Kategori: Çevre

  • Tedavileri tamamlanan Carettalar denize kavuştu

    Tedavileri tamamlanan Carettalar denize kavuştu

    Muğla’nın Ortaca ilçesinde dünyaca ünlü Dalyan Mahallesi İztuzu Plajı’nda bulunan DEKAMER’de tedavi edilen kaplumbağalar ve yeni yavrular, İztuzu Sahili’nde denize kavuştu.

    Cumhuriyetin 101. yılı kutlamaları kapsamında Deniz Kaplumbağaları Araştırma, Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi (DEKAMER) tarafından tedavi edilen kaplumbağalar, İztuzu Sahili’nde denizle buluşturuldu. Etkinlik, hem çevre bilincini artırmak hem de deniz kaplumbağalarının korunmasına dikkat çekmek amacıyla gerçekleştirildi.

    İztuzu Sahili’nde yapılan etkinliğe Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan, Ortaca Kaymakamı Kenan Aktaş, DEKAMER Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Yakup Kaska ve çeşitli protokol üyeleri katıldı. Katılımcılar, tedavi süreci tamamlanan kaplumbağaların ve yuvadan yeni çıkan yavruların denizle buluşma anına tanıklık etmenin mutluluğunu yaşadı.

  • Denizin altında sessiz tehlike

    Denizin altında sessiz tehlike

    Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı, Marmara Denizi’nde 2021 yılında büyük zarara yol açan müsilaj oluşumunun yeniden ortaya çıktığını açıkladı. Prof. Dr. Sarı, 23 Ekim ve 25 Ekim 2024 tarihlerinde gerçekleştirdiği dalışlarda müsilajın 10 metreden başlayarak 24 metre derinliğe kadar yayıldığını belirtti.
    Müsilajın nedenlerini değerlendiren Prof. Dr. Sarı, Marmara Denizi’nin uzun yıllar ortalamasına göre 2 derece daha sıcak olduğunu belirtti. Sarı, “Deniz yüzeyindeki su sıcaklığı 21 derece olarak ölçülürken, 40 metre derinlikte ise bu sıcaklık 16 dereceye düşüyor” diye konuştu. Karadeniz’den gelen akıntıların durağanlaştığını ve kirlilik yükünün hala kritik seviyede olduğunu vurgulayan Sarı, “Müsilaj, denize bırakılan atıkların ve durağan deniz şartlarının bir sonucu. 2021’de alınan önlemler yetersiz kaldı; Marmara Denizi yeniden risk altında” dedi.

    Marmara Denizi’ni korumanın tek yolunun kirlilik yükünü azaltmak olduğunu belirten Prof. Dr. Sarı, aksi halde müsilajın balıkçılık ve turizmi ciddi şekilde etkileyeceği uyarısında bulundu. Prof. Dr. Mustafa Sarı İHA muhabirine durum ile ilgili şu açıklamalarda bulundu:
    “2021 yılından beri düzenli dalışlarla sürekli olarak müsilajı takip ediyorum ben. Bu süre esnasında her hafta düzenli dalışlar yapıyoruz. Kıyıdan giriyoruz bazen yüzeyden dibe apiko dalışlar yapıyoruz. Son geçen hafta çarşamba günü 23 Ekim 2024’te yaptığım dalışta 10 metre ile 13 metre arasında ne yazık ki müsilaj ile karşılaştık ve etrafı dolaştığım zaman aslında bir bölgede değil o alanın Erdek körfezinin birçok yerinde olduğunu gördüm. Cuma günü 25 Ekim 2024’te tekrar Erdek körfezinde başka bir noktasında 27 metreye kadar bir dalış yaptım orada da 10 metreden 24 metreye kadar ne yazık ki her tarafın müsilaj olduğunu gördüm.

    Şimdi kamuoyu müjilajı denizin yüzeyine çıkan sarı köpükler olarak biliyor o ilkbaharda genellikle müsilajın yukarı çıkmasıyla gördüğümüz bir manzara. Şu anda esasında müsilaj yüzeyden 24 metre derinliğe kadar çoğalmaya yayılmaya başlamış durumda. Burdan bir kaç hafta içerisinde Marmara Denizi’nin diğer bölgelerinede yayılma potansiyeli var. Umut edelim ki yanılalım ki sadece Erdek körfezine mahsus kalsın ve Marmara Denizi’nin diğer bölgelerine yayılmamış olsun. Ancak geçmiş tecrübelerimiz ve daha önce yapılmış bilimsel çalışmalar bunun ne yazık ki yayılacağını gösteriyor.

    Peki neden biz yineden müsilaj ile karşılaştık? 2021 yılında yüzeye çıktığında korktuk telaşlandık. 22 eylemden oluşan bir Marmara Denizi Eylem Planı hazırladık ve ondan sonra Ağustos gibi 2021’in Ağustos’u gibi müsilaj yüzeyden kaybolunca da yaşasın kurtulduk zannettik. Israrla ben ve benim gibi bir sürü bilim insanı müsilajın bitmediğini ve nedenlerini ortadan kaldırmadan bir sonuç olarak Marmara Denizi’ni tehdit edeceğini hep söyledik. Şu anda ortaya çıkan durum aslında bizim söylediklerimizin bilimin söylediklerinin ortaya çıkmış hali ispatı niteliğinde. Çünkü müsilaj bir sonuç, nedenlerini ortadan kaldırmadan sonuç olan müsilajdan kurtulamayız.”

    Müsilajın bir sürü nedeni olduğunu ifade eden ancak 3 tane tetikleyiciye dikkat çeken Prof. Dr. Sarı, “Birincisi Marmara Denizi’ni kirletiyoruz. Marmara Denizi’nin çevresindeki 25 milyon insanın atıklarının en iyi ihtimal ile yüzde 55’ini arıtıyoruz. Geri kalan yüzde 45’i yani yaklaşık yarısı hiç arıtılmadan Marmara’ya boca edilmeye devam ediliyor. Endüstrinin zehirli atıkları yani neredeyse yarısı bile arıtılmadan Marmara Denizi’ne akıtılıyor. İnanmayan varsa gitsin Bursa Nilüfer çayına baksın, Gönen çayına baksın, Biga çayına baksın veya gitsin bir tünel ile bağlanan Ergene’ye baksın nasııl zehir aktığını görecekler. Bir tetikleyici bu. İkincisi deniz şartlarındaki durağanlık. Şu anda Karadeniz’den Marmara Denizi’ne İstanbul Boğazı aracılığıyla gelen su minimum düzeyde deniz şartlarındaki durağanlıkta maksimum düzeyde dolayısıyla ikinci tetikleyici de bu.

    Üçüncü tetikleyici ise küresel iklim değişikliğine bağlı olarak bütün dünya denizleri yüzey sıcaklıklarında gözlenen ortalamanın çok üstündeki sıcaklıklar şu anda Marmara Denizi uzun yıllar ortalamasına göre 2 buçuk derece daha sıcak. Yani 30 yıllık 40 yıllık ortalama veriye baktığımızda Marmara Denizi olması gerekenden 2 buçuk derece Ekim ayının sonuna geldiğimiz şu günlerde daha sıcak. Ya bu üçlü tetikleyici devreye girdiği için biz şu anda müsilaj ile karşı karşıyayız. İklim değişikliğine müdahale edemiyoruz. Durağandan müdahale edemiyoruz. Elimizde müdahale edebildiğimiz tek parametre Marmara Denizi’nin kirlilik yükünü azaltmak 2021 yılında dilimizde tüy bitti. Kirlilik yükünü azaltalım, kirlilik yükünü azaltalım, kirlilik yükünü azaltalım diye üzgünüm kirlilik yükünü azaltamadık ve bugün erdek körfezinde müsilaj başlamış durumda bunun üstesinden nasıl geleceğiz şu anda eğer acilen tedbir almazsak kış boyunca bu müsilaj Marmara Denizi’nin derinliklerinde devam edecek.

    Önce balıkçılık sektörünü vuracak, gırgır ağları ince gözlü küçük gözlü ağlar bir şey gibi kıvamlı yapıda olduğu için müsilaj bu gırgır ağlarının gözlerini kapatacak kısa süre içerisinde balıkçılar balık avlayamaz hale gelecekler. ikincisi bu üretim devam edecek ilkbaharda su sıcaklıkları iyice yükselmeye başladığında müsilaj üretimi de maksimum düzeye çıkacak ve biz o zaman müsilajı yüzeyde göreceğiz deniz yüzeyinde göreceğiz. Deniz yüzeyinde gördüğümüzde bu sefer iç turizme hizmet eden Marmara Denizi çevresindeki tüm turzim tesisleri bundan etkilenecek daha vaktimiz var yani hemen çok acil bir şekilde vakit kaybetmeden kirlilik yükünü azaltmak için harekete geçelim. 3 günde, 3 ayda, 1 yılda arıtma tesisi yapamayız lakin sanayi tesislerinin derelere akarsulara veya doğrudan denizlere saldıkları atıkları derhal denetleyip durdurmamız lazım.

    Diğer taraftan belediyelerin yerel yönetimlerin işlettiği arıtma tesisleri organize sanayi bölgelerinin işlettiği arıtma tesisleri bunlar etkin çalıştırılıyor denetlememiz lazım. Eğer var olan bir arıtma tesisi çalışmıyorsa derhal onun çalışmasını sağlamamız gerekiyor. Böylece kirlilik yükünü azaltırsak belki hem balıkçılığa olan etkilerini hem de turizme olacak etkilerini bahar, yaz aylarında bir parça azaltmış oluruz ama uzun vadede müsilajdan kurtulmak istiyorsak Marmara Denizi’ne 1 litre bile atığı bırakmamamız lazım. Marmara Denizi atık çukuru değil foseptik değil, Marmara Denizi balıkların, yengeçlerin, pinaların, deniz çayırlarının evi. Ben evimdeki çöpleri toplayıp bir başkasının evine atabiliyor muyum var mı böyle bir şey? Ben evimde biriktirdiğim çöpleri balıkların evine, yengeçlerin evine, pinaların evine, deniz çayırlarının evine atmıyorum bu anlayıştan vazgeçmemiz, deniz ile kurduğumuz yanlış ilişkiyi değiştirmemiz gerekiyor” dedi.

  • Dağlardaki sonbahar manzaraları mest ediyor

    Dağlardaki sonbahar manzaraları mest ediyor

    Türkiye’nin en ılıman iklimine sahip illerin başında gelen Aydın Dağları’nda sonbaharla birlikte renk cümbüşü yaşandı. Aydın dağlarındaki kestane kiraz ve elmalarla kaplı bahçeler sonbaharla birlikte eşsiz görüntüler vermeye başladı.

    Türkiye’nin en önemli kestane ve meşe ormanlarına sahip Aydın dağlarında asırlık ağaçlar ve ormanların oluşturduğu manzara sonbaharla birlikte seyrine doyulmayan görüntüler oluşturdu. Sonbaharın gelmesiyle birlikte ağaçların renk değişimi ve doğanın tüm tonlarının bir arada yer aldığı manzarayı görüp fotoğraflamak isteyenler hafta sonları Çatma Yaylası’na foto safari düzenlemeye başladı.

    Aydın’ın Köşk, Sultanhisar ve Nazilli ilçeleri ile İzmir’in Ödemiş ilçesinin zirvesinde yer alan Ovacık Yaylası’nda oluşan eşsiz manzara insanları dinlendiriyor. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da kuraklıktan dolayı gecikmeli başlayan sonbahar mevsiminde yaylalar ayrı bir güzelliğe bürünürken, sonbaharın renklerini keşfetmek isteyen pek çok kişinin rotası da Çatma Yaylası ve Ovacık oluyor.

  • Gökbel’de kovan tespit çalışmaları sürüyor

    Gökbel’de kovan tespit çalışmaları sürüyor

    Arıcılıkla ilgili sürdürülebilirliği artırmak amacıyla Muğla’nın Ortaca ilçesine bağlı Gökbel Mahallesi’nde kovan tespit çalışmaları yoğun bir şekilde sürdürülüyor.

    2024 yılı Arılı Kovan Desteklemeleri çerçevesinde Ortaca ilçesine bağlı Gökbel Mahallesi’nde gerçekleştirilen kovan tespit çalışmaları devam ediyor. Yerel arıcıların katılımıyla yapılan tespitler, arı kovanlarının durumu ve verimliliği hakkında önemli veriler elde edilmesine imkan tanıyor.

    Uzmanlar, bu desteklemelerin arıcılıkla ilgili sürdürülebilirliği artıracağını ve bölgedeki arıcıların üretim kapasitesini yükselteceğini belirtiyor. Gökbel Mahallesi, doğal zenginlikleri ve uygun iklimi ile arıcılık faaliyetleri için ideal bir bölge konumunda. Tespit çalışmaları, arı sağlığını korumak ve verimli bir arıcılık yapmak için gerekli önlemlerin alınmasına imkan sağlayacak.

    Çalışmaların sonunda elde edilecek verilerle, arıcılara yönelik destek programlarının şekillendirilmesi planlanıyor. Gökbel’deki bu girişim, yerel arıcılığın güçlenmesine ve ekonomik kalkınmaya önemli katkılar sağlaması bekleniyor.

  • Çaya düşen kedi

    Çaya düşen kedi

    Zonguldak’ın Alaplı ilçesinde düştüğü çayda mahsur kalan kediyi itfaiye ekipleri kurtardı. Edinilen bilgiye göre, Alaplı Atatürk Parkında gezinti yapan vatandaşlar acılı bir şekilde Çaydan gelen kedi sesini fark edince Alaplı Belediyesi İtfaiye ekiplerine yardım istedi. Bulunduğu durumdan oldukça korktuğu görülen ve yardım bekleyen kediyi, merdiven yardımıyla çaya inen itfaiye eri, suyun kenarındaki kediyi sopanın ucuna hazırlanan sepet yardımıyla yukarıya çıkararak kurtardı. Yaralanmadığı belirlenen kedi, vatandaşlar tarafından beslenerek tekrar sokağa salındı.

  • Orta hasarlı konutların güçlendirme çalışmaları

    Orta hasarlı konutların güçlendirme çalışmaları

    Kahramanmaraş’ta meydana gelen 6 Şubat depremlerinde orta hasar alan binalarda ruhsatlandırma çalışmaları sonrası güçlendirme işlemlerine başlandı. Kahramanmaraş’ta imar ve inşa vizyonu doğrultusunda tüm alanlarda kalıcı konutlar, köy evleri ve yerinde dönüşüm çalışmaları sürüyor. Deprem sonrası ‘Orta hasar’ alan konut ve iş yerlerinde güçlendirme çalışmaları ise başladı.
    Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ile ilgili belediyelerin kontrolü neticesinde güçlendirilebilir diyerek ruhsat verilen bina sayısı bin 250 olarak tespit edildi.

    6 Şubat depremleri sonrası 6 bin 48 bina Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca orta hasarlı olarak belirlendi.
    İl genelinde Bunlardan 3 bin hak sahibi binalarının güçlendirilmesi için Büyükşehir Belediyesine müracaat etti.
    Büyükşehir Belediyesi gerekli incelemeler sonrasında bunlardan bin 250 orta hasarlı binanın ruhsat alabileceğini duyurdu. Uzman mühendisler tarafından yapılan detaylı incelemeler sonucunda binanın hasar durumu ve güçlendirme ihtiyacı belirlenen konutlarda, kontrollü çalışmalar başladı.

    Güçlendirme süreci, genellikle hasarlı olan bölümlerin onarımı ve tüm binanın depreme dayanıklılığının arttırılması üzerine odaklandı.
    Kahramanmaraş’ta orta hasarlı bina güçlendirme çalışmaları sırasında, öncelikle hasarlı bölümler onarılıyor. Mevzuat ve yönetmeliklere harfiyen uyan ve istenilen tüm belge ve inşaat kriterlerine göre çalışma yürüten firmaları Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü Yapı Denetim teknik kadrosu denetliyor. Daha sonra ise, bina genelinde güçlendirme çalışmaları yapılıyor.
    Mehmet Erşan, “Binamızda güçlendirme çalışması başladı. Demirlerimiz bağlanıyor duvarlar örülüp sıvalarımız yapılacak. Vatandaşlarımızın bir kısmı kirada, bir kısmı konteynerde ve bu vatandaşlar tekrardan kendi evlerine geçecekler” ifadesini kullandı.

  • Hizan’da 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlandı

    Hizan’da 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlandı

    Bitlis’in Hizan ilçesinde 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 101. yıldönümü coşkuyla kutlandı.
    Hükümet Konağı önündeki Atatürk büstüne çelenk sunulması ile başlayan kutlamalar saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla devam etti. Törene Kaymakam Sait Muhammed Bilgin, Belediye Başkanı Yahya Şam, Cumhuriyet Savcısı Merve Karatekeli, kurum amirleri ve vatandaşlar katıldı.

  • Varto da Cumhuriyet bayramı boşkusu

    Varto da Cumhuriyet bayramı boşkusu

    Muş’un Varto ilçesinde 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı coşkuyla kutlandı.
    Varto Kaymakamı Musa Ayyıldız tarafından Hükümet Konağı önünde çelenklerin bırakılması ile birlikte Kaymakamlıkta tebrikleri kabul etti. Ardından Varto Kültür Merkezi Konferans salonunda devam eden programa Cumhuriyet Başsavcısı Tolga Yerlikaya, Garnizon Komutanı Binbaşı Erkan Boz, Jandarma Bölük Komutanı Üsteğmen Hasan Alataş, İlçe Emniyet Müdürü Sezer Yalçın, İlçe Milli Eğitim Müdürü Yalçın Süne, kurum amirleri, gaziler, öğretmen ve öğrenciler katıldı. Bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından burada bir konuşma yapan Varto Kaymakamı Musa Ayyıldız , “Tarih boyunca her türlü tehdit ve tehlike karşısında istiklal ve hürriyetini kabul etmiş olan yüce Türk milleti, Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları önderliğinde kurtuluş mücadelesini büyük acılarla, zorluklarla ve yoklukla, binlerce şehit kanıyla, şanla şerefle kazanmış.

    Ne kadar yüksek karakterli bir millet olduğumuzu bir kez daha dünyaya ispat etmiştir. Milletimizin çetin mücadelesi sonrasında ilan ettiğimiz Cumhuriyet Ulusal bağımsızlığımızın yanı sıra millet olarak çağdaş ve güncel bir yönetim sistemi geçtiğimizde adeta bir tescili olmuştur. Demokrasi çağımızın olmazsa olmazı haline gelen teori ve pratikte insanların ve toplumların kendi kendisini en iyi ifade edebildiği, halkın kendi kendisini yönetmesi olarak tanımlayacağımız bir yönetim şeklidir. Cumhuriyetimizin kurucusu büyük önder Atatürk ve onun kahraman silah arkadaşlarının bizlere bu toprağı vatan yapan aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi sonsuz şükran, minnet ve rahmetle anıyorum” dedi.
    Varto Selçuklu imam Hatip Ortaokulu Müdürlüğü ve öğrencileri tarafından hazırlanan programda okunan şiirler ve oratoryo gösterisinin ardından değişik yarışmalarda dereceye giren öğrencilere ödüllerinin verilmesiyle program sona erdi.

  • ‘Cumhuriyet Ormanı’ kuruyor

    ‘Cumhuriyet Ormanı’ kuruyor

    Aras Kargo, Türkiye Cumhuriyeti’nin 101’inci yılında ‘Cumhuriyet Ormanı’ projesini hayata geçiriyor. Aras Kargo Spor Kulübü’nün 26 Ekim’de kendi sahasında oynadığı maçı izlemeye gelen her taraftar için fidan bağışında bulunuldu. Bağışlanan bu fidanlar ile ‘Cumhuriyet Ormanı’ kurulacak.

    Türkiye’nin önde gelen kargo şirketlerinden Aras Kargo, Türkiye Cumhuriyeti’nin 101’inci yıldönümü anısına ‘Cumhuriyet Ormanı’ kuruyor. Geçen yıl, Cumhuriyet’in 100’üncü yılında, Türk sporuna olan katkısını artırmak için Aras Kargo Spor Kulübü’nü (ASK) kuran şirket, 26 Ekim Cumartesi günü İzmir’de kendi sahasında gerçekleşen maçına katılan her taraftarı için 1 fidan bağışladı. Şirketin, sürdürülebilirlik vizyonu doğrultusunda Ege Orman Vakfı iş birliğiyle İzmir’de dikeceği fidanlar Aras Kargo Cumhuriyet Ormanı’na dönüşecek.

    “Ormanlarımızı geleceğe taşıyacağız”
    Şirket olarak, “Yarına Taşıyoruz” mottosuyla birçok projeyi hayata geçirdiklerini belirten Aras Kargo Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi, Aras Kargo Spor Kulübü Başkanı Utku Ayyarkın, şunları söyledi: “En önemli mirasımız Cumhuriyetimizin köklerini yarınlara taşıyor; topluma, çevreye ve ekonomiye olan katkımızı artırmak üzere var gücümüzle çalışıyoruz. Herkes için eşit, gelecek nesiller için yaşanabilir ve dengeli bir dünya hedefiyle sürdürülebilirlik yolculuğumuza devam ediyoruz.

    Sporun birleştirici gücüne de inanarak, geçtiğimiz sene, Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında, Türk sporuna desteklerimizi artırmak için kurduğumuz spor kulübümüz ile bu yıl bir hayalimizi daha gerçekleştiriyoruz. Kulübümüzün 26 Ekim Cumartesi günü gerçekleşen heyecanlı karşılaşmasına katılan tüm taraftarlarımız adına o günün anısına birer fidan bağışında bulunduk, Cumhuriyetimizin 101’inci yaşını taraftarlarımızla beraber kutladık. Ege Orman Vakfı ile birlikte dikeceğimiz fidanlar ile ‘Aras Kargo Cumhuriyet Ormanı’ kuracak; Cumhuriyetimizin köklerini bu ormanımızla geleceğe taşıyacağız.”

    Cumhuriyet Bayramı taraftarlarla birlikte kutlandı
    Ayrıca, maç günü spor kulübünün oyuncuları Cumhuriyet Bayramı’na özel forma giyerek sahaya çıktı. Maçı izlemeye gelen taraftarlara ise 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’na özel olarak biletlerde yüzde 75 indirim uyguladı. Bu sayede, daha fazla taraftarın maça erişebilmesi sağlandı; Cumhuriyet Bayramı taraftarlarla ve oyuncularla birlikte kutlandı.

  • Deprem lojmanlarının odunları

    Deprem lojmanlarının odunları

    Orman Genel Müdürlüğü tarafından Hatay’da yapılacak olan personel lojmanlarının odunları Düzce’den bölgeye gönderildi.
    6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinde ağır hasar gören Hatay’da ki Orman Bölge Müdürlüğü’nün lojmanları yeniden yapılmaya başlandı. Binanın ahşaptan yapılması için çalışmalar yapılırken, odunları ise Düzce’den gönderiliyor. Bu çerçevede Orman Bölge Müdürlüğü personelinin barınma ihtiyaçlarını gidermek için startı verilen lojmanlar için tahsisi yapılan tomrukların sevki öncesi denetleme çalışmaları gerçekleştirildi. Orman Genel Müdürlüğünce görevlendirilen komisyon üyeleri ve Düzce Orman İşletme Müdürlüğü denetim komisyonu üyeleri, tomruk halde iken biçilen, fırınlanan ve silinerek yapısal ahşap halini alan 2’inci sınıf keresteler, nakledilmeden önce sıkı bir denetim ve teste tabii tutularak bir kez daha incelendi. İlk parti yapısal ahşabın hazırlıklarının tamamlanmasının ardından önümüzde ki haftalarda sevkiyat sürecinin başlayacağı belirtildi.