Kategori: Dünya

  • İngiltere’de halk sandık başında

    İngiltere’de halk sandık başında

    İngiltere’de erken genel seçimler için halk sandık başına gidiyor. İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden (AB) ayrılışının ardından gerçekleştirilen ilk genel seçimde Birleşik Krallık ülkeleri İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda’daki seçmenler, Avam Kamarasının 650 üyesini ve yeni hükümeti belirleyecek. Seçimler için yerel saatle 07.00’de başlayan oy kullanma işlemi, 22.00’ye kadar devam edecek. İngiliz hükümet kaynaklarına göre, 2023 yılı sonu itibarıyla 46 milyonu aşkın kayıtlı seçmenin bulunduğu ülkede vatandaşlar, yaklaşık 40 bin oy kullanma noktasında demokratik tercihlerini ortaya koyuyor.

    Seçimlerde 98 farklı siyasi parti yarışıyor

    Kurulacak yeni hükümetin 650 üyeli Avam Kamarası’nda en az 326 vekilin desteğini alması gerekecek. Hiçbir partinin meclis çoğunluğunu elde edememesi durumunda ise koalisyon hükümeti kurma yetkisini ilk üstlenecek isim, ülkenin başbakanı olacak.

    Seçimlerde yarışacak 98 farklı siyasi partiden en önemlileri arasında, Başbakan Rishi Sunak liderliğindeki Muhafazakar Parti, Keir Starmer liderliğindeki İşçi Partisi, Ed Davey liderliğindeki Liberal Demokratlar, Nigel Farage liderliğindeki sağ popülist bir parti olan Reform UK, John Swinney liderliğindeki İskoç Ulusal Partisi (SNP) ve Carla Denyer ile Adrian Ramsay eş başkanlığındaki Yeşil Parti yer alıyor. Oy kullanma işleminin sona ermesiyle 22.00’de sandık çıkış anketlerinin seçim sonuçlarına ilişkin ilk sonuçları ortaya koyması, seçimlere ilişkin resmi sonuçların ise sabah saatlerinde belli olması bekleniyor.

    “Britanya’nın geleceği oy pusulasında”

    Anketlerin genel seçimlerde tarihi bir zafer elde edeceğine işaret ettiği İşçi Partisi lideri Keir Starmer, halkın kendileri için oy vermeleri halinde İngiltere’nin bugün “yeni bir sayfa açabileceğini” söyledi. Seçim günü mesajında seçmenlere 14 yıldır devam eden Muhafazakar Parti iktidarına son verme çağrısı yapan Starmer, “Britanya’nın geleceği oy pusulasında. Bugün, son 14 yılı geride bırakmak için oy kullanın” diye konuştu. Downing Sokağı 10 Numara adresindeki Başbakanlık Ofisine kendisinin girmesi halinde Britanya’da değişim sözü veren Starmer, “Değişim, ancak oy kullanmanız halinde mümkün olacak” dedi. Starmer, “Bugün, Britanya yeni bir sayfa açabilir. 14 yıllık kaos ve gerilemenin ardından umut ve fırsat dolu yeni bir dönem başlıyor. Büyük ulusumuzun potansiyeli sınırsızdır. Britanya halkı, hırslarına uygun bir hükümeti hak ediyor. Bugün İşçi Partisi ile birlikte Britanya’yı yeniden inşa etme çalışmalarına başlama fırsatıdır” diye konuştu.

    Rishi Sunak için felaket öngörüsü

    Seçimler öncesinde İngiliz basını tarafından yayınlanan bazı anketler, Sunak liderliğindeki Muhafazakar Parti’nin tarihin en ağır yenilgisi ile karşı karşıya kalabileceğine işaret etti. İngiliz basını, Muhafazkar Parti’nin İngiltere Parlamentosu’nun alt kanadı Avam Kamarası’ndaki sandalye sayısının 100’ün altında düşebileceğini ve durumun Rishi Sunak’ın parti liderliğini kaybetmesiyle sonuçlanabileceğine dikkat çekti. Anket şirketi YouGov MRP tarafından yayınlanan bu hafta yayınlanan son anket, İşçi Partisi’nin yüzde 39, Muhafazakar Parti’nin yüzde 22, Reform UK’in yüzde 15, Liberal Demokratlar’ın yüzde 12 ve Yeşil Parti’nin yüzde 7 oy oranına sahip olduğunu göstermişti.

  • Biden başkanlık yarışından çekilmiyor

    Biden başkanlık yarışından çekilmiyor

    ABD Başkanı Joe Biden’ın başkanlık yarışından çekilip çekilmeyeceğini ilişkin tartışmalara Beyaz Saray’dan yanıt geldi. Beyaz Saray Basın Sözcüsü Karine Jean-Pierre, düzenlediği basın toplantısında kendisine yöneltilen Biden’ın eski ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı TV düellosundaki başarısızlığının ardından başkanlık yarıştan çekilmeyi planlayıp planlamadığı sorusuna “Kesinlikle hayır” yanıtını verdi.

    Biden, Trump’la karşılaşmasındaki başarısızlığından yurtdışı seyahatlerini sorumlu tutmuştu

    TV düellosunda Trump’a karşı üstünlük sağlayamayan Biden, kötü performansının ardından yaşına ilişkin endişeler nedeniyle başkanlık yarışından çekilmesi yönünde çağrıda bulunulmuştu. Biden, Trump’la karşılaşmasının “iyi gitmediğini” kabul etmiş, “En iyi gecem değildi. Ama gerçek şu ki çok zekice davranmadım. Tartışmadan önce yaklaşık 100 saat diliminden geçerek birkaç kez dünyayı gezmeye karar verdim. Çalışanlarımı dinlemedim, geri döndüm ve neredeyse sahnede uyuyordum. Bu bir mazeret değil ama bir açıklama” demişti.

  • “Rusya-Türkiye arasındaki ilişkiler ilerliyor”

    “Rusya-Türkiye arasındaki ilişkiler ilerliyor”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şanghay İşbirliği Örgütü 24’üncü Devlet Başkanları Zirvesi’ne katılmak üzere Kazakistan’ın başkenti Astana’ya geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, Nursultan Nazarbayev Uluslararası Havalimanı’nda, Kazakistan Başbakanı Oljas Bektenov, Kazakistan Sağlık Bakanı Akmaral Alnazarova, Kazakistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Alibek Bakayev, Astana Belediye Başkanı Jenis Kasımbek ve Türkiye’nin Astana Büyükelçisi Mustafa Kapucu karşıladı.

    “Rusya-Türkiye arasındaki ilişkiler ilerliyor”
    Erdoğan ziyareti kapsamında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir araya geldi. Putin görüşmenin basına açık kısmında yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile sürekli temas halinde olduklarını belirterek, “İkili ilişkilerimiz ile ilgili görüş alışverişinde bulunuyoruz, bölgedeki durumu ele alıyoruz. Uzun zamandır görüşmüyoruz. Yüz yüze görüşmekten memnuniyet duruyorum. Şunu ifade etmek istiyorum dünyadaki tüm zorluklara rağmen Rusya-Türkiye arasındaki ilişkiler adım adım gelişiyor ve ilerliyor” dedi. Geçtiğimiz aylarda iki ülke arasındaki ticaret hacminde küçük bir düşüş yaşandığına dikkat çeken Putin, “Fakat yıllık ticaret hacmimiz 55 milyar dolar bu da az bir rakam değil. Çeşitli stratejik projelerimiz planlı bir şekilde hayata geçiriliyor. Turizmde de rekor kırdık. Geçen sene 6.7 milyon Rus turist Türkiye’yi ziyaret etti. Turistlerimize sağladığınız elverişli şartlardan dolayı size teşekkür etmek istiyorum” şeklinde konuştu.

    “Bizim hedefimiz 100 milyar dolar ticaret hacmi”
    Cumhurbaşkanı Erdoğan da Putin ile uzun bir süredir yüz yüze görüşemediklerini ancak telefon görüşmeleri yaptıklarını ifade ederek, her iki ülkenin bakanlarının sürekli irtibat halinde olduğunu söyledi. Türkiye ve Rusya arasındaki ortak projelere ilişkin konuşan Erdoğan, “Sinop Nükleer Enerji Santrali ile ilgili görüşmelerimiz var. Bu konuda ciddi adımlar atabileceğimize inanıyoruz. Bu konu ile ilgili olarak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız muhatabı ile görüşmelerini sürdürüyor. Bu arada özellikle BOTAŞ ve GAZPROM arasındaki ilişkiler samimi bir havada devam ediyor. Sizin de ifade ettiğiniz gibi 55 milyar dolarlık bu ticaret hacmi bizim için çok çok önemli değil. Bizim hedefimiz 100 milyar doları yakalamaktı. Bu 100 milyar dolara ulaşabileceğimize inanıyorum. Böyle bir potansiyele sahibiz” dedi.

    Putin’e Türkiye daveti
    Turizm konusunda ise yaklaşık 7 milyon turistin Türkiye’ye gelmesinin çok önemli olduğunu vurgulayan Erdoğan, “Rus turistlerin Türkiye’de ağırlanması önem arz ediyor. Bu konudaki samimiyetimiz aynı kararlılıkla devam ediyor. Bunu aynı şekilde devam ettireceğiz. Yeter ki Rus turistler Türkiye’den memnun kalsınlar. Destinasyon olarak iyiyiz, güçlüyüz. Bunu aynı şekilde devam ettireceğiz. Rusya-Türkiye arasındaki bu sıcak ilişkinin ötesinde sizleri de en kısa zamanda ülkemde ağırlamak istiyorum” şeklinde konuştu. Putin de mutlaka Türkiye’ye geleceğini ifade ederek Erdoğan’ın davetine karşılık verdi.
    Cumhurbaşkanı Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan’a ziyarette Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Ticaret Bakanı Ömer Bolat eşlik ediyor.

  • Japonya’da ABD askeri skandalı

    Japonya’da ABD askeri skandalı

    Japonya’nın Okinawa eyaletinde görevli ABD askerleri hakkındaki cinsel saldırı iddiaları gündemdeki tazeliğini korurken, Japonya hükümetinden konuya ilişkin yeni bir açıklama geldi.

    Japonya Baş Kabine Sekreteri Yoshimasa Hayashi, son günlerde kamuoyuna yansıyan cinsel saldırı iddialarına ek olarak, Okinawa eyaletinde görevli ABD askerleri ile ilişkili 3 cinsel istismar vakası daha tespit edildiğini açıkladı. Vakaların 2023 yılının Şubat ve Ağustos ayları ile bu yılın Ocak ayında bildirildiğini belirten ancak detay vermeyen Hayashi, 3 olayda da şüpheliler hakkında dava açılmadığı bilgisini paylaştı. Hayashi, “ABD askeri personeli tarafından cinsel saldırı suçlarının işlenmiş olması son derece üzücü. ABD makamlarından yerel halk için büyük bir endişe kaynağı olan bu tür olayların önlenmesi adına gerekli tedbirleri almalarını istemeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

    ABD askerleri cinsel saldırı haberleri ile gündeme gelmişti

    Yaklaşık 30 bin ABD askeri personeline ev sahipliği yapan Japonya’nın Okinawa eyaleti, son zamanlarda ABD askerlerinin adının karıştığı cinsel saldırı iddiaları ile gündeme gelmişti. 25 yaşındaki ABD Hava Kuvvetleri personeli Brennon Washington’un geçtiğimiz yıl 24 Aralık’ta Yomitan Köyü’ndeki bir parktan arabasına alıp evine götürdüğü 16 yaşındaki bir kız çocuğuna cinsel saldırıda bulunduğu belirtilmişti. Son olarak geçen hafta, 21 yaşındaki Jamel Clayton adlı ABD deniz piyadesinin 26 Mayıs’ta Yomitan Köyü’nde bir kadına tecavüz girişiminde bulunmasının ardından tutuklandığı kamuoyuna yansımıştı.

    ABD’den açıklama gelmişti

    ABD Savunma Bakanlığı Basın Sözcüsü Tümgeneral Pat Ryder dün konuyla ilgili yaptığı açıklamada bu tür olaylardan üzüntü duyduklarını belirterek, “Bu personelin iddialara konu davranışları ABD ordusunun temel değerlerini yansıtmadığı gibi Japonya’da konuşlu askeri personelin ezici çoğunluğunun davranışlarını da temsil etmiyor” demişti. ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin’in konu hakkında Japonya hükümetiyle temasa geçip geçmediği sorusuna yanıt vermeyen Ryder, “İddiaların ciddiyeti bizi derinden rahatsız ediyor ve bunun yol açtığı endişeden üzüntü duyuyoruz. Japonya bizim en yakın müttefiklerimizden biri” ifadelerini kullanmıştı. Ryder, ABD askeri makamlarının iddiaları yürürlükteki yasalar ve anlaşmalar temelinde derinlemesine araştırdığını ve yerel makamlarla iş birliği yaptığını da sözlerine eklemişti.

  • İngiltere’de halk sandığa gidiyor

    İngiltere’de halk sandığa gidiyor

    İngiltere’de halk mayıs ayındaki sürpriz erken seçim kararı üzerine yarın sandık başına gitmeye hazırlanıyor. Ülkenin Avrupa Birliği’nden ayrıldığı 31 Ocak 2020 tarihinden bu yana gerçekleştirilecek ilk genel seçim olma özelliği taşıyacak 4 Temmuz seçimlerinde halk, Avam Kamarası’nın yeni üyelerini belirleyecek.

    Nüfusu yaklaşık 67 milyon olan ülkede, 45 milyondan fazla kişinin oy kullanma hakkı bulunuyor. Oy kullanma sürecinde hilenin önüne geçebilmek amacıyla bu seçimlerde ilk kez, fotoğraflı kimlik ibraz etme zorunluluğu uygulanacak. Birleşik Krallık’ta oy kullanma işlemi yarın yerel saatle sabah 07.00’de başlayacak ve 22.00’ye kadar devam edecek.
    Yeni hükümeti kuracak partinin 650 sandalyeli Avam Kamarası’ndaki vekillerin yarısından fazlasının desteğini elde etmesi gerekecek.

    Anketler, İşçi Partisi’nin zaferine işaret ediyor

    Genel seçimler öncesinde gerçekleştirilen kamuoyu yoklamaları, Keir Starmer liderliğindeki İşçi Partisi’nin, Başbakan Rishi Sunak liderliğindeki Muhafazakar Parti’nin açık ara önünde olduğunu gösteriyor. Dört hafta önce Britanya genelinde gerçekleştirilen anketler, muhalefetteki İşçi Partisi’nin oy oranının yaklaşık yüzde 40, iktidardaki Muhafazakar Parti’nin oy oranının ise yaklaşık yüzde 20 seviyesinde olduğuna işaret ediyor.

    Seçimlerin anketlerin işaret ettiği şekilde sonuçlanması halinde, İngiltere’deki 14 yıllık Muhafazakar Parti iktidarı sona erecek. Seçimlerin ardından kurulacak yeni hükümeti zayıf ekonomik büyümeden, Ukrayna ve Gazze’deki savaşa birçok problem bekliyor olacak.

    İşçi Partisi’nin vaatleri

    Zaferin kesin olduğuna işaret eden anketlere rağmen seçmenleri rehavete kapılmamaya çağıran İşçi Partisi lideri Starmer, İngiltere için değişim sözü verdi. Seçim kampanyası boyunca seçmenlere merkez-sol eğilimli partiye şans verme çağrısı yapan Starmer, yavaşlayan ekonomiyi büyütmeyi, altyapı yatırımları yapmayı ve Britanya’yı bir “temiz enerji süper gücü” haline getirmeyi vaat ediyor.

    İsrail’e karşı daha katı bir pozisyon benimsemesi beklenen ve daha önce Filistin devletini tanımak istediklerini açıklayan Starmer’ın iktidara gelmesi halinde İngiliz dış politikasında da önemli değişiklikler gözlenmesi bekleniyor.

    “Ülkemiz son derece önemli bir tercihle karşı karşıya”

    Ekim 2022’den bu yana görevde olan Rishi Sunak ise genel seçim sonuçlarının şimdiden kesinleştiği iddialarını reddediyor. Seçmenlerin İngiltere’nin zorlu bir dönemi geride bıraktığını gördüklerini savunan Sunak, dün bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada, “Bu sabah bir dağıtım merkezindeki işçilerle görüşebilmek üzere saat 04.00’te uyandım ve şimdi de sizinle birlikteyim. Seçim kampanyasının son anına kadar sahada olacağım çünkü ülkemizin son derece önemli bir tercihle karşı karşıya olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.
    İşçi Partisi’nin iktidara gelmesi halinde enflasyon, vergiler ve enerji fiyatlarındaki iyileşme sürecinin tersine döneceğini savunan Sunak, “Önümüzdeki hafta karşınızda olmamam halinde, vergi indirimi elde edemeyeceksiniz” dedi.

    Genel seçimlerin 5 yılda bir yapıldığı İngiltere’de son seçim 2019 yılı aralık ayında yapılmış ve eski Başbakan Boris Johnson liderliğindeki Muhafazakar Parti’nin galibiyetiyle sonuçlanmıştı.

  • Hindistan’da ayin izdihamı: 121 ölü

    Hindistan’da ayin izdihamı: 121 ölü

    Hindistan’ın Uttar Pradeş eyaletinde yer alan Hathras bölgesindeki Hindu ayini sırasında yaşanan izdihamda can kaybı arttı. Yetkililer, polisin 80 bin kişiye izin vermesine rağmen 250 bin kişinin katıldığı ayinde hayatını kaybedenlerin sayısının 121’e yükseldiğini açıkladı. Hayatını kaybedenlerin 112’sinin kadın olduğunu aktaran yetkililer can kaybının artmasından endişe ediyor. Yetkililer can kayıplarının büyük bir kısmının boğulma bir kısmının ise ezilme sonucu yaşandığını bildirdi.

    İzdihamın nedeni henüz netlik kazanmazken, Uttar Pradesh Eyalet Başbakanı Yogi Adityanath, izdihamın kalabalığın etkinlikten sonra aşağı inmekte olan din adamına dokunmak için sahneye doğru itmeye başlamasıyla meydana geldiğini söyledi.

    Polis, izdihamla ilgili soruşturma başlattıklarını ve sorumlular hakkında işlem yapılacağına vurguladı.

  • Berlin’de çeyrek final coşkusu

    Berlin’de çeyrek final coşkusu

    A Milli Futbol Takımı, 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası (EURO 2024) son 16 turunda Avusturya’yı 2-1 yendi ve adını çeyrek finale yazdırdı. Millilerin, EURO 2024’te çeyrek finale yükselmesi Almanya’nın başkenti Berlin’de büyük bir coşkuyla kutlandı. Maçın bitiş düdüğüyle birlikte sokaklara çıkan Berlinli Türkler, üzerlerinde milli takım formalarıyla ve ellerinde Türk bayraklarıyla zaferi kutladı. Bazı taraftarlar şehir içinde araba konvoyları oluşturdu. Karşılaşmanın hemen ardından, Türk mahallesi olarak bilinen Berlin’in Kreuzberg semtinde Türk taraftarlar, Oranienstrasse Caddesi’ni trafiğe kapadı ve kutlamalara başladı. Önce caddenin tekrar trafiğe açılması için olay yerine gelen polis, daha sonra bir müddet kutlama yapılmasına müsaade etmek için geri çekildi.

    Başkentteki kutlamanın ana merkezi yine Kurfürstendamm Caddesi üzerinde oldu. Türk taraftarlar gecenin ilerleyen saatlerinde, kısaca Kudamm olarak da isimlendirilen Kurfürstendamm Caddesi üzerindeki tarihi Kaiser-Wilhelm-Gedachtnis-Kirche Kilisesi önünde toplandı. Polis, sokağa çıkan ara yolları araç trafiğine kapatarak, kutlamalara yardımcı oldu. Kudamm’da toplanan yaklaşık 10 bin Türk taraftar, Türk bayraklarıyla ve milli takım formalarıyla gecenin ilerleyen saatlerine kadar büyük bir coşkuyla Avusturya zaferini kutladı. Polis zaman zaman renkli gaz fişeği kullanılmaması ve havai fişek atılmaması konusunda taraftarları uyardı. Uyarılara aldırış etmeyen bazı taraftarlar göz altına alındı. Kutlamalarda, Türk bayraklarının yanısıra Azarbeycan, Filistin, Doğu Türkistan ve Bosna Hersek bayraklarının da dalgalandığı görüldü. Polis gecenin geç saatlerinde Almanca ve Türkçe anonslar yaparak artık kutlamalara son verilmesini ve caddenin boşaltılmasını istedi.

  • Biden başarısızlığını seyahatlerine bağladı

    Biden başarısızlığını seyahatlerine bağladı

    ABD Başkanı Joe Biden’ın Cumhuriyetçi rakibi eski Başkan Donald Trump ile geçtiğimiz hafta gerçekleştirdiği televizyon tartışmasındaki performansına yönelik eleştiriler sürüyor. Virginia eyaletinin McLean bölgesindeki bir seçim kampanyası etkinliğinde konuşan Biden, Trump’la karşılaşmasının “iyi gitmediğini” kabul etti. Biden, “En iyi gecem değildi. Ama gerçek şu ki çok zekice davranmadım. Tartışmadan önce yaklaşık 100 saat diliminden geçerek birkaç kez dünyayı gezmeye karar verdim. Çalışanlarımı dinlemedim, geri döndüm ve neredeyse sahnede uyuyordum. Bu bir mazeret değil ama bir açıklama” dedi.

    Biden, 5- 9 Haziran’da Fransa’ya, 13-15 Haziran’daki G7 Liderler Zirvesi için İtalya’ya resmi ziyaret gerçekleştirmişti. ABD başkanı daha sonra 15 Haziran’da Los Angeles’ta seçim için bağış toplama etkinliğine katılmış, ertesi gün ise Washington’a geçmişti. Biden, Camp David’deki başkanlık konutunda 6 gün boyunca 27 Haziran’da yapılacak TV düellosuna hazırlanmıştı.
    Beyaz Saray yetkilileri, Biden’ın tartışma sırasındaki performansındaki aksaklıkların soğuk algınlığından kaynaklandığını ileri sürmüştü.

    Biden’ın performansı tartışmalara neden olmuştu

    ABD Başkanı Joe Biden ve ABD Başkan adayı Donald Trump, Kasım’da yapılacak başkanlık seçimleri öncesinde seçmenleri kendilerine oy vermeye ikna etmek üzere TV düellosu gerçekleştirmişti. Canlı yayınlanan ve 90 dakika süren program boyunca Biden’ın zaman zaman dikkatini toparlayamaması ve bazı noktalarda söylediklerinin anlaşılmaması demokratlar arasında endişeye yol açmıştı. İkili arasında gerçekleşen münazara, 81 yaşındaki Biden’ın yaşı ve bilişsel yetenekleri nedeniyle başkanlığa uygun olmadığı tartışmalarını yeniden alevlendirmişti.
    Donald Trump tartışma sonrası Virginia’da gerçekleştirdiği seçim mitinginde yaptığı konuşmada, “Sahtekar Joe Biden, tüm haftayı Camp David başkanlık konutunda dinlenerek ve dersine çalışarak geçirmesine rağmen, ne yaptığını bile bilmiyordu” şeklinde konuşmuştu.

  • Hollanda’nın yeni başbakanı Dick Schoof

    Hollanda’nın yeni başbakanı Dick Schoof

    Hollanda’da 22 Kasım 2023’de düzenlenen genel seçimlerin üzerinden 7 ay geçmesinin ardından ülkenin yeni başbakanı eski istihbarat başkanı Dick Schoof oldu. Schoof, liderliğindeki yeni hükümet Huis Ten Bosch Sarayı’nda Hollanda Kralı Willem Alexander’ın huzurunda yemin ederek görevine başladı.

    Schoof’un liderliğindeki koalisyon hükümetinde Geert Wilders’in aşırı sağcı Özgürlük Partisi (PVV), Özgürlük ve Demokrasi için Halk Partisi (VVD), Yeni Sosyal Sözleşme Partisi (NSC) ve Çiftçi Vatandaş Hareketi Partisi (BBB) yer alıyor. Schoof, koalisyona başkanlık etmesi için önerilen beşinci kişiydi.

    Wilders, kabinede yer almadı

    Seçimlerde yüzde 23,49 oy alan aşırı sağcı Wilders, başbakanlık görevi için gereken desteği alamamıştı. Wilders, kabinede yer almazken, partisi Ticaret Bakanlığı ve Göç Bakanlığı da dahil olmak üzere kabinedeki 15 bakanlıktan 5’ini aldı. Kabinede ayrıca, VVD, İklim ve Yeşil Büyüme Bakanlığını, NSC, Dışişleri Bakanlığını ve BBB ise Konut Bakanlığını aldı.
    Seçimlerde partisi mecliste 37 koltuk kazanan Wilders’ıni meclisteki en etkili siyasetçilerden biri olması bekleniyor. Wilders’ın başbakan olamaması ile Kur’an-ı Kerim’in yasaklanması, Hollanda sınırlarının kapatılması ve Hollanda’nın Avrupa Birliği (AB) içindeki geleceğiyle ilgili referandum düzenleme vaatleri rafa kalkmış oldu.

  • “Ukrayna ekonomisinin modernizasyonuna katılacağız”

    “Ukrayna ekonomisinin modernizasyonuna katılacağız”

    Avrupa Birliği’nin Ukrayna’ya yönelik yardımlarını sık sık eleştiren Macaristan Başbakanı Viktor Orban, AB Dönem Başkanlığını Belçika’dan devralınmasından bir gün sonra Ukrayna’nın başkenti Kiev’e geldi. Orban, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile ikili görüşme gerçekleştirdi. İki lider daha sonra basın toplantısı düzenledi. Zelenskiy’den barış görüşmelerini hızlandırabilecek bir ateşkesi değerlendirmesini isteyen Orban, Macaristan’ın Ukrayna ile çok daha iyi ikili ilişkilere sahip olmak istediğini ve ülkesinin Ukrayna ekonomisinin modernizasyonunda yer almaya hazır olduğunu söyledi. Orban, “Geçmişteki tüm anlaşmazlıkları kapatmaya ve geleceğe odaklanmaya çalışıyoruz. Ülkelerimiz arasında ilişkiler kurmak istiyoruz, diğer komşu ülkelerimizle yaptığımız anlaşmalara benzer şekilde Ukrayna ile de küresel bir işbirliği anlaşması imzalamak istiyoruz. İmkânlarımız doğrultusunda Ukrayna ekonomisinin modernizasyonuna katılacağız” açıklamasını yaptı.

    “Macaristan’da bir Ukrayna okulunun açılmasını ele aldık”

    Zelenskiy ise, 2 yıldır savaş halinde olan ülkesinin “adil bir barışa” ihtiyacı olduğunu ifade ederek, “Ziyaretinizin Macaristan’ın Avrupa Birliği Dönem Başkanlığının başlamasının hemen ardından gerçekleşmesini memnuniyetle karşılıyoruz. Bu, Avrupa önceliklerimizin ve Ukrayna’ya adil bir barış getirmenin ne kadar önemli olduğunun, mevcut güçlükleri çözmenin ve daha güçlü bir Avrupa ile ekonomik ve sosyal büyüme için yeni temeller sağlamanın ne kadar önemli olduğu gibi ortak Avrupa önceliklerimizin açık bir göstergesidir” dedi. Zelenskiy, açıklamalarını şu şekilde sürdürdü:
    “Ticaret, sınır ötesi işbirliği, altyapı ve enerji konuları gibi konuları ele aldık. Macaristan ve Ukrayna halklarına yönelik tüm endişeleri görüştük. Alanında bir ilk örnek olacak olan Macaristan’da bir Ukrayna okulunun açılmasını ele aldık ve Sayın Başbakan bu projeye destek vereceği konusunda bize güvence verdi” dedi.