Kategori: Diyarbakır

  • Kuma getiren kocasını bıçakla yaraladı

    Kuma getiren kocasını bıçakla yaraladı

    Diyarbakır’da S.Ş. (46) adlı kadın üzerine kuma getiren eşi M.Ş.’yi (43) çıkan tartışmada, mutfaktan aldığı bıçakla yaraladı. M.Ş. tedaviye, S.Ş. ise gözaltına alındı.

    Olay, Bağlar ilçesi Mevlana Halit Mahallesi’ndeki bir sitenin 7’nci katında bulunan dairede meydana geldi. İddiaya göre sabah saatlerinde S.Ş., kocası M.Ş. ile üzerine kuma getirdiği gerekçesiyle tartışmaya başladı. Tartışma sırasında S.Ş., mutfaktan aldığı bıçağı eşine sapladı.

    Komşuların ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralı haldeki M.Ş., hastaneye kaldırılarak, tedavi altına alındı. S.Ş. de gözaltına alınarak, İlçe Emniyet Müdürlüğü Suç Önleme Büro Amirliği’ne götürüldü.

    S.Ş., ilk ifadesinde, eşi ile üzerine kuma getirdiği için tartıştığını, tartışma sırasında da mutfaktan aldığı bıçakla yaraladığını söyledi.

    Olayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.

  • Şırınga çikolatadan ölümde 2 tutuklama

    Şırınga çikolatadan ölümde 2 tutuklama

    Diyarbakır’da geçen yıl şırınga şeklinde ambalajı bulunan sıvı çikolatayı yediği sırada fenalaşarak hayatını kaybeden 7 yaşındaki Miraç Umut Bilgi’nin ölümüne ilişkin hazırlanan bilirkişi raporunda asli kusurlu bulunan 2 firma yetkilisi tutuklandı.

    Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca 28 Kasım 2019’da merkez Yenişehir ilçesinde yaşayan ve Seyrantepe İlkokulunda okuyan Bilgi’nin, bir bakkaldan aldığı çikolatayı yerken ambalajın kapağı boğazına kaçması sonucu yaşamını yitirmesine ilişkin başlatılan soruşturma sürüyor.

    Soruşturma kapsamında, hazırlanan bilirkişi raporunda, asli kusurlu bulunan 5 firma yetkilisinin ifade işlemleri tamamlandı. Savcılıktaki işlemlerinin ardından nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilen üretici firma yetkilisi S.Y. ve U.Y. “taksirle öldürmek” suçundan tutuklandı, 3 şüpheli ise adli kontrol hükümlerince serbest bırakıldı.

    NE OLMUŞTU?

    Eğitim gördüğü okulun yakınlarındaki bir marketten 28 Kasım 2019’da aldığı çikolatayı yerken ambalajın kapağının boğazına kaçması sonucu fenalaşan Miraç Umut Bilgi, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi altına alınmış, 6 Aralık 2019’da yaşamını yitirmişti.

  • Diyarbakır HDP il binası önünde gerginlik

    Diyarbakır HDP il binası önünde gerginlik

    Diyarbakır’da terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarının bulunması için HDP il binası önünde oturma eylemi yapan ailelerle, HDP’liler arasında gerginlik yaşandı.

    Diyarbakır’da çocuklarının terör örgütü PKK’ya, HDP aracılığıyla kaçırıldığını iddia eden 178 ailenin HDP il binası önünde eylemi 472’nci güne girdi.

    HDP il binasında Kayapınar ilçe kongresinin yapılacağı bilgisi üzerine polis, sabah saatlerinden itibaren geniş güvenlik önlemi aldı.

    Oturma eylemindeki ailelerin bulunduğu çadır ile HDP il binası girişi arasına demir bariyerler yerleştirildi.

    Partililerin binaya girmeye başlamasıyla aileler, çadırdan çıkarak ‘Kahrolsun HDP’ sloganları attı.

    Bu sırada partililerle aileler arasında gerginlik çıktı. İl binasına girmek isteyen aileleri polis engellerken, yaşanan gerginlik devam ediyor.

  • Kız çocuğunu kaçırmaya çalışan şüphelilere linç girişimi

    Kız çocuğunu kaçırmaya çalışan şüphelilere linç girişimi

    Diyarbakır’ın Sur ilçesinde 3 yaşında kız çocuğunu kulağındaki küpesi için kaçırmaya çalıştığı öne sürülen 2 şüpheli, mahalleli tarafından linç edilmek istendi. Şüphelilerden biri kaçarken, diğeri gelen polis tarafından yakındaki kiliseye götürüldü, ardından da gözaltına alındı.

    Olay, öğle saatlerinde Sur ilçesi Lalebey Mahallesi’nde meydana geldi. Biri bisikletli 2 kişi, sokakta oynayan 3 yaşındaki kız çocuğunu iddiaya göre bisiklete bindirip götürmek istedi. Ancak bu sırada kız çocuğu ağlayıp, bağırmaya başladı. Bunun üzerine şüpheliler, kızın kulağındaki küpeyi çıkarıp kaçmaya başladı. Mahalleli, peşlerine düştükleri şüphelileri yakaladı. Arbede sırasında şüphelilerden biri kaçtı. Mahallelinin dövdüğü diğer şüpheli ise gelen polis ekipleri tarafından yakındaki Meryem Ana Kilisesi’ne götürülerek linçten kurtarıldı. Takviye ekiplerin çağrılmasının ardından şüpheli, güvenlik önlemleri altında emniyete götürüldü. Diğer şüphelinin yakalanması için polis çalışma başlattı.

  • Teröristle fotoğrafı çıktı, montaj dedi

    Teröristle fotoğrafı çıktı, montaj dedi

    Diyarbakır’ın Lice ilçesinde düzenlenen operasyonla etkisiz hale getirilen, İçişleri Bakanlığı’nca Terörden Arananlar Listesi’nde ‘kırmızı kategori’de yer alan ‘Amara Doktor’ kod adlı Müzeyyen Aydınlı ile çekilmiş fotoğrafı ortaya çıktıktan sonra tutuklanan avukat Merve Nur Doğan hakkında hazırlanan iddianame, 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. İddianamede, Doğan hakkında ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçlamasıyla 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istendi.

    İl Jandarma Komutanlığı ekiplerince 3 Ekim’de, ‘Yıldırım-7’ operasyonu kapsamında Lice ilçesi kırsalında etkisiz hale getirilen 4 PKK’lı teröristten birinin İçişleri Bakanlığı’nca Terörden Arananlar Listesi’nde ‘kırmızı kategori’de, 10 milyon lira ödülle aranan terör örgütü PKK’nın sözde ‘orta saha Amed eyaleti özel güç sorumlusu’ ‘Amara Doktor’ kod adlı Müzeyyen Aydınlı olduğu belirlendi. Operasyonda ayrıca teröristlerin üzerinde örgütsel doküman ve çeşitli materyal ele geçirildi. Jandarma ekiplerince materyallerde yapılan incelemede öldürülen PKK’lı terörist Müzeyyen Aydınlı’nın bir kadınla çekildiği fotoğraf bulundu. Yapılan incelemede fotoğraftaki kadının 2018 yılında terör örgütüne katılan ‘Doğa Dilşa’ (Bese) kod adını kullanan Diyarbakır Barosu’na kayıtlı Merve Nur Doğan olduğu ortaya çıktı.

    ‘ELİNDE TERÖRİSTLER TARAFINDAN KULLANILAN M-16 MARKA SİLAH İLE ÇEKİLMİŞ FOTOĞRAF BULUNMUŞTUR’

    Güvenlik güçlerince 7 Ekim’de düzenlenen operasyonla gözaltına alınan avukat Merve Nur Doğan, sorgusunun ardından sevk edildiği adliyedeki mahkemede tutuklandı. Avukat Doğan hakkında hazırlanan iddianame, 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. Terör örgütü PKK’nın kuruluşu, yapılanması ve gerçekleştirdiği saldırılarla ilgili detaylı bilgiye yer verildiği iddianamede, “Şüpheli Doğan’ın üzerinde terörist kıyafeti giymiş bir şekilde, dağlık bir alanda, elinde teröristler tarafından kullanılan M-16 marka silah ile çekilmiş fotoğraf bulunmuştur. Doğan’ın etkisiz hale getirilen teröristler Aydınlı ve ‘Didar Serdar’ kod isimli Meryem Doğan ile uzun namlulu silahla dağlık alanda çekilmiş fotoğrafları da yer aldı. Bir fotoğrafta ise teröristler tarafından Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait hava araçlarınca kullanılan termal tespit cihazlarının görüşünü engellemesi için kullanılan kamuflajlı şemsiye ile çekilmiş fotoğrafının bulunduğu da belirlendi” ifadeleri yer aldı.

    TESLİM OLAN PKK’LI TERÖRİSTİN İFADESİ DE İDDİANAMEDE YER ALDI

    Teslim olan PKK’lı terörist E.B.’nin de ifadesi iddianamede yer aldı. E.B., ifadesinde avukat Doğan’ı kırsalda gördüğünü belirterek, “Birlik köyünde ‘Botan’ kod isimli Veli Taşkıran gelerek bulunduğumuz araca bindi. Taşkıran ve ‘Soreş Tatvan’ kod isimli Ferhat Akgün sohbet etmeye başladı. Taşkıran, ‘birazdan kız gelecek’ dedi. Akgün ise ‘avukat olan kız mı gelecek?’, Taşkıran ise ‘evet avukat kız gelecek’ diye cevap verdikten sonra araçtan indik. Sonra şüpheli lüks bir araçla geldi. Elinde çok sayıda rulo halinde ve bantlanmış, dış kısmında bir şeyler yazan kağıtlar vardı. Avukat, Taşkıran ve Akgün’ün yanına gitti ve yaklaşık 2 saat birlikte konuştular. Avukat ile Akgün çok samimiydi. Avukat elinde bulunan kağıtları Akgün’e verdikten sonra geldiği araçla köyden ayrıldı” dedi.

    İddianamede, sanık Doğan’ın terör örgütü PKK’ya katılım yapıp ‘Doğa Dilşa (Bese)’ kod adını aldığı belirtilerek, “Terör örgütü içerisinde sözde alan ve bölge sorumlusu olarak faaliyet yürüten örgüt mensupları ile yüz yüze görüşmeler yaptığı, silahlı terör örgütü PKK’nın üyesi olduğu ve üzerine atılı ‘silahlı terör örgütüne üye olma’ suçunu işlediği anlaşılmıştır” denildi.

    Avukat Doğan hakkında ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçlamasıyla 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istenilen iddianamede, mahkumiyeti halinde TCK’nin 53/1 maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarına hükmedilmesi talep edildi.

    İddianamede yer verilen ifadesinde sanık Doğan ise, fotoğrafın baş kısmının kendisine ait olduğunu ve söz konusu fotoğrafların montaj olduğunu ileri sürdü.

  • Besledikleri kediyi ayağı kesik halde buldu

    Besledikleri kediyi ayağı kesik halde buldu

    Diyarbakır’da aile hekimi Esra Cebe, oturduğu apartmanın bodrum katında site sakinleriyle beraber besledikleri kedilerden birinin arka ayaklarını kesik halde buldu. ‘Melek’ adını verdikleri kediyi veterinere götüren Cebe, olayı gerçekleştirenlerin yakalanması için şikayetçi oldu.

    Kayapınar ilçesi Diclekent Mahallesi’nde bulunan bir sitenin sakinleri, bodrum katta sokak kedilerini beslemeye başladı. Site sakini olan aile Hekimi Esra Cebe, hayvanları beslemek için dün öğlen saatlerinde bodrum kata girdiğinde ‘Melek’ adını verdikleri kedinin iki ayağını kesik halde buldu. Sitenin yakınında bulunan veteriner kliğine götürülen kediye, Veteriner Hekim Nurhan Kahraman ve Veteriner Sağlık Teknikeri Tuba Göklü tarafından müdahale edildi. Ameliyat edilen kedi, gözlem altında tutulurken aile hekimi Cebe karakola giderek şikayette bulundu. İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri olayı gerçekleştiren kişi ya da kişilerin yakalanması için çalışma başlatırken, kedi için de taburcu olduktan sonra yürüyebilmesi için yürüteç ayarlandı.

    Olayı anlatan Cebe, kedinin doğduğundan beri bodrum katta beslendiğini ve babasının da yardımıyla büyüttüklerini belirterek, “Önceki gün de oynuyordu, koşuyordu. Dün öğlen saatlerinde bodruma indiğimde kedinin ayaklarının kesik olduğunu gördüm. Toz toprak kaplamıştı. Hemen kliniğe getirdim ve ameliyata aldılar. Veteriner hekim bunun bir bıçak kesiği olduğunu söyledi. Araba motoruyla olacak bir kesik değildir. Ben de kedi ameliyattayken siteye gittim, ayak parçalarını aradım ama yoktu. Kan izlerini takip ettim. Kedilerin bodruma giriş çıkış yaptıkları yerde kan izi gördüm. Ama onun dışında dışarıda bulamadım. Güvenlik kayıtlarını inceledim. Saat 18.00 civarında oralarda sağlıklı gezerken gördüm. Kamera açısından çıktı ve görmedim. Daha sonra 155’i arayarak ihbarda bulundum. Bugün de ifade verdim. Polislerle beraber güvenlik kameralarını inceledik. Kedinin de başka açıdan karelerini gördük ama yan siteye gittiğini tespit ettik. Oranın da güvenlik kamerası çalışmıyor ama halen takipteyiz, kan izi arıyoruz. Kedimizin kalçadan itibaren bacakları yok” dedi.

    ‘TEDAVİDEN SONRA KEDİYE EMNİYETİN AYARLADIĞI YÜRÜTEÇ TAKILACAK’

    Veteriner Hekim Nurhan Kahraman da ilk başta trafik kazası diye düşündüklerini ifade ederek, “Kedinin kas yapısının çok da bozulmadığını gördük. Motora sıkışsaydı veya trafik kazası olsaydı illa bir motor yağı ya da kokusu olurdu ama öyle olmadığı çok barizdi. Kedi geldiğinde şoktaydı zaten. Serum taktık, ameliyatını yaptık. Dün akşam gözlem altındaydı. Şu anda iyiye doğru gidiyor. 15-20 günlük tedaviden sonra ona emniyet güçlerince ayarlanan bir yürüteç takılacak. Biz klinik olarak elimizden geleni sürekli yapıyoruz. Ücretsiz bir şekilde tedavilerini yapıyoruz ama bundan sonraki süreçte de sokak hayvanlarına bir şey olmaması adına hayvan hakları yasasının çıkmasını istiyoruz” diye konuştu.

    Öte yandan, arka iki ayağı kesilen kedinin olaydan önce sağlıklı bir şekilde site içerisinde yürüdüğü anlar da güvenlik kamerasına yansıdı.

  • Ortalık savaş alanına döndü: 20 yaralı

    Ortalık savaş alanına döndü: 20 yaralı

    Diyarbakır’da, araç parkı sırasında yaşanan küçük çaplı kaza nedeniyle iki aile arasında çıkan taşlı, sopalı, bıçaklı kavgada 20 kişi yaralandı. Cep telefonu kamerasına yansıyan kavgaya karışan kişilere kısıtlamayı ihlal ettikleri gerekçesiyle ceza kesti.

    ​Yenişehir ilçesi Fabrika Mahallesi’nde dün gece saatlerinde iddiaya göre, Koyuncu ailesinin bir ferdi, otomobilini park ederken Kurt ailesine ait otomobile çarptı. İki aile arasında bu yüzden çıkan tartışma büyüyünce polis ekiplerine haber verildi.

    Polis merkezine götürülen taraflar birbirinden şikayetçi oldu. Öğlen saatlerinde iki aile arasında tekrar başlayan tartışma kısa sürede taş, sopa ve bıçakların kullanıldığı kavgaya dönüştü.

    İhbar üzerine olay yerine çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Kavgaya yaralanan 20 kişi, kentteki hastanelere kaldırılarak tedaviye alındı. Polis, olayın yaşandığı sokağı giriş ve çıkışlara kapatarak önlem aldı. Bu arada kavga cep telefonu kamerasına yansıdı.

    KAVGA ANI CEP TELEFONU KAMERASINDA

    Saldırıya uğradıklarını iddia eden Halil Koyuncu, kuzeninin arabasını park ederken geri geldiğini ve diğer tarafın arabasına çarptığını ifade ederek, “Sonra niye vurmuşsun arabaya demiş. Orada tartışma çıkmış ve silah çekmiş. İki üç el o eve ateş ettiler. Silahı da polisler yakaladı. Bu sabah yine saldırdılar. Silah, taş ve sopayla. Kameraya çektik. Polislere verdik” dedi.

    Polis, kavgaya karışanlara kısıtlamayı ihlal ettikleri gerekçesiyle ceza kesti.

  • Çin aşısı Diyarbakır’da gönüllülere uygulandı

    Çin aşısı Diyarbakır’da gönüllülere uygulandı

    Türkiye’de gönüllü sağlık çalışanları üzerinde denenen ve Çin aşısı olarak bilinen Sinovac firmasının CoronaVac aşısı, Diyarbakır’da Dicle Üniversitesi Hastaneleri’nde gönüllü vatandaşlar üzerinde uygulandı. Dicle Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı ve İl Pandemi Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Kemal Çelen hem Türkiye’de hem de dünyada aşı karşıtlığının olduğuna dikkat çekerek, hastalığın seyrinin dikkate alınmasını ve aşıyla ilgili bir korkunun olmaması gerektiğini söyledi.

    Türkiye’de 15 Eylül’de Faz- 3 çalışmalarına başlanan Sinovac firmasının CoronaVac aşısı, bugüne kadar 726 gönüllü sağlık çalışanı üzerinde uygulandı. 1237 doz uygulaması yapılan aşı, 12 şehirde 25 merkezde gönüllü vatandaşlar üzerinde denenmeye başlandı. Diyarbakır’da, Dicle Üniversitesi Hastaneleri’nde de şimdiye kadar 20 gönüllü vatandaşa aşı uygulaması yapıldı. Dicle Üniversitesi Hastaneleri Başhekimi Prof. Dr. Mehmet Akdağ, Sağlık Bakanlığı’nın izniyle aşı çalışmalarının 2’nci ayağı olan gönüllüler üzerinde aşılama programına başladıklarını belirterek, “Pazartesi gününden itibaren 20 kişiyi aşıladık. Şu ana kadar herhangi bir sıkıntı yaşanmadı. Gayet iyi gidiyor. Planlama çerçevesinde aşılamaya devam edilecek” dedi.

    ‘BÖLGEDE AŞI OLMAK İÇİN ÇOK TALEP VAR’

    Dicle Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı ve İl Pandemi Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Kemal Çelen ise gönüllü vatandaşlardan çok talep olduğunu belirterek, “Talep eden gönüllülere yönelik, öncelikli olarak antikor ve PCR testlerini yaptık, 2 gün sonra da aşılamayı gerçekleştirdik. Günlük 20 gönüllü üzerinde aşılama yapıyoruz. Toplumda Çin aşısı olarak adlandırılan CoronaVac aşısında ekim ayında K1 çalışması dediğimiz sağlık gönüllüleriyle ilgili çalışmamız başladı. Bununla ilgili olarak 90 civarında hasta aldık. Şimdi toplum gönüllüleri üzerindeki Faz- 3 çalışmasıyla ilgili olarak da cuma günü Sağlık Bakanlığımızın onayıyla çalışma Türkiye’nin birçok yerinde başladı. Çok sayıda talep var. İnsanlar çok ilgili. Öncelikle herkese ilgilerinden dolayı teşekkür ediyorum. Günlük 20 toplum gönüllüsünün önce testlerini alarak Faz- 3 çalışmalarımıza dahil ediyoruz. Sadece Diyarbakır’dan değil, çevre illerden de talep var. Şu aşamada aşılarla ilgili olarak herhangi ciddi bir yan etkiyle karşılaşmadık. Hafif halsizlik, baş ağrısı, çok nadiren ateş gibi bulgular var. Fakat bunlar tüm aşılarda olan şeylerdir. Şu ana kadar herhangi bir sıkıntı görmedik. Aşı çalışmasına dahil olup, aşılarını yaptıranlar maske kullanımına riayet ediyorlar. Çünkü aşının bağışıklık geliştirip geliştirmediğini anlamak için antikor titresine bakılması gerekiyor. Bu nedenle tüm önlemlerin alınmasına devam etmek lazım. Fakat aşıya bağlı olarak herhangi bir önlem gerekmiyor. Normal vatandaş gibi hayatına devam ediyor” diye konuştu.

    ‘FAZ- 3 ÇALIŞMASI TAMAMLANINCA AŞI ECZANE RAFLARINDA YERİNİ ALACAK’

    Türkiye’de belirlenen gönüllü sayısına ulaşıldığı zaman Faz- 3 çalışmasının tamamlanacağını ve aşının eczane raflarında yerini alacağını belirten Çelen, “Bu bir faz çalışması olduğu için kontrollü bir çalışmadır. Gönüllü de hekim de aşı mı yoksa su mu aldığını bilmiyor. Bundan dolayı ara analiz henüz sonuçlanmadığı için çalışmanın resmi açıklamasını yapmak mümkün değil. Fakat sağlık gönüllülerimiz antikor testlerine baktılar. Antikorları gelişen çok sayıda gönüllümüz oldu. Çalışmanın analizi yapılmadığı için bu konuda net bir bilgi vermek çok doğru değil. Burada belirli bir sayı var. Türkiye’deki sayıya ulaşıldığı zaman Faz-3 çalışması tamamlanacaktır. Böylece eczane rafına geçecektir” ifadelerini kullandı.

    ‘AŞIYLA İLGİLİ KİMSENİN BİR KORKUSU OLMASIN’

    Hem Türkiye’de hem de dünyadaki aşı karşıtlığına dikkat çeken Prof. Dr. Çelen, hastalığın seyrinin dikkate alınmasını ve aşıyla ilgili bir korkunun olmaması gerektiğini vurgulayarak, “Aşı çalışmalarının sonuçları güvenilir ve etkin bulunduğu sürece birçok firmanın aşısına talebimiz olacaktır ve toplum aşılamasına geçilecektir. Tabi aşı karşıtlığı ülkemizde de dünyada da önemli bir problem. Birçok yerde aşıya karşı bir karşıtlık, bir olumsuz önyargı mevcut. Fakat hastalığın seyrine baktığımızda, yoğun bakım sürecini gördüğümüzde, aslında güvenirlik datalarının da son derece iyi olduğu bu dönemde aşılardan yana bir korkumuzun olmaması gerektiğini söylemek istiyorum” şeklinde konuştu.

    ‘ŞU AN İÇİN BİR SIKINTI YOK’

    Aşı olan gönüllü vatandaşlardan Mustafa Kemal Doğan, koronavirüsün tehlikeli olduğunu, takip ettiği kadarıyla aşının güvenli olduğu kanaatine vardığını belirterek, “Tüm dünyayı etkileyen bu tehlikeli hastalık hakkında duyduklarımız, konuşulanlar ve söylenenler bu aşının güvenli olduğuna dair kanaat oluşturdu bende. Ben de buna dayanarak başvurdum. Başvurum olumlu sonuçlandı. Şu an en ufak bir sıkıntı dahi yok. Yanma dahi olmadı” ifadelerini kullandı.

    Aşı olan bir diğer gönüllü Mehmet Cengiz ise aşı çalışmalarını başından beri takip ettiğini ve bu yüzden gönüllü olduğunu söyledi. Hocalara güvendiğini aktaran Cengiz, herhangi bir korkusunun olmadığını da ekleyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Takip ediyordum aşı çalışmalarını ve olmayı düşündüm. Bu yüzden gönüllü oldum. Ben de sağlıkçıyım, çok fazla bilgi sahibi olmamakla birlikte hocalarımıza güveniyorum. Hocalarımızla istişare ettikten sonra güvenerek oldum. İnşallah ülkemiz ve memleketimiz için de hayırlı olur. Şu ana kadar birçok hastaya yapılmış. Büyük bir yan etki görülmemiş. İnşallah bizde de olmaz. Şu an için öyle bir korkum yok.”

    HER 3 KİŞİDEN 2’SİNE GERÇEK AŞI UYGULANACAK

    15 Eylül’de Türkiye’de üçüncü faz çalışmalarına başlanan Sinovac firmasının CoronaVac aşısı, Türkiye’de 12 şehirde 25 merkezde 12 bin 450 gönüllü vatandaş üzerinde uygulanacak. Aşı çalışmasında, gönüllülerin bir kısmına gerçek aşı, diğer bölümüne ise plasebo veriliyor. Bu yöntem, bilgisayar programı tarafından rastgele olarak belirleniyor ve hangi gönüllüye ne yapıldığını araştırma ekibi bilmiyor. Gönüllü vatandaşlar üzerinde yapılacak denemelerde, her 3 kişiden 2’sine gerçek aşı uygulanacak. Bu sayede gerçek aşı ile aşı olmayanlar arasında etki farkı ortaya konulabilecek. Çalışmanın bitiminde, plasebo kolundaki tüm gönüllüler de tekrar merkezlere davet edilecek ve gerçek aşı uygulaması yapılacak.

  • Otomobilden 1 milyon 200 bin TL’yi böyle çaldılar

    Otomobilden 1 milyon 200 bin TL’yi böyle çaldılar

    Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde motosikletle takip ettikleri otomobilden, sürücüsünün park etmesinin ardından yaklaşık 1 milyon 200 bin TL bulunan çantanın çalınmasıyla ilgili 3 şüpheli yakalanarak gözaltına alındı. 3 şüpheli adliyeye sevk edilirken, MOBESE kameralarına yansıyan görüntülerde, bayi ziyaretinden dönen sürücü, çantasını çalan şüpheliyi önündeki minibüsün yüksekliğinden dolayı fark etmeyerek, aracına binip, yoluna devam ediyor.

    https://www.dailymotion.com/video/x7xp4me

    Olay, 17 Kasım’da Bağlar ilçesi Karacadağ Caddesi üzerinde gerçekleşti. İstanbul merkezli bir kombi firmasının satış sorumlusu olan Ömer Baytar, satış ve tahsilat için gittiği bayinin bulunduğu caddeye otomobilini park etti. Araçtan inip bayiye giren Baytar’ı takip eden motosikletli 2 kişi ise bir süre etrafında dolaşıp, kapının açık olup olmadığını kontrol ettikleri otomobilin biraz ilerisinde durdu. Motosikletten inen 1 kişi, otomobilin sol arka kapısını açtıktan sonra içinde yaklaşık 1 milyon 200 bin lira çek bulunan çantayı aldı. O sırada bayi ziyaretinden dönen Baytar, önündeki minibüsten dolayı hırsızın çantayı aldığını görmedi ve yanından geçti. Şüpheli hızla uzaklaşırken, Baytar da otomobiline binerek bölgeden ayrıldı. Daha sonra çantanın otomobilde olmadığını fark eden Baytar, bayiye geri dönerek, güvenlik kamera kayıtlarını izledi. Kayıtlarda hırsızlık olayını gören Baytar, polise giderek şikayetçi oldu. Bağlar İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerince olay yeri ve çevresinde yapılan incelemelerde olayı gerçekleştirenlerin Ş.İ., A.B. ve R.T. olduğu belirlendi. Bunun üzerine harekete geçen ekipler, şüphelileri yakalayarak gözaltına aldı. 3 şüpheli emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.

    HIRSIZI SANİYELERLE KAÇIRDI

    Mobese kamerasına yansıyan görüntülerde, motosikletten inen şüpheli sol arka kapıyı açarak içindeki çantayı aldıktan hemen sonra, Ömer Baytar da önündeki minibüsün yüksekliğinden dolayı hırsızlık olayını görmeyerek, otomobiline binip, bölgeden ayrılıyor.

  • Yüzüne tükürdü, market kamerasından izledi

    Yüzüne tükürdü, market kamerasından izledi

    Diyarbakır’da okuldan çıkıp evine giden 5’inci sınıfı öğrencisi N.Ş.’nin yolunu keserek yüzüne tüküren ve görüntüsü bir marketin güvenlik kamerasına yansıyan genç kızın, daha sonra geri dönerek kendi görüntüsünü izlediği ortaya çıktı. Güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerde, genç kızın markete cips almak için geldiği ve içeri girdikten sonra market sahibinin kendisiyle ilgili görüntüyü izlediğini fark ederek kendisinin de görüntüyü izlediği görülüyor.

    Olay, cuma günü akşam saatlerinde Kayapınar ilçesi Huzurevleri Mahallesi Diclekent Bulvarı’ndaki bir marketin önünde meydana geldi. İddiaya göre kaldırımda maskesiz yürüyen genç kız, okuldan çıkıp evine yürüyen 5’inci sınıf öğrencisi N.Ş.’yi durdurarak yüzüne tükürdükten sonra hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam etti. Olay, marketin güvenlik kamerasına da yansıdı. Olayın duyulmasının ardından N.Ş.’nin ailesi, tanımadıkları genç kızın koronavirüs olma ihtimaline karşı suç duyurusunda bulundu. N.Ş., yaşadığı olayı anlatarak, “Ben o gün okuldan geliyordum. Önüme bir kız çıktı. Ben onun önünden çekilmeye çalışırken, izin vermedi ve suratıma tükürdü. Şaşırdım, korktum ve onun yanından uzaklaştım. Onu tanımıyorum, daha önce hiç görmedim. Ben çıkmaya çalışıyordum ama o gelip önümü kesti. Yüzüme tükürdü ve gitti. Benimle hiç konuşmadı. Üzüldüm” dedi.

    CİPS ALMAK İÇİN GELDİĞİ MARKETTE KENDİSİNİ İZLEDİ

    5’inci sınıfı öğrencisi N.Ş.’nin yolunu keserek yüzüne tüküren genç kızın, daha sonra geri gelip kendini izlediği görüntüler de ortaya çıktı. Güvenlik kamerasına yansıyan görüntüde, genç kız, öğrencinin yüzüne tükürdükten sonra önce bir işyerine giriyor. Ardından geri gelip marketin önünden cips alıyor. Cipsin parasını ödemek için içeri giren genç kız, market sahibinin kendisiyle ilgili görüntüsünü izlediğini fark ederek bir an şaşkınlık geçirdikten sonra görüntüleri izleyip hiçbir şey söylemeden marketten ayrılıyor.+