Kategori: Dünya

  • Jamaika Filistin’i devlet olarak tanıdı

    Jamaika Filistin’i devlet olarak tanıdı

    Jamaika, Filistin’i devlet olarak resmen tanıma kararı aldı. Jamaika Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanı Kamina Johnson Smith yaptığı açıklamada, “Jamaika, uzun süredir devam eden çatışmayı çözmek, İsrail’in güvenliğini garanti altına almak, Filistinlilerin onurunu ve haklarını korumak için tek geçerli seçenek olarak iki devletli çözümü savunmaya devam ediyor. Jamaika, Filistin devletini tanıyarak barışçıl bir çözüme yönelik savunuculuğunu güçlendiriyor” ifadelerini kullandı.

    Bakan Smith, hükümetin İsrail-Filistin çatışmasına barışçıl bir çözüm için askeri eylemlere başvurmak yerine diplomatik bir yaklaşımı desteklediğini söyledi. Smith ayrıca, acil ateşkes, Gazze’deki sivillere insani yardımın artırılması ve İsrailli rehinelerin serbest bırakılması gerektiğini de yineledi. Smith, “Jamaika, gerilimi azaltma ve bölgede kalıcı barışın tesisi için tüm çabaları desteklemeye devam ediyor ve tüm tarafları, çatışmanın korkunç sonuçlarını dikkate almaya ve herkesin güvenliğini, egemenliğini sağlayan diplomatik çözümlere bağlı kalmaya çağırıyor” dedi.

    Filistin’in Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Gözlemci Yardımcısı Majed Bamya, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Barışın, adaletin ve halkımızın kendi geleceğini tayin hakkının yanında durduğunuz için teşekkür ederiz” ifadelerine yer verdi.

    Jamaika, Filistin devletini tanıyan 141. ülke ve 12. Karayip Topluluğu (CARICOM) üyesi oldu. 20 Nisan’da da Karayipler ülkesi Barbados, Filistin’i devlet olarak resmen tanıdığını duyurmuştu.

  • Kanada’da seyir halindeki tren yandı

    Kanada’da seyir halindeki tren yandı

    Kanada’nın Ontario eyaletindeki London kentinde ahşap malzeme taşıyan seyir halindeki bir trenin en az 5 vagonu alev aldı.

    Pazar günü meydana gelen olayda çevredekilerin ihbarı üzerine bölgeye itfaiye ekibi sevk edildi. London İtfaiye Teşkilatı tarafından yapılan açıklamada, olayda yaralanan olmadığı, yangının 1 saat 20 dakika içinde söndürüldüğü ve demiryolu hattı üzerindeki bir binada hasar oluştuğu belirtildi. Trendeki hasarın 25 bin dolar, binadaki hasarın ise yaklaşık 10 bin dolar olduğu kaydedilen açıklamada, yangının nedenine ilişkin soruşturma başlatıldığı ifade edildi.

  • ABD Senatosu Ukrayna’ya desteği de içeren yardım paketini onayladı

    ABD Senatosu Ukrayna’ya desteği de içeren yardım paketini onayladı

    ABD Senatosu Ukrayna, İsrail ve Tayvan’a yönelik 95 milyar dolar değerinde güvenlik yardımını da içeren ve geçtiğimiz Cumartesi günü ABD Temsilciler Meclisi’nde kabul edilen 4 yasa tasarısını oylamaya sunmak üzere toplandı. Demokratların Senato Lideri Chuck Schumer oylama öncesinde yaptığı konuşmada Senatoya 4 yasa tasarısından oluşan paketi onaylama çağrısı yaparak, “Birkaç gün önce Temsilciler Meclisi Ukrayna, İsrail, Hint Pasifik bölgesine destek ve daha fazla insani yardım için gerekli ulusal güvenlik fonlarının kullanımını onayladı. Bugün harekete geçme sırası Senato’da” dedi. Cumhuriyetçi Senato Lideri Mitch McConnell ise, oylamayı “geçilmesi gereken bir sınav” olarak niteleyerek, “Doğru olduğunu bildiğim bir şey var. Amerikan refahı ve güvenliği onlarca yıllık Amerikan liderliğinin ürünüdür. Küresel çıkarlarımız küresel sorumlulukları da beraberinde getirir. Sağlıklı ittifaklar bu sorumlulukların yükünü hafifletir” şeklinde konuştu.

    Çoğunluk desteğiyle kabul edildi

    Daha sonra ABD Senatosunda yapılan oylamada, Ukrayna’ya 61 milyar dolar, İsrail’e 26 milyar dolar ve Hint-Pasifik politikası kapsamında Tayvan’a 8 milyar dolarlık yardım sağlanmasını öngören 3 tasarı ile sosyal medya uygulaması TikTok’un yasaklanmasını, el konulan Rus varlıklarının Ukrayna’ya transferine yönelik tedbirleri ve İran’a yönelik yeni yaptırımları içeren 1 tasarı 18’e karşı 79 oyla kabul edildi.

    Biden: “Bu tasarı dünyayı daha güvenli hale getirecek”

    ABD Başkanı Joe Biden, oylama sonucunun kesinleşmesinin ardından yaptığı yazılı açıklamada, Senatodaki iki partili çoğunluğun bu kritik dönüm noktasında tarihin çağrısına cevap verdiğini söyledi. “Kongre, ulusal güvenliğimizi güçlendirecek ve dünyaya Amerikan liderliğinin gücü hakkında bir mesaj gönderecek yasayı kabul etti” diyen Biden, onaylanan yasa tasarısı paketini yarın imzalayacağını ifade etti. “Böylece bu hafta Ukrayna’ya silah ve teçhizat göndermeye başlayabileceğiz” diyen Biden, “Rusya’nın amansız bombardımanıyla karşı karşıya olan Ukrayna için; İran’ın eşi benzeri görülmemiş saldırılarına maruz kalan İsrail için; Gazze, Sudan ve Haiti de dahil olmak üzere dünyanın dört bir yanındaki çatışmalardan ve doğal afetlerden etkilenenler ve mülteciler için; ve Hint-Pasifik bölgesinde güvenlik ve istikrar arayan ortaklarımız için acil bir ihtiyaç söz konusu” ifadelerini kullandı. Biden, bu “kritik” tasarının ABD’yi ve dünyayı daha güvenli hale getireceğini ifade etti.

  • Rusya’da Bakan Yardımcısı gözaltına alındı

    Rusya’da Bakan Yardımcısı gözaltına alındı

    Ukrayna-Rusya Savaşı devam ederken, Rusya Savunma Bakan Yardımcısı Timur İvanov yolsuzluk şüphesiyle gözaltına alındı. Rusya Savunma Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, Bakan Yardımcısı İvanov’un rüşvet aldığı şüphesiyle gözaltına alındığı belirtilerek, “Gerekli soruşturma işlemleri yapılıyor” denildi.

    Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, gözaltına alınan İvanov’la ilgili Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Sergey Şoygu’nun önceden bilgilendirildiğini söyledi.

  • Trump davası ikinci gününde

    Trump davası ikinci gününde

    ABD’nin eski Başkanı Donald Trump hakkında açılan dört ceza davasından biri olan yetişkin film oyuncusu Stormy Daniels’e 2016 Başkanlık seçimleri sırasında “sus payı” ödediği suçlamasıyla açılan dava ikinci gününde devam ediyor. Dün ve bugün tanık kürsüsüne çıkan National Enquirer yayıncısı David Pecker, Trump’ın kendisini 2016 başkanlık yarışında adaylığına zarar verebilecek hikayeleri bastırmak için kullandığını belirtti.

    Pecker, Trump’ın cinsel davranışlarıyla ilgili hikayeler satan iki kişiye para ödediğini ancak bunları asla yayınlamadığını açıklayarak, “Birisi böyle bir kamu görevi için aday olduğunda, bu kadınların National Enquirer gibi bir dergiyi arayarak hikayelerini satmaya çalışmaları çok yaygındır” dedi.

    Söz konusu hikayeleri saklama kararının 2015 yılında yapılan bir toplantının ardından alındığını aktaran Pecker, toplantıda Trump’a Enquirer’ın hakkında olumlu hikayeler yayınlayacağını ve kendisine zarar verebilecek hikayeler satan kişilere dikkat edeceğini söylediğini belirtti.

    Pecker, Enquirer’ın eski model Karen McDougal’a 2006 ve 2007 yıllarında Trump ile yaşadığı ilişkisi için ödeme yaptığını belirterek, Trump’ın kendisi bunu yapmayı reddettikten sonra hikayeyi satın aldığını söyledi.

    Enquirer’ın çatı şirketi American Media, 2018 yılında söz konusu haber için 150 bin dolar ödediğini açıkladı. Trump, McDougal ile ilişkisi olduğunu reddetti. Pecker, Trump Tower’ın kapıcısı Dino Sajudin’in Trump’ın yanında çalışan bir hizmetçiden çocuğu olduğunu iddia eden hikayesi için de 30 bin dolar ödediklerini ve hikayenin doğru olmadığının ortaya çıktığını söyledi.
    Pecker, her iki ödemenin de gazetenin normalde hikayeler için ödediği miktarların çok üzerinde olduğunu ifade ederek, “Hikayeyi satın alma kararını kampanyaya ve Bay Trump’a vereceği potansiyel utanç nedeniyle verdim” dedi.

    Savcılar, Trump’ın 2016 seçimlerinde karşı karşıya olduğu diğer suçlamalar da düşünülünce evlilik dışı ilişki iddialarının üstünü örterek seçmenleri aldatmasına yardımcı olduğunu öne sürdü.

    “Neyi yapmasına izin verilmediğini biliyor ama yine de yapıyor”

    Savcı Christopher Conroy, Trump’ın 10 Nisan tarihli sosyal medya paylaşımında Stormy Daniels ve Trump’ın eski avukatı Michael Cohen’e “adi herifler” dediğine işaret ederek, Trump’ın hakkındaki “konuşma yasağı” emrini ihlal ettiğini söyledi. Conroy, “Neyi yapmasına izin verilmediğini biliyor ama yine de yapıyor. Emirlere itaatsizliği kasıtlı. Kasıtlıdır” dedi.

    “Kendimi savunmama izin verilmiyor”

    Duruşmanın ardından gazetecilere açıklama yapan Trump, kendisine uyması emredilen konuşma yasağına tepki göstererek, bunu bir “rezalet” olduğunu ifade etti. Trump, diğer insanların kendisi hakkımda konuşurken arkasına yaslanmak zorunda kalmaktan rahatsız olduğunu belirterek, “Kendimi savunmama izin verilmiyor” dedi.
    Trump, ayrıca tüm gün boyunca mahkeme salonuna hapsolduğu için seçim kampanyası yapamadığına dikkat çekti.

  • Almanya’da AfD milletvekilinin yardımcısı casusluk suçlamasıyla gözaltında

    Almanya’da AfD milletvekilinin yardımcısı casusluk suçlamasıyla gözaltında

    Almanya’da aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) Partisi ve AP milletvekili Maximilian Krah’ın yardımcısı Jian G.’nin Çin adına casusluk yaptığı suçlamasıyla dün Dresden kentinde gözaltına alındığı bildirildi. Federal Başsavcılıktan yapılan açıklamada, Almanya-Çin çifte vatandaşı 43 yaşındaki Jian G.’nin yıllardır Çin istihbarat servisi adına casusluk yaptığına inanıldığı belirtildi. Yabancı bir istihbarat servisi için çalışmakla suçlanan Jian G.’nin ayrıca Almanya’daki Çinli muhalifler hakkında da casusluk yaptığı, Ocak ayında Avrupa Parlamentosu’nda yapılan müzakereler ve alınan kararlar hakkında da yabancı istihbarat servisine bilgi aktardığı ifade edildi.

    Milletvekili Krah ise Jian G.’nin gözaltına alındığını medyadan öğrendiğini belirtti. “Daha fazla bilgim yok” diyen Krah, yabancı bir devlet adına casusluk faaliyetinin ciddi bir iddia olduğunu, kanıtlanması halinde çalışanın derhal işten çıkarılacağını vurguladı.

    “Avrupa demokrasisine içeriden saldırı”
    Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser ise suçlamalara ilişkin “kapsamlı bir soruşturma” yapılacağını ifade etti. Bakan Faeser, “Çin istihbarat servisleri adına casusluk yaptığı doğrulanırsa bu, Avrupa demokrasisine içeriden bir saldırı anlamına gelir. Böyle bir çalışanı çalıştıran herkes bundan sorumludur. Tüm bağlantılar ve arka planlar aydınlatılmalıdır” ifadelerini kullandı.
    Öte yandan, Almanya’da dün de Çin’e casusluk faaliyetinde bulunmakla suçlanan 3 kişi gözaltına alınmıştı.

  • Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier Gaziantep’te

    Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier Gaziantep’te

    Bir dizi ziyaret ve temaslar için Türkiye’de bulunan Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, programının 2. gününde Gaziantep’e geldi. Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Gaziantep programı çerçevesinde Şehitkamil ilçesi Burak Mahallesi’nde bulunan Gazikent İlkokulu’nda çocuklarla bir araya gelerek 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinliklerine katıldı.

    Steinmeier açıklama yapmadı, vatandaşlar Filistin bayrağıyla protesto etti
    Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, ziyaret ettiği okulda çocuklar tarafından hazırlanan 23 Nisan etkinlik ve gösterilerini takip etti. Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, ziyaret sırasında herhangi bir açıklamada bulunmazken okulun çevresinde bulunan evlerdeki vatandaşların, balkon ve pencerelerine Filistin bayrağı asarak yaptığı protesto ise dikkat çekti

    Programda konuşan Gaziantep Valisi Kemal Çeber ise “6 Şubat depremlerinden sonra biz Almanya’yı tüm gücüyle yanımızda hissettik. Depremin hemen ardından gelen arama-kurtarma ekiplerini çalışmaları, o günden bugüne Almanya’dan devam eden destek ve yardımlar bizim için çok önemli ve anlamlı oldu. Gaziantep bir sanayi şehri ve ticaret şehridir. Geçen yıl yaşanan depreme rağmen 19 milyar dolar dış ticaret hacmimiz bulunmakta ve bunun 11 milyar doları ihracattır. Bizim 300 milyon dolar ihracat ile en çok ihracat yaptığımız 5. ülke Almanya’dır. Yine 300 milyon dolarlık ithalatla da en çok ithalat yaptığımız 7. ülke yine Almanya’dır. Bu işbirliğinin aynı şekilde devam etmesini arzuladığımızı ifade etmek istiyorum. Bu anlamlı günde bizi yalnız bırakmayın Cumhurbaşkanı Steinmeier’e ve kıymetli misafirlerimize tekrar teşekkür ediyorum” dedi.

    Yüzlerce vatandaştan Steinmeier’e protesto
    Öte yandan, ziyaret sırasında okul çevresinde toplanan yüzlerce vatandaş, İsrail’e verilen destekler nedeniyle Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’i protesto etti. Ellerine Filistin bayrakları alan vatandaşlar, çeşitli sloganlar atarak Steinmeier ve İsrail’e destek verenlere tepki gösterdi. Vatandaşlar, Filistin halkının yalnız olmadığını da vurguladı.

  • Göçmen teknesi alabora oldu

    Göçmen teknesi alabora oldu

    Cibuti açıklarında göçmenleri taşıyan tekne alabora oldu. Uluslararası Göç Örgütü (IOM) tarafından yapılan açıklamada, teknede 77 kişinin bulunduğu belirtilerek, kazada 16 kişinin hayatını kaybettiği, 28 kişiden ise haber alınamadığı ifade edildi.
    IOM, teknede çocukların da bulunduğunu aktararak, kurtarma çalışmalarına yardımcı olduklarını belirtti.
    Öte yandan, iki hafta önce Cibuti açıklarında meydana gelen bir başka gemi kazasında aralarında çocukların da bulunduğu en az 38 kişi hayatını kaybetmişti.

  • Toplu mezardan çıkarılan ceset sayısı

    Toplu mezardan çıkarılan ceset sayısı

    İsrail ordusunun 7 Nisan’da Han Yunus kentinden çekilmesinden ardından bulunan toplu mezarlarda çalışmalar sürüyor. Han Yunus Sivil Savunma Direktörü Yamen Ebu Süleyman yaptığı açıklamada, Nasser Hastanesi’nin bahçesindeki toplu mezarda 35 kişinin daha cansız bedenine ulaşıldığını, şu ana kadar bulunan ceset sayısının 310’a yükseldiğini belirtti. Bazılarının elleri ve ayakları bağlı halde bulunduğunu vurgulayan Süleyman, “infaz izleri” olduğunu aktardı. Süleyman, “Onların diri diri mi gömüldüğünü yoksa infaz mı edildiğini bilmiyoruz. Cesetlerin çoğu çürümüş durumda” ifadelerini kullandı.

    Toplu mezardaki Filistinlilerin hastaneye gerçekleştirilen baskın sırasında öldürüldüğü, cansız bedenlerin çoğunluğunun kadın ve çocuklara ait olduğu öğrenildi.
    Nasır Hastanesi’nin bulunduğu bölge Ocak ve Şubat aylarında yoğun bombardımana sahne olmuştu. Hastanenin bahçesindeki toplu mezar ilk olarak 20 Nisan Cumartesi günü tespit edilmişti.

  • Göçmen teknesinde facia: 5 ölü

    Göçmen teknesinde facia: 5 ölü

    Fransa’dan İngiltere’ye gitmek üzere tekneyle açılan göçmenlerin yolculuğu faciayla sonuçlandı. Fransa Sahil Güvenliğinden yapılan açıklamada, 110 kişinin bulunduğu teknede panik yaşandığı, 3’ü erkek, 1’i kadın, 1’i çocuk olmak üzere 5 kişinin hayatını kaybettiği bildirildi. Teknenin yerel saatle 05.00 civarında Wimereux kasabasından yola çıktığı aktarıldı. Denizde başlatılan arama-kurtarma operasyonunun sürdüğü ifade edilirken, kazanın nedeni ise henüz bilinmiyor.

    “Bu trajediler durdurulmalı”

    İngiltere İçişleri Bakanı James Cleverly, 5 göçmenin ölümünün ardından sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Bu trajedilerin durması gerekiyor. Hükümet bu ticareti sona erdirmek, tekneleri durdurmak ve sonuçta insan kaçakçılığı çetelerinin iş modelini kırmak için elinden gelen her şeyi yapıyor, böylece artık hayatları riske atmıyorlar” ifadelerini kullandı.

    Göçmenlerin umuda yolculuğu faciayla bitiyor

    Öte yandan, dünyanın en işlek nakliye yollarından biri olan Fransa ve İngiltere arasındaki Manş Denizi’nde görülen güçlü akıntılar, tekneler için geçişi tehlikeli hale getiriyor. Manş Denizi’nde en son 3 Mart’ta 7 yaşındaki bir kız çocuğu, aşırı yüklü göçmen teknesinin alabora olması hayatını kaybetmişti.
    Manş Denizi ve Kuzey Denizi Valiliği’ne göre geçtiğimiz yıl Manş Denizi’nde 12 göçmen hayatını kaybetti.