Balın, kalp ve sindirim sistemi başta olmak üzere göz, mide, tansiyon ve damar hastalıklarına iyi geldiğini söyleyen üretici Cemal Tomris, vatandaşların bal alırken dikkatli olmaları gerektiğini belirterek, sahte balın göz ile görünebildiğini dile getirdi. Tomris; ‘’Doğal bal süzme olarak kremleşir. Yani orijinal olmayan ballar da kristalize olur ama orijinal yani doğal bal kremleşir. Tereyağı gibi bir görünümü olur. Doğal balı ellediğiniz vakit kaygan bir yapısı vardır. Orijinalliği süzme balda çözmek çok kolaydır. Bunu balla haşır neşir olmayan balla bir geçmişi olan olmayan her insan çözebilir. Çünkü görseldir. Krem tarzı bir görünüm aldığı için bunu rahatlıkla çözebiliriz” dedi.
Kategori: Ekonomi
-
“Belli oranda buğday ithaline müsaade edilmeli”
Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Başkan Vekili ve Türkiye Fırıncılar Federasyonu Başkanı Halil İbrahim Balcı, son dönemde un ve mayada yaşanan fiyat artışları ve artan maliyetlerin ekmek fiyatlarına yansıtılmasına ilişkin Türkiye Fırıncılar Federasyonu Genel Başkanlığında açıklamalarda bulundu. Balcı, son bir aydır un fiyatlarının yüzde 30 artığını ve un fiyatlarının 630 lira bandından yaklaşık 800 bandında çıktığını belirterek, ekmek üreticisi ve fırıncı esnafının zora girdiğini kaydetti. Balcı, “Bu artışlar ekmek fiyatında yükselmeyi kaçınılmaz kılmaktadır. Bununla ilgili ilgili kurumlarımızla gerekli çalışmalarımızı yaptık. Ticaret Bakanlığımızla yapmış olduğumuz çalışmalar var. Maliye Bakanlığımızla yapmış olduğumuz çalışmalar var” ifadelerini kullandı.
“Buğday hasadı yüksek, fakat kalitesi düşük”
Balcı, bu seneki buğday hasadının geçmiş senelere oranla yüksek olduğunu da sözlerine ekleyerek, “Ekmeklik buğdayın hasadının 14,5 milyon ton olduğunu görüyoruz. 14,5 milyon ton olan bir senede ekmeklik unda kullandığımız buğday miktarına baktığımızda 12 milyon ton. Aynı şekilde Toprak Mahsulleri Ofisi’nin elinde belki de geçmiş yıllara oranla çok ciddi anlamda bir stok söz konusu. Buğday stokuna baktığımızda 11 milyon ton stok gözüküyorsa bunun ciddi bir bölümü ekmeklik buğday. Niye fiyatta yükselme var diye baktığımızda ise, maalesef bu seneki hasatta kalite yönünde düşüklük olduğundan ve sadece belli bölgedeki buğdayların kaliteli, istenen seviyede olmasından dolayı o bölgelerdeki fiyat ister istemez yükselmekte. Yani çiftçimizden 7,5 liraya aldığımız buğday. Şu anda vasat dediğimiz buğday 10,5 liradan işlem gören Polatlı buğdayı 12,7 liradan işlem görmekte” açıklamasında bulundu.
“Alınması gereken önlemleri almazsak bu olumsuzluk daha da yükselecek demektir”
Buğday ve undaki fiyat artışının önüne geçmek için tedbir alınması gerektiğini söyleyen Balcı, “Eğer bu tedbirler alınmayacak olursa bugün 750-800 lira bandında olan un fiyatının önümüzdeki günlerde daha da yükselmesinden endişe ediyoruz. Şunu söylüyoruz, diyoruz ki ‘fırıncı esnafı nasıl ki fedakarlık yapıyorsa, her gelen fiyat artışını aynı gün ekmeğe yansıtmıyorsa, temel gıda maddesi olarak bakıyorsak bizim paydaşlarımız sektörler de olaya böyle bakmak zorunda’. Alınması gereken önlemleri almazsak bu olumsuzluk daha da yükselecek demektir” şeklinde konuştu.
Ekmek fiyatları üzerinde çalışmalar yürüttüklerini aktaran Balcı, “Bu çalışmalarda sağlıklı neticeler almazsak, gerekli çalışmanın neticesini alamayacak olursak, bu artışlar da devam edecek olursa ekmek fiyatındaki artışın makul olmaktan çıktığını görürüz. Bugün ekmeğin kilogram fiyatı 50 liraya satılıyorsa, bu kilogram fiyatını 60, 62,5, 65 liralarda durdurmak mümkün olmaz. Bu da dar gelirli vatandaşlarımızın temel gıda maddesi olan ekmeğe olumsuz yansıyacak demektir. Ben buradan yetkililere sesleniyorum. Bugüne kadar esnafımız gerekli özveriyi gösterdi. Biz bu ay içerisinde de Türkiye genelinde kilogramı 50 liradan satılan ekmekte bir fiyat değişikliği olmayacağını ve bu çalışmaları takip edeceğimizi ifade etmek istiyorum” diye konuştu.“Belli oranda buğday ithaline müsaade edilmeli”
Buğday ve un fiyatlarındaki artışın durdurulması için çözüm önerisinde de bulunan Balcı, “Gerekiyorsa belli bir miktarda, belli bir zaman içerisinde ithalata müsaade edilmesi gerekiyor. Dışarıdaki kaliteli buğdayı ben kendi ülkeme 8,5 liraya mal ederken, 12,5 lira 13 lira bandında Polatlı’da işlem görüyorsa iki aylık kontrollü ve yüzde 30-40 civarında müsaade edilmesi durumunda iç piyasada hem un fiyatlarında bir rahatlama meydana gelecektir hem de bizim kalitesiz buğdayımızı harman yaparak kaliteli unla ekmek yapma imkanı buluruz” değerlendirmesinde bulundu.
-
Kastamonu’da patates hasadı
Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü tarafından Kastamonu’daki çiftçilere Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi (TAKE) Projesi çerçevesinde 250 ton patates tohumu dağıtımı yapıldı. Kastamonu Tarım ve Orman İl Müdürlüğü tarafından dağıtımı yapılan patates tohumlarını nisan ayında toprakla buluşturan çiftçiler, ektikleri patates tohumlarının hasadına devam ediyor. Bu çerçevede Devrekani ilçesine bağlı Kasaplar köyünde Tarım ve Orman İl Müdürlüğü tarafından hasat şenliği düzenlendi. Hasat şenliğine Devrekani Belediye Başkanı Engin Altıkulaç, Tarım ve Orman İl Müdürü Bekir Yücel Tanrıkulu, Tarım ve Orman İl Müdür Yardımcısı Özcan Gazioğlu, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü Hayvan Sağlığı Şube Müdürü Burak Eminoğlu, Devrekani İlçe Tarım ve Orman Müdürü Recep Hikmet Sağlar ile üreticiler katıldı.
Hasat şenliğinde Başkan Altıkulaç ile İl Müdürü Tanrıkulu, kadınlarla birlikte patates hasadı yaptı. Ayrıca hasadın ardından İl Müdürü Tanrıkulu, bakanlık tarafından dağıtılan patates tohumlarından elde edilen patateslerden bir miktar satın aldı. Kastamonu genelinde 7 bin 350 dekar alanda ekilen patatesten yaklaşık 25 bin ton rekolte beklenirken, dekar başına 3 ila 4 ton patates alındı. Şu anda patatesin kilosu ise 15 liradan alıcı buluyor.
“Patates, TAKE projeleri kapsamında yüzde 75 hibe ile desteklediğimiz bir ürün”
Hasatla ilgili konuşan Tarım ve Orman İl Müdürü Bekir Yücel Tanrıkulu, “Patates, Devrekani ilçemizin şeker pancarı ile birlikte en önemli ürünlerinden bir tanesi oluyor. Yaklaşık bin 200 dekar alanda bu yıl ekim alanı mevcut. Bu yıl Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğümüz tarafından desteklenen Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi Projeleri çerçevesinde il genelinde 250 ton civarında patates tohumu desteği sağladık yetiştiricilerimize. Bugün de verdiğimiz destek tohumlarından ekilen tarlamıza geldik ve bu tarlamızda hasadımızı gerçekleştiriyoruz. Yaklaşık Devrekani genelinde 3 bin tona yakın bir verim bekleniyor. Bu tarlamızdan da dönüş başına yaklaşık 3 ton civarında bir verim bekliyoruz. TAKE projeleri kapsamında desteklenen bir ürün ve yüzde 75 hibe ile desteklediğimiz bir üründü patates. Patates, artık Kastamonu il genelinde şeker pancarı, yem bitkileri, buğday, arpa ve özellikle Taşköprü ilçemizdeki kenevir ile birlikte en önemli ürünler arasında yer alıyor” dedi.
Tanrıkulu, Kastamonu genelinde yaklaşık 7 bin 500 dekar alanda patates ekildiğini belirterek, bu ekimden yaklaşık 25 ton civarında patates rekoltesi beklediklerini söyledi.
“Sıfır tohumlarımız geliyor ve bunları tarlamıza ekiyoruz. Bu tohumlarla patateste güzel oluyor”
Kastamonu’nun Devrekani ilçesi Kasaplar köyünde patates üreticiliği yapan ve aynı zamanda köyün muhtarı olan Adem Ayhan Kahvecioğlu, “Patatesi nisan ayında ekmeye başlıyoruz. Sökümüne de eylül ayında başlayıp, ekim ayında devam ederiz. Yıllardan beri bizler patatesi ekiyoruz. Daha öncesinde tohum sıkıntımız vardı. Hep yıllanmış tohumları kullanıyorduk fakat yaklaşık 8 yıldır Devrekani İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü kanalıyla sıfır tohumlarımız geliyor. Bu sıfır tohumlarımızı tarlamıza ekiyoruz. Gayet bu tohumlarla patates güzel oluyor. Devrekani’de Kasaplar köyü patatesi artık zaten bir marka haline geldi. Patates için toprağımız gayet iyi ve elverişli. Dönüm başına en az 3-4 ton patates alıyoruz. Bizler, tarlamızda ilaçlama ya da fazla bir gübreleme yöntemi kullanmıyoruz. Kendimiz doğal ve organik olarak yetiştiriyoruz. Yetiştirdiğimiz patateslerin lezzeti de çok güzel. Bölgemizde çok beğeniliyor. Özellikle Kastamonu’da her yerde Kasaplar köyü patatesi diye yazıp satışlarını yapıyorlar. Toprak yapısından kaynaklandığını düşünüyoruz ama lezzeti çok güzel” diye konuştu.
“İlçemizde patates ekiminin yaygınlaştırılması için soğuk hava deposu istiyoruz”
Patatesin Devrekani’de önemli bir ürün haline geldiğini ve soğuk hava deposu olmadığı için ekiminin fazla olmadığını belirten Kahvecioğlu, “Bizler, patatesimizi üretiyoruz, suyumuz bol, barajlarımız var, kapalı kanallarımız mevcut. Fakat depolama konusunda büyük sıkıntı yaşıyoruz. Bu yüzden pazar oluşmuyor, çünkü soğuk hava deposu olmadığı için bölgemize alıcı gelmiyor. Ürettiğimiz ürünü bu yüzden pazarlayamıyoruz. Verim konusunda zaten bir sıkıntımız bulunmuyor, her türlü verimi alıyoruz. En büyük sorunumuz ürettiğimiz ürünü depolamak. Depo konusundaki sıkıntılarımızın çözülmesini bekliyoruz. Büyük bir soğuk hava deposu olursa üretimimiz de artar. Bir türlü yapılamadı, yapılırsa daha iyi olacaktır diye düşünüyoruz” şeklinde konuştu.
-
İhracat birim değer endeksi arttı
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Ağustos ayı Dış Ticaret Endeksleri’ni açıkladı. Buna göre, ihracat birim değer endeksi Ağustos ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 3,6 arttı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre gıda, içecek ve tütünde yüzde 11,8 arttı, ham maddelerde (yakıt hariç) yüzde 7,4 arttı, yakıtlarda yüzde 10,2 azaldı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) yüzde 2,7 arttı.
İhracat miktar endeksi yüzde 1,2 azaldı
İhracat miktar endeksi Ağustos ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 1,2 azaldı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre gıda, içecek ve tütünde yüzde 6,6 azaldı, ham maddelerde (yakıt hariç) yüzde 3,6 arttı, yakıtlarda yüzde 7,8 azaldı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) yüzde 0,8 azaldı.
İthalat birim değer endeksi yüzde 2,9 arttı
İthalat birim değer endeksi Ağustos ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 2,9 arttı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre, gıda, içecek ve tütünde yüzde 8,8 arttı, yakıtlarda yüzde 5,4 arttı, ham maddelerde (yakıt hariç) yüzde 1,1 arttı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) yüzde 0,9 arttı.
İthalat miktar endeksi yüzde 13,2 azaldı
İthalat miktar endeksi Ağustos ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 13,2 azaldı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre, gıda, içecek ve tütünde yüzde 7,7 azaldı, ham maddelerde (yakıt hariç) yüzde 6,1 arttı, yakıtlarda yüzde 5,6 azaldı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) yüzde 7,7 azaldı.
-
‘Maraş-18’ cevizi
Türkiye’nin tarımsal üretiminde 27. sırada yer alan Kahramanmaraş’ta arazi yüksekliğinin 350 metreden 3 bin metreye kadar çıktığı ilde tarımsal çeşitlilik belirgin şekilde göze çarpıyor. Kahramanmaraş’ın Çağlayancerit ilçesinin yanı sıra Pazarcık, Elbistan, Ekinözü ve Dulkadiroğlu ilçelerinde üretilen ceviz bölgenin en önemli geçim kaynakları arasına girdi. Hasat dönemi başlanılan cevizde bu yıl 20 bin ton rekolte bekleniyor. 10 bin tonu ihraç edilen ceviz il geneli ortalama 50 bin dekar alanda üretiliyor. Yıllık ortalama 20 bin ton rekolte elde edilen ve Amerika’nın ‘Chandler’ cevizine rakip olan Maraş-18 cevizi, İran, Irak, Rusya ve Suudi Arabistan’a ihraç ediliyor.
Üretimde modern tekniğe geçen çiftçiler klasik hasadın yanı sıra ceviz çırpma ve soyma makineleriyle kombineli hasat yapıyor. İlçe kırsallarında hasadı yapılan cevizler ise çuvallarla şehir merkezine getirilerek pazara sunuluyor. Üretici Kadir Öztürk, “Maraş-18 Türkiye’de tescilli cevizdir. Hasat edilen ürünü kışlık kuruyemiş olarak kullanıyoruz. Ayrıca cevizden sucuk, muska gibi ürünler de elde edilip kış boyu tüketiliyor” dedi.
Üretici Mehmet Ali Tekin ise, “Biz ceviz üretiyoruz ve satıyoruz. 16 kilogram cevizi 3 bin liradan satıyorum. Kalp doktorudur. Özellikle bal ve cevizi karıştırıp yiyenlerin kalbine de iyi geliyor” diye konuştu.
-
Düşük vergi ödeyen sporculara uyarı
Hazine ve Maliye Bakanlığı, yüksek gelir elde eden ancak gelirini beyan dışı bırakan sporcuları yakın takibe alırken farklı spor dallarında 1900 kişinin ücretini inceledi ve son 3 yılda yaklaşık 5 milyar liralık kayıt dışı gelir saptadı.
Bakanlıktan edindiği bilgilere göre, Gelir İdaresi Başkanlığı, kayıt dışı ekonomiyle mücadele çalışmaları kapsamına farklı sektör ve meslek kollarına ilişkin denetimlerini sürdürüyor.
Başkanlık, beyan dışı bırakılan yüksek tutarlı sporcu ücretlerine ilişkin çalışma başlattı.
Sporcuların aldığı yüksek ücretlere ilişkin beyanda bulunup bulunmadığını kontrol eden Gelir İdaresi, 2021, 2022 ve 2023 yıllarında futbol, basketbol ve voleybol branşlarında oynayan profesyonel sporculara kulüplerce ödenen ücretlerden bazılarının beyan dışı bırakıldığını tespit etti.
5 MİLYAR LİRA GELİR BEYAN DIŞI
Gelir Vergisi Kanunu uyarınca kulüpler sporculara ödediği ücretlerden vergi kesintisi yapıyor. Sporcuların elde ettiği ücret geliri, gelir vergisi tarifesinin 4’üncü dilimini aştığı takdirde bu meslektekilerin beyanname vermesi ve artan oranlı hesaplanan vergi ödemesi gerekiyor.
Yürütülen çalışmada, 1900 sporcu analiz edildi. Gelir İdaresi Başkanlığı verileri, kulüplerin beyanları, sözleşme bilgileri, ulusal ve uluslararası basında yer alan haberler ve kulüpler tarafından Kamuyu Aydınlatma Platformuna yapılan transfer bilgileriyle çapraz kontrole tabi tutuldu.
Çalışma sonucu 2021-2023 yıllarında elde edilen ücret gelirlerinde büyük vergi kayıpları saptandı.
Aralarında milyon dolarlık kontratlara sahip yıldız isimlerin de olduğu 400 sporcunun, son 3 yılda yaklaşık 5 milyar lira ücret gelirini beyan dışı bıraktığı ve 100 sporcunun da beyanname vermesine rağmen ücret gelirini bildirmediği belirlendi.
SPORCULAR İZAHA DAVET EDİLECEK
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de Gelir İdaresi Başkanlığı’nın söz konusu sporcuları izaha davet edeceğini ve beyan dışı bırakılan kazançlarını beyan etmelerini isteyeceğini söyledi. Şimşek, “İzaha davet kapsamında gerekli yükümlülükleri yerine getirmeyen sporculardan ödenmeyen vergi cezalı şekilde talep edilecek.” dedi.
Vergide adalet ve verimlilik ilkesi çerçevesinde kayıt dışı ekonomiyle mücadeleye yönelik denetimlerinin sürdüğünü vurgulayan Şimşek, şunları kaydetti:
“Maliye olarak ‘çok kazanan ancak düşük gelir beyan edenlerin’ kapısını çalmayı sürdürüyoruz. Yüksek gelir elde eden ve gelirini gizleyenlere yönelik denetim çalışmalarımız devam edecek. Kayıt dışı olandan vergi almak için ne gerekiyorsa yapacağız.”
-
Palamudun fiyatı 80 liraya düştü
Zonguldak’ta haftalardır 100 liranın üstünde satılan palamutta düşüş yaşandı. Bolluk nedeniyle palamut 80 liradan alıcı buldu. Fiyatın 100 liranın altına düşmesi yoğun ilgiye neden oldu. Bir adetinin bir kilogram ağırlığında olduğu palamut fiyatıyla da vatandaşları memnun etti. Balıkçı esnafı Zeki Beybeyoğlu, “Arkadaşlar bugün 2 kilo gelen balık 80 lira. Yani bugün balık artık pahalı değil. Kaç gündür balık 125 liraydı 150 liraydı. Bugün balık bol çıktı. Balığımız bol. Balık 80 lira. 1 tanesi 1 kg geliyor. Dolaba koy dondurucuya koy al evinde ye. Bugün 80 liraya ne var. Bisküvi olmuş 35-40 lira. Bu balık 3 kişiyi doyurur” dedi.
-
“Enerji sektöründe siber güvenliği, milli güvenliğimizin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz”
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar ‘Enerji Sektöründe Siber Savunma Simülasyonu’ programına katıldı. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) ev sahipliğinde düzenlenen programda siber savunmanın finans, sağlık, savunma ve enerji alanlarındaki önemine vurgu yapıldı.
Programda bir konuşma gerçekleştiren Bakan Bayraktar, son yıllarda dijitalleşmenin hemen her sektörde öne çıkan en önemli alanlardan biri olduğunu belirterek, akıllı uygulamalara her geçen gün yenilerinin eklendiğini ve evlerin, günlük kullanılan cihazların ve şebekelerin bile akıllı hale geldiğini aktardı.
Bakan Bayraktar, yapay zekanın, hayatın her noktasında konforlu çözümler ürettiğini vurgulayarak, “Tüm bunlar dünyada üretilen veri miktarında da ciddi bir artışa neden oluyor. Bu baş döndüren hız karşısında, elbette ki verilen hizmetin devamlılığını sağlamak, sürdürülebilir kılmak büyük önem arz ediyor. Burada da iki konu ön plana çıkıyor. Bunların ilki, hemen her alan için kritik öneme sahip büyük veri akışının devasa elektrik ihtiyacı ve buna uygun bir altyapının olması, diğer konu ise bu hizmet ve çözümleri sunan altyapıları siber risk ve tehditlere karşı korunması” açıklamasında bulundu.
“Dijital risklere karşı hatlarımızın güvenliğini sağlıyoruz”
Türkiye’nin ekonomisi büyüyen, üreten, sanayisi güçlü bir ülke olduğu dikkati çeken Bayraktar, hızla büyüyen yapay zeka ve büyük veri kaynaklı elektrik talebiyle elektrik tüketiminin daha da artacağını ifade ederek, “Enerjide arz güvenliği sadece bizim değil, bütün ülkelerin temel gündem maddesi olmaya devam ediyor. Jeopolitik gelişmeler, küresel piyasalarda yaşanan sıkıntılar, artan sermaye maliyetleri, tedarik zinciri problemleri gibi temel belirsizlik ve risklerle karşı karşıya olan enerji sektörü için maalesef başka bazı tehdit alanları da söz konusu. Bunlardan biri fiziki tehditler. Bilhassa elektrik, doğal gaz ve petrol iletim şebekelerine yönelik saldırı riskleri. Bu hususta gerek oluşturduğumuz tesis güvenlik standartlarıyla gerekse de kurduğumuz kameralı dijital sistemler ve kontrollerle fiziksel anlamda hatlarımızın güvenliğini sağlıyoruz” diye konuştu.
“Tüm devletler siber güvenlik konusuna ciddi bütçeler ayırarak çeşitli önlemler alıyor”
Gelişen teknolojideki bir diğer riskin siber saldırılar olduğunu işaret eden Bayraktar, “Tüm dünya; devletler, şirketler ve bireyler siber güvenlik konusuna ciddi bütçeler ayırarak çeşitli önlemler alıyor. Bu alana küresel ölçekte çok daha komplike, çok daha büyük yatırımlar yapılıyor. 2024 yılı sonu itibarıyla siber suçların küresel maliyetinin yıllık yaklaşık 10 trilyon dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Bu anlamda yakın gelecekte siber tehditlere karşı siber savunmaya çok daha fazla önem verileceği ortaya çıkıyor” şeklinde konuştu.
“Enerji sektöründe siber güvenliği, milli güvenliğimizin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz”
Türkiye’nin, bulunduğu jeopolitik konumu ve son 22 yılda ekonomideki büyümesi ve teknoloji alanında gerçekleştirdiği hamlelerle bölgesinde lider bir ülke olduğunu dile getiren Bayraktar, “Geliştirdiğimiz yerli ve milli çözümlerle enerji, sağlık, bankacılık, haberleşme gibi kritik altyapılarda karşı karşıya kalınması muhtemel siber risklerden korunmak için etkin adımlar atıyoruz. Elbette günümüz dünyasında siber tehditlerin nereden ne zaman geleceğini bilmek mümkün değil. Bu nedenle bu alandaki mücadelemizi çok katmanlı ve 7-24 esaslı olacak şekilde sürdürüyoruz. Enerji sektöründe siber güvenliği, milli güvenliğimizin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Bakan Bayraktar, enerji sektörünün; dijitalleşmenin ve otomasyonun hızla büyüdüğü bir alan olarak öne çıktığını kaydeden Bayraktar, elektrik, petrol, doğal gaz gibi enerji kaynaklarının üretim, dağıtım ve yönetimi giderek daha fazla dijital sistemler üzerinden sağlandığı bilgisini aktardı.
Bu çerçevede enerji üretim tesislerine, elektrik şebekelerine ve petrol hatlarına yönelik saldırıların yoğunlaştığını da söyleyen Bayraktar, üretim ve iletim dışında, kullanılan cihazların dijitalleşmesiyle tüketim tarafında da yeni siber riskler oluştuğunu vurguladı.
“Siber saldırılara yönelik geliştirilen SCADA sistemi Batman Dörtyol Ham Petrol Boru Hattı’ üzerinde kullanmaya başlandı”
Hem arz kesintilerinin önüne geçmek hem de ekonomik kayıpları engellemek adına enerji sektöründe de siber saldırıları önlemek amacıyla çeşitli siber güvenlik uygulamaları geliştirdikleri bilgisini paylaşan Bayraktar, “Bunlardan biri de bu ihtiyaca yönelik geliştirilen özelleşmiş SCADA sistemleri. Milli şirketimiz BOTAŞ, Aselsan ortaklığında yerli ve milli imkanlarla geliştirilen SCADA sistemini, ülkemizin petrol ihtiyacı için kritik öneme sahip ‘Batman Dörtyol Ham Petrol Boru Hattı’ üzerinde kullanmaya başladı. Bu sistemi tüm doğal gaz altyapısında kullanmak için de ilgili kuruluşlarımızla çalışmalarımız devam ediyor. Diğer yandan yaklaşık 75 bin kilometrelik elektrik iletim hattımızın işletmesinden sorumlu kurumumuz TEİAŞ da siber saldırılara karşı güvenlik için önemli bir altyapıya sahip” değerlendirmesinde bulundu.
“Düzenli olarak yaptığımız sızma testleriyle saldırılara karşı güvenliği ön planda tutuyoruz”
Tüm siber güvenlik şebekelerinin enerji ve Tabii Kaynaklar bakanlığında bulunun Siber Güvenlik Operasyon Merkezinden 7-24 esaslı izlendiğini söyleyen Bayraktar, “Olası bir felaket durumunda veri merkezimizin devamlılığını sağlamak için Ankara dışında da bir Felaket Kurtarma Merkezimiz bulunuyor. Düzenli olarak yaptığımız sızma testleri ve kapalı devre iletişim altyapısıyla olası saldırılara karşı güvenliği ön planda tutuyoruz” dedi.
“Daha güvenli yazılım teknolojileri geliştirilmesi için ilgili kurumlarla işbirliğine gidilmeli”
Programda konuşan EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz ise siber güvenlik alanında meydana gelen tehditlerle mücadelede özel sektör ile kamu arasındaki işbirliğinin önemine vurgu yaparak, “Buradan özellikle sektör temsilcilerimize bir çağrıda bulunmak istiyorum. Siber güvenlikte başarılı olmanın yolu daima yerlilik ilkesine öncelik vermekten geçmektedir. Veri güvenliğimizi yabancı çözümlerle sağlamaya çalışmanın bizler için ne kadar büyük bir risk olduğu aşikardır. Daha güvenli yazılım teknolojileri geliştirilmesi için mutlak surette ilgili kurumlarla işbirliğine gidilmeli, yazılım geliştirme ve test etme aşamalarında üniversitelerimizden ve genç beyinlerimizden mutlak surette faydalanılmalıdır” şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından basına kapalı olarak devam eden programa Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Mustafa Varank, ve EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz’ın yanı sıra birçok sektör temsilcisi katılım sağladı.
-
9 ayda 177 milyon yolcu
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürlüğünün hava yolu uçak, yolcu ve yük istatistiklerini açıkladı. Eylül ayı içerisinde 79 bin 872’si iç hatlar, 87 bin 583’ü dış hatlar olmak üzere üst geçişlerle birlikte toplam 214 bin 319 uçak trafiğine ulaşıldığını söyleyen Bakan Uraloğlu, Eylül ayında hizmet verilen uçak trafiğinin 2023 yılının aynı ayına kıyaslandığında toplamda yüzde 2,4 artış yaşadığını açıkladı. Uraloğlu, “Eylül’de, havalimanlarımızda iç hat yolcu sayısı 8 milyon 249 bin 505’e, dış hatlarda ise 14 milyon 121 bin 637’ye ulaşırken transit yolcular ile birlikte toplam yolcu sayısı 22 milyon 415 bin 821’e ulaştı. Yolcu sayımız 2023 yılının aynı ayına göre yüzde 1,8 artış yaşamış oldu. Havalimanlarımızda taşınan yük ve kargo miktarı ise Eylül ayında iç hatlarda 85 bin 108 ton, dış hatlarda 393 bin 695 ton olmak üzere 478 bin 803 tona ulaştı” diye konuştu.
Havaalanlarında Yılın İlk 9 Ayında Taşınan Yolcu Sayısı 177 Milyonu Geçti
Uraloğlu, 2024 yılının ilk 9 ayında havalimanlarına iniş-kalkış yapan uçak sayısının iç hatlarda 687 bin 194, dış hatlarda ise 669 bin 114 olduğunu belirterek üst geçişler ile birlikte toplam 1 milyon 752 bin 501 uçak trafiğine ulaşıldığını duyurdu. 2024 yılı Eylül sonunda hizmet verilen uçak trafiğinin 2023 yılının aynı dönemine göre yüzde 5,9 artış gösterdiğini vurgulayan Uraloğlu, “Türkiye geneli havaalanlarımız iç hatlarda 72 milyon 949 bin 528, dış hatlarda ise 104 milyon 186 bin 201 yolcuya hizmet verirken direkt transit yolcular ile birlikte toplam 177 milyon 346 bin 498 yolcu havalimanlarımızı kullandı. Hizmet verilen yolcu sayısı ise geçen yılın aynı dönemine göre iç hatlarda yüzde 5,7 artarken dış hatlarda yüzde 9, toplam yolcu trafiğinde ise yüzde 7,5 artış oldu.” dedi. Uraloğlu, söz konusu dönemde havalimanlarında taşınan yük ve kargo miktarının ise iç hatlarda 682 bin 730 ton, dış hatlarda ise 3 milyon 29 bin 526 ton olmak üzere, 2023 yılı aynı döneme göre yüzde 11,2 artışla toplamda 3 milyon 712 bin 255’e ulaştığını bildirdi.
İstanbul Havalimanı 9 Ayda 60 milyon 659 bin 88 Yolcu Taşıdı
Bakan Uraloğlu, Türkiye’nin mega projelerinden İstanbul Havalimanı’nda ise eylül ayında iniş-kalkış yapan uçak trafiğinin iç hatlarda 10 bin 419, dış hatlarda 34 bin 475 olmak üzere toplamda 44 bin 894’e ulaştığını kaydederek, “İstanbul Havalimanımızda iç hatlarda 1 milyon 600 bin 230, dış hatlarda 5 milyon 648 bin 722 olmak üzere toplamda 7 milyon 248 bin 952 yolcuya hizmet verildi. Bu ayda hizmet verilen yolcu trafiği ise 2023 yılının aynı ayı ile kıyaslandığında toplam yolcu trafiği yüzde 3 artış gösterdi.” dedi. İstanbul Havalimanı’nda 9 aylık sürede; iç hatlarda 90 bin 616, dış hatlarda 300 bin 873 olmak üzere toplamda 391 bin 489 uçak trafiği gerçekleştiğini belirten Uraloğlu, “İç hatlarda 13 milyon 258 bin 640, dış hatlarda 47 milyon 400 bin 448 olmak üzere toplamda 60 milyon 659 bin 88 yolcuya hizmet verildi. 2023 yılının aynı dönemi ile kıyaslandığında toplam yolcu trafiğinde yüzde 5 artış gerçekleşti.” diye konuştu.
Sabiha Gökçen’de 27 Milyon 516 Bin 925 Yolcuya Hizmet Verildi
İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’nda; eylül ayında iniş-kalkış yapan uçak trafiği hakkında da bilgi veren Uraloğlu, “İç hatlarda 8 bin 703, dış hatlarda 10 bin 952 olmak üzere toplamda 19 bin 655 olarak gerçekleşti. Yolcu trafiği ise; iç hatlarda 1 milyon 589 bin, dış hatlarda 1 milyon 865 bin 773 olmak üzere toplamda 3 milyon 454 bin 773 oldu. 2023 yılının aynı ayı ile kıyaslandığında toplam yolcu trafiği yüzde 3 artış gösterdi.” diye konuştu. Uraloğlu, 9 aylık sürede ise iç hatlarda 83 bin 406, dış hatlarda 96 bin 943 olmak üzere toplamda 180 bin 349 uçak trafiğine hizmet verildiğini kaydetti. İç hatlarda 14 milyon 761 bin 953, dış hatlarda 16 milyon 209 bin 745 olmak üzere toplamda 30 milyon 971 bin 698 yolcu trafiğine hizmet verildiğini kaydeden Uraloğlu, 2024 yılı Eylül sonunda hizmet verilen uçak trafiğinin 2023 yılının aynı dönemi ile kıyaslandığında toplam uçak trafiğinin yüzde 6, yolcu trafiğinin ise yüzde 13 arttığını bildirdi. Genel havacılık faaliyetlerinin devam ettiği İstanbul Atatürk Havalimanı’nda ise eylül ayında 2 bin 430, 9 aylık süreçte ise 21 bin 82 uçak trafiğinin gerçekleştiğini kaydetti.
Turizm Merkezlerinde Havalimanlarında 9 Ayda 49 Milyon 103 Bin 752 Yolcu Ağırlandı
Bakan Uraloğlu, eylül ayında dış hat trafiğinin yoğun olduğu turizm merkezlerindeki havalimanlarında hizmet sunulan yolcu sayısının iç hatlarda 14 milyon 59 bin 102, dış hatlarda ise 35 milyon 44 bin 650; uçak trafiğinin ise iç hatlarda 110 bin 86, dış hatlarda ise 218 bin 345 olarak gerçekleştiğini belirtti.
Bu havalimanlarının 2024 yılı ilk 9 aylık döneminde gerçekleşen yolcu trafiğinin 49 milyon 103 bin 752’ye ulaştığını kaydeden Uraloğlu, İzmir Adnan Menderes Havalimanı’nda iç hatlarda 5 milyon 60 bin 280, dış hatlarda 3 milyon 762 bin 135 olmak üzere, toplamda 8 milyon 822 bin 415 yolcuya hizmet verildiğini belirtti. Antalya Havalimanı’nda iç hat yolcu sayısının 5 milyon 34 bin 278, dış hat yolcu sayısının ise 25 milyon 882 bin 431 olmak üzere, toplamda 30 milyon 916 bin 709 olduğunu belirten Uraloğlu sözlerine şu şekilde devam etti:
“Muğla Dalaman Havalimanı’nda iç hatlarda 1 milyon 563 bin 504, dış hatlarda 3 milyon 218 bin 385 olmak üzere, toplamda 4 milyon 781 bin 889 yolcuya, Muğla Milas-Bodrum Havalimanı’nda ise iç hatlarda 2 milyon 27 bin 262, dış hatlarda 1 milyon 717 bin 90 olmak üzere, toplamda 3 milyon 744 bin 352 yolcuya hizmet verildi. Gazipaşa Alanya Havalimanı’nda ise iç hat yolcu sayısı 373 bin 778, dış hat yolcu sayısı da 464 bin 609 olmak üzere, toplamda 838 bin 387 olarak gerçekleşti.” -
KYK burs-kredi başvuruları başladı
Gençlere güvenli ve konforlu barınma imkanı sunmanın yanı sıra onları maddi açıdan da destekleyen Gençlik ve Spor Bakanlığı, burs/kredi başvurularını almaya başladı.
Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Osman Aşkın Bak, sosyal medya hesaplarından yaptığı duyuruyla 2024-2025 eğitim öğretim dönemi için burs/kredi başvurularının başladığını bildirdi.
2024-2025 eğitim öğretim yılında ilk defa bir yükseköğretim programına girmeye hak kazanan öğrenciler, halen bir yükseköğretim programına devam eden ara sınıf öğrencileri ve yurt dışında öğrenim gören Türk vatandaşları burs/kredi başvurusunda bulunabilecek.Başvurular için son gün 13 Ekim
13 Ekim Pazar günü saat 23.59’a kadar devam edecek olan burs/kredi başvuruları e-Devlet üzerinden alınacak. Başvuru bilgilerini değiştirmek isteyen öğrenciler, yine bu tarihe kadar e-Devlet üzerinden bilgilerini güncelleyebilecek.
Kimler başvurabilecek?
İlk defa bir yükseköğretim programına girmeye hak kazanan öğrenciler ile halen bir yükseköğretim programına devam eden ara sınıf öğrencileri ve yurt dışında öğrenim gören Türk vatandaşları burs/kredi başvurusunda bulunabilecek.
Başvuruda dikkat edilmesi gerekenler
Burs/kredi başvuruları e-Devlet’te yer alan öğrenim bilgilerine göre alınacağı için öğrencilerin e-Devlet’teki okul/bölüm bilgilerini kontrol etmeleri; bilgilerinde hata olan öğrencilerin, üniversitenin öğrenci işleriyle görüşerek bilgilerinin düzeltilmesini istemeleri gerekiyor.
Başvuru sırasında öğrencilerin beyan ettiği ekonomik, sosyal ve başarı durumuna ilişkin bilgiler, Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından kamu kurumları aracılığıyla teyit edilecek. Yapılan değerlendirme sonucunda mevzuata uygun olan öğrencilere burs ya da öğrenim kredisi tahsis edilecek. Başvuru sırasında yanlış beyanda bulunan öğrencilerin başvuruları geçersiz sayılacak.
Özel durumlu öğrenciler
Başvuruda özel durum beyan eden öğrencilerin belge göndermesi gerekmiyor.
Başvuru ekranında özel durum [şehit/gazi çocukları (şehit bekâr ise bekâr kardeşi/gazi bekâr ise kendisi), anne ve babası (her ikisi de) vefat edenler, tam teşekküllü devlet hastanesinden alınan sağlık kurulu raporu ile yüzde 40 ve üzerinde engelli olanlar, lise ve dengi öğrenimlerini Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı sevgi evlerinde tamamlayanlar, Darüşşafaka Lisesinden mezun olanlar ve milli sporcular vs.] beyan eden öğrencilerin bilgileri Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından kontrol edilecek.
Başvuru sürecinde sorun yaşayan öğrenciler 7/24 hizmet veren ALO GSB (444 0 472), KYK_DESTEK ve GSB_DESTEK üzerinden yardım talep edebilecek.