ancak belli bir süre sonra o ilaçların dozu yetersiz geldi. Şu anda 2 ilaç kullanıyoruz. Ancak son 1 senedir kullandığımız ilaca ise hiç bir şekilde ulaşamıyoruz. Bu çocuğun ilacını kestiğim zaman ilk zamanlarda yaşadıklarını yaşayacağını biliyorum. Kullanıp bırakanlardan ilaç aradık. Biz ite kaka 4 yıldır böyle geldik” dedi.

    Eşinin asgari ücretle çalışan biri olduğunu belirten Taş, “Doktorumuza birçok kez bu ilaçların yerine Türkiye’de başka ilaç bulup bulamayacağımızı danıştım. Ama onları daha önce denediğimizi bunların haricinde bir ilaç kullanılmayacağını söyledi. Bir daha aynı şeyleri yaşamak istemiyorum. Onun ağladığını, bir yerlerinin ağrıdığı, kendine zarar verdiğini görmek istemiyorum. Ben ona anne olarak pazardan bir şeyler alıyorum. Onları yedirirken ağzını ısırıyor ve kanlar akıyor. Ben bunları gördüğüm zaman hiçbir şey yapamıyorum. Bizim istediğim tek şey ilaçlarımıza ulaşmaktır” şeklinde konuştu.

    Sağlık Bakanlığı’nın çok güzel çalışmalara imza attığını ve yanlarında olduğunu da ifade eden Taş, “Ama bizim temel ihtiyaçlarımızın sistemsel bir şeye dönmesi gerekiyor. Biz elimizi uzattığımızda bulmamız gerekiyor. Gerçekten şu an bir çocuk gibi görünüyor. Ama bilin bakımı, stresi ve maneviyatı 8-9 çocuğa bedel. Ben 25 yaşındayım. Ben hayatımdan vazgeçtim. Kendimi artık 40 yaşında gibi hissediyorum. Daha iyi uyusun dinlensin, bir yeri ağrımasın, hiç kendine zarar vermesin. Ömrü ne kadar olur bilmiyoruz. Ama yaşadığı ömrü boyunca rahat yaşasın” diye konuştu.

    Her aile gibi çocuğuna bisiklet ve top almayı tabi ki istediğini belirten Taş, “Hastane yerine parka götürmek isterim. Ama olmuyor. Bazı şeyler sizin elinizde olmuyor. Tek isteğim onun artık rahat yaşamasıdır. Sadece kendi adıma değil tüm engelli aileleri adına konuşuyorum” dedi.

    Sadece kendinin ilaç sorunu olmadığını belirten Taş, “Çoğu engelli ailesi bu sorunu yaşıyor. Bir birimize yardımcı olmaya çalışıyoruz. Ben belki burada tekim ama izleyenler arasına başını sallayan birçok insan vardır. Onların sesi olduğumu düşündüğüm birçok aile olacaktır. Hayatımız oldukça zor. Yaşadıklarımız ise daha zor. Manevi anlamda bir şeylerle savaşmaya çalışıyoruz. Ama bu tarz şeylerde eklendiği zaman kendimizi yetersiz hissediyoruz” diye konuştu.