Kategori: Dünya

  • Pfizer/BioNTech’ten 5-11 yaş için aşı başvurusu

    Pfizer/BioNTech’ten 5-11 yaş için aşı başvurusu

    ABD’li ilaç şirketi Pfizer, Alman şirket BioNTech ile birlikte geliştirdikleri koronavirüs aşısının 5-11 yaş çocuklar arasında kullanılması için ABD Gıda ve İlaç Dairesi’ne (FDA) başvurduklarını açıkladı. Beyaz Saray Covid ile Müdahale Koordinatörü Jeff Zients ise, FDA’nın ay sonunda 5 ila 11 yaş arası çocuklar için acil kullanım izni başvurusunu inceleneceğini söyledi.

    ABD merkezli ilaç şirketi Pfizer, BioNTech ile birlikte geliştirdikleri Koronavirüs aşısı için beklenen adımı attı.

    Şirket yaptığı resmi açıklamada aşının 5 – 11 yaş grubundaki çocuklar arasında kullanılması için ABD Gıda ve İlaç Dairesi’ne (FDA) başvurduklarını açıkladı.

    Jeff Zients ise, FDA’nın başvuruyu ay sonunda inceleneceğini söyledi.

    Geçtiğimiz haftalarda Der Spiegel dergisine konuşan BioNTech’in kurucuları Prof. Dr. Uğur Şahin ve Dr. Özlem Türeci, 12 yaş altı çocuklara Koronavirüs aşısı yapılmasına ilişkin çalışmalar hakkında bilgi vermişti. Türeci, bu yaş grubu için Avrupa dahil olmak üzere Aşı onayı isteyeceklerini belirtmişti.

    ‘Temmuz ayından bu yana, ABD’de pediatrik Kovid-19 vakaları yaklaşık yüzde 240 arttı’ diyen Pfizer CEO’su Albert Bourla ise konu ile ilgili yaptığı açıklamada şu ifadelere yer vermişti;

    ‘Bu deneme sonuçları, 5 ila 11 yaş arası çocuklar için aşımızın onaylanması için güçlü bir temel oluşturuyor ve bunları acilen FDA’ya ve diğer ülkelerin düzenleyici kurumlarına sunmayı planlıyoruz.’

    VAKA SAYILARI ARTTI BAŞVURU GELDİ

    Başvurunun ABD’de çocuklar arasında Kovid-19 enfeksiyonlarının hızla artması sonrası gelmesi dikkat çekti.

    ABD Pediatri Akademisi’nin verilerine göre, çocuklardaki Kovid-19 vakaları Eylül ayı başlarında en yüksek seviyeye ulaştı.

  • Dünyanın en güçlü pasaportları açıklandı

    Dünyanın en güçlü pasaportları açıklandı

    Henley Pasaport Endeksi’ne göre, 2021 yılında dünyanın en güçlü pasaportları listesi açıklandı.

    Henley Pasaport Endeksi’ne göre, 2021 yılında dünyanın en güçlü pasaportları listesi belli oldu. Henley Pasaport Endeksi’ne göre dünyanın en güçlü ve en etkisiz pasaportlarının belirlendiği listede Türkiye 57’inci sırada yer aldı. İşte dünyanın en güçlü pasaportları;

    1. Japonya, Singapur
    2. Almanya, Güney Kore
    3. Finlandiya, İtalya, Lüksemburg, İspanya
    4. Avusturya, Danimarka
    5. Fransa, İrlanda, Hollanda, Portekiz, İsveç
    6. Belçika, Yeni Zelanda, İsviçre
    7. Çek Cumhuriyeti, Yunanistan, Malta, Norveç, İngiltere, ABD
    8. Avustralya, Kanada
    9. Macaristan
    10. Litvanya, Polonya, Slovakya

    Dünya çapında birçok ülkenin, 40’tan az ülkeye vizesiz veya varışta vize erişimine sahip olduğu biliniyor. Bu da dünyanın en etkisiz pasaportlarının ortaya çıkmasına neden oluyor.

    İşte dünyanın en etkisiz pasaportları;

    109. Kuzey Kore
    110. Nepal ve Filistin
    111. Somali
    112. Yemen
    113. Pakistan
    114. Suriye
    115. Irak
    116. Afganistan

  • Nobel Kimya Ödülleri sahiplerini buldu

    Nobel Kimya Ödülleri sahiplerini buldu

    Nobel Komitesi, 2021 Nobel Kimya Ödülü’nü Benjamin List ve David MacMillan’a verildiğini açıkladı. İkili ödülü, moleküler (küçük parçacık) yapı oluşturmak için geliştirdikleri ‘asimetrik organokataliz’ aracı için aldı.

    Nobel Kimya Ödülü, 1901 ile 2020 yılları 112 adet ödül 185 ayrı bilim insanına verildi. Curie’ler, en başarılı “Nobel Ödülü ailesi” oldu. Marie Curie ve Pierre Curie’nin karı-koca ortaklığı 1903 Nobel Fizik Ödülü’nü çifte getirdi. Marie Curie, 1911 Nobel Kimya Ödülü’nü alarak ikinci kez Nobel Ödülü’ne layık görüldü. Marie ve Pierre Curie’nin en büyük kızı Irène Joliot-Curie, kocası Frédéric Joliot ile birlikte 1935 Nobel Kimya Ödülü’nü aldı.

  • Papa’dan cinsel istismar açıklaması

    Papa’dan cinsel istismar açıklaması

    Katolik dünyasının ruhani lideri Papa Francis, Fransa Katolik Kilisesi’nde binlerce çocuğun maruz kaldığı pedofili skandalı nedeniyle “Utanç” duyduğunu ifade ederek, yaşananların tekrarlanmaması çağrısında bulundu.

    Fransa Katolik Kilisesi’nde 1950-2020 yılları arasında en az 330 bin çocuğun cinsel istismar mağduru olduğu yayınlanan bir komisyon raporuyla tüm dünyaya duyuruldu. Kilisedeki pedofili skandalının ardından Katolik dünyasından açıklamalar gelmeye başladı. Katoliklerin ruhani lideri Papa Francis bugün yaptığı haftalık Vatikan toplantısında, yaşananlardan dolayı utanç duyduğunu söyledi. Papa, “Kurbanlara, yaşadıkları travmadan dolayı üzüntümü ve acımı ifade etmek istiyorum. Ayrıca, kilisenin uzun süre boyunca onları endişelerinin merkezine koymamasından dolayı utancımı, utancımızı ifade etmek istiyorum” dedi.

    “Dua ediyorum, hep birlikte dua ediyoruz. Bu utanç zamanı” ifadesini kullanan Papa, din adamlarını bu tür durumların tekrarlanmaması için çalışmaya çağırarak, “Fransız Katolikler, kilisenin herkes için güvenli bir ev olmasını sağlamak için sorumluluklarını üstlenmeli” diye konuştu.

    Fransa’da Katolik Kilisesi’nde çocuk istismarını araştıran kiliselerde Cinsel İstismarları Araştırma Komisyonu (CİASE) dün 2 buçuk yılda hazırlanan 2 bin 500 sayfalık bir rapor yayınladı. Rapora göre, kiliselerde 1950-2020 yılları arasında en az 330 bin çocuk cinsel istismar kurbanı oldu ve bunlardan 216 bini rahip veya din adamları tarafından gerçekleştirildi. Raporda, söz konusu tarihlerde 2 bin 900 ila 3 bin 200 pedofil din adamı ve kilise üyesinin tespit edildiği belirtildi.

  • Buzullarda 1300 yıllık kayak takımı bulundu

    Buzullarda 1300 yıllık kayak takımı bulundu

    Norveç’in batısındaki Digervarden buz yamacında 2014 yılında bulunan kayak tahtasının ardından 7 yıl sonra ikinci bir kayak tahtası daha bulundu. Secrets of Ice programından arkeologlar, söz konusu keşfi, “İnanılmaz bir keşif yaptık” ifadeleriyle duyurdu.

    Norveç’in batısındaki Digervarden buz yamacında bulunan kayak tahtasının tarihte en eski ve en iyi korunmuş kayak tahtası olduğu ifade ediliyor. İlk kayak tahtası, arkeologlar tarafından bölgede 2014’te, diğeri ise 7 yıl sonra bulundu. Keşfe ilişkin yayınlanan makalede, bulunan kayak tahtasının 187 santimetre uzunluğunda ve 17 santimetre genişliğinde olduğu bilgisi paylaşıldı. Öte yandan son keşfin, 2014’te bulunandan 17 santimetre daha uzun, 2 santimetre daha geniş olduğu belirtildi.

    “İNANILMAZ BİR KEŞİF YAPTIK”

    Secrets of Ice’ın resmi sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, “Norveç’teki Digervarden buz yamacında inanılmaz bir keşif yaptık. Dünyanın en iyi korunmuş kayak çiftini bulduk! 1300 yaşında ve her ikisi de iyi korunmuş” ifadelerine yer verdi. Ayrıca, ikinci kayak tahtasının, ilkinin 4-5 metre yakınlarında bulunduğu aktarıldı.

    “KAYAK TAHTALARININ HİKAYESİ BİLİNMİYOR”

    Yayınlanan makalede, kayak tahtaların hikayesini anlamaya çalışmanın zor olduğu ifade edilerek, “1300 yıl önce Digervarden Dağı’nda neler olduğunu anlamaya çalışmak, bu noktada spekülasyondan öteye gidemiyor. Birkaç olası senaryo var. Bir avcı kayakları geride mi bıraktı? Belki ani bir kar yağışı onları kara gömdü? Muhtemelen avcı, geri geldiğinde yolu bulabilmeyi kolaylaştırmak için kayakları karda dik olarak yerleştirirdi. Belki de küçük bir çığ düşmüş olabilir” denildi.

     

  • Fransa Katolik Kilisesi’nde 216 bin çocuk istismar kurbanı

    Fransa Katolik Kilisesi’nde 216 bin çocuk istismar kurbanı

    Fransa’da Kilisede Cinsel İstismarla İlgili Bağımsız Komisyon, 2,5 yıllık çalışma sonucu 1950’den itibaren Fransa’daki Katolik Kilisesi’nde yaşanan cinsel istismar raporunu bugün açıkladı. Raporu canlı yayında sunan Komisyon Başkanı ve Danıştay Onursal Başkan Yardımcısı Jean-Marc Sauve; elde edilen verilere göre 1950’den bu yana 216 bin kişinin, yaklaşık 2 bin 900 ila 3 bin 200 din görevlisi tarafından cinsel istismara maruz kaldığını ve kilise kurumlarında çalışan ama meslekten olmayan kişilerin kurbanlarının da dahil edilmesiyle kurban sayısının 330 bine yükseldiğini ifade etti.

    Kilisede Cinsel İstismarla İlgili Bağımsız Komisyon bugün canlı yayın basın toplantısı düzenleyerek Fransa’da bulunan Katolik kiliselerinde 1950 yılından itibaren yaşanan cinsel istismar raporunu açıkladı. Kurban ifadeleri, mahkeme raporları gibi verilerden hazırlanan raporda, kilise çatısı altında toplamda 330 bin kurbanının cinsel istismara uğradığı ve bunun 216 bininin Katolik Kilisesi’nde görevli din sorumluları tarafından gerçekleştirildiği ifade edildi. Komisyon Başkanı Jean-Marc Sauve rapor sunumu sırasında “Kilise, zarar görmüş olanı onarmak ve kırılmış olanı yeniden inşa etmek için ne gerekiyorsa yapabilir ve yapmalıdır” ifadelerini kullandı.

    KURBANLARIN BÜYÜK ÇOĞUNLUĞU ERGENLİK ÖNCESİ ERKEK ÇOCUKLAR

    Komisyon, rapor sunumu açıklamasında; 2 bin 900 ila 3 bin 200 istismarcının (rahip ve diğer din görevlilerinin) kanıtının bulunduğunu ancak bu sayının muhtemelen eksik tahmin olduğunu belirtti. 2 bin 500 sayfalık raporda cinsel istismara uğrayan kurbanların ‘büyük çoğunluğunun’ ergenlik öncesi erkek çocukları (10 ila 13 yaş arası) olduğu belirtilerek “Katolik Kilisesi, aile ve arkadaş çevresinden sonra, cinsel şiddetin en yaygın olduğu ortamdır” ifadeleri yer aldı.

    Rapora konu olan soruşturma, mağdurların yüzde 60’ının sonraki yaşamlarında duygusal ve cinsel ciddi rahatsızlıklar yaşadığını ortaya koydu. Kilise çatısı altında cinsel istismara uğrayanların yüzde 80’nin erkek yüzde 20’sinin kız olduğu belirtilirken, toplumda mağdurların yüzde 75’i kız, yüzde 25’i erkek olduğu ifade edildi.

    KOMİSYONDAN KİLİSEYE TAVSİYELER

    Komisyon raporunda Katolik Kilisesi’ne 45 adet tavsiyede bulundu. Buna göre, Kilise tarafından görevlendirilen kişilerin sistematik olarak sabıka kaydının kontrol edilmesi ve rahiplerin özellikle ‘kutsanmış bekarlığın etik gerekliliklerinin’ tanımlanması dikkat çeken tavsiyeler arasında yer aldı.

  • İngiltere’deki petrol krizinin perde arkası

    İngiltere’deki petrol krizinin perde arkası

    İngiltere’de akaryakıt istasyonları ve market raflarında yaşanan kıtlığın perde arkasında ‘Ağır vasıta şoförü’ arzındaki hızlı düşüş yatıyor. Brexit’le İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden çıkışından sonra, AB ülkesi ağır vasıta şoförleri, ülkeye giremeyince ve üstüne Kovid-19 salgını kısıtlamaları eklenenince kriz kendini hissettirmeye başladı. Yılbaşı arifesinde tedarik zinciri kırılan İngiltere’deki ağır vasıta şoför sıkıntısı; İngiltere ekonomisine ilk olarak benzin istasyonlarında kuyruk, süpermarketlerde boş raflar ve kapalı restoranlar olarak yansıdı. Diğer yandan Karayolu Taşımacılığı Birliği (RHA), büyük nakliye firmalarının vergi yasası IR35’in yaşanan krizin ana nedeni olarak gördüğünü vurguladı.

    100 BİN ŞOFÖR AÇIĞI VAR

    Karayolu Taşımacılığı Birliği (RHA), şoför azlığına dair rapor hazırlayarak pandemi sebebiyle şoför açığını 60 binin üzerinde tahmin ettiklerini ancak Brexit dahil birkaç faktörün birleşmesiyle hali hazırda ülkedeki ağır vasıta şoför açığının 100 bini bulduğunu belirtti. Rapora göne, şoför açığına neden olan ana etkenlerden biri de Kovid-19 salgını. Birçok şoför salgın kısıtlamaları sebebiyle kendi ülkesine gitti ve büyük bir çoğunluğu ise İngiltere’ye geri dönmedi.

    BÜYÜK NAKLİYE FİRMALARI: ANA SEBEP VERGİ YASASI IR35

    Brexit sonrasında AB’den çıkan ve İngiltere’de çalışma ile yaşama şartları netlik kazanmayan birçok AB ülkesi şoförü de zorunlu olarak ülkesine dönmek zorunda kaldı. Raporda yer alan diğer etkenler ise, emekli olan ağır vasıta şoförleri ve ehliyet için gerekli mesleki sürüş testinin yetersizliği.

    RHA ayrıca İngiltere’de hükümet tarafından gizli istihdamı vergilendirmek için tasarlanmış vergi yasası IR35’in, lojistik şirketlerinde kar marjını düşürdüğünü belirterek anket yapılan büyük nakliye şirketlerinin ‘krizin ana sebebi olarak IR35 vergi yasasını’ gördüğünü belirtti.

    İNGİLİZ HÜKÜMETİ KRİZİ ÇÖZMEK İÇİN NE YAPIYOR?

    İngiltere hükümeti ise 25 Eylül’de yaptığı açıklamada, 4 bin kişinin ağır vasıta sürücüsü olarak eğitileceğini, mesleki sürüş testlerinin 12 hafta içinde binli rakamlara yükseltileceğini, halihazırda ağır vasıta sürücü belgesine sahip tüm sürücülere sektöre geri dönmelerini teşvik eden yaklaşık 1 milyon mektup gönderileceğini ve 5 bin ağır vasıta sürücüsüne geçici vize verilebileceğini belirtti. Ayrıca İngiliz ordusundan 200 kişinin benzin kıtlığının en yoğun yaşanan yerde bu hafta itibariyle göreve başlayacağı açıklandı.

  • 6 ayda yüzde 50 düşüş

    6 ayda yüzde 50 düşüş

    ABD’de yapılan yeni bir araştırmada Pfizer-BioNTech aşısı ile ilgili yeni veriler yayımlandı. The Lancet’te yayımlanan ve yaklaşık 3,4 milyon kişinin incelendiği araştırmada, aşının enfeksiyona karşı koruma yeteneğinin ilk ayında yüzde 88 olduğu ancak beş ay sonra yüzde 47’ye düştüğü bildirildi. Çalışmada, aşının hastaneye yatış ve ölümü önlemedeki etkinliğinin koronavirüsün daha bulaşıcı olduğu belirtilen Delta varyantına karşı dahi en az altı ay boyunca yüzde 90’dan yüksek kaldığını açıklandı.

    Türkiye’de de kullanılan Pfizer-BioNTech koronavirüs aşısı ile ilgili yeni bir araştırma yayımlandı.

    Önemli tıp dergilerinden The Lancet’te yayımlanan çalışmada, aşının Covid-19 enfeksiyonuna karşı koruma yeteneğinin ilk ayında yüzde 88 olduğu, ardından beş ay sonra yüzde 47’ye düştüğü tespit edildi.

    ABD’nin Güney Kaliforniya bölgesindeki yaklaşık 3,4 milyon kişi üzerinde yapılan çalışmada, aşının ilk kullanıma sunulduğu Aralık 2020 ile Ağustos 2021 tarihleri arası incelenirken, aşının hastaneye yatış ve ölümü önlemedeki etkinliğinin, daha bulaşıcı olduğu tespit edilen Delta varyantına karşı bile en az altı ay boyunca yüzden 90’ın üzerinde olduğu aktarıldı.

    Çalışmada aşının Delta varyantına karşı etkinliğinin ilk ayın ardından yüzde 93 olduğu, dört ay sonra ise yüzde 53’e düştüğü bildirilirken, diğer koronavirüs varyantlarına karşı etkinlik ise yüzde 97’den yüzde 67’ye düştüğü vurgulandı.

    ‘DELTA, AŞIDAN TAMAMEN KAÇAN BİR VARYANT DEĞİL’

    Çalışma ile ilgili konuşan Kaiser Permanente Güney Kaliforniya Araştırma ve Değerlendirme Departmanından çalışma lideri Sara Tartof, “Bize göre bu, Delta’nın aşı korumasından tamamen kaçan bir varyant olmadığını gösteriyor” dedi.

    Tartof, “Öyle olsaydı, aşılamadan sonra muhtemelen yüksek koruma görmezdik, çünkü bu durumda aşılama işe yaramazdı. Düşük başlar ve düşük kalırdı” diye konuştu.

    PFİZER: AŞI VARYANTLARA KARŞI ETKİLİ

    ABD’li ilaç şirketi Pfizer’ın kıdemli başkan yardımcısı ve baş sağlık görevlisi Luis Jodar ise, “Varyantlara özel analizimiz, aşının Delta da dahil olmak üzere mevcut tüm endişe verici türlere karşı etkili olduğunu açıkça gösteriyor” dedi.

    Geçtiğimiz günlerde de ABD Stanford Üniversitesi ve Emory Üniversitesi tarafından yapılan araştırmada, iki doz Pfizer-BioNTech aşısı olanların bağışıklığının 7 ay sonra oldukça azaldığı tespit edilmişti.

  • Hz. Muhammed karikatürünü çizen İsveçli karikatürist Lars Vilks trafik kazasında öldü

    Hz. Muhammed karikatürünü çizen İsveçli karikatürist Lars Vilks trafik kazasında öldü

    2007 yılında Hz. Muhammed karikatürünü çizmesinin ardından polis korumasında yaşayan İsveçli karikatürist ile iki polis koruması geçirdiği trafik kazası sonucu hayatını kaybetti. Kaza sonrası araçlar alev aldı.

    İsveç medyasında yer alan habere göre, çizdiği Hz. Muhammed karikatürü ile büyük tepki toplayan İsveçli karikatürist Lars Vilks ile iki polis koruması geçirdiği trafik kazası sonucu hayatını kaybetti. Vilks’in içerisinde bulunduğu sivil bir polis aracı, İsveç’in güneyindeki Markaryd kasabası yakınlarında kamyonla çarpıştı. Kazada, kamyon sürücüsü ise yaralandı. Kaza sonrası araçlar alev aldı. Polis kazada hayatını kaybedenlerin kimliklerini açıklamazken, Vilks’in eşi, Vilks’in öldüğünü yerel medyaya doğruladı.

    Kazaya ilişkin soruşturma başlatıldı. 75 yalındaki Vilks, çizdiği karikatürlerin ardından aldığı ölüm tehditleri nedeniyle polis korumasında yaşıyordu.

  • Nobel Tıp Ödülü sahibini buldu

    Nobel Tıp Ödülü sahibini buldu

    2021 Nobel Tıp Ödülü’nü David Julius ve Ardem Patapoutian kazandı. Bilim insanlarının sıcaklık ve dokunma reseptörlerinin keşfi nedeniyle ödülü kazandığı belirtildi.

    Dünyanın en önemli ödüllerinden Nobel Tıp Ödülü’nün 2021 yılındaki sahibi belli oldu.

    Nobel Komitesi Başkanı Thomas Perlmann, Stockholm’de yaptığı açıklamada, 2021 Nobel Tıp Ödülü’nü David Julius ve Ardem Patapoutian’ın kazandığını duyurdu.

    Komite, bilim insanlarının sıcaklık ve dokunma reseptörlerinin keşfi nedeniyle ödülü kazandığını belirtti.

    NOBEL TIP ÖDÜLÜ

    1901’den bu yana 111 Nobel Tıp Ödülü verildi. Ödülü kazananlardan 12’si kadındı.

    İlk olarak Alman bilim insanı Emil Adolf von Behring’e verilen Nobel Tıp veya Fizyoloji ödülünün sahibine bir madalya, bir diploma ve miktarı yıllara göre değişen para ödülleri veriliyor.

    Nobel Tıp Ödülünün en genç kazananı, 1923 yılında insülinin keşfinden ötürü 32 yaşındaki Frederick G. Banting oldu.

    1966 yılında “tümöre neden olan virüsleri” bularak Nobel Tıp Ödülü’nü alan 87 yaşındaki Peyton Rous ise ödülü alan en yaşlı bilim insanı olarak tarihe geçti.