Kategori: Bursa

  • Personele ‘Ruh sağlığı farkındalık eğitimi’

    Personele ‘Ruh sağlığı farkındalık eğitimi’

    Büyükşehir Belediyesi İnsan Kaynakları ve Eğitim Dairesi Başkanlığı Personel Geliştirme Şube Müdürlüğü, Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı Halk Sağlığı ve Sağlıklı Yaşam Şube Müdürlüğü ile Sağlık Hizmetleri ve Bağımlılıkla Mücadele Şube Müdürlüğü işbirliğinde düzenlenen eğitim programı, Belediye Meclis Salonu’nda gerçekleştirildi. Türk Psikologlar Derneği Bursa Şubesi eğitmenleri tarafından psikolojik ilk yardımın temelleri, stres ve kaygı yönetimi, empati ve dinleme becerileri, psikolojik krizlerde müdahale, iş yerinde ruh sağlığı konuları ayrıntılı olarak anlatıldı. Eğitim programı, yoğun katılım ve yüksek memnuniyet oranıyla gerçekleştirildi.

  • BTSO İnşaat Konseyi Bursa Business School’da buluştu

    BTSO İnşaat Konseyi Bursa Business School’da buluştu

    Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın (BTSO) stratejik sektörleri ortak akılla geleceğe taşımak amacıyla hayata geçirdiği ‘Sektörel Konseyler’ çalışmalarını tüm hızıyla sürdürüyor. BTSO tarafından Uludağ’da iş dünyasının referans eğitim merkezi olarak kurgulanan Bursa Business School’da gerçekleştirilen ‘Bursa İnşaat Sektörü Strateji Raporu’ istişare toplantısı BTSO meclis ve komite üyeleri, üniversiteler, yerel yönetimler, kamu kurumları, akademik odalar ve sivil toplum kuruluşlarından yoğun bir katılımla gerçekleşti.

    Toplantının açılışında konuşan BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Alparslan Şenocak, 2024 yılının başında yerel seçimlerin de etkisiyle kentsel dönüşüm çalışmalarının hız kazandığını söyledi.

    Konut sektöründe hali hazırda yüksek faiz oranları nedeniyle süren yavaşlığa rağmen uzun vadede özellikle kentsel dönüşüm ve yenilemeye olan ihtiyacın devam ettiğini belirten Şenocak, “BTSO İnşaat Konseyi olarak ilk çalışma dönemimizde ‘Kentsel Dönüşüm İlkeleri Raporumuzu’ ilan etmiş, ‘Organize Konut’ ve ‘Organize Ticaret Bölgeleri’ gibi projeleri gündeme taşıyarak, Bursa’mızın hedefleri için önemli bir vizyon ortaya koymuştuk. Gerek Kentsel Dönüşüm Raporu’muzda gerekse de yeni dönem konsey çalışmalarımızda üzerinde en fazla durduğumuz konulardan biri de taşımış olduğumuz yüksek deprem riskine karşı almamız gereken tedbirlerdi. Bugün nüfusumuzun yüzde 71’i riskli bölgelerde yaşıyor ve son 100 yılda maalesef on binlerce vatandaşımız depremlerde hayatını kaybetti. Bu nedenle depremlerden sonra nasıl bir ve beraber olduysak depreme hazırlık noktasında da yine bir ve beraber olmak zorundayız. Muhtemel bir depremde yaşamsal güvenliği sağlayabilmenin ve kayıpların önüne geçebilmenin koşullarını hep birlikte oluşturmalıyız.” dedi.

    “Fabrikalar ve İş Yerleri Dönüşüm Sürecine Dahil Edilmeli”

    Sanayi, ticaret ve ekonominin merkezi olan Bursa’da başta 2000 yılı öncesinde yapılan binalar olmak üzere çürük olan yapıların hızlıca tespit edilip yeniden inşa edilmesi gerektiğini söyleyen Şenocak, “Konutların yanı sıra fabrikalar ve iş yerlerinin de bu dönüşüm sürecine dâhil edilmesi son derece önemli. Mevcut durumda Bursa’daki sanayi alanlarının yüzde 45’ini plansız sanayi alanları oluşturuyor. Organize sanayi bölgeleri dışında yer alan, kent içerisinde kalmış dağınık ve küçük ölçekli sanayi yapıları ve atölyeler kentin dışında planlanacak çevreyle dost, altyapısı uygun ve sürdürülebilir üretime katkı sağlayacak yeni nesil planlı bölgelere taşınmalıdır. Böylece kent içinde boşaltılan bu alanlar rezerv alan olarak değerlendirilerek kentsel dönüşüme katkı sağlanmalıdır. BTSO olarak biz bu konudaki irademizi de ortaya koyduk. Bugün de Büyükşehir Belediyemizin İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanı Nazlı Yazgan bizlerle birlikte. Büyükşehir Belediyemizin koordinasyonunda Bursamızın yeni anayasası niteliğinde olan 1/100 binlik çevre planına ilişkin sunumlarını paylaştı. İş dünyamız, sivil toplum kuruluşlarımız ve kentin tüm dinamiklerinin de katkılarıyla şehrin yeni anayasasının ortaya çıkacağına, böylece Bursa’mızı geleceğin Türkiye’sinde örnek bir şehir kimliğine kavuşacağına yürekten inanıyorum.” dedi.

    “Kentimizin ve Sektörün Geleceği Adına Adımlar Atıyoruz”

    BTSO İnşaat Konseyi Başkanı Ali Tuğcu, inşaat sektörünün ülkelerin ekonomik büyümesinde ve kalkınmasında kritik bir role sahip olduğunu belirtti. Sektörün, eski ve riskli yapıları güvenli ve modern hale getirmek gibi bir misyonu olduğunu vurgulayan Tuğcu, “Deprem riskinin ve yeşil dönüşümün ekonomik politikalara yön verdiği bir dönemde, çevre dostu inşaat projeleriyle sürdürülebilirlik konusunda önemli adımlar atarak hem şehirlerimizin estetik ve yaşanabilir hale gelmesini hem de çevre dostu yapıların hayata geçmesini sağlamak, sektörümüzün tüm paydaşlarıyla birlikte sorumluluğumuzdur. Bu nedenle sektörün ortak sorunlarına birlik ve dayanışma içinde çözüm üretmek oldukça önemlidir. Bu bakış açısıyla, konseyimiz sektörün tüm paydaşlarını ortak akılla buluşturan bir yapıya sahiptir. Bizler, BTSO çatısı altında kentimizin ve sektörün geleceği adına adımlar atmaya devam ediyoruz. Geçtiğimiz sene, konseyimizin strateji arama çalıştayını burada gerçekleştirmiştik. Bugün, konseyimizin 2. toplantısı için tekrar bir aradayız. Sektörümüzün yol haritasını detaylı bir şekilde ele alacağız.” diye konuştu.

    “Projelerimizi Paylaşma Fırsatı Bulduk”

    Bursa Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Nazlı Yazgan, BTSO İnşaat Konseyi’nin düzenlemiş olduğu toplantıya katılmaktan büyük bir memnuniyet duyduğunu söyledi. Sektörün tüm paydaşlarının katımıyla gerçekleştirilen toplantıda belediye olarak yaptıkları çalışmaları sektör temsilcileriyle paylaşma fırsatı bulduklarını ifade eden Yazgan, “Sektör temsilcilerimize 1/100 binlik çevre planımız hakkında bir bilgilendirme sunumu gerçekleştirdik. Aynı zamanda devam eden kentsel dönüşüm projeleri hakkında çalışma yöntemimizi aktardık. ‘Bursa Yenileniyor’, ‘Bursa Güçleniyor”, ‘Yeşil Bursa’, ‘Yeşil Türkiye’ gibi projelerimiz hakkında katılımcılara bilgi verme fırsatı bulduk. Burada görev almış olmaktan çok büyük bir onur ve mutluluk duydum. Bundan sonra çalışmalarımız yine omuz omuza, birlikte devam edecek.” dedi.

    “Bursa Ekonomisin Mihenk Taşı Sanayicilerimiz”

    Sanayicilerle yeni yapacakları 1/100 binlik plan çalışmaları sürecinde tekrar birlikte olacaklarını ifade eden Yazgan, “Sanayicilerimizin sorunlarını, taleplerini ve önerilerini dikkate alacağız. Kentin büyüme yönlerini, tüm dinamikleriyle birlikte en iyi ve en etkin şekilde nasıl kullanırız, Bursa nasıl daha güçlü bir ekonomiye sahip olur, bunu birlikte araştırmaya devam edeceğiz. En iyi yolu birlikte bulacağımıza inanıyorum. Sanayicinin taleplerini alıp bunları en doğru şekilde anlamaya çalışacağız. Bursa ekonomisi kıymetli ve bunun mihenk taşı sanayicilerimizdir. Dolayısıyla bu şekilde bir araya gelmemizin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bursa için en iyi yolu birlikte bulacağımıza inanıyorum. Ayrıca, tesisi de gezme fırsatım oldu. Bu alanın eski halini biliyorum; o dönemdeki mimarisi çok özeldi ancak bakımsız bir durumdaydı. Şimdi ise gördüğümde gerçekten inanamadım. Mimarisi ve iç tasarımıyla muhteşem bir eser ortaya çıkmış. İşletmecilik anlamında da son derece başarılı. Bu projede emeği geçen herkesi tebrik ediyorum. Bursa’nın turizm gelişimine büyük katkı sağlayacağına inanıyorum. Uludağ, kış turizmiyle öne çıkmıştı. Bu tesisle birlikte yaz turizmi de güçlenerek devam edecek.” diye konuştu.

  • Emlak vergisinde 2. ödeme dönemi

    Emlak vergisinde 2. ödeme dönemi

    Emlak vergisi ödemelerinde 2024 yılının ikinci taksit ödeme dönemi başladı. Vatandaşlar, emlak vergilerini belediyedeki veznelerin yanı sıra, mobil vezne, internet üzerinden, PTT ve belirli bankalar aracılığıyla 30 Kasım’a kadar ödeyebilecek.

    İkinci taksit ödemeleri için isteyen vatandaşlar Nilüfer Belediyesi Halk Evi, Alaaddinbey, Çalı, Görükle ve Göçmen Konutları’ndaki veznelerden ödemelerini yapabilecek. Gölyazı, Hasanağa, Akçalar ve Kayapa gibi şehir merkezine uzak mahallerde de vergi ödemek isteyenler, mobil veznelerde nakit veya kredi kartı ile ödemelerini yapabilecek. İsteyen vatandaşlar ise Nilüfer Belediyesi’nin www.e-islem.net.nilufer.bel.tr / www.türkiye.gov.tr internet adresi üzerinden de vergi borcu sorgulama ve kredi kartıyla ödeme seçeneklerini kullanarak, vergilerini kolaylıkla internet aracılığıyla ödeyebilecekler. 7/24 FAST sistemi ile de kolay adres tanımı olan vergi numarası 1910025989 yazarak 100 bin TL’ye kadar olan vergiler ödenebilecek. Vatandaşlar ayrıca

    Nilüfer Belediyesi’nin 488666 numaralı posta çeki hesabına, Vakıfbank IBAN TR570001500158007293767737 hesabına veya Halkbank bankolarından ve ATM’lerden de nakit olarak ödeme yapabilecek.

    Nilüfer Belediyesi, mobil vezneler aracılığıyla vatandaşlara mahallelerinde de ödeme alternatifi sunuyor. Bu kapsamda 2 adet mobil vezne her gün farklı mahallelere giderek isteyen vatandaşların ödeme yapmalarına imkan tanıyacak. 30 Kasım 2024 Cumartesi günü ise belediye vezneleri 09:00-16:00 saatleri arasında açık olacak.

  • BTSO başkanı Burkay’dan BESOB’a tarihi ziyaret

    BTSO başkanı Burkay’dan BESOB’a tarihi ziyaret

    BESOB Yönetim Kurulu Başkanı Fahrettin Bilgit ile BESOB Yönetim Kurulu üyeleri; BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, BTSO Meclis Başkan Yardımcısı Metin Şenyurt, BTSO Yönetim Kurulu üyelerini misafir etti. Ankara Yolu üzerindeki BESOB Hizmet Binası’nda gerçekleşen ziyarette konuşan BESOB Başkanı Fahrettin Bilgit, BTSO tarafından BESOB’a ilk kez bir ziyaretin gerçekleştiğine dikkati çekti. Bu ziyaretin önemine değinen Bilgit, görüşmenin iki kurum arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi noktasında büyük önem arz ettiğini söyledi. Bursa’nın kadim bir esnaf, ticaret ve sanayi kenti olduğuna vurgu yapan Fahrettin Bilgit, BESOB’un faaliyetleri hakkında da bilgi verdi.

    “Dijital Gelişim Ofisi ile esnafın kapılarını dünyaya açtık”

    BESOB Akademi çatısı altında yaklaşık 1,5 yıldır devam eden Dijital Gelişim Ofisi projesiyle, esnafın kapılarını dünyaya açtıklarını belirten Bilgit, “Aldığımız BEBKA desteği ile hayata geçirdiğimiz projeyle önemli işler yapıyoruz. Dijital dünyada olmak isteyen esnafımızı, bu dünyanın gerekleri neyse o şekilde hazırlıyoruz. Bugüne kadar pek çok esnafımız bu hizmetten ücretsiz şekilde faydalandı. Kapsamını daha da genişletmeyi hedefliyoruz” dedi.

    “Çataltepe hepimizin gündeminde olmalı”

    Çataltepe Sanayi Sitesi konusuna da değinen Bilgit, “Bu proje Bursa’nın, Bursalının projesi, hepimizin projesi. Burada sekteye uğramış bir iş var ve bu işi hep birlikte tamamlayacağız. İş dünyasının iki kanadını temsil eden bizler, yani esnaf ve sanayiciler, elele verdik mi üstesinden gelemeyeceğimiz sorun yok. Dışarıda bu işin üstesinden bir kurum gelemedi demiyorlar, koca bir şehir gelemedi diyorlar. Bu işi çözecek güç ve irade Bursa’da var. Yeter ki isteyelim” diye konuştu.

    “Dünyadaki Büyük Dönüşüme Hazırlıklı Olmalıyız”

    BTSO Başkanı İbrahim Burkay, Bursa’nın 1960’lı yıllarda ilk organize sanayi bölgesini kurarak Türkiye’nin güçlü sanayi hamlesine liderlik eden, yerel dinamikleri, üretim yeteneği ve insan kaynağı ile ülke ekonomisine dinamizm katan öncü şehirler arasında bulunduğunu söyledi. İbrahim Burkay, BESOB’un bünyesindeki genç ve dinamik nüfusa değinerek, esnaf ve sanatkar sayısını artıracak yeni politikaların geliştirilmesinin önemine işaret etti. BESOB bünyesindeki esnaf ve sanatkâr odasında önemli bir tecrübe ve birikimin olduğunu kaydeden İbrahim Burkay, “Dünya büyük bir dönüşümün eşiğinde. Bu dönüşüme herkesin hazırlıklı olması gerekiyor. Bursa’mız da bu süreçte kilit rol oynayan şehirlerin başında geliyor. Kent ekonomimizin can damarı olan esnaf ve sanatkarlarımız kentimizin her alanda gelişimine önemli katkı sağlayan bir yapıya sahip. Kentimizdeki bu tecrübeyi iyi kullanmak zorundayız. Bu bir nimet. Genç neslin bu alanlara yönelmesini sağlamalıyız. BESOB’a üye 87 bin kişi Bursa’nın en değerli insanlarıdır. Esnaf ve sanatkarımızın sahip olduğu yeteneği kopyalayabilecek olan kişi sayısı bile çok az. Esnaf ve sanatkarımızı kendini daha iyi ifade edebilmelerini sağlamalıyız” dedi.

    “Gelir Getirici Yeni Ekosistemleri Kurmamız Gerekiyor”

    İbrahim Burkay, Çataltepe Sanayi Sitesi projesine ilişkin BTSO olarak konunun çözülmesi adına destek vermeye hazır olduklarını söyledi. Burkay, “Çataltepe Sanayi Sitesi 16 yıldır hayata geçmedi. Bu konuda BTSO olarak esnaf ve sanatkarımızın yanındayız. Bu konuda üzerimize ne düşüyorsa yapmaya hazırız. Bizim esnaf ve sanatkarlara gelir oluşturacak yeni ekosistemleri kurmamız gerekiyor. Bu konuyu ortak akılla çözmemiz ve proaktif iş modellerini hayata geçirmemiz gerekiyor” İfadelerini kullandı.

    BTSO Başkanı Burkay, ziyarette Odanın makro projeleri arasında olan TEKNOSAB Lojistik Park Girişim Sermayesi Yatırım Fonu hakkında BESOB Başkanı Bilgit ve Yönetim Kuruluna bilgiler verdi.

  • Yıldırım’da nefes kesen tatbikat

    Yıldırım’da nefes kesen tatbikat

    Yıldırım Belediyesi Arama Kurtarma Ekibi, afet ve acil durumlara hazırlık düzeyini arttırmak için zaman zaman tertiplediği hizmet içi eğitimlerine bir yenisini daha ekledi. Değirmenönü Mahallesi’nde bulunan kentsel dönüşüm kapsamındaki 3 katlı binada gerçekleştirilen arama kurtarma ve eğitim çalışmalarında deprem arama kurtarma eğitimi ve tatbikatı düzenlendi. Arama Kurtarma ekibinden 40 gönüllünün katıldığı, gönüllülerin arama kurtarma yetenek ve kabiliyetlerini geliştirmek amacıyla düzenlenen tatbikat 4 gün sürdü. Arama kurtarma teknikleri, enkaza müdahale, kurtarma malzemelerinin kullanılması ve kriz yönetimi gibi konuları kapsayan eğitimlerde, katılımcılara, gerçekçi senaryolar altında uygulamalı deneyim kazandırıldı.

    Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, Türkiye Afet Müdahale Planı’nda yer alan (TAMP) bütünleşik afet yönetim sisteminde, afet öncesi, sırası ve sonrasında yapılacak çalışmalar kapsamında afete dirençli kentler oluşturulması amacıyla ilçede bulunan eğitim-öğretim kurumlarında, mahallelerde, toplu konutlarda ve kamu binalarında vatandaşlara yönelik arama kurtarma ekibi tarafından temel afet eğitimleri verildiğini ifade etti.

    Belediye personelinin bir afet durumunda donanımlı bir şekilde olaya müdahale edebilmesinin hayati önem taşıdığını belirten Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, “Yıldırım Belediyesi Arama-Kurtarma Ekibimiz gerek personel gerekse ekipman olarak afetlere karşı 7/24 hazır durumda. Ekibimizin temel amacı doğal afetlerde ve kazalarda profesyonel bir yaklaşım ile kazazedelere en kısa sürede ulaşarak, emniyetli nakillerini gerçekleştirmek. Doğal afetlerin önüne belki geçemeyiz. Ancak oluşacak tahribatı minimize edebiliriz. Tüm hazırlıklarımızı ve çalışmalarımızı bu doğrultuda yapıyoruz. İki adet tam teçhizatlı araçlarımızın içerisinde demir ve beton kesme-ayırma makineleri, 10 tondan fazla yük kaldıracak hava yastıkları, destek üniteleri ve su tahliye motorları bulunuyor. Bu sayede arama çalışmalarını sağlıklı bir şekilde yürüterek kazazedelere en kısa sürede ulaşma imkânına sahibiz” diye konuştu.Deprem riski olan bölgelerde sağlıksız ve güvensiz konutların yerine modern, güvenli ve sağlıklı konutlar inşa etmek amacıyla çalışmalar yürüttüklerini ifade eden Yılmaz, “Yıldırım’ın dört bir tarafında, sadece binaları değil yaşamı değiştirecek önemli kentsel dönüşüm planlarımız var. Hem kamu eliyle, hem özel sektör eliyle, hem de kamu-özel sektör ortaklığıyla Yıldırım’ı dönüştürecek ve geleceğe taşıyacağız” dedi.

  • “Avans fiyat, ön alım fiyatıdır”

    “Avans fiyat, ön alım fiyatıdır”

    Marmara Zeytin Tarım Satış Kooperatifleri Birliği (Marmarabirlik), geçtiğimiz hafta 2024-2025 iş yılı ürün alım fiyatlarını açıkladı. Gerçekleştirilen kooperatifler koordinasyon toplantısında alınan ortak karar ile avans fiyatla ürün alınması kamuoyuna bildirildi. Buna göre; avans tavan fiyat 180 dane 125 TL, 200 dane 105 TL, taban fiyat 380 dane için 47 TL, yağlık zeytin fiyatı ise 45 TL olarak belirlendiği bilgisi paylaşıldı.

    Neden avans fiyat?

    Farklı çevrelerce avans fiyat açıklaması yapılmasına rağmen, fiyatların düşük olduğu yönünde beyanlarda bulunulduğunu belirten Hidamet Asa, “Piyasa şartlarında ürün alış ve satış fiyatlarını herkes çok iyi biliyor. Biz hem üreticimizi hem de Marmarabirlik’i koruyabilmek adına avans fiyat verdik. Avans fiyat demek, ön alım fiyatı demektir. Alımlar sürdüğü dönemde piyasa şartları gözlemlenecek, eğer piyasa ortamında fiyat farkı gerçekleşirse Marmarabirlik kimseyi mağdur etmez” dedi.

    Başkan Asa açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Görev yaptığımız süre içinde hiçbir zaman üreticimizi yüzüstü bırakmadık her zaman destek olduk. Zeytin üreticisi ortaklarımız bize güvensinler. Hiçbir sorumluluğu olmayan ve sırtında yumurta küfesi bulunmayan bazı kesimler avans fiyatlarla ilgili yorum yapıyor ve talimat vermeye çalışıyorlar. Üretici üzerinden olumsuz algı oluşturmaya çalışanlara sesleniyorum; üreticimiz yönetim kuruluna serzenişte bulunabilir ama sahibi olduğu kurum Marmarabirlik’e asla küsmez.”

    Bugün ne demek istediğimizin ilerleyen günlerde çok daha iyi anlaşılacağını vurgulayan Asa, “Marmarabirlik ile ortakları, et ile tırnak gibidir. Geçtiğimiz yıl üreticimize büyük destek verdik. Bu yıl da kuruma sahip çıkma zamanı. Arz ve talep dengesi ürünün var yılı ya da yok yılı olması ile ilgilidir. Geçtiğimiz yıl 350 bin ton sofralık zeytin rekoltesi vardı, bu sene ise bu rakam 800 bin ton oldu. Marmarabirlik’in faaliyet alanı dışındaki diğer bölgelerde zeytin fiyatları 80-85 TL. Bu yıl Cumhuriyet tarihinin en yüksek rekoltesi gerçekleşecek. Böyle bir dönemde 125 TL avans fiyat ile yani yapılacak ön ödeme ile ürün alımı yapıyoruz” diye konuştu.

    Üreticinin beklentisi: “Fiyatlar korunsun, ürünü kaldırın yeter”

    Yüz bin tona yakın rekolte beyanıyla tarihi rekolte artışının yaşandığı bu yılda, üretici ortakların en yüksek fayda sağlayacağı alım stratejisini izlediklerini söyleyen Hidamet Asa şöyle konuştu: “Rekolte beyan alımları döneminde rekolte beyanı veren bütün ortaklarımız, ‘Geçtiğimiz yılın fiyatlarını koruyun fakat bizden daha çok ürün alın’ önerisinde bulundular. Beklenti bu yöndeydi. Üreticimizden daha çok ürün alabilmek için 60 bin ton alım planı yapıldı.”

    Risk aldık, amacımız üreticiye destek olmak

    Asa, üretici ortaklara destek olabilmek için tüm riskleri değerlendirdiklerini belirterek, “Marmarabirlik olarak ‘30 bin ton ürün alıyoruz’ deyip kenara çekilebilirdik. Ama biz bunu yapmadık. 60 bin ton ürün alımı ile üretim kapasitemizin 1,5 katını planlamamızın tek sebebi ortaklarımızın yaşayacağı sıkıntıyı önceden görmüş olmamızdır. İlerleyen günlerde kimse fiyat konuşmayacak, ürünü verebilmek için çabalayacaktır. Sağ duyulu üretici ortaklarımız bu sıkıntılı yılı anlayışla karşılamaktalar” ifadelerini kullandı.

  • Gıyasettin Bingöl’e Yaşam Boyu Eğitim Ödülü

    Gıyasettin Bingöl’e Yaşam Boyu Eğitim Ödülü

    Yılın Eğitimde Başarı Ödülleri’nin 11.si İstanbul’da gerçekleştirilen törenle sahiplerini buldu.

    MEB, sektör dernekleri, kurucular, yöneticiler, öğretmenler ve eğitim tedarikçilerinin katıldığı gecede 17 dalda kurum ve yöneticilere ödülleri takdim edildi.

    MEB Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Fethullah Güner, TÖDER Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ümit Kalko’nun açılış konuşmaları ile başlayan ödül törenine İstanbul Milli Eğitim Müdürü Mücahit Yentür, Kocaeli Sağlık ve Teknoloji Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Talip Emiroğlu, rektörler ve dekanlar katıldı.
    Ödülünü Gazzeli Çocuklara İthaf Etti

    Gecede, Mudanya Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Gıyasettin Bingöl, Yaşam Boyu Eğitim Ödülü’ne layık görüldü. Ödülünü MEB Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Fethullah Güner’den alan Bingöl, ödülü Gazze’deki İsrail soykırımında yaşamını yitiren ve eğitim hakları elinden alınan çocuklara ithaf ederek başladığı konuşmasında, “Hayatını eğitime adamış biri olarak benim için çok anlamlı bir ödül. Biz, Bursa Sınav Kolejleri, Bursa Çocuk Üniversitesi, Kurs Merkezleri ve Mudanya Üniversitesi ile çok büyük bir aile ve iyi bir takımız. Yaşam Boyu Eğitim Ödülü’nü almamda takımımızın her bireyinin katkısı var. Beni ödüle layık görenlere ve ekibime sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Son nefesime kadar eğitime hizmet etmeye devam edeceğim” dedi.

  • BUÜ’nün yeni laboratuvarları hizmete açıldı

    BUÜ’nün yeni laboratuvarları hizmete açıldı

    BUÜ Teknik Bilimleri Meslek Yüksekokulu ile Dijital Dönüşüm Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin (DİJİMER) yürüttükleri işbirliği çalışmaları neticesinde altyapısı tamamlanan Üç Boyutlu Tasarım Atölyesi ve Servo Motor Mekanizmaları Laboratuvarı hizmete açıldı. Düzenlenen açılış törenine BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, Teknik Bilimler MYO Müdürü Prof. Dr. Mehmet Karahan, DİJİMER Müdürü Prof. Dr. Kurtuluş Kaymaz, Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) Genel Sekreteri Mümin Karacakayalılar, Simut A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Bölük, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.

    Araştırma Üniversite Vurgusu

    Törende konuşan Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, meslek yüksekokullarında yürütülen nitelikli projelere dikkati çekti. Teknik Bilimler MYO’nun gerek eğitim-öğretim faaliyetlerinde, gerekse de iş dünyası ile ortak çalışmalar yürütülmesinde oldukça başarılı bir iş çıkardığını vurguladı. Farklı sektörlerden gelen taleplere hızlı yanıtlar verildiğini aktaran Prof. Dr. Ferudun Yılmaz; “İş dünyası ile canlı bir iletişim sistemi oluşturduk. Karşılıklı taleplerimiz oluyor. Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulumuz da bu anlamda oldukça donanımlı çalışıyor. Sektörlerden gelen isteklerin yerine getirilebilmesi için canla başla çalışıyorlar. Öğrencilere en yeni teknolojiler üzerine eğitim veriyorlar. Böyle olunca da başarı kendiliğinden geliyor. Araştırma Üniversitesi kimliğimizle çok daha nitelikli ve çıktısı olan projeler oluşturmaya gayret ediyoruz. DİJİMER ve Teknik Bilimler MYO, bu anlamda bizim elimizi güçlendirecek faaliyetlere imza atıyorlar. Kurumlarımızın yöneticilerine, hocalarımıza ve tüm personelimize gönülden teşekkür ediyorum. Atölyemizin ve laboratuvarımızın hepimize hayırlar getirmesini diliyorum” şeklinde konuştu.

    Türkiye’nin en iyi öğrencilerini alıyoruz

    Teknik Bilimler MYO Müdürü Prof. Dr. Mehmet Karahan ise üniversite-sanayi işbirliği ruhunun okulun kuruluşundan itibaren var olduğuna dikkati çekti. Teknik eleman yetiştirmede öncü konumda olduklarını belirten Prof. Dr. Mehmet Karahan; “Türkiye’nin en iyi öğrencilerini alıyoruz. Bunun için eğitim programımızı ve altyapımızı sürekli geliştiriyoruz. Çok daha iyisi için iş dünyası temsilcileriyle görüşmelerimizi sürekli yapıyoruz. Mesleki eğitimde yeni adımlar atıyoruz. Bir yapay zeka programı açacağız. Siber güvenlikle ilgili bir çalışmamız devam ediyor. Bu yıl uluslararası meslek yüksekokulları sempozyumunun okulumuz tarafından yapılması konusunda görüşmelerimizi tamamladık. Ayrıca bir de mesleki eğitim zirvesi yapacağız. Bugün açacağımız 3 boyutlu tasarı atölyesinde CLO 3D eğitimlerini vermeye başlıyoruz. Bu eğitimin altyapısı Türkiye’de ikinci olarak okulumuzda olacak. Atölyemizin ve laboratuvarımızın kurulmasına katkı sağlayan herkese şükranlarımızı iletiyorum” dedi.

    Simut A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Bölük de konuşmasında üniversite ile ilişkilerin güçlendirilmesi adına kıymetli bir adım attıklarına işaret etti. Mezun öğrenciler için kıymetli bir iş potansiyeli oluşturulacağının altını çizen Hüseyin Bölük, gençlerin geleceğe en iyi şekilde hazırlanması için üniversite ile işbirliği gerçekleştirmeye devam edeceklerini belirtti.
    Program, UİB üyelerinin destekleriyle kurulan Üç Boyutlu Tasarım Atölyesi ve Simut A.Ş.’nin katkılarıyla yapımı tamamlanan Servo Motor Mekanizmaları Laboratuvarı’nın açılışlarının yapılmasının ardından sona erdi.

  • Edebiyat tutkunları Osmangazi’de buluştu

    Edebiyat tutkunları Osmangazi’de buluştu

    Ördekli Kültür Merkezi’nde düzenlenen Kolektif Okuma etkinliği, Osmangazili edebiyatseverleri bir araya getirdi.

    Program boyunca editör-sosyolog Demet Çoraklı, Reşat Nuri Güntekin’in edebiyatımıza katkılarını ve aşk hikayesi olarak tanınan Çalıkuşu eserinin ağırlıklı olarak dönemin sosyal, kültürel, toplumsal sorunlarını dile getirmedeki başarısına dikkat çekti. İlk olarak 1922 yılında Vakit Gazetesi’nde yayınlanan Çalıkuşu romanının Türk Edebiyatı’nın en sevilen klasik eserleri arasında yer aldığını söyleyen Çoraklı, “Çalıkuşu, İstanbul’un dışına çıkarak, Anadolu’nun Bursa, İzmir, Çanakkale ve Tekirdağ şehirlerinde geçen ve arka planda Osmanlı’nın son yıllarını işleyen bir romandır. Eserde, İstanbul’da köklü bir ailenin kızı olan çocuk ruhlu Feride’nin çok sevdiği nişanlısı tarafından ihanete uğramasıyla kendini öğretmenlik mesleğine adaması ve hayatını kazanabilmek için Anadolu’da şehir şehir dolaşması anlatılır. Aynı zamanda Çalıkuşu, Türkiye’de yeni ve modern bir dönemin başlamasını özendiren bir roman olarak kabul edilmektedir” dedi.

    Demet Çoraklı, “Çalıkuşu eseri, dönemin toplumsal sorunlarına değinen, idealist öğretmen Feride’nin sergilediği tutum ve davranışları ile bir anda toplumun nabzını yakalamıştır. Yayınlandığı 1922 yılında, başkarakter Feride ile toplumun sesi, eserde anlatılan gerçekçi bakış açısı ile de Cumhuriyet’in gelişinin habercisi niteliği kazanmıştır” değerlendirmesinde bulundu.

    Reşat Nuri Güntekin’in Bursa ile kesişmesi

    Sosyolog Demet Çoraklı, Reşat Nuri Güntekin’in öğretmen olarak ilk görev yerinin Bursa Sultanisi yani Bursa Erkek Lisesi olması, Bursa’da Ahmet Vefik Paşa sahnesinde Muhsin Ertuğrul’u izlediğinde tiyatro eserleri yazma kararını almış olması ve Çalıkuşu eserinde Bursa’nın Zeyniler Köyü’nü işlemiş olmasının altını çizerek, Reşat Nuri Güntekin’in yaşamındaki Bursa’ya da dikkat çekmiş oldu.

    Çoraklı, “Çalıkuşu çok sevilince, 1966 yılında çekilen film ve 1982 yılında TRT’de yayınlanan dizi ile taçlandı. Böylece Türkiye’deki dizi kültürü de başlamış oldu. Eser, duygusal bir olayı anlatmakla birlikte dönemin toplumsal sorunlarını eleştirel olarak da ortaya koymuştur. Ayrıca Cumhuriyet’ten 1 yaş büyük olan bu eser, Atatürk döneminde öngörülen bir kadın modeli çizdiği için de çok değerlidir” diye konuştu.

    ‘Kolektif Okuma’ etkinliği sonunda ise Demet Çoraklı, kültüre ve sanata duyarlılıkları sebebiyle Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın ve Osmangazi Belediye Başkan Yardımcısı Mutlu Esendemir’e teşekkür etti.

  • Alper Taban’dan öğrencilere müjde

    Alper Taban’dan öğrencilere müjde

    İnegöl Belediyesi’nin gençlerin yeni ve farklı mekanlar talebi üzerine geliştirdiği ve ilkini 2020 yılında şehre kazandırdığı Nöbetçi Kitaphaneler, gençlerin uğrak noktası haline geldi. Bugün 5 ayrı noktada bulunan Nöbetçi Kitaphanelere son olarak şehrin yeni Yaşam Alanı ve Kent Meydanında oluşturulan merkez eklenmişti. 2 katlı bir yapı olarak hazırlanan ve her yaşa hitap eden 5’inci Nöbetçi Kitaphane, yine gençlerin yoğun talepleri üzerine artık Pazar günleri de açık olacak. İçerisinde 20 bin kitap, bilgisayar alanları, grup ders çalışma alanları, akademik çalışma alanları ve ders çalışma bölümleriyle toplamda 240 öğrenci kapasitesine sahip olan merkez, Pazar günleri 12.00 ila 20.00 arasında hizmet verecek.

    GENÇLER PAZAR GÜNLERİ DE AÇILMASINI İSTEDİ

    Öğrenciler, Nöbetçi Kitaphanede yapılan röportajlarda merkezin Pazar günleri de açılması noktasında şu ifadeleri kullanmıştı: “Pazar günleri de kitaphanenin açık olmasını isteriz. Burada çalışmak bizleri motive eder. Bizim için avantaj sağlar. 6 gün aldığımız bu hizmeti haftanın 7 günü almak isteriz. Haftalık düzenimizi Pazar günü kapalı olduğu için değiştirmek zorunda kalıyorduk. Düzenimizi bozmadan çalışmaya devam edebiliriz.”

    03 KASIM PAZAR GÜNÜ İTİBARİYLE AÇILIYOR

    Belediye Başkanı Alper Taban, gençlerin bu talebi üzerine bugün sosyal medya hesabından paylaştığı videoyla Yeni Yaşam Alanı ve Kent Meydanı içerisinde bulunan kitaphanenin Pazar günleri de açık olacağını duyurdu. Konuya ilişkin konuşan Başkan Taban, “Gençlerim fikirleri, talep ve önerileri bizim için çok kıymetli. Kitaphanenin Pazar günleri açık olması noktasında da ciddi bir talep vardı. Yaptığımız değerlendirmede Pazar günleri 12.00 ile 20.00 arasında açık olmasına karar verdik. 03 Kasım Pazar günü itibariyle kitaphanemiz Pazar günleri de açık olacak” dedi.