Kategori: Dünya

  • Putin’den dikkat çeken anlar

    Putin’den dikkat çeken anlar

    Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in 2011 yılından bu yana ilk kez Rusya’ya bağlı Çeçenistan Cumhuriyeti’ne gerçekleştirdiği sürpriz ziyaret gündemdeki yerini koruyor. Putin’in Çeçenistan lideri Ramazan Kadirov ve Çeçenistan Müftüsü Salah Mezhiev ile birlikte başkent Grozni’de yeni yapılan Hazreti İsa Cami’ni gezdi. Putin’in camiye hediye ettiği altın kaplamalı ve değerli taşlarla süslenmiş Kur’an-ı Kerim’i eline alarak öptüğü anlar dikkat çekti. Putin’in daha sonra Kuran-Kerim’i eline alarak Kadirov ve Müftü Mezhiev ile birlikte fotoğraf çektirdiği görüldü. Putin’in Kur’an-ı Kerim’e saygı gösterdiği anlar sosyal medyada kısa sürede gündem oldu.

    Putin’in Çeçenistan ziyareti

    Rusya lideri Putin, geçtiğimiz 20 Ağustos’ta 13 yıl aradan sonra ilk kez Çeçenistan Cumhuriyeti’nde Ramazan Kadirov ve diğer yetkililer tarafından karşılanmış, Çeçenistan’ın ilk lideri Ahmet Kadirov’un mezarını ve Gudermes’teki Rus Özel Kuvvetler Üniversitesi’ni ziyaret etmişti. Putin, üniversitede Ukrayna’da savaşmak için eğitim gören Çeçen birlikleri ve gönüllülerle bir araya gelmişti. Putin ve Kadirov, ziyaret çerçevesinde çalışma toplantısı gerçekleştirmişti. Kadirov, görüşmede Çeçenistan’ın Ukrayna’da savaşmak için şu ana kadar 19 bini gönüllü olmak üzere toplam 47 bin asker gönderdiğini söylemişti.

    Putin’den dikkat çeken anlar

     

  • Güney Kore’den Kuzey Kore’ye gözdağı

    Güney Kore’den Kuzey Kore’ye gözdağı

    Kuzey Kore ile Güney Kore arasındaki askeri gerginlik sürerken, Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol gözdağı verdi. Yongin şehrinde bulunan Kara Operasyonları Komutanlığı’nı ziyaret ederek ABD ile ortaklaşa gerçekleştirilen Ulchi Özgürlük Kalkanı (Ulchi Freedom Shield) tatbikatı hakkında yetkililerden bilgi alan Yoon, burada yaptığı konuşmada Kuzey Kore’nin provokasyonları konusunda uyardı. Yoon, “Kuzey Kore rejimi her an provokasyon yapabilecek dünyadaki en tehlikeli gruptur. Sadece ordumuzun güçlü askeri hazırlığı onların yanlış hesaplarını önleyebilir” dedi.

    ABD ile gerçekleştirilen ortak askeri tatbikatların müttefiklerin birleşik savunma duruşunu güçlendirdiğini vurgulayan Yoon, “Zorla birleşme hayalleri kuran ve Güney Kore’ye göz diken Kuzey Kore’nin ülkemize yönelik herhangi bir işgal girişiminin Pyongyang rejiminin sonunu getireceğini açıkça ifade etmeliyiz” dedi.

    Kuzey Kore’nin elindeki silah sistemlerinin tehlikesine dikkat çeken Yoon, “Pyongyang’ın uzun menzilli top ve füze üslerini muhtemel bir savaşın ilk aşamalarında etkisiz hale getirmek önemlidir” ifadelerini kullandı.

    Güney Kore ve ABD ortak tatbikata başlamıştı

    Güney Kore ve ABD topyekun savaş senaryosu çerçevesinde gerçekleştirilen 11 günlük ortak Ulchi Özgürlük Kalkanı (UFS) tatbikatına 19 Ağustos’ta başlamıştı. Bilgisayar simülasyonları ile sivil savunma eğitimlerini de içeren tatbikat kapsamında amfibi çıkarma ve canlı atış tatbikatları gibi 48 saha eğitiminin gerçekleştirileceği açıklanmıştı.

  • Binlerce Filistin yanlısı, Demokrat Parti Kongresi’ni protesto etti

    Binlerce Filistin yanlısı, Demokrat Parti Kongresi’ni protesto etti

    Pazartesi gününün ardından ikinci kez organize olan gruplar polis kontrolü altında kurultayın yapıldığı United Center yakınlarında yaklaşık 3 saat süren bir yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüş sırasında Başkan Joe Biden ve Başkan Yardımcısı Kamala Harris’e ağır eleştiri içeren sloganlar atan grup yürüyüşün başladığı parkta olaysız şekilde dağıldı. Yürüyüş esnasında bir grubun metro istasyonunun olduğu bir üst geçide Filistin bayrağı asmak istemesi üzerine üç kişi polis tarafından engellendi ve gözaltına alındı. Kalabalık grup bu kişilerin serbest bırakılması yönünde sloganlar attıktan sonra polis göstericileri serbest bıraktı.

    Gerçekleşen Demokrat Parti Ulusal Kongresi kapsamında New York polis departmanı ve Washington polis departmanından takviye polis ekiplerin geldiği görüldü.

  • Biden’ın oğlu Hunter Biden aleyhindeki vergi kaçırma davası eylül ayında görülecek

    Biden’ın oğlu Hunter Biden aleyhindeki vergi kaçırma davası eylül ayında görülecek

    ABD’de 2016-2019 yılları arasında toplam 1,4 milyon dolar vergi kaçırmakla suçlanan ABD Başkanı Joe Biden’ın oğlu Hunter Biden’ın California eyaletinde açılan davanın düşürülmesi yönündeki talebi, mahkeme tarafından reddedildi. Haziran ayında Delaware eyaletinde görülen başka bir dava kapsamında kanun dışı yollardan silah satın almak ve resmi belgede yalan beyanda bulunmaktan suçlu bulunan Biden, 9 Eylül tarihi itibarıyla ise vergi kaçakçılığı suçlamasıyla California’da yargılanmaya başlanacak.

    Hunter Biden’ın avukatları, Biden’ın oğlu aleyhindeki her iki davada soruşturmaları yöneten ve ABD Adalet Bakanlığı tarafından Özel Yetkili Savcı olarak görevlendirilen David Weiss’in Delaware eyaletinde görev alan bir hukukçu olması nedeniyle California’daki vergi kaçakçılığı davasına atanmasının hukuka aykırı olduğunu ve Weiss’in California’da yetkisi olmadığını ileri sürmüştü. Başkan Biden’ın ilk oğlu olan 54 yaşındaki Hunter’ın avukatları tarafından yapılan bu çerçevede davanın iptal edilmesi yönündeki başvuru, pazartesi günü California’da Yargıç Mark C. Scarsi tarafından reddedildi.

    Yasa dışı silah edinme davasından alacağı ceza seçimlerden 8 gün sonra açıklanacak

    Hunter Biden, 11 Haziran’da Delaware eyaletinde görülen diğer davada 2018 yılında silah satın alırken resmi yetkiliye yalan söylemek, başvuru formunda uyuşturucu kullanmadığı yönünde yalan beyanda bulunmak ve satın aldığı silahı 11 gün boyunca yasa dışı olarak bulundurmaktan suçlu bulunmuştu. 25 yıla kadar hapis cezasıyla karşı karşıya kalabilecek Hunter Biden’ın ceza duruşması, ABD’de 5 Kasım’da yapılacak başkanlık seçimlerinden 8 gün sonra, 13 Kasım’da gerçekleştirilecek.

    ABD Başkanı Biden, daha önce yaptığı açıklamada oğlu Hunter için af kararı çıkarmayacağını söylemişti. Diğer yandan ABD basını, Biden’ın 20 Ocak’ta Beyaz Saray’dan ayrılmadan önce fikrini değiştirebileceğini ileri sürüyor.

    Hunter Biden hapis cezası alsa da bu cezanın denetimli serbestlik ile sınırlı kalabileceği ifade ediliyor.

  • İtalya’da batan lüks yatta cansız bedenine ulaşılan kişi sayısı 5’e yükseldi

    İtalya’da batan lüks yatta cansız bedenine ulaşılan kişi sayısı 5’e yükseldi

    İtalya’nın Palermo şehrindeki Porticello limanı açıklarında pazartesi günü “Bayesian” adlı lüks yatın batması sonucu aralarında İngiliz teknoloji milyarderi Mike Lynch ve 18 yaşındaki kızı Hannah dahil kayıp durumdaki 6 kişiyi arama çalışmalarında 3. günde devam ediyor. Sicilya Sivil Savunma Ajansı, batan yatta 1 kişinin daha cansız bedenine ulaşıldığını belirtti. Cansız bedenine ulaşılan kişi sayısı 5’e yükselirken, kayıp olan son kişiyi ise arama çalışmaları sürüyor. Cansız bedenlerin kime ait olduğuna dair henüz bir bilgi paylaşılmadı.

    Ne olmuştu?

    İngiliz teknoloji girişimcisi Mike Lynch’in eşi Angela Bacares’ın sahibi olduğu, 10’u mürettebat toplam 22 kişinin bulunduğu 56 metrelik lüks yat, pazartesi günü Sicilya açıklarında şiddetli fırtına sırasında batmıştı. Facianın ardından 1’i çocuk ve yatın sahibi Bacares dahil 15 kişi kurtarılırken, 7 kişi kaybolmuştu. Daha sonra kayıp 7 kişiden 1’inin cansız bedenine ulaşılmış, kayıp 6 kişiyi arama çalışmalarının sürdüğü belirtilmişti. Kayıp kişilerin İngiliz milyarder Lynch, 18 yaşındaki kızı Hannah, uluslararası yatırım bankası Morgan Stanley International Başkanı İngiliz Jonathan Bloomer, eşi Judy Bloomer ve Clifford Chance hukuk firmasının ortağı ABD’li avukat Chris Morvillo ile eşi Neda Morvillo olduğu aktarılmıştı.

  • Evinin tuvaletinde piton saldırısına uğradı

    Evinin tuvaletinde piton saldırısına uğradı

    Güney Asya ülkesi Tayland’da geçtiğimiz günlerde evindeki tuvaleti kullanan bir kişiye, klozetin içinden çıkan piton saldırdı. Yılanı eliyle yakalayıp klozetten çıkarmaya çalışan Thanat Thangtewanon isimli ev sahibi, başarılı olamayınca yılanı tuvalet fırçasıyla öldürdü.

    Komşuları tarafından hastaneye kaldırılan Thanat’ın sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi. Tuvaletten çıkartılan 3,5 metrelik yılanın zehirsiz bir piton türü olduğu tespit edildi.

    Thanat, yaptığı açıklamada, niyetinin yılanı öldürmek olmadığını, ancak ısırıldığı için korktuğunu ve bir an önce hastaneye gitmek istediğini ifade etti. Thanat, ayrıca sağlık durumuna ilişkin, yapılan kan testlerinin temiz olduğunu, yalnızca ısırık nedeniyle vücudunda yara oluştuğunu belirtti.

  • İsrail, Gazze’de UNRWA’ya ait okulu vurdu

    İsrail, Gazze’de UNRWA’ya ait okulu vurdu

    İsrail’in Gazze Şeridi’nde kanlı saldırıları 320 gündür devam ederken, İsrail ordusu, bir kez daha yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı okulu vurdu. Gazze Şehri’nin batısında yer alan BM Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’na (UNRWA) ait Salah al-Din Okulu’na düzenlenen saldırıda 2 kişi hayatını kaybetti, 15 kişi de yaralandı.
    İsrail ordusu, okula düzenlediği saldırıyı doğrulayarak, Hamas’ın okulda komuta merkezi olduğunu iddia etti.

  • Yanardağ dağcıların tırmanışı sırasında patladı

    Yanardağ dağcıların tırmanışı sırasında patladı

    Endonezya’nın Halmahera Adası’nın kuzeyindeki aktif Dukono Yanardağı’nda dağcıların zirveye tırmanışı sırasında patlama meydana geldi. 17 Ağustos’ta meydana gelen olay anında krater parçalarının etrafa saçıldığı görülürken, korkulu anlar yaşayan dağcılar bulundukları bölgeden koşarak uzaklaştı. Yanardağ patlama nedeniyle yaklaşık 2.4 kilometre yüksekliğe kül ve duman püskürttü. Patlama sonrası gökyüzünü devasa bir duman bulutu kapladı. Yerel kaynaklara göre dağcılar olaydan yara almadan kurtuldu.
    Olay anına ait görüntüleri kayda alan Anak Esa yaptığı açıklamada, “Dukono’nun volkanik aktivitesi o kadar yüksekti ki kraterden parçalar saçıldı. Zirveye tırmanmadan önce rüzgarın yönünü, patlamanın ne kadar güçlü olduğunu ve diğer unsurları gözlemlemeliyiz. Şartlar uygun olmadığında zirveye çıkmaya çalışmayın” ifadesini kullandı.
    Dukono Yanardağı 1993’ten bu yana kül ve duman püskürtüyor.

     

    &nbsp

  • Batı Kudüs’te Haredilerin zorunlu askerlik protestosuna sert müdahale

    Batı Kudüs’te Haredilerin zorunlu askerlik protestosuna sert müdahale

    İsrail’de Yüksek Mahkeme’nin Ultra Ortodoks Yahudi (Harediler) erkeklerin zorunlu askerlik muafiyetini kaldırmasına tepkiler sürüyor. Harediler, zorunlu askerlik hizmetine karşı bir kez daha Batı Kudüs’te sokağa çıktı. Yol kapatıp “Öleceğiz, askere gitmeyeceğiz”, “Naziler”, “Orduya değil, hapishaneye gideriz” şeklinde sloganlar atan Harediler, askerlik şubesine girmeye çalıştı. İsrail polisi tazyikli su ve copla müdahalede bulunurken, atlı polisler de kalabalığın arasına daldı. Bazı Haredilerin gözaltına alındığı öğrenildi.

    Ne olmuştu?
    İsrail Yüksek Mahkemesi, 25 Haziran’da Ultra Ortodoks Yahudi erkeklerin askerlik muafiyetinin kaldırılmasına ve elverişli olanların orduya alınmasına karar vermişti.
    İsrail’in kuruluşundan bu yana zorunlu askerlik hizmetinden muaf tutulan Harediler ise orduda dinlerinin gerektirdiği şekilde yaşayamayacakları gerekçesiyle askerlik yapmayı reddediyor.

  • “ABD, İsrail’in işgalini kabul etmiyor”

    “ABD, İsrail’in işgalini kabul etmiyor”

    ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Orta Doğu programı kapsamında Mısır’dan sonra geldiği Katar’ın başkenti Doha’da basın toplantısı düzenledi. Gazze’de ateşkes sağlanmasına yönelik yürütülen müzakerelere değinen Blinken, “Mısır ve Katar’daki ortaklarımızla birlikte mesajımız basit, açık ve acildir. Ateşkes ve rehine anlaşmasında sona gelmemiz gerekiyor, bunu hemen yapmalıyız. Zaman çok önemli. Çünkü her geçen gün rehinelerin hayatları tehlikeye giriyor. Zaman çok önemli. Çünkü Gazze’deki kadınlar, çocuklar ve erkekler her gün yeterli gıdaya, ilaca ulaşamadan acı çekiyor, başlatmadıkları ve durduramayacakları çatışmalarda yaralanma veya ölme riskiyle karşı karşıya kalıyor. Zaman çok önemli. Çünkü bölgede her geçen gün gerilimin tırmanma tehlikesi var” ifadelerini kullandı. Bölgede tansiyonun düşürülmesi için Mısır ve Katar’la çalıştıklarını belirten Blinken, “Çatışmayı tırmandıracak veya yayacak herhangi bir adım atmaktan kaçınmak için İran ve Hizbullah da dahil olmak üzere tüm taraflara gerekli mesajları göndererek farklı yöntemlerle çalışıyoruz. Bu anlaşmayı sağlamak için taraflarla çalışmalarımızda birlik halindeyiz. Özellikle Katar ve Mısır, Hamas’la doğrudan temas halinde ve biz bu anlaşmayı sonuçlandırmaya çalışırken onu da beraberinde getirmeye çalışıyorlar” dedi.

    “Herkesin esneklik göstermesi çok önemli”

    Blinken, “Başkan Biden Mayıs ayında ateşkes ve rehinelerin serbest bırakılması yönünde ayrıntılı bir plan ortaya koymuştu. Bütün dünya bunu onayladı. BM Güvenlik Konseyi bunu onayladı. O zamandan beri tarafları bir araya getirmek için çalışıyoruz. İsrail artık bu öneriyi kabul etti. Bunu dün doğrudan Başbakan Netanyahu’dan duydum. Hamas’ın da aynısını yapacağını umuyor ve bekliyoruz. Bir sonraki kritik adım bu, ancak bu gerçekleştiğinde ateşkesin yürürlüğe girmesiyle birlikte uygulama üzerinde anlaşmaya varılabilmesi ve ateşkesin taraflarının anlaşmada verdikleri taahhütleri yerine getirebilmeleri için herkesin esneklik göstermesi çok önemli. Bunun önümüzdeki günlerde yapılması gerekiyor ve sona gelmek için mümkün olan her şeyi yapacağız” şeklinde konuştu.

    “Anlaşmada İsrail ordusunun Gazze’den çekilme takvimi ve yerleri konusu çok net”

    Blinken, “ABD, İsrail’in Gazze’de uzun süreli işgalini kabul etmediği konusunda çok net. Anlaşmada İsrail ordusunun Gazze’den çekilme takvimi ve yerleri konusu çok net ve İsrail de bunu kabul etti” dedi. Başta İsrail olmak üzere ateşkes sağlanmasının herkesin çıkarına olduğunu vurgulayan Blinken, “ Rehineler buna bağlı. Ülkenin güvenliği buna bağlı. Çatışmanın başka yerlere yayılmamasını gerçekten sağlayabilmemiz buna bağlı. Çünkü Gazze birçok açıdan, Lübnan’ın kuzeyinde ve Hizbullah’ta işleri daha iyi bir yöne taşıyabilmemizi sağlamanın anahtarı. Kızıldeniz’de Husilerle tansiyonu düşürebilmemizi sağlamanın anahtarı bu. İsrail ve Suudi Arabistan arasında bir normalleşme anlaşmasına varıp varamayacağımızı görmenin anahtarı bu, her iki ülke de buna çok ilgi duyuyor. Aslında herkesi, İsrail’le başlayarak daha fazla barış ve güvenliğe giden bir yola sokmanın anahtarı bu. İsraillilerin umutsuzca gerçekleşmesini istediği ve gerçekleşmesini istediğimiz, rehineleri eve getirmenin anahtarı bu. Gazze’de rehin tutulan ABD’liler var. ABD’lilerin ailelerine geri dönmesini ve hayatını kaybedenlerin cenazelerinin geri getirilmesini sağlama konusundaki çıkarlarım konusunda çok nettim” ifadelerini kullandı.

    “Dünyadaki en kötü insani durum Sudan’da”

    Blinken konuşmasının sonunda, “Şu anda dünyadaki en kötü insani durum Sudan’da” diyerek ülkedeki iç çatışmadan etkilenen halka yardım sağlamak için çalıştıklarını belirtti. Blinken ayrıca çatışmaların sona ermesi için Mısır, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Afrika Birliği ile çok yakın bir şekilde çalıştıklarını ifade etti.