Kategori: Çevre

  • Aydın Seri̇n Ve Yağışlı Havanın Etki̇si̇ne Gi̇ri̇yor

    Aydın Seri̇n Ve Yağışlı Havanın Etki̇si̇ne Gi̇ri̇yor

    Aydın’da yarından itibaren serin ve yağışlı havanın etkili olması bekleniyor.

    Meteoroloji 2. Bölge Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, “Bölgemizin bu gece saatlerinden itibaren yeni bir serin ve yağışlı sistemin etkisi altına gireceği tahmin ediliyor. Hafta ortasına kadar görülecek yağışların sağanak ve gök gürültülü sağanak şeklinde olacağı tahmin ediliyor. Yağışların; yarın (1 Haziran Pazartesi) bölgemizin güneydoğu kesimlerinde (Manisa geneli, Aydın Merkez çevresi ile doğu ilçeleri ve Balıkesir’in güneydoğu ilçelerinde) yer yer kuvvetli olması bekleniyor. Kuvvetli yağışların sebep olacağı olumsuz şartlara karşı ilgililerin ve vatandaşların dikkatli ve tedbirli olmaları gerekmektedir. Yağışların aralıklarla Pazartesi ve Salı günleri bölge genelinde, Çarşamba günü ise kuzey kesimlerinde (Balıkesir ve Çanakkale) görüldükten sonra bölgemizi terk edeceği tahmin ediliyor. Hava sıcaklıklarının Perşembe gününe kadar bölge genelinde mevsim normallerinin biraz altında seyredeceği ancak; Cuma gününden itibaren hissedilir derecede artacağı ve mevsim normalleri üzerine yükseleceği tahmin ediliyor” denildi.

  • Otobüs Durakları Dezenfekte Edi̇ldi̇

    Otobüs Durakları Dezenfekte Edi̇ldi̇

    Samsun Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı ekipler, sokağa çıkma kısıtlaması olduğu günlerde tüm otobüs duraklarını bakım ve onarımdan geçirerek, dezenfekte etti.

    Tüm dünyayı etkisi altına alan ve insan sağlığını tehdit eden korona virüsle mücadele kapsamında çalışmalarını yoğun bir şekilde sürdüren Samsun Büyükşehir Belediyesi, otobüs duraklarını temizledi. Tüm ulaşım aksında bulunan ahşap, metal ve cam gibi birbirinden farklı özelliklere sahip duraklar Çevre Koruma Daire Başkanlığı bünyesinde oluşturulan ekip tarafından önce sıcak su ve deterjanla yıkandı. Ardından da korona virüse karşı dezenfekte edildi. Bunun dışında duraklarda görsel kirlilik oluşturan ve izinsiz konulan afişler de kaldırıldı.

    Haftanın ilk gününde vatandaşların yoğun olarak kullanacağı otobüs duraklarının belirli periyotlarla temizliğinin yapılmaya devam edeceği ifade edildi.

  • Havzada Deneti̇mler Sürüyor

    Havzada Deneti̇mler Sürüyor

    İçişleri Bakanlığınca yayımlanan genelge kapsamında, 15 ilde uygulanan 2 günlük sokağa çıkma kısıtlamasının son gününde boş kalan sokaklarda Havza Belediyesi tarafından denetimlere aralıksız devam edildi.

    Zabıta ekiplerinin yürüttüğü denetim çalışmalarında ekmek fırınları ile ekmek satışı yapan araçlar denetledi. Ayrıca sokağa çıkma kısıtlamasından muaf olan 65 yaş vatandaşlara yönelik yönlendirici ve bilgilendirici uygulama yapıldı. Yapılan uygulamada park ve meydanlarda bulunan 65 yaş ve üstü vatandaşlara sosyal mesafeye uymaları, banklarda oturmamaları konularında uyarılarda bulunuldu.

    Havza Belediye Başkanı Sebahattin Özdemir yapmış olduğu açıklamada sokağa çıkma yasağına Havza genelinde uyulduğunu ifade ederek, şunları söyledi:

    “Halkımıza evlerinde kaldıkları için teşekkür ediyorum. Gerekli birimlerimiz çalışmalarına ve denetimlerine aralıksız devam ediyor. İnşallah 1 Haziran tarihi ile yeni normalleşme süresinde de başarı yine halkımızın azmi ve bizlere vereceği katılar ile olacak. Normalleşme sürecinde maske, mesafe ve hijyen konularına dikkat etmemiz çok önemli. Yine bu süreçte de Havza Belediyesi olarak görevimizin başında olmaya devam edeceğiz.”

  • Samsun Büyükşehi̇r Beledi̇yesi̇ Bi̇n 100 Km Yol Yapacak

    Samsun Büyükşehi̇r Beledi̇yesi̇ Bi̇n 100 Km Yol Yapacak

    SAMSUN (İHA) – Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, yılsonuna kadar ’bin 100 km’ yol yapılacağını söyledi.

    Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, Fen İşleri Daire Başkanlığı’na bağlı şube müdürleri ve şeflerle birlikte bir toplantı gerçekleştirdi. Başkan Demir, hakkaniyetli davranıp, aciliyeti olan yerlere öncelik verildiğini, Samsun’un artık yol sorunu olmayan bir kent olacağını vurguladı.

    Fen İşleri Daire Başkanlığı’nda yapılan toplantıya Samsun Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri İlhan Bayram, Samsun Büyükşehir Belediyesi Meclis Başkanvekili Nihat Soğuk, Fen İşleri Daire Başkanı Metin Köksal ile şube müdürleri ve şefler katıldı. İlçelerde yapımı devam eden asfalt ve beton yol yapım çalışmalarıyla ilgili detaylı bilgi alan Başkan Mustafa Demir, yılsonuna kadar hedeflenen bin 100 kilometre yolun tamamlanacağını vurguladı.

    Samsun’un Türkiye’de yol problemi kalmayan şehirlerden biri haline geleceğini dile getiren Başkan Demir, “Yol yapım çalışmalarının yüzde 80’inini kendi imkanlarımız ve personelimizle yapıyoruz. Kırsal mahallelerde adaletli ve hakkaniyetli davranarak aciliyeti olan yerlere önem verip, hizmetlerimize devam ediyoruz. 2021 yılında da yol yatırımları aynı şekilde devam edecek” dedi.

    Toplantıda şube müdürleri ve şeflerin ilçelerde kendisini temsil ettiğinin altını çizen Mustafa Demir, “İlçelerde siz, sevk ve koordinasyonu doğru, etkili yaparsanız güçlü ve başarılı oluruz. Büyükşehir Belediyesi güçlü ve başarılı olursa Samsun güçlü ve başarılı olur. Şehrimizi kalkındıracak ve geleceğe hazırlayacak kadrolar sizlersiniz. Samsun’un ve belediyemizin size ihtiyacı var. Kırsaldaki yol çalışmaları bittiğinde diğer alanlarda da kentimizi ilmek ilmek yine sizlerle dokuyacağız” diye konuştu.

    “İnsanlarımız en güzelini sonuna kadar hak ediyor”

    Büyükşehir belediyesi olarak vatandaşlara kaliteli ve standardı yüksek yol konforunu yaşatmak istediklerini belirten Demir, ayrıca şunları söyledi:

    “Çünkü insanlarımız, en güzelini ve en iyisini sonuna kadar hak ediyor. Bu sebeple işlerimizi disiplinden taviz vermeden en verimli şekilde yerine getirmek zorundayız. Planlanan çalışmalarımızı gerekirse gece saatlerinde de çalışarak bin 100 kilometre yolu mutlaka bitirip halkımızın hizmetine sunacağız.”

  • Uçkan İle Mücadele Hız Kesmi̇yor

    Uçkan İle Mücadele Hız Kesmi̇yor

    Tepebaşı Belediyesi, sinek türlerine karşı gerçekleştirdiği çalışmaları ilçe genelinde sürdürürken, 7 ayrı mahallede daha ilaçlama yapıldı.

    Tepebaşı Belediyesi’nin halk sağlığına yönelik çalışmaları aralıksız şekilde sürüyor.

    Veteriner İşleri Müdürlüğü larvasit çalışmalarını ve uçkan (sinek türleri) ilaçlamalarını tüm bölgede sürdürüyor. Tepebaşı ilçe merkezinde ve kırsalda haşere ile mücadele eden ekipler, yıl boyunca rögar, foseptik, su kanalları gibi sineklerin üreyebileceği potansiyeldeki yerlerde larva ilaçlaması gerçekleştiriyor. Ekipler son olarak Batıkent, Uluönder, Şirintepe, Yeşiltepe, Zincirlikuyu, Sakintepe ve Muttalip mahallelerinde ilaçlama çalışması yaptı. Çalışmalar sırasında, Dünya Sağlık Örgütü ve Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanan, çevreye ve diğer canlılara zarar vermeyen renksiz, kokusuz ilaçlar ve teknolojik araçlar kullanılıyor.

    Konuyla ilgili bilgi veren Veteriner İşleri Müdürlüğü yetkilileri de Tepebaşı halkının sağlık ve rahatı için gerekli çalışmaları gerçekleştirmeye devam edeceklerini belirtti.

  • Kısıtlamada Çöpler Yerlere Saçıldı

    Kısıtlamada Çöpler Yerlere Saçıldı

    Sokağa çıkma kısıtlaması bulunan Eskişehir’de bazı parklarda çevreye yayılan çöpler dikkat çekti.

    Yeni tip korona virüs (Covid-19) salgını ile mücadele kapsamında İçişleri Bakanlığı tarafından Eskişehir’in de aralarında bulunduğu 15 ilde 48 saatlik sokağa çıkma kısıtlaması ilan edildi. Kısıtlamanın 2’nci gününde kentin yüzü haline gelen parklardan Kanlı Kavak Parkı’nda yerlere saçılan çöpler çirkin görüntüler oluşturdu. Parkın içerisinde belli aralıkla çöp kutuları olmasına rağmen çimlerin üzerindeki şişe ve ambalajlar görüntü kirliliği oluşturdu. Özellikle çöp kutusunun hemen yanına atılan çöpler pes dedirtti.

  • Bi̇tki̇n Halde Bulunan Kızıl Geyi̇k Yavrusu Yetki̇li̇lere Tesli̇m Edi̇ldi̇

    Bi̇tki̇n Halde Bulunan Kızıl Geyi̇k Yavrusu Yetki̇li̇lere Tesli̇m Edi̇ldi̇

    Eskişehir’in Mihalıççık ilçesinde çobanlar tarafından bitkin halde bulunan kızıl geyik yavrusu, yetkililere teslim edildi.

    Mihalıççık ilçesi Obruk Mahallesi civarında bitkin halde olan ve yürümekte zorlanan kızıl geyik yavrusu çobanlar tarafından fark edildi. Geyiğin zor durumda olduğunu anlayan çoban, yavruyu evine götürüp, Eskişehir Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğüne (DKMP) haber verdi. Olayın bildirilmesi üzerine harekete geçen DKMP Eskişehir Şubesi ekipleri, yavru geyiği alarak tedavisi yapılmak üzere Üretim ve Rehabilitasyon Merkezi’ne götürdü.

  • Erzurumda Dağ Keçi̇si̇ Görüntülendi̇

    Erzurumda Dağ Keçi̇si̇ Görüntülendi̇

    Erzurum’un İspir ilçesinde koruma altındaki dağ keçisi görüntülendi.

    Yaban hayatının zengin olduğu Erzurum’da yaşamını sürdüren koruma altındaki dağ keçileri, zaman zaman yüksek noktalardan köy, ilçe ve şehir merkezine yakın noktalara kadar iniyor. Bu durumu fırsata dönüştüren vatandaşlar ve doğaseverler de ilgiyle izledikleri dağ keçilerini cep telefonları kamerası ile görüntülüyor. İspir ilçesi yakınlarına inen dağ keçileri, yeni yeşeren alanlarda otladıktan sonra yeniden zirvelere doğru giderek gözden kayboldu.

  • Hazi̇n Hi̇kayesi̇ İle Duygulandırıyor, Görüntüsü İle Büyülüyor

    Hazi̇n Hi̇kayesi̇ İle Duygulandırıyor, Görüntüsü İle Büyülüyor

    Gümüşhane’de hüzünlü hikayesi ve heybeti ile ‘Ecel Taşı’ herkesi kendisine hayran bırakırken, eşsiz manzarası ve heybetiyle de insanları büyülüyor.

    İl merkezine 42 kilometre mesafedeki Boyluca köyünde denizden 2 bin 155 metrelik yükseklikte bulunan Ecel Taşı, vadideki birçok köyün iletişimi için cep telefonu vericilerine ev sahipliği yapıyor. Yaklaşık 200 metrelik kaya yüksekliği ve 1 kilometrelik yataydaki uzunluğuyla bölgedeki neredeyse tüm zirvelerden ve yüksek köylerden görünen, zirvesindeki büyüleyici manzarasıyla Ecel Taşı, hüzünlü hikayesini bilenleri duygulandırırken, isminin nereden geldiği konusunda ise merak uyandırıyor.

    Ecel Taşı’nın hikayesinin bölgenin Rus işgaline girmesine kadar uzandığını anlatan Boyluca köy muhtarı Tahir Öztürk, “Buranın hüzünlü bir hikayesi var. 1. Dünya Savaşı öncesi Rus işgali sırasında düşman işgalinden kaçan anne ve çocuğu Ecel taşının üzerine gelince düşmana teslim olmamak için çocuğuyla atlayarak düşmana teslim olmayıp şehit oluyorlar. O günden sonra buraya herkes ’Ecel Taşı’ diyor” dedi.

    Bu olayı bilenlerin sürekli buraya gelerek dua ettiğini kaydeden Öztürk, “Bu taş Erzincan’ın yüksek köyleri, Zigana Dağı, Tersun dağı, Çakırgöl dağından hatta Karaca Mağarasının olduğu bölge de dahil olmak üzere Gümüşhane’nin birçok yüksek köylerinden de görülüyor. Çok heybetli bir oluşum. Yaklaşık 200 metre yüksekliğine sahip. Bu taşın gövdesinden itibaren kaya kütlelerinin yaklaşık 1 kilometre de uzunluğu var” diye konuştu.

    “Ecel Taşı’na cam teras yapılmasını istiyoruz”

    Taşın gövdesinde ve arkasında da mağaralar bulunduğunu, bahar aylarında akan 2 şelalesi olduğunu anlatan Öztürk, “Burayla ilgili hayalimiz cam teras koyulması. Buranın manzarası muhteşemdir. Gümüşhane’nin birçok noktasını Zigana dağını, Abdalmusa, Artabel Dağlarını, Erzincan’ın yüksek dağları bile görünüyor” ifadelerini kullandı.

    Ecel Taşı ile ilgili yöredeki tüm köylerde anlatılan hüzünlü hikaye ise şöyle:

    “Rus işgali sırasında vadi boyunca ilerleyen Rus askerleri Boyluca köyüne gelince teslim olmak istemeyen bir anne, henüz bir yaşına girmemiş çocuğuyla ’Rus’a teslim olmaktansa ölürüm daha iyi’ diyerek ihtişamlı kayalıklara doğru kaçar. Zorlu şartlarda kaçacak yeri kalmayan anne yaklaşan Rus askerlerine ’Teslim olmayacağım’ diyerek çocuğu ile metrelerce yükseklikteki kayadan atlayıp vefat eder. O gün bugün o taşa ’Ecel Taşı’ denilir.”

  • Şifa kaynağı kekiğin 8 yeni türü keşfedildi

    Şifa kaynağı kekiğin 8 yeni türü keşfedildi

    Proje Yürücüsü Prof. Dr. Tuncay Dirmenci, yeni türün Origanum ayliniae-Ay kekiği; yeni hibrit/melez olarak tespit edilen 7 taksonun da; Origanum×adae-Ada kekiği, Origanum×aytacii, Origanum×bilgilii, Origanum×dumanii, Origanum×malyeri, Origanum×sevcaniae ve Origanum×malatyanum olarak isimlendirildiğini belirtti. Dirmenci proje sonucunda, Türkiye’deki toplam Origanum taksonu sayısının 25’i endemik olmak üzere toplamda 37’ye yükseldiğini ve endemizm oranının yüzde 68 olduğunu söylerken, bu sonuçlarla Türkiye’nin, Origanum türü sayısı bakımından dünyanın en fazla çeşitliliğe sahip ülkesi olduğunu dile getirdi.

    TÜBİTAK destekli (proje no:113 Z 225) olarak, Prof. Dr. Tuncay Dirmenci’nin yürütücülüğünde, Türkiye’de Yetişen Origanum L. (Lamiaceae) Türleri Üzerinde Taksonomik, Moleküler, Karyolojik Ve Kimyasal Araştırmalar başlıklı projede; Prof. Dr. Turgut Kılıç (BAÜN), Prof. Dr. Turan Arabacı (İnönü Üni.), Prof. Dr. Esra Martin (Necmettin Erbakan Üni.), Prof. Dr. Sevcan Çelenk (Uludağ Üni.) ve Bilim Uzmanı Türker Yazıcı (BAÜN) görev aldı. Çalışma kapsamındaki 7 türün halk arasında çay, kekik suyu, kekik yağı yapımında ve baharat amacıyla kullanıldığı belirlendi.

    Türkiye dünyanın en önemli bitki çeşitliliği merkezi

    BAÜN Necatibey Eğitim Fakültesi Biyoloji Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tuncay Dirmenci yaptığı değerlendirmede; “Türkiye, üç kıtanın kesiştiği yerde konumlanması ve farklı iklim tiplerinin görülmesi sebebiyle birçok bitki ve hayvan türüne ev sahipliği yapmaktadır. Ülkemiz bitki ve hayvan çeşitliliği bakımından hemen hemen Avrupa kıtasının içerdiği bitki ve hayvan çeşitliğine sahiptir. Türkiye, yaklaşık 3 bin 700’ü endemik olmak üzere 12 bin bitki taksonunu barındırması nedeniyle dünyanın en önemli bitki çeşitliliği merkezlerinden biri konumundadır. Türkiye’nin barındırdığı bitkilerin bin 700 tanesinin tıbbi özellik gösterdiği, 500 tanesinin ise tıbbi ve aromatik özelliğinin iyi bilindiği kaynaklarda yer almaktadır. Türkiye, tıbbi ve aromatik bitkilerin kullanımı, tarımı ve ihracatı yönünden dünyanın en önemli ülkelerinden birisidir” dedi. 

    Çok sayıda ülkeye ihraç ediliyor

    Dirmenci “Ülkemizde, Ballıbabagiller (Lamiaceae) ailesine ait kekik, adaçayı, dağ çayı, lavanta, karabaş otu, zahter vb. olarak bilinen bitkiler, halk arasında en yaygın kullanılan tıbbi ve aromatik bitkiler arasında yer alır. Bu türler, hem kültür ortamından hem de doğadan toplanarak baharat ve bitki çayı olarak oldukça sık kullanılmaktadır. Ayrıca, çok sayıda ülkeye ihraç edilerek ülkemiz için önemli bir gelir kaynağıdırlar. Bu bitkilerin arasında Kekik’ler ilk akla gelenlerdir. Türkiye’de Origanum (Kekik/Mercanköşk), Thymus (Kekik), Thymbra (Zahter), Satureja (Kayakekiği) cinslerine ait yaklaşık 100’e yakın bitki taksonu halk arasında Kekik olarak adlandırılmaktadır. Dünyadaki kekik ticareti yıllık yaklaşık 20 bin ton civarındadır. Türkiye, dünya kekik ticaretini yönlendiren ülke konumunda olup, bu ticaretin yaklaşık yüzde 80-90’lık hammaddesini tek başına sağlamaktadır. Ayrıca, kekik yağı ve kekik suyu önemli ihraç ürünleri arasında olup, tüm bu ürünler 100’den fazla ülkeye ihraç edilmektedir. Kekik olarak ihraç edilen türleri büyük oranda Origanum (Kekik/Mercanköşk/Oregano) cinsi türleri oluşturmaktadır. Origanum cinsi türleri doğadan toplandığı gibi yaklaşık 160 bin dekarlık bir alanda da tarımı yapılarak yıllık yaklaşık 18 bin ton ürün elde edilmektedir” diye konuştu.

    Birçok bakteri ve mantar türüne karşı etkili

    Proje kapsamında elde edilen sonuçlar arasında kekiğin gündelik kullanımı ve sağlık alanındaki karşılığına dair bilgiler de veren Dirmenci; “Özellikle etli yemeklerimizi baharat olarak süsleyen kekik, aynı zamanda çayı yapılarak, kekik suyu ve kekik yağı olarak da tüketilmektedir. Özellikle, üst solunum yolları enfeksiyonlarında, boğaz ağrısında, sindirim sistemi sorunlarında çay olarak tüketmek daha yaygın bir kullanımdır. Halk arasında yaygın kullanıma sahip olan kekiğin en önemli uçucu yağ bileşenleri arasında Karvakrol ve Timol yer almakta olup, özellikle karvakrol’ün mikrop öldürücü, kanser tedavisinde etkili, ağrı kesici, antioksidan, obeziteyi önleyici, karaciğeri koruyucu, haşaratları öldürücü, yara iyileştirici gibi özelliklerinin olduğu birçok çalışmayla ortaya konmuştur. Literatür çalışmaları ve yapılan bu TÜBİTAK projesi ile halk arasında yaygın olarak kullanılan Kekik türlerinden Origanum vulgare subsp. hirtum (İstanbul kekiği) ile birlikte Origanum bilgeri (cıngıllı kekik) ve Origanum munitiflorum’un (Sütçüler kekiği) kuvvetli antioksidan maddeler olan fenolik bileşenlerce zengin olduğu ve buna bağlı olarak da kuvvetli antioksidan özellik göstermekle birlikte birçok bakteri ve mantar türüne karşı etkili olduğu saptanmıştır” dedi ve sözlerine şöyle devam etti:

    Sindirim sistemine faydalı birçok kimyasal madde içeriyor

    “Sütçüler kekiği endemik bir kekik türü olup, İzmir kekiği/bilyalı kekik ve İstanbul kekiği gibi kekik suyu imalatında da kullanılmaktadır. Kekik suyu, içinde binde bir oranında uçucu yağ içerebilir, ancak kekik yağında bulunmayan ve sindirim sitemine faydalı birçok kimyasal maddeyi içerir. Sindirim sistemi için en etkili özelliklerinden birisi hazımsızlığı gidererek sindirim sistemini düzenlemesidir. Kekik yağı geniş bir kulanım alanına sahip olmakla birlikte, mantar ve bakterilerin sebep olduğu yiyecek bozulmalarını önleyen doğal bir gıda koruyucusudur. Yine proje çalışmaları sonucunda, halk arasında kullanımı olan bazı türlerin anti-Alzheimer etkisinin de olduğu belirlenmiştir. Özellikle Origanum onites (İzmir kekiği/bilyalı kekik)’in hem uçucu yağının hem de hazırlanan ekstratlarının oldukça iyi derecede anti-Alzheimer aktiviteye sahip olduğu tespit edilmiştir”