Kategori: Çevre

  • Ayder’de sonbahar kış ile birleşti

    Ayder’de sonbahar kış ile birleşti

    Ayder Yaylası’nda sonbahar ile kışın rengi birleşti, ortaya kartpostallık görüntüler çıktı.
    Ayder Yaylası’na sezonun ilk karı yağdı, turizmcilerin ve turistlerin keyifli vakit geçirmesine neden oldu. Kar kalınlığının 10 santimetrenin üzerine çıktığı bölgede sonbahar ile kışın renkleri birleşti. Tepelerdeki yeşil çamların üzerine gelin tülü gibi serilen kar ortaya kartpostallık görüntülerin çıkmasına neden oldu.

    Manzaranın ve karın tadını çıkarmak isteyen yerli ve yabancı turistler ise yaza nazaran daha sakin kalan Ayder Yaylası’nın festival alanında poşetlerle kaydı, kar topu oynadı. Son yıllarda Kardan Adam Festivali’nde kar sorunu yaşanan Ayder Yaylası’nda bu yıl karın beklenenden erken yağması turizmcilerin de keyfini yerine getirdi. Erken yağan karın bu yıl festivallerde bölgenin daha hareketli olacağına inanan turizmciler, festivalde kar sorunu ile karşı karşıya kalmamayı ümit ediyor.

    Bölgede sakin bir tatil geçirmek istediği için bulunan Zühre Demir isimli vatandaş “Ayder Yaylası her haliyle çok güzel. Yazın daha kalabalık, daha yoğun. Bu haliyle de ayrı güzel. Sessizlik, huzur, sakinlik, şehirden kaçma, işte yeşillik, doğa falan bizi buraya getirdi” dedi.
    Karın erken yağışının kış festivallerinde Ayder Yaylası’nda kar problemi yaşanmayacağının habercisi olduğunu gösterdiğini dile getiren bölge turizmcilerinden İbrahim Yılmaz “Bölgeye karın erken yağışı biraz canlandıracak gibi duruyor.

    Birkaç senedir bölge festivallerde kar problemleri yaşıyordu. Şu anda kışa hazırlıklarımız tamam. Misafirlerimizi bekliyoruz. Karın erken yağışı rezervasyonları da etkileyecektir haliyle. Önümüzde okulların tahlil oluşu, bir haftalık tatilden beklentimiz var. Bölge kalabalık olacaktır büyük ihtimalle. Yılbaşı yaklaşıyor. Yılbaşı etkinliklerimiz devam ediyor olacak. Ardından Ocak ayında Kardan Adam Festivalleri üç gün boyunca sürecek. Onda da karın erken yağışı büyük ihtimalle kar problemini aradan kaldırıyor olacak. Şu anda karın erken yağışı festivalin coşkulu geçeceğinin habercisi. Tabii ki evet. Tatilleri fırsata çevirme zamanı. Bütün yerli, yabancı misafirlerimizi Ayder bölgesine bekliyoruz” ifadelerini kulla

  • Temizlik işlerinde önemli adım

    Temizlik işlerinde önemli adım

    Haliliye Belediyesinin Kasım Ayı Meclis Toplantısında alınan karar ile Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü kapatılırken bağlı personeller, Temizlik İşleri ve Fen İşleri Müdürlüğüne bağlandı. Bu kararla, insan kaynağını daha verimli kullanma aşamasına gecen belediye, tertemiz bir ilce için de önemli bir adım atmış oldu. Haliliye Belediyesinin Kasım Ayı Meclis Toplantısında alınan karar ile Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü kapatılarak, müdürlüğün görevlerinin Temizlik İşleri Müdürlüğü ve Fen İşleri Müdürlüğüne bağlanmasına karar verildi. Alınan karar ile insan kaynağını verimli bir şekilde kullanmayı hedefleyen Haliliye Belediyesi, hizmet ölçeğini ise genişletiyor.

    Belediye bünyesinde tasarrufu sağlayan atölyeler ile yeni park yapım işlerini Fen İşleri Müdürlüğüne bağlayan kararla, 124 park görevlisi ise Temizlik İşleri Müdürlüğü bünyesine alındı. Böylelikle temizlik faaliyetlerinde sahadaki kadrosunu güçlendiren Temizlik İşleri Müdürlüğü, cadde, sokak, meydan ve bulvarların yanı sıra parkların temizliğini de daha kapsamlı bir şekilde gerçekleştirecek. Merkez mahallelerde daha etkili ve verimli hizmet için kadrosunu güçlendiren Temizlik İşleri Müdürlüğü, vatandaşların memnuniyeti için yeni kadrosuyla sahada özverili bir şekilde hizmetlerini devam ettirecek.

  • Tortum Gölü yaban hayata ev sahipliği yapıyor

    Tortum Gölü yaban hayata ev sahipliği yapıyor

    Erzurum’da eşsiz doğası ve tarihiyle gezginlerin önemli uğrak yerlerinden birisi olan Tortum Gölü, barındırdığı yabani kuş türleriyle de ilgi çekiyor.
    Erzurum’un Uzundere ilçesinde Tortum Şelalesi girişinde bulunan Tortum Gölü sulak alanı, her yıl birçok kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Göçmen kuşların uğrak noktası olan bölge, bazı kuş türlerinin yumurtlama alanı olarak biliniyor. Bu kuş türlerinden bir tanesi olan akbalıkçıl, dron ile görüntülendi.

    Birçok kuş türünün sadece uğrak noktası olan bu bölgede, akbalıkçıl ve angıt kuşları sabit olarak kalarak yumurtlayıp çoğalıyor. Dünyanın dört bir tarafından gelen meraklı kuş gözlemcilerinin uğrak noktası olan Uzundere, dünya üzerinden nadir olan bazı kuş türlerine de ev sahipliği yapıyor.
    Uzmanlar gölün ekosisteminin sürdürülmesinin, bölgenin doğal güzelliklerinin ve tarihi mirasının gelecek nesillere ulaşması açısından büyük bir öneme sahip olduğunu sıkça dile getiriyor. Tortum Gölü, hem doğaseverler hem de tarih meraklıları için keşfedilmesi gereken bir güzellik olarak ifade ediliyor.

  • Minik ellerden büyük gelecek

    Minik ellerden büyük gelecek

    Yerköy’de hayata geçirilen ‘Çocuklar Fidanıyla Büyüsün’ projesi kapsamında, çocuklar doğa sevgisiyle büyümeye teşvik ediliyor. Projenin ilk adımı olarak, ilçede düzenlenen fidan dikim etkinliği ile minik eller fidanları toprakla buluşturdu.
    Fidan dikim etkinliğinde öğrencilerle bir araya gelen Yerköy Kaymakamı Muharrem Coşgun, projeye destek vermek amacıyla minik öğrencilerle birlikte fidan dikti.

    Etkinlik sırasında konuşma yapan Kaymakam Coşgun, projenin amacının çocuklara doğa sevgisini erken yaşlarda kazandırmak ve çevre bilincini geliştirmek olduğunu belirtti. Coşgun, “Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın doğaya saygılı bireyler olarak yetişmesi için bu tür projeler oldukça önemli. Hep birlikte ağaç dikerek, doğayı koruma ve yeşil bir geleceğe katkı sağlıyoruz” dedi.

    Etkinliğe, Yerköy İlçe Millî Eğitim Müdürü Necmettin Sağlam yaptığı açıklamada “Şehit Kamil Çelikkaya İlkokulu idarecileri, öğretmenler ve öğrenciler katıldı. Proje kapsamında öğrencilerin çevreye olan sorumluluklarını daha da pekiştirmesi hedefleniyor” dedi. Yerköy’de başlatılan bu anlamlı projeyle doğaya katkı sağlayan miniklerin mutluluğu yüzlerinden okunurken, etkinlik doğaya ve yeşile duyarlı bir nesil yetiştirme adına önemli bir adım olarak değerlendirildi.

  • Mesire alanı sonbahar sessizliğine büründü

    Mesire alanı sonbahar sessizliğine büründü

    Sivas’ta özellikle yaz aylarında dolup taşan Paşabahçe mesire alanı sonbaharda sessizliğe büründü.
    Sivas kent merkezine uzaklığı olan Paşabahçe mesire alanı sonbaharın renklerine boyandı. Piknik alanlarının yoğun kalabalıklarını ve çocukların cıvıltısını geride bırakan bu doğal güzellik, kış aylarının huzurunu yaşamaya başladı. Sarı, kahverengin, ve yeşil tonlu ağaçların yapraklarını dökmeye başlayan mesire alanı ziyaretçilere adeta tablo gibi manzaralar sunuyor. Şehrin gürültüsünden uzaklaşmak isteyenler için Paşabahçe, doğa severleri ağırlıyor.

    “Yazın burası çok kalabalık oluyor”
    Ahmet Soyyüce, Paşabahçe mesire alanının yazın çok kalabalık olduğunu ifade ederek, “Sonbahar geldi. Ben de eşimle birlikte kalabalık değil diye gezmeye geldik. Sonbahar renkleri çok güzel. Yazın burası çok kalabalık oluyor. Ağaçlar sonbaharı hatırlatıyor” dedi.

    “Kafa dinlemeye geldik”
    Hilal Soyyüce, kafa dinlemek içim mesire alanına geldiklerini söyleyerek, “Sonbaharın son güzel günlerinde geldik. Kafa dinlemeye geldik. Yapraklar çok güzel, sararmışlar. Aslında tam fotoğraf çekilme yeri. Havada çok güzel. Değerlendirilen bazı güzel yerlerden biri” diye konuştu.

  • Sonbahar kış ile birleşti, manzara mest etti

    Sonbahar kış ile birleşti, manzara mest etti

    Ayder Yaylası’nda sonbahar ile kış renklerinin birleşmesiyle ortaya kartpostallık görüntüler çıktı. Rize’deki Ayder Yaylası’na mevsimin ilk karı yağdı. Kar kalınlığının 10 santimetrenin üzerine çıktığı bölgede tepelerdeki yeşil çamların üzerine gelin tülü gibi serilen kar ortaya kartpostallık görüntüler çıkmasına neden oldu. Manzaranın ve karın tadını çıkarmak isteyen yerli ve yabancı turistler ise yaza nazaran daha sakin olan Ayder Yaylası’nın festival alanında poşetlerle kayarak, kar topu oynadı. Son yıllarda Kardan Adam Festivali’nde kar sorunu yaşanan yaylada bu yıl karın beklenenden erken yağması turizmcileri de sevindirdi.

    Sakin bir tatil geçirmek için Ayder’e geldiğini belirten Zühre Demir, “Ayder Yaylası her haliyle çok güzel. Yazın daha kalabalık, daha yoğun. Bu haliyle de ayrı güzel. Sessizlik, huzur, sakinlik, şehirden kaçma, işte yeşillik, doğa falan bizi buraya getirdi” dedi.
    Karın erken yağışının kış festivallerinde Ayder Yaylası’nda kar problemi yaşanmayacağının habercisi olduğunu gösterdiğini dile getiren turizmci İbrahim Yılmaz ise, “Bölgeye karın erken yağışı biraz canlandıracak gibi duruyor. Birkaç senedir bölge festivallerde kar problemi yaşıyordu. Şu anda kışa hazırlıklarımız tamam. Misafirlerimizi bekliyoruz.

    Karın erken yağışı rezervasyonları da etkileyecektir haliyle. Önümüzde okulların tatil oluşu, bir haftalık tatilden beklentimiz var. Bölge kalabalık olacaktır büyük ihtimalle. Yılbaşı yaklaşıyor. Yılbaşı etkinliklerimiz devam ediyor olacak. Ardından ocak ayında Kardan Adam Festivalleri üç gün boyunca sürecek. Onda da karın erken yağışı büyük ihtimalle kar problemini aradan kaldırıyor olacak. Şu anda karın erken yağışı festivalin coşkulu geçeceğinin habercisi. Tabii ki evet tatilleri fırsata çevirme zamanı. Bütün yerli, yabancı misafirlerimizi Ayder bölgesine bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

  • Vatandaşlar bozuk yollardan şikayetçi

    Vatandaşlar bozuk yollardan şikayetçi

    Kahramanmaraş’ın Türkoğlu ilçesindeki bozuk yollardan şikayet eden vatandaşlar sorunun bir an önce çözülmesi çağrısında bulundu.
    Türkoğlu ilçesinde ara yolların bozuk olması, vatandaş ve sürücülerin tepkisini topluyor. Özellikle sık kullanılan ana arterlere bağlanan yolların çukurlarla dolu olması ulaşımı zorlaştırırken araç sahiplerini maddi zarara uğratıyor. Yolların durumu nedeniyle sürücülerin araçlarının sık sık tamire ihtiyaç duyduğu belirtilirken, ulaşım süresinin uzaması da vatandaşlar için günlük yaşamı zorlaştıran bir etken haline geliyor.

    Sürücü Ali Sığırcı, “Burası deprem bölgesi ve ara yollar çok berbat. Araçlar mahvoluyor, evler de toz ve topraktan geçilmiyor insanlar etkileniyor. Yeni başkandan yollarımızın yapılmasını istiyoruz” dedi. Ramazan Okumuş da, “Her gün aynı yollardan geçiyoruz ve her seferinde araçlarımız zarar görüyor. Yetkililerden bu yolların bir an önce düzeltilmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.

    İlçede yaşayan diğer vatandaşlar da yolların kötü durumda olması nedeniyle güvenlik kaygısı taşıdıklarını belirtiyor.
    Henüz yetkililerden resmi bir açıklama yapılmazken, mahalle sakinleri ve sürücüler sorunun bir an önce çözülmesi çağrısında bulunuyor.
    Bozuk yolların sadece araç sahiplerini değil yayaları da etkilediği, özellikle yağışlı havalarda yolların çamur deryasına dönüştüğü belirtiliyor.

  • Budamada yapılan hatalara dikkat çekildi

    Budamada yapılan hatalara dikkat çekildi

    Malatya Turgut Özal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kazım Gündüz, kayısı üreticilerine yönelik önemli uyarılarda bulundu. Gündüz, kayısı fidanı dikimi ve şekil budamasında yapılan yanlışlıkların, verim ve kalite kaybına neden olduğunu belirterek, bu hataların düzeltilmesi gerektiğini söyledi.

    Malatya’nın, kurutmalık kayısı üretiminde Türkiye ve dünya çapında önde gelen bir şehir olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Kazım Gündüz, kayısı yetiştiriciliğinde karşılaşılan sorunların çözülmesi için üreticilere sağlıklı fidan kullanımı ve doğru dikim yöntemleri konusunda bilgi verdi.

    Sağlıklı fidan dikimi şart
    Prof. Dr. Gündüz, sağlıklı fidan dikiminin, başarılı bir kayısı üretimi için temel adım olduğunu belirterek, üreticilerin dikim sırasında dikkat etmeleri gereken noktalara dikkat çekti. Özellikle, Malatya’daki geleneksel dikim yönteminde yüksekten taçlandırma yapıldığını ve bunun da ana dalların çok yakın mesafelerde oluşmasına yol açtığını ifade etti. Bu durum, doğru ana dal seçimini zorlaştırıyor ve yıllarca sürebilecek şekil budaması sorunlarına yol açabiliyor.

    Tepe kesimi ve ana dal seçimi sorunu
    Kayısı fidanlarında genellikle 100-120 cm yüksekliğinden tepe kesimi yapıldığını, ancak bu kesimin altındaki 20-30 cm’lik bölgedeki ana dalların birbirine çok yakın oluştuğunu belirten Gündüz, bu durumun sağlıklı bir ana dal gelişimi için büyük bir engel oluşturduğunu söyledi. Bu nedenle, kayısı fidanlarının dikiminde sağlıklı ve düzgün dal gelişimi için doğru yöntemlerin uygulanması gerektiğini vurguladı.

    Rüzgar etkisi ve kök problemleri
    Fidan dikiminde dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli husus ise “herek” adı verilen desteklerin kullanılmaması. Bu desteklerin eksikliği, özellikle rüzgarlı havalarda fidanların ayakta durmasını engelliyor ve köklerin zarar görmesine neden olabiliyor. Prof. Dr. Gündüz, bu basit önlemin alınmasının, fidanların sağlıklı bir şekilde büyümesine yardımcı olacağını belirtti.

    Modern yetiştiricilik yöntemlerine geçiş zorunluluğu
    Malatya’daki geleneksel kayısı yetiştiriciliği yöntemlerinin, günümüzde yetersiz kaldığını söyleyen Gündüz, “Modern yetiştiricilik tekniklerine geçişin önemlidir. Özellikle sık dikim ve telli terbiye gibi modern yöntemlerin, kayısı üretiminde verimliliği artıracak. Ancak, Malatya’nın şarka virüsü nedeniyle karantina bölgesi olması ve yeni nesil fidanların yaygınlaşamaması bu geçişi zorlaştırıyor” dedi.

    Yeni nesil fidanlar ve modern tarım yöntemlerine geçiş büyük önem taşıyor
    Prof. Dr. Kazım Gündüz, kayısı yetiştiriciliğinde karşılaşılan bu hataların, uzun vadede üretimin kalitesini ve verimliliğini olumsuz etkileyebileceğini belirterek, üreticilere doğru dikim ve budama tekniklerini benimsemeleri gerektiğini söyledi.

  • Profesörden sanat ile çevre kirliliğine dikkat

    Profesörden sanat ile çevre kirliliğine dikkat

    Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Kavukcu, sıra dışı sanat performansıyla çevre kirliliğine dikkat çekti. Prof. Mehmet Kavukcu, Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu tarafından sürdürülen çöp ve atık yönetimi çalışmaları kapsamında Dörtyol Meydanında bir performans gerçekleştirdi.

    Kavukcu, izmarit, kâğıt, metal, naylon vb. atık malzemelerle oluşturduğu kütleyi, Erzincan Dörtyol Meydanı’na taşıdıktan sonra, metal konstrüksiyonla oluşturduğu bir korkuluk üzerine yerleştirerek çalışmasını tamamladı.
    Korkuluğa yerleştirilen atıklarla, insanları irrite edici bir yapı ortaya çıktı. Prof. Mehmet Kavukcu, “Korkuluk, bir tür uyarıcı olarak, bize emanet edilen doğanın korunması gerektiği fikrini somutlaştırmaktadır. Atık malzemeleri bir araya getirerek oluşturduğum korkuluk ve üzerine yüklenen atıklar, koruyucu rolünden çıkarak adeta doğayı tehdit eden bir heyulaya dönüşmektedir.

    Bir kent çöplüğü, her ne kadar ihtiyaçlar doğrultusunda oluşuyor olsa da çoğunlukla savurganlık üzerine kuruludur. Yaşadığımız mekanlar, sokaklar ve caddeler bizim çöp ve atık alanlarımız olmamalıdır. Çalışma, çocuklarımızın geleceğini tehlikeye atan veya ciddi şekilde zarar verebilecek dikkatsiz ve sorumsuz atık üretim alışkanlıklarımıza dikkat çekmeyi hedeflemekteyim. Özellikle sokaklara düşüncesizce atılan izmaritlerin insan ve doğa sağlığı için ne denli büyük bir tehdit oluşturduğunu unutmamak gerekir.” dedi.

  • Kuşadası Körfezi’nde deprem

    Kuşadası Körfezi’nde deprem

    Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı verilerine göre deprem Ege Denizi Kuşadası Körfezi’nde saat 00.20’de yerin 7 kilometre derinliğinde meydana geldi. Deprem, Aydın merkez ve çevre ilçelerde de hissedilirken, herhangi bir olumsuzluğa rastlanmadığı öğrenildi.