Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Berber, kuaför ve güzellik merkezlerinin 11 Mayıstan itibaren yeniden hizmet vermeye başlayacağını açıklamasından sonra Orhangazi’de Esnaf ve Sanatkarlar Odası ilçe genelindeki tüm berber, kuaför ve güzellik salonlarında ilaçlama ve dezenfekte çalışmalarına başladı.
Orhangazi’de Esnaf ve Sanatkarlar Odası pazartesi günü yeniden hizmet vermeye başlayacak olan berber, kuaför ve güzellik salonlarında ilaçlama, dezenfekte çalışmaları başlattı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklama ile normalleşme sürecinde Berber, kuaför ve güzellik salonlarının 11 Mayıs tarihi itibarı ile hizmet vermeye başlayacağını açıklamasından sonra harekete geçen Orhangazi Esnaf ve Sanatkarlar Odası ilçedeki toplam 120 adet berber, kuaför ve güzellik salonunda dezenfekte çalışması başlattı.
“Tedbirlerimizi alıyoruz”
Orhangazi Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Turgay Durmuş berber, kuaför ve güzellik merkezlerinin pazartesi günü itibarı ile hizmet vermeye başlayacağını hatırlatarak, “Biz de oda olarak esnafımızı dezenfekte ve temizlik konusunda hazırlamaya çalışıyoruz. Pazartesi gününe kadar tüm esnafımızın dezenfekte çalışmasını tamamlamış olacağız” dedi.
Esnaf ise 1,5 aydır faaliyet gösteremediklerini belirterek, “Çalışmayı, müşterilerimiz çok özledik. Biz de hazırlıklarımızı yapıyoruz. Pazartesi gününden itibaren faaliyetimize başlayacağız. Randevularımızı da almaya başladık zaten” diye görüş belirttiler.
Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını, insanların uzun süre evlerinde izole şekilde kalmalarına neden oldu. Ülkemizde de kontrollü şekilde yapılan sokağa çıkma kısıtlamaları ve vatandaşlara her fırsatta ifade edilen sosyal mesafe ile zorunlu olmadıkça dışarı çıkmayın uyarıları halen devam ediyor. Bu süreçte evlerinde kalan vatandaşlar için İnegöl Belediyesi çeşitli etkinlik ve eğlenceler bulmak için adeta sosyal medya seferberliği başlattı.
2 günde 11 bin yorum geldi
Vatandaşların evlerinde kaldığı bu süreçte onlarca çekilişin yapıldığı sosyal medya hesaplarında, İnegöl Belediyesi bir yeniliğe daha imza attı. Hem İnegöl’ün tarım değerine vurgu yapmak hem de vatandaşların özellikle çocuklarıyla birlikte üretme duygusunun hazzına varması adına fide çekilişi başlatıldı. Üretimi ve tarımı evlerin balkonlarına taşıyan etkinliğe vatandaşların ilgisi de yoğun oldu. Salı günü başlayan 3 günlük çekiliş Perşembe günü öğlen sona erecek. Çekilişe ikinci gün toplam 11 bin yorumla katılan vatandaşlar, heyecanla çekiliş saatini beklemeye başladı. Yapılacak çekilişle Facebook üzerinden 400, İnstagram üzerinden 400 ve Twitter üzerinden 200 olmak üzere toplam bin kişiye 1000 adet çilek, domates ve salata fidesi hediye edilecek.
“Bizi izlemeye devam edin”
Belediye Başkanı Alper Taban, bu ve benzeri etkinliklerle vatandaşların evlerinde kaliteli zaman geçirmelerini hedeflediklerini kaydederek, “Amacımız vatandaşlarımızın evde kaldığı dönemde ailelerin hep birlikte farklı aktivitelerle kaliteli zaman geçirmeleri. Bu kapsamda kısıtlamaların başladığı günden bu yana düzenlediğimiz çekilişlerle hem olaya heyecan katıp hem de binlerce vatandaşımıza küçük hediyeler sunma fırsatımı oldu. Bugün de tarım şehri İnegöl’ün bu değerine de dikkat çekecek ve evlerde vatandaşların çocuklarıyla birlikte kendi çileğini, domatesini üretebilecekleri bir çekiliş yapalım istedik. Vatandaşlarımıza da yoğun ilgi alakalarından dolayı teşekkür ediyoruz. Benzer etkinliklerimizin devam edeceğini hatırlatarak bizleri sosyal medya hesaplarımızdan takip etmeye devam edin demek istiyorum” dedi.
Pazartesi günü 1 milyon 300 bin adet maske dağıtılacığını duyuran Bursa Valiliği yaptığı açıklamada Bursa’ya gelen ve dağıtılan maske sayısını açıkladı.
Cumhurbaşkanlığı himayesinde DMO’nun dağıtımıyla birlikte 1 milyon 300 bin adet maskenin Bursa’ya geldiğini, kamu kurum ve kuruluşları ile özel sektör kuruluşlarına dağıtılacağını açıklamıştı.
Valilik tarafından yapılan açıklamada, Bursa’ya 2 milyon 542 bin 200 adet maske geldiği bildirildi.
Kaymakamlıklar kanalıyla vatandaşlara dağıtılan maske sayısı ise 618 bin 200 adet olarak kayıtlara geçti.
11 bin 733 özel sektör kuruluşunda çalışan 586 bin 712 personele 1 milyon 274 bin adet maske dağıtıldı.
Ayrıca kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personel dağıtılan maske sayısı ise 650 bin adet.
Her gün 3 bin ihtiyaç sahibine 4 çeşit sıcak iftarlık yemek dağıtan Osmangazi Belediyesi, binlerce vatandaşın hayır duasını alıyor. Osmangazi Belediyesi, yılın 365 gününde olduğu gibi korona salgınında ihtiyaç sahibi vatandaşlar için sıcak yemek ve erzak yardımı yapmaya devam ediyor.
Osmangazi Belediyesi, Ramazan ayında sokağa çıkma yasağının olmadığı günlerde 17.00-18.00 saatleri arasında Elmasbahçe Otoparkı, Soğanlı Kültür Merkezi, Eskici Mehmet Dede Aşevi, Somuncu Baba Evi ve Sakarya Kimsesizler Aşevi’nde her gün 3 bin kişiye sıcak yemek dağıtıyor. Sokağa çıkma yasağı olduğu günlerde de ihtiyaç sahibi vatandaşları unutmayan Osmangazi Belediyesi, 65 yaş üstü yalnız yaşayan ve kronik rahatsızlığı olan vatandaşların evlerini kapı kapı gezerek sıcak yemek bırakıyor. Ramazan ayı boyunca her akşam yaklaşık bin kişinin yemek aldığı Eskici Mehmed Dede Aşevi’ni ziyaret eden Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, vatandaşlara elleriyle iftar yemeği dağıttı.
AK Parti Osmangazi İlçe Başkanı Ufuk Cömez ile birlikte vatandaşlara iftarlık dağıtan Başkan Dündar, “Osmangazi Belediyesi olarak Ramazan ayında her gün 5 farklı noktada 3 bin vatandaşlarımıza sıcak yemek dağıtımı yapıyoruz. Sokağa çıkma yasağının olmadığı günlerde vatandaşlarımız 17.00 ile 18.00 saatleri arasında bu 5 noktaya giderek yemeğini alıyor. Sokağa çıkma yasağının olduğu günlerde ise 65 yaş üzerinde olan ve kronik rahatsızlığı bulunan yaklaşık 1300 vatandaşımızın evlerine ekiplerimiz sıcak yemek götürüyor. Bu yıl korona virüs sebebiyle farklı bir ramazan ayı yaşıyoruz. İnşallah bu süreci devletimizin aldığı tedbirlere uyarak en az zararla atlatacağız. Vatandaşlarımız maskesini takıp, temizliğine ve sosyal mesafeye dikkat ediyor. Bu da ülkemizin korona virüs ile mücadele tablosuna olumlu yansıyor. İnşallah bu süreçten en kısa zamanda kurtularak normal hayatımıza döneriz. Tüm hemşehrilerimizin ramazan ayının bereketli olmasını diliyorum. Allah tutuğumuz oruçları ve yaptığımız ibadetleri kabul etsin” dedi.
Yıldırım Belediyesi, kentsel dönüşümün önünü açarak, hak sahiplerine kolaylık sağlamak adına, daha önce 48 ay ile sınırlandırılan borçlandırma vadisini 10 yıla çıkarıyor.
Yıldırım Belediyesi’nin kentsel dönüşüm çalışmaları aralıksız devam ediyor. Vatandaş merkezli devam eden çalışmalar kapsamında hak sahiplerinden gelen talepler doğrultusunda yeni kolaylık sağlanıyor. Mevlana, Ulus, Arabayatağı, Çınarönü, Hacivat mahallelerinde bulunan ve 8 etaba ayrılan 55 hektarlık M-1 bölgesinin 7. ve 8. etaplarında borçlandırma vadeleri yeniden düzenlenecek. Dünya genelinde yaşanan ekonomik gelişmelerin ve hak sahiplerinden gelen talepler doğrultusunda böyle bir uygulamaya gidildiğini aktaran Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, “Daha önceki borçlandırma vadesi 2 yıl ile sınırlıydı. Hak sahipleriyle devam ettiğimiz uzlaşma görüşmelerimizde, onların dönüşümden yana olduklarını gördük. Birçok konuda mutabık kalıyoruz. Ancak vatandaşlarımızın yapılan takas ile ortaya çıkan farkı ödemekte zorluk çekeceklerini düşündükleri için dönüşüme mesafeli olduklarını müşahede ettik. Hemşerilerimizin bizden talebi borçlandırma vadesinin uzatılmasıydı. Biz de bu talep doğrultusunda yeni bir düzenleme yaptık” diye konuştu.
Bu yeni uygulamanın vatandaşların tereddütlerini ortadan kaldırarak kentsel dönüşüme ivme kazandıracağını kaydeden Başkan Yılmaz, “Kentsel dönüşüm çalışmalarımızı, vatandaşlarımızın beklenti ve talepleri doğrultusunda hem insanlarımızın hem de şehrin kazanacağı bir konseptte yürütüyoruz. Bu kapsamda 7.ve 8. etaplarda yürütülen kentsel dönüşüm projesi kapsamındaki borçlandırma vadeleri; 10 bin liraya kadar 24 ay, 20 bin liraya kadar 48 ay, 30 bin liraya kadar 60 ay, 40 bin liraya kadar 80 ay, 40 bin liranın üstü olan bedellerde ise 120 ay olabilecek. Aylık taksitleri ise 300 liranın altında olmayacak. Böylece vatandaşımıza önemli bir kolaylık sağlamış olacağız. Bu ödeme kolaylığı hak sahiplerinin kentsel dönüşüme bakışını olumlu ölçüde etkileyerek dönüşüm çalışmalarının önünü açacak” dedi.
Osmangazi Belediyesi, Bursa’nın sembolü olan erguvan ağacının yeniden kent genelinde yaygınlaşmasını sağlamak amacıyla Panorama 1326 Bursa Fetih Müzesi’nin çevresi başta olmak üzere ilçeyi erguvan ağaçlarıyla donattı.
Salkım saçak çiçekleriyle çevresine güzellikler yayan ve toprağı zenginleştirerek, etrafındaki bitkilerin gelişmesine yardımcı bir ağaç olan erguvan, aynı zamanda sevgi ve hoşgörünün simgesi olarak da biliniyor. Baharın müjdeleyicisi olan erguvan ağaçlarına ise Osmangazi Belediyesi sahip çıkıyor. 14’ncü yüzyıldan günümüze kadar asırlarca erguvan ağacı adına bayramlar düzenlendiğini belirten Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, “1400’lü yıllardan beri kutlanan Erguvan Bayramı, şehrimizin tarihi ve kültürel miraslarından biri oldu. 1855 depreminden sonra bayram inkıta uğradı ve depremin yaralarından dolayı vatandaş bu bayramı unuttu” dedi.
“Vatandaşlarımız Bahara Yeniden Kavuşacak”
Şehrin erguvan zamanında kurulduğunun, rivayetler arasında olduğunu ifade eden Başkan Dündar, “Bursa’nın fethinin 3 boyutlu olarak anlatıldığı Fetih Müzemizin açılışını, geçtiğimiz yıl Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile gerçekleştirmiştik. Gezimiz esnasında Cumhurbaşkanımıza kubbe bölümümüzde yer alan erguvan ağacı resmini göstererek, şehrimizin sembolü olduğunu söyledim. Aldığımız talimat doğrultusunda ağaçlarımızı çoğalttık. Müzemizin etrafına 35, Bursa genelinde ise 500 erguvan ağacı diktik. Şehrimizin en eski değerlerinden olan erguvan ağacının yeniden kent genelinde yaygınlaşmasına katkıda bulunduk. İnşallah, en yakın zamanda hükümetimizin ve vatandaşımızın aldığı tedbirler ile koronavirüs salgınından da kurtulacağız. Böylece salgın sonrasında vatandaşlarımız bahara yeniden kavuşacak” diye konuştu.
2008- 2009 sezonunda Süper Lig’de mücadele eden Hacettepe Spor’da forma giyen, şimdilerde ise Bölgesel Amatör Ligi takımlarından Yıldırımspor’da oynayan Cevher Toktaş, 23 Nisan günü oğlu Kasım’ı, öksürük ve yüksek ateş şikayetiyle Dörtçelik Çocuk Hastanesi’ne götürdü. Yapılan muayenenin ardından küçük Kasım, koronavirüs şüphesiyle hastaneye yatırıldı. Refakatçi olarak kalan Cevher Toktaş, aynı gün odadan çıkıp, oğlunun fenalaştığını söyledi. Doktorların müdahale ettiği Kasım Toktaş, yoğun bakım ünitesine alındı. Ancak küçük Kasım, yaklaşık 1,5 saat sonra tüm çabalara karşın kurtarılamadı.
Ölüm raporunda ‘nefes yetersizliği’ nedeniyle hayatını kaybettiği yazılan Kasım, bir gün sonra Hamitler Mezarlığı’nda toprağa verildi.
11 GÜN SONRA GELEN İTİRAF
Kayıtlara hastalığa bağlı normal ölüm vakası olarak geçen Kasım’ın, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın kutlandığı 23 Nisan’da babası tarafından öldürüldüğü ortaya çıktı. Olaydan 11 gün sonra, 4 Mayıs günü, Çarşı Polis Merkezi’ne giden Cevher Toktaş, oğlunu kendisinin öldürdüğünü itiraf etti. Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro ekiplerince ifadesi alınan Cevher Toktaş, oğlunu sevmediğini, hastanede sinir krizi geçirip boğarak öldürdüğünü söyledi.
SİNİR KRİZİ GEÇİRMİŞ
İfadesinde oğlunun, olaydan 2 hafta önce öksürmeye başladığını belirten Cevher Toktaş, “Koronavirüs tedbirlerinden dolayı oğlum Kasım’a virüs bulaşır korkusuyla hastaneye götürmedim. Oğlum Kasım’ın rahatsızlığı artınca annemin otomobiliyle 23 Nisan 2020’de Dörtçelik Çocuk Hastanesi’ne götürdüm. Doktor oğlumu muayene etti. Doktor, Kasım’ı koronavirüs şüphesiyle hastaneye yatırdı. Oğlumun yanında refakatçi olarak kaldım. Oğlum hastaneye yattıktan 2 saat sonra, odada ikimiz birlikteyken sinir krizi geçirdim” dedi.
YASTIKLA KAFASINA BASTIRDIM
Soğukkanlı bir şekilde cinayet anını anlatan Cevher Toktaş, “Yatakta sırt üstü yatan oğlumun üstüne yastık bastırdım. Yaklaşık 15 dakika boyunca yastığı hiç kaldırmadım. Bu arada oğlum çırpınıyordu. Ancak ben yastıkla baskıya devam ettim. Daha sonra oğlum hareketsiz kalınca yastığı çektim. Şüpheleri üzerimden atmak için, ‘doktor’ diye bağırmaya başladım. Ardından doktor ve sağlık görevlileri odaya geldi. Onlar da gelip oğluma müdahale ederek, yoğun bakım ünitesine aldılar. Oğlum 1,5 saat yoğun bakım ünitesinde kaldıktan sonra ölüm haberini aldım” ifadelerini kullandı.
EŞİNİ ARAYIP HABER VERMİŞ
Olayın ardından telefonla eşini arayıp haber verdiğini belirten Cevher Toktaş, “Kasım’ın ölüm haberini aldıktan sonra ne eşime ne de anne, babama oğlumu öldürdüğümü söylemedim. Cenazesini bir gün sonra hastaneden alarak, Hamitler Mezarlığı’nda toprağa verdik. Herkes oğlumun hastalıktan dolayı öldüğünü düşünüyordu. Eşim ve babam oğlumu benim öldürdüğümden habersizdi” dedi.
‘OĞLUMU SEVMEDİĞİM İÇİN ÖLDÜRDÜM’
Evde otururken bir anda vicdan azabı duyduğunu ve bu yüzden polise başvurup, suçunu itiraf ettiğini belirten Cevher Toktaş, şöyle devam etti:
“4 Mayıs’ta akşam saatlerinde eşimle birlikte evimizde otururken, bir anda olup bitenleri düşündüm ve rahatsız oldum. Eşime, ‘benim biraz işim var’ diyerek evden çıktım. Çarşı Polis Merkezi’ne giderek olayı oradaki görevlilere anlattım. Benim 2 oğlum var. Ölen küçük oğlumu doğduktan sonra hiç sevemedim. Neden sevmediğimi de bilmiyorum. O gün oğlumu boğarak öldürmemin sebebi, sadece onu sevmemektir. Herhangi bir sağlık problemim ya da ruhsal bir sıkıntım yok. Eşim ve diğer çocuğumla aramda herhangi bir sıkıntı yok. Oğlumun normal öldüğünü suç uydurarak üstlenmiş değilim, gerçek neyse onu söylüyorum. Oğlumun ölümü ihmal sonucu olmamıştır. Oğlumu kendim boğarak öldürdüm.”
MAHKEMECE TUTUKLANDI
Emniyetteki işlemlerinin ardından dün adliyeye sevk edilen Cevher Toktaş, ‘Yakın akrabayı öldürmek’ suçlamasıyla Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne çıkarıldı. Toktaş tutuklanarak cezaevine gönderildi. Mahkeme ayrıca, Kasım Toktaş’ın cesedine otopsi yapılmasına karar verdi.
Bursa’da, koronavirüsle mücadele kapsamında hafta sonu uygulanan sokağa çıkma kısıtlamasında, cumartesi günü Yıldırım ilçesi Ulus Mahallesi’nde bir grup genç dışarı çıktı. Bu sırada devriye görevi yürüten polisler, gençleri görüp, ekip otosuyla bölgeye hareket etti. Polislerin geldiğini fark eden gençler ise kaçtı.
O anlar, çevredeki bir kişi tarafından cep telefonu kamerasıyla görüntülendi.
Bursa’nın İnegöl ilçesinde kaçak yapılar yıkılıyor. Çayyaka Mahallesinde ahşap evin yıkımı belediye ekiplerince gerçekleştirildi.
Daha sağlıklı, estetik ve modern bir şehir oluşturmak adına çalışmalarını sürdüren İnegöl Belediyesi, kaçak yapıyla mücadelede taviz vermiyor. Bu kapsamda kanun dışı tüm yapılarla ilgili incele eleyip sık dokuyan ve denetimleri sıklaştıran İnegöl Belediyesi, uygunsuz yapılarla ilgili özellikle son dönemde çok sayıda yıkım gerçekleştirdi.
Kaçak yapılarla ilgili öncelikle tespit sonrası vatandaşlara bilgi verilip yer sahiplerinin kendi imkanlarıyla kaçak yapıları kaldırılması tebliğ edilirken, kaldırılmayan yapılar ise belediye ekiplerince yıkılıyor. Bu kapsamda İnegöl’e bağlı kırsal Çayyaka Mahallesinde bulunan kaçak ahşap yapı için Encümenden yıkım kararı çıktı. Ocak ayında alınan karar sonrası kaçak yapıyı yapan vatandaşa 49 m2’lik ahşap evinde yıkılması konusunda tebligat yapılarak süre tanındı. Ancak vatandaşa verilen yasal süre içerisinde yıkımı gerçekleştirmedi. Bunun üzerine İnegöl Belediyesi ekipleri bugün ahşap yapının yıkımını iş makineleriyle yaptı.
Bursa’da otomotiv endüstrisi; korona virüs salgını sebebiyle ana ve tedarik endüstrisinin üretime büyük ölçüde ara vermesi yüzünden nisan ayında yüzde 77 düşüşle 596 milyon dolar ihracat yaptı.
Nisan ayında tüm ana ürün gruplarında çift haneli düşüş yaşanırken, ana ihracat pazarı AB Ülkelerine ise düşüş yüzde 81 oldu. Yılın ilk üçte birlik dönemi geride kalırken, ocak-nisan dönemi otomotiv endüstrisi ihracatı yüzde 27 düşüşle 7,6 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Türkiye ihracatında 14 yıldır üst üste lider sektör olan otomotiv endüstrisi, korona virüs salgını sebebiyle ana ve tedarik endüstrisinin üretime büyük ölçüde ara vermesi yüzünden nisan ayı ihracatında yüzde 77 düşüş yaşadı.
Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) verilerine göre, nisan ayında Türkiye ihracatında dördüncü sırada yer alan otomotiv sektörünün ihracatı 596 milyon dolar oldu. Endüstrinin Türkiye ihracatından aldığı pay ise yüzde 6,6 olarak gerçekleşti. Nisan ayında tüm ana ürün gruplarında çift haneli düşüş yaşanırken, ana ihracat pazarı AB Ülkelerine ise düşüş yüzde 81 oldu. Yılın ilk üçte birlik dönemi geride kalırken, ocak-nisan dönemi otomotiv endüstrisi ihracatı yüzde 27 düşerek 7,6 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Tedarik endüstrisi en büyük ürün grubu oldu
Nisan ayında ürün grupları bazında binek otomobil yüzde 86 azalarak 132 milyon dolar oldu. Tedarik endüstrisi ihracatı yüzde 63 azalarak 342 milyon dolar olurken, tedarik endüstrisi otomotiv ihracatında en büyük ürün grubunu oluşturdu. Eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ihracatı yüzde 91,5 azalarak 40 milyon dolar, otobüs-minibüs-midibüs ihracatı yüzde 68,5 azalarak 53,5 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Tedarik endüstrisinde en fazla ihracat yapılan ülke olan Almanya’ya ihracatta yüzde 63 oranında azalma görülürken, yine önemli pazarlardan ABD’ye yüzde 69, İtalya’ya yüzde 72, Rusya’ya yüzde 57, Birleşik Krallık’a yüzde 74 ihracat düşüşü görüldü. Binek otomobillerde önemli pazarlar olan Fransa’ya yüzde 82, Almanya’ya yüzde 74, İtalya’ya yüzde 82, İsrail’e yüzde 83, Mısır’a yüzde 50 ihracat düşüşü yaşandı. Eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlarda ise ABD’ye yüzde 25, İtalya’ya yüzde 90, Romanya’ya yüzde 53, Belçika ve Fransa’ya yüzde 97’şer ihracat düşüşü görüldü. Otobüs minibüs
midibüs ürün grubunda ise Fransa’ya ihracat yüzde 60, Almanya’ya yüzde 66, İtalya’ya yüzde 79, Romanya’ya yüzde 99 düştü.
Almanya’ya ihracat yüzde 70 geriledi
Endüstrinin en büyük pazarı olan Almanya’ya nisanda 110 milyon dolarlık ihracat yapıldı. Almanya’ya yönelik ihracat yüzde 70 geriledi. İtalya 50 milyon dolar ihracat rakamı ile ikinci büyük pazar olurken, bu ülkeye yönelik otomotiv ihracatı geçen yıla göre yüzde 79 oranında düşüş gösterdi. Üçüncü büyük pazar konumunda yer alan Fransa’ya yönelik ihracat da yüzde 82 gerileyerek 48 milyon dolar olarak gerçekleşti. Önemli pazarlardan ABD’ye yüzde 70, Birleşik Krallık’a yüzde 90,5 Polonya’ya ve Hollanda’ya 80’er, Belçika’ya yüzde 78, İsrail’e yüzde 75 ihracat düşüşü yaşandı.
AB’ye ihracat yüzde 81 düştü
Geçen ay ülke grubu bazında en büyük pazar olan Avrupa Birliği Ülkeleri’ne ihracat yüzde 63,2 pay ile 377 milyon USD oldu. AB ülkelerine yönelik ihracat yüzde 81 düştü. Nisanda Afrika ülkelerine yüzde 63, Ortadoğu ülkelerine yüzde 64, ihracat düşüşü yaşandı.
