Kategori: Dünya

  • Tayland’ın güneyindeki selde can kaybı 25’e yükseldi

    Tayland’ın güneyindeki selde can kaybı 25’e yükseldi

    Güneydoğu Asya ülkesi Tayland’da 22 Kasım’dan bu yana etkili olan şiddetli yağışların beraberinde getirdiği sel felaketinde can kaybı artıyor. Tayland Afet Önleme Merkezi tarafından yapılan açıklamada, hayatını kaybedenlerin sayısının 25’e yükseldiği bildirildi. Toplam 10 eyalette 664 binden fazla evin şiddetli yağış ve ani sellerden etkilendiği, yaklaşık 29 bin kişinin geçici barınaklara tahliye edildiği aktarıldı.

    Tayland Meteoroloji Dairesi ülkenin güneyinde şiddetli yağışın 5 Aralık’a kadar süreceğini belirterek özellikle dağ eteklerinde, su kenarlarında ve alçak bölgelerde ani sel ve su taşkınları meydana gelebileceği konusunda uyarıda bulundu.

  • TUSAŞ terör saldırısında adı geçen Velat Çetinkaya, İtalya’da yakalandı

    TUSAŞ terör saldırısında adı geçen Velat Çetinkaya, İtalya’da yakalandı

    TUSAŞ terör saldırısında adı geçen “Velat Çetinkaya”, İtalyan polisi tarafından Roma yakınlarındaki Ciampino kentinde yakalandı. İtalyan basını tarafından yapılan haberde, günübirlik kiralık bir dairede yakalanan Çetinkaya’nın Roma Temyiz Mahkemesi’ne çıkarıldığı kaydedildi. Çetinkaya’nın resmi prosedürlerin ardından Roma’daki Regina Coeli hapishanesine gönderildiği belirtildi.

    Hakkında uluslararası terörizm de dahil çeşitli suçlardan hakkında Avrupa çapında tutuklama emri bulunan 50 yaşındaki teröristin, 2022 yılında Stuttgart mahkemesi tarafından çıkarılan tutuklama emri gerekçesiyle Alman makamlarının talebi üzerine tutuklandığı aktarıldı.

    Çetinkaya’nın Alman makamlarına teslim edilmesi bekleniyor.

  • SMO’nun PKK/YPG’den geri aldığı Minnığ Askeri Hava Üssü görüntülendi

    SMO’nun PKK/YPG’den geri aldığı Minnığ Askeri Hava Üssü görüntülendi

    Suriye’de 27 Kasım’dan bu yana rejim güçleriyle muhaliflerin silahlı grupların çatışması devam ederken Suriye Milli Ordusu, PKK/YPG’ye karşı başlattığı Özgürlük Şafağı Operasyonu’nda Suriye’de M4 Halep-Rakka yolu üzerindeki termik santralin kontrolünü ele geçirmiş, Minnığ Askeri Hava Üssü’nde de kontrolü sağlamıştı. SMO’nun kontrolüne geçen Minnığ Askeri Hava Üssü görüntülendi. Hava üssünde bulunan tank ve mühimmat ele geçirildi. İdlib’ten gelen ekipler ise hava üssünde mayın temizleme çalışmalarına başladı.

  • Gürcistan’da göstericiler yine polisle çatıştı

    Gürcistan’da göstericiler yine polisle çatıştı

    Gürcistan’da hükümetin AB’ye katılım müzakerelerini 2028’e kadar durdurma kararına karşı düzenlenen protestolar 5. günde devam etti. Başkent Tiflis’in Şota Rustaveli Caddesi’ndeki parlamento önünde akşam saatlerinde başlayan protesto, göstericilerin binaya havai fişek ve farklı maddeler fırlatmasıyla bir kez daha çatışmaya dönüştü. Polis tazyikli su ve göz yaşartıcı gazla protestoculara müdahale etti. Parlamento binasından en az 400 metre uzaklaştırılan protestocular, farklı caddelere dağıldı. Kısa süre sonra tekrar Şota Rustaveli Caddesi’ne dönen protestocular, bu kez çöp konteynerleri ve sandalyelerle barikatlar kurdu, polise havai fişeklerle saldırdı.

    Gece saatlerinde şiddetli çatışmalar yaşanırken, onlarca kişi yaralandı, bazı göstericiler gözaltına alındı. Polisin tazyikli su, göz yaşartıcı gaz ve gaz bombalı müdahalesine rağmen gösteri sabaha kadar devam etti. Sabah saatlerinde Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya gelen protestocular, polisin müdahalesiyle İlya Çavçavadze Bulvarı’na, ardından Özgürlük Meydanı’na geçti. İçişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, 34 göstericinin gözaltına alındığı, 12 polisin ise yaralandığını belirtildi.

    Hükümetin AB kararı

    Gürcistan Başbakanı İrakli Kobakhidze 28 Kasım’da yaptığı açıklamada, 2028 yılının sonuna kadar AB ile müzakerelerin “şantaj aracı” olarak kullanıldığını gerekçe göstererek askıya alındığını ifade etmişti.

    Mart 2022’de AB üyeliği için başvuruda bulunan Gürcistan’a aday ülke statüsü, Aralık 2023’te verilmişti. Ancak ülkede tartışmalara neden olan ve “Rus yasası” olarak görülen “Yabancı Etkinin Şeffaflığı Hakkında” yasasının geçtiğimiz 29 Mayıs’ta yürürlüğe girmesinin ardından Gürcistan’ın AB’ye katılım süreci Temmuz’da askıya alınmıştı.

  • “Esad acımasız bir diktatördür”

    “Esad acımasız bir diktatördür”

    ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, günlük basın toplantısında gazetecilerin sorularını cevapladı. Miller, ABD’nin Suriye politikası sorulması üzerine, “Yakın vadede görmek istediğimiz şey, gerginliğin azaltılması, sivillerin ve azınlık grupların korunmasıdır. Ancak genel politikamız aynı. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararıyla uyumlu bir siyasi çözümle bu iç savaşı herkes için sona erdirecek ciddi ve güvenilir bir siyasi süreç görmek istiyoruz. Bu karar, Suriye rejimi ve muhalif grupların Suriye için ileriye dönük bir yol üzerinde müzakere edecekleri Birleşmiş Milletler tarafından kolaylaştırılan bir süreci öngörüyor. Önemli olan bu yolun Suriye öncülüğünde olması ve sürecin sonunda seçimlere varması. Uzun vadede görmek istediğimiz bu, ancak kısa vadede durumun yatıştırılmasını ve sivillerin korunmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Esad eli kanlı acımasız bir diktatördür”

    Miller, ABD’nin Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’a yönelik tutumuna ilişkin, “Politikamızda hiçbir şey değişmedi. Esad, ellerinde Suriye’deki masum sivillerin, kendi halkının kanı olan acımasız bir diktatördür. Sonuç olarak görmek istediğimiz şey, Suriye halkının liderlerinin kim olacağına karar verebileceği bir siyasi sürecin yürütülmesidir. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararı böyle bir süreci öngörüyordu. Suriye hükümeti hiçbir zaman bu sürece katılmadı” şeklinde konuştu.

    “Rusya ve İran’ın durumu istikrarsızlaştırmaya devam ediyor”

    Tüm ülkelere rejimin muhalif gruplarla diyalog kurması ve ülkedeki siyasi sürecin yürütülmesi için nüfuzlarını kullanma çağrısında bulunan Miller, “Ayrıca Rusya ve İran’ın Suriye içindeki istikrarsızlaştırıcı etkilerini durdurmalarının da faydalı olacağına inanıyoruz. Durumu istikrarsızlaştırmaya devam ettiklerini gördük, 10 yılı aşkın süredir sadece Suriye halkına değil, daha geniş bölgeye de faydası olmayan bir rol oynamaya devam ediyorlar” dedi.

  • Trump’tan açık tehdit

    Trump’tan açık tehdit

    ABD’nin seçilmiş Başkanı Donald Trump, kendi sosyal medya platformu Truth Social üzerinden yayınladığı mesajında Hamas’ı tehdit ederek, Gazze Şeridi’ndeki esirlerin serbest bırakılması çağrısında bulundu.Trump, “Herkes, Orta Doğu’da çok şiddetli, insanlık dışı ve tüm dünyanın iradesine aykırı şekilde tutulan rehineler hakkında konuşuyor. Ama hepsi laftan ibaret ve icraat yok. Şu hakikati ifade etmeme izin verin, eğer ABD Başkanlığı görevini gururla üstleneceğim 20 Ocak 2025 tarihinden önce rehineler serbest bırakılmazsa, bunun Orta Doğu’da ve insanlığa karşı bu zulmü işleyen sorumlular aleyhinde ciddi sonuçları olacak. Sorumlular, Amerika Birleşik Devletleri’nin uzun ve efsanevi tarihi boyunca darbe indirdiği herkesten çok daha şiddetli bir şekilde vurulacak. Rehineleri derhal serbest bırakın” dedi.

    Gazze Şeridi’nde 101 İsrailli esir bulunduğu tahmin ediliyor. Hamas tarafından bugün yapılan açıklamada, Ekim 2023’ten bu yana İsrail’in Gazze Şeridi’ne saldırılarında 33 esirin hayatını kaybettiği duyuruldu. Hamas, esirlerin serbest bırakılması için İsrail’in Gazze Şeridi’nden tamamıyla çekilmesini ve savaşın sona ermesini talep ediyor.
    Gazze Şeridi’nde Ekim 2023’ten bu yana İsrail saldırıları sonucu çoğunluğunu kadın ve çocukların oluşturduğu 44 binden fazla Filistinli hayatını kaybetti.

  • Romanya’da seçiminin ilk turuna ait sonuçlar onaylandı

    Romanya’da seçiminin ilk turuna ait sonuçlar onaylandı

    Romanya Anayasa Mahkemesi, 24 Kasım’da gerçekleştirilen cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk tura ait sonuçlarını onaylayarak, ilk turun iptaline ilişkin talebi reddetti. Anayasa Mahkemesi Başkanı Marian Enache, “Hakimler, oy birliğiyle 24 Kasım tarihinde gerçekleştirilen cumhurbaşkanlığı seçimi birinci turunun sonuçlarını onaylama ve ikinci turun 8 Aralık tarihinde gerçekleştirilmesini teyit etme kararı almıştır” dedi.

    Kararla birlikte savaşın şiddetlenerek devam ettiği Ukrayna’ya komşu olan Avrupa Birliği (AB) ve NATO üyesi ülkede halk, 8 Aralık’ta bir hafta arayla üçüncü defa sandık başına gidecek.
    Anayasa Mahkemesi’nin ülkedeki kısa süreli siyasi belirsizliğe son veren kararı, 24 Kasım’da yapılan seçimde aşırı sağcı aday Calin Georgescu’nun büyük bir sürprize imza atarak seçim yarışını ilk sırada tamamlaması ve seçimlere müdahale edildiği şüphesiyle yapılan itirazın ardından geldi. Rusya yanlısı olmakla suçlanan adayın kazanması sonrasında yapılan itirazın ardından mahkeme, oyların tekrar sayılmasına hükmetmiş, seçimin iptali talebine ilişkin kararı ise bugüne ertelemişti.

    Anayasa Mahkemesi’nin seçim sonuçlarını onaylamasıyla birlikte cumhurbaşkanlığı seçiminin 8 Aralık’ta yapılacak ikinci turunda bağımsız aday Calin Georgescu ile AB yanlısı Romanya Birliğini Kurtarın (USR) partisinin lideri Elena Lasconi’nin karşılaşacağı kesinleşmiş oldu. İlk turda seçim öncesinde anketlerde yüzde 10’un altında destek aldığı görülen Calin Georgescu, yaklaşık yüzde 23 oranında oy almıştı. Seçimde USR lideri Lasconi’nin oy oranı yüzde 19,18 olmuş, anketlerde ilk sırada gösterilen ve seçimlerin ikinci turuna katılmayı yaklaşık 2 bin 700 oy farkla kaybeden Başbakan Marcel Ciolacu’nun oy oranı ise yüzde 19,15 olmuştu.

    Romanya’da halk 1 Aralık’ta sandık başına gitmişti

    Romanya’da halk, 1 Aralık Pazar günü ise parlamento üyelerinin belirlendiği genel seçim için sandık başına gitmiş, seçimler sonucunda iktidar partisi Sosyal Demokrat Parti (PSD) güven tazelemiş fakat aşırı sağcı partiler de büyük kazanımlar elde etmişti. Aşırı sağcı partilerin parlamentonun yaklaşık üçte birine hakim olduğu seçimlerde PSD yüzde 22,3, aşırı sağcı Rumenlerin Birlik İttifakı (AUR) yüzde 18,3, Ulusal Liberal Parti (PNL) yüzde 14,3 ve cumhurbaşkanı adayı Elena Lasconi liderliğindeki USR yüzde 12,25 oranında oy almıştı. Yüzde 5 oranında seçim barajı uygulanan ülkede, aşırı sağcı partilerden SOS Romanya yüzde 7,75 ve Gençlerin Partisi (POT) ise yüzde 6,4 oranında oy alarak parlamentoya girmeye hak kazanmıştı. Etnik Macar vatandaşlara ait Romanya’daki Macarların Demokratik Birliği (UDMR) de yüzde 6,38 oranında oy alarak parlamentoya girdi.

  • İsrail Lübnan’da ateşkesi ihlal ediyor

    İsrail Lübnan’da ateşkesi ihlal ediyor

    Lübnan’da sağlanan ateşkesi ihlal eden İsrail, ülkenin farklı bölgelerine yönelik yeni saldırılar gerçekleştirdi. Lübnan Sağlık Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, İsrail ordusunun Bint Cubeyl bölgesine bağlı Haris köyüne düzenlediği saldırıda 5 kişinin hayatını kaybettiği, 2 kişinin ise yaralandığı bildirildi. Mercayun bölgesindeki Taluse beldesini hedef alan İsrail saldırısında ise 4 kişinin öldüğü, 1 kişinin yaralandığı aktarıldı.

    İsrail ateşkesi ihlal etmişti
    Hizbullah, Lübnan ile İsrail arasında 27 Kasım’da yürürlüğe giren ateşkes antlaşmasının İsrail tarafından defalarca ihlal edildiğini açıklayarak, Kefr Şuba Tepeleri’nin İsrail işgali altında olan Ruveysat el-Alem bölgesine “uyarı saldırısı” yapıldığını duyurmuştu. Fırlatılan roketler boş bir araziye düşerken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ise Hizbullah’a “güçlü bir şekilde yanıt verileceğini” söylemişti.

  • Suriye Milli Ordusu Tel Rıfat’ta

    Suriye Milli Ordusu Tel Rıfat’ta

    Suriye’de muhalif Heyet Tahrir Şam’ın (HTŞ) Rusya ve Suriye hava kuvvetlerinin İdlib’in güneyindeki bölgelere artan saldırılarına karşılık olarak ve Şam yönetiminin muhtemel saldırılarını önlemek amacıyla Halep’e 27 Kasım’da başlattığı operasyonu sürüyor.

    HTŞ’ye bağlı muhalif gruplar, Halep’in büyük bölümünde kontrol sağlarken Suriye Milli Ordusu (SMO) ise, Özgürlük Şafağı Operasyonu çerçevesinde terör örgütü PKK/YPG kontrolündeki Tel Rıfat’a girdi. SMO, Tel Rıfat kenti ve çevresindeki terörist PKK ile girdiği çatışmaların ardından kentin kontrolünü tamamen ele geçirdi. Kentte çok sayıda örgüt üyesini de yakalayan SMO, tanklar da dahil çok sayıda ağır aracı ele geçirdi. Tamamen hakimiyetin sağlandığı Tel Rıfat’ta SMO’nun temizleme çalışması yapması bekleniyor. SMO, kent çevresinde ilerleyişini ise sürdürüyor.

  • Biden, oğlu için af yetkisini kullandı

    Biden, oğlu için af yetkisini kullandı

    ABD Başkanı Joe Biden, daha önce hakkındaki yasal sürece müdahale etmeyeceğine açıkladığı oğlu Hunter Biden için resmi af çıkardı. Vergi kaçakçılığı ve silah edinmede usulsüzlük yapmakla suçlanan oğlu için yayınladığı açıklamada, “Bugün oğlum Hunter için bir af imzaladım. Göreve geldiğim günden bu yana Adalet Bakanlığı’nın karar alma sürecine karışmayacağımı söyledim. Oğlumun seçilerek ve haksız yere yargılanmasını izlerken bile sözümü tuttum. Silahı suç işlerken kullanma, çoklu satın alma veya sahte alıcı olarak satın alma gibi ağırlaştırıcı faktörler bulunmadan, insanlar yalnızca silah başvuru formunu doldurma şekilleri nedeniyle ağır suçlamalarla yargılanmazlar. Ciddi bağımlılıkları nedeniyle vergilerini geç ödeyen, ancak daha sonra faizi ve cezalarıyla geri ödeyenler için genellikle cezai olmayan çözümler sağlanır. Hunter’a farklı davranıldığı açıktır” ifadelerini kullandı.

    Davalarındaki suçlamaların Kongre’deki birkaç siyasi rakibinin kendisine saldırmaları ve seçilmesine karşı çıkmalarının ardından ortaya çıktığını belirten Biden, Adalet Bakanlığı tarafından kabul edilen dikkatlice müzakere edilmiş bir anlaşmanın mahkeme salonunda bozulduğunu, Kongre’deki birkaç siyasi rakibinin siyasi baskı uyguladığını öne sürdü.
    “Anlaşma geçerli olsaydı, Hunter’ın davalarının adil ve makul bir çözümü olacaktı” ifadesini kullanan Biden, “Hunter’ın davalarını inceleyen hiçbir makul kişi, onun sadece benim oğlum olduğu için seçildiğinden başka bir sonuca varamaz. Acımasız saldırılara rağmen 5 buçuk yıldır uyuşturucu kullanmayan Hunter’ı yıldırmak için bir çaba gösterildi. Hunter’ı yıldırmaya çalışırken, beni yıldırmaya çalıştılar. Yeter artık” dedi.

    Suçlu bulunmuştu

    Daha önce uyuşturucu ve alkol bağımlılığıyla mücadele ettiği bilinen Hunter Biden, Eylül ayında 1.4 milyon dolar vergi kaçırdığı iddiasıyla açılan federal vergi davasında kendisine yöneltilen 9 suçlamanın tamamını kabul etmişti. Biden, Haziran ayında ise federal lisanslı bir silah satıcısına yalan söylemek, silah satın alırken uyuşturucu bağımlılığı konusunda yanlış beyanda bulunmak ve 11 gün boyunca yasa dışı olarak silah bulundurmaktan suçlu bulunmuştu. ABD Başkanı Biden ise oğlu Hunter Biden’ın suçlu bulunmasının ardından yaptığı açıklamada, “Bu davanın sonucunu kabul edeceğim” ifadesini kullanmıştı.