Kategori: Çevre

  • Denizde yüzen domuzlar

    Denizde yüzen domuzlar

    Kastamonu’nun İnebolu ilçesinde denizde yüzen 3 yavru domuz balıkçılar tarafından görüntülendi. Kastamonu’nun İnebolu ilçesinden dün akşam saatlerinde denize açılan balıkçı Recep Yılmaz, Eyrik köyü açıklarında 3 yavru yaban domuzunun yüzdüğünü gördü.Recep Yılmaz bir yandan o anları cep telefonu ile görüntülerken bir yandan da fener ile ışık tutarak domuzların karaya ulaşmasına yardım etti.

  • Elma, erik ve kiraz ağaçları ekim ayında çiçek açtı

    Elma, erik ve kiraz ağaçları ekim ayında çiçek açtı

    Karabük’ün Yenice ilçesinde ekim ayında çiçek açan elma, erik ve kiraz ağaçları bahçe sahibini şaşırttı. Yenice ilçesi Özal Mahallesi’nde yaşayan Şevki Çakır’a ait bahçedeki elma, erik ve kiraz ağaçları sonbahar mevsiminde çiçek açtı. Normalde ilkbaharda çiçek açan ağaçların ekim ayında çiçeklendiğini gören Çakır, “Maşallah, yaz geri geldi sanırım. Bundan sonrası ne olur Allah bilir” diyerek, şaşırdığını dile getirdi.

  • Yeni sistemle sular arıtma değerine ulaştırılacak

    Yeni sistemle sular arıtma değerine ulaştırılacak

    SASKİ, yeni kuracağı ön çökeltim sistemi ile Türkiye’de bir ilke imza atıyor. Lamellalı Çökeltim Sistemi ile bulanıklığı fazla olan ve bu yüzden arıtılamayan sular, değerleri arıtılmaya uygun hale getirilerek arıtma tesislerine taşınacak.
    Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ), dünya genelinde her geçen gün ciddiyeti artan su sıkıntısına karşı yeni çalışmaları hayata geçiriyor. Yeni kaynak arayışlarının yanı sıra yüksek bulanıklık nedeniyle arıtılamayan suları da değerlendirmek için seferber olan kurum Türkiye’de bir ilke imza atıyor. Lamellalı Çökeltim Sistemi ile su değeri açısından Türkiye’de daha önce denenmemiş bir değer arıtmaya uygun bir seviyeye getirilerek arıtma tesislerine taşınacak. Böylelikle daha önce arıtılamayan sular arıtılacak, Sakarya için yeni kaynaklar elde edilecek.

  • Büyük Kanal’da temizlik harekâtı

    Büyük Kanal’da temizlik harekâtı

    – İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü, İzmir Körfezi’nin temizliği için yoğun bir çalışma yürütüyor. İZSU ekipleri bir yandan dere yataklarında temizlik yaparken diğer yandan da kentin atık sularını Çiğli Arıtma Tesisi’ne ulaştıran 60 kilometrelik hattı mercek altına aldı. 500 metrelik kısmında evsel atık yoğunluğu tespit edilen Fatih Caddesi’ndeki kolektör hattında yirmi dört saat kesintisiz çalışma yapılıyor.

    İzmir Körfezi’nin korunmasına yönelik çalışmalarını farklı alanlarda sürdüren İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü ekipleri Çiğli İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi’ne atıkları ileten Büyük Kanal Projesi kapsamındaki 60 kilometrelik hatta girdi. İlk etapta hattın 500 metrelik kısmında yoğunluk tespit eden İZSU ekipleri Fatih Caddesi üzerinde 7 gün 24 saat kesintisiz çalışma yürütüyor. İZSU Kanalizasyon Dairesi Başkanlığı ekipleri 2200 milimetre çapındaki kolektör hatlarının birleşme noktasında kanalın içini temizlerken, aynı zamanda kombine kanal temizleme araçları ve gözlem kameralarıyla tıkanıklığın kaynağı tespit ediliyor.

    Kombine araçları ve görüntüleme kameraları devrede
    Atıksu hattındaki tıkanıklığı nasıl açtıklarını detaylarıyla anlatan İZSU Genel Müdürlüğü Kanalizasyon Dairesi Başkanlığı Harita Teknikeri Umut Özdemir, “Bütün körfezi Narlıdere’den Çiğli’ye kadar boydan kuşaklayan ana kanal hattımızda düzenli olarak temizlik çalışmalarını yürütüyoruz. Fatih Caddesi’nde düzenli olarak yapılan etütlerde hattın yaklaşık 500 metrelik kısmında tıkanmalar tespit edildi.

    Bu tıkanmalar hattın çalışmasına engel oluyordu. İZSU Genel Müdürlüğü ekipleri de temizlik çalışmalarına bu güzergahtan başladı. Temizlik çalışmalarına başlamadan önce kolektör hattımızı güzergahın üzerinde bulunan muayene bacalarına yerleştiriyoruz ve su akışını kesiyoruz. Kombine araçları ve görüntüleme kameralarıyla tıkanıklık tespit ediliyor ve hattın içi boşaltılıyor. Ekipler hattın içerisine giriyor ve pislikleri araçlarımız yardımıyla temizliyor. Biz buradaki çalışmalarımızı Kasım ayının ilk haftası tamamlayacağız” dedi.

    Lütfen ıslak mendil ve peçetelerinizi tuvalete atmayın
    Tıkanıklığı genellikle giderlere atılan ıslak mendillerin oluşturduğunu ifade eden Özdemir, “Bu atıklar bertaraf edilmiyor ve hatta dibe oturma yapıyor. Bu yüzden suyun akışını engelliyor. Gelen daha büyük teressubat malzemeleri ile de hat çalışamaz hale geliyor. Vatandaşlarımızdan daha duyarlı olmasını diliyoruz. Lütfen ıslak mendil ve peçetelerinizi tuvalete atıp sifonu çekmeyin. Hatta gelen bu atıklar dipte birikiyor ve hem insan hem de çevre sağlığını etkiliyor. Çalışmalarımız sahada 7 gün 24 saat olarak devam ediyor” şeklinde konuştu.

  • Karatay’ın çehresini değiştiren projeler sürüyor

    Karatay’ın çehresini değiştiren projeler sürüyor

    “Yeşil Karatay” sloganıyla hareket eden Konya’nın merkez Karatay İlçe Belediyesi, hem ilçenin kişi başına düşen yeşil alan miktarını daha da artırmak hem de vatandaşa yeni yaşam alanları sunmak için yoğun bir şekilde çalışıyor.
    Karatay Belediyesi, gelecek nesillere daha yeşil bir ilçe bırakma hedefiyle bugüne kadar pek çok önemli çalışmaya imza attı. Geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da ilçeye yeni park kazandırmanın yanı sıra, yeşil kuşak çalışması, çevre düzenleme ve ağaçlandırma projeleriyle Karatay’ın adeta çehresi değişmeye devam ediyor.

    Karatay Belediyesi’nden ilçeye 2 yeni park daha
    “Yeşil Karatay” hedefiyle ve yeşile olan hassasiyetiyle hareket eden Karatay Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü ekipleri; Aslanlıkışla Alaaddin Kap Caddesi üzerinde, tarihi Aslanlı Kışla Camii’nin yanı başında 9 bin metrekarelik yeşil alan çalışması gerçekleştirdi ve söz konusu projesini tamamladı. Yine Karatay Belediyesi, Sakyatan Yolu Caddesi üzerinde de yapımını tamamladığı bir parkı daha tamamladı ve vatandaşın hizmetine sundu. Her iki projenin yanı sıra bugüne kadar yüzlerce parkı ilçeye kazandıran ve bu sayede Karatay’da kişi başına düşen yeşil miktarını her geçen gün artıran Karatay Belediyesi, böylece ilçenin çehresini değiştirmeye önemli katkılar sunmuş oldu.

    “Geleceğe çok güzel bir Karatay bırakmak için emek veriyoruz”
    Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca; daha yaşanabilir bir dünya, temiz ve yeşil bir çevre ile temiz suyun bütün dünyanın ortak endişesi olduğunun altını çizerek, söz konusu değerlerin korunması ve geleceğe miras olarak bırakılması adına yoğun bir gayretin içerisinde olduklarını belirtti. Karatay Belediyesi olarak bu alanlarda pek çok projeyi hayata geçirdiklerinin altını çizen Başkan Kılca, “Karatay’ımızın yeşil ve sosyal alanlarıyla çok daha güzel bir noktaya gelebilmesi adına belediye olarak kendimize önemli bir hedef belirledik. Bu çerçevede park ve bahçeler müdürlüğümüzün büyük bir çabası var.

    Göreve geldiğimiz günden bu yana ilçemize yüzlerce yeni park, bahçe, yeşil kuşaklar ve çevre düzenleme projeleri kazandırdık, kazandırmaya devam ediyoruz. Yine ilçemiz genelinde büyük bir ağaçlandırma ve yeşillendirme seferberliği de başlattık. Kazandırdığımız parkların yanında bugüne kadar ilçemizin dört bir yanında on binlerce fidan ve bitkiyi toprakla buluşturduk. Amacımız, ilçemizde kişi başına düşen yeşil alan miktarını daha da yukarılara çıkarmak. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da yeşil alan miktarını planlı bir şekilde daha da artırarak hemşehrilerimizin huzur içinde vakit geçirebileceği bir Karatay sunmaya devam edeceğiz” dedi.

  • Yerinde dönüşüm süreci

    Yerinde dönüşüm süreci

    Asrın felaketinin yıktığı illerden biri olan Malatya’da yerinde dönüşüm projelerinin hızlandırılması adına Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er ve merkez ilçe yetkilileri, sektör temsilcileri ile bir araya gelerek çözüm önerilerini masaya yatırdılar.
    Malatya Müteahhitler Derneği (MİMDER) ve Büyükşehir Belediyesi işbirliğinde Yeni Nikah Sarayı toplantı salonunda gerçekleştirilen buluşmaya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, Kentsel Dönüşüm Başkanlığı 6 Daire Başkanı Mustafa İnan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Cengiz Başer, Yeşilyurt Belediye Başkan Yardımcısı Hasan Atay, MİMDER Başkanı Mehmet Bülbüloğlu ile dernek üyeleri ve ilgili kurum müdürleri katıldı.

    Toplantının açılışında MİMDER Başkanı Mehmet Bülbüloğlu, Malatya’nın yeniden inşası ve geleceği için bu toplantının büyük bir önem taşıdığını vurguladı. Bülbüloğlu, “Burada ele alacağımız konular ve alacağımız kararlar, Malatya’daki inşaat sürecinin eksikliklerini gidermeye yardımcı olacaktır” dedi.

    Depremin üzerinden 20 ay gibi bir süre geçtiğini hatırlatan Bülbüloğlu, Malatya’nın yerinde dönüşüm konusundaki ilerlemesinin yetersiz olduğunu ifade etti. Bülbüloğlu, “Maalesef, yerel firmalarımızın bu sürece tam anlamıyla dahil olamadığını gözlemliyoruz. Bu durum, vatandaşlarımız için yeni mağduriyetler oluşturabilir” şeklinde konuştu. Bülbüloğlu, Malatya’nın tüm paydaşlarıyla, yani müteahhitleri, mühendisleri ve mimarlarıyla birlikte hareket etmesi gerektiğine dikkat çekerek, “Malatya’yı daha hızlı bir şekilde ayağa kaldırmak için işbirliğine ihtiyaç var” diye ekledi.
    Bülbüloğlu, toplantının önemine de vurgu yaparak, yerel yönetimlerin sivil toplum kuruluşlarıyla daha fazla istişarede bulunması gerektiğini belirterek “İlk defa idarecilerimizin bizleri toplantıya davet ettiğini görüyoruz. Bu, Malatya’nın geleceği için önemli bir adımdır” dedi.

    Toplantıda konuşan Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın ise şehir imarı ile ilgili ciddi ilerlemeler kaydedildiğini belirtti. Büyükşehir Belediyesi’nin liderliğinde, her iki merkez ilçede önemli adımların atıldığını söyleyen Taşkın, “En büyük sorun, alanların boşaltılması ve inşaat süreçlerinin başlamasıydı. Şu anda umulan seviyedeyiz ve yılbaşından önce tüm bu alanların tamamlanmasını hedefliyoruz” şeklinde konuştu.
    Başkan Taşkın, ancak yerinde dönüşüm sürecinde beklenen seviyeye ise ulaşılamadığını vurguladı.

    Taşkın, sürecin yalnızca kamu kurumlarından kaynaklanmadığını, aynı zamanda arsa sahiplerinin katılımının da önem taşıdığını ifade ederek, “Yerinde dönüşüm, devletin depremden sonra vatandaşa sunduğu bir destek sistemidir. Devlet, katılım oranı yüzde 51 olursa, gerisini halledeceğini söylüyor. Ancak, Malatya’da bunu ilerletemedik” diye konuştu. Taşkın, süreçle ilgili yanlış bilgilerin de dolaşıma sokulduğunu ifade ederek vatandaşlar arasında kafa karışıklığı oluşturulduğunu belirtip, “Artık mobilize olma zamanıdır. Birlikte hızlı karar alma vaktidir” dedi.
    Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er’de, Malatya’nın deprem sonrası yaşadığı zorlukları dile getirerek, “Hatay’dan sonra en çok hasar alan şehir olduğumuz herkesin bilincinde.

    Ancak, yanlış algılarla Malatya’nın hasarsız olduğu gösterilmeye çalışıldı” ifadelerini kullandı. Malatya’nın, Gaziantep’ten bile daha az hibe aldığını ifade eden Er, “Hatay 380 milyon Euro, Maraş 260 milyon Euro, Gaziantep 177 milyon Euro, Malatya ise sadece 155 milyon Euro aldı. Dedim bu nasıl bir adalet, bu nasıl bir şey. Dediler ki ‘Siz her şey yolunda dediniz.’ Ama Allah’a şükür tabi o mesafeleri kapatıyoruz. Biz bu şehri birlikte yöneteceğiz. Allah’a şükürler olsun ilçe belediyelerimiz arasında, başkalarımız aramızda iyi bir uyum yakaladık” ifadelerini kullandı.

    Yeniden dönüşümün hızla ilerleyememesinin temel probleminin büyükşehir ve merkez ilçelerin daha önce bir araya gelmemesi olduğunu ifade eden Er, “Dolayısıyla bir sene heba oldu. Hakikaten çarşı çökünce bütün Malatya’nın umutları da çöktü. Allah’a şükürler olsun Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği bakanımız geldikten sonra olumlu gelişmeler kaydedildi. Şu anda iyi bir çalışma performansı yakaladık. TOKİ konutları ve AFAD projeleri hızla ilerliyor” ifadelerine yer verdi.

    Kente dışarıdan gelen müteahhitler konusunda dikkatli olunması gerektiğini de vurgulayan Başkan Er, “Büyükşehir Belediyesi olarak bir kentsel dönüşüm şirketi kurma çalışmalarımız var. Bu şirket, vatandaş ile müteahhitler arasında bir köprü vazifesi görecektir” diyerek, işbirliği ve birlikte karar almanın önemine değindi.
    Yapılan konuşmaların ardından müteahhitler yerinde dönüşüm başta olmak üzere karşılaştıkları sıkıntılar ile ilgili söz alarak isteklerini dile getirdiler.

  • Ağaç dalları arasından giden elektrik hattı tedirginliği

    Ağaç dalları arasından giden elektrik hattı tedirginliği

    Antalya’nın Kumluca ilçesine bağlı Temel Eğitim Mahallesi’nde elektrik hatlarının bahçedeki keçiboynuzu ağacının dalları arasından geçmesi çiftçiyi korkutuyor. Yaklaşık 5 dönümlük arazisinin içinde sera ve değişik meyve ağaçları bulunan Hasan Akbaş, bir buçuk yıl önce enerji nakil hatlarının bahçesinde keçiboynuzu ağacının dallarının arasından geçtiğini fark etti. AEDAŞ’a haber veren çiftçi, problemin çözülmesini bekliyor.
    Seracılık ve meyve üreticiliği yapan emekli öğretmen Hasan Akbaş, “Temel Eğitim Mahallesi’nde yaklaşık 5 bin metrekare arazim var.

    Bunun 4 bin metrekaresinde seram var. Seranın dışında sulama havuzumun başında keçiboynuzu ağacım var. Sulama havuzunun başına kadar demir direklerle elektrik hattı geliyor. Benim arazimin içindeki elektrik direğinden yolun karşısındaki komşuma elektrik gidiyor. Komşuma giden elektrik hattı benim bahçedeki keçiboynuzu ağacının dallarının arasından geçiyor. Bu elektrik hattı metal tellerden oluşuyor. Elektrik dağıtımı şirketine başvurdum. Ağacın altında sulama havuzum var ve havuzdan sulama suyu kullanıyorum. Bir gün ya beni ya da buradan geçen bir vatandaşımızı elektrik çarpacak diye endişe ediyoruz” dedi.

  • Ayakları balçığa saplanan dağ keçisi kurtarıldı

    Ayakları balçığa saplanan dağ keçisi kurtarıldı

    Erzincan’ın Kemaliye ilçesinde arka ayakları balçığa saplandığı için olduğu yerde mahsur kalan dağ keçisi vatandaşlar tarafından kurtarıldı.
    Kemaliye ilçesinde Fırat Nehrinin geçtiği alanın üst tarafındaki kırsalda bir dağ keçisinin olduğu yerde uzun süre kaldığını fark eden Şevket Gültekin ve Görkem Oğuz, keçinin yanına gittiler. Dağ keçisinin arka ayaklarının balçığa saplandığı için mahsur kaldığını gören iki arkadaş kurtarma çalışması başlattılar. Gültekin ve Oğuz, yaptıkları çalışma sonrası dağ keçisini kurtararak tekrar doğada hayatını idame etmesini sağladılar. Bu anlar cep telefonu görüntüsüne yansıdı.

  • 100 milyon TL’lik yol ve asfalt çalışması

    100 milyon TL’lik yol ve asfalt çalışması

    Kayseri Büyükşehir Belediyesi, kırsal mahallelerdeki en önemli alanlardan olan ulaşım konusunda, yolların konfor ve güvenliğini arttırmaya yönelik çalışmalarını gerçekleştiriyor. Bu kapsamda Bünyan’ın merkezini mahallelere bağlayan grup yollarında faaliyetler geçekleştiren Büyükşehir, 22 kilometrelik mesafede, 100 milyon TL’ye mal olan 40 bin ton sıcak asfaltın kullanılacağı yol çalışması başlattı.
    Kent merkezindeki ulaşım güvenliği ve konforunu ilçelerde de en üst seviyeye ulaştıracak yatırımlarına devam eden Kayseri Büyükşehir Belediyesi, bu kapsamda Bünyan ilçesinde birden çok mahalleyi birbirine ve ilçe merkezine bağlayan, trafik hacmi yüksek, grup yolu olarak ifade edilen önemli bir ulaşım aksında yol yapım ve sıcak asfalt çalışmalarını gerçekleştiriyor.

    Karacaören, İğdecik ve Musaşeyh yolunda 20 personel ile hummalı bir şekilde faaliyetler sürüyor
    Proje kapsamında Kayseri-Sivas il yolunun Sivas istikameti üzerindeki Sultanhanı yakınlarında bulunan Bünyan sapağından başlayıp, Karacaören, İğdecik ve Musaşeyh mahallelerinden geçerek Bünyan ilçe merkezine uzanan yaklaşık 22 kilometrelik güzergâhta çalışmalar planlandı. Anılan yol güzergâhında Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Daire Başkanlığı’nca, öncelikle ilgili kurumlarla koordineli olarak altyapı ve sanat yapıları imalatları gerçekleştirilip, yol genişletme çalışmaları yapılıp, gerekli yerlere kapalı menfezler ve büyük çapta drenaj boruları yerleştirildi ve serilen sıcak asfaltın uzun ömürlü olması için zemin iyileştirme çalışmaları yapıldı.

    Toplam uzunluğu 22 kilometre olan yolun altyapısı hazırlanan 1’inci etap 8,5 kilometrelik kesiminde sıcak asfalt yapım çalışmasına başlandı. Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Daire Başkanlığı’na bağlı ekipler, yaklaşık 20 personel ile hummalı bir şekilde çalışmalarını sürdürüyor.

    100 milyon TL maliyetli yatırımda 40 bin ton sıcak asfalt kullanılıyor
    Proje tamamlandığında sık sık deformasyona uğrayan ve kullanım ömrünü tamamlamış yol kaplaması yenilenerek, ulaşımda konfor ve güvenliğin yanı sıra bakım onarım maliyetlerinde ciddi oranda azalma sağlanmış ve araç emisyonu kaynaklı çevresel kirlilik asgari seviyeye indirilmiş olacak. Yaklaşık 22 kilometrelik güzergâhta birden çok yerleşim yeri ile nüfusu ilgilendiren ve sezon içerisinde tamamlanması planlanan söz konusu çalışma kapsamında yaklaşık 40 bin ton sıcak asfalt kullanılacak. Gerçekleştirilen yatırımın maliyeti 100 milyon TL olarak belirlendi.

  • “Zor günler geride kaldı, biz sözümüzü tuttuk”

    “Zor günler geride kaldı, biz sözümüzü tuttuk”

    Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, 4 yıl önce İzmir’de meydana gelen 6,6 büyüklüğündeki depremin üzerinden bir yıl geçmeden TOKİ konutlarını etap etap teslim etti. İzmir’den görüntüler paylaşan Bakan Kurum, “O zor günler geride kaldı. Biz sözümüzü tuttuk, vatandaşlarımız bir yılda yeni yuvalarına kavuştu. Şimdi afetlere dirençli evlerinde huzurla, güvenle oturuyorlar. Allah ülkemize bir daha böyle bir afet yaşatmasın” dedi.
    İzmir’in Seferihisar ilçesi açıklarında 30 Ekim 2020’de saat 14.51’de meydana gelen ve 117 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan 6,6 büyüklüğündeki depremin üzerinden 4 yıl geçti. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, depremin hemen ardından yaraların sarılması için harekete geçmişti.

    TOKİ, fore kazık yöntemiyle güçlendirilen temellerde 5 bin 61 konut ve 357 iş yerini inşa etti. Depremin üzerinden 1 yıl geçmeden konutların teslimi başladı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, sosyal medya hesabından İzmir’deki TOKİ konutlarının görüntülerini paylaştı. Bakan Kurum, “O zor günler geride kaldı. Biz sözümüzü tuttuk, vatandaşlarımız bir yılda yeni yuvalarına kavuştu. Şimdi afetlere dirençli evlerinde huzurla, güvenle oturuyorlar. Allah ülkemize bir daha böyle bir afet yaşatmasın. Depremde yitirdiğimiz vatandaşlarımızı rahmetle anıyorum” ifadelerini kullandı.

    “Fore kazıkla zemin sağlamlaştırıldı”
    TOKİ Uygulama Daire Başkanı Emrah Bıyıkoğlu da depremin üzerinden 1 yıl geçmeden bin 404 konutun teslim edildiğine dikkat çekerek, “Eş zamanlı olarak Bayraklı şehir hastanesinin üst tarafında rezerv alan belirledik. 8 etapta toplam 3 bin 657 konutun inşasına başladık. Onları da kısa süre içerisinde inşa ederek hak sahiplerine teslim ettik” şeklinde konuştu.

    “Demirler nakış gibi işlendi”
    Evlerine taşınan hak sahiplerinden Tülay İnan o günleri şöyle anlattı: “Konutların bu kadar kısa sürede biteceğini düşünmemiştim. O zaman herkesin bir tedirginliği vardı. Ben Bayraklı’ya gittiğimde çalışmalara bakıyordum. Zemin için 3-4 ay uğraştılar. Demirler nakış gibi işlendi. Yüzlerce işçi burada gece gündüz çalıştı. İzmir olarak biz Bakan beyi çok severiz. Murat Kurum hemen hemen her hafta İzmir’deydi. Devlet elini üstümüzden hiç çekmedi.”

    “Murat Kurum bizi teselli etti”
    İsmail İnan da 3-4 yıldan önce konutların tamamlanacağını düşünmediğini ifade ederek “Sıvılaşmanın en fazla olduğu Bayraklı’ya kazıklar çakılarak temel sağlamlaştırıldı. Biz bu kalitede yaptıramazdık. Kaliteli demirler kullanıldı. Bir baktım gerçekten sözünden önce bir buçuk yılda binaları teslim ettiler. Alnından öpmek lazım. Devlet ‘yapacağım’ dedi, söz verdi ve yaptı” dedi. Bilal Yıldız ise depremin yaşandığı günü ‘sanki kıyamet koptu’ sözleriyle anlattı. Yıldız, “Murat Kurum bizi teselli etti, evimizin tekrar yapılıp verileceğini söyledi. ‘Hiç korkmayın, biz evlerinizi sıfırdan yapıp vereceğiz’ dedi. Cumhurbaşkanımız da ‘Vatandaşımızı mağdur etmeyeceğiz’ dedi. Sağ olsunlar mağdur olmadık” diye konuştu.