Kategori: Denizli

Olay, Pamukkale ilçesi Karahayıt Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, kendisinden haber alınamayan Ali Aktaş (34)’ın yakınları yaşadığı apartmana geldi. Yakınları kendisini bir türlü ulaşamayınca durumu 112 Acil Sağlık Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine sağlık, itfaiye ve jandarma ekipleri sevk edildi. Apartmanda yaşadığı eve giren ekipler incelemelerin ardından Aktaş’ın hayatını kaybettiğini belirledi. İncelemelerin ardından Aktaş’ın alkolden dolayı hayatını kaybettiği iddia edildi.

Olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmalarının ardından Adli tıp morguna kaldırılan Aktaş’ın cansız bedeninin kesin ölüm sebebi yapılacak olan otopsinin ardından belli olacak. Olay ile ilgili soruşturma başlatıldı.

Denizli Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri 30 Eylül ile 8 Ekim tarihleri arasında zehir tacirlerine yönelik operasyonlar düzenledi. Uyuşturucu madde ticareti yapan şahısların tespiti ve yakalanmasına yönelik 35 ayrı operasyon düzenlendi. Operasyonlar kapsamında 11 bin 394 kullanımlık kağıda emdirilmiş bonzai, 2 bin 316 sentetik ecza hap, 385 gram metamfetamin, 68 gram eroin, 38 gram skunk, 7 gram esrar, 2 adet hassas terazi ve uyuşturucu madde ticaretinden elde edilen 159 bin 730 TL ele geçirildi. Operasyonlar çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti ve kullanımı suçundan gözaltına alınan 43 şüpheli, uyuşturucu madde ticareti yapmak sucudan ise 11 şüpheli gözaltına alındı.

Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen 54 şüpheliden 21’i tutuklanarak cezaevine gönderildi. Narkotik timlerinin madde bağımlılığı ile mücadele çalışmaları kapsamında ise 8 bin 545 vatandaş bilgilendirildi.

Denizli’de yaşayan Cennet Şanlıtürk’ün (53) eşi Mevlüt Şanlıtürk, 2022 yılında kalp rahatsızlığı nedeniyle yaşamını yitirdi. Eşinin hayatını kaybetmesinin ardından mezarını düzenli ziyaret eden kadın, son ziyaretinde neye uğradığını şaşırdı. Eşinin kabrini ziyaret eden Cennet Şanlıtürk, mezar mermerlerinin kırılarak zarar verildiğini gördü. Durumu önce mezarlık görevlilerine ardından polis ekiplerine bildiren Şanlıtürk, bunu yapanların bulunması için şikayette bulundu.

“Evlilik tekliflerini reddettiğim biri yapmış olabilir”
Son olarak eşinin kabrine geçtiğimiz hafta perşembe günü geldiğini belirten Cennet Şanlıtürk, düğün sebebiyle Tavas ilçesine gittiğini söyledi. Hafta başı tekrar eşinin mezarını ziyaret ettiği sırada acı durumla karşılaştığını ifade eden Cennet Şanlıtürk, “Pazartesi günü tekrar geldiğimde eşimin mezarını bu halde gördüm. İnsan olan biri bunu yapamaz. Bunu yapan kesinlikle insan değil. Adaletin yerini bulmasını istiyorum, bunu yapanın bulunmasını istiyorum. Mezara bu yapılır mı? Dünden beri yanıyorum, bağırıyorum. Bunu yapanı bulun, cezasını verin. Kimseyi suçlamak istemiyorum. Benimle evlenmek için istemeye gelenler oluyor. Onları reddediyorum. Onlar yapabilir mi bilmiyorum. Evlilik tekliflerini kabul etmediğim için olabileceğini düşünüyorum. Kimsenin günahını da almak istemiyorum. Bugün mezara bunu yapan yarın bana da bir şey yapabilir. Yapsın, benim kaybedecek, korkacak bir şeyim yok. Bunu yapan kimse benim karşıma çıksın, ne yapacaksa bana yapsın” dedi.

Kaza, Pamukkale ilçesi Cankurtaran Mahallesi Honaz Tüneli Çevreyolunda meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, Burdur’un Bucak ilçesinde yaşayan Mehmet Ulusan (24) idaresindeki 07 BME 127 plakalı Volkswagen marka araç, Denizli’ye yönüne seyir halindeyken Honaz Tünelini kullanmak için çevreyoluna girdi. Bir anlık dikkatsizlik sonucu önünde ilerleyen Y.C. yönetimindeki 20 BJ 692 plakalı hafriyat kamyonuna arkadan çarpan otomobil, çarpmanın şiddetiyle savruldu. Kazayı fark eden hafriyat kamyonu sürücüsü Y.C., 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarda bulundu. İhbar üzerine bölgeye sağlık, jandarma ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri olay yerinde ilk müdahalede bulunduğu genç sürücünün olay yerinde yaşamını yitirdiğini belirledi.
Kazada hayatını kaybeden Mehmet Ulusan’ın hurdaya dönen otomobil içerisinde sıkışan cenazesi, olay yeri inceleme ve Cumhuriyet Savcısının bölgedeki incelemelerinin ardından itfaiye ekipleri tarafından çıkarıldı. Genç sürücünün cenazesi, otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu Denizli Grup Başkanlığı morguna kaldırıldı. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Olay, geçtiğimiz günlerde Denizli’nin Merkezefendi ilçesine bağlı Merkezefendi Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre; öğleden sonra Y.S.’ye ait evin önünden gelen kadın, evin önünde görüp beğendiği çiçekleri gözüne kestirdi. Müsait bir ortam olmadığı için bölgede birkaç defa tur atan kadın, çevrede kimsenin kalmadığını görünce evin önüne yaklaşarak çiçekleri kökleriyle birlikte almaya başladı. Saksıdan kökleriyle çıkardığı çiçekleri elindeki poşete koyan kadın, bölgeden uzaklaştı.
Evinin önündeki çiçeklerin yerine olmadığını fark eden ev sahibi, güvenlik kamerası kayıtlarını incelediğinde, çiçeklerinin bir kadın tarafından alındığını gördü. Güvenlik kamerasına anbean yansıyan olayda, kadının birkaç defa bölgede tur attıktan sonra beğendiği çiçekleri alıp gittiği anlar yer aldı. Çiçeklerin dalında güzel olduğunu ifade eden ev sahibi, herhangi bir şikayetlerinin olmadığını, kadının kendisinden istemesi halinde çiçekleri zaten vereceğini belirtti.

20 Ağustos 2023 tarihinde Pamukkale ilçesine bağlı Kayıhan Mahallesi’nde meydana gelen olayda; aralarında kız meselesi yüzünden tartışma çıkan Hasan S. (25) ile akrabası Yusuf S. (26) parkta buluşma kararı aldı. Görüşmeye kız arkadaşı Buse Simay K. ve 5 arkadaşıyla bilirlikte gelen Yusuf S.’yi gören Hasan S., elindeki bıçakla Yusuf S.’yi elinden yaraladıktan sonra olay yerinden kaçarak parkın karşısındaki markete sığındı. Kız arkadaşı Buse Simay K.’nın araçtan getirdiği pompalı tüfeği eline alan Yusuf S. (26), kapıdan çeyiz parası biriktirmek için eniştesinin marketinde çalışan Merve Acar (25) ve arkasına gizlenmeye çalışan Hasan S.’ye ardı ardına ateş etti. Ağır yaralanan Merve Acar ve Hasan S., olay yerinde yapılan ilk müdahalelerinin ardından ambulansla hastaneye sevk edildi. Olayla hiçbir ilgili bulunmayan, çeyiz parası biriktirmek için çalıştığı eniştesinin marketine sığınan kişiyi korumaya çalışırken vurulan Merve Acar, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılmadı.

Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı, Merve Acar’ın öldürülmesiyle ilgili iddianame hazırladı. İddianamede, Yusuf S.’ye ‘kadına karşı kasten öldürme’, ‘kasten öldürme’, ‘kasten öldürmeye teşebbüs’ suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve müebbet hapis cezası talep edildi. Diğer şüpheliler Emircan U. (20), Muhammet S. (20), Furkan A. (19), İsmail B. (21), Tolga G. (18)ve Yusuf S.’nin kız arkadaşı Buse Simay K. (20) için ise ‘kadına karşı kasten öldürme’ ve ‘kasten öldürmeye teşebbüs’ suçlarından ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet ve müebbet hapis cezası istendi.

Sanıkların hepsi ceza aldı

Denizli 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın 6. Duruşmasında karar açıklandı. Mahkeme heyeti öncelikle sanıkları ardından sanık avukatlarının savunmasını aldı. Yusuf S. (20), medyanın konu üzerinde çok durduğunu, ailesi ve eğitim gören kardeşinin bu nedenle zorluk yaşadığını belirterek olaya ilişkin yayın yasağı talebinde bulundu. Savunmalarının ardından son sözleri sorulan sanıklar pişman olduklarını ifade etti. Daha sonra verilen kısa aranın ardından mahkeme heyeti kararı açıkladı. Tüfeği ateşleyen Yusuf S. hakkında, Merve Acar’a karşı işlediği suçtan dolayı “kadına karşı kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet, akrabası Hasan S.’ye yönelik işlediği suçtan ise 13 yıl hapis cezası kararı verildi. Diğer sanıkları Emircan U. (20), Muhammet S. (20), Furkan A. (19), İsmail B. (21) ve Yusuf S.’nin kız arkadaşı Buse Simay K. (20), Hasan S.’ye yönelik işlenen suçtan kasten öldürmeye teşebbüs suçundan 13 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Bir önceki celsede, tüfek ateşlenmesinden önce olay yerinden kaçtığı belirlendiği gerekçesiyle adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Tolga G. (18) ise kasten yaralama suçundan 9 ay hapis cezası aldı.

Mahkeme heyeti pişmanlıklarını yetersiz buldu

Kararın ardından mahkeme heyeti sanıkların son duruşmada pişman olduklarını söylemelerinin yetersiz olduğunu, olay sebebiyle ilk andan itibaren bir pişmanlık göstermedikleri gerekçesiyle verilen cezalarda indirim hakkı kullanmadığını beyan etti. Sanıkların daha önceki suçlardan aldıkları ve ertelenen cezaların açıklanması içinde ihbarda bulunulmasına karar verilmesinin ardından duruşma sona erdi.

Kaza, Acıpayam ilçesi Kelekçi Mahallesi Kavavlıdere Caddesi Eskiköy yolu üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, Eskiköy’den Kelekçi yönüne doğru seyir halinde olan 34 RRC 21 plakalı otomobil, henüz bilinmeyen bir nedenle kontrolden çıktı. Sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği otomobil, yol kenarında park halinde olan saman yüklü römorka arkadan çarptıktan sonra şarampole uçtu. Çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık, jandarma ve itfaiye ekipleri sevk edildi.

Olay yerine Denizli Büyükşehir Belediyesi Acıpayam ve Kelekçi İtfaiye ekipleri tarafından araçta mahsur kalan 2 kişi kurtarılarak sağlık ekiplerine teslim edildi. Sağlık ekipleri tarafından ilk müdahaleleri olay yerinde yapılan yaralılar, ambulanslarla hastaneye kaldırıldı. Kaza ile ilgili soruşturma başlatıldı.

Türkiye gündeminde uzun süre yer edinen Seçil Erzan vakasının bir benzeri olarak adlandırılan ve çok sayıda mağdurun olduğu dolandırıcılık olayında yeni gelişmeler yaşandı. Dubai merkezli bir finans şirketinin temsilcileri olduklarını ileri süren Ertuğrul S. ve 4 arkadaşı önce akrabaları ve yakın çevresini daha sonra ise yüzlerce kişiyi kurdukları tuzağa düşürdü. Yatırımcıların yapacakları yatırımlardan yüksek kar edeceklerini belirterek paraları toplayan şüpheliler, yatırımcı getirene ödeme sözü ile ağı genişletti. Şüpheliler çoğunluğu gurbetçiler ve yabancılardan oluşan mağdurlara yatırdıkları para üzerinden aylık yüzde 15, yıllık ise anaparanın 5 katı kar payı vaadinde bulundu. Ayrıca her yatırımcı getirene yüzde 10 ödeme sözü verilen şüpheliler tarafından dolandırıldıklarını anlayan mağdurlar geçtiğimiz aylarda suç duyurusunda bulundu.

Şatafatlı hayatlarını paylaşmışlardı
Dolandırıcıların şatafatlı hayatlarını sosyal medyada paylaşmaları ise dikkatlerden kaçmadı. Lüks mekanlarda, teknelerde verilen pozların yanı sıra şampanya patlattıkları anlar da paylaşımlarda yer aldı. Ocak ayında mağdurların suç duyurusu üzerine gözaltına alınarak adliyeye sevk edilen Ertuğrul S. (39), Hicabi P. (29) ve Tolga D. (26) tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

MASAK raporu her şeyi ortaya çıkardı
Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı ve Denizli Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri ve Hazine ve Maliye Bakanlığı Mali Suçlar Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından yürütülen çalışmalar neticesinde Ertuğrul S., Tolga D., Hicabi P., Volkan Ç. ve Sibel T.’nin hesap hareketleri incelendi. 2020-2023 yılları arasında ülkemiz ve yurt dışında yaşayan Türk ve yabancı uyruklu şahıslara, paravan şirket sahiplerinin basın ve yayım araçlarını kullanarak kendilerine yatırım yapıp yüksek kazanç sağlayabileceklerini vadeden şüphelilerin, şu ana kadar kendilerinden şikayetçi olan Türkiye, Fransa, Belçika, İsviçre ve Yeni Zelanda ülkelerinde yaşayan 48 mağduru 2 milyon 109 bin 272 euro, 600 bin TL ve 80 bin İsviçre Frangı dolandırdıkları tespit edildi. MASAK raporlarına göre şüphelilerin kendi aralarında 50 milyon liraları bulan para transferleri yaptıkları, yüksek bedelde mal alım ve satışı yaptıkları, para akışının hayatın olağan akışına aykırı olduğuna yer verildi. Yürütülen soruşturma kapsamında Ertuğrul S., Tolga D., Hicabi P. ve Volkan Ç. hakkında yakalama kararı çıkartıldı. Gözaltına alınan 3 şüpheli arasından adliyeye sevk edilen Volkan Ç. ve Ertuğrul S. çıkarıldıkları mahkemece tutuklanırken; Sibel T., Tolga D. ve Hicabi P.’nin yurt dışına kaçtığı belirlendi. Yapılan operasyonlar ve aramalar sonucunda, 1 adet kuru sıkı tabanca, 2 adet telefon, 5 adet laptop, 2 adet tablet, 4 adet flash bellek, 2 adet harici hard disk ele geçirildi.

900 kişiden 200 milyon avro vurgun yaptıkları değerlendiriliyor
Kamuoyunda ‘Seçil Erzan olayı’ olarak bilinen vakanın aynısı olduğunu ifade eden mağdur avukatı Anıl Aba, dolandırıcılık olayının aynı sistem ile ilerlediğini söyledi. Ponzi dolandırıcılık sistemi olarak adlandırılan sistem ile mağdurların kısa vadede yüksek kazanç sağlayacakları vaadi ile kandırıldığını dile getiren avukat Aba, şüphelilerin bu şekilde haksız kazanç sağladıklarını belirtti. MASAK raporuna göre şikayetçi olan 48 mağdurun 3 milyon avro civarında dolandırıldığını ancak mağdur ve kazancın aslında daha yüksek olduğunu belirten avukat Aba, “MASAK raporunda 3 milyon avro civarı olduğu belirtilmektedir. Ancak bu meblağ 48 kişinin şikâyetçi olduğu dosya kapsamındadır. 900 kişinin bu suçtan zarar gördüğünü düşünüyoruz. Ortalama 200 milyon avro civarında bir dolandırıcılık ağından bahsedilmektedir. Vatandaşlarımız bunlara dikkat etmelidir. Çünkü kısa sürede para kazanacağı vaadiyle hareket eden şeylere çok dikkat edilmesi gerekmektedir. Soruşturma bir yıldan beri devam ediyor. Titizlikle devam eden bir soruşturma mevcut. Soruşturma belirli bir aşamaya geldi. Savcılık şüphelileri tutuklama kararı ile mahkemeye sevk etti. 2 şirket sahibi şahıs sevk edildikleri mahkemede tutuklandılar. Ancak bu ekibin arkasında birçok kişinin olduğu söyleniyor ve polis ekipleri bunları da araştırıyor. Örneğin iki kişi var, bu kişilerin hakkında yakalama var. Şirket ortakları ve yöneticileri yakalama kararı çıkmadan yurt dışına kaçmışlar. Bunlar hakkında da kırmızı bülten çıkarılacağına inanıyoruz” dedi.

MASAK kara para aklama suçunun da olabileceğini belirtti
MASAK raporunda dolandırıcılık suçunun yanı sıra kara para aklamanın da olabileceğinin ifade eden mağdur avukatlarından Gizem Üğür, “Bizler yaklaşık 1 yıldan beri bu dosyayı takip etmekteyiz. Dosya sonunda MASAK raporu geldikten sonra şüpheliler hakkında yakalama kararı çıkartıldı. Gelen MASAK raporunda da şüphelilerin banka hesaplarında birden fazla büyük meblağlarda para akışı var. Bu para akışları 20 milyon, 30 milyon, 40 milyon gibi meblağlar. MASAK raporuna göre de bu paralar suçtan elde edilen gelir kapsamına alınmıştır. Buna göre de MASAK hesaplardaki bu para akışının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu ve aklama suçunu oluşturduğunu da beyan etmiştir. Buna göre de savcımız tutuklama kararı çıkartmıştır” şeklinde konuştu.