Kategori: Diyarbakır

  • Bayram günü kadın cinayeti! Gece yarısı bıçakla saldırdı

    Bayram günü kadın cinayeti! Gece yarısı bıçakla saldırdı

    Diyarbakır’da 71 yaşındaki bir kişi, dini nikahla birlikte yaşadığı 46 yaşındaki 3 çocuk annesi kadını kıskançlık yüzünden yaşadıkları tartışmanın ardından 5 yerinden bıçaklayarak öldürdü. Polise teslim olan zanlı, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

    Diyarbakır’da Ramazan Bayramı’nın ilk günü olan merkez Kayapınar ilçesi Huzurevleri Mahallesi’ndeki evlerinde 71 yaşındaki Şehmus A., dini nikahla 25 yıldır birlikte yaşadığı 3 çocuk annesi Şirvan Dönmez ile iddialara göre kıskançlık yüzünden tartıştı.

    İkili yaşanan tartışmanın ardından uyumak için ayrı odalara geçti. Şehmus A., gece yarısı aldığı bıçakla eşi Dönmez’e saldırdı. Yaşanan bağrışmalar üzerine Dönmez, vücudunun 5 yerinden bıçaklanırken, Şehmus A. ise olay yerinden hızla uzaklaşarak kaçtı.

    5 YERİNDEN BIÇAKLANAN KADIN HAYATINI KAYBETTİ

    Çevredekilerin bağrışmaları duyması üzerine durum polise bildirildi. Olay yerine gelen ekipler kanlar içerisinde hareketsiz yatan kadını görünce sağlık ekiplerine haber verdi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipler yaptıkları müdahalede Dönmez’in yaşamını yitirdiğini belirledi. Dönmez’in cansız bedeni otopsi için Selahattin Eyyubi Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı.

    TESLİM OLDU

    Dönmez’in cansız bedeni yapılan otopsinin ardından Bağlar ilçesindeki Yeniköy Mezarlığı’nda defnedilirken, olay yerinden kaçan Şehmus A., yarım saat sonra bölgede bulunan karakola giderek teslim oldu.

    “KISKANÇLIK YÜZÜNDEN ÖLDÜRDÜM”

    Polis ekiplerine Şirvan Dönmez’i öldürdüğünü itiraf eden Şehmus A.’nın, gözaltına alınırken, olayı kıskançlık nedeniyle yaptığını iddia ettiği öğrenildi. Şehmus A., karakoldaki işlemlerinin ardından Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekiplerine teslim edildi. Sorgulanması yapılan Şehmus A., emniyetteki işlemlerinin ardından önceki gece akşam saatlerinde sevk edildiği nöbetçi mahkemece tutuklanarak cezaevine konuldu.

  • Köyünü Bursa gibi yeşil yapmak için kolları sıvadı

    Köyünü Bursa gibi yeşil yapmak için kolları sıvadı

    Diyarbakır’ın Çüngüş ilçesine bağlı kırsal Yukarışeyhler mahallelileri, 2019’da düzenlenen ağaç dikme kampanyasında aldıkları 1000’e yakın çam ve dut fidanlarını, 3 kilometrelik yol boyunca sağlı sollu dikerek, hayvanlardan korumak için de dikenlerle çevreledi. Yağmur yağmayınca ağaçları imece usulü sulayan mahalleli, kurumaması için destek bekliyor. Mahalleliden Orhan Taş, “Sulama konusunda çok sıkıntı çekiyoruz. Uzun hortumlar aldık. Zorlu bir süreç. Elimizden geleni yapacağız. Bunları yetiştirelim, devamı da gelecek. Burayı Bursa gibi yeşillendirmek istiyoruz” dedi.

    Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 2019’da ’11 Milyon Fidan’ sloganıyla düzenlediği ‘Geleceğe Nefes’ kampanyası kapsamında, Çüngüş ilçesi kırsal Yukarışeyhler mahallelileri, 1000 çam ve dut fidanı aldı. Nakliyesinden dikimine kadar mahallelinin emek verdiği fidanlar, 3 kilometrelik yol boyunca dikildi. Küçükbaşların fidanlara zarar vermemeleri için de etrafı dikenli telle çevrildi. Yaşadıkları yeri el birliğiyle Bursa gibi yeşil görüntüye kavuşturmak isteyen mahalleli, mevsimin kurak geçmesiyle fidanları yine kendi imkanlarıyla sulamaya başladı. Su sıkıntısı çeken mahalleli, bazıları kuruyan fidanlarını kurtarmak için tankerlerle 3 kilometrelik yol boyunca sulama yapmaya başladı. Sulama için destek bekleyen mahalleli, bu fidanları kurtardıktan sonra yazın kuşların da yuvası haline gelen ağaçların dikimine devam etmeyi hedefliyor.

    ‘SULAMADA SIKINTI ÇEKİYORUZ’

    Bursa’nın Nilüfer ilçesinden 2 yıl önce memleketi Çüngüş’ün kırsal Yukarışeyhler Mahallesi’ne dönen Orhan Taş, şunları söyledi:

    “15 sene Nilüfer ilçesinde kaldım. Köyü sevdiğimizden dolayı buraya döndüm. 2019’da fidan dikim kampanyasında köy halkıyla beraber talepte bulunduk. Bütün imkanlarımızla nakliyesi dahil dikimine kadar yaşlılarımızla beraber bunları ektik. Dut ve çam olmak üzere 1000’e yakın ağacımız var. Biz elimizden geldiğince sulamasını yapıyoruz. Tankerlerle suluyoruz. Bunları yetiştirmeye çalışıyoruz. Elimizden gelen bu kadar. Bursa’nın o görüntüsünün burada da olmasını istedik. Ağaçlardan sonuçta birçok canlı faydalanıyor. Neden bizim köyümüz de böyle olmasın, dedik. Bizim burada hayvancılık çok olduğu için bunları koruyamıyoruz. Köylüler olarak gittik, bizim dağ kesiminden dikenleri traktörlerle taşıdık, buraya getirdik. Ağaçları dikenlerle koruma altına aldık. Çekirgeler bile gelip bunları yiyorlar. Biz sonradan farkına vardık. Elimizden geldiğince korumaya çalışıyoruz. Uzun hortumlar aldık. Onlarla sulama yapıyoruz. Zorlu bir süreç. Bunları yetiştirelim, devamı da gelecek. Aralarda kuruyanlar var. Onları tekrar ekmeyi düşünüyoruz. Bunlar 2 sene falan sulandıktan sonra su istemiyorlar. İlk sene suladık. Burayı Bursa gibi yeşillendirmek istiyoruz.”

    ‘GELECEK NESİLLERE DAHA GÜZEL ÇEVRE BIRAKMAK İÇİN ÇALIŞIYORUZ’

    Mahalleyi yeşillendirmek için ellerinden geleni yaptıklarını ve köyün gençleri için de imece usulüyle çalışmalar gerçekleştirdiklerini dile getiren Cuma Akagündüz, “Çermik Gençlik ve Spor Kulübü halı sahasını yeniliyordu. Biz de eskilerini kendi imkanlarımızla buraya getirdik. Genç kardeşlerimizle beraber el birliğiyle imece usulü çalışıyoruz. Kardeşlerimiz top oynuyor. Mutluyuz. Bir emeğimiz olmuşsa ne mutlu bize. Daha iyi olması için tabi ki de destek bekliyoruz. Kim bize destek olursa teşekkürlerimizi iletiriz. Elimizden geldiğince köyümüzü güzelleştirmeye çalışıyoruz. Gelecek nesillere, genç kardeşlerimize daha güzel bir çevre, daha güzel bir köy bırakmak için elimizden geleni yapıyoruz” dedi.

  • Kılıçdaroğlu’nun kardeşi, evlat nöbetindeki aileleri ziyaret etti: Ben de ağabeyimi HDP’den istiyorum

    Kılıçdaroğlu’nun kardeşi, evlat nöbetindeki aileleri ziyaret etti: Ben de ağabeyimi HDP’den istiyorum

    Diyarbakır’da, terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarının bulunmasını isteyen 208 ailenin HDP binası önündeki oturma eylemi, 546’ncı gününe girdi. Aileleri, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kardeşi, Milli Beka Hareketi Genel Başkan Yardımcısı Celal Kılıçdaroğlu, elinde ‘Ben de ağabeyimi HDP’den istiyorum’ pankartıyla katılarak ziyaret etti.

    Diyarbakır’da, terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarının bulunmasını isteyen 208 ailenin, HDP il binası önündeki eylemi 546’ncı günde de sürdü. Evlat nöbetindeki aileleri, Milli Beka Hareketi Genel Başkan Yardımcısı Celal Kılıçdaroğlu ve beraberindeki heyet ziyaret etti. HDP İl Başkanlığı binası önündeki evlat nöbetinde aileleri ziyaret eden Kılıçdaroğlu, elinde ‘Ben de ağabeyimi HDP’den istiyorum’ pankartı taşıdı.

    ‘NEDEN BURAYA GELMİYOR’

    Elinde ‘Ben de ağabeyimi HDP’den istiyorum’ pankartıyla gelen ve ailelerle yaptığı görüşmenin ardından açıklama yapan Milli Beka Hareketi Genel Başkan Yardımcısı Celal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun buraya gelmesi gerektiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, “Ben şaşkınım neden buraya gelmiyor. Fakat bu insanlar burada çocuklarını bekliyor. Annelerin yüzünü güldürelim artık. HDP eş başkanlarına burada sesleniyorum, dağdaki masum çocukları serbest bırakın. Anneler Günü’nde nasıl ki bir gül veriliyorsa çocuklarımız da bir güldür. Annelerine teslim edin. Ağabeyim Kılıçdaroğlu da ‘Dostlarım’ dediği HDP’ye ve İyi Parti’ye bağlı kaldı. Bunlara bağlı kaldıkça buraları görmezden geldi. Diyarbakır’da CHP’nin il ve ilçe teşkilatları neden buraya gelmiyor. Gelsinler sahip çıksınlar buradaki annelere. Para ve pul istemiyorlar, evlatlarını istiyorlar sadece. Bir CHP’nin il ve ilçe başkanlarının taciz olaylarına mahkum oluyorsa, Didim Belediye Başkanı tacizden dolayı neden tutuklanmıyor ? CHP’lilerin yaptıkları zaten hırsızlık ve fuhuş, ne ararsan var. Rüşvet hepsi var bunlarda. Ağabeyimin dostları dediği zaten HDP’dir” dedi.

    Evlat nöbetindeki aileler de Celal Kılıçdaroğlu’na destek ziyaretinden dolayı teşekkür etti.

  • Gülistan cinayetinde azmettirici baba, ‘PKK üyeliği’ suçundan aranıyormuş

    Gülistan cinayetinde azmettirici baba, ‘PKK üyeliği’ suçundan aranıyormuş

    Diyarbakır’da Gülistan Şaylemez’in (37), kardeşi Abdullah (28) tarafından silahla vurularak, öldürülmesinin azmettiricisi olduğu ortaya çıkan baba Abdulvehap Şaylemez hakkında, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca ‘terör örgütü PKK üyeliği’nden yakalama kararı olduğu öğrenildi. Polisin, kızının cinayetini azmettiren Şaylemez’i yakalamak için geniş çaplı operasyonu sürüyor.

    Olay, 15 Şubat’ta akşam saatlerinde, Diyarbakır Adliyesi karşındaki Lise 4’üncü Sokak’ta meydana geldi. Kaldırımda yürüyen Gülistan Şaylemez’e, arkasından gelen kardeşi Abdullah Şaylemez, tabancayla 5 el ateş etti. Gülistan, kanlar içinde yere yığılırken, kardeşi Şaylemez de olay yerinden kaçtı. Silah seslerini duyanların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık görevlilerince yapılan kontrolde, Gülistan Şaylemez’in hayatını kaybettiği belirlendi. Abdullah Şaylemez, olaydan 3 saat sonra Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekiplerince yakalanarak, gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Şaylemez, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak, cezaevine gönderildi.

    BABA AZMETTİRDİ, OĞLU ALMANYA’DAN GELİP ÖLDÜRDÜ

    Gülistan Şaylemez’in öldürülmesiyle ilgili Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca başlatılan soruşturma sürüyor. Soruşturma kapsamında gözaltına alınıp, tutuklanan ve ablası Gülistan’ı öldürmek için Almanya’dan Diyarbakır’a geldiği belirlenen Abdullah Şaylemez, emniyet ve savcılık sorgusunda suçunu kabullendi. Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla soruşturmayı genişleten polis ekipleri, Gülistan’ın 6 ve 14 Şubat’ta babası Abdulvehap Şaylemez tarafından ölüm tehdidi aldığına yönelik yaptığı şikayetleri inceledi. Gülistan’ın şikayetleri ve katil zanlısı Abdullah Şaylemez’in ifadeleriyle baba Abdulvehap Şaylemez’in azmettirici olduğu belirlendi.

    ‘PKK ÜYELİĞİ’ SUÇUNDAN YAKALAMA KARARI VARMIŞ

    Kızı Gülistan’ın cinayetini azmettiren Abdulvehap Şaylemez’in soruşturmaya dahil olmasıyla hakkında adli araştırma yapıldı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca Şaylemez ile ilgili yapılan inceleme sonucu ‘terör örgütü PKK’ya üye olma’ suçundan yakalama kararı olduğu ortaya çıktı. İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri, hem ‘terör örgütü PKK’ya üye olma’ hem de ‘kızının cinayetini azmettirme’ suçundan aranan Şaylemez’in yakalanması için geniş çaplı operasyonu sürüyor.

    ANNESİ ALMANYA’DAN GELİP CENAZEYİ ALACAK

    Öte yandan kardeşi tarafından öldürülen Gülistan Şaylemez’in cenazesi, yapılan otopsinin ardından morgda bekletiliyor. Almanya’da yaşayan annesinin, hastaneyi arayarak, cenazeyi kendisinin teslim alacağını söylediği öğrenildi. Gülistan’ın cenazesinin nereye defnedileceği, annesinin gelip teslim almasının ardından netleşecek.

  • Bir kadın daha cinayete kurban gitti

    Bir kadın daha cinayete kurban gitti

    Diyarbakır’da eşinden şiddet gören kadın, baba evine sığındı. Cani koca, barışma vaadiyle tekrar eve götürdüğü eşini kurşuna dizip öldürürken, oğlu, baldızı ve yeğenini yaraladı.

    Olay, Diyarbakır’ın Yenişehir ilçesi Hantepe Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, Mehmet B., 6 çocuk annesi Süryan B.’ye şiddet uyguladı. Defalarca baba evine sığınan Süryan B., eşi tarafından ikna edilerek tekrardan evine döndü.

    Geçtiğimiz günlerde eşi tarafından tekrar şiddete uğrayan Süryan B., tekrar babasının evinin yolunu tuttu. Mehmet B., düzeldiğini ve bir daha asla şiddet uygulamayacağını söyledi. Kocasının sözüne güvenen Süryan B., tekrar evine döndü. Süryan B., öğlen saatlerinde oğlu Azad ve kardeşi Fatma S. ve kocasının yeğeni ile birlikte evde oturduğu esnada eşinin silahlı saldırısına uğradı.

    Çevredekilerin haber vermesi üzerine olay yerine 112 acil sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerince yapılan ilk incelemede Süryan B.’nin hayatını kaybettiği belirlendi. Olayda Fatma S., oğlu Azad ve Ebubekir yaralandı. Yaralılar, olay yerinde yapılan ilk müdahalelerinin ardından ambulanslarla hastaneye kaldırılarak tedavi altına alındı.

    Süryan B.’nin cansız bedeni otopsi yapılmak üzere morga kaldırılırken polis olayın ardından kaçan zanlının yakalanması için geniş çapta inceleme başlattı.

  • İki ilde daha mutasyonlu virüs tespit edildi

    İki ilde daha mutasyonlu virüs tespit edildi

    Son günlerde düşen Covid-19 vaka sayılarıyla gündeme gelen Tunceli’de bir kişide mutasyona uğramış Covid-19 vakası tespit edildi.

    Ülke genelinde olduğu gibi Tunceli’de de özellikle hafta sonu kısıtlamaları sayesinde Covid-19 vakasında yüzde 80’e yakın bir düşüş yaşandı.

    Vakaların düşmeye başladığı kentte ise ilk defa mutasyona uğramış virüs tespit edildi. Alınan bilgiye göre, bir doktor, görevli gittiği il dışı dönüşünde boğaz ağrısı şikayetiyle Tunceli Devlet Hastanesi’nde Covid-19 testi yaptırdı.

    Test sonucunda hekimde mutasyona uğramış Covid-19 tespit edildi. Bunun üzerine doktor ile temasta bulunduğu 4 kişi karantinaya alındı.

    Tunceli’de mutasyona uğramış ilk vaka tespit edilmesiyle birlikte mevcut düşüşün sürmesi için alınan tedbirlere herkesin uyması istendi.

    DİYARBAKIR’DA DA TESPİT EDİLDİ

    Diyarbakır’ın Lice ilçesinde bir kişide, mutasyona uğrayan ve daha hızlı yayılan koronavirüs tespit edildi. Şahsın yurt dışı bağlantısının olmadığı öğrenilirken, mahalle 14 gün boyunca karantinaya alındı.

    Lice ilçesi Dernek Mahallesi’nde, bir kişi baş, karın ve eklem ağrısı nedeni ile hastaneye gitti. Şahsa burada yapılan testinde mutasyona uğrayan ve daha hızlı yayılan koronavirüs tespit edildi.

    Şahsın yapılan tetkiklerinin ardından evde tedavisine başlandı. Mutasyonlu koronavirüs taşıyıcısı olan köylünün, daha önce yurt dışından gelen herhangi bir kişiyle temas etmediği kaydedildi. Lice Kaymakamlığı, mahallenin 14 gün boyunca karantinaya alındığını açıkladı.

  • Eşinin ölüm haberine kalbi dayanmadı

    Eşinin ölüm haberine kalbi dayanmadı

    Diyarbakır’da eşinin öldürüldüğünü duyan kadın kalp krizi geçirdi.

    Bağlar ilçesinde taksi şoförü Şemsettin Ayna ve akrabası arasında tartışma çıktı.

    Tartışmanın büyümesi üzerine akrabası Ayna’ya ateş açtı. Ağır yaralanan adam hayatını kaybetti.

    KARISI DA KALP KRİZİ GEÇİRDİ

    Eşinin öldürüldüğünü duyan Hatun Ayna da kalp krizi geçirerek yaşamını yitirdi.

    Polis, cinayet şüphelisini yakalamak için çalışma başlattı.

  • Sevgilisinin öldüğünü öğrenince canına kıydı

    Sevgilisinin öldüğünü öğrenince canına kıydı

    Diyarbakır’da, kalp krizi geçiren sevgilisi Medeni Aykal’ın (45) yaşamını yitirdiğini öğrenen sevgilisi Derman Bakır (25), hastane koridorunda göğsüne dayadığı tabancayı ateşleyip, yaşamına son verdi. Bu anlar, güvenlik kamerasına yansıdı.

    Olay, dün akşam saatlerinde Kayapınar ilçesinde bulunan özel hastanede meydana geldi. Bismil ilçesinde kalp krizi geçiren Medeni Aykal, ilk müdahalesinin ardından sağlık görevlilerince ambulansla hastaneye getirildi. Aykal, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Hastane koridorunda bekleyen sevgilisi Derman Bakır, iddiaya göre, Medeni Aykal’ın ölüm haberini aldıktan sonra çantasından çıkardığı tabancayı göğsüne dayayarak, ateşledi. Ağır yaralanan ve acil serviste hemen müdahale edilen Derman Bakır da kurtarılamadı. Medeni Aykal’ın cenazesi, bugün sabah saatlerinde yakınları tarafından teslim alınarak, Çınar ilçesinde toprağa verilirken, Derman Bakır’ın cansız bedeni ise otopsi için morga götürüldü.

    Öte yandan hastanenin güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerde Derman Bakır’ın, Medeni Aykal’ın ölüm haberini aldıktan sonra çantasından çıkardığı tabancayı göğsüne dayayıp, tetiğe bastığı ardından koltuğa yığıldığı ve silahın elinden yere düştüğü anlar yer aldı.

  • 3 kişinin öldüğü faciada bir tek onlar canlı bulundu

    3 kişinin öldüğü faciada bir tek onlar canlı bulundu

    Diyarbakır’da, doğal gaz kaynaklı karbonmonoksit zehirlenmesi sonucu avukat Ömer Baran, eşi Müjde Baran ve stajyeri Mahsun Akbaş’ın yaşamını yitirdiği evden 4 muhabbet kuşunun canlı olarak kurtarıldığı ortaya çıktı. Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Ornitoloji Uzmanı Prof. Dr. Recep Karakaş, kuşların da teorik olarak karbonmonoksitten etkilenmesi gerektiğini belirterek, “Uzun süre karbonmonokside maruz kaldıkları zaman kuşların da teorik olarak ölmesi gerekirdi ama şöyle yorumlanabilir; vücutlarının küçük olması, bulundukları odanın farklı olması ve akciğer yapılarının farklılığı, hayatta kalmalarına kısmen etki yapmış olabilir” dedi.

    Diyarbakır’ın merkez Yenişehir ilçesinde, 6 Ocak’ta avukat Ömer Baran’dan haber alamayan yakınları, durumu polis ekiplerine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine gelen polis ekipleri, kapıyı açan olmayınca Baran’ın evine girdi. Polis, 3 kişiyi yerde hareketsiz yatarken buldu. Yapılan incelemede avukat Ömer Baran, eşi Müjde Baran ve stajyeri Mahsun Akbaş’ın doğal gaz kaynaklı karbonmonoksit zehirlenmesi sonucu yaşamını yitirdiği tespit edildi. Olay sonrası evde bulunan 4 muhabbet kuşunun karbonmonoksitten etkilenmediği ve evden canlı çıkarıldığı ortaya çıktı. Avukat Ömer Baran’ın arkadaşı Ahmet İncel, ailenin isteği üzerine kuşları kendi evine götürdü.

    EVE GİREN YÖNETİCİ: 3’Ü DE YERDE YATIYORDU

    Baran ailesinin yaşadığı apartman yöneticisi Mehmet Gül, olay günü eve ilk girdiği anı anlattı. Yakınlarının onayıyla kapıcının terastan balkona inerek, camı kırıp, içeri girdikten sonra kapıyı açtığını ve kendisinin içeri girdiğini aktaran Gül, odada avukat Ömer Baran, eşi Müjde Baran ve stajyeri Mahsun Akbaş’ı yerde hareketsiz gördüğünü söyledi. İlk olarak nabızlarını kontrol ettiğini ve atmadığını fark ettiğini belirten Gül, sağlık görevlilerini aradığını söyledi. İçeri girdiğinde yoğun olmasa da koku aldığını kaydeden Gül, şunları söyledi:

    “Ben o esnada binanın girişindeydim. Ömer Bey’in bir yakını, ondan haber alamadığını söyledi. Beraber daireye çıktık, kapıyı çaldık, ses çıkmadı. Kapıda ayakkabılar vardı ama tepki veren yoktu. Ailesini aradık, kapıcımız ağabeyiyle görüştü. Ağabeyi, eve girmemizi istedi. Kapıcı çatıya çıkıp, terastan girip, salon camını kırıp, içeri girerek, bize kapıyı açtı. İçeri girdim, onların olduğu odaya girince 3’ü de yerde yatıyordu. Nabızlarını kontrol ettim, nabızları yoktu. Hemen 112’yi aradım. Akabinde de 112 ve polis ekipleri geldi. 3’ü de yatak odasında hemen yatağın kenarında yerdeydi. Ömer Baran yatağın sol tarafında, eşi sağ tarafında yüzükoyun, Ömer de sırtüstü yerdeydi; kusmuştu belliydi. Misafirleri olan Mahsun Akbaş, Ömer Baran’ın üstünde yüzükoyun vaziyetteydi.”

    ‘SALONDA KUŞLAR VARDI VE CANLIYDI’

    Evin salonunda muhabbet kuşları olduğunu ve onları canlı gördüğünü dile getiren bina yöneticisi Gül, “Daireye girdiğimizde kapıcı zaten salondan girdi, salonun köşesinde büyükçe bir kuş kafesi vardı. İçindeki kuşlar canlıydı. İlk girdiğimde bir koku hissettim ama bu ne kadar bir yoğun kokuydu emin değilim, bir koku vardı. Hatta emin olmak için cerrahi maskemi aşağı indirip koku almaya çalıştım. Evet bir gaz kokusu vardı. Eşi rahatsızmış, akşam onu hastaneye götürmüşler, gece 22.00 civarında eve gelmişler. Onları gören en son arkadaşımız, saat 22.00 gibi bırakmış eve” dedi.

    ‘KUŞLARIN OLDUĞU ODANIN KAPISI AÇIKTI’

    Kuşları kendi evine alan Ahmet İncel ise avukat arkadaşının evinde başka odada bulunduğunu ve kapısının açık olduğunu söyledi. İncel, “Biz cenazeleri indirdikten sonra oradaki polis, kuşları almamızı istedi. Baran’ın yakınlarının isteği üzerine kuşları evime getirdim. Böyle bir olayda kuşların neden ölmediğin bilemiyoruz. Aynı evin içinde başka bir odadaydı kuşlar ve odanın kapısı da açıktı” diye konuştu.

    PROFESÖR KARAKAŞ: TEORİK OLARAK KUŞLARIN ÖLMESİ GEREKİRDİ

    Karbonmonoksit düzeyinin insanların ölümüne neden olacak kadar yüksek olduğu evde kuşların ölmemesini değerlendiren Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Ornitoloji Uzmanı Prof. Dr. Recep Karakaş, teorik olarak kuşların da ölmesi gerektiğini belirtti. Vücutlarının küçük olmasının, başka odada olmalarının ve akciğer yapılarının farklı olmasının hayatta kalmalarına kısmen etki yapmış olabildiğini söyleyen Prof. Dr. Karakaş, şöyle konuştu:

    “Kuşların da teorik olarak etkilenmesi gerekir. En nihayetinde canlı ve bütün canlılar oksijene ihtiyaç duyar. Kuşlar da bizim gibi solunu yapıyor. Tabi onların solunum sistemi bizimkinden biraz daha farklı, memeli canlılarınkinden farklı. Kuşların akciğer yapısıyla insanların birbirinden farklılık arz ediyor. Örneğin bizlerde alveol varken, onlarda alveol dediğimiz yapı yok. Onlarda parabronkos yapısı var. Ayrıca kuşlarda akciğerlere bağlı hava keseleri var. Bununla bağlantılı olarak da biz nefes aldığımız zaman havadan bir kez faydalanmış olurken, onlar hava aldığı zaman bizim en az 4 katımız kadar havadan faydalanıyor. Yani hem havayı alırken hem de havayı verirken oksijenden faydalanmaları durumu söz konusu. Oransal olarak vermek gerekirse biz oksijenden yüzde 20 faydalanırken, onlar bizim 4 katımız yüzde 70-80 civarında faydalanıyorlar. Tabi doğal olarak bu farklılık bir fark yaratır ama bu her halükarda uzun süre karbonmonokside maruz kaldıkları zaman onların da teorik olarak ölmesi gerekirdi. Ama şöyle yorumlanabilir, vücutlarının küçük olması, bulundukları odanın farklı olması ve akciğer yapılarının farklılığı onların hayatta kalmasına kısmen etki yapmış diyebiliriz.”

  • Diyarbakır’da facia! 2’si avukat 3 ölü

    Diyarbakır’da facia! 2’si avukat 3 ölü

    Diyarbakır’ın Yenişehir ilçesinde, doğal gaz sızıntısı nedeni ile 2’si avukat 3 kişi hayatını kaybetti.

    Olay, Yenişehir ilçesi Ali Emiri 4. Sokakta bulunan Kalendar-3 Apartmanın 9’uncu katında meydana geldi.

    Edinilen bilgilere göre, dün gece görme engelli avukat Ömer Baran, öğretmen eşi Müjde Baran ve avukat arkadaşları Mahsun Akbaş ile eve geçti. Bir süre sohbet eden Baran çifti ile arkadaşları Akbaş daha sonra uyudu.

    Uzun süre haber alamayan yakınları Baran ailesinin yaşadığı eve geçti. Bu sırada, komşuları terastan Baran ailesinin yaşadığı eve girdi.

    Eve giren komşuları, 3 kişiyi hareketsiz bir şekilde gördü. Haber verilmesi üzerine olay yerine 112 acil sağlık ve polis ekipleri sevk edildi.

    Sağlık ekiplerince yapılan ilk incelemede, Ömer Baran ile Mahsun Akbaş’ın hayatını kaybettiği belirlendi.

    Durumu ağır olan Müjde Baran, olay yerinde yapılan ilk müdahalesinin ardından ambulansla hastaneye kaldırılarak tedavi altına alındı.

    Müjde Baran, hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti.

    Kapıcı ve bina yöneticisi ifadelerinin alınması için karakola götürülürken, polis ekiplerinin olay yerinde incelemesi sürüyor.