Kategori: Çevre

  • Yüksekova semalarında mercek bulutu oluştu

    Yüksekova semalarında mercek bulutu oluştu

    Yüksekova ilçesinin Şişol Dağı üzerinde oluşan ve yaklaşık bir saat boyunca bozulmadan kalan mercek bulutu görenlerin ilgisini çekti.

    Meteoroloji Genel Müdürlüğünün resmi internet sitesinde yer alan bilgiye göre, mercek bulutlarının engebelerden kaynaklanan rüzgar dalgalanmalarının bir sonucu olarak oluştuğu ve engebenin kuytu tarafında aşağı doğru hareketli türbülansın olduğunun göstergesi olduğu kaydedildi.

    Orografik bir olayın sonucu olan ve UFO’ya benzeyen bulutun, fön rüzgarlarının bulunduğu her türlü coğrafi alanda görülme ihtimali yüksek olduğu belirtildi.

  • Kanyonda kış manzarası hayran bırakıyor

    Kanyonda kış manzarası hayran bırakıyor

    Gürün ilçesine yaklaşık 5 kilometre uzaklıkta bulunan Şuğul Kanyonu doğal güzelliği ile görenlerin dikkatini çekiyor. Yaz kış birçok doğaseverin akın ettiği binlerce yıllık tarihe sahip kanyon, yediden yetmişe her yaştan vatandaşın rahatlıkla gezebileceği bir düzene sahip. Dar vadi içerisinde akan berrak suyu ile de görenleri kendine hayran bırakan Şuğul Kanyonu’nu kışın da birçok doğasever ziyaret ediyor. Geçtiğimiz günlerde etkili olan kar yağışı ve soğuk hava sonrası kanyon ayrı bir güzelliğe bürünürken, yamaçlarda oluşan dev buz sarkıtları ise görenleri hayrete düşürdü. Boyları yaklaşık 2 metre olan sarkıtlar kar yağışı ile birlikte güzel görüntüler oluştu.


    Kanyona gezmeye gelen Murat Özpınar, Şuğul Kanyonu’nun yazın ayrı, kışın ayrı bir güzelliğe sahip olduğunu belirterek, herkesin gelip gezmesi gerektiğini söyledi.

  • Deprem dağları yerinde oynattı

    Deprem dağları yerinde oynattı

    Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve 11 ili etkileyen 7.7 ile 7.6 büyüklüğündeki depremler, Malatya’da büyük hasara neden olurken, dağları da yerinde oynattı.

    Akçadağ ilçesi Levent Mahallesi’nde depremlerin meydana getirdiği şiddet dağları yerinden oynattı.

    Depremin şiddetiyle yerinde kopan dev kaya parçaları yollara savruldu.


    Yaklaşık 200 metrelik bir alana savrulan irili ufaklı tonlarca ağırlıktaki kayalar depremin yıkıcı etkisini ise bir kez daha gözler önüne serdi.

  • ‘Göldeki çekilme korkutucu boyuta ulaştı’

    ‘Göldeki çekilme korkutucu boyuta ulaştı’

    DSİ gölden en fazla su çeken kurum olarak bilinen Gemlik Gübre fabrikasına kısıtlama getirmişti. Ancak buna rağmen İznik gölün içinde firmaya ait pompalar ile su çekilmesi devam edilirken, yaşanan yağış yetersizliği ile birlikte İznik gölündeki kuraklık artık korkutucu boyuta ulaştı.

    İznik ve Orhangazili vatandaşlar ise “birileri bu duruma dur demeli” diyerek, yaşanan çekilmeyi tedirginlik ile izliyor. DSİ yaşanan çekilme sebebiyle göldeki su seviyesinin kritik noktanın altına düşmesini resmi rakamlar ile ortaya çıkardı. DSİ’nin aldığı tedbirler çerçevesinde, gölden en fazla su çeken Gemlik Gübre fabrikasına geçtiğimiz kasım ayında bir yazı göndermiş ve farklı önlemler alınmasının mecburi hale geldiği belirtilmişti. DSİ, gölden su çekmeye devam eden Gemlik Gübre fabrikasına buradan aldığı suyu tek taraflı olarak kesme yetkisi olduğunu vurguladı.

    DSİ’den fabrikaya gönderilen yazıda göl su seviyesinin maksimum 85,50 metre olması gerektiği, en düşük seviyenin ise 83,30 olması gerektiği belirtilerek, DSİ teknik ekiplerinin incelemesi sonucunda göldeki su seviyesinin şu an itibarı ile 82,96 metre seviyesinde olduğu tespit edildiğinden gölden kullanılan suyun derhal durdurulması gerektiğine de vurgu yapıldı.

    Dron ile çekilen görüntülerde, gölde ne kadar çok çekilme yaşandığı gözler önüne serilirken, eskiden su üzerindeki iskele ise toprağın üzerinde kaldı.
    Öte yandan göldeki çekilmenin boyutu da 8 ve 9 sene önce çekilen ve bugün aynı noktadan çekilen karşılaştırmalı fotoğraflarla bir kez daha günyüzüne çıkarıldı.

  • Meteorolojiden uyarı!

    Meteorolojiden uyarı!

  • Mersin için kuraklık uyarısı

    Mersin için kuraklık uyarısı

    Büyükşehir Belediyesinden yapılan açıklamaya göre, 11 ili etkisi altına alan deprem felaketinden etkilenen şehirlerden birisi de Mersin oldu. Deprem bölgelerinden yoğun göç alan kentlerin başında gelen Mersin’de su kullanımı da kış şartlarına göre artış gösterdi. Bununla birlikte yaşanan kuraklık sebebiyle de önümüzdeki günlerde su sıkıntısı çekilebileceğine dikkat çeken MESKİ, suyun tasarruflu kullanılması gerektiğinin altını çizdi.

    “İlimiz en son yayınlanan kuraklık haritasında ‘olağanüstü kurak iller’ arasında yer almakta”

    Mersin Su ve Kanalizasyon İdaresi (MESKİ) Genel Müdürlüğü Arıtma Tesisleri Dairesi Başkanı Emel Deniz Avcı, Meteoroloji Genel Müdürlüğünün düzenli aralıklarla vermiş olduğu kuraklık haritalarından söz ederek, “İlimiz en son yayınlanan kuraklık haritasında ‘olağanüstü kurak iller’ arasında yer almakta. Bunun hem ne yazık ki şu anda mevcutta olan iklimle alakalı bir sıkıntısı varken, yağışlarla alakalı bir durumu varken bununla birlikte ilimizdeki hızlı nüfus artışı ile birlikte de ciddi problem yaşıyor durumdayız. Özellikle Suriyeli mülteciler ve bununla beraber en son yaşanan deprem felaketi sonunda ilimize yaşanan göçle birlikte su tüketimimiz ciddi oranda arttı. Bu da beraberinde bazı sorunları getiriyor” diye konuştu.

    “Nüfusumuz neredeyse 2 milyon 700 bini bulmuş vaziyette”

    MESKİ Genel Müdürlüğü tarafından yapılan çalışmalar hakkında da bilgi veren Avcı, “Her ne kadar ilimizin tabela nüfusu 2 milyon olsa da şu anda bir gerçeklik var ki bu 2 milyonun üzerinde, yaklaşık 700 bine yakın vatandaşımız şu anda Mersin’de ikamet eder vaziyette. Bunların arasında hem Suriyeli mülteciler hem Rusya savaşından ülkemize gelen misafirlerimiz ve bunun yanında depremden etkilenen vatandaşlarımızla birlikte nüfusumuz neredeyse 2 milyon 700 bini bulmuş vaziyette. Bu da su tüketiminde beraberinde bir artışı getiriyor. Bizim en fazla pik dönem dediğimiz geçen yılki Kurban Bayramı dönemindeki su tüketimi ile kıyasladığımızda ortalama yüzde 15’lik bir artışı şu dönemde görebilir vaziyetteyiz” ifadelerini kullandı.

    “Pamukluk Barajı devreye alınması gerekmekte”

    Mersin’in yüzde 72’sine hitap eden Berdan İçme Suyu Arıtma Tesisi ile Berdan Barajının şu anda aktif olarak ve tam kapasiteyle çalıştığını kaydeden Avcı, “Pamukluk Barajı ivedilikle devreye alması gerekmekte. Aksi takdirde daha büyük problemlerle karşılaşacağız. Biz MESKİ Genel Müdürlüğü olarak tüm kaynaklarımızı izlediğimiz, tüm içme suyu şebekemizi izlediğimiz, bununla beraber yine atıksu arıtma tesislerimizi ve aboneleri izlediğimiz Merkezi Veri Depolama Sistemi dediğimiz SCADA sistemimiz aktif olarak devrede. Bu SCADA sistemi ile online müdahaleleri gerçekleştirip, kaynaktan deşarja kadar suyu her basamakta izleyip, kayıp-kaçak oranlarını azaltıyoruz. Şehri belli basınç bölgelerine böldük, bu basınç bölgeleriyle beraber su tüketimlerinin, arızaların düzenli olarak takibini yapıyoruz” şeklinde konuştu.

    “Her damla suyun ne kadar önemli olduğu bilinciyle, arıttığımız atık suları da değerlendiriyoruz”

    MESKİ olarak akıllı şehirler kapsamında akıllı sayaç uygulamasına da başladıklarını belirten Avcı, bu sayede kayıp-kaçak oranlarını azaltıp, su tüketimindeki rejimlerin düzenli olarak takibini yaptıklarını kaydetti. Avcı, şöyle devam etti; “Her damla suyun ne kadar önemli olduğu bilinciyle, arıttığımız atık suları da değerlendiriyoruz. Çünkü su tüketiminin oldukça büyük bir kısmı atık suya dönüşüyor. Bizim toplamda 25 tane atıksu arıtma tesisimiz şu anda mevcut ve aktif olarak devrede. Atıksu arıtma tesislerinde arıttığımız suların kalitesi son derece iyi olduğu için Türkiye’nin en büyük geri dönüşüm projelerinden bir tanesi olan Karaduvar Atıksu Arıtma Tesisinde deşarj ettiğimiz suyun şu anda Şişecam Soda Sanayi A.Ş. ile yaptığımız protokol çerçevesinde 4 bin metreküp saatlik bir kısmını değerlendirmesi için onlara vereceğiz. Böylelikle onların kullandığı temiz suyu azaltmış olacağız. Bu da su döngüsü ve su sürdürülebilirliği açısından bizim için son derece önemli. Yine diğer tesislerimizde de orta refüj sulamada, benzer şekilde tarımsal sulamada kullanmak için de çalışmalarımız hızla devam ediyor. Kaynaktan deşarja kadar suyun ne kadar önemli olduğunu bilip, gözümüz, kulağımız suda, tüm çalışmalarımıza tüm hızıyla devam ediyoruz.”

    “Gerekli önlemlerin önceden alınması gerekiyor”

    Mersin Büyükşehir Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi Başkanı Kemal Zorlu, kentin son açıklanan haritaya göre ‘çok kurak iller’ arasında değerlendirildiğini hatırlatarak, bunu vatandaşların da yakından hissettiğinden söz etti. Zorlu, “Yağmur ve kar yağışı yok. Yaylalarımıza baktığımızda normalde beyaz olarak görmemiz gereken yerlerin aslında yeşil ya da kahverengi olduğunu görüyoruz. Tabi bu durum şu anda belki çok hissetmesek bile, yazın su açısından ciddi sıkıntılar oluşturacak bir durum. Bunun sebebi nedir diye bakacak olursak; global anlamda iklim değişikliklerini tanımlarken aslında biz bunun dramatik olan iklim olayları ile neticelendiğini ifade ediyoruz. Yani normalde olması gereken yağışların olmaması ya da zamanında olmaması, çok kısa zamanlarda çok yoğun miktarda yağışın gerçekleşmesi gibi olaylarla karşımıza çıkıyor. Bunun yanında su kaynaklarımızın dışında, yangın vesaire gibi olaylar da benzer şekilde bu iklim değişikliklerinin sonucu olarak karşımıza çıkıyor. Bu tür durumları insan hayatına doğrudan etki eden durumlar şeklinde hissediyoruz. Bunun için gerekli önlemlerin önceden alınması gerekiyor” dedi.

    “Mersin’in üzerinde 700 bin ekstra nüfusun oluşturduğu baskı sonucunda su konusunda ciddi sıkıntılar çekeceğimiz aşikar”

    Yaklaşık 20 gün önce yaşanan depremin ardından acı bir tablonun ortaya çıktığını kaydeden Zorlu, “11 ilin doğrudan etkilendiği, dünyanın en büyük felaketlerinden birisini yaşadık. Tabi bu illerde yaşayan vatandaşlarımızın da oradan çıkma imkanlarını buldukları noktada ilk geldikleri il de Mersin. Biz bu kentte yaşayan insanlar olarak gündelik hayatımızda bunun farkına zaten varıyoruz ama bunu bize gösteren veriler de var. MESKİ Genel Müdürlüğümüzün su kullanım istatistiklerindeki değişimi değerlendirdiğinde yaklaşık olarak yüzde 15 civarında bir artışın olduğunu ifade ettik. Bu da 300-400 bin ekstra nüfus anlamına geliyor. Zaten kentimizde yaklaşık olarak 300-350 bin başka ülkelerden gelen misafirlerimiz var. Bunlarla ve depremden gelen vatandaşlarımızla birlikte aşağı yukarı 700-800 bin civarında fazladan nüfus bu kentte şu anda yaşıyor. Tabi bu kolay bir şey değil. Kuraklık yaşadığımız şu günlerde Mersin’in üzerinde 700 bin ekstra nüfusun oluşturmuş olduğu baskı sonucunda su konusunda ciddi sıkıntılar çekeceğimiz aşikar” diye konuştu.

     

  • Tokat, Gölbaşı ile kardeş şehir oldu

    Tokat, Gölbaşı ile kardeş şehir oldu

    Kahramanmaraş Pazarcık merkezli depremlerin en çok etkilediği yerleşim yerlerinden biri olan Adıyaman’ın Gölbaşı ilçesinin yaralarını sarma görevini Tokat üstlendi. Depremin ardından Tokat’ta kamu kuruluşları ve halkın seferberliği ile gelişen süreçte Tokat ili ile Gölbaşı ilçesi arasında kurulan bağ dolayısı ile ‘Kardeş Şehir’ olma kararı verildi. Tokat Belediye Başkanı Eyüp Eroğlu, meclis olarak aldıkları kararı değerlendirerek, “Bir vefa örneğini ortaya koymak, görevli olduğumuz Gölbaşı ilçesi ile dostluğumuzu kıyamete kadar devam ettirmek için ‘Kardeş Şehir’ kararı aldık.

    Biz burada meclis toplantımızda ‘Kardeş Şehir’ kararını alarak tescilledik. Önümüzdeki hafta Salı günü Gölbaşı Belediyesi de belediye meclis toplantısında bu kararı alarak tescilleyecekler. Tokat ile Gölbaşı kardeşliğini belediye meclislerinin aldığı kararla resmileştirmiş olacağız. Birlik ve beraberliğini geleceğe taşıyacak iki tane şehir olacak” dedi. Başkan Eroğlu her iki belediyenin karşılıklı olarak bir caddeye şehirlerin isimlerini vereceğini sözlerine ekledi.

    Tokat Belediyesi meclis toplantısına telefonla bağlanan Adıyaman Gölbaşı Belediye Başkanı İskender Yıldırım ise depremin birinci gününden beri bütün Tokat’ın, Tokat Belediyesinin, vatandaşların destek ve ilgilerine değinerek, “Depremin ilk gününden bu yana Eyüp Başkanım, Başkan Yardımcısı Osman Bey ve Tokat Belediyesi personellerinin cansiperane çalışmaları olmasaydı bu durumda biz bu işin altından kalkamazdık. Gölbaşı olarak bu işin altından kalkmamız mümkün değil, çok büyük fedakârlıklar gördük. Sizler bizlere ömür boyu çok güzel bir kardeşsiniz. Hepinize Gölbaşı adına büyük şükranlarımı sunuyorum. Bizler de görüşmelerimizi gerçekleştirdik. Bizler de Tokat ‘ı ‘Kardeş Belediye’ daha doğrusu ağabey olarak görmek istiyoruz. Bununla birlikte Gölbaşı’nda da en büyük caddeye Tokat Caddesi adını vereceğiz ” diye konuştu.

  • Bodrum’da su krizi kapıda

    Bodrum’da su krizi kapıda

    Geyik Barajı yüzde 47 seviyesinde

    37 milyon 810 bin metreküp su tutma hacmi bulunan Bodrum’un içme ve kullanma suyu ihtiyacı karşılanan Geyik Barajı’nda geçen yıl Şubat ayı sonunda yüzde 88 doluluk varken, bu yıl su miktarı 19 milyon 500 bin metreküpe ve yüzde 47’ye düştü. 17 milyon 530 bin metreküp su tutma hacmi bulunan Bodrum Mumcular Barajı’nda Şubat 2022’de yüzde 89 olan doluluk oranı bu yıl yüzde 48’e düştü. Menteşe’deki sulama amaçlı kullanılan Bayır Barajı doluluk oranı yüzde 99 olarak ölçüldü.

    Eşen HES Barajı’nda doluluk yüzde 25’e düştü

    27 milyon 170 bin metreküp su tutma hacmi bulunan Akgedik Barajı’nda geçen yıl Şubat ayı sonunda yüzde 81 doluluk varken, bu yıl bu oran yüzde 51’e düştü. Fethiye Eşen HES Barajı geçen yıl Şubat ayı sonunda yüzde 70 doluluğa ulaşırken, bu yıl bu oran yüzde 25’e, Milas Derince Barajı ise geçen yıl Şubat ayında yüzde 61 doluluk varken, bu yıl bu oran yüzde 50 seviyelerine kadar düştü.

    Yağmur yağmazsa Bodrum yaz aylarında susuz kalabilir

    Türkiye’nin en önemli turizm merkezlerinden sanat, siyaset, iş ve spor dünyasından birçok ünlünün konakladığı Bodrum’un içme ve kullanma suyunun karşılandığı iki barajda doluluk oranı geçen yılın Şubat ayına göre yüzde 50 azaldı. Kayıtlarda yerleşik nüfusu yaklaşık 180 bin kişi olarak görünen, ikinci konutlar ve pandemi döneminde gelerek yerleşen ve nüfusunu Muğla’ya aldırmayanlar ile nüfusu iki veya üçe katlanan Bodrum, yaz aylarında yerli ve yabancı turistler ile 2 milyon nüfusa ulaşacak. Kuraklığın böyle devam etmesi durumunda turizm kenti Bodrum, yaz aylarında susuz kalma tehlikesi ile karşı karşıya.

    Akköprü HES Barajı’nda sıkıntı yok

    Dalaman ilçesinde sulama, kullanma ve enerji üretiminin gerçekleştiği Akköprü HES Barajı’nda geçen yıl Şubat ayında yüzde 86 olan doluluk oranı bu yıl yüzde 6 azalarak yüzde 80 seviyelerine düştü. Muğla’daki büyük barajlar içinde kritik seviyede olmayan tek baraj Dalaman Akköprü HES Barajı. Barajda 336 milyon 100 bin metreküp su bulunuyor.

    “İstanbul yağış almazsa, ciddi sorunlar bekliyor”

    Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Su Kaynakları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Coğrafi Bilgi Sistemleri Merkezi Müdürü Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, geçen yıl yüzde 90’larda olan İstanbul barajlarının bu yıl yüzde 30-35’ler seviyesine düştüğünü açıkladı. Özçelik, “Mart ayına girdiğimiz şu günlerde bahar ayı itibarıyla ciddi bir yağış söz konusu değil. İlk üç-dört aylık yağışlara baktığımız zaman ülke genelinde yüzde 50’lere varan yağış eksikliği söz konusu. Bu etkilerden en fazla Marmara, İç Anadolu ve Doğu Anadolu Bölgesinin muzdarip olduğunu söyleyebilirim. Yağış eksikliği bizim rezervuarlarımızı doğrudan etkiliyor. Büyükşehirlerimizde içme suyu noktasında önemli sorunlar yaşanacağı gözükmekte. İstanbul örneğinde geçen yıl bu dönem yüzde 90’lar civarında olan rezervuar doluluk oranları bugün itibarıyla yüzde 30’lara düşmüş durumda. Yüzde 30-35’lerdeki su eksikliği aynı zamanda karasal su kaynaklarında da kendini gösterecektir. Dolayısıyla yaz aylarında ciddi sorunlar yaşayacağımızı düşünüyorum” dedi.

    Bodrum susuzluk ile karşı karşıya

    Kurak geçen kış aylarının yaz aylarında nüfusu 2 milyona dayanan Bodrum için ciddi tehlike olduğunu belirten Özçelik, “İzmir ve turistik bölgemiz Bodrum’da da benzer etkiler söz konusu. Yalnız bu bölgeler nüfus etkilerini dikkate aldığımızda İstanbul’a göre daha şanslı olduğunu söyleyebilirim. Bodrum’da özellikle içme suyu teminini sağlayan iki önemli baraj var. Birisi Geyik, diğeri Mumcular Barajı. Bu barajlardan Geyik Barajı’nda geçen yıl Şubat ayı sonunda yüzde 87 olan su seviyesi yüzde 47-46’lara düşmüş durumda. Benzer şekilde yine Mumcular Barajı’nda yüzde 89 seviyelerinde olan geçen sene bu dönemdeki doluluk oranı bu sene yüzde 48’lere düşmüş durumda. Yaz aylarında ciddi bir oranda içme suyu temininde ciddi zorluklar yaşanacağı gözüküyor” dedi.

  • Eriyen karlar heyelana sebep oldu

    Eriyen karlar heyelana sebep oldu

    Heyelan, Abant Gölü Milli Parkı’nın giriş yoluna yakın bir noktada meydana geldi.

    İhbar üzerine olay yerine giden jandarma, Karayolları ve Bolu Orman Bölge Müdürlüğü ekipleri, kara yolunun Dereceören köyü mevkiinde oluşan heyelan alanında inceleme yaptı.

    Heyelan sebebiyle ağaçlar devrilerek, çamurlar yola aktı. Heyelan sebebiyle Abant Gölü Milli Parkı yolunda ulaşım tedbir amaçlı bir süre tek şeritten kontrollü sağlandı.


    Karayolları ekiplerinin çalışmalarının ardından ulaşım normale döndü.

  • Eğirdir Gölü  yükseldi

    Eğirdir Gölü yükseldi

    Türkiye’nin dördüncü, içme suyu bakımından ikinci olan Türkiye’nin incisi Eğirdir Gölü 6 Aralık 2022 tarihinden itibaren 11 santimetre yükseldi. Geçen yıl 7 Mart 2022 tarihinde yapılan ölçümde 915,45 metre olan Eğirdir Gölü su kotunun, 2 Mart 2023 tarihinde yapılan ölçümde 914,91 metre olduğu görüldü. Eğirdir ve Kovada Gölü Çevre Koruma Birliğince (EKO-BİR) 6 Aralık 2022 tarihinde yapılan ölçümlemede Eğirdir Gölü su kotu 914,84 metre olarak en düşük seviye olarak belirlenirken, 2 Mart 2023’te yapılan ölçümde ise Eğirdir Gölü su kotunun 914,91 metre olduğu görüldü.

    EKO-BİR Müdürü Süleyman Can konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, “Geçen yıl 07.03.2022 tarihinde Eğirdir Gölü su kotu 915,45 metre olarak ölçüm yapıldı. Eğirdir Gölü geçen yıla göre 54 santimetre daha düşük seviyede seyrediyor. 6 Aralık 2022 tarihi en düşük seviyemiz olup 914,80 metreydi. Yaklaşık 3 ayda 11 santimetre yükselme meydana gelmiş durumda” dedi.