Kategori: Eskişehir

  • İlkokul velisinden ‘pes’ dedirten iddialar

    İlkokul velisinden ‘pes’ dedirten iddialar

    Odunpazarı ilçesinde ikamet eden R.Ç. evinin karşısındaki 23 Nisan İlkokulu’na 7 yaşındaki A.Ç. isimli oğlunu kaydettirdi. 1’inci sınıfa başlayan öğrenci iddiaya göre geçtiğimiz günlerde arkadaşları tarafından akran zorbalığına uğradı. Dengesini kaybeden öğrenci kalktıktan sonra başka bir arkadaşının çarpması sonrası kulağını kalorifer peteğine çarptı. Kulağı oldukça derin kesilen öğrenciye doktorlar tarafından 4 dikiş atıldı.

    Konu hakkında iddialarını belirten öğrencinin annesi R.Ç. nöbetçi öğrencilerin yeterince yaralı çocuğu ile ilgilenmediğini, öğretmenleri tarafından rencide edildiğini iddia edildi. Gerekli yerlere şikâyetlerini ilettiğini belirten veli, çocuğunun okula gitmek istemediğini belirtti.

    “Öğretmen ‘Tamam gelirim’ diyor, 10 dakika sonra çocuğuma bakıyor”

    7 yaşındaki oğlunun başına gelenleri anlatan anne R.Ç., “Çocuğum teneffüs sırasında tuvalette arkadaşı tarafından ittirilip düşürülüyor. Tekrar kalmak istediğinde kapıya gelen başka bir arkadaşı hızlı bir şekilde çarptığı zaman oğlumun kulağı peteğe denk geliyor. Öyle olunca kulağı yırtılıyor ve kanlar içinde o şekilde yere düşüyor. Korkuyor ve çığlık çığlığa ağlıyor. Oğlum arkadaşları tarafından kaldırılıp sınıfa götürülüyor. Tuvaletten sınıfa götürüldüğü sırada nöbetçi öğretmen neredeydi? Benim çocuğum kanlar içinde orada ağlarken neredeydi? Yine çocuğumun arkadaşlarından birisi üst kata öğretmeni çağırmaya gidiyor. Öğretmen ‘Tamam gelirim’ diyor, 10 dakika sonra çocuğuma bakıyor. Aradan süre geçiyor, ardından önce ambulansı sonra da beni arıyorlar. Benim iş yerinden okula gelmem zaten 30 dakika sürüyor. Bu süre zarfında benim oğlum acı çekiyor ve hiçbir şekilde sorumluluk yok. Ortada müdür, müdür yardımcısı yok. Öğretmenler sonradan geliyor. Benim tek amacım nöbetçi öğretmen neredeydi sorusuna cevap bulmak. Sorumsuzluktan başka bir şey değil. Şu an çocuğum okula gitmiyor, gitmek istemiyor. Öğretmeni sevmediğini söylüyor ve ben de göndermiyorum” dedi.

    “Çocuğu orada küçük düşürüp aşağılaması gibi çok sorunlar yaşadık”

    Olaydan öncede çocuğunun öğrencilerinden kötü muamele gördüğünü belirten R.Ç. şöyle devam etti;
    “Zaten okul içerisinde sürekli Ayşe öğretmenden hakaretler ve aşağılayıcı sözler işittik. Çocuğu başka çocukla kıyaslaması, sınıfın içerisinde beni arayarak, ‘Çocuğunuz bunları yaptı’ demesi ve benim de, ‘Hocam böyle bir şey olmaz’ demem üzerine hoparlörü açıp, ‘Çocuklar böyle bir şey yapmadı mı?’ diye sesimi duyurması, çocuğu orada küçük düşürüp aşağılaması gibi çok sorunlar yaşadık. Şu olay bardağı taşıran son damla oldu bizim için. Daha okul kaydım alınmadan okul bahçesinden çıkar çıkmaz öğretmen beni sınıf grubundan çıkartıyor. Yani belki okula kayıt ettirene kadar çocuğumun oradaki ödevlerini ben yaptırırım. Neden hemen çıkartılıyorum? Ben karakol, Milli Eğitim ve CİMER olmak üzere her gerekli yere şikâyette bulundum.”

    “Öğretmen, bir müdür ya da müdür yardımcısı hiçbir şekilde gelmedi”

    Çocuğunun kulağında hasar kalacağını doktordan öğrendiğini belirten R.Ç., “Doktor hasar kalacağını söyledi. 4 tane dikiş atıldı. Ufak bir çıkıntı kalacakmış. Şunu da söylemek istiyorum, hastaneye benimle birlikte bir öğretmen, bir müdür ya da müdür yardımcısı hiçbir şekilde gelmedi. Beni hiçbir şekilde arayıp bir geçmiş olsun demediler. Çocuğumun duyma kaybı yaşayıp yaşamayacağını dikişler çıktıktan sonra öğreneceğiz. Sonuçta başından darbe yedi, orası şişti ve beyin kanaması da geçirebilir, hatta ölebilirdi de. Çok büyük bir travma atlattı. Ben ne yapacağımı bilmiyorum. Zaman kaybından başka hiçbir şey değil. Çocuğum eğitimden geri kaldı” ifadelerini kullandı.

  • Balıkçı kovası izmarit yuvası oldu

    Balıkçı kovası izmarit yuvası oldu

    Eskişehir’in Adalar mevkiinde yer alan Yunus Emre’nin balık kovası son zamanlarda vatandaşların dikkatini çekti. Adalarda yer alan ve hem yerli hem de yabancı turistlerin yoğun şekilde fotoğraf çektirdiği Yunus Emre heykelinin kovası bilinçsiz vatandaşlar tarafından küllük gibi kullanılmaya başladı.

    Heykelde yer alan balık kovasını adeta izmarit kovasına çeviren vatandaşlar, şehrin görselliğine ve turizmine de büyük zarar veriyor. Yaşanan olayların olayın sürekli tekrarlandığını dile getiren vatandaşlar, heykele sigara izmaritleri atan insanların belirlenerek, gerekli cezaları alması gerektiğini söylediler.

  • ‘En zeki il’ Eskişehir oldu

    ‘En zeki il’ Eskişehir oldu

    Geçtiğimiz günlerde Zeka Testleri Merkezi tarafından 1 milyon 214 bin 505 kişinin katılımıyla yapılan bir çalışma sonucunda ülke genelindeki vatandaşların IQ puanı hesaplandı. Yapılan çalışmada çeşitli testlerle bireylerin zeka testlerindeki yetenekleri göz önüne alınarak, illere göre ölçüm ve kıyaslama yapıldığı belirtildi. Kentte yaşayan 13 bin 656 kişinin katıldığı testlerin sonucuna göre Eskişehir, 105.20 IQ puanı ile en zeki iller sıralamasında birinci sırada yer aldı.

    Bu durumu değerlendiren Eskişehirliler, kentin özellikle eğitim konusunda ön plana çıktığını, nitelikli göç aldığını ve sosyal etkileşimin yüksek olduğu için vatandaşların birbirlerini olumlu yönde etkilediğini belirterek, listeye şaşırmadıklarını söyledi. Eskişehir ile gurur duyduklarını belirten vatandaşlar, en zeki illerin hangileri olduğu konusunda bir tahmin yapmak istelerdi Eskişehir’i yine ilk sıraya koyacaklarını söyledi.

    “Rahat iletişim kurma normalde IQ’nun bir belirtisidir”

    Eskişehir’de yaşayan Özgür Özyürek, IQ’nun kalıtsal bir durum olmasına rağmen sosyal hayat ve çevre etkileşiminin bu durumda çok büyük etki sahibi olduğunu düşündüğünü söyledi. Eskişehir’de vatandaşların sosyalleşmesi, birbirleriyle sürekli iletişim halinde olması sebebiyle karşılıklı bir şekilde olumlu yönde etkilendiklerini ifade eden Özyürek, “Eskişehir’de 3 tane üniversite olması bu zeka araştırmasında seçilen örneklemde muhtemelen etkili olmuştur. Bu araştırmanın örneklemenin nasıl seçildiğini bilmiyorum ama birçok başka yere göre muhtemelen doğru bir araştırma olduğunu düşünüyorum. Şaşırmadım, Çünkü Eskişehir’de rahat iletişim kurma durumu söz konusudur. Rahat iletişim kurmada normalde IQ’nun bir belirtisidir. Hani en azından duygusal olarak IQ vesaire falan diye ayırıyorlar, bu durum sosyal zekanın belirtisidir. Şehrin küçük olması, insanlarla çok sık karşılaşıyor olmanız ve bir yerden sonra selamlaşmayı başlıyor olmanız da bu sosyal zekayı ve sosyal zekanın gelişimini Eskişehir’de daha rahat hale getiriyor. Örneğin İstanbul’da kimseyle iletişim kuracak, zamanınız olmuyor zaten. Eskişehir bu anlamda şanslı bir il. Hem büyük hem çok fazla çeşitli yerlerden gelme insanlar var hem de iletişim kurabileceğiniz yavaşlıkta bir hayat devam ediyor. Ben tahmin etmiş olsaydım Eskişehir yine ilk üçe girerdi ama ilk 2’ye belki Ankara girerdi. Bir de yine Anadolu’daki çok büyük olmayan şehirlerden biri girerdi” dedi.

    “Listeyi kendim tahmin etseydim ilk üçe eğitime en çok önem veren illeri yazardım”

    IQ puanlarının eğitime verilen önem ile doğru orantılı olduğunu düşündüğünü ifade eden Serdar Sarana, Eskişehir’in bu konu açısından çok şanslı olduğunu belirtti. Kalıtsal zekanın eğitim ve çalışma ile geliştirilebileceğini düşündüğünü ifade eden Sarana, “Eskişehir’de 3 tane üniversite var. Eğitime düşkün bir halk burası, o yüzden doğrudur. Bunun kaynağı bir kere okuryazar oranı Eskişehir’de çok fazla. Yani ana babaların okuryazar olması. İkincisi olayları takip ediyor olmaları ve üçüncüsü de medya kaynaklarından faydalanıyor olmalarıdır. Şimdi internet var, bildiğiniz gibi eskiden gazete vardı, bunları takip ediyor olmaları ve gelecekteki mesleklerin de çocuklarına meslek kazandırabilmek için çocukların okumaları gerektiğine inanmaları. Kalıtsallık da önemli ancak kalıtsallık sadece yeterli değil. Mesela bir çocuk herhangi bir konuda doğuştan yetenekli olabilir, örneğin spor branşlarından birine yetenekli olabilir ama bu yetenek geliştirilmediği takdirde bu yeteneğin de gelişmesi söz konusu olamaz. O yüzden bir insan zeki olabilir ama bu zekanın da geliştirilmesi gerektiğine inanıyorum. Bu, şehir dışından da geliyor olabilir, yurt dışından da geliyor olabilir ama önemli olan bu IQ seviyesini sadece Eskişehir’de değil, bütün Türkiye’de dünya seviyesinin üzerine çıkarılmasıdır. Bunun için de bir çalışma yapılması gerekiyorsa yapılması gerektiğine inanıyorum ben. Eskişehir’i birinci sırada görünce şaşırmadım, kendim tahmin etseydim ilk üçe eğitime en önemli en çok önem veren illeri yazardım. Genelde Ankara, İstanbul ve İzmir yazılır genellikle. Ben de yazardım ama Eskişehir’i elbette ki ilk üçe alırdım” şeklinde konuştu.

    “Böyle bir araştırmayı bilmiyordum ama çok da şaşırmadım”

    Yaklaşık 6 yıldır Eskişehir’de yaşadığını ifade eden Naci Karadağ, meslekleri sebebiyle tayin tercihi yaparken, Eskişehir’e öncelik verdiklerini belirtti. Eskişehir’de üniversitelerin etkisiyle farklı illerden gelen yetenekli insanların karma ve kaliteli bir toplum oluşturduğunu ifade eden Karadağ, “Eskişehir’in bana göre en önemli özelliklerinden biri içerisinde 3 tane büyük üniversite bulunması. Burada öğrenci nüfusu çok fazla ve Türkiye’deki diğer illere kıyasla şehir merkezi nüfusu burada çok yüksek. Eskişehir nüfusunun büyük bir oranı şehrin merkezinde, yani ilçe ve köy nüfusu az, bunlar etkilidir diye düşünüyorum. En önemli etkisi de, üniversite sayısının üniversite nüfusunun fazla olması. Böyle bir araştırmayı bilmiyordum ama çok da şaşırmadım. Biz Karadeniz’de, Trabzon’da yaşıyorduk, tercih sebebi olarak geldik. Yani Eskişehir’e biraz bilinçli geldik. Ben tek sebebi kalıtsal olarak görmüyorum, Eskişehir klasik bir Anadolu şehridir. Yani bu Doğu Anadolu da olabilir, Karadeniz de olabilir ya da İç Anadolu da olabilir. Yani ben kalıtsal yolla alakalı olduğunu düşünmüyorum. Bilmiyorum yani kim ile nerede istatistik yapılmış bilmiyorum ama kalıtsal olduğunu düşünmüyorum” ifadelerini kullandı.

    “Kendim bir sıralama yapmam gerekseydi ‘Eskişehir, Eskişehir, Eskişehir’ derdim”

    Uzun yıllardır Eskişehir’de yaşayan Ferziye Küçük, kenti ve insanları çok sevdiğini söyledi. Eskişehir’in gelişmiş olmasının sebeplerinden birisinin üniversiteli öğrenci sayısının, yerel yönetimlerin ve yerel halkın çok iyi bir şekilde birleşmesi olduğunun altını çizen Küçük, “Sosyal seviyemiz Türkiye’nin üstünde. Zeka da sosyal gelişimin bir örneği değil mi? Hani simgesi o yüzden, Yani eğitim çok önemli arkadaşlar, eğitim şart. Kendim bir sıralama yapmam gerekseydi ‘Eskişehir, Eskişehir, Eskişehir’ derdim” dedi.

    “Bir Eskişehirli olarak listeye hiç şaşırmadım”

    Açıklanan araştırma sonucunu yeni öğrendiğini fakat hiç şaşırmadığını söyleyen Eskişehirli vatandaş Sema Ertürk ise şunları söyledi;
    “Bence öğrenci şehri olduğumuz için, genç beyin olduğu için bu durum böyledir. Eskişehir öncelikle sosyal ve gelişmiş bir yer. Genç çok, üniversiteli çok, okumuş insanlarımız çok. Bir Eskişehirli olarak listeye hiç şaşırmadım.”

  • Araç girişinin yasak olduğu caddede polis denetim yaptı

    Araç girişinin yasak olduğu caddede polis denetim yaptı

    Odunpazarı ilçesinde bulunan 2 Eylül Caddesi’nde İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü ekiplerince denetim yapıldı. Denetimde, araç trafiğine kapalı caddede motosiklet kullanan sürücüler durduruldu. ‘Motosiklet Giremez’ tabelası önünde yapılan denetimlere takılan bazı sürücülerin duruma itiraz ettiği görüldü. Motosiklet sürücülerine, gerekli maddeler kapsamında cezai işlem yapıldı.

  • Zimmetine para bankacıya 8 yıl hapis

    Zimmetine para bankacıya 8 yıl hapis

    Eskişehir’de özel bir bankanın şube müdürü olarak görev yapan Ayşe Pelin Ü., İl Emniyet Müdürlüğüne bağlı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından yapılan incelemenin ardından zimmetine para aktardığı gerekçesiyle gözaltına alındı. İşlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Ayşe Pelin Ü., ‘Zimmet’ suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.

    Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma ile tutuklu sanığın banka hesaplarında yapılan incelemede, 5 milyon 331 bin 852 lirayı zimmetine geçirdiği ve izinsiz şekilde müşterilerin hesaplarında toplamda 40 milyon 194 bin 133 lira, 137 bin 895 euro ve 120 bin dolar tutarında usulsüz işlem gerçekleştirdiği belirlendi. Soruşturma sürecinde Ayşe Pelin Ü.’nün, kendi hesaplarına aktardığı 5 milyon 331 bin 852 lirayı da çalıştığı bankaya geri ödediği öğrenildi.

    Eskişehir 2’nci Ağır Ceza Mahkemesinde 12 yıldan 21 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanan tutuksuz sanık Ayşe Pelin Ü. hakkında son karar verildi. Mahkeme heyeti, Ayşe Pelin Ü.’nün tekrar tutuklanmasına karar vererek, 8 yıl 9 ay hapis cezasına hükmetti.

  • Turizm Haftası’nı Yazılıkaya’da kutlandı

    Turizm Haftası’nı Yazılıkaya’da kutlandı

    Eskişehir Valiliği ile Eskişehir İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından, toplumda turizm bilincini geliştirmek amacıyla her yıl 15-22 Nisan tarihleri arasında kutlanan Turizm Haftası nedeniyle düzenlenen programlar devam ediyor. Bu çerçevede, dün bando eşliğinde kortej yürüyüşü ve açılış programının gerçekleştirilmesinin ardından bugün üniversiteli ve liseli öğrencilerin katılımıyla ‘Yazılıkaya Doğa ve Kültür Yürüyüşü’ etkinliği yapıldı. Saat 09.00’da Valilik Meydanı’ndan Eskişehir’e 80 kilometre uzaklıkta bulunan Han İlçesi’ne hareket eden katılımcılar Turizm Haftası’nı orada kutlarlarken, aynı zamanda Yazılıkaya’da keşfettikleri tarihi güzellikleri fotoğrafladılar.

    Etkinliğe Anadolu Üniversitesi Turizm Fakültesi, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Turizm Fakültesi ile Yunus Emre Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Gezi Tanıtım ve Turizm Kulübü öğrencileri katılım sağladı.

  • ESOGÜ Hastanesi’nde yangın tatbikatı

    ESOGÜ Hastanesi’nde yangın tatbikatı

    Yaklaşık 80 personelin katıldığı tatbikatta, senaryo gereği yangın çıkması ve büyümesi sonucu HAP başkanının talimatı ile Mor Kod verilerek HAP aktive edildi. Servis çalışanları ve acil durum ekipleri tarafından yangına müdahale edildi. Yatan hastalar ile refakatçiler görevliler ve acil yardım ekiplerince tahliye edildi. Yangında odada bilinci kapalı olarak bulunan hastaya ise UMKE ekibi tarafından ilk müdahale yapılarak, tahliyesinin yapılması sağlandı. Toplanma alanı ve triyaj alanında personel, hasta ve refakatçi sayımı yapılmasının ardından yönetime bilgi verildi. Son bölümde ise HAP Başkanı tarafından Yeşil Kod verilerek tatbikat sonlandırıldı.

    HAP tatbikatlarının amacı herhangi bir acil durum ve afet durumu meydana geldiğinde hastane personelinin daha sistemli ve organize davranış ve tutum geliştirmesini sağlamak. Böylece acil durumlar ve afet durumlarından en az yaralı ve maddi hasar ile kurtulmak, afeti hızlı ve doğru yönetmek hedefleniyor.

  • Valilikten ‘sonic patlama sesi’ uyarısı

    Valilikten ‘sonic patlama sesi’ uyarısı

    Eskişehir Valiliği 1’inci Ana Jet Üs Komutanlığı’nın bugün saat 10:00 ile 17:00 arasında ses üstü test uçuşu gerçekleştirileceğini ve buna bağlı olarak sonic patlama sesi duyulabileceği konusunda uyarıda bulundu. Ayrıca Valilik, 19 Nisan 2024 Cuma günü ise Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nın 113’üncü yıl dönümü kutlamalarına hazırlık kapsamında gün içerisinde şehir merkezi üzerinde prova amaçlı alçak uçuş yapılacağını uyarılarında belirtti.

    Eskişehir Valiliği tarafından yapılan uyarı metnin tamamı ise şöyle;

    “1’inci Ana Jet Üs Komutanlığı tarafından 17 Nisan 2024 Çarşamba günü saat 10:00-17:00 arasında ses üstü test uçuşu gerçekleştirileceğinden sonic patlama sesi duyulabilecektir. Ayrıca, 19 Nisan 2024 Cuma günü Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nın 113’üncü yıl dönümü kutlamalarına hazırlık kapsamında gün içerisinde şehir merkezi üzerinde prova amaçlı alçak uçuş icra edilecektir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”

  • Bahar çiçekleri görenleri mest etti

    Bahar çiçekleri görenleri mest etti

    Eskişehir’in doğal güzellikleri görenleri mest etti. Kentin bazı bölgelerinde çiçekler ve ağaçlar, olağanüstü bir manzara sundu.

    Şubat ayının ortalarından itibaren başlayan çiçeklenme, normal şartlarda Nisan ortası veya Mayıs başında görülen zamandan yaklaşık 2 ay önce gerçekleşti.

    Bu erken çiçeklenme, geçtiğimiz yıllara kıyasla son derece sıcak geçen kış mevsiminden kaynaklanıyor. Bu sıcaklık, ağaçların erken tomurcuklanmasına ve çiçeklerin açmasına neden oldu.

    Bu muhteşem manzaraları görenleri hayran bırakarak doğanın gücünü ve zarafetini bir kez daha hatırlattı. Vatandaşlar bu güzelliklerin keyfini çıkarttı.

  • Bayramda çi börek satışları arttı

    Bayramda çi börek satışları arttı

    9 günlük Ramazan Bayramı tatilinde birçok kentte turist yoğunluğu yaşandı. Vatandaşlar bayramlaştıktan sonra yakınları ile birlikte bulundukları kentin tarihi ve kültürel yerlerini gezip lezzetlerini tattı. Diğer kentler gibi Eskişehir’de de turist yoğunluğu tam anlamıyla tavan yaptı. Şehrin Tarihi Odunpazarı Evleri Bölgesi bayramın 2’nci gününden itibaren dolarken, kentle özdeşleşmiş yöresel lezzet olan çi börek dükkânlarında da adeta sıra oluştu. Dükkan yoğunluğu normalin 5 kat ürerine çıkan işletmeciler sipariş yetiştirmekte zorlandı. Zaman zaman dükkânların önünde kuyruklarda oluşurken kente gelen birçok turist çi böreği ilk kez tattı.

    “Yetişmekte tabii ki güçlük çektik”

    32 yıldır çi börek ustası olan Hakan Nalbant yoğunluk hakkında konuştu. Eskişehir’in yerel lezzetini tanıtmanın ve sevdirmenin mutluluğunu yaşadığını belirten Nalbant, “Biz zaten normalde sürekli yoğunluk yaşıyoruz ama bayramlarda ekstra bir yoğunluk oluyor. Geçtiğimiz günlerde bu durumu dolu dolu yaşadık. Bu durumda normal yaptığımız işin yaklaşık 4-5 katı iş yaptık. Bayram iyiydi, sadece bizim için değil Eskişehir esnafı için güzel güzel oldu. Biliyorsunuz Eskişehir bir turizm kenti oldu, hem şehir dışı hem de yurt dışından gelen turistler oldu. Bu durumdan memnunuz. Mesela bir kişi Eskişehir’in dışından geçeceği zaman ‘Ben şu çi böreği deneyeyim’ diyerek geliyor ve ‘keşke daha önceden yeseydim’ şeklinde konuşuyor. Yetişmekte tabii ki güçlük çektik, biz bayramlarda zaten yoğun çalışıyoruz ama bu bayram ekstradan bir yoğunluk yaşadık. Dediğim gibi sadece biz değil bütün esnafın yüzü güldü. Bu bizim için olumlu bir şey, hem kendimiz hem de şehrimiz açısından mutluyuz. Demek ki birçok insan şehrimiz görmeye, gezmeye ve özellikle çi börek yemeye geliyor. Müşterilerimizin hepsinin kendini etmeye çalıştık, umarım olmuşlardır. Bayramdı diyebiliriz. Satış rakamı olarak bir şey söyleyemem ama normal yaptığımız işin 5 katı iş oldu, bayağı güzeldi. Yani normalde bin kişi ağırlıyorsak, bayramda 3 bin ila 4 bin kişi ağırladık. Eskişehir’in bu çi börek lezzetini turistlere tanıttırdığımız ve tattırdığımız için gayet mutlu ve onurluyuz” dedi.

    “Kuyruk oluştu ama güzel oldu”

    Çi börek işletmecisi Esra İbek ise satışları hakkında şöyle konuştu;
    “Bayramda yaptığımız hizmet güzeldi, bayağı yoğunluk yaşandı hatta sırada bekleyenler oldu. İlk kez tadanlar bu lezzeti çok beğendiler. ‘Neden daha önce gelmedim ki’ diyenler oldu, güzel tepkiler aldık. Sırf çi börek yemek için gelenler de oluyor, ‘Eskişehir’e gelmişken yemeden dönmeyeyim’ diyenler de oluyor. Ürünlerimiz el açması olduğu için yetiştirmek biraz zor oldu, o sebeple kuyruk oluştu ama güzel oldu.”