Kategori: Dünya

  • Koronavirüs can almaya devam ediyor

    Koronavirüs can almaya devam ediyor

    Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan koronavirüs (Covid-19) nedeniyle hayatını kaybeden kişi sayısı dünya genelinde 924 bin 580’e, virüs tespit edilen kişi sayısı 28 milyon 944 bin 152’ye yükseldi. Dünya genelinde hastalığı yenerek iyileşenlerin sayısı ise 20 milyon 812 bin 603’e ulaştı.

    Dünyayı kasıp kavuran koronavirüs salgını 140’tan fazla ülkede yayılmaya devam ediyor. En fazla vakaya sahip ülke olan ABD’de son paylaşılan verilere göre, toplamda 6 milyon 676 bin 601 vaka bulunuyor. Virüs kaynaklı toplam can kaybının ise 198 bin 128’e ulaştığı bildirildi.

    GÜNEY AMERİKA’DA BİLANÇO ARTIYOR

    Güney Amerika kıtasında koronavirüs nedeniyle vaka ve ölü sayılarında artış sürüyor. En fazla vakaya sahip 3’üncü ülke olan Brezilya’da son paylaşılan verilere göre, toplamda 4 milyon 315 bin 858 vaka bulunuyor. Virüs kaynaklı toplam can kaybının ise 131 bin 274’e ulaştığı bildirildi. Dünya genelinde vaka sayısı olarak 5’inci sırada bulunan Peru’da vaka sayısı 722 bin 832’ye yükselirken, virüs kaynaklı can kaybı 30 bin 593 olarak rapor edildi.

    İRAN’DA ÖLÜ SAYISI 23 BİN 029’A ÇIKTI

    İran’da salgın nedeniyle ölenlerin sayısının 23 bin 029’a ulaştığı, virüs teşhisi konulan kişi sayısının ise 399 bin 940’a çıktığı açıklandı.

    AVRUPA’DA VAKA SAYISINDA ARTIŞ SÜRÜYOR

    İspanya’da hızlı vaka artışı yaşanırken vaka sayısı 576 bin 697’e, virüs kaynaklı ölü sayısı 29 bin 747 oldu. Fransa’da vaka sayısında artış sürüyor. Toplam vaka sayısı 373 bin 911’e ulaştı. Ülke genelinde koronavirüsten iyileşenlerin sayısının ise 89 bin 59’a çıktığı bildirilirken; toplam can kaybının da 30 bin 910’a yükseldiği aktarıldı.

  • Trump ‘bağışlansın’ dedi, İran idam etti

    Trump ‘bağışlansın’ dedi, İran idam etti

    İran’da, bir güvenlik görevlisini öldürdüğü için hakkında idam kararı verilen 27 yaşındaki güreşçi Nevid Afkari, asılarak infaz edildi.

    İranlı yetkililer tarafından yapılan resmi açıklamada, Afkari’nin bu sabah Şiraz kentindeki Adilabad cezaevinde idam edildiği belirtildi. ABD Başkanı Donald Trump, geçtiğimizi günlerde sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla, ‘Tahran’dan Afkari’nin hayatının bağışlanmasını’ talep etmişti. Birçok tanınmış güreş sporcusu da kararın durdurulması çağrısında bulunmuştu.

    Afkari, iki yıl önce yapılan yönetim karşıtı protestolarda bir güvenlik görevlisini öldürmek suçlamasıyla iki kez idam cezasına çaptırılmıştı. Aynı protestolarda yakalanan Afkari’nin kardeşleri Vahid ve Habip de sırasıyla 54 ve 27 yıl hapis ayrıca kırbaç cezasına mahkûm edilmişti.

  • Rusya, aşıları ülke geneline gönderiyor

    Rusya, aşıları ülke geneline gönderiyor

    Rusya Sağlık Bakanlığı, Kovid-19 aşısı Sputnik V’nin ilk partisinin Rusya’nın bölgelerine gönderildiğini duyurdu.

    Tescil sonrası test çalışmalarına tabi tutulan dünyanın ilk tescil edilen Kovid-19 aşısı Sputnik V’nin aşılama çalışmaları önceki gün başkent Moskova’da başlamıştı. Aşıyla ilgili yeni bir açıklama yapan Sağlık Bakanlığı, aşının ilk partisinin Rusya’nın bölgelerine gönderildiğini belirtti.

    Bakanlığın açıklamasında “Pilot tedarik kapsamında, aşının Rusya’nın bölgelerine tedarikine yönelik lojistik zinciri oluşturulacak. Yüksek risk grubu içindeki vatandaşlara Kovid-19 aşısının dağıtılmasına ve aşılamanın organizasyonuna yönelik süreçler belirlenecek” dendi.

    Sputnik V aşısı, N.F. Gamaleya Epidemiyoloji ve Mikrobiyoloji Ulusal Araştırma Merkezi tarafından geliştirilmişti. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 11 Ağustos’ta koronavirüse karşı geliştirilen ilk aşının tescil edildiğini açıklamış ve böylece Rusya, koronavirüs aşısını tescilleyen ilk ülke olmuştu.

    Rusya Sağlık Bakanlığı, Sputnik V aşısının gerekli tüm testlerden geçtiğini ve virüse karşı bağışıklık geliştirdiğini belirtmişti. Bakanlık, aşının ilk partisinin 15 Ağustos Cumartesi günü üretildiğini duyurmuştu.

    Moskova Belediye Başkan Yardımcısı Anastasiya Rakova, çarşamba günü Kovid-19 aşısı vurulan 13 kişinin aşılamadan bir gün sonra kendilerini iyi hissettiğini ve bazılarının sağlık durumunun elektronik bileklikle izlendiğini belirtmişti.

  • Şili’de 6.3’lük şiddetli deprem

    Şili’de 6.3’lük şiddetli deprem

    Şili’de 6,3 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi.

    ABD Jeolojik Araştırma Merkezi (USGS), 51 kilometre derinlikte meydana gelen depremin merkez üssünün, Tocopilla’nın 83 kilometre kuzeydoğusu olduğunu duyurdu.

    Yerel basında çıkan haberlerde, elektrik kesintilerine ve heyelanlara neden olan deprem anının güvenlik kameralarına yansıyan görüntülerine yer verildi.

    Merkez üssüne 250 kilometre kilometre uzaklıkta bile hissedilen depremden sonra biri 4,3, diğeri 4,6 büyüklüğünde 2 artçı sarsıntı yaşandı.

    Depremde can ya da mal kaybına ilişkin henüz bilgi alınmazken, tsunami alarmı da verilmedi.

  • Festival saldırısının kurbanlarına 800 milyon dolar

    Festival saldırısının kurbanlarına 800 milyon dolar

    ABD’nin konser festivaline düzenlenen saldırının kurbanlarına ve yakınlarına 800 milyon dolar ödenecek. Las Vegas’ta 2017 yılında otel odasından düzenlenen saldırıda 58 kişi ölmüş, 800’den fazla kişi yaralanmıştı. Parayı saldırının düzenlendiği otel zinciri MGM ve sigortacıları ödeyecek.

    Amerika Birleşik Devletleri’nde düzenlenen silahlı saldırının kurbanlarına rekor tazminat verilecek.

    Nevada eyaletinde bulunan Las Vegas’taki saldırı country müzik festivali sırasında gerçekleştirilmişti.

    Saldırgan MGM Resorts International bünyesinde bulunan Mandalay Bay Oteli’nin 32. katından konser alanını otomatik silahlarla ateş altına almıştı.

    Saldırgan Stephen Paddock (64), dakikalar süren atıştan sonra polisin gelmesinden önce odasında intihar etmişti.

    Yapılan incelemelerde Paddock’un tuttuğu odada çok sayıda silah ve mühimmat ele geçirildi.

    Saldırıda 58 kişi ölürken 868 kişi de çeşitli derecelerde yaralanmıştı.

    Toplamda 4 bin 400 kişiye 800 milyon dolar tazminat ödenmesine karar verildi. Sorumluluk kabul etmeyen MGM oteller zinciri 49, şirketin sigortacıları ise 751 milyon dolar ödeyecek.

  • RTÜK’ün Netflix kararına dünyadan olumlu tepki

    RTÜK’ün Netflix kararına dünyadan olumlu tepki

    Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) çocuk istismarı barındıran sahneler içerdiği gerekçesiyle ‘Cuties’ (Minnoşlar) filmini Türkiye katoloğundan çıkarttırdığı Netflix’e dünya büyük tepki gösterdi. Tedbirini erken alan RTÜK’ün öncü tavrı ise takdir topladı.

    RTÜK, yayınladığı ‘Cuties’ filminin fragmanında çocuk istismarına yönelik görüntülerin yer alması gerekçesiyle Netflix’e yayın ilkesi ihlali cezası verdi. RTÜK’ün kararının tebliğ edilmesinin ardından Netflix de çocuk istismarı görüntüleri içeren filmi Türkiye katoloğundan çıkardı.

    DÜNYA TEPKİ GÖSTERDİ

    Bugüne kadar pek çok kez tartışılan dünyanın önde gelen film ve dizip platformu Netflix, söz konusu film nedeniyle ilk kez dünyada tepki gördü. Çocuk istismarı sahneleri içeren ‘Cuties’ filmini yayınlayan platform, milyonların tepkisiyle karşılaştı. Yayının hemen ardından dünya genelinde Netflix’e karşı sosyal medyadan örgütlenen gruplar, dizinin çocukları cinsel bir obje olarak göstermesi ve pedofili ile ilişkilendirmesi sebebiyle protesto ettiler. Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Almanya ve İngiltere başta olmak üzere Netflix’i çocuk pornografisi yayınlamakla suçlayan üst düzey bürokratlar, kanaat önderleri ve ünlü isimler bu içeriğin Netflix kataloğundan çıkarılmasını istedi. ABD’de bazı eyaletlerde Netflix’in suç işlediği ve yargılanması gerektiği dillendirildi. Tepkiler üzerine Netflix’in borsadaki hisseleri de değer kaybetti.

    KARŞI KAMPANYA SOSYAL MEDYADA TREND TOPIC OLDU

    Netflix aleyhine sosyal medyadan kampanya başlatan düşünce kuruluşları ve çocuk hakları savunucuları, Netflix hesaplarını kapatma kararı aldı. Twitter’da ‘cancelnetflix’ (netflixini iptal et) etiketiyle dünya listesinde trend olan ve saatlerce listeden inmeyen kampanya, dünya basınında da yankı buldu. 9 Eylül’de gösterimi yapılan filmin hiçbir sanatsal değeri olmadığını söyleyen bazı yazarlar, yapımın tamamen bazı grupların ahlaksızca emellerine hizmet ettiğini ifade ettiler. Cinsellik ve çıplaklık uyarısıyla ailelere sunulan filmin imdb puanı ise 1,7’yi geçemedi.

    TÜRKİYE VE RTÜK’E ÖVGÜ

    Dünya üzerinde tepkiler çığ gibi büyürken filmin fragmanı üzerinden yapımın içeriğini tahmin eden RTÜK, tedbirini erken aldı. RTÜK, çocuk istismarı sahneleri barındıran Netflix’in skandal filmi ‘Cuties’ hakkında geçtiğimiz hafta karar alarak yapımı Türkiye kataloğundan çıkarttırmıştı. Netflix’in pedofili içeriği karşısında Türkiye’nin koruyuculuğu ve RTÜK’ün öncü tavrı ise takdir topladı. Türk kamuoyunda olumlu karşılanan RTÜK kararı, bugüne kadar kafasını kuma gömen uluslararası camia tarafından ilk kez methedildi. Uluslararası yayıncılık ilkelerin etkili şekilde uygulayan RTÜK’ün bu kararı sonrasında yabancı kaynaklı birçok haber sitesinde ve sosyal medyada Türkiye lehinde olumlu yorumlar yapıldı.

    Yoğun bir kamuoyu baskısıyla karşı karşıya olan Netflix’in gelen iptal talepleri ve suçlamalar karşısında itibar kaybı yaşadığı kaydedilirken, yakın kaynaklar Netflix’in özür dileyerek yapımı çekmeyi düşündüğünü ifade etti.

  • 46 bin yıllık mağarayı patlatmasının ardından istifa etti

    46 bin yıllık mağarayı patlatmasının ardından istifa etti

    Avustralya’da dünya devi demir madeni şirketi Rio Tinto’nun CEO’su Jean-Sébastien Jacques ve iki üst düzey yönetici, şirketin, 46 bin yıl öncesinde ait insan kalıntıları bulunan tarihi iki Aborjin mağarasını yanlışlıkla patlatmasının ardından istifa etti.

    İngiltere ve Avustralya merkezli çokuluslu, dünyanın en büyük metal ve madencilik şirketlerinden biri olan Rio Tinto, Avustralya’daki Juukan George bölgesinde, 46 bin yıl öncesine ait insan kalıntıları bulunan iki Aborjin mağarasını Mayıs ayında yanlışlıkla patlatmıştı. Bölgedeki yaşayan Aborjin Puutu Kunti Kurrama ve Pinikura halkı için oldukça önemli olan antik kaya sığınakları yerle bir olmuş ve şirket hakkında soruşturma başlatılmıştı.

    “ABORJİN HALKININ GÜVENİNİ TEKRAR KAZANACAĞIZ”

    Rio Tinto’nun Yönetim Kurulu Başkanı Simon Thompson “Juukan’da böylesine olağanüstü arkeolojik ve kültürel öneme sahip bir miras alanının yok edilmesi yanlıştı. Puutu Kunti Kurrama ve Pinikura halkının güvenini yeniden kazanmaya kararlıyız” ifadelerini kullanmıştı.

  • “Erdoğan hükümetine karşı sert olmalıyız”

    “Erdoğan hükümetine karşı sert olmalıyız”

    Fransa Cumhurbaşkanı Macron, “Biz Avrupalılar, Türk halkına değil (Cumhurbaşkanı Recep Tayyip) Erdoğan hükümetine karşı açık ve sert olmalıyız.” dedi.

    “Türkiye konusunda ortak bir tavır belirlenmeli. Avrupa’nın enerji ve stratejik konularında ortak bir politikası olmalı. Bu konuları sadece NATO’ya bırakmamalı. Bu konularda Avrupa ülkelerinin güçlü tavrı olmalı. Türkiye (Doğu Akdeniz) bölgesinde artık bir ortak değil.” ifadelerini kullanan Macron, NATO müttefiki Türkiye’nin Libya açıklarında Fransız gemisine kabul edilemez uygulamalarda bulunduğunu iddia etti.

    Macron, Türkiye’nin Yunanistan’ın “haklı” haklarını inkar ederek Libya hükümeti ile imzaladığı anlaşmaların kabul edilemez olduğunu savunarak şunları söyledi:

    “Türkiye provokasyonları artırıyor ve bu büyük ülkeye yakışmıyor. Türk halkı büyük bir halk ve başka şeyler hak ediyor. Biz Avrupalılar, Türk halkına değil Erdoğan hükümetine karşı açık ve sert olmalıyız. Erdoğan hükümetinin kabul edilemez davranışları bulunuyor. Sadece bir kısımını söyledim. Yunanistan’a karşı yapılan provokasyonları ve alınan tek taraflı kararları söylemedim bile.

    Kırmızı çizgimiz belli, AB üyesi her ülkenin egemenliğine saygı göstermek, uluslararası hukuka riayet etmek ve tek taraflı her kararı kınamak. İstediğimiz tansiyonun yükselmemesi ama bu pasif olacağız anlamına gelmemeli. Türkiye hedeflerini açıklığa kavuşturması gerekiyor.”

    Fransa Cumhurbaşkanı Macron, söz konusu zirveye katılacak ülkelerle Türkiye ile yeniden diyalog oluşturmak için neler istenildiğinin belirlenmesi gerektiğini dile getirerek, “Türkiye konusunda yapmaya hazır olduğumuz ve yapmasını istediğimiz şeyleri belirlemeliyiz. Ancak pazarlıksız ön şartlarımız olacak. Avrupa’da bu açık tavır ortaya konmalı. Avrupa’nın birlik içinde ve açık olmalı.” dedi.

    Macron, Fransa’nın pozisyonunun son aylarda sabit olduğu ve bu pozisyonun tansiyonu yükseltmeye yönelik olmadığını savundu.

    Bazılarının Fransa ile Türkiye’yi karşı karşıya getirmek istediğini anlatan Macron, ülkesinin herhangi ülkenin münhasır ekonomik bölgesi hakkında tek taraflı karar almadığını iddia etti.

    Macron, “Türkiye provokasyon içeren tek taraflı kararlar aldığında Fransa, AB üyesi ülkelerle dayanışma gösterdi. İstediğim Türkiye ile verimli diyalog oluşturmak başka seçenek yok. Barış içinde yaşamaya ihtiyacımız var.” ifadelerini kullandı.

    Göçle ilgili de çalışmaların yapılması gerektiğini aktaran Macron, göç konusunda Yunanistan ile dayanışma içerisinde olduğunu söyledi.

  • Pandemi hastanesinde ventilatör böyle patladı

    Pandemi hastanesinde ventilatör böyle patladı

    Hindistan’da koronavirüs (Covid19) hastalarının tedavi edildiği yoğun bakımda ventilatör patladı. Patlama nedeniyle hastaların bulunduğu yoğun bakımda yangın çıktı. O anlar güvenlik kamerası tarafından anbean kaydedildi.

    https://youtu.be/WJGMSLhXpBI

    Hindistanın Gucerat eyaletinde meydana gelen olayda koronavirüs hastalarının tedavi altına alındığı yoğun bakımda ventilatör patladı. Hastanenin güvenlik kamerasınca kaydedilen görüntülerde, ventilatörden önce dumanların yükseldiği, ardından da alevlerin yayıldığı görüldü.

    Sağlık çalışanlarının, yangın söndürme tüpüyle müdahale ettikleri görülürken; bazı sağlık çalışanları da yataktaki hastaları tahliye etmeye çalıştı. Hastaların panik anları ise kameraya yansıdı. Dumanların kapladığı yoğun bakım ünitesindeki yangında kimsenin zarar görmediği ifade edildi.

  • Bilim insanlarından sıra dışı maske iddiası

    Bilim insanlarından sıra dışı maske iddiası

    ABD’li bilim insanları, vücuda sızan az sayıda patojenin neden olduğu enfeksiyonların bağışıklık oluşturabileceğini ve buna göre de maskelerin bazı insanlarda kaba bir aşı etkisi yapabileceğini iddia ediyor.

    ABD’de bilim insanları yüz maskelerinin toplu kullanımının koronavirüse(Covid-19) karşı bir tür ham ‘aşı’ görevi görebileceğini iddia etti. İnsanlardan, nefesten yayılan damlacıkları yakalamak ve virüsü farkında olmadan yayma riskini azaltmak için maske takmaları istendiği ifade edilirken; nüfusun büyük bir kısmı tarafından giyilen maskelerin, özellikle cerrahi ve kumaş olanların mükemmel olmadığı ve bazı viral partiküllerin kullanıcının hava yollarına girmesine izin verdiği belirtildi.

    ‘İDDİANIN KESİN OLARAK KANITLANMASI MÜMKÜN DEĞİL’

    Uzmanlar, insanları bu şekilde tekrar tekrar küçük miktarlarda Covid-19’a maruz bırakmanın vücutlarını virüsü tanıma ve virüsle mücadele etme konusunda eğitme olasılığı olduğunu böylece insanların bağışıklık kazanabileceğini öne sürüyor. Bu kanıtlanmamış olduğu ifade edilen iddianın, New England Journal of Medicine akademik dergisinde yayımlandığı belirtildi. Bu iddianın kesin olarak kanıtlanmasının mümkün olmadığı çünkü bunun için maskeli ve maskesiz kişilerin klinik deneylerde virüse maruz bırakılması gerektiği ve bunun da etik olmadığı ifade edildi.

    Maskelerin Covid-19’a karşı bir miktar bağışıklık sağlayabileceği fikrinin, asırlık bir aşılama tekniği olan ‘variolasyon’ (aşılama) teorisine dayandığı ifade edildi. ‘Variolasyon’un, yeniden enfekte olmayı önleyen koruyucu bağışıklık tepkisi oluşturmak için düşük dozlarda bir patojenle insanları kasıtlı olarak enfekte etme uygulaması olduğu belirtildi. Tartışmalı tekniğin, tarih boyunca insanları çiçek hastalığına karşı aşılamak için kullanıldığı, ancak sonunda onları daha güvenli hale getirmek için zayıflatılmış virüs formları kullanan modern aşılarla değiştirildiği aktarıldı. Kaliforniya Üniversitesi uzmanları bulaşıcı hastalık doktoru olan Dr.Monica Gandhi ve epidemiyolog Profesör George Rutherford yüz maskelerinin ‘variolasyon’ gibi çalışabileceğine inanıyor. Ghandi’nin, “Virüsü kapabilir ama asemptomatik olabilirsiniz. Yani, asemptomatik enfeksiyon oranlarını maskerlerle artırabilirseniz, belki bu popülasyonu aşılamanın (variolation) bir yolunu bulabilirsiniz” ifadelerini kullandığı belirtildi.

    ARAŞTIRMACILAR İNSANLARA ÖNLEMLERE UYMAYA DEVAM ETME ÇAĞRISINDA BULUNDU

    Bu iddianın arkasındaki bilim insanları, insanların önlemlere karşı kayıtsız kalmaması ve bağışıklık kazanmak için virüsü kasıtlı olarak yakalamaya çalışmaması gerektiğinin altını çizdi. Araştırmacılar, iddialarının Covid-19 hakkında henüz kanıtlanmamış iki geniş varsayımda bulunduğunu kabul ediyor.

    ELEŞTİRMENLER İDDİAYI REDDEDEREK UYARDI

    Eleştirmenlerin, insanların önlemlere kayıtsız kalması ve gereksiz riskler alması durumunda tehlikeli olabileceği konusunda uyarıda bulundukları bu iddiayı reddettikleri belirtildi. İddianın yer aldığı makalenin yazarları arasında olmayan Arizona’da bulunan bulaşıcı hastalık epidemiyologu Saskia Popescu’nun “Bu teoriyi destekleyebileceğimiz kadar veri yok. İnsanların sosyal mesafeye uyma, el hijyenine dikkat etme ve kalabalık ortamlarda bulunmama gibi diğer tüm korunma stratejilerini takip etmelerini istiyoruz” dediği belirtildi.