Kategori: Diyarbakır

  • Silahlı park kavgası

    Silahlı park kavgası

    Diyarbakır’da iki esnaf arasında park sorunu nedeniyle çıkan sözlü tartışma, silahlı kavgaya döndü. Kavgada baba ve oğlu yaralandı. Olay, 12.30 sıralarında Yenişehir ilçesi Şehitlik Mahallesi eski Mardin Yolu Caddesi’nde meydana geldi. Alınan bilgilere göre, iki esnaf arasında kaldırım kenarına ‘park etme’ nedeniyle tartışma çıktı.

    Yaşanan arbedenin ardından kavganın büyümesiyle silahlar çekildi. Silahlı kavgada, baba M.S. ile oğlu S.S. ayağından yaralandı. Çevredekilerin durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirmesi üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Ekipler, yaralıları olay yerindeki ilk müdahalelerinin ardından çevredeki hastaneye kaldırdı. Polis, olay ile ilgili inceleme başlattı.

  • Fobisi olanlara anestezi tedavisi

    Fobisi olanlara anestezi tedavisi

    Diyarbakır’da, diş hekimi fobisi olan çocukların diş çektirme korkusu artık genel anestezi ve sedasyon yöntemi ile korkusuz bir şekilde yapılıyor. Diyarbakır Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi Diş Polikliniğinde diş tedavisinden korkan çocuklara genel anestezi ve sedasyon yöntemi ile diş tedavisinin daha kolay yapılması sağlanıyor. Diyarbakır Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesinde Diş Hekimi olarak görev yapan Şeyma Olgaç Akgönül, 2,5 aydır bu işlemlere başlandığını ve çocuk hastaların hiçbir şekilde stres yaşamadan bütün işlemleri tek seferde yaptıklarını söyledi.

    Diş çektirme fobisi olan çocukların artık korkmadan diş çektirmelerinin stressiz bir şekilde yapıldığını belirten Akgönül, “Hastanemizde bugün kadar genel anestezi altında engelli, yetişkin ve çocuk hastalarımızın tedavisi yapılmaktaydı. Dental fobisi olan, erken çocukluk çağı çürüğü olan, kalp hastalığı olan çocuklarımızın tedavisine de Hastanemizde 2,5 aydır başlamış bulunmaktayız.

    Diş hekimi korkusu olan veya iletişim kurulamayan hastaların tedavisi her zaman diş ünitinde yapmak mümkün olmuyor. Bu nedenle çocuk hastalara genel anestezi ve sedasyon uyguluyoruz. Bu sayede hastalarımız herhangi bir stres yaşamadan bütün işlemlerini tek seferde gerçekleştirmiş oluyoruz” dedi.

    Genel anestezi ve sedasyon işlemlerini nasıl yapıldığı hakkında bilgi veren Akgönül, “Hastanemizde hem genel anestezi hem de sedasyon uygulanmakta. Sedasyonun genel anesteziden farkı; hava yolunun açık olması. Hava yolu açık olduğu için sedasyon altında sadece çekim ve birtakım yer tutucu ölçüsü alma gibi basit işlemleri yapabiliyoruz. Ama genel anestezi altında uzun işlemler, döner aletler, su ile çalışan aletlerimizi kullanabileceğimiz işlemleri gerçekleştiriyoruz. Hastamız 1 gün önceden anestezi doktoru tarafından muayene ediliyor.

    Genel anestezi almasında herhangi bir sakınca olup olmadığı değerlendiriliyor, gerekli tetkikler isteniyor ve yatışı yapılıyor Hasta anestezi alacağı için 6 ila 8 saatlik gıda ağızdan gıda alımının engellenmesi sonrasında ameliyathaneye alıp işlemlerine başlıyoruz. Ortalama 2-3 saat hastanın diş işlemlerine göre tedavi sürüyor.

    Sorasında hastalarımızı hastanemizde misafir ediyoruz, yavaş yavaş kendilerine geliyorlar. Hastada anestezinin etkisi tam geçtikten sonra eve uğurluyoruz. Ertesi günde okula veya kreşe gidebilirler, gayet rahat bir şekilde hayatlarına devam edebiliyorlar” şeklinde konuştu.

  • 9 yaşındaki çocuk hayatını kaybetti

    9 yaşındaki çocuk hayatını kaybetti

    Diyarbakır’ın Bismil ilçesinde Dicle Nehri’ne düşen 9 yaşındaki çocuk hayatını kaybetti.Alınan bilgilere göre, Bismil ilçesi Dicle Mahallesi’nden geçen Dicle Nehri’ne düşen 9 yaşındaki A.O.A. akıntıya kapıldı. İhbar üzerine olay yerine AFAD, sağlık, itfaiye ve kolluk kuvvetleri sevk edildi.

    Yapılan arama çalışmaları sonucunda 9 yaşındaki çocuğun cansız bedenine ulaşıldı. Ceset, otopsi yapılmak üzere Dicle Üniversitesi Hastanesine sevk edildi. Olayla ilgili inceleme başlatıldı.

  • Genç basketbolcu trafik kazası kurbanı

    Genç basketbolcu trafik kazası kurbanı

    Zonguldak Spor Basket 67 Kadın Basketbol Takımı’nda geçen sezon forma giyen ve takımın 2. Lig’den 1. Lig’e yükselmesinde büyük rol oynadığı belirtilen Mihrace Yasemin Buğdaycı (31), memleketi Diyarbakır’da bisikletiyle seyir halindeyken trafik kazası geçirdi.

    Diyarbakır’ın Sur ilçesi Kıtıbıl Mahallesi’nde dün 17.00 sıralarında meydana gelen kaza sonrası durumun 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirilmesi üzerine Buğdaycı, Dicle Üniversitesi Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı.

    Hastanede yaşam mücadelesi veren Buğdaycı, dün saat akşam saatlerinde hayatını kaybetti.

    Buğdaycı’nın cenazesi yakınları tarafından Diyarbakır’da defnedilirken, olayla ilgili soruşturma sürüyor.

  • Tarihi geçmiş 500 kilogram gıda

    Tarihi geçmiş 500 kilogram gıda

    Sağlık İşleri Daire Başkanlığı, halk sağlığını korumak için bünyesinde oluşturduğu Gıda Denetim Ekipleri, aracılığıyla Yenişehir, Bağlar, Sur ve Kayapınar ilçelerinde gıda ürünü satışı yapan ve depolayan iş yerlerine yönelik denetimlerine devam ediyor.
    Ekipler, bozuk ve tarihi geçmiş gıdaları bertaraf etmek üzere tutanak karşılığında el koyuyor, belirlenen mevzuat dışında hareket ederek gıda satışı yapan işyerleri hakkında cezai işlem uyguluyor.

    Gıda denetim ekipleri yaptığı denetimlerde son kullanım tarihi geçmiş 250 kilogram tavuk eti ve 250 kilogram muhtelif gıdaya el koyarak imha etti.
    Büyükşehir Belediyesi, vatandaşın sağlıklı gıdaya ulaşımını sağlamak için denetimlerine devam edecek.

  • “Koma ve ölümle sonuçlanabiliyor”

    “Koma ve ölümle sonuçlanabiliyor”

    Diyarbakır Selahaddin Eyyubi Devlet Hastanesinde görevli Dahiliye Uzman Dr. Pelin Köprücü Arslan, “Sıcak çarpmasında genellikle şu belirtileri görüyoruz. Yüksek ateş, kuru ve kızarık cilt, kalp atım hızında artış, baş dönmesi, baş ağrısı ve hatta komaya kadar giden hastalarımız olabiliyor.

    Ciddi bir organ hasarına da neden olabiliyor ve ölüme kadar giden hasta sonuçlarını görebiliyoruz” dedi.
    Hava sıcaklığının artması ile kalp, tansiyon, şeker gibi kronik hastalığı olan vatandaşların dışarı çıkarken dikkat etmesi gerektiğini ve günlük en az 2,5 ila 3 litre su tüketmelerini söyleyen Dahiliye Uzman Dr. Pelin Köprücü Arslan, uyarılarda bulundu.

    Diyarbakır’ın çok sıcak bir iklime sahip olduğunu ifade eden Arslan, “Bu sebeple önereceğimiz çok şey var. En çok sıcak çarpması meydana geliyor. Artan nem oranı ile birlikte hastanın vücut ısısını dengeleme metabolizmasında bir sıkıntının meydana gelmesi ile terleme metabolizmasının bozulması ve hastanın ateşinin 40 derece ve üstüne çıkması ile meydana geliyor. Bizim bunu önlemek için, birçok önlemimiz var. Sıcak çarpmasında genellikle şu belirtileri görüyoruz.

    Yüksek ateş, kuru ve kızarık cilt, kalp atım hızında artış, baş dönmesi, baş ağrısı ve hatta komaya kadar giden hastalarımız olabiliyor. Ciddi bir organ hasarına da neden olabiliyor ve ölüme kadar giden hasta sonuçlarını görebiliyoruz” dedi.

    Güneş ışınının dik ve ultraviyolenin en fazla olduğu saatler olan 10.00-16.00 saatleri arasında özellikle çocuk ve kronik hastalığı olanların dışarı çıkmasını önermediklerini aktaran Arslan, “Mecburiyet durumunda çıkacak olsalar dahi şapka, güneş gözlüğü, yüksek koruyucu güneş kremi sürdükten sonra kısa süreli ve gölgelik yerlerden yürümelerini öneriyoruz. Sıcak havalarda vatandaşların sık sık sıvı besin tüketmelerini ve güneşin az olduğu yerlerde yürümelerini öneriyoruz” diye konuştu.
    “Özellikle yaz aylarında yorucu fiziksel aktiviteyi sıcak saatlerde önermiyoruz” diyen Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü:

    Spor yapılacaksa bile sabah serinliğinde ya da akşam serinliğinde yapılmasını öneriyoruz. Açık renkli kıyafetlerin giyilmesini öneriyoruz ve susama hissini beklemeden günlük ortalama 2,5-3 litre su tüketimini mutlaka öneriyoruz.

    Çünkü bu önlemler sıcak çarpmasını en aza indirebilmek için. Özellikle kronik hastalıkları olan şeker hastaları, diyabet hastaları, böbrek hastaları ve kronik kalp hastalıkları olan hastalarımızın için yaşlılar ve bebekler nasıl 10.00 ila 16.00 saatler arasında dışarı çıkmalarını önermiyorsak, bu hastalarda bizim riskli gruplarımız. Kronik hastalıkları olmayan dışında diüretik ve antidepresan grubu ilaç kullanan hastaların da sıcak çarpmasına yatkın olduğu biliniyor. Bu hastalarında sıcak çarpmasına dikkat etmesini söylüyoruz.”

    Geçen yıl Avrupa’da sıcak çarpmasından dolayı 60 bine yakın kişinin vefat ettiğini kaydeden Dr. Arslan, “Sıcak çarpması ölümcül de oluyor, olmasa dahi daha sonrasında kalıcı organ hasarı bırakabiliyor. Onun için ne kadar erken müdahale edilirse bizim için o kadar iyi. Erken müdahalede de sıcak çarpması düşündüğümüz hastayı hemen serin bir yere alıyoruz.

    İmkanımız varsa soğuk bir duş aldırıyoruz. Eğer imkanımız yok ise soğuk kompres uyguluyoruz. Koltuk altı, kasık ve dirsek içlerine soğuk uygulama yapıyoruz. Bilinci açık ve sıcak çarpması gerçekleşmiş ise, mümkün olduğunca sıvı alımını öneriyoruz. Hastanın bilinci kapalıysa damar yolunu açıp mümkün olduğunca damar yolundan sıvı takviyesini yapıyoruz” şeklinde konuştu.

  • Nefes nefese son dakikada sınava yetiştiler

    Nefes nefese son dakikada sınava yetiştiler

    Diyarbakır’da Kamu Personeli Seçme Sınavı’na (KPSS) giren adaylar okulların yolunu tuttu. Adaylar detaylı üst araması ve kimlik kontrolünden sonra içeriye alındı. Saat 10.00 itibarıyla okullarda kapılar kapatıldı. Bazı adaylar ise nefes nefese kalarak son anda sınava yetişti. Sınav saatinin gelmesiyle birlikte memur olmak isteyen çok sayıda aday, sınav salonlarında ter dökmeye başladı.

  • Diyarbakır’da anız yangınları iki kat arttı

    Diyarbakır’da anız yangınları iki kat arttı

    Hububat üretiminde başta gelen illerden olan Diyarbakır’da çiftçiler arazilerini daha rahat sürmek için anızları yakıyor. Alevlerin büyümesi ile çıkan yangınlar doğayı tehdit ederken, 2022 yılının ilk 6 ayında bin 477 olan anız yangını sayısı 2023 yılında iki katına çıkarak 2 bin 260’a ulaştı. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanı Veysel Yiğit, anız yangını vakalarında geçen yıl 636 ihbar alırken, bu yıl içinde bin 253 anız yangınına müdahale ettiklerini söyledi. Yiğit, vatandaşları kurak alanlardan geçerken dikkat etmeleri hususunda uyardı. Çiftçilerin hasat sonrası arazilerini yakmalarının atmosferi kirlettiğine dikkat çeken Yiğit, “İlimiz yaklaşık 7 milyon dekarlık tarım alanı varlığı ile ülkemizin en önemli illeri arasındadır. Bu alanın yaklaşık 5 milyon dekarlık kısmına buğday, arpa, mısır, çeltik ekilmektedir. Hasattan sonra tarlada kalan bitki artıkları organik yapıya sahip olup, mutlak suretle toprakla karıştırılması gerekirken, maalesef bölgemizde çiftçilerimiz yakarak insanların ve hayvanların yaşam kalitesini düşürerek atmosferi kirletmektedir” dedi.

    Anız yakmanın arazide büyük zararlar meydana getirdiğini aktaran Yiğit, “Toprakta bulunan organik maddenin yok olması, erozyon etkisi oluşturma, anız yakılan toprağın su tutma gücü azalmaktadır. Daha fazla kimyasal gübre kullanımı ve kötü bir toprak yapısına sebebiyet vermektedirler. Vatandaşlarımız arazilerindeki anızı da çeşitli nedenlerle yakıyorlar. Hasatta tutulan biçim boyları işlemesi zor olduğu için yakıyorlar. Toprak işleme kolaylığı sağlamak için ve saman ihtiyacının azlığı, fiyatların düşük olması nedeni ile anızları yakıyorlar. Tabii bu cezalandırılıyor. Mahalli Çevre Kurulu her sene gündemine alır, kurul üyeleri bildirilir, Tarım ve Orman İlçe Müdürlükleri aracılığıyla muhtarlıklara gerekli izahat yapılır” diye konuştu.

    Anız yangınlarının geçen seneye oranla iki katına çıktığının altını çizen Yiğit, “Çıkan yangınlar insan kaynaklı. 2022 yılının ilk 6 ayında ekin, ot, saman, anız gibi yangınların sayısı bin 477 iken, 2023 yılında baktığımızda bu sayı iki katına çıkmış, 2 bin 260’a dayanmış. Yine Haziran 2022 yılına baktığımızda 636 vakamız varken, 2023 yılında bu vakalar bin 253’e yükselmiş. Bu da artık insanların anız yakmada daha duyarsız olduğunu gösteren rakamlar. Çıkan yangınların çoğu insan kaynaklı olarak, kasıtlı, ihmal, tedbirsizlik, dikkatsiz davranma gibi nedenlerden meydana geliyor. Vatandaşların anız, bahçe atıklarını tedbir almadan yakması, söndürülmemiş sigara izmaritlerinin dikkatsiz bir şekilde yol kenarına atılması gibi nedenlerden bu yangınlar meydana geliyor” şeklinde konuştu.

  • Diyarbakır’da aydınlatma panosunda patlama

    Diyarbakır’da aydınlatma panosunda patlama

    Merkez Bağlar ilçesi 5 Nisan Mahallesi’nde Dicle Elektrik Dağıtım AŞ personeli tarafından trafodaki aydınlatma panosunda çalışma yapıldığı sırada ark patlaması yaşandı. Patlamada, teknisyen M.Z. ve N.K. yaralandı. İhbar üzerine olay yerine 112 Acil Sağlık ve polis ekipleri sevk edildi.
    Yaralılar, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine kaldırıldı.

  • Sahte güneş gözlüğü uyarısı

    Sahte güneş gözlüğü uyarısı

    Diyarbakır’da, 21’inci Bölge Güneydoğu Optisyenler Gözlükçüler Odası Başkanı Abdurrahim Erdoğan, “Sahte güneş gözlükleri ciddi göz hastalıklarına sebebiyet verir” dedi.
    Yaz aylarıyla birlikte güneş etkisini daha fazla göstermeye başladı.

    Vatandaşlar, güneş ışınlarından korunmak için çeşitli gözlükleri tercih ediyor. Güneş ışınlarının etkisiyle gözlerde ve ciltte birçok hastalık meydana gelirken, 21’inci Bölge Güneydoğu Optisyenler Gözlükçüler Odası Başkanı Abdurrahim Erdoğan, gün ortasında dışarı çıkan vatandaşların taktığı güneş gözlüklerine dikkat etmesi konusunda uyarılarda bulundu.

    Güneşten yayılan ultraviyole (UV) ışınlarının göz ve ciltler için ciddi sıkıntılar teşkil ettiğini ifade eden Erdoğan, “Güneşten yayılan ultraviyole (UV) ışınlar her ne kadar atmosferde kırılmalara uğrasa da gözlerimiz ve ciltlerimiz için ciddi sıkıntılar teşkil eder. Kaliteli bir güneş gözlüğü güneşli günlerde özellikle yaz aylarında kaliteli bir güneş gözlüğü kullanmak katarakt, glokom, göz etrafında oluşan etler ve göz kanlanması gibi birçok sıkıntının önüne geçecektir. Bunda da önemli olan kaliteli UV’dan elde edilen bir güneş gözlüğü takmak gerekmektedir” dedi.

    Merdiven altı güneş gözlüklerinin renklendirme işleminin boyadan elde edildiğini ve bu boyanın gözde ciddi hasara yol açtığının altını çizen Erdoğan, “Güneş gözlükleri UV’den elde edilerek renklendirilip atmosferden geçtikten sonra gelen UV’nin camda kırılmasıyla göz bebeklerimizden geçerek sarı noktada sağlıklı bir görüntüye sebep olur.

    Bu, kaliteli bir güneş gözlüğünün gözümüzdeki yolculuğudur. Merdiven altı olarak tabir ettiğimiz sahte veya orijinal olmayan güneş gözlüklerindeyse bu renklendirme işlemi boyadan elde edilir. Bu boya göz bebeklerimizin aşırı büyümesine, güneşten gelen zararlı ışıkların camda kırılmayıp direkt sarı nokta dediğimiz gözbebeğimizi geçtikten sonra görüntü alanında ciddi bir hasara sebebiyet vererek görüntüyü elde eder. Bu da başta da tarif ettiğimiz gibi ciddi göz hastalıklarına sebebiyet verir” diye konuştu.

    Vatandaşların, Sağlık Bakanlığı kontrolünde satış yapan optisyenlerden güneş gözlüklerini tedarik etmelerini tavsiye eden Erdoğan, şunları kaydetti:
    Vatandaşlarımız, kesinlikle Sağlık Bakanlığının denetimi altında olan, rutin kontrolleri yapılan optisyenlik müesseselerinden güneş gözlüklerini gönül rahatlığıyla tedarik etsinler. Her siyah gözlüğün koruyucu bir gözlük olmadığının farkına varsınlar. Sağlıklı bir güneş gözlüğü UV’den elde edilerek yapılan gözüktür. Öbür türlü gözlükler ise göze, cilde ve sağlığa zarar veren güneş gözlükleridir.”