Kategori: Erzurum

  • 3 yaşındaki çocuk uyurken kusmuğunda boğuldu

    3 yaşındaki çocuk uyurken kusmuğunda boğuldu

    Erzurum’un Yakutiye ilçesinde Dilek Erdem’in süt içirdiği oğlu Bedir Akça, bir süre sonra uyudu. Uyku sırasında oğlunun morardığını gören anne, çocuğu kontrol ettiğinde nefes alamadığını fark etti. Dilek Erdem, eşi Ferit ile oğlunu evlerinin yakınındaki Aile Sağlığı Merkezi’ne götürdü. Doktorların müdahale ettiği Bedir Akça’nın kusma sonucu boğularak öldüğü tespit edildi. Otopsinin ardından çocuğun cenazesi, kılınan namazın ardından toprağa verildi.

    Bu tür vakaların sıkça görüldüğünü belirten Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Mustafa Kara, çocukların tıka basa doyurulmaması gerektiğini söyledi.

    ‘YAN YATIRILARAK SIRTINA VURULMASI SAĞLANMALI’

    Doç. Dr. Kara, “Çocuklara asitli içeceklerin içirilmemesi de gerekir. Bunlar olmadan da çocukta kusmayı tetikleyen bir problem yaşanabilir. Bunda da kusmayı önlemek çok zordur. Çocuk solunum sıkıntısı yaşıyorsa, yüzde morarma varsa, nefes almakta zorluk çekiyorsa; yan yatırıp sırtına vurarak akciğere kaçan materyalin çıkarılması ve bir an önce sağlık kuruluşuna başvurmak gerekir” dedi.

    Emzirme döneminde de boğulma vakalarının yaşandığını hatırlatan Doç. Dr. Kara, “Bebeğin yutarak midesine göndereceği bir maddenin, yanlışlıkla solunum yollarına kaçması olarak tanımlanan ‘aspirasyon’ yaşanabilir. Bu aspirasyon konusu daha küçük bebeklerde de yaşanabilir. Süt çocukluğu döneminde olan bebeklerde de yaşanabilir. Emzirme tekniklerine annenin riayet etmesi gerekir. Anne sütü verildikten sonra gazının çıkarılması, yan yatırılması gibi konulara dikkat edilmeli. Bunlar aspirasyon riskini azaltabilir” diye konuştu.

  • Erzurum’da çığ düştü, 2 kişinin cesedine ulaşıldı

    Erzurum’da çığ düştü, 2 kişinin cesedine ulaşıldı

    Erzurum’da kent merkezine 1,5 saat uzaklıktaki Horasan ilçesinde çığ düştü. Vali Okay Memiş, 2 kişinin cesedine ulaşıldığını bildirdi.

    Erzurum’un Horasan ilçesinde, çığ altında kaldığı belirtilen iki kişi çığ altında kaldı. Edinilen bilgiye göre, Kadıcelal Mahallesi’ne 5 kilometre uzaklıktaki Çayanyurdu mezrasının su deposunda su azalınca bölge halkı çalışma başlattı.

    Mezrada oturan akraba Abdullah ve Cüneyt Aktaş, depoya su sağlayan kaynağı kontrol ederken, tepeden kopan kar kütlesi üzerlerine düştü.

    Saat 15.00 sıralarında meydana gelen olayda Abdullah ve Cüneyt Aktaş’ın çığ altında kaldı.

    ARAMA KURTARMA ÇALIŞMASI BAŞLATILDI

    İhbar üzerine bölgeye AFAD’dan 3 ekip ve Jandarma Arama Kurtarma ekipleri sevk edildi.

    Erzurum Valisi Okay Memiş, bölgeden yaptığı açıklamada çığ altında kalan 2 kişinin cesedine ulaşıldığını bildirdi.

  • Yanlışlıkla gönderdikleri mesaj hayatlarını kararttı

    Yanlışlıkla gönderdikleri mesaj hayatlarını kararttı

    Erzurum’da sosyal medya üzerinden yanlışlıkla komşularına mesaj atan çift, iddiaya göre çok sayıda kişi tarafından darp edilerek evden atıldı. Çift, 4 çocuğuyla kaymakamlık tarafından bir otele yerleştirildi.

    Erzurum’un Palandöken ilçesinde yaşayan Nurten D. Ve Ümit D. Çifti, sosyal medya üzerinden katıldığı arkadaş grubundan cinsel içerikli fotoğraf mesajı aldı.

    Nurten D., fotoğrafı şikayet etmek isterken grup yöneticisine atmak yerine yanlışlıkla komşularına gönderdi. İddiaya göre, komşuları mesajı görür görmez 15-20 kişi ile çiftin yaşadığı eve gelerek çifte saldırdı.

    Ümit D. durumu polis ekiplerine bildirmesi üzerine polis ekipleri çifti karakola götürdü. Karakolda alınan ifadelerden sonra çift ve 4 çocuğu Palandöken Kaymakamlığı tarafından Erzurum’daki bir otele yerleştirildi. Can güvenlikleri olmadığı için evlerine dönemeyen çift, yetkililerden yardım istiyor.

    “15-20 KİŞİ EVE BASKIN YAPTI, KAPILARIN KİLİTLERİ KIRILDI”

    Yanlış mesajın hayatlarını kararttığını söyleyen Nurten D., “Eve gelip bize saldırdılar. Fotoğraf yanlış oldu, gerçek olsaydı her şeyi arkamda bırakıp terk ederdim. Evimize geldiler, açıklamasını yaparken benim yüzüme vurdu. Karakola gittik, eve geçtik sonra tekrardan evi bastılar. 2 gün kapıda kaldık, hastanelerde yattık sonra polise sığındık. Ev sahibimizde eve gelmeyin diyor. Ne yapacağız bilmiyorum, elimdeki bütün kanıtlar savcılıkta. 15-20 kişi eve baskın yaptı, kapıların kilitleri kırıldı. Çocuklarımda evdeydi, büyük kızıma bile vurdular” dedi.

    “KORKUMUZDAN EVE GİDEMİYORUZ”

    Evde yattığı sırada baskına uğradıklarını belirten Ümit D., “Evimize gidemiyoruz, otele yerleştirdiler bizi. Karşı tarafın tehdidi devam ediyor. Korkumuzdan evimize gidemiyoruz” şeklinde konuştu.

  • Erzurum’da 4,7 büyüklüğünde deprem

    Erzurum’da 4,7 büyüklüğünde deprem

    AFAD’dan son dakika deprem açıklaması geldi. Erzurum Köprüköy’de saat 11.31’de 4,7 büyüklüğünde deprem oldu.

    AFAD’dan son dakika deprem açıklaması geldi.

    İki gün önce 5,1 büyüklüğünde bir deprem meydana gelen Erzurum’un Köprüköy ilçesinde saat 11.31’de 4,7 büyüklüğünde deprem oldu.

  • Erzurum 5.1’le sallandı! Çok sayıda ilde hissedildi

    Erzurum 5.1’le sallandı! Çok sayıda ilde hissedildi

    AFAD’ın geçtiği son dakika bilgisine göre, Erzurum’da 5.1 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem Ağrı, Diyarbakır ve Muş’ta da hissedildi.

    Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) internet sitesinde yer alan bilgiye göre, saat 15.40’ta merkez üssü Erzurum’un Köprüköy ilçesi olan 5,1 büyüklüğünde deprem kaydedildi.

    Depremin 6,94 kilometre derinlikte meydana geldiği belirlendi. Deprem Ağrı, Diyarbakır ve Muş’tan da hissedildi.

    Depremin büyüklüğünü Kandilli ise 5.2 olarak duyurdu.

    AFAD’DAN AÇIKLAMA

    AFAD: Köprüköy ilçesinde meydana gelen 5,1 büyüklüğündeki deprem sonrası, şu an itibarıyla, olumsuz bir ihbarın bulunmadığı bilgisi alınmıştır.

    ERZURUM VALİSİ’NDEN AÇIKLAMA

    NTV canlı yayınına telefonla bağlanan Erzurum Valisi Okay Memiş, birkaç köyde yıkım ihbarı aldıklarını söyleyerek can kaybı beklemediklerini kaydetti.

    2 MAHALLEDEN HASAR İHBARI

    Erzurum’un Köprüköy ilçesinde meydana gelen, 5.1 büyüklüğündeki deprem sonrası AFAD İl Müdürlüğü ekipleri, bölgeye hareket etti. AFAD İl Müdürlüğü’ne, Köprüköy’e bağlı Alaca ve Doğatepe mahallelerinde hasar olduğu ihbarı ulaştı. Ekipler, 2 mahalleye de ulaşmaya çalışıyor.

  • Aşı olmayan hakim koronavirüsten öldü

    Aşı olmayan hakim koronavirüsten öldü

    Erzurum Adliyesi 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ümit Demirhan (43), Covid-19 nedeniyle hayatını kaybetti. Aşı olmadığı belirtilen Demirhan’ın cenazesi, adliye önünde düzenlenen törenin ardından memleketi Gümüşhane’ye gönderildi.

    Erzurum Adliyesi 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde 28 Ocak 2021’de göreve başlayan Ümit Demirhan, eşi Vesile ve 10 yaşındaki kızları Elif ile 25 Eylül’de Covid-19’a yakalandı. Eşi ve kızı hastalığı hafif atlatırken, Demirhan, Erzurum Şehir Hastanesi’nde tedaviye alındı. Aşı olmadığı belirtilen Demirhan, dün yaşamını yitirdi.

    Demirhan için görev yaptığı adliye binası önünde tören düzenlendi. Törene Vali Okay Memiş, Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Tuncel, Büyükşehir Belediye Başkanvekili Fevzi Polat, hakim ve savcılar, Erzurum Barosu Başkanı Talat Göğebakan, adliye çalışanları ile Demirhan’ın eşi Vesile ve annesi Şükran Demirhan ile yakınları katıldı. Cenazesi polis mangası tarafından tören alanına getirilen Demirhan’ın özgeçmişi okundu.

    ‘MEKANI CENNET, MAKAMI ALİ OLSUN’

    Törende konuşan Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Tuncel, “Erzurum 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ümit Demirhan’ı genç yaşında sonsuzluğa uğurlamanın derin üzüntüsünü yaşadığımızı ifade etmek istiyorum. Allah’tan geldik, Allah’a geri döneceğiz. Dünya hayatında mutlak olan tek gerçek var; o da ölüm. Hal böyleyken bizim yapmamız gereken dünyada iyilik yapmak, iyi insan olmak. İnsanlığa, vatana, millete hizmet etmektir; amacımız, gayemiz bu olmalıdır. Eğer yargı mensubuysanız yapmanız gereken bir şey daha vardır; o da adil olmak, adaletle hükmetmektir. Cuma hutbelerinde dinliyoruz. Hoca bir şey söylüyor; Allah adaleti ve iyiliği emreder. Adalet ve iyilik, ilahi bir emirdir. Bize düşen de bunun gereklerini yerine getirmektir. Ümit başkanımızın iyi bir insan olduğuna, bu dünyada iyilikler yaptığına ve aynı zamanda adaletli bir hakim olduğuna şahidiz. Allah şahitliğimizi kabul etsin. Kendisine Allah’tan rahmet, yakınlarına, sevenlerine, ailesine, yargı camiasına başsağlığı diliyorum. Mekanı cennet, makamı Ali olsun” diye konuştu.

    OĞLUNUN TABUTUNUN PEŞİNE YÜRÜDÜ

    Duanın ardından tören mangasının omuzlarına aldığı oğlunun tabutunun arkasından yürüyen anne Şükran Demirhan, güçlükle ayakta durdu. Anne Demirhan, “Kurban olduğum nereye gidiyorsun? Yolun açık olsun Ümit’im. Hakkım sana helal olsun, Ümit” diyerek gözyaşı döktü.

    Erzurum Valisi Memiş ile Cumhuriyet Başsavcısı Tuncel, acılı anneye sarılarak taziye dileklerini iletti. Demirhan’ın cenazesi toprağa verilmek üzere memleketi Gümüşhane’ye gönderildi.

  • Patlyan powebank parmağını kopardı

    Patlyan powebank parmağını kopardı

    Erzurum’da 34 yaşındaki Münip Bozoğlu’nun parmağı, elindeki powerbank’in patlaması sonucu koptu. Kopan işaret parmağı hastanede yerine dikildi.

    Erzurum’da bir vatandaş, elindeki powerbank’in (taşınabilir şarj) patlaması sonucu parmağını kaybetti.

    34 yaşındaki Münip Bozoğlu’nun cep telefonu şarjı için lisanslı bir powerbank aldı.

    Bozoğlu, bir süre kullandığı cihazı önceki gün şarj etmek üzere mutfaktaki prize taktı. Odada otururken gelen sesler üzerine mutfağa giden Bozoğlu, duman çıkan powerbanki pencereden atmak isterken elinde patladı.

    “HAVAN TOPU GİBİ”

    Sağ elinin işaret parmağının yarısı kopan Bozoğlu, hastaneye gitti. Doktorlar tarafından kopan parmağı yerine dikilen Bozoğlu, şunları kaydetti:

    “Ben askerliğimi Güneydoğu’da yaptım. 20 metre yakınıma havan topu düştü. Havan topunun patlayışı gerçekten çok gürültülü. Buradaki yaşadığım olay sanki askerdeki havan topunun patlaması gibi bir sesle çok gürültülü oldu. Hala kulaklarımda onun çınlaması var. Kullandığım powerbanki, güvenilir olması açısından fazla para vererek lisanslı ürün aldım. Ancak ona rağmen yine patladı.”

    “ALIRKEN DİKKAT EDİN”

    Uzmanlar ise powerbank alırken miliamper büyüklüğüne dikkat edilmesi gerektiğini belirtiyor. Benzer olayların yaşanmaması powerbank kapasitesinin telefonun en fazla 3 katı kadar olmadığı gerekiyor. Uzun süreli şarjların ve şarj ışığı yanmadan cihazı prize takmanın da tehlikeli olduğunun altı çiziliyor.

  • Dolandırıcılar yüzünden köyüne gidemiyor

    Dolandırıcılar yüzünden köyüne gidemiyor

    Erzurum’un Yakutiye ilçesinde 2 kişi tarafından sahte senetle dolandırılan besici Zeynel Abidin Kaya (52), kendisi gibi 12 kişinin de dolandırılmasına vesile olduğu için aylardır köyüne gidemiyor. Ailesinin de yaşadığı köyünü zaman zaman uzaktan izleyip, hasret gideren Kaya, “Bu iki kişi benden düve, tosun ve inek olmak üzere 270, hayvanlarını satmaları için kefil olduğum 12 kişiden de 350 olmak üzere toplam 620 büyükbaş hayvanı senet karşılığı aldı. Ama ödeme günü gelip senetlerin sahte olduğunu öğrenince dolandırıldığımızı anladık. Vesile olduğum kişilerin tepkisinden aylardır köyüme gelemez oldum” dedi.

    Yakutiye ilçesine bağlı Çayırtepe köyünde baba mesleği olan besicilik yapan evli ve 4 çocuk babası Zeynel Abidin Kaya, kendisinden sürekli hayvan alan A.E. ve S.E.’ye Kurban Bayramı öncesi 270 büyükbaş hayvan sattı. Kaya’nın kefil oldu A.S. ve S.E., 12 besiciden de toplam 350 büyükbaş hayvan aldı. Besiciler, ödeme günü gelince senetlerin karşılıksız olduğunu öğrendi. Besicilerin iletişime geçtiği A.S. ve S.E., şirketin battığını ve zaman istediklerini söyledi. Ancak verilen sürenin dolmasına rağmen paralarını alamayan besiciler, dolandırıldıkları iddiasıyla savcılığa suç duyurusunda bulundu.

    Besiciliği bırakmak zorunda kalan Zeynel Abidin Kaya, hayvan pazarında herkes tarafından güvenilir olarak bilindiği için 12 besicinin de dolandırılmasına vesile olduğunu söyledi. Hem kendisinin hem de diğer besicilerin ahırlarının boş kaldığını belirten Kaya, yaşadıkları bu sıkıntılar nedeniyle saç ve sakalları bembeyaz oldu. Ahbaplarının kendisini tanıyamadığını belirten Zeynel Abidin Kaya, şöyle konuştu:

    “A.E. ve S. E. ortak bir şirket kurmuştu. Benden sürekli büyükbaş hayvan alır ve parasını öderdi. Benden en son Kurban Bayramı’ndan önce 270 büyükbaş hayvan satın aldı. Daha çok hayvan lazım olduğu için ben de köyümüzdekiler ve hayvan pazarında beni tanıyan, güvenen besicilere söyledim. Hiç tereddüt etmeden her biri 30, 40 ne kadar hayvanı varsa verdi. Tabi hayvanlarına karşılık senet aldılar. Ödeme günü gelince senetlerin karşılıksız olduğunu öğrendik. Kendileri ile konuştuk ve bize şirketin battığını ama borçlarını ödeyeceklerini söyleyerek zaman istediler. Zamanda verdik ama yine ödemediler. Hepimiz mağdur olarak gidip savcılıkta suç duyurusunda bulunduk. Henüz bir sonuç alamadık. Zaman uzadıkça bu kez diğer mağdurlar beni sıkıştırmaya başladı. Hatta benden bile şikayetçi oldular. Bizi dolandıran iki ortağın bugüne kadar ifadesi bile alınmadı. Köyde yaşayanlarla karşılaşınca haklı olarak bana hakaret ediyor, bağırıp çağırıyorlar. Moralim bozuluyor. Bende artık köye gelmemeye gelsem bile kimse görünmeden gece yarısı evime gidiyorum. Perişan oldum. Hem paramı kaptırdım hem de başka insanların mağdur olmasına neden oldum. Devlet büyüklerimizden yardım istiyorum. Bir zamanlar içerisi hayvanlarla dolu olan ahırlarımız boş kaldı. Paraları yoksa cezaevine girip cezalarını çeksinler. Hem benim hem de tanıdığım insanların canının yaktılar.”

    11 AYDIR KÖYÜNE GELEMİYOR

    Çayırtepe Köyü Muhtarı Halil Didin, “Zeynel Bey mal aldı, ona buna verdi. Onlar bunun parasını vermediği gibi Zeynel bu müşkülata düştü. Köye bile gelemez oldu. Alacaklılar gelip önünü kesip, ‘benim paramı ver’ diyor. Karşı taraftan alamadığı gibi ne yapsın bu da kimseye ödeme yapamadı. Karşı taraf bunu kandırdığından bu da utancından insanların karşısına çıkamıyor. Zeynel, 11 aydır köyü terk etti. Evine gelip, gidemiyor. Hatta inanır mısınız? Geçen kışın hayvanları ahırda aç duruyordu. Ben köyden ot toplayıp götürüp yedirdim” dedi.

    ‘HEPİMİZ PERİŞAN OLDUK’

    Zeynel Abidin Kaya’dan alacaklılardan biri olan Fahrettin Çelik, “Bizim Zeynel ile alışverişimiz eskiye dayanıyor. Zeynel esnaftı ve yanlış bir şeyini görmedik. Son alışverişimizde malları verdik. Aracı olduğu kişilerin senetlerini getirdi. Senetleri elimizde ancak ödemiyorlar 2 senedir bizi dolandırıyorlar. Hepimiz perişan olduk. Şikayetçi olmamıza rağmen adamların hala ifadesi bile alınmamış” dedi.

    Hayvan pazarında besicilik yapan Cemal Taşdemir ise “Ben Zeynel Abidin Kaya’ya 25 tane tosun verdim. 25 tane hayvanın parasını 2 senedir vermiyor, bizi dolandırıyorlar. Hepimiz Zeynel Abidin Kaya’yı tanırız. Diğer adamlar onu, o da bizi dolandırdı” dedi.

    Zeynel Abidin Kaya, kendilerini dolandıran her iki ortakla telefonla yaptığı konuşmada ödeme konusunda kendisinin bir şey yapamayacağını belirterek birbirlerini suçladı.

  • 14 yaşındaki kızını 24 yerinden bıçakladı

    14 yaşındaki kızını 24 yerinden bıçakladı

    Erzurum’un Yakutiye ilçesinde Ebubekir Sıddık Ş. (38), tartıştığı 14 yaşındaki kızı D.Ş.’yi 24 bıçak darbesiyle ağır yaraladı. Olayın ardından kaçan Ebubekir Sıddık Ş., yakalanıp, tutuklandı.

    Olay, 1 Ekim günü Yakutiye ilçesi Şehitler Mahallesi’nde meydana geldi. Ebubekir Sıddık Ş., evde tartıştığı kızı D.Ş.’yi bıçakladı. Vücudunun çeşitli yerlerine 24 bıçak darbesi alan D.Ş., komşularının ihbarı üzerine adrese sevk edilen ambulansla Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Tedaviye alınan D.Ş.’nin sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu belirtildi.

    Polis ekipleri, olayın ardından kaçan Ebubekir Sıddık Ş.’yi yakalamak için çalışma başlattı. Kurtuluş ve Şehitler Mahallesi ile sanayi sitelerinde arama yapan, metruk binalar, park ve bahçeleri kontrol eden ekipler, şüpheliyi Horasan- Erzurum karayolunda yakalayarak gözaltına aldı.

    Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Ebubekir Sıddık Ş., çıkarıldığı mahkemece ‘kasten yaralama’ suçundan tutuklandı.

  • Bitkisel tedavi dizini yaktı

    Bitkisel tedavi dizini yaktı

    MENİSKÜS ağrıları için alternatif tedavi yöntemlerine başvurup, dizlerine söğüt ağacı kabuğu saran Nalan Karakaya’nın (55) sağ dizinde üçüncü derece yanık oluştu. Hastanede tedaviye alınan Karakaya, bundan sonra birilerinin tavsiyesiyle tedavi kabul etmeyeceğini belirterek, “Bir defa yandım daha da yanmayacağım inşallah” dedi.

    Ağrı’da yaşayan, evli ve 6 çocuk annesi Nalan Karakaya, dizindeki menisküs ağrılarını gidermek için akrabasının tavsiyesi üzerine alternatif tedavi yöntemlerini denedi. Dizlerine söğüt ağacı kabuğu saran Karakaya’nın sağ dizinde üçüncü derece yanık oluştu. Erzurum Şehir Hastanesi Yanık Tedavi Merkezi’nde tedaviye alınan Nalan Karakaya, “Dizimde kireçlenme ve sıvı kaybı vardı. Bir akrabam, söğüt ağacının kabuğunu yakarak toz haline getirmiş ve bunu kullanmış. Bana, ‘Biz kullandık, iyi geldi’ diyerek toz şeklindeki ağaç kabuğunu verdi. Ben de dizime sardım ve 30 dakika sonra büyük bir acı duydum. Sargı bezini açtığımızda dizimde yanık oluşmuştu. Önce Ağrı’daki hastaneye sonra da Erzurum’a getirdiler. Doktorlar dizimde üçüncü derece yanık oluştuğunu söyledi. Bundan böyle alternatif tedavi veya birilerinin tavsiyesini kesinlikle kabul etmeyeceğim. Bir defa yandım daha da yanmayacağım inşallah” diye konuştu.

    Eşinin yanında refakatçi olarak kalan İsmail Karakaya (65) ise “‘Hekim’ diye geçinen birisi akrabalara, onlar da hanıma önermiş. Söğüt ağacının kabuklarını kurutup, yakarak toz haline getirmişler. Bu toz bel başta olmak üzere ağrı olan yerlere sarılarak tedavi ediliyormuş. Hanım da bunu uygulayınca dizinde yanık oluştu. Tedavi randımanlı olmadı. Biz de hastamızı Ağrı Devlet Hastanesi’ne götürdük. Erzurum’a sevk ettiler. Burada gereken tedaviye başladılar” dedi.