Kategori: Dünya

  • ABD’li ünlü rapçi Diddy’nin 50 milyon dolarlık kefaletle serbest bırakılma talebi reddedildi

    ABD’li ünlü rapçi Diddy’nin 50 milyon dolarlık kefaletle serbest bırakılma talebi reddedildi

    ABD’de mahkeme, 16 Eylül’den bu yana “rüşvet, seks ticareti, zorla çalıştırma, kundaklama, şantaj, adam kaçırma, uyuşturucu bulundurma” suçlamalarıyla New York’taki Metropolitan Gözaltı Merkezi’nde tutulan müzik dünyasının önde gelen isimlerinden rapçi Sean Combs’un 50 milyon dolarlık kefaletle serbest bırakılma talebini karara bağladı. Yargıç Arun Subramanian 5 sayfalık yazılı kararında, Combs’un tanıkların ifadelerini etkileyebileceğine dair “ciddi bir risk” bulunduğunu gösteren delilleri ve gözaltındayken dinlemeye takılmamak için para karşılığında diğer mahkumların telefonlarını kullanarak “aranabilecekler” listesinde olmayan kişilerle iletişime geçmesini gerekçe göstererek ev hapsini de içeren kefalet talebini reddetti. Subramanian, Combs’un görüşmelerini gizlemek için hapishane kurallarını ihlal etmeye istekli olmasının, herhangi bir serbest kalma durumunda benzer davranışları engellemeyeceğine dair “güçlü bir kanıt” olduğunu söyledi. Subramanian, Combs’un kefaletle serbest bırakılma şartlarına uyması konusunda güven vermediğini vurguladı.
    Hakkındaki tüm suçlamaları reddeden Combs’un daha önce yaptığı kefaletle serbest bırakılma talepleri de reddedilmişti.

    Eylül ayında gözaltına alınmıştı, 20’den fazla dava açılmıştı
    55 yaşındaki ünlü rapçi, “rüşvet, seks ticareti, zorla çalıştırma, kundaklama, şantaj, adam kaçırma, uyuşturucu bulundurma” suçlamalarıyla 16 Eylül’den bu yana New York’taki Metropolitan Gözaltı Merkezi’nde tutuluyor. Diddy, sektördeki nüfuzunu kullanarak genellikle evinde düzenlediği ve kayıt altına aldığı “freak offs” adlı ünlü partilerinde aralarında reşit olmayanların da bulunduğu erkek ve kadınları cinsel ilişkiye zorlamakla suçlanıyor. Ünlü rapçinin evlerinde yapılan aramalarda uyuşturucu ve çok sayıda kayda ulaşılmıştı. Combs hakkında 20’den fazla dava açılmıştı.
    Ünlü rapçi hakkındaki davalar 5 Mayıs 2025’te görülmeye başlanacak.

  • İspanya’da fabrikada patlama: 3 ölü, 3 yaralı

    İspanya’da fabrikada patlama: 3 ölü, 3 yaralı

    İspanya’nın Alicante kentindeki Ibi kasabasında bulunan bir plastik fabrikasında patlama meydana geldi. Patlamanın şiddetiyle çatı ve duvarların bir kısmı yıkıldı. Facia sırasında fabrikada 39 kişi bulunurken, 3’ü hayatını kaybetti, 3’ü ağır yaralandı.

    Patlamanın nedenine yönelik soruşturma başlatıldı. Olayın kazan patlaması olabileceği belirtildi.

  • Rusya’dan Ukrayna’nın enerji altyapısına saldırı

    Rusya’dan Ukrayna’nın enerji altyapısına saldırı

    Rusya-Ukrayna savaşı 3 yıla yakın bir süredir devam ediyor. Ukrayna’nın Odesa, Harkov, Rivne ve Lutsk şehirlerinde şiddetli patlamalar meydana gelirken, Ukrayna Enerji Bakanı Herman Halushchenko, Rus güçlerinin ülkenin enerji altyapısına büyük bir saldırı başlattığını açıkladı. Enerji tesislerine düzenlenen saldırıların Ukrayna genelinde gerçekleştirildiğini belirten Halushchenko, elektrik kesintileri yaşandığını söyledi. Halushchenko, Ukraynalılara “sığınaklara gidin” çağrısı yaptı.

    Odessa’da 1 yaralı
    Harkov Belediye Başkanı Ihor Terekhov, şehirde sivil yerleşim bölgesinin bombalandığını bildirirken, Lutsk Belediye Başkanı Ihor Polishchuk ise birden fazla patlama sesi duyulduğunu ve şehrin bir kısmında elektriklerin kesildiğini söyledi. Odessa Bölge Valisi Oleh Kiper de Rusya’nın saldırısında 1 kişinin yaralandığını belirterek, bölge sakinlerini sığınaklarda kalmaya çağırdı.
    Ukrayna Hava Kuvvetleri, füze tehlikesi nedeniyle Kiev, Rivne, Vinnytsia, Kropyvnytskyi, Balta ve Mykolaiv başta olmak üzere ülke çapında “hava saldırısı uyarısı” yayımladı.

  • Güney Kore’de kar fırtınasında can kaybı 4’e yükseldi

    Güney Kore’de kar fırtınasında can kaybı 4’e yükseldi

    Güney Kore’de dünden beri etkili olan şiddetli kar yağışı hayatı olumsuz etkilemeye devam ediyor. Kore Meteoroloji İdaresi’ne (KMA) göre kar kalınlığı Seul’ün Gwanak bölgesinde 40.2 santimetreye, Seongbuk bölgesinde ise 27.1 santimetreye ulaştı. Pyeongtaek’te golf sahasında kar temizlerken çöken bir yapının altında 1 kişi hayatını kaybetti. Bir otoparkta ise tentenin çökmesi sonucu 1 kişi yaşamını yitirdi. Yoğun kar yağışı nedeniyle toplam can kaybı 4’e yükseldi. Gece boyunca bazı araçlar yollarda kalırken, bazıları ise ilerlemekte güçlük çekti. Wonju şehrinde buzlanma nedeniyle 53 aracın karıştırdığı zincirleme kaza meydana geldi, 11 kişi yaralandı.

    Ulaşımı felç etti
    Şiddetli kar yağışı, hava, deniz ve demiryolu ulaşımını da olumsuz etkiledi. Bugün 142 uçuş iptal edilirken, 76 güzergahta 99 feribot seferi askıya alındı. Kore Demiryolları ise bazı tren hatlarındaki seferlerde gecikmeler yaşandığını duyurdu. Seul yönetimi, kar ve buzlanma ile mücadele çalışmalarının 11 bini aşkın personelin katılımıyla sürdüğünü açıkladı.
    Meteoroloji İdaresi, Seul’ün yanı sıra Gangwon eyaletindeki Chuncheon, Wonju ve Hoengseong şehirlerinin yoğun kar yağışı uyarısı altında olduğunu duyurdu.

    2 kişi hayatını kaybetmişti
    Güney Kore’nin başkenti Seul ve çevresinde dün rekor düzeyde kar yağışı gözlenmiş, olumsuz hava şartları nedeniyle 317 uçuş iptal edilmişti. Trafikte aksamalara neden olan şiddetli kar yağışı, elektrik kesintilerine de yol açmıştı. Şiddetli kar yağışı nedeniyle Gangwon eyaletinde 5 aracın karıştığı trafik kazasında 1 kişi hayatını kaybetmiş, Yangju’da ise kar temizleyen 1 kişi yaşamını yitirmişti.

  • Endonezya’daki sel ve toprak kaymasında can kaybı 27’ye yükseldi

    Endonezya’daki sel ve toprak kaymasında can kaybı 27’ye yükseldi

    Endonezya’nın Sumatra Adası’nda cumartesi gününden bu yana etkili olan şiddetli yağışların yol açtığı sel ve toprak kaymalarında bilanço artıyor. Toprak kayması nedeniyle Kuzey Sumatra eyaletine bağlı Deli Serdang bölgesinde hayatını kaybedenlerin sayısı 7’ye yükselirken, 20 kişi ise yaralandı. Polis tarafından yapılan açıklamada, araçların otoyolda çamur altına kalması sonucu kaybolan kişilerin kurtarma ekiplerince arandığı belirtildi. Karo, Güney Tapanuli ve Padang Lawas bölgelerinde ise toplam can kaybının 20’ye ulaştığı açıklandı.
    Heyelan ve sel nedeniyle evlerde, camilerde ve tarım arazilerinde hasar meydana gelirken, Kuzey Sumatra eyaletinin başkenti Medan’da yaşanan sel felaketi, düzenlenen bölgesel seçimlerde oy kullanma işlemlerinde aksaklıklar yaşanmasına neden oldu.

  • İsrail Gazze Şeridi’nde 2 evi vurdu: 4 ölü, çok sayıda yaralı

    İsrail Gazze Şeridi’nde 2 evi vurdu: 4 ölü, çok sayıda yaralı

    Lübnan’da yürürlüğe giren ateşkes Orta Doğu’da barış umutlarını artırırken, İsrail ordusu Filistin’de bir katliama daha imza attı. Yerel yetkililerden edinilen bilgilere göre, İsrail güçleri Gazze Şeridi’ndeki Beyt Lahya şehrinde bulunan Sahweil ve Zaqout ailelerine ait 2 eve saldırı düzenledi. Saldırılarda en az 4 kişinin öldüğü belirtilirken, çok sayıda kişinin yaralandığı bildirildi. İsrail ordusundan saldırıların amacına dair açıklama yapılmadı.

  • “Ellerimiz tetikte kalacak”

    “Ellerimiz tetikte kalacak”

    Lübnan ve İsrail arasında sağlanan ateşkesin yürürlüğe girmesine Hizbullah’tan ilk tepki geldi. Hizbullah’tan yapılan açıklamada, İsrail’in gelecekte gerçekleştirebileceği olası saldırılara dikkat çekilerek, “Güçlerimiz, İsrail’in saldırılarına karşı koymaya tamamen hazır olacaktır” denildi. İsrail’in Güney Lübnan’dan çekilme sürecinin yakından takip edildiği vurgulanan açıklamada, “Savaşçılarımızın gözleri düşmanın sınır ötesindeki hareketleri ve geri çekilme süreci üzerinde olacak, elleri ise Lübnan’ın egemenliğini savunmak üzere tetikte kalacaktır” ifadelerine yer verildi.
    Ateşkes yürürlüğe girmişti
    Lübnan’da İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 14 ayı aşkın süredir devam eden çatışmaları sona erdiren ateşkes antlaşması dün erken saatlerde yürürlüğe girmişti. Hizbullah’ın, İsrail’in Mavi Hat’ın güneyindeki askerlerini aşamalı bir şekilde geri çekmesini, Lübnan ordusunun ise güney Lübnan’a asker konuşlandırmasını öngören ateşkes antlaşmasına vereceği tepki merak konusu olmuştu.

  • Trump’ın yeni yönetimde aday gösterdiği isimlere bomba tehdidi

    Trump’ın yeni yönetimde aday gösterdiği isimlere bomba tehdidi

    ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump’ın kabinesinde ve yönetimde tercih ettiği birçok isim bomba tehdidi ve sahte acil durum ihbarlarıyla hedef alındı. Trump’ın Beyaz Saray Sözcüsü olarak seçtiği Karoline Leavitt, dün ve bugün Trump’ın aday gösterdiği birçok ismin tehdit aldığı ve güvenlik güçlerinin hızlı bir şekilde cevap vererek önlem aldığını açıkladı. Leavitt, tehditlere hedef olan diğer isimlere ilişkin bilgi vermezken, “Biz Başkan Trump’ı örnek alıyoruz. Bizi yıldırmaya yönelik tehlikeli eylemler ve şiddet bizi yolumuzdan çeviremez” dedi.
    Trump’ın ABD’nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi olarak aday gösterdiği Elise Stefanik, bugün ailesiyle birlikte yaşadığı eve bomba ihbarı yapıldığını duyurdu. Stefanik, “New York Eyaleti, İlçe ve Kongre polisi derhal müdahil olarak en üst seviyeden profesyonellik örneği ortaya koydu” dedi.

    “Tüm potansiyel tehditleri ciddiye alıyoruz”
    Federal Soruşturma Bürosu (FBI) tarafından yapılan açıklamada, Trump’ın yeni yönetimde aday gösterdiği isimlere yönelik bomba tehditleri ve sahte acil durum ihbarları yapıldığı ve konuyla ilgili olarak diğer güvenlik kurumlarıyla işbirliği içinde hareket edildiği ifade edildi. Bir FBI sözcüsü, “Tüm potansiyel tehditleri ciddiye alıyoruz ve her zaman olduğu gibi kamuoyu üyelerini şüpheli olduğunu düşündükleri her şeyi ihbar etmeye teşvik ediyoruz” dedi.
    Bomba tehditlerine ilişkin olarak Trump’tan henüz bir açıklama gelmedi. Trump, 2024 başkanlık seçimi sürecinde iki suikast girişimi atlatmıştı. Trump, geçtiğimiz temmuz ayında Pennsylvania’da yaşanan bir suikast girişiminde yaralanmıştı. Cumhuriyetçi siyasetçi eylül ayında Florida’da bir golf sahasında bulunduğu sırada, gizli servis üyeleri bölgede gizlenen tüfekli bir şüpheliyi yakalamıştı.

  • Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bayraktar, Almanya’daki 6. Türk-Alman Enerji Forumu’na katıldı

    Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bayraktar, Almanya’daki 6. Türk-Alman Enerji Forumu’na katıldı

    Almanya’nın başkenti Berlin’de 6. Türk-Alman Enerji Forumu düzenlendi. Foruma, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar ile Almanya Ekonomi ve İklim Bakanı Robert Habeck de katıldı. Forum çerçevesinde Türk – Alman Enerji Ortaklığı’nın yanı sıra Almanya ve Türkiye’deki paydaşlar arasında fikir alışverişini daha da geliştirmek amacıyla “Türk-Alman Enerji Start Up Buluşması” ve “Enerji Dönüşümünde Kadınlar” başlıklı yan etkinlikler de gerçekleştirildi.
    Bakan Bayraktar, forumun ana oturumunda Türk ve Alman iş insanlarına yaptığı hitabında, enerjide artan talep için gerekli yatırımları yaptıklarını, enerji ithalatını düşürmek için de yerli ve yenilenebilir kaynaklara yöneldiklerini belirterek, “Bunlardan daha zorlu olan, önümüzdeki 30 yılda 2053 yılında Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu karbon nötr bir ekonomi olma hedefi. Bu üç hedefi sağlayabilmek için politikalarımız şekillendiriyoruz” dedi.
    Bu hedeflere ulaşmak için yenilenebilir enerjiyi en üst seviyeye çıkarmak gerektiğini belirten Bakan Bayraktar, “Türkiye bugün rüzgar ve güneşte 31 bin megavatı bulmuş durumda. Yenilenebilir enerjide 2035 yol haritasını açıkladık. Bu gücü, 2035’te rüzgar ve güneşte 120 bin megavata ulaştıracağız” dedi.

    “Türkiye’nin artık iletim 2,0’a, yani yeni bir iletim mantalitesine geçmesi gerekiyor”
    Ekonominin omurgası olan iletim altyapısını çok güçlü hale getirmek için çalıştıkların ifade eden Bakan Bayraktar, “Türkiye’nin artık iletim 2,0’a, yani yeni bir iletim mantalitesine geçmesi gerekiyor. Türkiye’nin 15 bin kilometre HVDC hatta ihtiyacı var. Bu alanda 28 milyar dolarlık bir yatırım planlıyoruz” dedi.

    “Türkiye 2035’e geldiğinde elektriğinin yüzde 77’sini yerli ve yenilenebilir kaynaklardan sağlayacak hale gelecek”
    Avrupa ile enterkonneksiyon kapasitesini 3 katına çıkarmayı hedeflediklerini söyleyen Bakan Bayraktar, “Tüm bunları yaptığımızda Türkiye 2035’e geldiğinde elektriğinin yüzde 77’sini yerli ve yenilenebilir kaynaklardan sağlayacak hale gelecek. Yenilenebilir enerjide önümüzde çok önemli bir süreç var. 100 milyar doları bulacak önemli bir yatırım alanı var. Projelerimiz var. Bu alanda birçok tecrübesi olan Alman yatırımcıları ve yeni yatırımcıları Almanya’dan ülkemize beklediğimizi ifade ediyorum” dedi.
    Türkiye’nin doğal gazda altyapıya büyük yatırım yaptığına, tedarik portföyünü çeşitlendirdiğine değinen Bakan Bayraktar, mevcut potansiyel ile Balkanlar’ın ve Orta Avrupa’nın arz güvenliğine katkı yapabileceklerini vurguladı.
    Konuşmasının sonunda bir öneride bulunan Bakan Bayraktar, enerji dönüşümünün madenler olmadan olmayacağını belirterek, enerji forumunu enerji ve madenler forumuna dönüştürülmesini teklif etti. Konuşmaların ardından bakanların refakatinde çok sayıda iş birliği anlaşması imzalandı.

    “Türkiye ile enerji alanında çalışmak ve bu alanda işbirliğini geliştirmek istiyoruz”
    Bakan Habeck ise konuşmasında Türkiye’nin stratejik konumu değinerek, Türkiye ile enerji alanında çalışmak ve bu alanda işbirliğini geliştirmek istediklerini vurguladı. Bakan Habeck, “Geçtiğimiz 10-20 yıla baktığımız zaman karşılıklı olarak çok şey öğrendik. Karşılıklı çıkarlarımız açısından ve refah açısından çok güzel bir değişim ve paylaşım oldu. Fiilen gerçek bir iş ortaklığının zeminini oluşturuyoruz, bir platform oluşturuyoruz ve fiilen şirket temsilcileri birer ortaklıklar kuruyor. Bir sene önce Türkiye’ye bizzat kendim ziyarette bulundum. Ankara’daki ziyaretimin meyvelerini topladığımızı görüyorum. Şu anda elektriğin yenilenebilir enerjiler üzerinden üretilmesi konusu gündemimizi belirliyor ve Türkiye’deki sahil şeridi bunun için çok müsait” dedi.

    “Enerji silah olarak kullanılmaya başlandı“
    Enerjinin artık bazı ülkeler tarafından silah olarak da kullanılmaya başlandığı uyarısında bulunan Bakan Habeck, “Enerji politikası ve enerji ortaklığı dediğimiz zaman bunun ne kadar önemli olduğunu şuradan da anlıyoruz. Jeopolitik duruma baktığımız zaman Almanya enerjinin sadece ticareti yapılan bir olgu olmadığını, bir silah olarak da bir devletin çıkarlarına karşı kullanılabileceğini de gördü. Artık bazı devletler, kendi çıkarlarını, iddialarını ve gücünü ortaya koymak için bunu suistimal edebiliyorlar” dedi.

    “Belirli kritik hammaddelerde neredeyse yüzde yüz oranında bir ülkeye bağımlıyız”
    Belirli kritik hammaddelerde neredeyse yüzde yüz oranında bir ülkeye bağımlı olduklarını belirten Bakan Habeck, “Bu ülkenin adı da Çin. Neredeyse bir güvenlik sorunu olarak bu yüzde yüz bağımlılığı aşmak, yeni partnerler aramak göreviyle karşı karşıyayız“ ifadelerini kullandı.
    Tören sonrasında basına açıklamalarda bulunan Bakan Bayraktar ve Habeck, Türk ve Alman enerji şirketlerinin üst düzey yöneticilerinin katıldığı yuvarlak masa toplantısına katıldı. Bakan Bayraktar, Alman mevkidaşı Habeck ile baş başa görüşme de gerçekleştirdi.

  • Trump, Beyaz Saray ile iktidar devrini resmen başlatan anlaşmayı gecikmeli olarak imzaladı

    Trump, Beyaz Saray ile iktidar devrini resmen başlatan anlaşmayı gecikmeli olarak imzaladı

    ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump’ın, başkanlık görevini Başkan Joe Biden’dan devralmasına iki aydan az bir süre kalırken, Trump, Beyaz Saray ile iktidar değişimi sürecini resmi olarak başlatan anlaşmayı gecikmeli olarak imzaladı.
    Kongre tarafından zorunlu kılınan anlaşma, geçiş sürecinde Trump‘ın ekibinin hükümet kurumlarıyla çalışmasına ve kamuya açık olmayan bilgilere erişmesine olanak tanıyacak. Anlaşma aynı zamanda Trump’ın ekibinin hükümet çalışanlarıyla iletişim sağlamalarını mümkün kılacak.
    Trump’ın Beyaz Saray Özel Kalem Müdürü olarak seçtiği Susie Wiles, “Bu anlaşma, kabine adaylarımızın her bakanlık ve kuruma ekiplerini göndermek ve iktidar değişimini düzenli bir şekilde tamamlamak dahil olmak üzere, kritik hazırlıklara başlamasına olanak tanıyor” dedi.

    Anlaşmanın 1 Ekim’e kadar imzalanması gerekiyordu
    Trump’ın Başkanlık Geçiş Yasası uyarınca Beyaz Saray ile bu anlaşmayı 1 Ekim tarihine kadar imzalamış olması gerekiyordu ve Biden yönetimindeki Beyaz Saray, Trump’ın ekibine anlaşmanın imzalanması için çağrılarda bulunmuştu.
    Trump’ın iktidar değişiminin planlanması için gerekli olan anlaşmayı imzalamayı ağırdan alması eleştirilere neden olmuş, Trump’ın bu tutumunun ABD hükümetinin yeni yönetime gerekli güvenlik izinlerini sunma ve bilgi paylaşımı sağlamasına engel oluşturduğu ifade edilmişti. Gecikme nedeniyle seçilmiş başkan Trump ve ekibinin başkanlığın ilk gününde iktidarı devralmasının mümkün olmayacağı yorumları da yapılmıştı.

    Trump, Genel Hizmetler İdaresi ile anlaşma imzalamaya yanaşmıyor
    Bu anlaşmanın yanı sıra, Trump’ın Genel Hizmetler İdaresi (GSA) ile imzalaması gereken ayrı bir anlaşma daha bulunuyor. Trump, güvenlikli hükümet ofisleri ve e-posta hesaplarına erişim sağlayacak olan bu anlaşmaya imza atmayı reddediyor. Trump’ın bu anlaşmayı imzalamaya yanaşmama sebebinin, bu anlaşmanın seçilmiş başkanın bağışları 5 bin dolarla sınırlandırması ve geçiş sürecine bağış yapanların isimlerini açıklama gerekliliği getirmesi olduğuna inanılıyor.