Kategori: Eğitim

  • LGS sınavı nasıl yapılacak? Bakan Selçuk video paylaştı

    LGS sınavı nasıl yapılacak? Bakan Selçuk video paylaştı

    Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, “Bir eğitimci ve baba olarak çocuklarımızın sağlığı için Bilim Kurulu ile istişare ederek her türlü önlemi aldığımızı bilmenizi isterim” ifadesini kullandı.

    Selçuk, Twitter hesabından, Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamında 20 Haziran’da yapılacak merkezi sınavın nasıl gerçekleştirileceğine ilişkin bir video paylaştı.

    https://twitter.com/ziyaselcuk/status/1266738908404080641?ref_src=twsrc%5Etfw%7Ctwcamp%5Etweetembed%7Ctwterm%5E1266738908404080641&ref_url=https%3A%2F%2Ftr.sputniknews.com%2Fturkiye%2F202005301042153225-milli-egitim-bakani-selcuk-lgsnin-nasil-yapilacagina-iliskin-video-paylasti%2F

    Salgın sürecinde velilerin aklında sorular olmasının çok normal olduğunu belirten Bakan Selçuk, “Bakan olarak kaygılarınızı azaltacak bir video paylaşmak istiyorum. Bir eğitimci ve baba olarak ise çocuklarımızın sağlığı için Bilim Kurulu ile istişare ederek her türlü önlemi aldığımızı bilmenizi isterim” değerlendirmesinde bulundu.

    Ziya Selçuk’un paylaştığı videoda yer alan sorular ve yanıtları şöyle:

  • Araştırma: Uzaktan eğitim ‘iletişim’i kesti

    Araştırma: Uzaktan eğitim ‘iletişim’i kesti

    TEGV’in yaptığı araştırmaya göre, uzaktan eğitim alan öğrencilerin yüzde 51’i öğretmenleriyle nadiren iletişim kuruyor. Yüzde 39’u arkadaşlarıyla hiç görüşmüyor. Çocukların yüzde 20’sinde davranış değişimi oluştu.

    Milliyet’ten Ozan Ömer Kadüker’in haberine göre, Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) koronavirüs döneminde başlayan uzaktan eğitim sürecinde çocukların ve velilerin tecrübelerini değerlendirmek amacıyla bir araştırma gerçekleştirdi.

    Araştırma, Türkiye’nin 7 coğrafi bölgesinde, 31 şehirden 368 TEGV velisiyle yapıldı. Araştırmaya katılan velilerin yüzde 54’ünün 1-2 çocuğu, yüzde 34’ünün 3’ten fazla çocuğu, yüzde 12’sinin ise 5’ten fazla çocuğu var. Dün TEGV Genel Müdür Sait Tosyalı ve Eğitim Programları Müdürü Devrim Uygan Deniz katılımıyla yapılan online basın toplantısında rapordan ilginç veriler paylaşıldı. Onlardan öne çıkanlar şöyle:

    • EBA’yı her gün düzenli olarak takip eden çocukların oranı yüzde 69. Bu takibin yüzde 83’ü televizyon kanalları üzerinden yapılıyor. EBA çevrimiçi portal üzerinden asenkron eğitim takibi oranı 47, canlı ders katılım oranı ise yüzde 11.
    • Velilerin yüzde 47’si EBA’yı düzenli, yüzde 36’sı belirli aralıklarla takip ediyor.
    • Çocukların yüzde 37’si velisinden destek istiyor. Destek yoğunlukla Matematik ve problem/test çözme, araştırma ödevleri ve İngilizce alanlarında yoğunlaşıyor.
    • Çocukların yüzde 50’si uzaktan eğitimde, bilgisayar, yüzde 59’u cep telefonu, yüzde 28’i tablet kullanırken yüzde 4 ise hiçbir araç kullanmıyor.
    • Çocukların hafta içi öğretmenleriyle düzenli olarak görüşme oranı yüzde 48, haftada 1-2 gün görüşme oranı yüzde 31, geçen 1,5 ayda yalnızca 1 ya da 2 kez görüşme oranı ise yüzde 21. Düzensiz ve nadiren iletişim kuranların toplam oranı yüzde 51. Çocukların yalnızca yüzde 3’ü öğretmenleriyle ile sohbet ediyor. Geçen 1,5 aylık süre içerisinde çocukların yüzde 7’si öğretmenleriyle; yüzde 39’u ise arkadaşlarıyla iletişim kurmadı.
    • Çocukların yüzde 20’sinde davranış değişimi oluştuğu bildirildi. Çocukların yüzde 11’inde sıkılma, yüzde 9’unda ani duygu durum değişiklikleri, yüzde 9’unda yerinde duramama, yüzde 7’sinde ise sürekli telefon kullanma gibi duygusal ve psikolojik etkiler görüldü.

    ‘Ücretisiz tablet dağıtılmalı’

    TEGV araştırma sonucuna göre, iletişim sorunlarını ortadan kaldırmak ve uzaktan eğitimi toplumun her kesiminde normalleştirmek için birtakım çözüm önerileri de sundu. Bu öneriler ise şöyle:

    Korona döneminde tecrübe edilen ve başarılı sonuçlar alınan yüz yüze eğitimde, canlı sınıf modeline ihtiyaç duyuluyor. Bu model için toplumun her kesiminin alım gücüne uygun olarak fiyatlandırılmış basit tabletlerin piyasaya sürülmesine ve internet erişiminin kamu ve özel sektör iş birliğiyle düşük gelirli bölgelerde ücretsiz olarak sağlanmasına ihtiyaç var.

    Eğitim sisteminde kitap, defter gibi geleneksel araçların yerini, tabletlerin alması konuşulmaya başlanmalı. Normal zamanda ve bu gibi kriz anlarında eğitsel araçların devamlılığı sağlanmalı.
    Çocukların İngilizce ve matematik alanında yalnız çalışmaları daha zor. Bir yetişkin desteğine daha fazla ihtiyaç duyulan bu alanlarda verimli etüt modelleri çalışılmalı.

  • Virüs testi pozitif çıkan adaylar YKS’ye nasıl girecek?

    Virüs testi pozitif çıkan adaylar YKS’ye nasıl girecek?

    ÖSYM Başkanı Halis Aygün, “Sınavın uygulanacağı dönemde Kovid-19 testi pozitif olan adaylar ÖSYM Başkanlığımıza başvurmalı, Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulu’nun görüşleri doğrultusunda bu adaylarımız yedek sınav binalarımızda sınava girebilecekler. Henüz böyle bir başvuru almadık” dedi.

    Hürriyet’ten Nuran Çakmakçı ÖSYM Başkanı Halis Aygün ile röportaj yaptı. ÖSYM Başkanı röportajda merak edilen sorulara cevap verdi.

    Aygün, sınavın uygulanacağı dönemde Kovid-19 testi pozitif olan adayların ÖSYM Başkanlığına başvurması gerektiğini belirterek “Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulu’nun görüşleri doğrultusunda bu adaylarımız yedek sınav binalarımızda sınava girebilecekler. Henüz böyle bir başvuru almadık” diye konuştu.

    ÖSYM’nin 188 sınav merkezinde yaklaşık 2 buçuk milyon adayın gireceği YKS’nin sorunsuz uygulanması için Bilim Kurulu’nun ve Sağlık Bakanlığı’nın görüş ve önerileri doğrultusunda gerekli tüm önlemleri aldığını söyleyen Aygün, “Sınav binası olarak kullanılacak okullarımızın bahçelerine adaylar ve görevliler dışında hiç kimse alınmayacak. Benzer şekilde üniversitelerimizdeki sınav binaları önüne şeritler çekilerek sadece adayların ve görevlilerin girebileceği ve sosyal mesafe şartlarının sağlanabileceği alanlar oluşturulacak. Sınav binalarına girişleri öncesinde adaylara görevlilerimiz tarafından maske ve dezenfektan dağıtılacak. İsteyen adaylar kendi maskeleriyle de sınava girebilecek ve kendi dezenfektanlarını da yanlarında getirebilecek. Sınav salonları ise sınav başlamadan önce ve sınav süresince havalandırılacak. Bina girişinde ve içinde adaylarımızın sosyal mesafeyi korumalarını sağlamak için sınav görevlilerimiz tarafından yönlendirme ve uyarılar yapılacak” ifadelerini kullandı.

    ‘Üniversite ve lise binalarına öncelik verilecek’

    Aygün, sınav için seçilen binalarda da sınav merkezinin genel şartlarının göz önünde bulundurulduğunu söyledi ve “Üniversite ve lise binalarına öncelik verilerek gerekli fiziki şartları en üst düzeyde karşılayabilecek şekilde konunun uzmanı ekiplerimiz tarafından seçiliyor. Sistemimizdeki sınav binalarımızın uygunluğu sınavlar öncesinde denetleniyor” dedi.

    ‘Sınav tarihinin tekrar geri çekileceğine ilişkin söylentiler üzerine öğrenciler sosyal medyada tepki gösterdi. Tarihle ilgili sizden görüş alındı mı?’ sorusuna ise Aygün şu şekilde cevap verdi:

    “Tarihle ilgili olarak gerekli açıklamalar yapıldı. Yükseköğretim Kurumları Sınavı (2020-YKS) 27-28 Haziran tarihlerinde yapılacak. Artık hepimizin öğrencilerimizin motivasyonunu arttırmak için gayret göstermesi gerekiyor. Bilim Kurulu’nun ve Sağlık Bakanlığı’nın görüş ve önerileri doğrultusunda gerekli tüm önlemleri alıyoruz.”

  • YÖK’ten son dakika yatay geçiş kararı

    YÖK’ten son dakika yatay geçiş kararı

    Yükseköğretime girişte başarı sıralaması şartı dışında yurt dışı yatay geçişte kısıt kaldırıldı.

    YÖK yurt dışındaki üniversitelerden yatay geçişlerle ilgili yeni bir karar aldı. Yurt dışı yatay geçiş kontenjanlarındaki yüzde 50 sınırı kaldırıldı . Ancak bu karar başarı sıralaması şartı olan hukuk, mimarlık, mühendislik, tıp gibi programları kapsamıyor.

  • YSK’ye girecek öğrenciler dikkat! Nüfus müdürlükleri açık olacak

    YSK’ye girecek öğrenciler dikkat! Nüfus müdürlükleri açık olacak

    Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü, YKS’ye girecek öğrencilerin T.C. Kimlik Kartı başvuruları için 30 Mayıs Cumartesi günü nüfus müdürlüklerinin açık olacağını duyurdu.

    Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

    ÖSYM tarafından gerçekleştirilecek YKS’ye girecek olan öğrencilerin Türkiye Cumhuriyeti kimlik kartı başvurularının alınması amacıyla tüm il ve ilçe nüfus müdürlükleri 30 Mayıs Cumartesi günü 10.00-17.00 saatleri arasında açık bulundurulacaktır.

    Sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu 30 Mayıs Cumartesi günü 15 yaşını tamamlayanların kendileri ile birlikte ana baba veli veya vasisi ; T.C. kuralına riayet etmek ve maske takmak kaydıyla sınava başvuruşduğunu gösterir fotoğraflı belge ile 10.00-17.00 saatleri arasında sokağa çıkabileceklerdir.

  • Üni̇versi̇teleri̇n tanıtım günleri̇ ‘online’ yapılacak

    Üni̇versi̇teleri̇n tanıtım günleri̇ ‘online’ yapılacak

    Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na az bir zaman kala üniversiteler de aday öğrenciler için tanıtım günleri hazırlıklarına başladı. Korona virüs salgını nedeniyle tanıtımların üniversite ziyaretlerinin yanı sıra bu yıl online olarak da gerçekleştirileceğini söyleyen Rehberlik Uzmanı Elif Aluç Gülşen, “Üniversitelerin sosyal medya hesapları üzerinden canlı yayınlanan tanıtım günlerinde, aday öğrenciler ilgilendikleri bölümlerin öğretim elemanları ile iletişime geçebilecek” dedi.

    Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) tarihinin 27 – 28 Haziran 2020 olarak güncellenmesinin ardından üniversiteler de aday öğrenciler için tanıtım günlerine başladı. Covid-19 salgını sebebiyle yapılacak olan tanıtımlar ise bu yıl online olarak da gerçekleştiriliyor. İstanbul Gelişim Üniversitesi’nde yarın başlayacak ‘Online Tanıtım Günleri’ hakkında konuşan Rehberlik Uzmanı Elif Aluç Gülşen, ‘Tanıtım günleri ile üniversitelerin bölümleri, yabancı dil imkânları, barınma ve burs imkânları, sosyal, kültürel, sportif faaliyetler, kampüste yaşam ve akademisyenler hakkında bilgilendirmeler yapılacak. Tanıtımlar canlı olarak her gün 16:00’da başlayacak” diye konuştu.

    “Öğretim elemanları ile iletişime geçilecek”

    Her yıl öğrencilerin meslek ve üniversite tercihlerine yardımcı olmak amacıyla üniversite tanıtım günleri düzenlendiğini ancak korona virüs salgını nedeniyle bu etkinlikleri online olarak da düzenlediklerini söyleyen Rehberlik Uzmanı Elif Aluç Gülşen, “Üniversitelerin sosyal medya hesapları üzerinden canlı yayınlanan tanıtım günlerinde, aday öğrenciler ilgilendikleri bölümlerin öğretim elemanları ile iletişime geçebilecek” diye konuştu.

    “Daha fazla aday lisans programlarını tercih edebilecek”

    Lisans programları için ilgili puan türünde 180 olan barajın 170’e çekilmesinin daha fazla adayın lisans programlarını tercih edebileceğini belirten Gülşen, “Bu 112 bin-195 bin civarında aday olarak tahmin ediliyor. Ancak baraj değişikliğinden etkilenecek kitle daha çok sınavın AYT (Alan Yeterlilik Testi) oturumunda baraj sıkıntısı olan öğrenciler olacaktır” ifadelerini kullandı.

    “Öğrenciler konuları yetiştirebilecek”

    Sınav tarihinde yapılan değişikliklerin öğrencilerin konuları yetiştirememesi gibi bir durum ile karşı karşıya bırakmayacağını ifade eden Rehberlik Uzmanı Elif Aluç Gülşen, “Bu yıla özgü olarak sınav müfredatında da bir takım değişikliğe gidildi. 12’nci sınıfın ikinci döneminde işlenen konular sınav müfredatından çıkarıldı. Bu durum 12’nci sınıf öğrencilerinin mezuniyet işlemlerinde de bir takım farklılıklar oluşturdu. 2019 – 2020 eğitim öğretim döneminde, sınıf geçmeyle ilgili birinci dönem alınan notlar geçerli olacak. Yıl sonu puanı birinci dönem alınan notlar ile belirlenecek. Yıl sonu başarı puanı 50 olan öğrenciler sınıfını doğrudan geçebilecek. Sınıf geçme şartını taşıyan 12’nci sınıf öğrencileri diploma alıp mezun olabilecek. 12. sınıf öğrencilerinin başarısız veya sorumlu derslerinin olması YKS’ye girmeleri için engel oluşturmayacaktır. Bu durumda üniversiteye yerleşen öğrenciler, diplomalarını aralık ayı sonuna kadar öğrenim gördüğü yükseköğretim kurumuna ibraz etme hakkına sahip olacaklar. 12’nci sınıf öğrencilerinin orta öğretim başarı puanları; 9, 10, 11 ve 12’nci sınıfın birinci döneminin yıl sonu notları aritmetik ortalaması hesaplanarak oluşturulacak” ifadelerini kullandı.

    “Ekstra paniğe gerek yok”

    Bir yıldır sürdürülen maratonun son 100 metresine gelindiğini ifade eden İstanbul Gelişim Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Abdülkadir Gayretli, “Havalar sıcak, virüs var diye çalışmalarımızı gevşetemeyiz aksine en hızlanmamız gereken dönemdeyiz. Bu nedenle aday öğrencilerin konu bazlı veya genel denemeleri sık çözmesi gerekiyor. Eksiklikler tespit edilip, kısa sürede giderilebilir. Öğrenciler artık uyku ve yeme düzenine dikkat etmeli. Biyolojik saatimizin sınav gününe rahatça uyum sağlaması için bu rutini oluşturmak gerekiyor. Gerçek sınav koşulları nasılsa ona uygun ortamda ve koşullarda deneme çözmeliyiz. Bu süreçte en çok dikkat etmemiz gereken bir diğer faktör de “pozitif olmak”. Olumsuz konuşmaların olduğu ortamlardan sessizce uzaklaşmak bize fayda sağlayacaktır. YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç’ın “Avantajlı bir sınav formüle edilmiştir” sözüne dayanarak, öğrencilerin içinde bulunduğumuz süreç dolayısıyla ekstra bir panik yaşamasına gerek yok” diye konuştu.

  • Liselilere 750 soruluk 4’üncü destek paketi

    Liselilere 750 soruluk 4’üncü destek paketi

    Milli Eğitim Bakanlığı’nca lise öğrencileri için tüm sınıf seviyelerinde, tekrar testlerinden oluşan, 750 soruluk 4’üncü soru destek paketinin yayımlandığı duyuruldu.

    Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, uzaktan eğitim döneminde öğrencilere ek kaynak oluşturmak için liselerin tüm sınıf seviyelerinde birinci döneme ait müfredat ve kazanımları kapsayan 490 soruluk 1’inci Soru Destek Paketi’nin 9 Nisan’da, 750 soruluk 2’nci Soru Destek Paketi’nin 27 Nisan’da, 750 soruluk 3’üncü Soru Destek Paketi’nin ise 8 Mayıs’ta yayımlandığı hatırlatıldı. 750 soruluk 4’üncü destek paketinin de Ölçme, Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün web sitesi http://odsgm.meb.gov.tr ‘den bugün erişime açıldığı belirtildi.

    ‘ÖĞRENCİLERİMİZİN KULLANIMINA SUNDUK’

    Açıklamada değerlendirmelerine yer verilen Bakan Ziya Selçuk, “Lise öğrencilerimizin birinci döneme ait derslerini gözden geçirmelerine destek olmak için 9., 10., 11. ve 12’nci sınıf birinci döneme ait derslerin müfredat ve kazanımlarını kapsayan 750 sorudan oluşan dördüncü soru destek paketini bugün öğrenci ve öğretmenlerimizin kullanımına sunduk. Tekrar testlerinin hazırlanmasına büyük emek veren Ölçme Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğü Soru Oluşturma ve Geliştirme Daire Başkanlığı çalışanlarına teşekkür ederim” dedi.

  • Bursa’nın uzaktan eğitim raporu

    Bursa’nın uzaktan eğitim raporu

    Koronavirüs salgınına karşı önlemler kapsamında okulların kapanmasının ardından 23 Mart’ta Türkiye genelinde uzaktan eğitim süreci başladı.

    Örgün eğitimin yerine zorunlu olarak geçen uzaktan eğitimle ilgili bu süreçte zaman zaman çeşitli şikayet ve eleştiriler yapıldı.

    Peki, bu sürecin en önemli aktörlerinden biri olan öğretmenler ve öğrenciler cephesinde süreç nasıl işledi?

    Eğitim-İş Bursa Şubesi 5-12 Mayıs tarihleri arasında 17 ilçedeki kamu okullarında çalışan 1426 öğretmen ile bilişim araçlarını kullanarak ‘Uzaktan Eğitim Sürecinde Öğretmen ve Öğrencilerin Karşılaştıkları Güçlükleri’ araştırdı.

    5-12 Mayıs tarihleri arasında yüzde 37, 3’ü ilkokul, yüzde 29,8’i ortaokul, yüzde 32,9’u ise liselerde görev yapan öğretmenlere Uzaktan Eğitim sürecinde EBA yazılımı ve canlı ders çalışmaları soruldu.

    Ankete verilen yanıtlara göre, öğretmenlerin uzaktan eğitim sürecinde sorumlu olduğu öğrenci sayısı ortalamasının 124,8 olarak hesaplandığı araştırmadan çıkan sonuçlar şu şekilde:

    • Öğretmenlerin EBA üzerinden paylaştıkları ödev ve çalışmalara düzenli ulaşan öğrencilerin oranı yüzde 24,91
    • Öğrencileriyle canlı ders yaptığını beyan eden katılımcıların yüzde 49,7’si EBA üzerinden canlı ders yaparken, yüzde 50,3’ü diğer yazılımları kullandığını açıkladı.
    • Katılımcıların yüzde 41,8’i canlı ders programı yapılırken görüşünün alındığını, yüzde 58,2’si ise görüşünün alınmadığını söyledi.
    • Öğretmenlerin yüzde 68,8’i aile koşullarının canlı ders yapmaya uygun olduğunu ifade etti.

    ÖĞRENCİLERİN UZAKTAN EĞİTİME ULAŞMA ORANI DÜŞÜK

    Araştırmada, uzaktan eğitim süreci bir bütün olarak değerlendirildiğinde, öğrencilerin uzaktan eğitime ulaşma oranlarının düşük olduğunun gözlemlendiğinin altı çizilerek, katılımcılardan bunun önündeki engeller sorularak birden fazla seçeneğin işaretlenebileceği belirtildi. Çıkan sonuçlar:

    • EBA altyapısının yetersizliği yüzde 66,4
    • Öğrencilerin yeterli teknolojik olanaklara sahip olmaması yüzde 76,4
    • Öğrenciyi izleme sürecinin yeterli olmaması yüzde 42,6
    • Uzaktan eğitim sürecinin herhangi bir yaptırımının olmaması yüzde 56,9

    Grafikte en fazla oranın görüldüğü öğrencilerin yeterli teknolojik olanaklara sahip olmaması, aynı zamanda fırsat eşitsizliğinin de bir göstergesi. EBA altyapısının yetersizliği nedeniyle bağlanma sorunları da diğer bir eksiklik olarak karşımıza çıkıyor.

    EBA TV DIŞINDAKİ SÜREÇTE YOKLAR

    Eğitim-İş anketindeki diğer bir önemli unsur ise öğrencilerin ilgisi. Bursa’daki her 100 öğrenciden yüzde 75’i EBA TV izlemenin dışındaki eğitim süreçlerine düzenli olarak katılmıyor.

    100 öğrenciden 19’unun evinde ya internet bağlantısı yok ya da yeterli data kullanım hakkına sahip değil.

    Yine her 100 öğrenciden yalnızca yüzde 21’nin canlı derslere katıldığı araştırma sonuçlarına göre, ekonomik olanaksızlıklar öğrencilerin büyük çoğunluğunun uzaktan eğitim sürecinden uzak kalmalarına neden oldu. Eğitime ulaşmadaki fırsat eşitsizliği daha fazla derinleşti.

    EBA sistemi üzerinden yapılan çalışmalardan öğretmene, okula, ilçeye ve ile puan verilmesinin de bürokratik bir yarış doğurduğuna işaret edilen araştırmada, okulun ilçenin ilin puanını yükseltme endişesinin eğitim kaygılarının önüne geçtiği savunuldu.

  • Bursa kitap okuma oranlarında zirvede

    Bursa kitap okuma oranlarında zirvede

    Avrupa’nın en büyük kitabevi olan BKM KİTAP, 11 Mart’tan 10 Mayıs 2020 tarihine kadar olan 2 aylık dönemdeki istatistiklerinden yola çıkarak ‘en çok kitap siparişi veren 10 il, en çok satan 10 kitap, en çok okunan 10 yazar, kitap dışında en çok satan ürünler ve en çok kitap siparişi verenlerin yaş aralığı’ gibi verileri paylaştı

    Veriler ışığında pandemi döneminde en çok okunan 10 yazar ise şöyle sıralandı; Sabahattin Ali, Stefan Zweig, Ahmet Ümit, Franz Kafka, Fyodor Mihayloviç, Dostoyevski, George Orwell, Varol Yaşaroğlu, Zülfü Livaneli, Beyza Alkoç, Jose Mauro de Vasconcelos En çok okunan kategoriler ise şu şekilde sıralandı; Edebiyat, çocuk, sınavlara hazırlık, eğitim, tarih kitapları

    Pandemi döneminde en çok kitabı hangi şehir okuyor?

    Pandemi dönemine ilişkin ortaya çıkan verilerde en çok kitap siparişi veren ilk 10 il de sırasıyla şöyle; İstanbul, Ankara, Bursa, İzmir, Kocaeli, Antalya, Mersin, Konya, Adana, Kayseri.

    Nüfusa göre en çok kitabı Bursa okuyor

    Nüfusa göre en çok kitapseverin bulunduğu iller ise sırasıyla Bursa, Bilecik, Ankara, Kocaeli, Eskişehir, Yalova, Karabük, Denizli, Balıkesir ve Erzincan oldu.

    İşte Türkiye’de ilk Koronavirüs vakasının açıklandığı 11 Mart’tan 10 Mayıs 2020 tarihine kadar olan 2 aylık dönemde en çok okunan ilk 10 kitap şöyle;

    1 – Bir Ömür Nasıl Yaşanır? (İlber Ortaylı)

    2 – İçimizdeki Şeytan (Sabahattin Ali)

    3 – Kral Şakir 8 Macera Adası! (Varol Yaşaroğlu)

    4- Şeker Portakalı (Jose Mauro de Vasconcelos)

    5 – Simyacı (Paulo Coelho)

    6 – Bir İdam Mahkumunun Son Günü (Victor Hugo)

    7 – 1984 (George Orwell)

    8 – Körlük (Jose Saramago)

    9 – Hayvan Çiftliği (George Orwell)

    10 – Otomatik Portakal (Anthony Burgess)

  • MEB’den öğretmen ataması açıklaması

    MEB’den öğretmen ataması açıklaması

    MEB, “18 Mart’ta atanan sözleşmeli öğretmenlerin kararnameleri 22 Haziran’da atandıkları illere gönderilecek” açıklaması yapıldı.