Kategori: Ekonomi

  • BDDK’dan 18 bankaya 102 milyon ceza!

    BDDK’dan 18 bankaya 102 milyon ceza!

    BDDK, müşteri şikayetleri üzerine 18 bankaya toplam 102,1 milyon TL idari para cezası uygulanmasına karar verdi. BDDK cezanın koronavirüs salgını süresince müşterilerden gelen şikayetler üzerine verildiğini belirtti.

  • Pegasus Hava Yolları iç hatlarda yolcu uçuşlarına başlıyor

    Pegasus Hava Yolları iç hatlarda yolcu uçuşlarına başlıyor

    İlkay DİKİCİ /İSTANBUL, (DHA) – Koronavirüsle mücadele kapsamında uçuşlarını geçici süreyle durduran Pegasus Hava Yolları, kısıtlamalar sonrası ilk uçuşunu 1 Haziran Pazartesi günü İstanbul Sabiha Gökçen’den İzmir’e gerçekleştirecek.

    Koronavirüsle mücadele kapsamında 28 Mart 2020 tarihi itibarıyla uçuşlarını durduran Pegasus Hava Yolları, 1 Haziran Pazartesi günü iç hatlarda yolcu uçuşlarına tekrar başlayacak. Kısıtlamalar sonrası ilk uçuşunu saat 10:15 kalkışlı İstanbul Sabiha Gökçen-İzmir seferiyle gerçekleştirecek olan Pegasus, 1-2-3 Haziran 2020 tarihleri için Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün belirlediği destinasyonlar çerçevesinde İstanbul Sabiha Gökçen’den karşılıklı olarak İzmir, Antalya ve Trabzon’a seferler planladı.

    Konuyla ilgili açıklama yapan Pegasus Hava Yolları Genel Müdürü Mehmet T. Nane, “Koronavirüs kapsamında alınan önlemler çerçevesinde durdurduğumuz uçuşlarımıza tekrar başlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bize aylar değil yıllar gibi gelen bu belirsizlik döneminde duran sadece uçuşlarımızdı, bizler değil. Biz yeni uçaklarımızı teslim almaya devam ettik, süreçlerimizi geliştirdik ve yeni döneme hazırlandık. Misafirlerimizle yeniden buluşacağımız günler için çalışmalarımızı ara vermeden sürdürdük. Ve ne mutlu bize ki kısıtlamalar sonrası ilk uçuşumuzu 1 Haziran günü gerçekleştiriyoruz. İlk aşamada uçuşlarımıza iç hatlarda Sivil Havacılık Genel Müdürlüğümüzün belirlediği destinasyonlardan İstanbul Sabiha Gökçen, İzmir, Antalya ve Trabzon’la başlıyoruz. Kademeli olarak diğer illerimize ve ardından yurt dışı destinasyonlara seferlerimiz de başlayacak.” dedi.

    “HAYATIMIZ DEĞİŞECEK AMA MİSAFİRLERİMİZİ VE ÇALIŞANLARIMIZI KORUMAK İÇİN…”

    Yeni dönemde hayatımızda, seyahat alışkanlıklarımızda bazı değişiklikler olacağını ifade eden Mehmet T. Nane, “Hayatımız değişecek ama bu değişimlerin tümü misafirlerimizi ve çalışanlarımızı korumak amacıyla gerçekleşecek. Hep söylediğimiz gibi; Pegasus Hava Yolları olarak en önemli değerlerimiz, misafirlerimiz ve çalışanlarımız. Bu sebeple henüz uçuşlarımız başlamadan çok önce yeni düzene ilişkin önlemlerimize odaklanmıştık.” diye konuştu.

    NORMALLEŞMEYE GEÇERKEN NELER DEĞİŞECEK?

    Artık misafirlerin iç hat uçuşlarına HES koduyla kabul edileceğini dile getiren Mehmet T. Nane, “HES kodu uygulaması, misafirlerimizin yurt içinde güvenle uçması için T.C. Sağlık Bakanlığı önlemleri kapsamında zorunlu hale getirilen ve riskli görülen durumlarda seyahatlerini kontrol altına almak için geliştirilen yeni bir uygulama. Alınan önlemler kapsamında HES kodu olmadan bilet satın almak, online ya da havalimanında check-in yapmak ve dolayısıyla yurt içinde seyahat etmek mümkün olmayacak. Bunun yanı sıra bütün misafirlerimizin havalimanı ve uçak içerisinde maske takması gerekecek. Havalimanında belirli yerlerde ateş ölçülecek. Misafirlerimiz kontuara geldiğinde personelimiz siperlikli olarak hizmet verecek. Bu ve benzeri önlemler hayatımıza dahil olacak, biz de bilgilendirmelerimizi sürdüreceğiz.” dedi.

    “UÇAKLAR EN HİJYENİK ORTAMLAR”

    Uçaklardaki hijyen konusuna da dikkat çeken Mehmet T. Nane sözlerine şöyle devam etti: “Misafirlerimizin ve çalışanlarımızın sağlığı ve güvenliği, asla taviz vermeyeceğimiz bir konu. Biz uçaklarımızı sıklığı artırılmış şekilde ve uluslararası standartlarda, uçak üreticilerinin talimatlarına uygun olarak dezenfeksiyon işlemine tabii tutuyoruz. Tüm uçaklarımızda HEPA tipi denilen yüksek verimliliğe sahip filtreler kullanıyoruz. Bu filtreler uçaktaki tüm havayı ortalama her üç dakikada bir filtre ediyor. Aynı hava sirküle edilmiyor, yüzde 60 dışarıdan taze hava alınıyor. Bu hava da 1300 derecelik ısısı olan motordan geçip filtre ediliyor. Böylece virüs, bakteri ve benzeri her şeyi öldürüp havayı tekrar geri veriyor. Ayrıca periyodik olarak da değiştiriyoruz. Bu sebeple uçaklar aslında en etkin havalandırmanın sağlandığı en hijyenik ortamlar. Ancak bir hijyen zinciri oluşturularak evden çıkıştan tekrar eve varışa kadar bu hijyen zincirinin korunması da büyük önem taşıyor. Bu konudaki en önemli faktör yine bizleriz. Lütfen tedbiri elden bırakmayalım, Sağlık Bakanlığımızın uyarılarına dikkat edelim ve bu mücadelenin kazananı biz olalım.”

  • İşçilerin yüzde 92’si borçlu

    İşçilerin yüzde 92’si borçlu

    Birleşik Metal İş Sendikası Sınıf Araştırmaları Merkezi (BİSAM) tarafından, 14-24 Mayıs 2020 tarihleri arasında, otomotiv, metal eşya, elektrik-elektronik ve demir-çelik sektörlerinde çalışan, Birleşik Metal İş sendikası üyesi 948 işçi ile yapılan araştırmanın sonuçları sanayi işçisinin COVID-19 sürecinde gelir kaybını ve borçluluk düzeyindeki artışı ortaya koydu.

    Araştırmanın sonuçlarına göre metal işçilerinin yüzde 75’i gelir kaybı yaşadı. Borçluluk oranı son derece yüksek olan ve hanehalkı gelirleri yoksulluk sınırı altında kalan işçiler açısından bu durum, yoksulluğun derinleşmesi anlamına geliyor. Araştırma kapsamındaki işçilerin yaklaşık dörtte birinin hanehalkı geliri 3000 TL’nin altında olduğu belirtildi. 3000-3999 TL arası hanehalkı gelirine sahip olanların oranı yüzde 40 ile en geniş kesimi oluşturdu. 4000-4999 TL arası hanehalkı gelirine sahip olanların oranı yüzde 18 iken, 5000 TL ve üzeri hanehalkı gelirine sahip olanların oranı yüzde 17 seviyesinde. Buna göre işçilerin yüzde 83’ü 5000 TL’nin altında bir hanehalkı gelirine sahiptir.

    İşçilerin yüzde 92’si borçlu

    Araştırma kapsamındaki işçilerin yüzde 92’lik ezici bir çoğunluğu borcunun olduğunu ifade etti. Yüzde 92’lik borçlu kesim içerisinde ise borçlarının kendisini hiç zorlamadığını söyleyenlerin oranı yüzde 3,42 seviyesinde. Buna karşın borçların kendisini zorladığını söyleyenlerin oranı yüzde 40,14, çok zorladığını söyleyenlerin oranı yüzde 56,44 olarak kaydedildi.

    Araştırma kapsamında borcu olan yaklaşık her üç işçiden birinin kişisel borcu bulunurken, her beş işçiden birinin konut kredisi borcu bulunuyor. Araç kredisi borcu olanların oranı yüzde 3,6 olarak belirtildi.

    Araştırma kapsamındaki işçilerin yaklaşık yüzde 52’si pandemi sürecinde hanehalkı gelirinin yanında net gelirinde de kayıp yaşadı.

    Araştırma kapsamındaki işçilere hanehalkı gelirlerinde yaşanan gelir kaybının nedenleri de soruldu. İşçilerin yüzde 46,8’i kısa çalışma nedeniyle, yüzde 31,1’i fazla mesai yapamadığı için, yüzde 17’si aile fertlerinden birinin işsiz kalması yüzünden, yüzde 14,1’i ise ek iş yapamadığı için hanehalkında gelir kaybı yaşandığını belirtti.

    İşçilerin yüzde faturalarını ödemekte zorlanıyor

    Araştırma kapsamında geçerli cevap veren metal işçilerinin yüzde 51’i Nisan ayında borçlarının arttığını ifade etti. Bu işçilerden fatura ödemekte zorlananların oranı yüzde 48. Araştırmaya göre, İşçilerin yüzde 36,7’si kredi kartını, yüzde 18.6’sı tüketici kredisi borcunu, yüzde 5.7’si konut kredisi borcunu ödeyemediğini belirtti. Kirasını ödeyemeyen işçilerin oranı yüzde 12,7 olarak tespit edildi.

    Araştırma kapsamındaki işçilere siyasal iktidarın aldığı tedbirleri ne kadar başarılı buldukları soruldu. İşçilerin yüzde 44’ü virüse karşı alınan tedbirleri başarılı bulurken, sadece yüzde 21’i ekonomik tedbirleri başarılı olarak niteledi. Buna karşın siyasal iktidarın virüse karşı aldığı tedbirleri başarısız bulanların oranı yüzde 23 iken, ekonomik tedbirleri başarısız bulanların oranı yüzde 47 olarak kaydedildi.

  • Amik Ovası’nda üreticiler, çekirdekli meyvecilikte erkencilik avantajını kullanmak istiyor

    Amik Ovası’nda üreticiler, çekirdekli meyvecilikte erkencilik avantajını kullanmak istiyor

    Ferhat DERVİŞOĞLU/REYHANLI (Hatay), (DHA)- HATAY’da, Amik Ovası’nda her geçen yıl daha da ilgi gören ve alanı artan sert çekirdekli meyve için üreticiler, erkencilikten doğan avantaj nedeniyle dünya rekabeti için kargo taşımacılığının yanı sıra, soğuk hava deposu ve paketleme sisteminin mutlaka hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti.
    Reyhanlı’da, 5 bin dekarlık alanda sert çekirdekli erkenci meyvecilik yapıldığını söyleyen üretici Sedat Biçkin, yakın gelecekte üretimin 25- 30 bin dekarlık alana yayılacağını kaydetti. Soğuk hava deposu, paketleme sistemi ile yurt dışına ihracatta kargo uçaklarının Hatay’da olmamasının ova için en büyük eksiklik olduğunun altını çizen Biçkin, “Yurt dışına açılma projemiz var ama bu önemli eksikliklerin acilen giderilmesi şart. Bakanlıktan bu konuda destek ve yardım, bir çalışma başlatılmasını bekliyoruz” dedi.
    ‘HEDEFİMİZ GELECEKTE 100 BİN TON MEYVE ÜRETİMİ’
    Amik Ovası’nda başlayan ve ilerleyen yıllarda bahçe alanının artacağını sözlerine ekleyen Biçkin, sert çekirdekli denilen meyve ağaçlarının her yıl arttığını ifade ederek, “Ovamızda, kayısı, tüylü  ve yassı şeftali, nektarın üretim artışı var. Şu anda 10 bin tonun üzerinde meyve yetiştiriyoruz. Bu, 10 yıl içerisinde 100 bin tonu bulacak, dünyada sert çekirdekli meyve yetiştirme sahası Amik Ovası olacaktır” diye konuştu.
    RUSYA’YA İHRAÇ EDİLİYOR, SIRADA AVRUPA VAR
    Biçkin, sert çekirdekli meyvelerin halen Rusya’ya ihraç edildiğini, Avrupa’ya ise henüz gitmediğini belirterek, Avrupa normlarına endeksli olması için bölgeye soğuk deposu, paketleme sistemi ve hava kargo sisteminin gelmesinin kaçınılmaz olduğunu, meyvelerin paketlendikten sonra aynı gün kargo uçağı ile ihracatının gerçekleşebileceğini kaydetti.

    FOTOĞRAFLI

  • Koronavirüs önlemleri ile 1 Haziran’da mağazalarını yeniden açıyor

    Koronavirüs önlemleri ile 1 Haziran’da mağazalarını yeniden açıyor

    İSTANBUL, (DHA)-Teknoloji perakendecisi Teknosa, koronavirüs tedbirleri kapsamında 22 Mart akşamından bu yana kapalı olan Türkiye genelindeki mağazalarının kapılarını, çalışanlarının ve müşterilerinin sağlığı ve güvenliği için aldığı önlemlerle birlikte 1 Haziran’da açıyor.Teknosa müşterilerini en az 8 metrekarede bir kuralına göre ağırlayacak.

    Sabancı Holding iştiraklerinden Teknosa, Türkiye genelindeki mağazalarını Covid-19 sürecinde izlenen normalleşme sürecine uygun olarak 1 Haziran’da yeniden açıyor. Tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi nedeniyle mağazalarını geçici süre ile kapatan Teknosa, aldığı önlemlerle birlikte teknoloji severleri mağazalarında ağırlamaya başlayacağını duyurdu. Mağazalarının kapalı olduğu dönemde Teknosa.com ve mobil platformları üzerinden tüketicilerle buluşan Teknosa, 1 Haziran’dan itibaren hem çalışanları hem de müşterileri için tedbirleri en üst düzeyde tutarak teknolojiye dair tüm ihtiyaçların güvenilir adresi olmaya devam edeceğini bildirdi.

    “MAĞAZALARIMIZI GÜVENLİ ALIŞVERİŞ  İÇİN TİTİZLİKLE HAZIRLADIK”

    Pandemi sürecinde çalışanların ve toplumun sağlığına öncelik verdiklerini, bu çerçevede sürecin başından itibaren en üst seviyede önlemleri alarak hizmet sunduklarını vurgulayan Teknosa Genel Müdürü Bülent Gürcan, “Bu dönemde teknolojiye erişim Türkiye’nin eğitim, ekonomi ve sosyal hayatını ayakta tuttu, hayatın devamlılığını sağladı. Evden çalışmayı, eğitimi sağlayan, ev hijyenini kolaylaştıran, evde vakit geçirmeyi konforlu kılan ve kişisel hijyen/bakıma dönük teknoloji ürünleri ihtiyaç listesinde ön plana çıktı. Biz de bu yönde sağlık ve güvenlik tedbirlerini en üst seviyede alırken, topluma hizmet vermeye devam ettik. Tüketicilerimizi Teknosa.com ve mobil platformlarımızdan teknoloji ürünleriyle kesintisiz olarak buluşturduk. Bu zor dönemde güçlü altyapımız, müşteri odaklı dijitalleşme ve dönüşüm konusunda son yıllarda attığımız adımların faydasını gördük. Müşterilerimize erişme, onların davranışlarını analiz etme ve buna uygun hizmet ve öneri sunma konusunda hızlı aksiyon aldık ve fark yarattık. Bununla birlikte, 1 Haziran’da perakendenin olmazsa olmaz unsuru olan mağazalarımızı tekrar açıyor olmaktan dolayı çok heyecanlı ve mutluyuz. Pandeminin ve risklerin devam ettiğinin bilincindeyiz. Yetkili kurumların kural ve rehberleri doğrultusunda en üst düzeyde tedbirlerimizi alıyoruz. Müşterilerimizin online kanallarımızın yanı sıra mağazalarımızda da güvenle alışveriş yapmaları için titizlikle hazırlandık” dedi.

    MAĞAZALAR SABANCI ÜNİVERSİTESİ’NİN GELİŞTİRDİĞİ ANTİMİC İLE DEZENFEKTE EDİLİYOR

    Yeni dönemde müşterilerin ve çalışanların sağlığı için tüm önlemleri aldıklarını belirten Bülent Gürcan şunları söyledi; “Düzenli sağlık kontrolünden geçen ve her gün ateşleri ölçülen ekiplerimiz, kişisel koruyucu ekipmanları ile sosyal mesafe kurallarına uygun şekilde müşterilerimize hizmet verecek. Mağazalarımızı ve tüm ürünlerimizi, Sabancı Üniversitesi tarafından geliştirilen, bakteri ve virüslere karşı 3 aya kadar hijyen sağlayan Antimic ve diğer önerilen temizlik malzemeleriyle sürekli dezenfekte ediyoruz.

    Mağazalardaki hava dolaşımını en sağlıklı noktaya getirmek için tüm havalandırma sistemlerimizin kontrollerini yaptık. Bunun yanı sıra çalışanlarımız için maske, eldiven, siperlik gibi tüm ekipmanların teminini ve kullanımı ile ilgili tüm bilgilendirmeleri gerçekleştiriyoruz. Mağaza içerisinde el dezenfektan noktalarımız var. Müşterilerimizi en az 8 metrekarede bir kuralına göre ağırlayacağız. Bu konuda mağazalarımızda yönlendirme işaretleri, bilgilendirici materyaller ve sosyal mesafe aralıkları konusunda uyarılar var. Sürekli anonslar ile hatırlatmaları da yapacağız”

    ONLİNE KANALDA CANLI DESTEK SÜRÜYOR

    Teknosa, mağazalara gitmeyi tercih etmeyen tüketiciler için online mağazalarında farklılaştırılmış hizmetler ve geniş bir ağa yayılan aynı gün / ertesi gün teslimat seçenekleri ile hızlı ve güvenli alışveriş deneyimi sunmaya devam ettiğini duyurdu. Teknosa online mağaza hizmetiyle ilgili şu bilgilendirmeyi yaptı; “Teknoloji ürün ihtiyaçlarının önemli hale geldiği bu süreçte, ürünlerle ilgili soru sormak, satın alma sürecinde ve sonrasında tıpkı Teknosa mağazalarında olduğu gibi uzmanlarla konuşup bilgi almak isteyen teknoloji severler için Teknosa.com üzerinden verilen canlı destek ve danışmanlık hizmeti sürüyor. Uzmanlar, web chat ile ürün bilgi paylaşımları veya satın almadan teslimat süreçlerine kadar farklı konularda tüketicilerle birebir iletişim kurup, alışveriş yolculuklarında müşterilerin yanında oluyor.”

  • Büyüme rakamları sonrası Bakan Albayrak’tan açıklama

    Büyüme rakamları sonrası Bakan Albayrak’tan açıklama

    Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Twitter’dan yaptığı paylaşımda, “Sonraki dönemlerde bir güçlü toparlanmaya şahit olacağız inşallah” ifadelerine yer verdi.

    Bakan Albayrak’ın açıklaması şu şekilde;

    “Türkiye ekonomisi dünya örneklerine kıyasla pozitif ayrışarak yılın ilk çeyreğini %4,5 büyümeyle tamamlıyor. Salgın etkilerini hissedeceğimiz ikinci çeyrekte daha temkinli ilerleyecek sonraki dönemlerde bir güçlü toparlanmaya şahit olacağız inşallah. #DeğişimBaşlıyor”

  • Çeyrek altın ne kadar? (29 Mayıs 2020 güncel gram ve çeyrek altın fiyatları)

    Çeyrek altın ne kadar? (29 Mayıs 2020 güncel gram ve çeyrek altın fiyatları)

    Dün, altınının ons fiyatı ve dolar kurundaki yükselişe paralel değer kazanan gram altın, günü bir önceki kapanışa göre yüzde 1,4 artışla 376,6 liradan tamamladı.

    Yeni güne de değer kazancıyla başlayan altının gram fiyatı, önceki kapanışın yüzde 0,5 üzerinde 378,5 lira seviyesinde seyrediyor. Çeyrek altın 621 lira, Cumhuriyet altını da 2.536 liradan satılıyor.

    Altının ons fiyatı, önceki kapanışın yüzde 0,4 üzerinde 1.725,7 dolar seviyesinde bulunuyor.

    Uzmanlar, ABD ile Çin arasında artan gerilimin risk algısını yükselttiğini belirterek, yatırımcıların güvenli liman arayışları ile altının ons fiyatının değer kazandığını söyledi.

    Bugün, ABD Başkanı Donald Trump’ın Çin ile ilgili açıklamalarda bulunmasının beklendiği basın toplantısı ve ABD Merkez Bankası Başkanı Jerome Powell’ın yapacağı konuşmanın takip edileceğini ifade eden analistler, teknik açıdan altının ons fiyatında 1.700 doların destek 1.740 doların direnç olarak öne çıktığını, gram altında ise 370-380 lira bandının izleneceğini kaydetti.

  • Çalışan annelere bakıcı desteği: Her ay 1506 TL

    Çalışan annelere bakıcı desteği: Her ay 1506 TL

    SGK tarafından yürütülen, çalışan annelere aylık 200 euro bakıcı desteği imkanı sağlanan projeye başvurular sürüyor.

    Türkiye Cumhuriyeti ile Avrupa Birliği tarafından ortaklaşa finanse edilen ve SGK tarafından yürütülmekte olan ‘Eğitimli Çocuk Bakıcılarının Teşviki Yoluyla Kayıtlı Kadın İstihdamının Desteklenmesi Projesi’, Ankara, İstanbul ve İzmir’de uygulanmaya devam ediyor.

    Çalışan annelere destek olmak ve eğitimli bakıcıları teşvik etmek üzere Avrupa Birliği Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı’nın fonladığı proje kapsamında, çalışan annelerin iş ve yaşam dengesine katkı sağlanması, çocukların sigortalı ve eğitimli bakıcılar tarafından bakımının yapılması hedefleniyor.

    Proje ile ayrıca kadınların iş gücüne katılımını ve çalışan kadınların kayıtlı istihdamını desteklemek, çalışan annelerin iş-yaşam dengesine katkı sağlamak ve ebeveynlerin çocuklarını sigortalı, eğitimli çocuk bakıcılarına baktırmaları da amaçlanıyor. Proje kapsamında, bakıcı ve çalışan annelere toplam 25 milyon 472 bin euroluk mali destek aktarılması planlanıyor.

    Proje kapsamında bakıcı desteğine, Ankara, İstanbul ve İzmir’de ikamet etmeleri, başvuru tarihi itibarıyla 0-2 yaş aralığında çocuk sahibi olan 4/A’lı çalışan annelerin başvurabildiği bildirildi.

    Anneanne, babaanne dışındaki teyze, hala, yenge, kuzen gibi diğer kadın akrabalar da sigortaları yaptırılarak bakıcı olarak çalıştırılabilecek.

    Bu kapsamda bakıcılarda üniversite onaylı sertifikalar, halk eğitim merkezi sertifikaları, meslek liseleri veya üniversitelerin çocuk gelişimi bölümü diplomaları olması şartı aranacak. Projeden yararlanmak isteyen bakıcıların uzaktan eğitim yoluyla proje şartlarını yerine getirebilecekleri de kaydedildi.

  • Büyüme rakamları açıklandı

    Büyüme rakamları açıklandı

    GSYH 2020 yılı birinci çeyrek ilk tahmini; zincirlenmiş hacim endeksi olarak, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %4,5 arttı.

    Türkiye ekonomisi 2019’un son çeyreğinde yüzde 6, 2019 yılı genelinde ise yüzde 0.9 büyümüştü. Kişi başı milli gelir 9.127 dolar ile 2018’in 566 dolar altında kalmıştı.

    Ayrıntılar geliyor…

  • Türkiye, fiyat ve kira getirisi ile konutta üç ülkeyi solladı

    Türkiye, fiyat ve kira getirisi ile konutta üç ülkeyi solladı

    Türkiye’nin yabancıya sattığı konut adedi, Mütekabiliyet Yasası’nın çıkmasıyla birlikte 2013’ten itibaren hızla artarken, bu alandan sağlanan gelir de 6 milyar doları geçti.

    Yabancılara yapılan konut satışı geçen yıl 45 bin 483 adedi bulurken, konut alan milletlerin çeşitliliği de her geçen yıl arttı.

    Bu alanda çıkan yasalar ve yapılan düzenlemeler sayesinde her geçen yıl daha rekabetçi ilerlemesini sürdüren Türkiye, oluşturduğu rekabetçi avantajıyla global araştırmalarda da öne çıkmaya başladı.

    1.SIRADA YER ALDI

    ABD merkezli uluslararası gayrimenkul yatırım şirketi Remote Ventures tarafından hazırlanan ve en avantajlı emlak yatırım pazarlarının yer aldığı araştırmaya göre, Türkiye, dünya genelinde belirlenen en iyi 25 emlak pazarı sıralamasında 14. basamakta yer aldı.

    “Yabancılar İçin En İyi 25 Emlak Pazarı” başlıklı araştırmaya göre, Türkiye, büyüme hızı, yaşam maliyeti, kazanç vergisi, işlem maliyeti ve turizm sektör büyümesi gibi verileriyle İspanya, Portekiz, Yunanistan gibi ülkeleri geride bıraktı.

    İlk iki sırada Kolombiya ve Karadağ (Montenegro) yer aldığı listede, Türkiye’yi uygun fiyatlı konut, iyi kira getirisi, uygun yaşam şartları ve 250 bin dolara vatandaşlık teşviki öne çıkardı.

    TÜRKİYE TÜM CAZİP ÖZELLİKLERE SAHİP

    Remote Ventures Kurucu Ortağı ve Üst Yöneticisi (CEO) Matthew Campbell, araştırmaya ilişkin yaptığı açıklamada, dış pazarları kolayca izlemeye, yükselen mahalleri keşfetmeye, mülkleri detaylarıyla tanımaya ve analiz etmeye, fırsatları yatırıma dönüştürmeye yardım eden bir yatırım şirketi olduklarını söyledi.

    Türkiye’nin şu anda uluslararası gayrimenkul yatırımcıları için inanılmaz fırsatlar sunduğunu dile getiren Campbell, “Türkiye, cazip bir pazarda aradığımız tüm temel özelliklere sahip olduğu için öne çıktı” dedi.

    Campbell, araştırmanın hangi kriterler esas alınarak yapıldığına değinerek, şu ifadeleri kullandı:

    “Büyük bir ekonomik merkez olan Türkiye’de dünya standartlarında şehirler, güzel sahiller, uygun vize ve ikamet fırsatları, zengin kültür ve tarih, dinamik bir demografi, istikrarlı turizm ve benzeri özelliklerin hepsi bulunuyor. Endeksimiz özellikle şu özel ölçülere dayanıyor:

    Gayri Safi Yurtiçi Hasıla büyümesi, nispeten düşük yaşam maliyeti ve oldukça ucuz emlak fiyatları.

    Hazırladığımız endeksle, Türkiye’nin benzer ülkelere göre fiyatta sağladığı cazibenin hep böyle devam etmeyeceği mesajını yatırımcılara veriyoruz.”

    İSTANBUL’DA 120 BİN EURO CİVARINDA

    Helmann Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Selman Özgün, araştırma sonuçlarına ilişkin yaptığı açıklamada, Portekiz ve İspanya gibi ülkelerde bir yabancının bir gayrimenkulü yaklaşık 400 bin euroya aldığını, bu rakamın İstanbul’da ise 120 bin euro seviyesinde olduğunu söyledi.

    Türkiye’ye gelen ve alım yapanların daha çok Türkiye’nin doğusundaki ve güneyindeki ülkeler olduğunu dile getiren Özgün, bu konuda yatırımcı çeşitliliği oluştukça ortalama konut satış rakamının yukarı çıkacağını bildirdi.

    Özgün, “Araştırma; Türkiye’nin gayrimenkul yatırımı açısından cazibesini, karlılığını ve gelecek vadeden potansiyele sahip olmasını çarpıcı şekilde ortaya koyuyor. 200’den fazla ülke arasından seçilen 25 pazar arasında 14. sırada yer almak sektörümüz açısından son derece önemli” dedi.

    Türkiye’den konut alan yabancının yaklaşık 90 gün Türkiye’de kaldığını aktaran Özgün, “Konut alan yabancı evini donatıyor ve burada yiyip içiyor. Ciddi bir ihracat ve tüketim katkısından bahsediyoruz. Bunu iyi benimseyip, bu alanda büyümek sadece sektörümüze değil ekonomimize de önemli katkı sağlayacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

    Özgün, Türkiye’nin en çok turist çeken şehirleri arasında yer alan İstanbul ve Antalya’nın yabancıya konut satışında ilk 2 sırada yer aldığını, özellikle bu kentlerde yabancılar için tüm imkanların sunulduğunu anlattı.

    Diğer kentlerin de son yıllarda yabancıya konut satışında atak yaptığını dile getiren Özgün, Türkiye’nin kendileri için avantajını gören yatırımcıların zaman zaman İstanbul ve Antalya dışında da alternatiflere yönelebildiğini sözlerine ekledi.

    “TÜRKLERİN EN ÇOK KONUT ALDIĞI ÜLKELERDEN KARADAĞ ARAŞTIRMADA İLK İKİDE”

    Karadağ’da gayrimenkul projeleri hayata geçiren Türk şirketi Mirnadom’un Üst Yöneticisi (CEO) Serkan Şahin, araştırmaya göre listenin üst sıralarında yer alan Karadağ’ın en önemli özelliğinin büyüme hızı ve konut fiyatının düşüklüğü olduğunu söyledi.

    KARADAĞ’DA 50 BİN EURO CİVARINDA

    Bir konutun ortalama 50 bin euroya alınabildiği Karadağ’ın 3-4 yıl içinde AB’ye tam üye olmasının beklendiğini dile getiren Şahin, geçen yıl turist sayısının en çok artıran ülkeler arasında Karadağ’ın birinci, Türkiye’nin ikinci sırada bulunduğunu anımsattı.

    Şahin, “ABD’li şirketin endeksinde ikinci sırada bulunan Karadağ, Türklerin yurt dışında en çok konut aldığı ülkeler arasında bulunuyor. Bu açıdan Türklerin yurt dışında doğru yatırım yapmış olduğunu daha iyi görebiliyoruz” diye konuştu.