Kategori: Ekonomi

  • Flaş İddia! “Yabancı İlaç Firmaları Türkiye’ye İlaç Göndermiyor”

    Sağlıkta cepten harcamalar giderek artarken, vatandaşlar ise pek çok ilacı piyasada bulmakta sıkıntı çekiyor. Son dönemde piyasadaki ilaçların durumuyla ilgili odalarına çık sayıda şikâyet geldiğini belirten Bursa Eczacı Odası Başkanı Okan Şahin, “Her sene yıl başında o sene kullanılacak avro kuru devlet tarafından açıklanıyor. Bu avro kuru bütün yıl boyunca sabit tutuluyor. 2018 yılında avro kuru 2, 69 TL seviyesindeydi. Bu yılki avro kuru hâlen açıklanmadı. Maalesef bu açıklamanın gecikmesiyle birlikte ilaç firmaları piyasaya ilaç vermekten imtina ediyor. Şu anda elimizdeki verilere göre 140 kalem ilaca piyasada ulaşılamıyor. Bunun dışında 150-200 kalem ilaca ise kısıtlı ulaşma söz konusu. Mesela Bursa’da aylık bir ilaçtan bin kutuya ihtiyaç varken, şu anda 100 kutu veya 50 kutu var. Hastalarımız bu kısıtlı ürünlere de ulaşmakta sıkıntı çekiyor” dedi.

    Piyasada ilaç bulunmamasından eczacıların sorumlu tutulmaya çalışıldığını belirten Şahin, “Halbuki hastalarla eczacılar sürekli iç içe. Onların ilacının tedariki noktasında elimizden geldiğince gayret sarf ediyoruz. İlaç firmalarından depolara ilaç sevkiyatında sıkıntılar var. Bu ilaç firmalarıyla alakalı hükümetle yaptığımız görüşmelerde, denetlemelerin sıkılaştırıldığını ifade ediyorlar. Ancak piyasada baktığımız zaman sıkıntının devam ettiği gözlemleniyor. Şu anki yasa ve yönetmeliklere göre, her yılın ilk 45 gününde duyuru yapılıyor. 15 Şubat olarak görülen bu tarihin yakın bir tarihe çekilmesi için gerekli başvuruları yaptık. İlaç firmaları maalesef sektöre düşük kurdan ilaç vermek istemiyor. İlacın fiyatının artacağını bildikleri için ilacı bekletiyorlar. İlaca ticari olarak bakıyorlar. Hâlbuki sağlıkta ticaretin ikinci planda olması gerekirken, maalesef bazı ilaç firmaların ticareti ön plana çektiğini görüyoruz” şeklinde konuştu.


    Yerli ilaçlara bakıldığı zaman bu sıkıntının pek fazla olmadığını belirten Şahin, “Çünkü yerli ilaçlarda muadilleri olduğu için en azından hastalarımıza hizmet verme noktasında çok sıkıntı yaşamıyoruz. Büyük sıkıntıları muadili olmayan ve ithal ettiğimiz ilaçlarda yaşıyoruz. Almanya, İsviçre, Japonya, Amerika, bunlar ilaç sektöründe büyük ülkeler. Bu ülkelerin hepsinden farklı farklı ilaçlar geliyor. Euro kurunda yeni gelecek zammı bekliyorlar” dedi.

    Bazı ilaçlarla alakalı korumalar olduğunu ifade eden Şahin, “Bir ilacı firma bulduktan sonra yaklaşık 10 yıl boyunca kimse üretemiyor. Yerli ilaç sanayiimizin gelişmesi gerekiyor. İlaç piyasasına baktığımız zaman yüzde 70’i yerli. Ancak, TL bazında baktığımız zaman son dönemde yapılan yatırımlar ve teşviklerle yüzde 49’lara kadar yerli sanayi çıkabildi. Yabancı firmalar ilaç vermeyi kestiği zaman yerli ilaç sanayiimizin güçlü olması gerekiyor. Bizim artık kendi kendimize yeter hale gelmemiz lazım” şeklinde konuştu.

  • 37 milyar TL kârın yüzde 90’ı Hazine’ye aktarılacak

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB)Olağanüstü Genel Kurulu başladı.

    Olağanüstü Genel Kurul, Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya’nın başkanlığında toplandı.

    Toplantıda, Banka esas mukavelesinde yer alan “Genel Kurul toplantıları her yılın nisan ayı içinde ve banka meclisinin tespit edeceği günde toplanır” ifadesinin, “Genel kurul toplantıları her yıl hesap dönemi sonundan itibaren üç ay içinde ve banka meclisinin tespit edeceği günde toplanır” şeklinde değiştirilmesi görüştü.

    37 MİLYAR TL KARIN YÜZDE 90’I HAZİNE’YE AKTARILACAK

    Toplantıdan Genel Kurulun nisan yerine her yıl hesap dönemi sonundan itibaren 3 ay içinde, banka meclisinin belirleyeceği günde toplanmasına yönelik karar çıktı.

    Ayrıca, bankanın 2018 yılı kesinleşmemiş hesap dönemi karından hesaplanan tutarın yüzde 90’ının avans olarak dağıtılması kabul edildi.

    Bu işlemin “piyasaya daha erken likidite sağlamak için” yapıldığını söyleyen Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, 37 milyar liralık tutarın çoğunluğunun ocak ayında devreye gireceğini açıklamıştı.

    “D GRUBU HİSSEDARLARA KAR PAYI DAĞITIMI”

    Çetinkaya, TCMB Olağanüstü Genel Kurulu’nda hissedarların çeşitli konulardaki sorularını yanıtladı.

    D grubu hissedarların kendilerine kar payı dağıtımı yapılmasına ilişkin talepleri üzerine Çetinkaya, “Mevcut yasal çerçeveyi yürütmekle mükellefiz. Bu yasal çerçevede yapılabilecek değişiklik elbette müzakere edilebilir. Bu konuda talepler olduğunu biliyoruz, bu talepleri de ilgili makamlarla Genel Kurul sonrasında elbette paylaşıyoruz” diye konuştu.

    Çetinkaya, Genel Kurulda bir hissedarın oylama usulüne ilişkin gündeme getirdiği eleştiriye de yanıt vererek, “Bu konuda gerekli hukuki çalışma yapıldı. Burada hissedarların oyları arkadaşlarımız tarafından takip edilerek kayıt altına alındı. Toplantı sonunda tüm hissedarlarımızla açık bir şekilde tutanakla paylaşılacak. Orada bir boşluk olmayacaktır” ifadesini kullandı.

    Murat Çetinkaya, “kapalı olması nedeniyle Merkez Bankası kampından yararlanılamadığı” yönündeki değerlendirmelere ilişkin de “Kampın bu sene faaliyete geçmesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kampın altyapısına ilişkin güvenlik ve hijyen unsurlarıyla ilgili kapsamlı iyileştirme ihtiyacı vardı. Bu sene yetişirse onu da faaliyete geçireceğiz” değerlendirmesinde bulundu.

    Öte yandan, TCMB’nin Olağan Genel Kurulu’nun da hesap dönemi sonundan itibaren 3 ay içinde ve Banka Meclisi’nin tespit edeceği günde toplanması bekleniyor.

  • Merkez Bankası Olağanüstü Genel Kurulu toplandı

    Olağanüstü Genel Kurul, Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya’nın başkanlığında toplandı.

    Toplantıda, Banka esas mukavelesinde yer alan “Genel Kurul toplantıları her yılın nisan ayı içinde ve banka meclisinin tespit edeceği günde toplanır” ifadesinin, “Genel kurul toplantıları her yıl hesap dönemi sonundan itibaren üç ay içinde ve banka meclisinin tespit edeceği günde toplanır” şeklinde değiştirilmesi görüşülecek.

    Diğer gündem maddesi olarak da bankanın 2018 yılı dönem karından avans dağıtımı yapılmasına karar verilmesi hususu Genel Kurul’un onayına sunulacak.

  • Alanında Türkiye’nin En Büyük Şirketi Olan Belenco Güney Korelilere Satılıyor

    Güney Koreli Lotte Chemical Group, Türk kuvars yüzey ürünleri üreticisi Belenco’nun yüzde 72,5’ini 125 milyar won (111,6 milyon dolar) bedelle satın alacağını açıkladı. Reuters’ın haberine göre, Lotte tarafından gece saatlerinde yayımlanan basın bültenine göre satın almayı şirketin Lotte Advanced Materials adlı birimi gerçekleştirecek.

    ŞİRKET 2011 YILINDA KURULMUŞTU

    Alanında Türkiye’nin en büyük şirketi olan Belenco’nun fabrikası, Manisa Organize Sanayi Bölgesinde 19 bin metrekaresi kapalı, 36 bin metrekaresi açık alanda 2011 yılında kurulmuştu. Şirket, 2018 yılında Türkiye’de ilk defa robot kolla kuvars yüzey ürünleri de üretmişti.

    Kuvars bazlı tasarımlanmış taşlar inşaat ve iç mimari alanlarında ciddi oranda kullanılıyor.

  • Berat Albayrak’tan Marketlerle İlgili Önemli Açıklama

    Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın konuşmasından satır başları şöyle;

    – Ekonomik olarak hangi ülke bu saldırılarına altında kalkabilirdi. Emin olun hiçbir ülke bunların altında kalkamazdı.

    – 5 senede yaşadıklarımızı bir biz biliriz bir de vatandaşlarımız bilir. Tüm bu olanlara rağmen demokrası ve ekonomimizi dimdik ayakta tuttuk.

    – Türkiye ekonomisi 16 yılda yaklaşık 4 kat büyüdü.

    – Ekonomide tarihi bir dönüşümü başlattık.

    – Mali disiplini kararklılıkla uygulamaya devam edeceğiz.

    – Şimdi bir kez daha yeni bir ekonomik sıçrama için çok yoğun bir süreci başlatıyoruz.

    – Elimizde 2 hassas top olduğunu bilerek bunları kırmadan hassas bir şekilde yürüteceğiz.

    – Biri maliye ve para politikalarında hassas yönetim. Küresel sistemde oluşturduğumuz güven.

    – Diğer elimizde sanayici esnaf iş dünyasının hassasiyetlerini göz ardı etmeden bu dengeyi yöneteceğiz

    – Enflasyonla mücadelede hedefimizden daha iyi seviyeleri yakaladık

    – 2019’u çok ama çok güçlü adımlar atarak daha iyi bir noktada tamamlacağız.

    – Hal yasası ile ilgili ortaya koyulan kaygıları not ettik. Nasıl iyi bir düzenleme yapılabilir Ankara’da takip edeceğiz.

    – Başlattığımız ÖTV ve KDV indirimlerini devam ettiriyoruz. Gerekli adımları atmaya devam edeceğiz.

    – Hal yasasıyla ilgili kaygıları not ettik. Nasıl bir düzenleme yapılabileceğin takip edeceğiz.

    – Özellikle küçük baş hayvancılığın yaygınlaştırılması kapsamında çok önemli bir çalışma başlattık.

    – Fiyatlarda halen maliyet noktasında gidilebilecek bir alanımız mevcut.

    – Pazar ve market fiyatlarını takip ediyoruz.

    – Bakıyoruz marketlerde istediğimiz fiyatlar yok marketlerle konuşacağız.

    – Pazar ve market arasında ciddi fiyat varsa demek marketlerimiz beklenen katkıyı yapmıyor.

  • Merkez Bankası faizi yüzde 24’te sabit tuttu

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Para Politikası Kurulu’nun 2019 yılı ilk toplantısı sonuçlarını açıklandı. Buna göre Para Politikası Kurulu (Kurul), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 24 düzeyinde sabit tutulmasına karar verdi.

    Son dönemde açıklanan veriler ekonomideki dengelenme eğiliminin belirginleştiğini gösterdiğini belirten Kurul, dış talep gücünü korurken finansal koşullardaki sıkılığın da etkisiyle iktisadi faaliyetteki yavaşlama devam ettiğini belirtti. Cari dengedeki iyileşme eğiliminin sürmesi beklendiği açıklandı.
    İthal girdi maliyetleri ve iç talep gelişmelerine bağlı olarak enflasyon görünümünde bir miktar iyileşme gözlenmekle birlikte fiyat istikrarına yönelik riskler devam ettiğinin altını çizen Merkez, bu çerçevede Kurul’un enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar sıkı parasal duruşun korunmasına karar verdi. Merkez Bankası fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki bütün araçları kullanmaya devam edeceğini vurgulayan Kurul; enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları, para politikası kararlarının gecikmeli etkileri, maliye politikasının dengelenme sürecine vereceği katkı ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlardaki gelişmeler yakından izlenerek ihtiyaç duyulması halinde ilave parasal sıkılaştırma yapılabileceğinin bilgisini verdi.
    Ayrıca; açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin Kurul’un geleceğe yönelik politika duruşunu değiştirmesine neden olabileceği önemle vurgulandı.

  • ÖTV alınmayacak ürünler belli oldu

    TBMM Genel Kurulu’nda “temel kanun” olarak ele alınan teklifin görüşmelerine 30. maddeden başlandı.

    Bu bölümde yer alarak kabul edilen maddelere göre, Kamu İhale Kanunu kapsamındaki kuruluşların, çay ve çay ürünleri için Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğünden, faaliyet alanındaki mal ve hizmetler için Uluslararası Sağlık Hizmetleri Anonim Şirketinden yapacakları alımlar, Kamu İhale Kanunu’ndan istisna olacak.

    Cumhurbaşkanınca belirlenen, Türkiye tarafından düzenlenecek uluslararası organizasyonlar ve toplantıların yürütülmesine yönelik olarak sorumlu idarece yapılacak mal ve hizmet alımları, Kamu İhale Kanunu hükümlerinden istisna tutulacak.

    Belge sahiplerinin kuracakları veya ortak olacakları tüzel kişilerin ihaleye girebilmesi için en az 1 yıldır tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip olması ve bu sürede bu kanuna göre yapılacak ihalelere ilişkin sözleşmelerin yürütülmesi konusunda temsile ve yönetime yetkili olması, bu şartların her ihalede aranması ve teminat süresi sonuna kadar korunması zorunlu olacak.

    Bir sözleşme kapsamında gerçekleştirilen iş dolayısıyla düzenlenecek iş deneyim belgelerinin toplam tutarına ve belge verilecek kişilere yönelik sınırlamalar getirmeye Kamu İhale Kurumu yetkili olacak.

    Kanun kapsamındaki idarelere gerçekleştirilen işler için düzenlenen belgeler hariç yurt dışında gerçekleştirilen işler için düzenlenen belgelerden sadece iş bitirme belgeleri, belge sahipleri tarafından ve bunların bünyesinde bulundukları şirketler topluluğu veya benzeri ortaklık ilişkisi içerisinde kullanılabilecek. Ortak girişim olarak ihaleye teklif verilmesi halinde yurt dışında gerçekleştirilen işlerden alınan iş bitirme belgesini kullanan belge sahibinin ortak girişimdeki hissesi oranında geçici ve kesin teminat vermesi zorunlu olacak.

    31 Ağustos 2018’den önce ihalesi yapılan ve bu düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla devam eden sözleşmeler, imalat girdilerinin fiyatlarında beklenmeyen artışlar meydana gelmesi nedeniyle düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten sonraki 60 gün içinde yüklenicinin idareye yazılı olarak başvurması kaydıyla Hazine ve Maliye Bakanlığının görüşü alınarak feshedilip tasfiye edilebilecek veya devredilebilecek.

    Bu kapsamda devredilen sözleşmeler ile bu kapsama girmekle birlikte devredilmeyen sözleşmelerde bu düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten sonraki 60 gün içinde yüklenicinin idareye yazılı başvurması kaydıyla süre uzatımına ilişkin kısıtlama ve şartlara tabi olunmaksızın Hazine ve Maliye Bakanlığının görüşü alınarak, idare tarafından süre uzatılabilecek.

    Bu durumda, devir alacaklarda ilk ihaledeki şartlar devir tarihi itibariyle aranacak, devirden kaynaklanan kısıtlama ve yaptırımlar uygulanmayacak. Sözleşmesi feshedilen veya sözleşmeyi devreden yüklenicinin teminatı iade edilecek.

    Sözleşmenin bu madde kapsamında feshedilerek tasfiye edilmesi veya devredilmesi durumunda yüklenici, fesih veya devir tarihine kadar gerçekleştirdiği imalatlar dışında idareden herhangi bir hak talebinde bulunamayacak. Yüklenici, işin idarece uygun görülecek can ve mal güvenliği ile yapı güvenliğine yönelik tedbirleri alacak.

    Sermayesinin tamamı Hazine ve Maliye Bakanlığına ait olan varlık kiralama şirketleri, kendilerine devredilen varlıkların, ihraç amacına uygun olarak değerlendirilmesini teminen bu düzenleme kapsamında sayılan varlıkları yüklenici sıfatıyla inşa ettirebilecek, alt yükleniciler ile inşa anlaşması yapabilecek, bu varlıklara ilişkin imtiyaz haklarını devralabilecek, bu varlıkları geliştirebilecek, yönetici sıfatıyla yönetebilecek ve söz konusu varlıkları devralmış oldukları veya diğer kurum ve kuruluşlara devredebilecek.

    Kamu kurum ve kuruluşlarına ulaşan konvertibl olmayan yabancı banknotlar Merkez Bankasına, madeni paralar ise Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğüne haftalık dönemler itibarıyla gönderilecek. Merkez Bankası ile Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü, bu paralarla ilgili her türlü tasarrufta bulunabilecek.

    Şalgam suyu, Türk Gıda Kodeksine göre çeşnili ve aromalı/aromalandırılmış içme sütleri ile bebek ve devam sütü sayılan içeceklerden ÖTV alınmayacak.

    Bu düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten önce ithal veya teslim edilen şalgam suları, çeşnili ve aromalı/aromalandırılmış içme sütleri, bebek ve devam sütü sayılan içeceklerle ilgili olarak ÖTV ve bu vergiye isabet eden KDV bakımından vergi tarhiyatı yapılmayacak, vergi cezası kesilmeyecek. Daha önce yapılmış olan tarhiyatlardan ve kesilmiş cezalardan, varsa açılmış davalardan feragat edilmesi kaydıyla vazgeçilecek, tahakkuk eden tutarlar terkin edilecek, tahsil edilen tutarlar ret ve iade edilmeyecek.

    Er ve erbaşların genel sağlık sigortalısı sayılmayan eş ve çocukları ile anne ve babaları, bakmakla yükümlü olunan kişi kapsamında sayılacak.

    Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılan sigortalılara ilişkin matrah, oran ve esaslar üzerinden, bankalar, sigorta şirketleri, ticaret ve sanayi odaları ve borsaların sandık statülerine tabi personel için verilen teşvik uygulaması kaldırılacak.

    Malullük ve yaşlılık sigortasından ödenen aylıklar ile her ay itibarıyla yapılan ödemeler toplamı, dosya bazında yapılacak ek ödeme dahil bin liradan az olamayacak.

    Ölüm sigortasından yapılan ödemeler toplamı ise bu tutarın hak sahiplerinin hisseleri oranı esas alınarak tespit olunacak tutarından az olamayacak. Bu düzenleme kapsamında hesaplanan aylıklar, belirlenen tutardan düşükse aradaki fark Hazineden tahsil edilecek. Uluslararası sosyal güvenlik sözleşmeleri gereğince bağlanan kısmi aylıklar için bu hüküm uygulanmayacak.

    Teklifin 43. maddesinin kabul edilmesinin ardından verilen aradan sonra komisyonun yerinde olmaması üzerine TBMM Başkanvekili Mithat Sancar, birleşimi saat 14.00’te toplanmak üzere kapattı.

  • Osmangazi Köprüsü Maliyeti Ne Kadar?

    CHP Kocaeli Milletvekili Haydar Akar, Osmangazi Köprüsü’ne ilişkin 2017 yılının bilançosunu açıkladı. Günlük 40 bin araç garantisinin verildiği Osmangazi Köprüsü’nde hedefin tutturulamadığını belirten Haydar Akar, Hazine’nin 1 yılda 1.3 milyar lira işletmeci firmaya ödeme ile karşı karşıya kaldığını söyledi. Akar, 2017’de köprüden geçen araç sayısının toplam 8.5 milyon, planlananın aksine geçmeyen araç sayısının ise 6.1 milyon olduğunu ifade etti. Akar, işletmeci firmayla yapılan anlaşmaya göre köprüden geçen her araç için 35 dolar artı yüzde 8 KDV ödenmesi gerektiğini belirtti.

    ‘GEÇİŞ ÜCRETİNDE YAPILAN İNDİRİM FARKI DA HAZİNEDEN ÇIKIYOR’

    Akar, köprü geçiş ücretinde yapılan indirim nedeniyle Hazine’nin geçen araçlar için de ücret ödediğini hatırlatarak, şu açıklamada bulundu: “Geçiş ücretinde yapılan indirim farkı da Hazine’den çıktığı için, geçen araçlar için de para ödeniyor. Hazine’nin geçen araçlar için 578 milyon lira, araç garantisi nedeniyle geçmeyen araçlar için ise ödeyeceği tutar 811 milyon 300 bin lira olacak. Toplamda Hazine’nin 2017 yılı için işletmeci firmaya ödeyeceği tutar 1 milyar 389 milyon 300 bin lira.”

    CHP Kocaeli Milletvekili Haydar Akar, sözleşme gereği 35 dolar artı KDV olan geçiş ücretinin 2 Ocak 2017 itibari ile dolar kurunun 3.53 olduğunu, bunun da 133 liraya denk geldiğini, 2 Ocak 2018 itibari ile 3.76 olan dolar kurunun 141 lirayı bulduğunu belirtti. 2018 yılında tablonun daha da karanlık olduğunu söyleyen Akar, sözleşmeden kaynaklanan ve garanti edilen araç sayısının yarısının yakalanmasının millete fatura edildiğini, geçen geçmeyen 80 milyon Türk vatandaşından geçiş bedeli alındığını söyledi. İktidarın çözüm olarak bütçeden köprü, otoyol ve şehir hastaneleri için 6.2 milyar ayırdığını belirten Akar, “Başbakan her yerde ‘Yap- İşlet- Devret- projeleri’ için devletin cebinden 1 kuruş çıkmıyor diyor. Ödenen para belli” dedi.

  • Konkordato Talebinde Bulunan Frida Firması Resmen İflas Etti

    1991 yılından bu yana farklı marka ve isimlerle faaliyee bulunan bulunan Frida Gıda ve İçecek Mamülleri Sanayi ve Ticaret A.Ş., 2005 yılında Salihli Belediyesi’ne ait kaynak suyu ve maden suyu fabrikasını devralarak işlerini büyütmüştü.

    Frida, yaz aylarında yaşadığı finansal sıkıntıya çare aramış, ardından İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne konkordato talebinde bulunmuştu.

    Mahkemenin 3 ay süre verdiği işletmenin uzatım talebini görüşen İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi, 9 Kasım’dan geçerli olmak üzere 2 ay ek süre verilmişti.

    Mahkeme sürenin dolmasının ardından firmanın iflas ettiğini açıkladı.

    Alacaklıların ve istihkak iddiası sahiplerinin 1 aylık süre içinde İflas Müdürlüğü’ne başvurması gerekiyor.

    SU SEKTÖRÜNDE BAŞLAMIŞTI

    Frida, Nisan 1991 yılında ÖZ-SU Pazarlama Ltd.Şti. ünvanı ile doğal kaynak suyu ile ambalajlı su sektöründe hizmet vermeye başladı.

    2005 yılında Salihli Belediyesine ait kaynak suyu ve maden suyu fabrikasını devralan firma, ambalajlı su sektöründe elde ettiği başarının verdiği güçle, maden suyu ve kaynak suyu üretimine başladı.

    Frida daha sonra, 200 cc cam şişede üretimini yaptığı meyveli maden suyu çeşitlerini üretmeye başladı.

    2011 yılında pet şişede pastörize dolum teknolojisine geçen Frida, 2012 yılında ünvan değişikliği yaparak Öz-Su Pazarlama Ltd.Şti. olan ünvanını Frida Gıda ve İçecek A.Ş. olarak değiştirdi ve Frida markası ile yoluna devam etti.

  • Bakan Albayrak: Bir hedefi daha tutturduk

    Bakan Albayrak, Twitter hesabı üzerinden yaptığı açıklamada şu bilgileri paylaştı:

    *Aralık ayında bütçe açığı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 15,1 oranında azalış göstererek 18,1 Milyar TL olarak gerçekleşti. Aralık ayında bütçe gelirleri yüzde yüzde 19,9 oranında artış göstererek 55,9 Milyar TL’den 67,0 Milyar TL tutarına ulaştı.

    OCAK ARALIK DÖNEMİNDE BÜTÇE GİDERLERİ 830, 5 MİLYAR TL OLDU

    *Ocak-Aralık dönemi bütçe gelirleri yüzde 20,2 oranında arttı ve 757,8 Milyar TL tutarına ulaştı. Vergi gelirleri ise yüzde 15,8 oranında artış göstererek 621,3 Milyar TL tutarına çıktı. Ocak-Aralık dönemi bütçe giderleri ise yüzde 22,4 oranında artarak 830,5 milyar TL oldu.

    EN ÖNEMLİ ÇIPALARDAN BİRİ
    *Güçlü kamu mali yapımız ve sağladığımız mali disiplin Türkiye’nin en önemli çıpalarından birisidir. 16 yıldır mali disiplini kararlılıkla sürdürüyoruz. Geçirdiğimiz zor döneme rağmen mali disiplinden asla taviz vermedik. YEP ile uyumlu bütçe performansı ile 2018’i tamamladık.

    BÜTÇE DİSİPLİNİNDEN SAPMAYACAĞIZ
    *Önümüzdeki dönemde de bütçe disiplininden sapmayacağız. Güçlü maliye politikası, para politikasıyla eşgüdümlü olarak, enflasyonla mücadele başta olmak üzere tüm dengelenme dönemi hedeflerinin en önemli destekçisi olacaktır.