Kategori: Dünya

  • Almanya’dan, ırkçılıkla mücadele için 1 milyar avrodan fazla kaynak

    Almanya’dan, ırkçılıkla mücadele için 1 milyar avrodan fazla kaynak

    Alman hükümeti, aşırı sağ ve ırkçılıkla mücadele için 2021-2024 yıllarında 1 milyar avrodan fazla kaynak ayıracak.

    Alman Hükümet Sözcü Yardımcısı Martina Fietz, Berlin’de düzenlenen basın toplantısında, bakanlar kurulunun ardından bugün Başbakan Angela Merkel başkanlığında hükümetin aşırı sağ ve ırkçılıkla mücadele komisyonunun toplandığını belirtti.

    Fietz, martta oluşturulan ve bugün 3. toplantısını gerçekleştiren komisyonda aşırı sağ, ırkçılık ve Yahudi düşmanlığıyla mücadele edilmesi amacıyla yaklaşık 90 somut tedbirin yer aldığı bir listenin oluşturduğunu ifade etti.

    Hükümetin 2021-2024 yıllarında ırkçılık ve aşırı sağla mücadele için 1 milyar avrodan fazla kaynak ayıracağını vurgulayan Fietz, gelecek yılın bütçesinde ırkçılıkla mücadele için ek olarak 150 milyon avro ayrılmasının öngörüldüğünü de kaydetti.

    Fietz, hükümetin aşırı sağ, ırkçılık ve antisemitizm ile mücadeleyi ve özgürlükçü demokratik temel düzenin korunmasını önemli toplumsal görev olarak gördüğünü ifade etti.

    Fietz söz konusu listenin gelecek hafta kabul edilmesi için bakanlar kuruluna iletileceği bilgisini paylaştı.

    İçişleri Bakanı Steve Alter de listede 89 somut tedbirin yer aldığını, aşırı sağ ve ırkçılıkla mücadelede başlatılan yolun kararlılıkla sürdürüleceğini belirtti.

    Aşırı sağ ve ırkçılıkla mücadelede alınacak tedbirler

    Bu bağlamda, aşırı sağ ve ırkçılıkla mücadeleye ilişkin sivil toplumun ve devlet kurumlarının önleyici faaliyetleri desteklenecek ve bu yönde yeni programlar başlatılacak.

    Bu faaliyetlerin ve programların etkili olup olmadığını takip etmek için bir “Federal Kaliteyi Koruma Enstitüsü” oluşturulacak.

    Irkçılık ile Yahudi ve Müslüman düşmanlığıyla ilgili yürütülen araştırmalar desteklenecek.

    Devlet kurumlarında daha fazla göçmen kökenlinin işe alınması için kampanyalar düzenlenecek, işe alım süreçleri incelenecek.

    Kamu çalışanları ırkçılık ve Yahudi düşmanlığı konularında duyarlı hale getirilmesi için eğitilecek.

  • Putin’in “gizli” aşkının kazancı ortaya çıktı

    Putin’in “gizli” aşkının kazancı ortaya çıktı

    Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in kendisinden 35 yaş küçük ‘sevgilisi’ eski jimnastikçi Alina Kabaeva’nın medya şirketinin patronu olarak yılda 7.5 milyon sterlinden fazla kazandığı belirtildi.

    Özel hayatı ve ailesiyle ilgili detayları gizli tutmasıyla bilinen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le ilgili çarpıcı bir iddia daha ortaya atıldı. Putin’in kendisinden 35 yaş küçük ‘sevgilisi’ eski jimnastikçi Alina Kabaeva’nın medya şirketinin patronu olarak yılda 7.5 milyon sterlinden fazla kazandığını iddia edildi. İngiliz medyasında çıkan haberlere göre, Sızan Federal Vergi Servisi veri tabanına göre, eski sporcunun Ulusal Medya Grubu’ndaki resmi geliri 785.4 milyon ruble (7.78 milyon sterlin) olduğu ifade edildi. Haberde, Alina Kabaeva’ya başkanlığını yaptığı Ulusal Medya Grubu’nun hissedarı olan ve Putin’e yakın milyarder Yury Kovalchuk aracılığıyla ödeme yapıldığı ileri sürüldü.

    RUSYA’DA ORTALAMA YILLIK MAAŞ 5 BİN 867 STERLİN

    Ulusal Medya Grubu’nun, yöneticilerin ücretlerini gösteren yıllık rapor yayınlamadığı ve şirketin bununla ilgili medyanın sorularını hiçbir zaman yanıtlamadığı bu yüzden de Alina’nın gelirinin bilinmediği belirtildi. Rusya’da ortalama maaşın yılda 5.867 sterlin olduğu ifade edilirken, Kremlin, ilk olarak 2008’de bir gazetede Putin ile Alina arasında gizli bir ilişki olduğu iddialarını yalanlamıştı. Öte yandan, Putin’in eski jimnastikçi sevgilisinin doğum yaptığı öne sürülmüş, 2018’den bu yana kamuoyu önüne çıkmayan Alina Kabayeva’nın bu nedenle ortadan kaybolduğu belirtilmişti.

  • İsviçre Türk Toplumu Başkanı Şeref Yıldız’ın evine saldırı

    İsviçre Türk Toplumu Başkanı Şeref Yıldız’ın evine saldırı

    İsviçre’deki Türk sivil toplum kuruluşlarının çatı organizasyonu olan İsviçre Türk Toplumunun (İTT) Başkanı Şeref Yıldız’ın evine terör örgütü PKK yandaşlarınca gece saatlerinde saldırıda bunuldu.

    İsviçre’de Türklerin kurduğu 100’e yakın dernek ve 13 federasyonun çatı organizasyonu olan İTT’nin başkanı Yıldız,  yaptığı açıklamada, saldırıyı kınadı.

    Yıldız, İsviçre’nin Basel kentindeki evinin saat 03.00-04.00 sularında terör örgütü yandaşlarınca hedef alındığını söyledi.

    Saldırganların bira şişelerine doldurdukları kırmızı boyaları evinin penceresine ve duvarlarına fırlattığını aktaran Yıldız ayrıca duvarlara çirkin ifadeler yazıldığını belirtti.

    Saldırganlar ayrıca Yıldız’ın evinin önündeki park halindeki araçlara da kırmızı boyalarla zarar verdi.

    Yıldız’ın terör örgütü mensuplarından tehditler aldığı biliniyordu.

    İsviçre polisi saldırıyla ilgili soruşturma başlattı.

    Aynı zamanda Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) İsviçre Şube Başkanı olan Şeref Yıldız, ağustos ayında İTT başkanlığına seçilmişti.

  • AB ilaç stratejisi için yeni yol haritası belirledi

    AB ilaç stratejisi için yeni yol haritası belirledi

    Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) ortaya koyduğu ilaç alanındaki eksiklikleri gidermeyi amaçlayan yol haritasını belirledi.

    AB Komisyonu, salgın nedeniyle hazırlanan “Avrupa İlaç Stratejisi” başlıklı çalışmasını yayımladı.

    AB ülkelerinin ilaç sistemlerini güçlendirmeyi amaçlayan çalışmaya göre, salgının ortaya çıkardığı eksiklikleri gidermeye yönelik çeşitli adımlar atılacak.

    Hastalıkların tedavisi, aşı ve antibiyotik geliştirilmesi için yapılan araştırmalara daha fazla destek sağlanacak. Klinik çalışmalar, hasta ve sağlık sistemi ihtiyaçlarına göre yeniden belirlenecek.

    AB ülkelerinde uygun fiyatlı ilaçlara erişim sağlanacak. İlaçların fiyatlandırılması ve ücret iade politikalarında AB seviyesinde iş birliği yapılacak. Eş değer ve biyobenzer ilaçlarda rekabet, yeni ilaçların araştırılması, geliştirilmesi ve üretimine yönelik yatırımlar artırılacak. İlaç sektörünün dijitalleşmesi ve yeni teknolojilerin kullanımı desteklenecek.

    Gelecekte yaşanabilecek sağlık krizlerine karşı ilaç sektöründeki arz zinciri kuvvetlendirilecek. Stratejik ilaçlar stoklanacak ve bu ilaçların Avrupa’da üretimine yönelik yatırımlar yapılacak.

    AB Sağlık Acil Müdahale Otoritesi (HERA) kurularak sağlık krizlerine hızlı müdahale edilecek.

    AB ilaç mevzuatının güncellenmesine yönelik çalışmalar hızlandırılacak.

  • İngiltere salgına karşı 280 milyar sterlin harcadı

    İngiltere salgına karşı 280 milyar sterlin harcadı

    İngiltere Maliye Bakanı Rishi Sunak, İngiliz hükümetinin koronavirüs (Kovid-19) salgınının başladığından bu yana ekonomiyi desteklemek için toplam 280 milyar sterlin harcadığını söyledi.

    İngiliz parlamentosunda bütçe düzenlemelerini açıklayan Sunak, İngiltere’nin sağlık alanındaki acil durumunun henüz sonlanmadığını, ekonomide ise acil durumun yeni başladığını belirtti.

    Bakan Sunak, İngiltere’nin sağlık sektörünün salgınla mücadelesinin desteklenmesi için gelecek yıl 3 milyar sterlin ek bütçe sağlanacağını söyledi.

    İngiltere’nin ulaşım projelerine 2 milyar sterlin, yerel yönetimlerine 3 milyar sterlin ve evsizlere destek olunması için 250 milyon sterlin ayrıldığını belirten Bakan Sunak, gelecek yıl İngiltere’de koronavirüs salgını ile mücadele için 55 milyar sterlin seviyesinde kamu harcamasının planlandığını hatırlattı.

    Sunumunda, İngiliz ekonomisinin bu yılın sonunda yüzde 11,3 daralma beklendiğini, bunun İngiltere’nin üretim çıktısında son 300 yıldan fazladır en büyük düşük olduğunu söyleyen Sunak, ekonominin salgın tedbirlerinin gevşetilmesiyle toparlanacağının da altını çizdi.

    “Ekonomide büyümeye rağmen, İngiltere’de ekonomik üretim çıktısının 2022 yılının dördüncü çeyreğine kadar kriz öncesindeki seviyelerine dönmesinin beklemiyoruz.” İfadesini kullanan Sunak, İngiltere’nin toplam kamu borcunu Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’ya (GSYH) oranının 2025-2026 yıllarında yüzde 97,5 seviyesinde olmasının beklendiğini belirtti ve “Ekonomi toparlanmaya başlayınca, sürdürülebilir mali pozisyona geri dönme zorunluluğumuz var.” yorumunu yaptı.

    Salgının yarattığı ekonomik etkilerin uzun süreli olabileceğinin altını çizen Sunak, İngiliz hükümetinin bu yıl sonunda toplam kamu borçlanmasının GSYH’nin yüzde 19’una, yani toplam 394 milyar sterline, ulaşacağını söyledi.

    İşsizlik 2,6 milyona yükselecek

    İngiliz Maliye Bakanı Sunak, ülkede gelecek yılın ikinci çeyreğinde toplam işsiz sayısının yüzde 7,5 ile toplam 2,5 milyona ulaşmasının beklendiğini de söyledi.

    Sunak gelecek seneden itibaren işsizliğin düzenli olarak her yıl azaltılmasının hedeflendiğini, 2024 yılı için işsizlik öngörüsünün yüzde 4,4 olduğunu kaydetti. Bir milyonun üzerindeki doktor, hemşire ve diğer sağlık çalışanının maaşlarının gelecek yıl artırılacağını, fakat diğer kamu çalışanlarının maaşlarının ise gelecek yıl dondurulacağını söyleyen Bakan Sunak, İngiltere’de asgari ücretin de yüzde 2,2 artırılarak saat başında 8,91 sterline çıkarılmasının planlandığının altını çizdi.

    Bakan Sunak, ayrıca İngiltere’nin uluslararası yardımlar için milli gelirinden ayırdığı payın 2021 yılında yüzde 0,7’den yüzde 0,5’e düşürüleceğini belirtti.

    İngiltere’nin gelecek dört yıl boyunca 24 milyar sterlin seviyesinde savunma yatırımı yapacağını belirten Bakan Sunak, altyapı harcamalarının 100 milyar sterlin seviyesinde olacağını ifade etti.

  • Malezya’da eldiven üreten fabrikadaki 2 bin 500 işçi koronaya yakalandı

    Malezya’da eldiven üreten fabrikadaki 2 bin 500 işçi koronaya yakalandı

    Dünyanın en büyük lateks eldiven üreticisi, Malezya merkezli Top Glove’ta, 2 bin 500 çalışanında koronavirüs (Covi-19) görülmesinin ardından fabrikanın yarısını kapatıldığı ifade edildi.

    Merkezi Malezya’da bulunan dünyanın en büyük lateks eldiven üreticisi Top Glove, yaklaşık 2 bin 500 fabrika çalışanının koronavirüs testinin pozitif çıkmasının ardından fabrikanın yarısından fazlasını kapatma kararı aldığını duyurdu. Top Glove’un, salgının başlangıcından bu yana bir çok ülkeye koruyucu ekipman temin ettiği ifade edildi. Top Glove’un, başkent Kuala Lumpur dışındaki 28 fabrikada üretimi geçici olarak durdurduğu, ancak üreticilerin eldiven üretiminde bir sıkıntının yaşanmaycağını ifade etti. Top Glove şirketin 41’i Malezya’da olmak üzere 47 fabrika işlettiği ifade edildi. Toplu vakalar ülke çapında günlük 2 bin 188 vakayla rekor seviyeye ulaşırken, ülkedeki toplam vaka sayısı 58 bin 847’ye çıktı.

  • Hindistan’da kaplan dehşeti

    Hindistan’da kaplan dehşeti

    Hindistan’da doğal koruma alanından kaçtığı tahmin edilen Bengal Kaplanı kasaba sakinlerine saldırdı. O anlar kameralara yansıdı.

    Görüntülerde, kasaba sakinlerine saldıran kaplanın bir adamın üzerine atladığı ve 15 metrelik çukura sürüklediği görüldü.

    Veteriner hekimleri ve ormancılık yetkililerinin olay yerine gelerek, vahşi kaplanı sakinleştirmeye çalıştı.

    Kaplanın saldırısı sonucu 2 kişinin yaralandığı ifade edilirken, vahşi kaplanın kontrol altına alınamadığı belirtildi.

    https://www.dailymotion.com/video/x7xp8un

     

  • Yeni Zelandalı bilim insanları, sönmüş bir yanardağı evleri ısıtmak için kullanmayı hedefliyor

    Yeni Zelandalı bilim insanları, sönmüş bir yanardağı evleri ısıtmak için kullanmayı hedefliyor

    Yeni Zelanda’da bilim insanları, yaklaşık 11 milyon yıllık sönmüş Dunedin Yanardağı’nın iç tabakalarında kalan sıcaklığı evleri ısıtmak için kullanmayı planlıyor.

    “New Zealand Herald” gazetesinin haberine göre, Dunedin kentindeki Otago Üniversitesinden jeoloji uzmanları, yanardağın iç kısımlarındaki mevcut sıcaklıktan jeotermal enerji kaynağı elde edilmesi durumunda, karbon temelli yakıt tüketimi ve sera gazı emisyonunun azaltılabileceğini belirtti.

    Uzmanların, Yeni Zelanda İş, İnovasyon ve İstihdam Bakanlığına teslim edecekleri, henüz tasarım aşamasındaki projeye göre, yanardağa iki farklı bölgeden 500 metre derinliğinde keşif kuyuları açılacak.

    Söz konusu kuyular, halihazırda katılaşmış magma tabakasının altında kalan tortuları izlemek ve oradaki ısıyı analiz etmek için açılacak.

    Analizlerden olumlu sonuç alınırsa o bölgeye su pompalanacak ve orada ısınan su evlerin ısınması için kullanılacak.

    Projede yer alan bilim insanlarından Mike Palin, Bakanlığın gelecek mart ayına kadar değerlendirmesini tamamlayacağını ve gerekirse çalışmanın daha da geliştirilmesini talep edeceğini söyledi.

    Palin, “Yakıt maliyetlerindeki azalmalar doğrudan ekonomik faydaya dönüşecek” dedi.

    Bilim insanları, Bakanlığın projeye “zekice fikirler programı” çerçevesinde 700 bin dolar destek sağlamasını bekliyor.

  • İsrail ve BAE liderleri 2021 Nobel Barış’ına aday gösterildi

    İsrail ve BAE liderleri 2021 Nobel Barış’ına aday gösterildi

    Ortadoğu’da, Filistin ve Yemen gibi ülkeler başta olmak üzere bölgedeki istikrasızlığın sorumlusu İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Veliaht Prensi Muhammed Bin Zayed Al Nahyan’ın, 2021 Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterildi.

    İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Veliaht Prensi Muhammed Bin Zayed Al Nahyan’ın İsrail ile Arap ülkeleri arasındaki normalleşme anlaşmasına vesile olmaları dolayısıyla 2021 Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterildi.

    İrlanda’daki barış anlaşmasında üstlendiği rol nedeniyle 1998’de Nobel ödülü alan David Trimble’nin Netanyahu ve Al Nahyan’ı aday gösterdiği kaydedildi.

    Her iki lider barış ödülüne aday gösterilse de Ortadoğu’daki siyasi kriz, istikrarsızlık başta olmak üzere, Filistin, Yemen ve Libya’daki birçok sivilin ölümüne sebebiyet veren çatışma ve iç savaşların baş aktörleri arasında yer alıyor.

  • “Çin’de 3-4 aydır ölüm yaşanmıyor”

    “Çin’de 3-4 aydır ölüm yaşanmıyor”

    Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Cui Wei, ilk olarak Çin’in Wuhan kentinde tespit edilen koronavirüsün Çin’deki son durumu ve koronavirüs önlemlerini değerlendirdi.

    Wei, “Salgının durumuna göre kademeli bir şekilde tedbirleri ya artırıyor ya da azaltıyorduk. 11 milyonluk bir şehri kapattık. Şehri kapatmak demek, giriş çıkış yasağı değildir. 11 milyon insan hepsi evinde durması gerekiyor. İşte bu şekilde bu salgını yenebiliriz. Sert tedbirler olmadan bu sonucu alamazsınız.” dedi.

    Başkonsolos Cui Wei, yaptığı açıklamada Türkiye’de son bir aydır artan vaka sayısının, taburcu olan vaka sayısından daha fazla olduğunu da belirterek, ” Bazen bu makas aralığı çok açılıyor. Bu biraz endişe verici.” diye konuştu. Wei, “Türkiye’de durum kontrol altında denilebilir. İki unsur var. Biri; Avrupa ve Amerika katısına baktığımızda büyük bir patlama oldu. İkinci dalga diyen de var. O durumlara göre Türkiye kontrol içinde gözüküyor. İkincisi, sonbahar, kış gelince bizim bilim adamlarımız ‘dalgalanma olacaktır’ dedi. Böyle bir durumda Türkiye ne kadar kontrol etse ve önlem alsa da vakalar yükselebilir” ifadelerini kullandı.

    “ÇİN’DE YAKLAŞIK 3-4 AYDIR ÖLÜM YAŞANMIYOR”

    Başkonsolos Cui Wei, “Çin’de yaklaşık 3-4 aydır ölüm yaşanmıyor. Şimdiye kadar toplam vefat sayısı 4 bin 634. Bu rakam çok uzun zamandır bu şekilde duruyor. Pekin’de en son bir pazardan çıktı. Pazarda tamamen bir tarama araştırması yapıldı. Balık ithal eden bir dükkan içerisinde balık kesilen o tahta üzerinde virüs çıktı” dedi.

    Uzun süredir sıfır vakanın olduğunu söyleyen Wei, “Biz başından beri önleme ve kontrol etmeyi aynı cümle içinde kullanılıyoruz. Sıfır vakaya düşürmenin yolu devamlı kontrol sisteminde olmak. Örneğin sağlık çalışanlarına, gümrük çalışanlarına isteseler de istemeseler de test yapıldı. Çünkü onlar risk altında. Devamlı bir şekilde kontrol ediliyor ve test yapılıyor” diye konuştu.

    “ŞEHRİ KAPATMAK DEMEK, GİRİŞ ÇIKIŞ YASAĞI DEĞİLDİR”

    Virüsle mücadelede aldıkları tedbirleri aktaran Wei, “ Virüsün olduğu dönemlerde çok sert tedbirler alıyorduk. Salgının durumuna göre kademeli bir şekilde tedbirleri ya artırıyor ya da azaltıyorduk. 11 milyonluk bir şehri kapattık. Şehri kapatmak demek, giriş çıkış yasağı değildir. 11 milyon insan hepsi evinde durması gerekiyor. İşte bu şekilde bu salgını yenebiliriz. Sert tedbirler olmadan bu sonucu alamazsınız. Ne istediğimizi bilmeliyiz. Normal, güzel bir yaşam mı istiyoruz. Bunu istiyorsak gerçekleştirmek için muhakkak kısa zaman içinde göz önünde tedbirler alınması lazım. Ancak bu şekilde kısa zaman içinde bu durumu halledebilir ve normale dönülebilir. Ya gevşek olacak ve çok uzun sürecek ya da sert olacak ve kısa sürecek” diye konuştu.

    “4 AŞI DÜNYA ÇAPINDA FAZ-3 DENEME SÜRECİNDE”

    Wei sözlerini şöyle sürdürdü;

    “Çin’in ürettiği sadece en önde gelen aşıları söylüyorum. 4 aşı dünya çapında Faz-3 deneme sürecinde. Bunlar insan vücudunda kullanılıyor ama bunlar test aşamasında. Çin’de yasaya göre acil durumda belirli insan grubuna kullanılmasına izin verildi ama çok az. En önde gelen bence Haziran ayında Ortadoğu’da kullanılan aşı. O zaman okuduğumda Faz-3 çalışmaları 6 ay sürecekti. Bu demektir ki önümüzdeki ay bu Faz-3 bitecek ve değerlendirme yapılıp sonuç çıkacak. Bence tamamen kullanımı 2021 yılının Ocak ayından sonra olabilir.

    MASKE KULLANIMI SOLUNUM YOLUYLA BULAŞAN HASTALIKLARDA DÜŞÜŞE NEDEN OLDU

    Maske kullanımının solunum yoluyla bulaşan diğer hastalıklarda düşüşe neden olduğunun altını çizen Wei, maske kullanımının önemine değinerek, “Çin’de vatandaşlar artık maske takmayı tercih ediyor. Bir alışkanlığı oldu. Bunun başka bir katkısı da şu oldu; şu an sonbahar Çin’de. Sonbahar döneminde geçen yıllara göre hastane istatistiklerinin kıyaslaması yapıldığında ağız ve burun yoluyla bulaşan hastalık sayısı da çok daha düşük oldu. Demek ki maske temiz, verimli ve basit bir tedbir. Sadece Kovid-19 için değil, insan sağlığı için de önemli” diye konuştu.