Kategori: Ekonomi

  • Üzümün kalbi Manisa’da hasat başladı

    Üzümün kalbi Manisa’da hasat başladı

    Manisa’nın Yunusemre ilçesinde bulunan Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü bahçesinde erkenci üzüm türlerinden biri olan ve melezleme yoluyla enstitü tarafından geliştirilen Spil Karası üzümünde hasat yapıldı. Sembolik olarak yapılan hasada Manisa Valisi Enver Ünlü, Manisa Tarım ve Orman İl Müdürü Metin Öztürk, Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü Müdürü Akay Ünal katıldı.

    “Üzümü önce kendimiz kullanacağız”

    Sembolik hasadın ardından bir açıklama yapan Manisa Valisi Enver Ünlü, “Spil Karası erkenci üzüm çeşidinin hasadına başlamanın gururunu yaşıyoruz. Üzümün başkenti Manisa’da hasat sezonu, bağ bozumu sezonu başlıyor. Büyük bölümünü yüzde 92’sini yetiştirdiğimiz Çekirdeksiz Sultaniye Üzümün yaş ve kuru yaklaşık yıllık ülkemize 600 milyon dolar üzerinde ihracat geliri getiren üzümümüzde de hasat başlayacak. Bu sezon sıcaklar erken başladı bundan dolayı birtakım sıkıntılar yaşadık, dolu zararı hasıl oldu ama Tarım Müdürlüğümüzün destekleriyle oradan kaynaklanan hasarı en aza indirmeye çalıştık. Bu tabii sembolik bir hasat. Bütün çiftçilerimize kazasız belasız, bol kazançlı bir sezon diliyorum. Üzümü önce kendimiz kullanacağız. Kullanıldığı alanları çeşitlendireceğiz. Kuru üzüm gerçekten şifa ve vitamin kaynağı, enerji deposu. Üzümün iç piyasada kullanıldığı alanları çeşitlendireceğiz ki bununla birlikte ihracat ve üretim kapasitemiz artsın” dedi.

    Enstitü tarafından geliştirilen çeşit

    Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü Müdürü Ünal Akay ise şunları söyledi: “Bugün kestiğimiz üzüm çeşidi Spil Karası üzüm çeşidi. Daha önce kurumumuz tarafından melezleme ıslahı ile elde edilmiş, tescillenmiş ve ülkemizin üreticilerine katma değer olarak sunulmuş bir çeşit. Şu an hala yayın ve adaptasyon çalışmaları devam eden bir ürün. Biz kurum olarak yıllık yaklaşık 15-20 bin fidan üretimi ile üreticilerimize bu çeşidi sağlıyoruz. Çeşidimizin en önemli özelliği çok erkenci olması. Ülkemizdeki en kaliteli en erkenci sofralık üzüm çeşidi diyebiliriz. Farklı bölgelere gönderdiğimiz ürünlerden aldığımız sonuçlar çok olumlu hemen hemen bütün üreticilerimiz beğendi. Bildiğiniz gibi 250-300 bin ton arasında bir ihracatla yaklaşık 500 milyon dolarlık bir kuru üzüm ihracat gelirimiz var. Bunun yanında 150-200 milyon arasında yıllara göre değişen sofralık üzüm ihracat gelirimiz var. Üzüm ürünleriyle birlikte 600 milyonla 700-750 milyon dolar ihracat geliri olan bir üründen bahsediyoruz.”

  • Emekli maaşı için toplantı yapılacak

    Emekli maaşı için toplantı yapılacak

    Yaklaşık 4 milyon emeklinin gözü zam düzenlemesine çevrildi. 6 aylık enflasyon sonrası emekli maaş zam oranı yüzde 24,73 oldu. Enflasyon zammı kök aylıklara uygulanıyor. Kök aylığı 7 bin 710 lira ve altında olanların maaşı, zamma rağmen en düşük aylığın altına kaldı. AK Parti kurmaylarının sadece en düşük emekli maaşı olarak uygulanan rakamda bir hazırlık yaptığı öğrenilmişti. Kulislere yansıyan ilk bilgilere göre, en düşük emekli maaşının 10 bin liradan 12 bin liraya çıkarılması düşünülüyor.

    ZAM İÇİN TOPLANTI

    Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, AKP Genel Başkanvekili Mustafa Elitaş ve AK Parti Grup Başkanvekili Abdullah Güler bir araya gelecek.

    Beştepe’de yapılacak toplantı saat 15.30’da gerçekleştirilecek.

    AK Partili yetkililer ise, “Emeklilere seyyanen zam mümkün gözükmüyor, şu an sadece en düşük emekli maaşı 10 bin TL’nin yukarıya çekilmesi noktasında bir çalışma var.” ifadelerini kullandı.

    “FARK OLARAK YATIRILABİLİR”

    Toplantıdan çıkacak karara göre düzenleme Meclis’e sunulacak.

    AK Partili yetkililer, temmuz maaşlarına yetiştirilmeye çalışıldığını, yetişmediği takdirde ise fark olacak yatırılabileceği vurguladı.

     

  • İndirim çağrısı restoranlarda karşılık bulmadı

    İndirim çağrısı restoranlarda karşılık bulmadı

    Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) Genel Başkanı Ramazan Bingöl’ün geçtiğimiz gün yaptığı çağrı ile “Sektörümüzde son zamanlarda oluşan fiyat pahalılığı algısını kırmak ve sektörü tekrar hareketlendirmek için bütün menülerde veya menülerin bir kısmında yüzde 10 indirim yapılması konusunda TÜRES üyelerine ve sektöre çağrıda bulunuyoruz” ifadesini kullanmıştı.

    İstanbul’daki restoran sahipleri, ekonomik koşullar ve maliyet artışları nedeniyle böyle bir indirimin mümkün olmadığını belirtti. Restoran sahipleri, mevcut ekonomik şartlarda menülerde indirim yapmanın işletmelerini zor duruma sokacağını ifade etti.

    İstanbul’da bazı semtlerdeki restoranlar bu çağrıya uymayacaklarını söyleyerek fiyatlarının zaten uygun olduğunu belirtti. Bazı esnaflar ise artan kira, elektrik ve diğer giderlerin zamlarını bile menülere henüz yansıtmadıklarını söyledi. İşlerin düştüğünü belirten restoran sahipleri çözümün indirimle olmayacağını söyleyerek TÜRES’e bağlı restoranların indirime gitmesinin normal olduğunu, restoranlar ile arasında yüzde 50’nin üzerinde fark olduğunu belirtti.

  • “Hedefimiz 10 milyar dolarlık yatırım”

    “Hedefimiz 10 milyar dolarlık yatırım”

    Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Aplarslan Bayraktar, ‘Dünya Bankası Türkiye Enerji Dönüşümü Çalıştayı’na katıldı. Çalıştayda enerji dönüşümünün kritik yönleri tartışılarak, Türkiye’nin enerji dönüşümü hedefleri, enerji dönüşümü yol haritası ve bu konuda Dünya Bankası ile işbirliği geliştirme konuları değerlendirildi. Çalıştayda konuşan Bakan Bayraktar, mevcut proje portföyünün yanı sıra enerji dönüşümünü hızlandırmak için uluslararası finansal kuruluşlarla iş birliğinin ileri seviyeye taşınması gerektiğini ifade etti. Bayraktar, geleneksel enerji sistemlerinde çok köklü bir değişiklik olacağını belirterek, bu noktada özellikle birçok paydaş ve uluslararası finansal kuruluşlarla işbirliğinin önemli olduğunu kaydetti. Türkiye’nin enerji arz güvenliğini emniyete almaya ve ithalat bağımlılığını azaltmaya çalışan bir ülke olduğuna dikkati çeken Bayraktar, enerji dönüşümünde stratejik adımlar atılması ve enerji dönüşümü sürecinin iyi yönetilmesi gerektiğini vurguladı.

    “10 yıl içerisinde de yaklaşık 10 milyar dolarlık bir yatırım hedefimiz var”

    Türkiye’nin yenilenebilir enerjide iddialı hedefleri olduğunu ve bu hedefler için şebekelerin ihtiyaç duyduğu yatırımları yapmaları gerektiğini ifade eden Bayraktar, “Burada bizim karşı karşıya olduğumuz birkaç zorluk var. Bunların en başındaki husus, sistem işletmesinin, yani bizim elektrik işletim sistemimizin sağlıklı bir şekilde bu kadar yenilenebilir kaynağı sisteme katarken, doğru bir şekilde yönetilmesi ve bunun güçlendirilmesi ihtiyacı. Bu anlamda iletim sistemimizi genişletmek, artan bu ihtiyacı karşılayacak yeni yatırımları, kapsamlı yatırımları yapabilmek için de önümüzdeki 2030 yılında, 10 yıl içerisinde yaklaşık 10 milyar dolarlık bir yatırım hedefimiz var. Dolayısıyla daha güçlü bir iletişim şebekesinin sahibi olan bir Türkiye, aynı zamanda komşularıyla elektrikli iletim bağlantı kapasitesi daha artmış bir ülke. Bugün Gürcistan’da bizim 700 megawatı bulan bir enterkonneksiyonumuz var ama mevcut kapasiteleri mutlaka artırmamız lazım. Avrupa yönünde mutlaka Bulgaristan’la ve Yunanistan’la olan mevcut enterkonneksiyon kapasitemizi daha da arttırmamız lazım. Dolayısıyla bir taraftan enterkonneksiyon kapasitesi artmış, iletim şebeke yatırımları, genişleme yatırımları artmış bir Türkiye’den bahsediyoruz” diye konuştu.

    “Yatırımların hayata geçmesi için en önemli konulardan bir tanesi finansman”

    Bayraktar, bugüne kadar tahsis edilen 80 bin watt’lık kapasitelerin hayata geçirilebilmesi için izin süreçlerinin önemine vurgu yaparak, “Yatırımcılarımızın elinde olan mevcut kapasiteler, bu yeni tahsis edeceğimiz kapasitelerle alakalı mutlaka gerekli izin süreçlerinin, birçok farklı kurumdan alınan izin süreçlerinin bir şekilde sadeleştirilmesi, basitleştirilmesi ve bunların çok daha hızlı bir şekilde ama herhangi bir çevreyle ilgili değerlendirme eksik yapılmaksızın en kısa sürede yatırım yapılabilir hale gelmesi. Elbette ki bu yatırımların hayata geçmesi için en önemli konulardan bir tanesi finansman. Onun için bu toplantı çok çok daha önemli. Bu finansmanın da sağlıklı bir şekilde sürdürülebilir finansal yapıda sağlanmasını hedefliyoruz. Elbette ki sürdürülebilir enerjinin geleceği için yenilenebilir projelerimizin yanı sıra önemli unsurlardan bir tanesi bunların ekipman tedariki. Yani bizim mutlaka güneş panelleri, rüzgar santralleri için türbinlerin sağlıklı bir şekilde herhangi bir tedarik zincirinde kırılmaya sebebiyet vermeden veya önümüzdeki süreçte bu anlamda yaşanacak sıkıntıları aşacak şekilde de doğru bir değer zinciri içerisinde konumlandırılması ve çözülmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

    “Enerji verimliliğinde Türkiye’nin yaklaşık 20 milyar dolarlık bir yatırım ihtiyacı var”

    Binalarda, tarımda, ulaştırmada ve birçok farklı sektörde enerji verimliliğinde ciddi bir potansiyel olduğunu belirten Bayraktar, “Türkiye olarak biz bu konuda bakanlık olarak özellikle bu işin koordinasyonundan sorumlu kurum olarak 2024-2030 yıllarını kapsayan bir Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Programı tanımladık. Burada adeta her sektörde hangi alanlarda ne kadarlık bir iyileştirme yapacağımızı ifade ettik. Buna göre Türkiye’nin bu süre içerisinde yaklaşık 20 milyar dolarlık bir yatırım ihtiyacı var. Bir yatırım hedefi var. Bunun sonucunda da primer enerjide yüzde 16’lık bir tasarruf ve dolayısıyla enerji yoğunluğunu iyileştirme ve aynı zamanda yaklaşık 100 milyon tonluk bir karbon emisyonundan da kaçınma gibi bir sonuç ve hedefle karşı karşıyayız. Dolayısıyla enerji verimliliği konusu bizim büyük bir dikkatle üzerine eğileceğimiz, yine burada uluslararası finansal kuruluşlarla birlikte işbirliği yapacağımız önemli alanlardan bir tanesi” değerlendirmesinde bulundu.
    Yeşil hidrojenin de enerji dönüşümünde önemli yeri olduğunu ifade eden Bayraktar, hidrojen üretim kapasitesinin geliştirilmesinde üretimden depolamaya, dağıtıma kadar geniş bir yelpazede çok yakın iş birliğine ihtiyaç duyulduğunu ve bu konuda Dünya Bankasının katkılarıyla yeni projeler geliştirilebileceğini kaydetti.

    “Kömürde karbonsuzlaşma veya karbon yoğunluğunu düşürmeyle alakalı bir program üzerinde çalışıyoruz”

    Bayraktar, Türkiye’nin karbon nötr bir ekonomiye gitmesi için kömürle alakalı da bir planlamanın olması gerektiğine işaret ederek, “Kömürde de özellikle karbonsuzlaşma veya karbon yoğunluğunu düşürmeyle alakalı bir program üzerinde çalışıyoruz. Kömür santrallerinin geleceğiyle ilgili bir dönüşüm programı üzerinde çalışıyoruz. Bu yıl bitmeden bir dönüşümle alakalı, kömür santrallerimizin düşük karbona geçişiyle alakalı bir planlamayı inşallah kamuoyuyla paylaşırız. Bu konudaki teknik çalışmalarımız devam ediyor” diye konuştu.

  • “İstihdam oranı en yüksek seviyeye ulaştı”

    “İstihdam oranı en yüksek seviyeye ulaştı”

    Ticaret Bakanı Ömer Bolat, mayıs ihracat verilerini değerlendirdi. Bakan Bolat, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “2024 yılı Mayıs ayında işsizlik oranı 0,1 puan düşüşle yüzde 8,4 seviyesinde gerçekleşerek, 2012 yılından sonraki en düşük seviyesine gerilemiştir. İstihdam oranı ise 0,4 puan artarak yüzde 50 ile tarihin en yüksek seviyesine ulaştı. Ayrıca işgücüne katılma oranı 0,3 puan artarak yüzde 54,5 olmuştur. 15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı ise yüzde 15 olmuştur. Geçmiş dönemlerde yüzde 25’lere kadar yükselen genç işsizlik oranının bu seviyelere gelmesi de sevindirici bir diğer gelişmedir” dedi.
    İhracattaki artış ve ithalattaki düşüş eğiliminin ekonomik büyümeye pozitif katkı sağlayarak istihdam göstergelerini desteklediğini aktaran Bakan Bolat, “Türkiye ekonomisi 2024 yılının ilk çeyreğinde yüzde 5,7 oranında büyümüş, net ihracatın büyümeye katkısı yüzde 1,6 puan olmuştur. İhracatı artırmaya yönelik aldığımız aksiyonlar yanında, yerli üreticileri haksız ve kural dışı rekabete karşı korumaya yönelik ithalat politikalarımızla üretim ve istihdamı desteklemeye devam edeceğiz. Sayın Cumhurbaşkanımızın her defasında vurguladıkları üzere yatırım, istihdam, üretim ve ihracat öncelikleri doğrultusunda Ticaret Bakanlığı olarak çalışmalarımıza büyük bir gayretle devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

  • İnşaat maliyet endeksi arttı

    İnşaat maliyet endeksi arttı

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Mayıs ayı İnşaat Maliyet Endeksi’ni açıkladı. Buna göre, inşaat maliyet endeksi, 2024 yılı Mayıs ayında bir önceki aya göre yüzde 1,11 arttı, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 72,78 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 1,25 arttı, işçilik endeksi yüzde 0,84 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 58,75 arttı, işçilik endeksi yüzde 108,93 arttı.

    Bina inşaatı maliyet endeksi yıllık yüzde 71,51 arttı, aylık yüzde 1,36 arttı

    Bina inşaatı maliyet endeksi, bir önceki aya göre yüzde 1,36 arttı, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 71,51 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 1,69 arttı, işçilik endeksi yüzde 0,75 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 56,80 arttı, işçilik endeksi yüzde 108,25 arttı.

    Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi yıllık yüzde 77,10 arttı, aylık yüzde 0,30 arttı

    Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi, bir önceki aya göre yüzde 0,30 arttı, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 77,10 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 0,08 azaldı, işçilik endeksi yüzde 1,17 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 65,09 arttı, işçilik endeksi yüzde 111,44 arttı.

  • Sanayi üretimi azaldı

    Sanayi üretimi azaldı

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Mayıs ayı Sanayi Üretim Endeksi’ni açıkladı. Buna göre, sanayi üretimi yıllık yüzde 0,1 azaldı. Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, 2024 yılı Mayıs ayında madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 2,2 arttı, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 0,4 azaldı ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 0,9 arttı.

    Sanayi üretimi aylık yüzde 1,7 arttı

    Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, 2024 yılı Mayıs ayında madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi bir önceki aya göre yüzde 3,9 azaldı, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 2,1 arttı ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 1 arttı.

  • İşsizlik rakamları açıklandı

    İşsizlik rakamları açıklandı

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Mayıs ayı İşgücü İstatistikleri’ni açıkladı. Hanehalkı İşgücü Araştırması sonuçlarına göre; 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2024 yılı Mayıs ayında bir önceki aya göre 27 bin kişi azalarak 3 milyon 11 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0,1 puan azalarak yüzde 8,4 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı erkeklerde yüzde 7,0 iken kadınlarda yüzde 11,0 olarak tahmin edildi.

    Mevsim etkisinden arındırılmış istihdam oranı yüzde 50 oldu

    İstihdam edilenlerin sayısı 2024 yılı Mayıs ayında bir önceki aya göre 273 bin kişi artarak 32 milyon 920 bin kişi, istihdam oranı ise 0,4 puan artarak yüzde 50 oldu. Bu oran erkeklerde yüzde 67,3 iken kadınlarda yüzde 33 olarak gerçekleşti.

    Mevsim etkisinden arındırılmış işgücüne katılma oranı yüzde 54,5 olarak gerçekleşti

    İşgücü 2024 yılı Mayıs ayında bir önceki aya göre 245 bin kişi artarak 35 milyon 931 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise 0,3 puan artarak yüzde 54,5 olarak gerçekleşti. İşgücüne katılma oranı erkeklerde yüzde 72,4 iken kadınlarda yüzde 37,1 oldu.

    Genç nüfusta mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı yüzde 15,0 oldu

    15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki aya göre 0,3 puan artarak yüzde 15,0 oldu. Bu yaş grubunda işsizlik oranı; erkeklerde yüzde 12,8, kadınlarda ise yüzde 19,3 olarak tahmin edildi.

    Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış haftalık ortalama fiili çalışma süresi 43,9 saat oldu

    İstihdam edilenlerden referans döneminde işbaşında olanların, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış haftalık ortalama fiili çalışma süresi 2024 yılı Mayıs ayında bir önceki aya göre 0,3 saat azalarak 43,9 saat olarak gerçekleşti.

    Mevsim etkisinden arındırılmış atıl işgücü oranı yüzde 25,2 oldu

    Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı 2024 yılı Mayıs ayında bir önceki aya göre 2,0 puan azalarak yüzde 25,2 oldu. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 17,4 iken işsiz ve potansiyel işgücünün bütünleşik oranı yüzde 17,1 olarak tahmin edildi.

  • Limanlarda elleçlenen yük miktarı arttı

    Limanlarda elleçlenen yük miktarı arttı

    Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 2024 yılının ilk yarısında limanlarda elleçlenen yük miktarının bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3,2 artarak 269 milyon 182 bin 694 ton, elleçlenen konteyner miktarının ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 11,2 artarak 6 milyon 781 bin 483 TEU’ya ulaştığını açıkladı.Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Denizcilik Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan ocak-haziran dönemine ilişkin denizcilik istatistiklerini değerlendirdi. Türkiye’nin deniz ticaretinden daha fazla pay alması için çalışmalarını hız kesmeden sürdürdüklerini ifade eden Uraloğlu, 2024 yılı Haziran ayında limanlarda elleçlenen yük miktarının 43 milyon 703 bin 341 ton olarak gerçekleştiğini kaydetti. Bakan Uraloğlu, “Ocak-haziran döneminde limanlarımızda elleçlenen yük miktarı ise toplam 269 milyon 182 bin 694 tona ulaştı. Haziran ayında limanlarımızdan yurt dışı limanlarına giden yük miktarı bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 2,9 azalarak 11 milyon 266 bin 49 ton olarak gerçekleşti” şeklinde konuştu.

    Uraloğlu, yurt dışı limanlarından Türkiye’ye gelen yük miktarının ise bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 5,4 azalarak 20 milyon 920 bin 316 ton olarak gerçekleştiğini kaydederek, haziran ayında yurt dışı yük taşımalarının bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 4,5 azalarak 32 milyon 186 bin 365 ton olarak gerçekleştiğini belirtti.

    En fazla yük 7 milyon 208 bin 517 ton ile Aliağa’da elleçlendi

    Haziran ayında bölge liman başkanlıkları bazında en fazla yük elleçlemesinin 7 milyon 208 bin 517 ton yük ile Aliağa Bölge Liman Başkanlığı idari sınırlarında faaliyet gösteren liman tesislerinde gerçekleştiğini bildiren Uraloğlu, “Aliağa Bölge Liman Başkanlığını 7 milyon 4 bin 32 ton ile Kocaeli Bölge Liman Başkanlığı ve 5 milyon 539 bin 625 ile İskenderun Bölge Liman Başkanlığı takip etti” dedi.

    Uraloğlu, haziran ayında limanlarda deniz yoluyla yapılan transit yük taşımalarının 5 milyon 933 bin 804 ton, kabotajda taşınan yük miktarının ise 5 milyon 583 bin 172 ton olarak gerçekleştiğini ifade etti.

    “Limanlarda 758 bin 659 ton soya fasulyesi elleçlendi”

    Uraloğlu, haziran ayında taşınan yük cinsleri bazında bir önceki aya göre en fazla artış gösteren yük cinsinin soya fasulyesi elleçlemesi olduğunu kaydederek, “Limanlarda 758 bin 659 ton soya fasulyesi yük elleçlemesi gerçekleştirildi. Bunu ham petrol ile briketlenmemiş taşkömürü yükleri izledi. Haziran ayında portland çimento 739 bin 238 ton ile limanlarımızdan yurt dışına gitmek üzere gemilerle en fazla taşınan yük cinsi oldu” dedi.

    Portland çimentoyu motorin ve klinker yük cinslerinin takip ettiğini kaydeden Uraloğlu, ham petrol yük cinsinin yurt dışından gelen gemilerde en fazla taşınan yükler arasında ilk sırada yer aldığını, listede ham petrolün ardından briketlenmemiş taşkömürü ve motorin yük cinslerinin yer aldığını söyledi.

    En fazla yük İtalya’ya taşındı

    Uraloğlu, haziran ayında limanlardan deniz yolu ile yurt dışına gitmek üzere yapılan yüklemelerde en fazla yük taşımasının İtalya’ya gerçekleştirildiğini, bunu ABD ve İspanya’ya yapılan taşımaların takip ettiğini aktardı. Deniz yolu ile limanlara en fazla yükün Rusya’dan geldiğini belirten Uraloğlu, “Haziran ayında limanlarımızda elleçlenen 32 milyon 186 bin 365 ton yurt dışı yükün yüzde 7,7’si Türk bayraklı gemilerle taşındı. Türk bayraklı gemilerle taşınan yurt dışı yük miktarı 2 milyon 493 bin 685 ton ile bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 14,1 azaldı. Yabancı bayraklı gemiler ile taşınan yurt dışı yük miktarı ise 29 milyon 692 bin 680 ton ile bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 3,6 azaldı” dedi.
    Uraloğlu, haziran ayında limanlarda elleçlenen konteyner miktarının ise geçen yılın aynı ayına göre yüzde 3,2 artışla 1 milyon 137 bin 388 TEU’ya ulaştığına işaret ederek, yılın ilk yarısında limanlarda elleçlenen konteyner miktarının da geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11,2 artışla 6 milyon 781 bin 483 TEU’ya çıktığını belirtti.

  • Üç işçi sendikasından 10 talep

    Üç işçi sendikasından 10 talep

    Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) ve Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu (HAK-İŞ) bugün Türk-İş Genel Merkezi’nde ortak basın toplantısı gerçekleştirdi.

    Toplantıya DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay ve HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan katıldı.

    TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay, asgari ücrete zam yapılmamasını eleştirerek geçim şartlarının iyileştirilmesini istedi.

    Üç konfederasyonun hazırladığı 10 maddelik ortak bildirisinde şu maddelere yer verildi;

    1 – Vergide adalet: Ücretliler için gelir vergisi tarifesinin ilk dilimi 110 bin TL olarak belirlenmiştir. 2002 yılında brüt asgari ücret asgari ücretin 17 katıydı. Günümüzde 5 katına kadar gerilemiştir. Yılda 1,5 aylık ücretini vergi olarak ödemektedir. İşçinin eline geçen net tutar azalmaktadır ve refahının düşmesine neden olmaktadır. Vergi sistemi gelir adaleti göz önünde bulundurularak yeniden tasarlanmalıdır.

    2 – Enflasyonla mücadele: Ücretleri düşük tutarak bunu sağlayamazsınız. İşçi, memur ve emekli maaşları TÜİK’in hesaplamalarına göre artırılıyor. Yaşanan enflasyonla yaşanan enflasyon arasında büyük bir fark var. Henüz zamlar ücretlere yansımadan elektriğe yüzde 38 zam yapıldı.

    3 – Asgari ücret: Acilen artırılmalıdır. Çalışanların neredeyse yarısı asgari ücret seviyesinde ücret almaktadır. İstisnai olması gereken asgari ücret artık ortalama ücret haline geldi. Ülkedeki yüksek enflasyon sebebi sermayenin bitmek bilmeyen kâr hırsıdır, dar gelirli işçiler değildir. Enflasyonu düşürmek için işçilerden fedakârlık beklenemez. İşçiler enflasyonun sebebi değil mağdurudur.

    4 – Kamu: Kamuda ücret dengesizliğine son verilmeli. Kamuda ücret farkı hat safhada. Buradaki ücret dengesizliği sona erdirilmeli.

    5 – Emekliler: En düşük emekli aylığı asgari ücret seviyesinde olmalı. Milyonlarca emekli, asgari ücretin çok altında aylık alıyor. Emekli aylıkları hesaplanırken büyüme tümüyle hesaba katılmalıdır.

    6 – Sendika: Sendikal örgütlenmenin önündeki hakların kaldırılması: Mevzuatımızda yer alan düzenlemelere rağmen sendika üyesi olan işçilerin topluca işten çıkarılmasının önüne geçilmelidir.

    7 – Taşeron İşçiler: 696 KHK’nin kapsamı dışındaki taşeron işçiler derhal kadroya alınmalıdır. Bu işçilerin sürekli kadroya geçirilmesi ve kamuda taşeron işçi statüsüne son verilmelidir.

    8 – Tasarruf: Tasarruf tedbirleri gerekçesiyle çalışanların hakları aşındırılmasın. Tasarruf adı altında işçinin emeğinin karşılığı olarak hak ettiği ücretten kesintiye gidilmesi ve sosyal haklarının azaltılması kabul edilemez.

    9 – Meslek hastalıkları: İnsan onuruna yakışan bir çalışma için mesleki hastalıkları azaltan ve çalışma şartlarını iyileştiren bir sistem yaratılmalıdır.

    10 – Ayrımcılık: Çalışma hayatında ayrımcılık son bulmalıdır.

     

     

    NTV