Kategori: Erzincan

  • Munzur Dağları saklı cennete döndü

    Munzur Dağları saklı cennete döndü

    Zirvesinde kar, yaylalarında açan rengarenk çiçekler ve şırıl şırıl akan derelerle dört mevsimin bir arada yaşandığı Munzur Dağları, doğa yürüyüşü (trekking) yapan yerli turistleri, fotoğraf sanatçılarını, doğa tutkunlarını adeta cezbediyor.

    Erzincan’ın Tatlısu köyünden başlayıp belirli bir mesafe araçla ardından patika yolda doğa yürüyüşü yapan Erzincanlı görüntü yönetmeni Muhammed Kösen, fotoğraf sanatçısı Emrah Karakoç ile yerli turistler kilometrelerce yol kat ederek 3 bin 300 rakımlı Munzur Dağlarına çıktı. Bir tarafı Erzincan diğer yüzü Tunceli’ye bakan Munzurlara çıkan vatandaşlar, gördükleri muhteşem doğa karşısında hayranlıklarını gizleyemedi. Gür akan dereleri geçip rengarenk açan çiçekleri koklayan yerli turistler kilometrelerce yürüdükleri yolun yorgunluğunu unuttu.

    Munzur Dağları eteklerinde çadır kurup koyun sürüsü otlatan yaylacılarla çektikleri fotoğraf ve videolarla anı kalıcı kılan ekip, daha sonra yöredeki en büyük buzul göl olan Yeşil Göl’ün etrafında kamp kurarak geri dönüşe geçmeden uzunca mola verdiler.

    Adrenali sevenler için bulunmaz bir doğa, kamp kurmak için muhteşem alan olduğunu kaydeden vatandaşlar, ulaşmanın yorucu ama zorluklara değdiğini belirttiler.

    Öte yandan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’da, geçtiğimiz hafta Munzur Dağları’nın benzersiz güzelliği içerisinde otlayan koyunların İnsansız Hava Araçları (İHA) ile havadan çekilmiş görüntülerini paylaşmıştı.

    İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sosyal medya hesabından bir yüzü Tunceli’ye diğer yüzü Erzincan’a bakan Munzur Dağları’nda İHA’larla havadan çekilmiş görüntülerden oluşan paylaşımına, “İHA’ların kamerasından Tunceli Munzur’da sıradan bir gün. Şu koyunların dağlarda otlamasına bak. Bu topraklarda artık her mevsim bahar, her mevsim huzur hüküm sürüyor” notunu düşmüştü.

  • Erzincan’da bir işçi göçük altında kaldı

    Erzincan’da bir işçi göçük altında kaldı

    Erzincan merkeze bağlı Karatuş köyünde kanalizasyon çalışması sırasında meydana gelen göçükte Ö.F.C., isimli işçi toprak atlında kaldı. Olayın haber verilmesi üzerine bölgeye AFAD, JAK, UMKE, jandarma ekipleri sevk edildi.

    Yaklaşın 5 metre derinlikteki göçükte üzeri tamamen toprakla kaplanan işçinin kurtarılması için ekipler adeta zamanla yarışıyor. İşçinin kurtarılması için çalışmalar sürdürülüyor.

     

  • Erzincan’da 103 kene vakası: 3 ölü

    Erzincan’da 103 kene vakası: 3 ölü

    Özellikle Orta Anadolu ve Doğu Karadeniz’in Orta Anadolu’ya komşu illeri başta olmak üzere özellikle Kelkit Vadisi sahasında her yıl birçok KKKA vakası görülüyor. Hastalığa Erzincan’ın merkezinde ve ilçelerinin kırsal kesimlerinde de yaygın olarak rastlanırken, havaların ısınmaya başladığı Mayıs ayından itibaren kenelerden insanlara geçen KKKA vakalarında artış yaşanıyor. Sezon boyunca kentte 3 kişi kene ısırması sonucu hayatını kaybederken, 100’ün üzerinde kişiye KKKA tanısı koyuldu.

    Erzincan Mengücek Gazi Eğitin ve Araştırma Hastanesinde görevli Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Faruk Karakeçili, bu artışın Eylül ayının sonuna kadar devam edeceğini söyledi.

    Doç. Dr. Faruk Karakeçili son 10 yılın en yüksek vakalarını gördüklerini ifade ederek şöyle konuştu:

    “Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı bölgemizin ciddi problemi. Normal şartlarda son yıllarda bir artıştan bahsetmiştik. Mayıs ayının ortalarında konuşmuştuk, sezonun ilk başladığı dönemlerde. Son 10-11 yıla baktığımız zaman aslında Erzincan ve çevre illerde daha az hasta takip ediyorduk ama özellikle pandemi ile birlikte son 3 yıldaki artışa dikkat çekmiştik. Bu yıl da yine beklediğimiz gibi çok yüksek rakamlarla gidiyoruz. Güncel durumumuza baktığımız zaman Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Tıp Fakültesi Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi olarak şu an kliniğimizde toplam 11 tane yatan hastamız var. Yoğun bakımda yatan hastamız yok. Bu döneme baktığımız zaman, Mayıs ayında konuştuğumuzda 9 tane pozitif hastamız vardı ama şu ana kadar, şu tarihe kadar bize başvuran 134 tane şüpheli hasta oldu. Bunların 103 tanesinin test sonucu kesin pozitif çıktı. 100’ün üzerinde bir pozitiflik oranımız var. 5 tane hastamızın henüz sonucu çıkmadı, klinikte yatıyor ama 100’ün üzerinde pozitifliğimiz var. Maalesef 3 tane vatandaşımız da hayatını kaybetti bu dönem boyunca. Bir tanesi yoğun bakıma alınmıştı, yaşlı bir hastamızdı ama diğer 2 hastamız daha genç yaşlardaydı. Bu 3 vatandaşımızı maalesef hastalık nedeniyle kaybettik. Bu yıl da halen sezon bitmedi, başvurular yoğun bir şekilde devam ediyor. Vatandaşlarımızı tekrardan uyarmak istiyoruz. Keneye karşı biraz daha dikkatli olsunlar. Kene tutulması durumunda da en hızlı bir biçimde sağlık kuruluşlarına başvurmalarını öneriyoruz.”

  • Fotoğraf makinesini ilk kez gören kadınlar gülümsetti

    Fotoğraf makinesini ilk kez gören kadınlar gülümsetti

    Bir yüzü Erzincan’a diğer yüzü Tunceli’ye bakan Munzur dağı eteklerindeki Sohmarik yaylası adeta saklı cenneti andırıyor.

    Ulaşım zorluğu nedeniyle pek fazla insanın uğrayamadığı yaylaya belgesel ekibi gitti. Erzincan’ın tanıtımına katkıda bulunmak üzere belgesel çekmek için yaylaya çıkan Muhammet Kösem ve ekibi, fotoğrafçı Elif Öz, yörenin çadırlarda konaklayan kadınlarıyla bir araya geldi. İlk kez fotoğraf makinesiyle tanışıp, çekilen fotoğrafları inceleyip vizörden bakan köy kadınlarının mutluluğu, kendi aralarındaki diyalogları yürekleri ısıttı.

    Öte yandan, yaylada kadınlar besicilik yapıp tulum peyniri üretirken çocuklar ise kuzularla vakit geçirip ailelerine ellerinden geldiği kadarıyla ev işlerinde yardımcı oluyorlar.

  • Yolcu otobüsü devrildi: Ölü ve yaralılar var

    Yolcu otobüsü devrildi: Ölü ve yaralılar var

    Kaza, gece saatlerinde Erzurum – Erzincan kara yolu Altınbaşak mevkisinde meydana geldi. Alınan bilgiye göre, Iğdır’dan Ankara’ya giden Mehmet Emin Hatun idaresindeki yolcu otobüsü, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi üzerine yol kenarındaki ağaçlara çarparak şarampole uçtu.

    Kazada 1 kişi olay yerinde öldü, 33 kişi yaralandı. Bölgeye çok sayıda ambulansın yanı sıra itfaiye, İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) görevlileri ile polis ve jandarma ekipleri sevk edildi. Bölgeye ulaşan ekipler, yaralıları Erzincan’daki hastanelere kaldırdı.

    VALİDEN AÇIKLAMA

    Erzincan Valisi Mehmet Makas da olay yerine gelerek bilgi aldı. Makas, incelemeleri sonrasında gazetecilere yaptığı açıklamada, özel bir firmaya ait otobüste sürücü ve 2 görevlinin yanı sıra 33 yolcunun bulunduğunu belirterek, “Yolcu otobüsünün sürücü hatası nedeniyle şarampole düşüp devrilmesi sonucu 1 kişi öldü, 8’i ağır 33 kişi yaralandı.” ifadesini kullandı.

    Makas, kazanın ardından bölgeye 11 ambulansın yanı sıra çok sayıda sağlık AFAD, itfaiye, polis ve jandarma ekibinin sevk edildiğini anlatarak, “Ekiplerimizin çalışmaları sonucu yaralılarımızın tamamının ilimizdeki hastanelere sevk işlemi sağlandı. Yaralılarımıza acil şifalar ve geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. İnşallah başka can kaybı olmaz.” diye konuştu.

  • Ekmek pişirirken tandıra düştü: Köye bir daha adım bile atmam

    Ekmek pişirirken tandıra düştü: Köye bir daha adım bile atmam

    Erzincan’da, ekmek pişirirken tandıra düşen ve Erzurum Şehir Hastanesi Yanık Tedavi Merkezi’nde tedavi gören Melek Akar (60), “Ekmeği çıkarırken tandıra düştüm. Bırakın ekmek pişirmeyi, o köye bir daha adım bile atmam” dedi.

    Tercan ilçesi Tepebaşı köyünde, 4 çocuk annesi Melek Akar, ailesinin haftalık ihtiyacı olan ekmeği pişirmek için tandırı yaktı. Gün boyu çalışan Akar, son ekmekleri çıkarırken dengesini kaybedip, tandıra düştü. Alevlerin kor olduğu tandırdan kendi kendine çıkabilen Akar, komşuları tarafından Tercan Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Elleri, başı ve saçları yanan Akar, buradaki ilk müdahalenin ardından Erzurum Şehir Hastanesi Yanık Merkezi’ne sevk edildi.

    Melek Akar, yaşadıklarını anlatarak, “Evde kimse yoktu, tektim, ekmek pişirdim. Pişirdiklerimi götürdüm, son ekmeği yaparken farkında bile olmadım, dengemi kaybettim, tandırın içine düştüm. Tandırdan çıkabilmek için çok mücadele ettim. Kendi imkanlarımla çıkmayı başardım. Duyanlar tandırdan çıkabilmiş olmama çok şaşırdı. 40 seneden fazladır ekmek pişiriyorum. Yani acemi değilim ki. Diyeyim ‘Ben acemiydim, onun için düştüm’. Bacağım ağrıyordu. Kendimi tutamadım, ekmeği çıkarana kadar tandıra düştüm. Bundan sonra bırakın ekmek pişirmeyi daha o köye adım bile atmam. Ne gideyim ne de göreyim, vallahi çok üzülüyorum” diye konuştu.

  • 7 kişi keneden hastanelik oldu! Belirtileri Covid’e benziyor

    7 kişi keneden hastanelik oldu! Belirtileri Covid’e benziyor

    Erzincan’da havaların ısınmasıyla birlikte kenelerden insanlara geçen Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) vakaları görülmeye başlandı. Kentte 7 kişi kene ısırması sonucu hastanede tedavi altına alındı. Enfeksiyon Hastalıkları Klinik Mikrobiyoloji Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Faruk Karakeçili, pandemi sürecinde büyük kentlerden ve şehir merkezlerinden kırsal alana bir göç, bir geçiş olması nedeniyle kene vakalarında artış beklediklerini söyledi.

    Erzincan’da yaz mevsimi ile birlikte kene ısırması ile ortaya çıkan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) vakalarında artış yaşanıyor. Uzmanlar, pandemi döneminde insanların daha çok bağ, bahçe ve doğaya yönelmesi nedeniyle vaka sayılarının yükselmesinden endişe ediyor.

    SEMPTOMLARI COVİD-19’A BENZİYOR

    Bir diğer endişe veren durum ise Covid-19 ile KKKA hastalığının benzer semptomlar göstermesi. Uzmanlar; ateş, halsizlik, eklem ağrıları gibi bulguları olan kişilerin araziye çıkıp çıkmadığının yanı sıra çiftçilik yapıp yapmadığını sorguluyor. Erzincan’da Mayıs ayı itibariyle vaka sayılarında artış yaşanırken, 7 kişi hastanede tedavi altına alındı.

    Enfeksiyon Hastalıkları Klinik Mikrobiyoloji Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Faruk Karakeçili, “Biz Erzincan ili olarak her yıl 30-40 arası hasta takip ederken geçen yıl pandemi döneminde insanların kırsala çekilmesi ile birlikte 100’ün üzerinde hasta takip etmiştik. Bu açıdan vatandaşlarımıza dikkatli olmaları yönünde çağrıda bulunmak istiyorum. Bugüne kadar 7 vaka hastanemize yatırılarak tedavi edildi ve şu anda da yatan 3 hastamız var.” dedi.

    KKKA VAKALARI ARTABİLİR

    Kene vakaları artabilir uyarısında bulunan Doç. Dr. Faruk Karakeçili, “Malumunuz bütün dünya, ülkemiz ve ilimiz yaklaşık 1,5 yıldır bir pandemi ile uğraşıyor. Ama bu covid pandemisinin dışında bizim bir diğer sorunumuz var. Özellikle yaz aylarında, bu mevsimlerde başlayan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi. Hepimizin bildiği gibi keneler ile bulaşan bir hastalık ile de uğraşıyoruz. KKKA her yıl bölgemizde de görüyoruz özellikle Nisan-Mayıs aylarından itibaren vakalar görmeye başlıyoruz. Bu yıl da ilk vakalarımızı görmeye başladık. 7 hasta yatırdık şu ana kadar. Ama havaların ısınması ve böyle güneşli geçmesiyle birlikte daha da artacaktır. Bu açıdan da dikkat çekmek istiyoruz. Vatandaşlarımızı keneye karşı özellikle önlemler konusunda dikkatli olmaya davet ediyoruz.” diye konuştu.

    “GEÇEN YIL 100’ÜN ÜZERİNDE VAKA VARDI”

    Pandemi döneminde vatandaşların şehir merkezlerinden kırsal alanlara yönelmesi sebebiyle KKKA vakalarında artış olabileceğini vurgulayan Doç. Dr. Faruk Karakeçili, “Bir diğer önemli nokta ise, bakın her yıl biz Erzincan ilinde 30, 40 bazen de 50’ye yaklaşan vakar görüyoruz. Ama geçen yıl pandemi döneminde ilk kez 100’ün üzerinde Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastası takip ettik. Biz bunu bir dergide çalışma olarak da yayınladık. Sebeplerini düşündüğümüz zaman, tartıştığımız zaman da ilk aklımıza gelen insanların pandemi döneminde şehir merkezlerinden, metropollerden daha çok kırsal bölgelere yöneldi. Bu da kene temasını arttırdı diye düşündük. Şu anda da sokağa çıkma yasağı, kısıtlamalar beraberinde insanları kırsal bölgeye köylerine itiyor. Şehir dışından, yurt dışından da gelen vatandaşlar oluyor. Çoğunlukla yaz aylarında şehir merkezlerinden kırsal bölgeye giden birçok vatandaş var. Kene vakalarını artık görmeye başladık. Kene hastalığı yani Kırım Kongo Kanamalı Ateşi kırsal bölge hastalığı olduğu için vatandaşlarımızı keneye karşı dikkatli olmaya çağırıyorum.” ifadelerine yer verdi.

  • Düşen buz sarkıtı kombi borusun yerinden çıkardı! Öğretmen ve polis eşi can verdi

    Düşen buz sarkıtı kombi borusun yerinden çıkardı! Öğretmen ve polis eşi can verdi

    Erzincan’da dün evlerinde kombi borusunun çıkması sonucu karbonmonoksit zehirlenmesi sonucu yaşamını yitiren polis memuru Mehmet Ufuk Çabuk (41) ve öğretmen eşi Özlem Akgül Çabuk (43), emniyet müdürlüğü bahçesinde düzenlenen törenin ardından memleketlerine uğurlandı. Törende polis memuru Mehmet Ufuk Çabuk’un annesi Fatma Çabuk’un oğlunun tabutunun üzerine kapanarak, “Bize hep şaka yapardın, bu şakayı niye yaptın, bu şaka olmadı oğlum” diyerek ağıtlar yakması yürekleri dağladı.

    Olay, Osmanlı Mahallesi’nde dün öğle saatlerinde meydana geldi. Polis memuru Mehmet Ufuk Çabuk ile edebiyat öğretmeni eşi Özlem Akgül Çabuk’tan haber alamayan yakınları durumu polise bildirdi. Polis ekipleri nezaretinde eve girildi. Mutfakta çiftin cansız bedenleri bulundu. Evde yapılan incelemede çatıda oluşan buz sarkıtının düşmesi sonucu doğal gaz kombisi borusunun yerinden çıktığı görüldü.

    Çiftin cenazeleri Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi morguna kaldırıldı. Yapılan otopsinin ardından bu sabah saatlerinde Erzincan Emniyet Müdürlüğü bahçesinde yapılan törene çiftin yakınlarının yanı sıra Erzincan Emniyet Müdürü Bülent Şensoy, Milli Eğitim Müdürü Aziz Gün ve mesai arkadaşları katıldı. Çiftin tabutlarına sarılan yakınları uzun süre gözyaşı döktü. Polis memuru Mehmet Ufuk Çabuk’un annesi Fatma Çabuk, oğlunun fotoğrafını öperek; “Bize hap şaka yapardın, bu şakayı niye yaptın, bu şaka olmadı oğlum” diyerek gözyaşı döktü.

     

    Saygı duruşunda bulunulması ve dua edilmesinin ardından, ailelerin isteği üzerine polis memuru Mehmet Ufuk Çabuk’un cenazesi Ankara’ya, eşi Özlem Akgül Çabuk’un cenazesi defnedilmek üzere kara yolu ile İstanbul’a gönderildi.

  • Taktığı küpeler kabusu oldu! Tedavi olmazsa duyamayacak

    Taktığı küpeler kabusu oldu! Tedavi olmazsa duyamayacak

    Erzincan’da yaşayan, 6 kişilik Yıldız ailesinin kızları Yağmur’un (17) kulaklarında, henüz 7 yaşındayken taktiği küpelerin alerji yapması sonucu yaralar oluştu. Doktorların keloid teşhisi koyduğu, 10 yıldır tedavi gören Yağmur’un babası Halis Yıldız, “İnşaatlarda çalışarak evimi geçindirmeye çalışıyorum. Tedavi ettiremezsem yakında kızımın kulakları kapanacak, duymayacak. Tedavi için yardım bekliyoruz” dedi.

    Erzincan merkezde oturan Yıldız ailesinin 4 çocuğundan Yağmur’un kulaklarında, 7 yaşındayken taktiği küpelerin alerji yapmasıyla yaralar oluşmaya başladı. Kulak yaraları iyileşmezken, ailesi, Yağmur’u 10 yıl boyunca hastane hastane dolaştırdı. Kulağındaki yaraların ağrısına dayanamadığını belirten Yağmur Yıldız, “Okulumdan geri kaldım, derslerime çalışamıyorum. Herkesin bakışırından rahatsız oluyorum. Doktorlar keloid hastalığı diyor. Her geçen gün kulaklarımdaki yaralar büyüyor. Çaresi bulunmazsa kulaklarım kapanacak, duymayacağım. Kanama yaptığı için günlük üstümü değişmek zorunda kalıyorum. Dışarı çıktığım zaman saçlarımla kapatıyorum. Lütfen bana yardım edin” diye konuştu.

    ‘HER GÜN KANLI YASTIĞINI YIKIYORUM’

    Anne Perişan Yıldız ise kızının tedavisi için ellerinden geleni yaptıklarını ancak sonuç alamadıklarını belirterek, “Her gün kanlı yastığını yıkıyorum. Kızımın bağırmasını, ağlamasını dinliyorum. Geceleri sabaha kadar yatamıyor. Ankara’ya götürdük, Erzurum’a götürdük, Trabzon’a götürdük; hiçbir yerde çaresini bulamadık. İstanbul’da tedavisi var, dediler, oraya da götürmeye gücümüz yok. Kızımın tedavisine yardım eli uzatılmasını istiyorum” dedi.

    ‘TEDAVİ OLMAZSA KULAKLARI KAPANACAK’

    İnşaatlarda çalışarak, evini geçindirmeye çalıştığını anlatan baba Halis Yıldız da “Evim kira, 4 çocuğum var. Kızımın hastalığı ile yaklaşık 10 yıldır mücadele ediyoruz, artık dayanacak gücüm yok. Kızım tedavi olsun, başka bir şey istemiyorum. Tedavi ettiremezsem yakında kulakları kapanacak, duymayacak. Kızımın tedavisi için yardım bekliyoruz” diye konuştu.

    KELOİD NEDİR?

    Yaraların iyileşme sürecinde aşırı hücre üretimi sonucunda oluşan aşırı fıbroz dokuya ‘keloid’ adı verilir. Keloid, pembe, kırmızı veya ten rengi, düzensiz yumru görünümünde, sert, elastik kıvamlı oluşumdur.

  • Gökten para yağdı! 30 saniyede izi bile kalmadı

    Gökten para yağdı! 30 saniyede izi bile kalmadı

    Erzincan kent merkezinde bir kafenin ikinci katından sokağa atılan yaklaşık 10 bin TL, sokaktan geçen vatandaşlar tarafından saniyeler içinde toplandı.

    https://youtu.be/rxb-C1ZwoWU

    Olay, 24 Eylül tarihinde akşam saatlerinde Ordu Caddesi üzerinde bir kafede meydana geldi. İddiaya göre kafede oturan iki ortak arasında yaşanan anlaşmazlık sonrası ortaklardan biri yaklaşık 10 bin TL’yi kafenin penceresinden sokağa savurdu. Gökyüzünden 50 TL’lik banknotların yağdığını gören vatandaşlar yaklaşık 30 saniye içerisinde 50’lik banknotları toplayarak oradan uzaklaştı. Paraları savuran kişi ve ortağı ise daha sonra hiçbir şey olmamış gibi kafeden ayrıldı.

    O anlar kafenin güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedilirken, kafe çalışanları da olanların şaşkınlığı ile ne yapacaklarını bilemediklerini söylediler. Kafede garson olarak çalışan Burak Sarıtaş, kafenin ikinci katında müşterilere hizmet ettiği sırada masada oturan iki kişiden birinin birden ayağa kalkarak bağırmaya başladığını belirterek, “Elindeki paraları ikinci kattan aşağı doğru savurmaya başladı. Biz de şaşkınlıkla izledik, aşağıdaki insanlar da paraları alıp gittiler” konuştu.

    Kafedeki diğer çalışan Turgay Duyan ise masaya sipariş götürdüğünü ifade ederek, “Arkamı döner dönmez paraların aşağı doğru savrulduğunu gördüm. Aşağı indiğimde paraların hiçbirinin kalmadığını gördüm” dedi.