İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları 312 gündür devam ediyor. Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı, İsrail saldırılarının başladığı 7 Ekim’den sonra Gazze Şeridi’nde doğan 115 bebeğin saldırılarda hayatını kaybettiğini açıkladı. Bakanlık, İsrail saldırılarında en son hayatını kaybeden bebeklerin, 9 Ağustos’ta doğan 4 günlük Aysal ve Ayser adlı ikizler olduğunu ifade etti.
Filistin basınında yer alan haberlerde, Aysal ve Ayser’in babalarının sabah saatlerinde ikizlerin doğum belgelerini almak için yanlarından ayrıldığı ve geri döndüğünde ikizler ile eşinin İsrail bombardımanında öldüklerini öğrendiği aktarıldı.
Kategori: Dünya
-

115 bebek İsrail saldırılarında öldü
-

ABD’den, İsrail’e silah satışına onay
İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları devam ederken, ABD Dışişleri Bakanlığı, İsrail’e milyar dolarlık silah satışına onay verdi. ABD Savunma Bakanlığı, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın içerisinde savaş uçaklarının yer aldığı 20 milyar dolarlık silah satışına onay verdiğini duyurdu.
ABD Savunma Bakanlığı, satışı onaylanan silahların yaklaşık 19 milyar dolar değerindeki F-15 jetleri ve ekipmanları, yaklaşık 774 milyon dolar değerinde tank mühimmatı ve 583 milyon dolar değerinde askeri araçlar olduğunu aktardı.
ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından Kongre’ye gönderilen onay bildiriminde, silah satışının “İsrail’in mevcut ve gelecekteki düşman tehditlerini karşı koyma kapasitesini artıracağı” ifadeleri yer aldı. -

“Blinken Orta Doğu seyahatini erteledi”
Axios haber sitesinin adı açıklanmayan iki kaynağa dayandırdığı haberine göre ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, İsrail ile Hamas arasında 15 Ağustos’ta Doha ya da Kahire’de yapılması planlanan ateşkes görüşmeleri öncesi dün gerçekleştirmeyi planladığı Orta Doğu seyahatini erteledi. Blinken’in seyahatinin “bölgedeki belirsizlik” nedeniyle ertelendiği ifade edildi.
Blinken’ın Katar, Mısır ve İsrail’i ziyaret etmeyi bekleniyordu.
Öte yandan Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye’nin Tahran’da suikast sonucu hayatını kaybetmesinin ardından İran’ın İsrail’e yapması beklenen misilleme saldırısı nedeniyle Orta Doğu’da gerilim sürüyor. -

“Güçlerimiz Kursk bölgesinde ilerlemeye devam ediyor”
Ukrayna’nın Rus topraklarında ilerleyişi devam ediyor. Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Ukrayna Genelkurmay Başkanı Oleksandr Syrskyi ile sürekli temas halinde olduğunu belirterek, Syrskyi’den düzenli olarak cephedeki durum ve Kursk bölgesindeki operasyonlar hakkında rapor aldığını ifade etti.
Zelenskiy, “Zorlu ve yoğun çatışmalara rağmen güçlerimiz Kursk bölgesinde ilerlemeye devam ediyor. 74 yerleşim yeri Ukrayna’nın kontrolü altında, buralarda denetimler ve tedbirler uygulanıyor. Bu bölgeler için insani çözümler geliştirilmeye devam ediliyor. Savaşçılarımıza kahramanca hizmetleri için minnettarım. Bir sonraki adımlarımız için hazırlıklar devam ediyor” dedi.
Ukrayna ordusu, 6 Ağustos’ta Rusya’nın Kursk bölgesine saldırı başlatmış ve yaklaşık bin kilometre karelik alanı kontrol altına almıştı. -

Trump’ın seçim ofisine hırsız girdi
ABD’nin eski başkanı olan Cumhuriyetçi Parti’nin başkan adayı Donal Trump’ın Virginia eyaletinde yer alan Ashburn’daki seçim ofisine hırsız girdi. Yetkililer, hırsızlık olayının Trump’ın seçim kampanyası tarafından kiralanan ve aynı zamanda Virginia 10. Bölge Cumhuriyetçi Komitesi’nin merkezi olarak hizmet veren bir ofiste meydana geldiğini belirterek, şüphelinin herhangi bir şey çalıp çalmadığını araştırdıklarını ifade etti.
Polis, güvenlik kamerası görüntülerinde şüphelinin ofise zorla girdiğini ve içeride dolaştığını belirtti. Şüphelinin, koyu renk kıyafetler giydiği, şapka taktığı ve sırt çantası taşıdığı aktarıldı.
Loudoun Şerifi Mike Chapman yaptığı açıklamada, “Herhangi bir siyasi kampanyanın ya da partinin ofisine zorla girilmesi nadir görülen bir durumdur. Şüphelinin kimliğini tespit etmeye, olayın nedenini araştırmaya ve ne çalınmış olabileceği gibi geride ne bırakılmış olabileceğini de belirlemeye kararlıyız” dedi.
Olayla ilgili soruşturma devam ederken, Trump’ın seçim ekibi olayla ilgili henüz açıklama yapmadı. -

BM, Gazze gündemiyle toplandı
BM Güvenlik Konseyi, Gazze’deki durum ve İsrail’in 10 Ağustos’ta Gazze’nin Daraj bölgesinde bulunan El-Tabin okuluna düzenlediği ve en az 100 Filistinlinin hayatını kaybettiği saldırı ile ilgili olağanüstü toplantı gerçekleştirdi.
Toplantıda konuşan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreter Yardımcısı Rosemary DiCarlo, çatışmaların devam ettiği Gazze’de durumun siviller açısından felaket derecesinde olduğunu söyledi. DiCarlo, “Gazze’de güvenli yer yok. Buna rağmen sivillere, giderek daha da daralan bölgelere tahliye emri veriliyor” dedi.
BM İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (OCHA) İnsanı Yardım Finansman ve Kaynak Nakil Birimi Direktörü Lisa Doughten ise “Sadece iki hafta içinde 250 binden fazla insan, bulundukları yeri terk etmeye zorlandı. Sivillerin güvenliğini sağlaması gereken tahliye emirleri, net bir şekilde tam tersi sonucu ortaya çıkarıyor. Siviller, sürekli olarak yaşamlarını devam ettirebilmek için gerekli olan temel ihtiyaçlarını karşılama imkanları bulunmayan yerlere tahliye ediliyor. Kendilerine güvenli olduğu söylenen yerlerde, devamlı bir şekilde öldürülmeye ve yaralanmaya devam ediliyorlar.” dedi.
Daughten, “Bu daha ne kadar böyle devam edebilir? Harekete geçilmesi için El-Tabin okulundaki gibi daha kaç trajedi yaşanması gerekiyor? Bu Konsey, Gazze’de savaşın etkilediği çocukların gözlerinin içine bakıp, yaşadıkları acıları dindirmek için hiçbir çabanın eksik bırakılmadığını söyleyebilir mi?” diye konuştu.BM Güvenlik Konseyi’ne kararlı hareket etme çağrısı
Cezayir’in BM Daimi Temsilcisi Amar Bendjama, toplantıda BM Güvenlik Konseyi’ni Filistinlileri destekleme konusunda kararlı hareket etmeye çağırdı. Bendjama, okul saldırısı konusunda atılacak kararlı adımların, uluslararası barış ve güvenliği koruma yükümlülüğü olan Güvenlik Konseyi’nin yasal ve ahlaki sorumluluğu olduğunu söyledi. Bendjama, Gazze’de derhal ateşkesin uygulamaya konulması çağrısında bulundu ve Katar, Mısır ve ABD tarafından gerçekleştirilen arabuluculuk çalışmalarına Cezayir’in desteğini açıkladı.
Konuşmasında Bendjama, “İsrail işgal güçleri Gazze’nin Daraj bölgesindeki okulu kasıtlı bir şekilde hedef aldı. Bu, son iki gün içerisinde hedef alınan üçüncü okul oldu. Sivil bir yapı hedef alındı. Uluslararası toplumdan gelen açıklamayla sabit olduğu üzere, bu yapı sivilleri barındırıyordu. Genel Sekreterimiz, bu okulun yüzlerce yerlerinden edilmiş Filistinli aileyi barındırdığını net bir şekilde ifade etmişti” dedi.
Bendjama, “Daraj’daki bu korkunç katliam ve diğer katliamlar, İsrail’e yapılan cömert finansal ve askeri yardımlar olmadan mümkün olmazdı” dedi.ABD: “Endişelerimizi İsrail’e ilettik”
ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield ise 10 Ağustos’ta İsrail ordusunun Gazze’deki bir okul ve camiyi içeren komplekse düzenlediği saldırı nedeniyle yaşanan sivil kayıplara ilişkin raporlardan endişe duyduklarını söyledi.
Thomas-Greenfield, “Endişelerimizi İsrail’e ilettik. Hamas ve Filistin Cihadı’nın üst düzey yetkililerini hedef aldıklarını belirttiler. Uluslararası insancıl hukuk çerçevesinde, sivilleri korumak için ellerinden gelen her şeyi yapmaları gerekiyor” dedi.
İsrail’in Hamas ile mücadele etmeye hakkı olduğunu ifade eden Thomas-Greenfield, “Fakat bunu nasıl yaptığı önem arz ediyor. Defaatle ve tutarlı bir şekilde ifade ettiğimiz üzere, İsrail’in sivil kayıpları minimize etmek için tedbir alması gerekiyor” dedi.
ABD’nin Orta Doğu’da başlıca hedefinin gerginliği düşürmek ve bölgesel bir çatışmadan kaçınılmasını sağlamak olduğunu vurgulayan Büyükelçi Thomas-Greenfield, “Bunun yolu, Gazze’de acil bir ateşkes ve rehinelerin serbest bırakılmasını sağlamaktan geçiyor” dedi.Çin: “Gazze’de hiçbir yer güvenli değil”
Çin’in BM Daimi Temsilcisi Fu Cong, “Sivillerin sığındığı okulu defaatle bombalamak korkunç bir eylemdir. Son 10 ay içerisinde Gazze’de milyonlarca insan, evlerinin yıkıldığını gördü, sevdiklerinden ayrılmak zorunda kaldı ve huzurlu bir köşe arayışıyla yer değiştirmek zorunda kaldı. Fakat her seferinde, ayrım gözetmeyen bombardımanlarla karşı karşıya kaldılar. Şu anda, Gazze’de hiçbir yer güvenli değil” dedi.
Çin’in İsrail’i tüm illegal yerleşim faaliyetlerini derhal durdurmaya çağırdığını da vurgulayan Büyükelçi Fu Cong, İsrail’i iki devletli çözümü zedeleyecek adımlara son vermeye davet etti. -

Putin: “Filistin halkını desteklemek için her şeyi yapıyoruz”
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Moskova’daki Novo-Ogoryovo başkanlık rezidansında Filistinli mevkidaşı Mahmud Abbas’ı ağırladı. Abbas’ı Moskova’da görmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Putin, “Bugün Rusya’nın ne yazık ki çıkarlarını ve halkını elinde silahla savunması gerektiğini herkes çok iyi biliyor. Ama Orta Doğu’da olup bitenler, Filistin’de yaşananlar elbette gözümüzden kaçmıyor. Genel olarak Arap dünyasıyla, özelde ise Filistin’le çok köklü, derin bağlarımız var ve buna çok değer veriyoruz” dedi. Putin, “Filistin’de yaşanan insani felaketi büyük bir acı ve endişeyle izliyoruz. Kendi açımızdan Filistin halkını desteklemek için her şeyi yapıyoruz. Biliyorsunuz farklı türde 700 tona yakın insani yardım gönderdik, Filistin halkına destek olmak için her fırsatı değerlendirerek elimizden geleni yapıyoruz. Her şeyden önce sivil kayıplardan endişe duyuyoruz. Birleşmiş Milletlere göre bu sayı zaten 40 bin ve çoğu kadın ile çocuk” ifadelerini kullandı. Rusya’nın her zaman barışçıl çözümü savunduğunu belirten Putin, “Sizinle ortak bir konumumuz var. Bu sorunun kökleri çok eskiye dayanıyor ve önce uluslararası örgütler düzeyinde, özellikle BM düzeyinde bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasına yönelik alınan kararların göz ardı edilmesiyle ilgili. Buradaki konumumuz değişmedi. Bölgede uzun vadeli, güvenilir ve istikrarlı bir barışın sağlanması için Birleşmiş Milletler’in tüm kararlarının uygulanması ve her şeyden önce tam teşekküllü bir Filistin devletinin kurulması gerektiğine inanıyoruz” şeklinde konuştu.
“Filistinlilerin Gazze Şeridi’nden, Batı Şeria’dan, Kudüs’ten sürülmesini kabul etmeyeceğiz”
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ise konuşmasında, “Rusya, Filistin halkı için gerçekten dost bir ülke. Filistin halkı, Sovyetler Birliği ve Rusya Federasyonu arasındaki bu dostluk, onlarca yıldır bizi birbirimize bağlıyor. Rusya’nın hükümet ve halk düzeyinde Filistinlilere desteğini her zaman hissettik” ifadelerini kullandı. Bağımsız Filistin devletinin kurulmasının önündeki engellere değinen Abbas, “BM, ABD’den gelen baskı nedeniyle tek bir çözüm sunma, Filistin halkının haklarını uygulayacak ve hayata geçirilmesini sağlayacak tek bir karar alma misyonunu yerine getiremedi” dedi. Abbas, “Sayın Başkan, size inanıyoruz, güveniyoruz ve desteğinizi hissediyoruz. Rusya’nın Filistin halkının dostlarından biri olduğunu düşünüyoruz. Toplantının başında da söylediğiniz gibi Filistin halkının da kendi devletine kavuşacağını umuyoruz. Bahsettiğiniz gibi 7 Ekim’den bugüne 40 binden fazla kişi hayatını kaybetti, 80 bine yakın yaralı, 15 binden fazla kayıp, Gazze’de olan budur” diye konuştu. İnsani yardımın sürmesini ve Filistinlilerin yaşadıkları yerlerden zorla çıkarılması girişimlerine son verilmesini isteyen Abbas, “Mücadelemizi sürdürüyoruz, tüm zorluklara sabırla göğüs geriyoruz. Filistinlilerin 20. yüzyılda, daha önce birçok kez olduğu gibi Gazze Şeridi’nden, Batı Şeria’dan, Kudüs’ten sürülmesini kabul etmeyeceğiz. Sizlerin desteğiyle hedeflerimize ulaşacağımıza inanıyoruz” ifadelerini kullandı. -

Trump-Musk’ın canlı yayınına siber saldırı
Eski ABD Başkanı ve Kasım ayındaki seçimlerde Cumhuriyetçi Parti’nin Başkan Adayı Donald Trump, Amerikalı milyarder girişimci Elon Musk ile sosyal medya platformu X üzerinde yaklaşık 2 saat süren bir canlı yayın gerçekleştirdi. Trump’ın konuk olduğu canlı yayın, teknik problemler nedeniyle 40 dakika geç başladı. Eski adı Twitter olan X platformunun sahibi olan Musk, teknik sorunların sunucuya yönelik bir servis dışı bırakma (DDOS) saldırısı nedeniyle yaşandığını söyledi. Musk’ın geniş çaplı saldırı nedeniyle izleyici kitlesinin sınırlı tutulacağını açıkladığı programda Trump, Musk ile Avrupa Birliği, Çin, iklim değişikliği, nükleer savaş tehdidi, Demokrat Parti’nin Başkan Adayı Kamala Harris, sansür uygulamaları ve göç hakkında konuştu. Yaklaşık 1,3 milyon kişinin takip ettiği yayında Trump, Demokrat Partili rakibi Harris’i “radikal solcu bir deli” olarak tanımladı ve Harris’in “Bernie Sanders’den daha kötü olduğunu” savundu. Program boyunca çeşitli vesilelerle Trump’a desteğini açıklayan Musk ise, “Ülkenin iyiliği için bu seçimleri sizin kazanmanız gerekli” diye konuştu.
Trump’tan Musk’a: “Senin desteğinin önemi büyük”
Trump ise Musk’ın kendisine olan desteğine büyük önem atfettiğini ifade ederek, “Doğrusunu söylemek gerekirse bana desteğini açıklayanların hepsi o kadar da mana arz etmiyor. Fakat senin desteğinin önemi büyük” dedi. Musk, Trump’ın “hükümetin etkinliğine” ilişkin bir başkanlık komisyonu kurmasını ve bu komisyonun başına da kendisini atamasını teklif etti. Trump, bu teklife “Bunu yapmayı çok isterim” yanıtını verdi.
Trump 900 bin yeni takipçi kazandı
Trump’ın bir yıl aradan sonra X platformunda paylaşım yapmasının da simgelendiği yayın ile birlikte Trump, platformda tekrar paylaşım yapmaya başladığı Pazartesi gecesi itibarıyla yaklaşık 900 bin yeni takipçi kazandı. Trump, eski adıyla Twitter üzerinde en son geçtiğimiz yıl ağustos ayında aleyhindeki seçimlere müdahale davası çerçevesinde Atlanta Hapishanesi’nde çekilen sanık fotoğrafını paylaşmıştı.
“Doğru istikamet sizsiniz”
Dünyanın en zengin insanı unvanını elinde bulunduran Musk, Trump’a yönelik suikast girişiminin ardından başkanlık seçimlerinde Trump’a desteğini açıklamıştı. Musk, mülakatın sonunda yaptığı açıklamada da, “An itibarıyla medeniyetin yol ayrımında bulunuyoruz ve doğru yönü tercih etmemiz gerekiyor diye düşünüyorum. Bana sorarsanız doğru istikamet sizsiniz” dedi.
Trump ve Musk’ın programının sona ermesinin ardından Harris’in seçim kampanyası ekibi X platformu üzerinde bir paylaşım yayınlayarak, “Trump’ın tüm seçim kampanyası, Elon Musk ve kendisi gibi orta sınıfı satacak ve 2024 yılında bir canlı yayını bile yürütemeyecek kadar takıntılı ve bencil zengin adamlara yönelik” dedi. -

Mars’ta sıvı su rezervuarı bulundu
Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi’nin (NASA), 2018 yılında Mars’a inen Insight Lander keşif aracının elde ettiği verilerin yeni analizler açıklandı. Elde edilen bulgular ABD merkezli Ulusal Bilimler Akademisi Bildirilerinde yayınlandı. Bu analizler sonucu bilim adamları Mars’ta gezegenin kayalık dış kabuklarının derinliklerinde sıvı su rezervuarı keşfetti. Insight Lander, dört yıl boyunca Mars’ın derinliklerindeki titreşimleri kaydeden sismometre taşıyordu ve bu sayede bu titreşimlerin ve gezegenin nasıl hareket ettiğine ilişkin analizler sıvı suyun “sismik sinyallerini” ortaya çıkardığı kaydedildi.
Analizler sonucu kutup bölgelerinde donmuş su ve atmosferinde buhar olduğuna dair kanıtlar bulunan Mars’ta ilk kez sıvı halde su tespit edilmiş oldu.
Sıvı su Mars’ın dış kabuğunun 10 ila 20 km derinlerinde
Analizler, sıvı su rezervuarlarının Mars’ın dış kabuğunun 10 ila 20 km derinlerinde olduğunu ortaya koydu.
Araştırmaya katılan California Üniversitesinden Prof. Michael Manga “Aslında bunlar Dünya’da su veya petrol ve gaz aramak için kullandığımız tekniklerle aynı” dedi. Suyun bir gezegenin evrimini şekillendiren en önemli molekül olduğunu söyleyen Manga, “Bu bulgu, Mars’ın bütün suyu nereye gitti? sorusunu yanıtlıyor” ifadesini kullandı.
UC San Diego Scripps Oşinografi Enstitüsü’nden baş araştırmacı Dr. Vashan Wright ise, “Mars’ın su döngüsünü anlamak, ikliminin, yüzeyinin ve içinin evrimini anlamak için kritik öneme sahip” dedi.Mars’ın derinliklerini incelemek üzere tasarlanan uzay aracı Insight Lander’ın bilimsel görevi 2022 Aralık ayında sona ermişti. Dört yıl boyunca Mars’ta veri toplayan uzay aracı bin 319 titreşim (deprem) kaydetmişti.
-

Türk askeri en iyi nişancı seçildi
Terörle mücadele operasyonlarında, barışın korunması için gerçekleştirilen uluslararası görevlerde ve NATO misyonlarında gösteren Kahraman Mehmetçik, uluslararası yarışmalarda da Türk milletinin göğsünü kabartmaya devam ediyor.

ABD Kara Kuvvetleri Avrupa ve Afrika Komutanlığı tarafından 4-12 Ağustos 2024 tarihleri arasında Almanya’daki Hohenfels Eğitim Merkezinde “8’inci Avrupa En İyi Keskin Nişancı Timi Yarışması” gerçekleştirildi.
Yarışma, Türk Silahlı Kuvvetlerinin şampiyonluğuyla sona erdi. Yarışmaya Türkiye’nin yanı sıra ABD, Fransa, Belçika, Almanya, İtalya, Yunanistan, Hollanda, İspanya, İsviçre, Kanada, Çeya, Estonya, Finlandiya, Macaristan, İrlanda, Litvanya, Lüksemburg ve Slovenya katıldı. Toplam 19 ülkeden 36 timin yer aldığı yarışmaya Türkiye’yi Kara Kuvvetleri Komutanlığı ve Özel Kuvvetler Komutanlığı’ndan birer tim temsil etti. Dağ Komando Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanlığı sorumluluğunda yarışmaya katılan her iki tim de üstün başarılar elde etti.

Kara Kuvvetleri Komutanlığının timi yarışmayı 1’inci olarak tamamlarken, Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda görevli tim de 2’nci olarak başarı sağladı.
Yarışmada ilk 10 ülke sıralaması şu şekilde:Türkiye (Kara Kuvvetleri Komutanlığı)
Türkiye (Özel Kuvvetler Komutanlığı)
Finlandiya ve ABD
Yunanistan
Belçika
İrlanda
ABD
Hollanda
İtalya
Çek Cumhuriyeti