Kategori: Dünya

  • Filipinler’de aşırı sıcaklarda 6 ölüm

    Filipinler’de aşırı sıcaklarda 6 ölüm

    Filipinler’de yılın başından bu yana etki gösteren aşırı sıcaklar 6 kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. Filipinler Sağlık Bakanlığı’ndan (DOH) yapılan açıklamada, 1 Ocak – 18 Nisan tarihleri arasında 34 kişinin aşırı sıcağa bağlı sağlık sorunları nedeniyle hastaneye kaldırıldığı belirtilirken, bunlardan 6’sının yaşamını yitirdiği kaydedildi. DOH’un Gözetim ve Müdahale Sistemi’ne kaydedilen 34 vakanın ülkenin Visayas, Ilocos ve Soccsksargen bölgelerinden bildirildiği aktarıldı.

    Birçok okulda eğitime ara verilmişti

    Filipinler’de aşırı sıcaklar hayatı olumsuz etkilemiş, aralarında Metro Manila’nın da bulunduğu 11 bölgede 42 santigrat dereceyi aşan sıcaklık değerlerinin insan sağlığı için risk oluşturduğu açıklanmıştı. Birçok okulda örgün eğitime ara verilirken, yetkililer aşırı sıcakların önümüzdeki aya kadar devam edeceği uyarısında bulunmuştu.

  • Meta’nın İsrail’e yardım ettiği iddiası

    Meta’nın İsrail’e yardım ettiği iddiası

    İsrail’in Filistinlilere yönelik soykırımı sürerken, dünyaca ünlü Meta teknoloji şirketinin İsrail’in katliamlarında payı olduğu iddia edildi.

    “Filistin İçin Teknoloji” adlı platformun kurucularından olan yazılım mühendisi Paul Biggar’ın yayınladığı raporlar, İsrail’in canlı hedeflerin yerini belirlemek üzere kullandığı Lavender adlı yapay zeka programının WhatsApp mesajlaşma platformundan yardım aldığını ortaya koydu. Meta’nın İsrail ordusuna WhatsApp gruplarını belirli kişilerle paylaşan Filistinliler hakkında bilgi sağladığı iddia edilirken, İsrail’in ise Lavender programı üzerinden WhatsApp ile bağlantı kurarak potansiyel hedeflerin yerini belirlediği belirtildi. Dev teknoloji şirketinin Filistin’deki katliama ortak olduğuna yönelik iddialar Meta’nın mahremiyet ilkesine yönelik şüphelere neden olurken, WhatsApp ise yaptığı açıklamada iddiaları reddetti. Raporların doğruluğuna dair hiçbir kanıt olmadığını söyleyen firma sözcüsü, “Hiçbir hükümete toplu bilgi sağlamıyoruz. Meta on yılı aşkın bir süredir tutarlı şeffaflık raporları sunmaktadır ve bunlar WhatsApp bilgilerinin talep edildiği sınırlı durumları içermektedir” dedi.

    Meta sansür iddiaları ile gündeme gelmişti

    WhatsApp’ın yanı sıra Facebook ve Instagram’ı da bünyesinde barındıran Meta şirketi daha önce de Filistin yanlısı paylaşımlara sistematik sansür uyguladığı iddiaları ile gündeme gelmişti. İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün (HRW) geçen Aralık ayında yayınladığı “Meta’nın Tutulmayan Sözleri: Instagram ve Facebook’taki Filistin İçeriğinin Sistemli Sansürü” başlıklı 51 sayfalık rapor, Mark Zuckerberg’e ait Meta’nın Filistin’i destekleyen barışçıl ifadeler ve Filistinlilerin insan haklarına ilişkin kamusal tartışmaları da dahil olmak üzere birçok paylaşımı erişimden kaldırdığı ya da sansürlediğini ortaya koymuştu.

  • Kur’an-ı Kerim 4.6 milyona satıldı

    Kur’an-ı Kerim 4.6 milyona satıldı

    İngiltere’nin başkenti Londra’daki Sotheby’s Müzayede Evi’nde dün gerçekleştirilen “İslam Dünyası ve Hindistan Sanatları” açık artırmasında çok sayıda eserin satışı yapıldı. Sultan I. Abdülmecid’in kızı Münire Sultan tarafından 1860’da yaptırılan büyük tezhipli Kur’an-ı Kerim ise rekor fiyata satıldı. Hattat İbrahim Hakkı tarafından yazılan ve 70 bin 90 bin pound değer biçilen eser, 114 bin 300 pounda (4 milyon 651 bin lira) alıcı buldu.

    Münire Sultan’ın eşi İbrahim İlhami Paşa adına yazdırdığı bilinen Osmanlı eseri, 18. yüzyıl ve özellikle 19. yüzyıla damga vurmuş olan Türk rokokosunun en güzel örneklerinden biri olarak görülüyor. Müzayedede ayrıca Osmanlı hattatlarına ait çeşitli eserlerin yanı sıra İznik çinileri, ipek seccadeler, maşrapalar, kilimler, hançerler, fincan setleri binlerce pounda satıldı.

     

     

  • Aliyev: “Fransa, Hindistan ve Yunanistan, Ermenistan’ı silahlandırıyor”

    Aliyev: “Fransa, Hindistan ve Yunanistan, Ermenistan’ı silahlandırıyor”

    Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenlenen “COP29 ve Azerbaycan için Yeşil Vizyon” başlıklı uluslararası foruma katıldı. ADA Üniversitesi’ndeki forumda konuşan Aliyev, Ermenistan’daki potansiyel ve mevcut intikamcı eğilimlerin kendilerini rahatsız ettiğini belirterek, “Endişelenmekte haklıyız. Çünkü Ermenistan topraklarımızı işgal etti, 1 milyon insanı evinden kovdu, topraklarımızı yağmaladı, her şeyi yok etti. Topraklarımızın yüzde 20’sini yerle bir etti. Dolayısıyla Ermenistan’da olup bitenleri ciddiye almaya hakkımız var” dedi.

    “Bu silahlar Ermenistan’a teslim ediliyor”

    Ermenistan’ın içişlerine, uzaktaki ülkelerle ilişkilerine karışmadıklarını belirten Aliyev, “Hiçbir ülkenin içişlerine asla karışmayız ve bunu bütün komşularımız biliyor. Ama bu bizim ulusal güvenliğimizle ilgili bir konu. Fransa, Hindistan ve Yunanistan’ın Ermenistan’ı bize karşı nasıl silahlandırdığını, bunu bize bir şeyi kanıtlamak istercesine açıkça yaptıklarını görerek sessizce oturup bekleyemeyiz” diye konuştu.
    Azerbaycan’ın tavrını Ermenistan hükümetine ve şu anda Ermenistan’a sahip çıkmak isteyenlere de ifade ettiğini vurgulayan Aliyev, “Bize karşı ciddi bir tehdit görürsek ciddi önlemler almak zorunda kalacağız. Bazıları tehlikeli, bazıları değil ama bu o kadar da önemli değil, bu silahlar Ermenistan’a teslim ediliyor. Bu nedenle yine bu platformu kullanan Ermenistan’a mesajım, bunu yapmamanız gerektiğidir. Tekrar söylüyorum mesajım kibirli bir uyarı olarak algılanmamalıdır” ifadelerini kullandı.

    “Endişelenmeye hakkımız var”

    Ermenistan’a karışmayacaklarını söyleyen Aliyev, “Bu onların hayatı ve onların ülkesi. Ama bize karşı askeri güç gösterdiklerinde, bazen birliklerini sınırımıza yoğunlaştırdıklarında biz sessizce oturamıyoruz. Bu bizim güvenliğimiz ve endişelenmeye hakkımız var. Bu nedenle onlara ve onları Azerbaycan’a karşı cephe olarak kullanmak isteyenlere mesajım şudur: Yapmayın. Ermenistan’a ne kadar silah gönderilirse gönderilsin bize karşı hiçbir şansları yok” şeklinde konuştu.
    İkinci Karabağ Savaşı’nın da bunu gösterdiğini aktaran Aliyev, “Sadece 44 gün boyunca sıradan insanların tırmanamayacağı dağlara tırmandık ve bunu hafif silahlarla yaparak onların ordusunu tamamen yok ettik” dedi.

    “Azerbaycan ve Ermenistan oldukça yapıcı davranışlar sergiliyor”

    Savaşlarla karşılaştıklarını ve şimdi bu sayfayı çevirme şanslarının olduğunu belirten Aliyev, “Bugün Ermenistan-Azerbaycan sınırında gördükleriniz, perde arkasında göremedikleriniz, iki ülke temsilcileri arasındaki temaslar, daha açık ve yapıcı tartışmalar da bununla ilgilidir. Sınırların belirlenmesi konusunda Azerbaycan ve Ermenistan oldukça yapıcı davranışlar sergiliyor. Görülen onun bir parçasıdır, bu bir sonuçtur. Ancak bu sonuç düzenli temaslardan ve olumlu dinamiklerden geliyor. Bu çalışmayı pekiştirip ilerlememiz gerekiyor” diye konuştu.

    “Ermenistan 3 yılı aşkın süredir bu hükmü fiilen ihlal ediyor”

    Zengezur Koridoru konusuna değinen Aliyev, “Evet Üçlü Deklarasyon’da ‘Zengezur Koridoru’ kelimesi geçmedi ama Azerbaycan’ın doğusu ile Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti arasında ulaşım bağlantısı olması ve Rusya sınır güvenlik güçlerinin kontrolü sağlaması gerektiği söylendi. Bu belge Başkan Putin, Başbakan Paşinyan ve ben tarafından imzalandı. Şimdi Ermenistan 3 yılı aşkın süredir bu hükmü fiilen ihlal ediyor. Artık dedikleri gibi bu paragraftan kurtulmak istiyorlar. Ancak bu mümkün değildir” ifadelerini kullandı.
    Ermenistan’ın Nahçıvan ile kara bağlantısı kurma ihtimalini engellediğini kaydeden Aliyev, “Bu davranış kesinlikle çok hayal kırıklığına neden oluyor. Deklarasyonda Ermenistan Başbakanı’nın imzası vardı ve buna saygı duyulması gerekiyor” şeklinde konuştu.

    “Ermenistan’ın ulusal simgesinin Ağrı Dağı olması kesinlikle kabul edilemez”

    Ermenistan ile Türkiye arasındaki ilişkilerin normalleşmesi süreci çerçevesinde çalışmalar yapıldığını vurgulayan Aliyev, “Bunu biz de destekliyoruz. Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesinden yana olduğumuzu açıkça ifade ettik. Ermenistan’ın sadece Azerbaycan’dan değil, Türkiye’den de toprak iddiası olduğunu ve bu sorunun çözülmesi gerektiğini muhtemelen biliyorsunuzdur. Ermenistan’ın ulusal simgesinin Ağrı Dağı olduğunu, ‘Ararat’ adını verdikleri dağın Türkiye’de bulunduğunu eminim biliyorsunuzdur. Bana göre bu kesinlikle kabul edilemez. Benim şahsi kanaatim kendi toplumlarına böyle bir mesaj vermelerinin tamamen yanlış olduğu yönünde” dedi.

    “Türkiye-Azerbaycan bölgesel güvenlik ve istikrarın önemli bir unsurudur”

    Türkiye ve Azerbaycan’nın küresel ölçekte birbirine en yakın iki ülke olduğunun altını çizen Aliyev, “Bizi birleştiren pek çok şey var. Yani Türkiye-Azerbaycan birliği bölgesel güvenlik ve istikrarın önemli bir unsurudur. İki sürecin paralel ilerlemesi konusunda net bir tutum var: Türkiye-Ermenistan yakınlaşması ve Ermenistan-Azerbaycan normalleşmesi. Bu bizim konumumuzdur. Bu aynı zamanda Türkiye Cumhurbaşkanı’nın da tutumudur. İdeal durum, bir günde iki anlaşmanın imzalanması olacaktır: Azerbaycan ile Ermenistan arasında bir barış anlaşması ve Ermenistan ile Türkiye arasında tüm iletişimin açılmasını içeren bir normalleşme anlaşması. Onlarca yıllık nefreti sona erdirmek, sayfayı çevirmek ve normal gelişime başlamak için bir fırsat olacak” ifadelerini kullandı.

  • Türklerden Ermeni provokasyonuna karşı gösteri

    Türklerden Ermeni provokasyonuna karşı gösteri

    ABD’nin başkenti Washington’da 24 Nisan 1915 olaylarının yıl dönümünde Ermeniler, asılsız iddialarını gündeme getirmek için eylem yaptı. Türk vatandaşları ve Azerbaycanlılar, Türkiye’nin Washington Büyükelçiliği ve büyükelçilik konutu önünde gösteri düzenleyen Ermenileri protesto etti. Türkiye ve Azerbaycan bayrakları taşıyan yaklaşık 200 gösterici, Türk müzikleri çalıp, sloganlar atarak eylemlerini gerçekleştirdi.

    Gösteriye katılan Nurettin Oflu, her yıl 24 Nisan’da büyükelçilik önünde Ermenistan iddialarını protesto etmek için gösteri düzenlediklerini ifade etti. Oflu, “Türkiye olarak her zaman haklı davamızın peşindeyiz. Türkler olarak burada buluşuyoruz. Onlara karşı gövde gösterisi yapıyoruz. Ermeni soykırımı bir yalandır. Burada Türkün birliğini, gücünü göstermek istiyoruz. Ne mutlu Türküm diyene” dedi.

    Diğer bir Türk vatandaşı ise yaptığı açıklamada, Ermenilerin soykırım iddialarını protesto etmek için büyükelçilik önüne geldiklerini belirterek, “Bizlere atılan iftirayı ancak tarihçiler çözebilir” şeklinde konuştu.

    Azerbaycanlı bir gösterici de soykırım iddialarının gerçeği yansıtmadığını ifade ederek, “Sayın Erdoğan, ‘Gelin arşivleri açalım bakalım’ dedi. Gelmediler. Çünkü hepsinin uydurma olduğunu biliyorlar” dedi.

    Yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı gösteriler olaysız şekilde sona erdi.

  • ABD’den Japonya’ya nükleer enerjili uçak gemisi

    ABD’den Japonya’ya nükleer enerjili uçak gemisi

    Çin ve Rusya’nın Hint-Pasifik bölgesinde nüfuzunu artırması karşısında müttefiki Japonya ile askeri işbirliğini güçlendiren ABD’den kritik bir hamle geldi.

    ABD ordusundan yapılan açıklamada, nükleer enerjiyle çalışan Nimitz sınıfı uçak gemisi USS George Washington’un Perşembe günü Virginia’daki Norfolk Donanma İstasyonu’ndan ayrılarak Tokyo yakınlarındaki Yokosuka Üssü’ne doğru yola çıkacağı bildirildi. Brezilya, Şili ve Peru’da liman ziyaretleri yapacağı belirtilen USS George Washington’un, yıl sonuna doğru Japonya’ya vararak ABD donanmasına ait bir diğer Nimitz sınıfı uçak gemisi olan USS Ronald Reagan’ın yerini alacağı ifade edildi.

    İkinci kez Japonya’ya konuşlandırılıyor

    Daha önce 2008-2015 yılları arasında Japonya’da bulunan USS George Washington, ülkede kalıcı olarak konuşlandırılan ilk nükleer enerjili uçak gemisi olmuştu. Japonya’dan 2015 yılında ayrılan USS George Washington görevini USS Ronald Reagan’a devretmişti. ABD’nin donanma gemilerinin denizaşırı görevlerini 10 yılla sınırlandıran yasaları nedeniyle bu kez USS Ronald Reagan’ın Japonya’dan ayrılacağı belirtiliyor.

  • Uzayın barışçıl kullanımı tasarısına veto

    Uzayın barışçıl kullanımı tasarısına veto

    Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi, üye devletlere uzay programlarını uluslararası hukuka uygun şekilde yürütme ve silahlanma yarışını önlemek amacıyla uzayın barışçıl kullanımına katkıda bulunma çağrısı yapan karar tasarısını oylamak üzere bir toplantı gerçekleştirdi. Rusya ve Çin, ABD ile Japonya tarafından sunulan ve Türkiye tarafından da desteklenen uzayın barışçıl kullanımına ilişkin tasarıda “sadece nükleer silahların ve kitle imha silahlarının değil, her türlü silahın uzaya yerleştirilmesinin yasaklanmasına” yönelik değişiklik yapılmasını talep ederken, talep yeterli oy sayısına ulaşılamadığı için reddedildi.

    Rusya ve ABD temsilcileri arasında “veto” tartışması

    Tasarı için yapılan nihai oylamada Rusya “veto” hakkını kullanırken, Çin ise “çekimser” kaldı. 13 üye ise “lehte” oy kullandı. Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vasily Nebenzia, karar tasarısının kapsamının “kısıtlı ve siyasi” olduğunu ve tasarının tüm devletlerin görüşlerini yansıtmadığını belirterek uzaya hiçbir silahın yerleştirilmemesi gerektiğini söyledi. Nebenzia, değişiklik talebi ve vetonun nedeninin de bu olduğunu vurguladı. ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield ise Rusya’nın uzaya nükleer silah yerleştirme niyeti olmadığını açık bir şekilde beyan ettiğini hatırlatarak, “Eğer kurallara uyuyorsanız, neden onları teyit eden bir kararı desteklemiyorsunuz? Ne saklıyor olabilirsiniz?” diye sordu. Bunun üzerine Nebenzia, “Biz sadece kitle imha silahlarının değil, her türlü silahın uzaya yerleştirilmesinin yasaklanmasını istiyoruz. Ama siz bunu istemiyorsunuz. Aynı soruyu ben de size sorayım. Neden?” ifadelerini kullandı.

    Daimi üyelerin veto hakkı bulunuyor

    15 üyesi bulunan BM Güvenlik Konseyi’nde, ABD, Çin, İngiltere, Fransa ve Rusya daimi üye olarak yer alıyor. Daimi üyelerin konseyde veto hakkı bulunuyor. 10 geçici üye ise iki yıllık bir süre için seçiliyor.

  • İranlı rapçi idama mahkum edildi

    İranlı rapçi idama mahkum edildi

    İran’da Eylül 2022’de Mahsa Amini’nin hayatını kaybetmesinin ardından ülke genelinde başlayan protestolarda tutuklanan 32 yaşındaki İranlı rapçi Tomac Salihi, idama mahkum edildi. Salehi’nin avukatı Emir Reisiyan, İran basınına yaptığı açıklamada, İsfahan Devrim Mahkemesi tarafından Salehi hakkında “yeryüzünde bozgunculuk çıkartmak” suçlamasıyla idam kararı verdiğini söyledi.

    İsfahan Devrim Mahkemesi’nin, Yüksek Mahkeme tarafından verilen önceki karara uymadığını belirten Reisiyan, “Devrim Mahkemesi daha önce benzeri görülmemiş bir şekilde Yüksek Mahkemenin Salehi hakkındaki hükmünü görmezden gelerek hakkında idam kararı verdi” ifadelerini kullandı.

    Eylül 2022’de Mahsa Amini’nin hayatını kaybetmesinin ardından ülke genelinde başlayan protestolarda gösterileri organize etmek ve katılmak ile suçlanan Salehi, ülkeden kaçmaya çalışırken güvenlik güçleri tarafından gözaltına alınmıştı. Protestolarda “şiddet” ve “çatışmayı” teşvik eden eylemleri nedeniyle hakkında daha önce verilen idam kararı Yüksek Mahkeme tarafından bozulmuş ve hapis cezasına çevrilmişti.

  • PKK/KCK’nın Almanya yapılanması sözde sorumlularından Saim Çakmak İstanbul’da yakalandı

    PKK/KCK’nın Almanya yapılanması sözde sorumlularından Saim Çakmak İstanbul’da yakalandı

    Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgilere göre, terör örgütü PKK/KCK üyelerine yönelik yurt genelinde düzenlenen operasyonlara bir yenisi daha eklendi. Milli İstihbarat Teşkilatı ve İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü, PKK/KCK’nın Almanya yapılanması sözde sorumlularından Saim Çakmak’ı İstanbul’da yakaladı.

    MİT’ten uzun süreli takip
    MİT, PKK/KCK’nın sözde sorumlularından Saim Çakmak’ı uzun süredir takip ediyordu. En uygun zamanda MİT ve İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü operasyon için düğmeye bastı. Terör örgütüne yönelik yürütülen hassas operasyon neticesinde yakalanan Çakmak, tutuklanarak cezaevine gönderildi.
    Çakmak’ın, terör örgütünün yurtdışı faaliyetlerinde aktif şekilde yer aldığı öğrenildi.

  • Tayvan’daki depremde bina yan yattı

    Tayvan’daki depremde bina yan yattı

    Tayvan’ın doğusundaki Hualien şehrinde dün yerel saatle 02.27’de 6.2 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Depremde 7 katlı bir otel yan yattı. Güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerde binanın devrilmesi sonucu çevreyi toz bulutunun kapladığı görüldü.

    Yetkililerden yapılan açıklamada, otelin tadilatta olması nedeniyle boş olduğu ve herhangi bir yaralanma yaşanmadığı kaydedildi. Olay yerine ulaşan güvenlik görevlileri binanın bulunduğu sokağı güvenlik kordonuna alarak, çevredekileri otele yaklaşmamaları konusunda uyardı. Otelin kısa süre içerisinde tamamen yıkılacağı belirtildi.

    Hualien’de 3 Nisan’da meydana gelen 7.4 büyüklüğündeki depremde en az 17 kişi hayatını kaybetmiş ve bin 146 kişi de yaralanmıştı.