Kategori: Çanakkale

  • Çanakkale Şehitleri anısına seferberlik ekmeği

    Çanakkale Şehitleri anısına seferberlik ekmeği

    Geçmişten geleceğe köprü kurmak isteyen Sosyal Bilgiler öğretmeni çocukların öğrenmesi ve şartların zorluğunu bilmesi adına 438 Kırşehirli Çanakkale şehidi için 438 seferberlik ekmeği projesi yaptı. 2-3 ay bozulmadan saklanabilecek hale gelen ekmek, Çanakkale Savaşları döneminde tok tutma özelliğiyle biliniyor. Çocukların o dönemi ve askerlerin yediklerini anlaması adına yapılan etkinlikte konuşan Sosyal Bilimler Öğretmeni Şenol Dönmez, gelecek nesilleri geçmiş bilgilerle donatarak hazırladıklarını söyledi. Dönmez; “Kırşehirli 438 asker Çanakkale’de şehit oldu. Ayan Ayşe Hatun’un yolunda bizler de yeniden yürüyoruz. Tarihte ‘seferberlik ekmeği’ olarak geçen ekmekler, 2-3 ay bayatlamadan kalma özelliğini koruyor. Yaptığımız ekmekler camilerde dağıtılacak. Çocuklar da bu ekmekleri yiyerek farkındalık oluşturacak ve o günleri yaşayacaklar” dedi.

    İlk kez seferberlik ekmeği yaptı

    Sosyal Bilgiler öğretmeninin projesiyle ilk kez seferberlik ekmeği yapan fırıncı Muhammet Köktürk ise ekmeğin içerisindeki malzemeler hakkında bilgi verdi. Köktürk; “İlk kez seferberlik ekmeği yaptım. İçerisinde; tuz maya, yoğurt, sıvı yağ, yumurta var. İlk denemeye rağmen gayet de güzel olmuş, elimize sağlık” diye konuştu.


    Heyecanla ekmeğin yapım sürecini bekleyen ve çıktıktan sonra tadan çocuklar da heyecanını gizleyemedi. Projeye; Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit ve Dul Yetimleri Derneği de destek verdi.

  • Çanakkale Boğazı 43 saattir transit gemi geçişlerine kapalı

    Çanakkale Boğazı 43 saattir transit gemi geçişlerine kapalı

    Çanakkale’de 2 gündür yoğun sis etkisini sürdürmeye devam ediyor. Yoğun sis nedeniyle Çanakkale Boğazı’nda deniz ulaşımında da aksamalar yaşanıyor. Görüş mesafesinin düşmesi nedeniyle, 28 Şubat akşamı boğaz trafiği saat 17.30 itibariyle çift yönlü olarak transit gemi geçişlerine kapatılmıştı. Dün de gün boyu devam eden sis etkisinin yitirmeye başlamasının ardından saat 15.30 itibariyle boğaz trafiği transit geçi geçişlerine açılırken, yaklaşık 3 saat sonra sisin etkisinin arttırması nedeniyle saat 18.15 itibariyle tekrar çift yönlü transit gemi geçişlerine kapatıldı.
    Çanakkale Boğazı Gemi Trafik Hizmetleri Müdürlüğü yetkilileri, kuzey ve güneyden giriş yapacak gemi kaptanlarını telsizle uyarıp, boğaz trafiğinin kapatıldığını duyurdu. Gemiler, Marmara ve Ege girişlerindeki demir bölgelerinde bekletildi. Çanakkale Boğazı yoğun sis nedeniyle 43 saattir çift yönlü transit gemi geçişlerine kapalı. Sisin etkisini yitirmesinin ardından boğaz trafiğinin tekrar trafiğe açılması bekleniyor.
    Öte yandan, boğaz hattındaki feribot seferlerinde ise bir aksama yaşanmadığı bildirildi.

  • Çanakkale’de 1000 fidanlık orman

    Çanakkale’de 1000 fidanlık orman

    Gelecek nesillere daha yaşanılabilir bir dünya bırakmak hedefiyle, doğayı korumaya yönelik çalışmalar yürüten Uludağ Elektrik, Yeşil Dönüşüm Ormanları projesi kapsamında Çanakkale’nin Kemel Köyü’ne bin adet fidan dikti. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Sosyal Sorumluluk Proje Koordinatörlüğü ve Çanakkale Orman Bölge Müdürlüğü paydaşlığında gerçekleştirilen etkinliğe şirket yöneticileri ve çalışanların yanı sıra ilgili kurumların yöneticileri ile çok sayıda gönüllü öğrenci katıldı.
    İklim krizinin etkisiyle dünyada her geçen yıl doğal kaynaklar tükenirken, aşırı sıcaklıklar nedeniyle ortaya çıkan yangınlarda da ormanlar yok oluyor. Gelecek nesillere nefes olabilmesi için Yeşil Dönüşüm Ormanları projesi kapsamında 4 yılda 4 bin fidanı doğayla buluşturan Uludağ Elektrik, Çanakkale’nin Kemel Köyü’nde gerçekleştirdiği fidan dikim etkinliğiyle 1.000 adet fidanı daha doğayla buluşturdu.

    Her yıl 1000 ağaç doğa ile buluşuyor

    Etkinlikle ilgili değerlendirmelerde bulunan Uludağ Enerji CEO’su Sinan Öktem, “Uludağ Enerji Grubu olarak ülkemize yarar sağlayacak projeleri hayata geçirmeyi şirket politikamız haline getirdik. Dünyayı ve doğayı korumak adına birçok proje gerçekleştiriyoruz. Dört yıldır da fidan dikim etkinliğimizi gerçekleştiriyoruz. Dijitalleşme çalışmalarımız sayesinde kağıt tüketimimizi minimuma indirdik. Ama yine de belirli miktarlarda kağıt tüketimimiz oluyor ve bu da yılda yaklaşık 1.000 adet ağaca denk geliyor. Biz de her yıl kullandığımız kağıtlara eş değer olacak şekilde 1.000 adet fidan dikerek, kullandığımız kaynağı tekrar doğaya ulaştırıyoruz. Kağıt tüketimimizi sıfıra düşürene dek dijitalleşme çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Kağıt kullanımını sıfırlasak bile, fidan dikim etkinliğimize devam edeceğiz” dedi.

    Yeşil Dönüşüm Ormanları

    Uludağ Elektrik 4 yıl önce başlattığı Yeşil Dönüşüm Ormanları projesi ile müşterilere iletilen fatura ve abonelik işlemlerinde kullanılan kağıtlara karşılık bugüne kadar Bursa, Balıkesir, Çanakkale ve Yalova illerinde fidan dikimi gerçekleştirerek, ormanlar oluşturdu. Hizmet bölgelerindeki yeşil alan miktarının artmasına katkı sağlayacak projelere devam edeceklerini belirten Uludağ Elektrik Genel Müdürü Remezan Arslan ise, “Uludağ Elektrik olarak yıllardır doğal kaynakları korumayı bir görev ediniyor, pek çok sosyal proje üretiyoruz. Bu doğrultuda geçmişte başlattığımız bir dijitalleşme projemiz vardı. Amacımız müşterilerimize ilettiğimiz faturalar ve abonelik işlemleri için imzalanan evrakların sıfırlanmasıydı. Tükettiğimiz kağıt miktarını dengelemek için başlattığımız projemiz sayesinde bugüne kadar 4.000 fidan dikimi gerçekleştirdik. Yangın sonrasında da bu kampanyayı Çanakkale bölgesinde yürütelim daha kıymetli olur diye düşündük. Hızlı bir şekilde doğayı eski görünümüne kavuşturmak için bölgede 1.000 adet fidan dikimi gerçekleştirdik. Böylelikle toplam 5.000 fidana ulaşmış olduk. Bunu her sene düzenli olarak sürdürmeye devam edeceğiz. Asıl gayemiz bir yandan kağıt tasarrufunu sağlarken, diğer yandan da dijitalleşme yolunda adımlar atmak. Şu anda 1.7 milyonu aşkın abonemiz de elektronik fatura alıyor. Elektronik fatura alan müşterilerimizin katkısı karşılığında biz de bu tarz projelere ciddi destek veriyoruz ” açıklamasında bulundu.
    Bugüne kadar diktiği fidanlarla yüzlerce ton kağıda denk gelen ağacı doğaya kazandıran Uludağ Elektrik, milyonlarca litre su tasarrufuna da katkıda bulundu. Etkinliğe Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Sosyal Sorumluluk Proje Koordinatörlüğü’nden Koordinatör Doç. Dr. Hicran Özlem Ilgın ve Koordinatör Yardımcısı Doç. Dr. Nazan Çalbayram’ın yanı sıra Çanakkale Orman Bölge Müdürlüğü’nden temsilciler de katılım sağladı.

  • Karısını öldürdü, “gururlu hissediyor” paylaşımı yaptı

    Karısını öldürdü, “gururlu hissediyor” paylaşımı yaptı

    Çanakkale’nin Ezine ilçesine bağlı Seferşah Mahallesi Çay Sokak’ta 2022 yılı Ağustos ayında meydana gelen olayda, Gencay Korur, boşanma aşamasında olduğu eşi Ayşe Korur’u kayınpederinin evinde tüfekle vurdu. Yaralanan Ayşe Korur, Ezine Devlet Hastanesinde yapılan müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.

    Cinayetin ardından Gencay Korur, Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ve İzmir Dikili İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri tarafından suç aleti ile birlikte yakalanarak gözaltına alındı. Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğüne getirilen Gencay Korur, emniyetteki işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Tutuklu sanık Gencay Korur’un Çanakkale 1’nci Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanmasına başlandı. Ezine ilçesinde boşanma aşamasındaki eşi Ayşe Korur’u kayınpederinin evinde av tüfeğiyle vurarak öldüren tutuklu Gencay Korur’un Çanakkale 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde davanın 5’inci duruşması görüldü.

    Tutuklu sanık Gencay Korur, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya hazır bulunurken, Ayşe Korur’un yakınları da duruşmaya katıldı. Duruşma da tutuklu sanık Gencay Korur’a ait telefon kayıtlarının bilirkişi tarafından incelenmesi sonucunda hazırlanan rapor mahkemeye sunuldu.

    Bilirkişi raporunda Gencay Korur’un telefon rehberinde ‘Aşkım’ isimli kişiye 10 Ağustos 2022 tarihinde cinayetten 1 gün sonra yazdığı mesajlar da şu ifadeler yer alıyor:

    “Gencay Korur; Ben Ayşe’yi öldürdüm, kaçıyorum.
    Aşkım; Ne zaman? Hani yapmaktan vazgeçmiştin. Sen ciddi misin? O zaman neden teslim olmuyorsun da kaçıyorsun ki?
    Gencay Korur; Olacağım.
    Aşkım; Hani hapiste el üstünde tutarlardı, şimdi ne değişti.
    Gencay Korur; Gidiyorum. Teslim olacağım.
    Aşkım; Öldüğüne emin misin? Belki sadece yaralanmıştır.
    Gencay Korur; Ya salak salak konuşma öldü diyorum”.

    Tutuklu sanık Gencay Korur, mahkemedeki savunmasında bilirkişi raporunu kabul etmediğini belirterek, “3 kızım da benden değil. Çocuklar benden değil. Eşim kimden hamile kaldı. DNA testi istiyorum” dedi. Korur’un savunmanın ardından mahkeme heyeti davayı 12 Mart tarihine erteledi.

    Duruşma sonrası adliye çıkışında açıklama yapan müşteki avukatı Ahmet Erzi, “Ayşe Korur cinayetinde sanık her ne kadar namus cinayeti şeklinde cinayeti işlediğini beyan etmiş ise de telefon yazışmalarında sanığın başka kadınlarla olan samimi konuşmaları aynı zamanda birlikte olduğu kadınlara kendi eşini Ayşe Korur’u öldüreceğine dair beyanları ortaya çıkmıştı. Dolayısıyla namusa ilişkin hiçbir şey yoktur, kalmamıştır.

    Mevcut halden Cumhuriyet Savcımız mütalaasını hazırlamak üzere dosyanın kendisine tevdi edilmesini talep etti. Önümüzdeki celse mütalaa açıklanacak. Biz mütalaanın ağırlaştırılmış müebbet olacağından hiçbir şüphe duymamaktayız. Sanığında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alacağından şuandaki durum itibariyle hukuken de emin durumdayız. İnşallah hak ettiği cezayı alacak. Ayşe Korur’u öldürdüğünü kendi kız arkadaşına anlatıyor. Anlattıktan sonra da kız arkadaşının şöyle bir beyanı var.

    Diyor ki; ‘Hani öldürmekten vazgeçecektin’ yani karısını öldür meyi daha önce planlayıp, kendi kız arkadaşına anlatıyor. Ve öldürdükten sonra da kız arkadaşına bilgi veriyor; ‘ben karımı öldürdüm’ diye. Cep telefonu kayıtlarında var. Sevgilisini telefonuna aşkım diye kaydediyor. Daha sonra da karım beni aldattı diye savunma yapıyor. Yani ortada bir namusa ilişkin herhangi bir durum söz konusu değil. Burada eşini aldatan da sanığın kendisi, indirim almak için dava boyunca bir takım yalanlar, iftiralar attı. Lakin bunların hiç biri de gerçeklik payı noktasında ortaya çıkmadı. Sanığın en ağır cezayı alacağından biz artık eminiz” dedi.

  • 1915 Çanakkale Köprüsü sis içinde kayboldu

    1915 Çanakkale Köprüsü sis içinde kayboldu

    Çanakkale’de dün akşam saatlerinde başlayan ve gece etkisini arttıran sis etkisini sürdürmeye devam ediyor.

    2023 metre orta açıklığıyla dünyanın en uzun orta açıklığa sahip asma köprüsü olan 1915 Çanakkale Köprüsü de sis içinde gözden kayboldu. 1915 Çanakkale Köprüsü’nün yalnızca kuleleri görülebilirken, köprü dron ile görüntülendi. Sis bulutu içinde kaybolan 1915 Çanakkale Köprüsü hayran bıraktı.

  • Çanakkale’de sis etkili olmaya devam ediyor

    Çanakkale’de sis etkili olmaya devam ediyor

    Çanakkale Boğazı ise dün saat 17.30 sıralarında görüş mesafesinin düşmesi sebebiyle çift yönlü olarak transit gemi geçişlerine kapatıldı. Etkili olan sis nedeniyle Çanakkale-Eceabat ve Çanakkale-Kilitbahir hattındaki feribot seferleri geçici olarak durduruldu.

    Çanakkale’de dün akşam saatlerinde başlayan ve gece etkisini artıran sis, kentte sabahın ilk ışıklarıyla beraber etkisini sürdürmeye devam ediyor. Yoğun sis nedeniyle Çanakkale Boğazı’nda deniz ulaşımında da aksamalar yaşanıyor. Çanakkale Boğazı’nda görüş mesafesinin düşmesi nedeniyle, boğaz trafiği dün saat 17.30 itibariyle çift yönlü olarak transit gemi geçişlerine kapatıldı.
    Çanakkale Boğazı Gemi Trafik Hizmetleri Müdürlüğü yetkilileri, kuzey ve güneyden giriş yapacak gemi kaptanlarını telsizle uyarıp, boğaz trafiğinin kapatıldığını duyurdu. Gemiler demir bölgelerinde beklemeye başladı.

    Çanakkale Boğazı ve adalar hattında yolcu taşımacılığı yapan Gestaş firması tarafından yapılan açıklamada ise yoğun sis nedeniyle Çanakkale-Eceabat ve Çanakkale-Kilitbahir hatlarındaki feribot seferlerinin geçici olarak durdurulduğu bildirildi.

  • 28 Şubat mağduru öğretim görevlisi yaşadıklarını anlattı

    28 Şubat mağduru öğretim görevlisi yaşadıklarını anlattı

    28 Şubat sürecinde ÇOMÜ’de Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim görevlisi olarak görev yapan Bünyamin Nami Tonka, 1998 yılında sınıfında başörtülü öğrencilerin bulunması sebebiyle birçok kez soruşturmadan geçti. 1998’de eğitim-öğretimin başladığı ilk hafta basın mensupları ÇOMÜ Rektörlüğü’ne hayırlı olsun ziyaretinde bulundu. Bir sınıftan da görüntü almak isteyen basın mensupları, Bünyamin Nami Tonka’nın dersine girerek çekimler yaptı. Görüntülerde birçok başörtülü kız öğrencinin görülmesi üzerine rektörlük tarafından Tonka hakkında arka arkaya soruşturmalar açıldı. Kısa süre sonra üniversite ile ilişiği kesilen Tonka, bir süre Manisa Celal Bayar Üniversitesi’nde görev yaptıktan sonra emekliye ayrılmak zorunda kaldı.

    28 Şubat 1997 tarihinde Türkiye’de hiç olmadığı kadar ceberut bir baskı oluştuğunu belirten 28 Şubat mağduru Bünyamin Nami Tonka, “Bu bilhassa akademik dünyada üniversitelerde daha çok imam hatip ve ilahiyat orijinli rektörler görevlerinden alındı. Yerlerine daha seküler dedikleri rektörler atandı. Bir talimat verildiği gibi tahmin ederim. Ne kadar iman ve inanç açısından daha muhafazakar daha mütedeyyin insanlar varsa bunların üniversiteden atılmalarına, bunun yanında iman ve inanç açısından kendi inancını yaşamak isteyen başörtülü kızlarımızın da başörtülerini açmak suretiyle üniversiteye girmelerine yönelik bir baskı oluştu. Ve ikna odaları oluşturuluyordu. Kızlar da bu konuda çok bizardı. Ben Cumhuriyet’in bize bir kazanımı olarak kızlarımızın üniversitede eğitim görmelerinden büyük mutluluk duyuyordum. Hedefimiz de annelerimizin çok kaliteli olmaları açısından kızların okumalarından çok mutluluk duyuyorduk. Sınıflarımızda kız öğrencilerin olması bize gelecek nesillerin daha kaliteli gelişmesi için bir umut vaat ediyordu. Bu yüzden de kız öğrencilerimizin sınıflarda başörtülerini açmalarına karşıydım. Bu yüzden de başörtülerini açtırmadım. Kız öğrencilerimizi en arkaya oturtturdum. Orada dersleri dinlemelerine fırsat tanıdım. Bu konuda şikayetler oluşuyor ve bu şikayetler sonucunda rektörlük benle ilgili soruşturma açmaya başladı. Bir, iki, üç, böyle ve bu arada görev süremizin uzatılma dönemi geldiğinde de biz onların ruh dünyasının dışında olduğumuz için bizim görev süremiz uzatılmadı ve üniversiteden atılmış olduk. Yani çalışan, üreten, bilimin peşinde gitmiş olan ama daha çok mütedeyyin ve muhafazakar bir yapıya sahip olan insanlar, milli değerlere sahip olan insanlar üniversitelerde pek tutulmak istenmedi. Bizim üniversitemizden de 180 kadar arkadaşımızın o birkaç yıl içinde mesela doçentlik unvanı almış olan, bir üst kadrosu onlara verilmedi. Hak etmiş oldukları yerlere unvanlarla ilgili herhangi çalışma yapılmadı ve bizim arkadaşlarımızın büyük bir çoğunluğu mağdur edildi. Mağdur edildiği için de arkadaşlarımızın hepsinin görev sürelerine son verildi. Görev süreleri uzatılmadığı için 180 kadar da bizim üniversitemizden akademik personel başka yerlere gitmek zorunda kaldı. Bir kısmı sokağa atılmış oldu, başka mesleklere yönelmiş oldular ve bunlardan bir tanesi de benim, biz sokağa atılmış olduk. En azından en verimli olduğumuz dönemde, en üretimli olacağımız dönemde bizimle ilgili herhangi bir şey yapılmamış oldu, destek verilmemiş oldu. Tabi ki daha sonraki dönemde mesela üniversitelerde FETÖ’cülerin hiçbir tanesinin atılmadığını gördük. Bu bir Amerikan projesi gibi geldi bana ve FETÖ’cülere kadro açmak için de daha çok milliyetçi, mukaddesatçı bazı arkadaşlarımızın üniversitelerden kovulmasına vesile oldular ki kadro açılmış oldu. Bu bir projeydi ve bu proje uygulanmış oldu” dedi.
    Daha sonraki dönemde itibarlarının iade edilmesi konusunda herhangi bir şey yapılmadığını ifade eden Bünyamin Nami Tonka, sözlerine şöyle devam etti:
    “Bu da bizim yüreğimizde bir yaradır. Benim aslında yüreğimde bir yaradır. En azından tekrar itibarımız iade edilse, tekrar göreve gelseydik ama tekrar ayrılsaydık. Yani biz kendi rızamızla ayrılmış olsaydık daha güzel olur diye düşünüyorum. Bence artık toplumumuzda böyle 28 Şubat gibi kıl tüy meselelerinden, insanlarımızın okumasına engel olacak herhangi bir şeyin olmamasını talep ediyorum. Artık biz daha çok bilimin peşinde koşan, bilimi arayan nesiller yetiştirmemiz lazım. Çocukların saçıyla, kılıyla, başörtüsüyle ilgilenmememiz lazım. Bu şekilde bir gelişmeyi ortaya koymamız lazım. Biz bilimde yarışan nesiller yetişmemiz lazım. Bunu yaparsak Türkiye çağ atlayacaktır. Çok daha güzel yerlere gelecektir diye düşünüyorum.”

  • Çanakkale’de piyasa değeri 6 milyon liralık uyuşturucu ele geçirildi

    Çanakkale’de piyasa değeri 6 milyon liralık uyuşturucu ele geçirildi

    Çanakkale’de Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince düzenlenen operasyonda, bir araç içinde piyasa değeri 6 milyon TL olduğu değerlendirilen 11 kilo 900 gram sentetik kannabinoid maddesi ele geçirildi.

    Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, il merkezi ve ilçe merkezlerinde uyuşturucu madde satışı yapan ve kullanan şahıslara yönelik operasyon düzenledi. Operasyon çerçevesinde 26 Şubat günü 1 şüphelinin aracında yapılan aramada, piyasa değeri 6 milyon TL olduğu değerlendirilen 11 kilo 900 gram sentetik kannabinoid maddesi ele geçirildi.

    Gözaltına alınan şüphelinin emniyetteki işlemleri devam ederken, şahıs hakkında uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan işlem yapıldı.

  • Çanakkale’de 4,6 büyüklüğünde deprem

    Çanakkale’de 4,6 büyüklüğünde deprem

    Son dakika haberi: Çanakkale’nin Biga ilçesinde 4,6 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı, saat 16.09’da kaydedilen sarsıntının 7 kilometre derinlikte yaşandığını bildirdi. Deprem Çanakkale’nin yanı sıra çevre illerden de hissedildi.

    An itibarı ile olumsuz bir durum yoktur

    İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Çanakkale’nin Biga ilçesinde meydana gelen 4.6 büyüklüğündeki depreme ilişkin, “Depremde AFAD ve ilgili kurumlarımızın tüm ekipleri saha taramalarına başlamıştır. An itibarı ile olumsuz bir durum yoktur. Gelişmeleri takip ediyoruz. Depremden etkilenen vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum” dedi

  • Ezine’de 68 kaçak göçmen ile 1 organizatör yakalandı

    Ezine’de 68 kaçak göçmen ile 1 organizatör yakalandı

    Çanakkale İl Jandarma Komutanlığı ekipleri kaçak göçmen ve organizatörlere göz açtırmıyor. İl Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından göçmen kaçakçılığıyla mücadele çerçevesinde Ezine İlçesi Alemşah köyü sahil kesiminde kaçak göçmen operasyonu düzenlendi. Operasyonda 61 NF 059 plakalı kapalı kasa minibüs içinde 15’i erkek, 13’ü kadın, 25’i erkek çocuk ve 15’i kız çocuk olmak üzere Afganistan uyruklu 68 kaçak göçmen yakalandı.

    Organizatör M. D. gözaltına alındı. Organizatörün jandarmadaki işlemleri devam ediyor. Araç ise yed-i emin otoparkına çekildi.
    Yakalanan kaçak göçmen ise jandarmadaki işlemlerinin ardından Ayvacık ilçesindeki Yabancıları Geri Gönderme Merkezi’ne teslim edildi.