Kategori: Ekonomi

  • Bitkisel üretimde yüzde 5 artış bekleniyor

    Bitkisel üretimde yüzde 5 artış bekleniyor

    Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) bu yıla ilişkin “Bitkisel Üretim 1. Tahmini” verilerine göre, bitkisel üretimde geçen yıla göre artış yaşanacak.

    Üretim miktarları bu yıl tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerde yüzde 7,3 artışla 68,5 milyon tona, sebzelerde yüzde 0,8 artışla 31,3 milyon tona, meyveler, içecek ve baharat bitkilerinde yüzde 5,3 artışla 23,5 milyon tona çıkacağı tahmin edildi.

    Tahıl ürünleri üretim miktarlarının 2020’de geçen yıla göre yüzde 7,9 artarak 37,1 milyon ton, buğday üretiminin yüzde 7,9 artarak 20,5 milyon ton, arpa üretiminin yüzde 8,7 artarak 8,3 milyon ton, çavdar üretiminin yüzde 3,2 artarak 320 bin ton, yulaf üretiminin yüzde 9 artarak yaklaşık 289 bin ton olması bekleniyor.

    Kırmızı mercimeğin yüzde 12,9 artışla 350 bin ton, yumru bitkilerden patatesin yüzde 4,4 artışla 5,2 milyon ton, yemeklik baklanın ise yüzde 3,8 düşüşle 5,3 bin ton olacağı hesaplanıyor.

    Yağlı tohumlardan soya üretiminin değişim göstermeyerek 150 bin ton olacağı öngörülürken, tütün üretiminin yüzde 14,3 artarak 80 bin ton, şeker pancarı üretiminin ise yüzde 10,6 artarak 20 milyon ton olarak gerçekleşeceği tahmin ediliyor.

    Sebze üretimi artacak

    Sebze ürünleri alt gruplarında üretim miktarları incelendiğinde, yumru ve kök sebzelerde yüzde 4,3, meyvesi için yetiştirilen sebzelerde yüzde 0,3 artış öngörülürken, başka yerde sınıflandırılmamış diğer sebzelerde ise yüzde 0,1 düşüş bekleniyor.

    Sebzeler grubunun önemli ürünlerinden domateste yüzde 1,9, kuru soğanda yüzde 6,8, hıyarda yüzde 1,2 artış olacağı tahmin edilirken, karpuzda yüzde 6,4, kavunda yüzde 2,2, taze fasulyede yüzde 4,4 düşüş hesaplanıyor.

    Meyve üretiminde artış bekleniyor

    Meyveler içinde önemli ürünlerin üretim miktarlarına bakıldığında, bir önceki yıla göre elmada yüzde 7,2, şeftalide yüzde 4,8, kirazda yüzde 10,2, çilekte yüzde 2,2, yenidünyada yüzde 0,1 artış bekleniyor.

    Turunçgil meyvelerinden mandalinada yüzde 10,7, sert kabuklu meyvelerden Antep fıstığında yüzde 217,6 yükseliş öngörüldü.

    İncir üretiminin değişim göstermeyerek 310 bin tonda kalması beklenirken, muz üretiminin ise yüzde 5,4 artacağı tahmin ediliyor.

  • ABD ilk çeyrekte yüzde 5 küçüldü

    ABD ilk çeyrekte yüzde 5 küçüldü

    ABD’de GSYH 2020 yılının ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5 daraldı. Ekonomistler ise ekonominin yüzde 4,8 küçülmesini bekliyorlardı.

    İlk çeyrekte motorlu araçlar hariç tutulduğunda ekonomideki küçülme yüzde 4,7 olarak gerçekleşti.

    Tüketici harcamalarının yüzde 6,8 azaldığı ilk çeyrekte, işletme yatırımlarında düşüş yüzde 7,9 oldu.

    2020 ilk çeyrekte ihracat yüzde 8,7 azalırken, ithalatta düşüş yüzde 15,5 olarak gerçekleşti.

  • Karantina döneminde vatandaş 48 ton altın aldı

    Karantina döneminde vatandaş 48 ton altın aldı

    Koronavirüs salgınıyla birlikte tüm dünyada altına talep ve altın fiyatları artarken, Türkiye’de de vatandaşlar tasarruflarını altında değerlendirmeyi tercih etti. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre, 6 Mart 2020 tarihinde 16 milyar 920 milyon dolar seviyesinde olan vatandaşların (gerçek kişiler) altın mevduat ve fonları, 15 Mayıs 2020 tarihinde 20 milyar 315 milyon dolara yükseldi. Dolar cinsinden yaklaşık iki aydaki artış oranı yüzde 20 oldu. Yine TCMB verilerine göre dolar kuru bu dönemde 6,08’den 6,95’e yükselmesinin de etkisiyle, vatandaşın altın mevduat ve fonlarının bu dönemde TL karşılığındaki artış ise yüzde 37 oldu. Sözcü’de yer alan habere göre, bu dönemde altın mevduat ve fonlarında artış yüzde 15 oldu. Miktar olarak artış 48,3 ton oldu.

    MERKEZ VE HAZİNE DE HÜCUM ETTİ

    Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre, ilk kez Ekim 2017 tarihinde 187 kilo altın karşılığı altın tahvili ve 171 kilo altına dayalı kira sertifikası ihraç eden Hazine, 2017’de 2,5 ton, 2018’de 4,2 ton, 2019’da 82,3 ton, 2020’nin Ocak-Mayıs döneminde ise 82,9 ton altın cinsinden borçlanmaya gitti.

    TÜRKİYE ALTIN ALIMINDA DÜNYADA BİRİNCİ

    Dünyada altın rezervi artışında 159 tonla 2019’da birinci olan TCMB, 2020’nin Ocak-Mayıs döneminde de 99,7 tonluk altın alımıyla dünya birinciliğini sürdürdü. TCMB, 2018’de 51,4, 2017’de 85,9 tonluk alım yapmıştı.

  • Asgari ücretli, ayda 1000 liradan fazla vergi ödüyor

    Asgari ücretli, ayda 1000 liradan fazla vergi ödüyor

    Asgari ücretli maaşı daha ele geçmeden 412 lira SGK, 206 lira da vergi ödüyor. Elektrik, su ve doğalgaz faturalarının içinde yaklaşık 100 lira, geri kalan tüketimi içindeyse yaklaşık 300 lira daha vergi ödeyen asgari ücretli her ay 1000 liradan fazla parayı devlete veriyor

    MAAŞ ELE GEÇMEDEN 618 LİRA GİTTİ

    Hazine’nin vergi hasılatı ücretlilerin sırtında büyüyor. Ay sonunda cebine 2 bin 324 lira geçen asgari ücretlinin maaşı henüz eline geçmeden kesintiler başlıyor.

    Brüt asgari ücret olan 2 bin 943 liradan her ay 618,3 lira devlet kesintisi yapılıyor. Bu kesintiler şu şekilde;

    SGK Primi: 412 TL

    İşsizlik Sigortası Fonu: 29,4 TL

    Gelir vergisi (AGİ dahil): 154,5 TL

    Damga vergisi: 22,3 TL

    Kesintiler toplamı: 618,3 TL

    Eline böylece net 2 bin 324 lira geçen asgari ücretli zorunlu ihtiyaçlarını da karşılarken vergi ödüyor.

    FATURALARIN 100 LİRASI VERGİ

    Zorunlu tüketimi için fatura öderken dahi devletin eli ücretlinin adeta cebinde. Asgari ücretli her ay elektrik, su ve doğalgaz faturaları için yaklaşık 94 lira vergi ödüyor.

    Elektrik

    230 kwh için fatura bedeli: 163,4 lira

    Tüketim bedeli: 129,1 lira

    Vergiler: 34,3 lira

    Doğalgaz

    76 m3 için fatura bedeli: 137,2 lira

    Tüketim bedeli: 113,5 lira

    Vergiler: 23,7

    Su

    10 m3 için fatura bedeli: 48,9 lira

    Tüketim bedeli: 12,8 lira

    VERGİLER: 36,1 LİRA ELDE KALAN PARADAN 300 LİRA DAHA

    Faturalarını ödedikten sonra cebinde 1974 lira kalan asgari ücretli bu paranın tümünü ay içinde tüketiyor. Böylece asgari ücretli tüketim sepetine göre değişen oranlarda KDV, ÖTV’ye maruz kalıyor ve ortalama yüzde 15 oranında vergi ödüyor. Böylece tüketimi için yaklaşık 296,2 lira daha vergi ödemiş oluyor. Toplamdaysa 1000 liradan fazla parayı vergi olarak ödemiş oluyor.

  • Otobüslerin bilet fiyatları ne kadar?

    Otobüslerin bilet fiyatları ne kadar?

    OTOBÜS SEFERLERİ NE ZAMAN BAŞLAYACAK?

    Türkiye’de en merak edilen konulardan biri de otobüs seferlerinin ne zaman başlayacağı konusu. Türkiye’de en büyük dört otobüs firması, yaptığı açıklama ise 4 Haziran’da seferlerin başlayacağını belirtti. Pamukkale, Ulusoy, Metro ve Kamilkoç’tan yapılan açıklamada, “4 Haziran’da yola çıkıyoruz” ifadeleri kullanıldı.

    UÇAK SEFERLERİ 4 HAZİRAN’DA

    Koronavirüsün yayılmasını önlemek amacıyla Türkiye’de havayolları firmaları bütün seferlerini iptal etmişti. Yapılan yeni açıklamaya göre Türk Hava Yolları (THY) 4 Haziran’da iç hat seferlerini başlatacak. Pegasus, SunExpress gibi ülkemizdeki diğer havayolları firmaları da uçuşlarını aynı tarihte başlatmayı planlıyor.

    TREN SEFERLERİ NE ZAMAN BAŞLAYACAK?

    Türkiye’de ulaşımın sağlandığı bir diğer önemli ulaşım aracı da trenler. Corona virüsü sebebiyle uzun zamandır seferlerini iptal eden Yüksek Hızlı Tren (YHT) seferleri de 28 Mayıs Perşembe günü başlayacak. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Perşembe günü il seferin Ankara-İstanbul arasında 07.00’de olacağını belirtti. Yüksek Hızlı Tren için biletler ise 25 Mayıs tarihinde satışa çıkmıştı.

    BAZI ŞEHİRLERİN OTOBÜS İLE ULAŞIM FİYATLARI

    Bursa – İstanbul : 100 TL

    Bursa – İzmir : 115 TL

    Bursa – Ankara : 115 TL

    Bursa – Antalya : 170 TL

    Bursa – Artvin : 350 TL

    Bursa – Balıkesir : 70 TL

    Bursa – Zonguldak : 150 TL

    İstanbul – Ankara : 160 TL

    İstanbul – İzmir : 170 TL

    İstanbul – Antalya : 225 TL

    İstanbul – Artvin : 375 TL

    İstanbul – Sivas : 250 TL

    İstanbul – Zonguldak : 140 TL

    Bursa – Eskişehir : 60 TL

    Bursa – Çanakkale : 95 TL

    Bursa – Samsun : 225 TL

    Bursa – Erzurum : 325 TL

    Bursa – Giresun : 275 TL

    Bursa – Konya : 160 TL

    Bursa – Rize : 325 TL

    Bursa – Samsun : 225 TL

    Bursa – Sivas : 225 TL

    Bursa – Trabzon : 300 TL

    Bursa – Van : 400 TL

    Bursa – Bingöl : 360 TL

    Bursa – Bitlis : 400 TL

    Bursa – Denizli : 170 TL

    Bursa – Elazığ : 300 TL

  • Yeni kredi destek paketleri açıklanıyor

    Yeni kredi destek paketleri açıklanıyor

    Koronavirüs salgını sürecinde açıklanan destek paketlerine yenileri eklenecek.

    Beyaz eşyadan çeyiz ürünlerine, konuttan tatile kadar birçok alanda vatandaşlara uygun maliyetle finansman desteği sağlanacak.

    Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın açıklayacağı yeni destek paketi kredi kolaylıkları sağlayacak.

    Vatandaşların birçok alandaki ihtiyaçları için uygun maliyet ve vadeyle kaynak sağlayacak olan kredi paketi, yerli üretimi destekleyen nitelikte olacak.

    MOBİLYA, BEYAZ EŞYA İÇİN DÜŞÜK MALİYETLİ KREDİ

    Ekonomi kaynaklarından edinilen bilgilere göre, kamu bankalarının yürüttüğü çalışmalar kapsamında düşük maliyetli krediler, mobilya, elektronik ürünler, beyaz eşya, ev tekstili, bisiklet-motosiklet, çeyizlik eşya sektörleri için verilecek.

    OTOMOBİL ALACAKLAR İÇİN YENİ KAMPANYA

    Türkiye’de üretilen otomobiller için kamu bankalarının geçtiğimiz aylarda yaptığı kampanyalar, daha uygun koşullarda yeniden hayata geçirilecek.

    ÖZEL TATİL KREDİSİ

    Turizmi desteklemek amacıyla yaş gruplarına özel tatil kredileri sağlanacak.

    Tatil kredisi çalışanlar ve emekliler için ayrı koşullarda olacak. Emeklilere tatil ve seyahat için daha uygun maliyetli kredi verilecek.

    EN DÜŞÜK FAİZLİ KONUT KREDİSİ

    Kamu bankaları, uzun vadeli konut kredisi verecek. Konut kredisinde bugüne kadar uygulanan en düşük faiz oranının geçerli olacağı bir paket hazırlandığı belirtiliyor.

    İLKİ YARIN AÇIKLANIYOR

    Kredi destek paketlerinin ilkinin yarın açıklanması bekleniyor.

    Kamu bankalarının açıklamasının ardından yerli özel bankaların da benzer uygulamalara gitmesi bekleniyor.

    Turizm sektörüne yönelik desteklerin, bankaların yanı sıra seyahat acentaları ve tur şirketleri tarafından da uygulanabileceği belirtiliyor.

  • THY, 2 milyar TL zarar açıkladı

    THY, 2 milyar TL zarar açıkladı

    THY’nin ilk çeyrek zararı yüzde 61.5 artışla 2.02 milyar lira oldu. THY artık kabin bagajı alınmayacağını ve iç hatlarda ikram olmayacağını da duyurdu.

    Türk Hava Yolları’nın (THY) KAP’a bildirdiği finansal sonuçlara göre, hasılatı bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 3 civarı artışla 15.3 milyar lira olarak gerçekleşti. Finansman giderleri 859 milyon lira olarak gerçekleşti.

    Koronavirüsünün etkisiyle şubat ve mart aylarını oldukça kötü bir performans ile noktalamak zorunda kalan Türk Hava Yolları (THY) 2020 yılının ilk çeyreğinde 2 milyar 23 milyon TL zarar açıkladı.

    THY’den son yapılan açıklamada iç hat uçuşlarının 4 Haziran’da dış hat seferlerinin ise 10 Haziran’da başlayacağı bildirilmişti.

    THY artık kabin bagajı alınmayacağını ve iç hatlarda ikram olmayacağını da duyurdu.

  • En çok sipariş iptali otomotiv sektöründe yaşandı

    En çok sipariş iptali otomotiv sektöründe yaşandı

    Takım Tezgahları Sanayici ve İş İnsanları Derneği’nin (TİAD) sektörel etki analiz araştırması, sipariş iptallerinin en çok sipariş iptali yaşanan otomotivde iptallerin yüzde 73’lere çıktığını gösterdi.
    TİAD, sanayide ana imalat malı olarak kullanılan ve “makineleri yapan makineler” olarak tanımlanan takım tezgahları sektörünün Kovid-19 salgınından etkilenme düzeyinin belirlenmesi için bir araştırma yaptı.

    Üyelerinin katılımı ile gerçekleşen sektörel etki araştırma verilerine göre; en çok sipariş iptalleri, “ana müşteri” durumunda bulunan ve aynı zamanda en önemli daralmayı yaşayan otomotiv, kalıpçılık, beyaz eşya, havacılık, medikal alanlarında gerçekleşti.

    İptallerde yüzde 73 ile otomotiv sektörü başı çekerken, sırasıyla yüzde 28 ile kalıpçılık, yüzde 22 ile beyaz eşya, yüzde 15 ile havacılık, yüzde 13 ile makine, yüzde 7 ile medikal iptallerin en yoğun yaşandığı iş kolları oldu.

    TİAD Başkanı Fatih Varlık, sipariş iptallerine bağlı daralmaya ve krize rağmen işten çıkarma yapılmadığını, sektör olarak zor koşullara dayanırken de Kovid-19 ile gelen yeni normalde Türkiye’nin yeni bir hikaye yazması için çaba harcadıklarını söyledi.

    Araştırma kapsamında üyelere krizin Türkiye ekonomisine etkisini sorduklarını aktaran Varlık, şunları söyledi:

    “Üyelerimizin yüzde 39’u 50 milyar doların üzerinde bir negatif etki beklerken, yüzde 30’u bu etkinin 26 ile 50 milyar dolar bandında gerçekleşmesini öngörüyor. Yüzde 31’i ise negatif etkinin daha sınırlı kalacağını ve 11 ile 25 milyar dolar arasında olacağını öngörüyor. Hangisi olursa olsun, bu senaryoların hiç biri kabul edilemez. Ancak bütün bunların içinden iyi bir hikaye çıkarmak mümkün.”
    Varlık, Türkiye takım tezgahları sektörü ihracatının yüzde 80’ini oluşturan sac şekillendirme makineleri, presler, lazer ve plazma sac işleme makineleri üretimi konusunda oldukça iyi bir noktada olduğunu vurguladı ve ekledi:

    “Ancak CNC işleme merkezi, torna tezgahları ve taşlama gibi hassas işleme makineleri tarafında hala ithalatçı durumunda bulunmaktayız. Çin’den sonra Avrupa, Amerika ve bizde kontrollü bir şekilde yeni normale geçiş süreci başladı. Dış ticaret ve fiyat bazlı rekabet yeni normal nedeniyle eskisi gibi olmayacak. Eskiden fiyattan ötürü tercih edilmezken, bugün pek çok pazara jeopolitik olarak çok daha yakın bir noktada bulunmamız, hastalığı kontrol altında tutmamız, yeni normale geçiş sürecini sağlık öncelikli olarak yürütmemiz gibi nedenler, daha çok tercih edilmemizi sağlayabilir. Dolayısıyla bizim makine tarafındaki becerilerimizi diğer avantajlarımızla birleştirerek süreci çok doğru yönetmemiz gerekmekte. Bunu yapmamız halinde lider pazarlarımız olan ABD, Rusya, Polonya, Almanya ve Kanada başta olmak üzere 173 ülkedeki Türk makinesinin kullanım oranını artırabiliriz.”

    Dünya tedarik zincirinde meydana gelecek olan kırılmalarla ortaya çıkacak fırsatların yerli üretime ağırlık verilmesi halinde çok daha pozitif tablolar doğurabileceğini söyleyen Varlık, şu konuların altını çizdi:

    “Sektörümüzü daha da güçlendirecek adımları hızla hayata geçirmemiz gerekiyor. Takım tezgahları üretimini artırmak için Almanya, Tayvan, Japonya, İspanya, İtalya’da başarıyla uygulanan kümelenme modelini Kocaeli, Bursa, İzmir, Konya’da hayata geçirebiliriz. Teknik üniversitelerin mühendislik fakültelerinde ‘Takım Tezgahı Mühendisliği’ bölümü açabilir, gelişim ve üretim sürecinin hızlı olabilmesi için sadece bu sektöre yönelik ‘Ar-Ge ve Mükemmeliyet Merkezi’ kurabilir, yatırım finansman destekleri oluşturulabilir, üretilebilecek Yüksek Teknolojili Metal İşleme Takım Tezgahları ile birlikte metalürji (malzeme) alanında da çalışmalar yapabiliriz. Bunların yapılması yüzde 15 olan yerli ve millilik oranını ilk etapta yüzde 25’e çıkarabilir.”

    Ciddi fırsatlar barındıran sektörün, yaşanan krizle getirdiği sorun ve sıkıntılarla tek başına başa çıkamayacağına da vurgu yapan TİAD Başkanı Varlık, bu noktada destek beklediklerini hatırlatarak şöyle devam etti:

    “Dünyanın en gelişmiş teknolojik alt yapı ve üretimine sahip ülkeleri olan Çin, Japonya, Almanya, Güney Kore ve ABD dünyanın aynı zamanda en güçlü takım tezgahı sektörüne sahip durumda bulunmaktadır. Takım tezgahları sektörü diğer sektörlerde oluşturduğu çarpan etkisiyle ciddi bir ekonomik değer oluşumuna katkıda bulunmaktadır. Sadece havacılık, savunma, otomotiv, beyaz eşya ve kalıpçılık gibi Türkiye ihracatının lokomotif sektörlerine takım tezgahları sektörünün değer bazındaki katkısı 2019 yılında 21 milyar dolar olarak gerçekleşti. Geleceğe yön veren politikaları oluştururken kesinlikle dışarıda bırakılmaması gereken bir sektördür.”

    TİAD sektörel etki araştırması cevaplarına göre, Türkiye’de eski iktisadi duruma dönülmesi yüzde 22 ile üçüncü çeyrekte, yüzde 3.0 ile dördüncü çeyrekte, yüzde 72 ile de 2021 yılında gerçekleşecek. Bu soruyu yanıtlayanların yüzde 3.0’ü de “2022” dedi.

  • E-Devlet 1000 TL yardım sonuçları açıklandı mı? Pandemi sosyal yardım sonuç sorgulama nasıl yapılır?

    E-Devlet 1000 TL yardım sonuçları açıklandı mı? Pandemi sosyal yardım sonuç sorgulama nasıl yapılır?

    Türkiye’de corona virüsü ile birlikte bazı sosyal yardımlar devreye girdi. Virüsün yayılmasını önlemek amacıyla birçok işyeri açılmadı ve ücretli olarak çalışan vatandaşlar işlerinden oldu.

    Ekonomik olarak darboğaza giren ihtiyaç sahipleri, devlet tarafından yapılacak olan yardımlardan yararlanmak istiyor. İşte 1000 TL nakdi olarak yapılan Pandemi sosyal destek yardımları hakkındaki son gelişmeler…

    KİMLER 1000 LİRA NAKDİ DESTEĞE BAŞVURABİLİR?

    Bakanlık, e-Devlet üzerinden yapılacak 1000 lira nakdi desteğe ilişkin başvuru kıstaslarını da belirledi. Desteğin daha önce dağıtımı yapılan ilk iki fazında sosyal yardım alan ihtiyaç sahibi aileleri merkeze alan Bakanlık, 3. fazda kapsamı genişletti.

    Buna göre, Pandemi Sosyal Destek Programı Faz 1 ve Faz 2 kapsamında verilen 1000 liralık nakdi destekten yararlanmamış olanlar Faz 3’e başvuruda bulunabilecek.

    Ayrıca, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 4/A maddesi kapsamındaki kamu işçileri, 4/C maddesi kapsamındaki memurlar, Sosyal Güvenlik Kurumundan gelir veya aylık alanlar (emekliler) ile İŞKUR’un kısa çalışma ödeneği ile işsizlik ödeneğinden faydalananların başvuruları değerlendirmeye alınmayacak.

    Bu kıstasların dışında olan tüm haneler destek için başvurubilecek.

    Vatandaşlar, başvuru süreçlerini e-Devlet üzerinden takip edebilecek. Desteğe ilişkin ödeme zamanı ve şekli daha sonra açıklanacak.

    BAŞVURULARDA HANGİ YOL İZLENECEK?

    e-Devlet üzerinden yapılacak destek başvurularında vatandaşların T.C. kimlik numarası dikkate alınacak.

    Bu kapsamda T.C. kimlik numarasının son hanesi “0” olanlar pazartesi, “2” olanlar salı, “4” olanlar çarşamba, “6” olanlar perşembe ve “8” olanlar cuma günü başvuruda bulunacak.

    Cumartesi ve pazar günleri ise başvurular, T.C. kimlik numarası ile ilgili sınırlama olmaksızın yapılabilecek.

    BAŞVURULARDA GELİR KISTASI ŞARTI YOK

    Başvurularda herhangi bir gelir kıstası şartı bulunmuyor.

    Ancak e-Devlet üzerinden açılan Pandemi Sosyal Destek Ön Başvurusu bölümünde, başvurucunun iş ve sosyal durumu, aylık geliri, çocuk sayısı, kirada oturup oturmadığı, en son gelen su, gaz ve elektrik faturası bedelleri ile banka ve birikim bilgilerine ilişkin kapsamlı sorular yöneltiliyor.

    Bakanlık, ön başvurulara ilişkin incelemeler sonucunda, desteğe ihtiyacı olduğu belirlenen hanelere ödemeleri yapacak.

    SOSYAL YARDIM PARASI BAŞVURU SONUÇLARI AÇIKLANDI MI?

    Sosyal yardım parası başvuru sonuçları henüz açıklanmadı. Sonuçlar açıklandığı andan itibaren aşağıdaki linkten sorgulanabilir olacak.

    1000 TL SOSYAL DESTEK PANDEMİ SOSYAL YARDIM SORGULAMA

  • İkinci elde en çok satan 20 otomobil modeli belli oldu

    İkinci elde en çok satan 20 otomobil modeli belli oldu

    Koronavirüs (Covid-19) salgını sıfır araç bulunabilirliğini azaltırken, tüketici ise ikinci el araca yönelişini sürdürdü.

    Otomotiv sektörüne yönelik hizmet veren veri ve ikinci el fiyatlandırma şirketi Cardata, Türkiye ikinci el araç piyasasında en çok satan araçları sıraladı. Buna göre, ikinci elde en çok satan otomobil 2017 model Fiat Egea 1.3 MultiJet oldu. Bu modeli, 2016 model yılına ait Fiat Egea 1.3 MultiJet izlerken, 2016 model Renault Symbol 1.5 DCI en çok satan üçüncü otomobil oldu. Renault Symbol’ü sırasıyla; 2015 model Fiat Linea 1.3 MultiJet, 2015 model Volkswagen Passat 1.6 TDI BMT, 2016 model Volkswagen Passat 1.6 TDI BMT ve 2017 model Renault Megane 1.5 DCI takip etti.

    Toplamda 20 modelin yer aldığı güncel listenin neredeyse tamamı dizel ve Sedan gövde tipli araçlardan oluşurken, listenin yüzde 35’ini otomatik vitesli araçlar oluşturdu.

    En çok pay yüzde 15’le Renault’un

    Cardata, kapsamlı ikinci el analizinde Türkiye’de satılan markaların ikinci el pazar paylarını da ortaya koydu. Ocak – Nisan dönemini kapsayan verilere göre, Renault yüzde 15 pazar payıyla ikinci elde en çok pazar payı bulunan marka oldu. Volkswagen yüzde 13 pazar payı ile listede ikinci sırada yer alırken, Ford yüzde 11’lik ikinci el pazar payı ile üçüncü sırada yer aldı. Bu markaları, ikinci elde yüzde 10 pazar payı bulunan Fiat, yüzde 7 pazar payı bulunan Hyundai ve yüzde 6 pazar payı bulunan Toyota markaları izledi. İkinci el pazarının araç yaşı dağılımıyla ilgili bilgiler de veren Cardata’ya göre, Ocak-Nisan itibariyle, Türkiye ikinci el araç pazarındaki araçların yüzde 39’unu 4, 5 ve 10+ yaş araçlar oluşturdu. Bunu, yüzde 22 ile 3 ve 8 yaş grubundaki araçlar izledi. 1 ve 2 yaş ikinci el otomobiller ise ikinci araç pazarının yüzde 8’ini kapsadı.

    İşte İkinci Elde En Çok Satan İlk 20 Model

    Marka Model -Model Yılı- Donanım Tipi

    • Fiat Egea 1.3 MultiJet 2017 Easy
    • Fiat Egea 1.3 MultiJet 2016 Easy
    • Renault Symbol 1.5 DCI 2016 Joy
    • Fiat Linea 1.3 MultiJet 2015 Pop
    • Volkswagen Passat 1.6 TDI BMT 2015 Comfortline
    • Volkswagen Passat 1.6 TDI BMT 2016 Comfortline
    • Renault Megane 1.5 DCI 2017 Touch
    • Fiat Egea 1.4 Fire 2019 Easy
    • Renault Clio 1.5 DCI 2016 Joy
    • Volkswagen Polo 1.4 TDI BMT 2016 Comfortline
    • Ford Focus 1.6 TDCI 2015 Trend X
    • Renault Fluence 1.5 DCI 2015 Touch (110 HP)
    • Renault Symbol 1.5 DCI 2017 Joy
    • Ford Focus 1.6 TDCI 2016 Trend X
    • Mercedes-Benz C 200d BlueTEC 2016 AMG
    • Renault Fluence 1.5 DCI 2015 Touch (90 HP)
    • Peugeot 301 1.6 HDI 2017 Active
    • Renault Fluence 1.5 DCI 2015 Icon
    • Peugeot 301 1.6 HDI 2016 Active
    • Ford Focus 1.6 TDCI 2017 Trend X