Kategori: Gaziantep

  • Havaların soğumasıyla soba satışları arttı

    Havaların soğumasıyla soba satışları arttı

    Kış aylarının yaklaşmasıyla birlikte soba satışlarında büyük bir hareketlilik yaşanırken soba tamiri yapan esnaf günlük bin TL’ye çalışacak eleman bulamıyor. Gaziantep’te soğuk havaların etkisini göstermesiyle beraber birçok kişi bağ evi ve evlerinde ısınma ihtiyacını karşılamak için soba satın almaya yöneldi.

    Ancak artan talep, soba imalatı ve tamiratı yapan esnaflar için yeni zorlukları da beraberinde getirdi. Soba imalatı ve tamiratı yapan Bülent Kavas, soba mesleğinin ölmeye başladığını söyleyerek günlük bin TL’ye çalışacak eleman bulmakta zorlandıklarını dile getirdi.

    “Soba satışlarında düşüş olur ama mesleğimiz asla ölmez”
    Soba Tamircisi Bülent Kavas, doğalgaz imkanlarının gelişmesiyle birlikte soba sektöründe düşüşler olduğunu belirterek, “Soba geleneği her geçen sene azalmaya başladı.

    Doğalgazın gelişmesi ve kentin birçok ilçesine kadar gitmesiyle birlikte soba sektöründe düşüş meydana geldi ama bizler bu mesleği devam ettirmek için çabalıyoruz. Bağ evlerinde, doğalgazın olmadığı köy ve mahallelerde, iş yerlerinde vatandaşlar ısınma sorununu ortadan kaldırmak için sobayı tercih ediyor. Soba satışlarında düşüş olur ama mesleğimiz asla ölmez” dedi.

    “Günlük bin TL’ye eleman bulamıyoruz”
    Bülent Kavas, özellikle gençlerin bu mesleğe ilgi göstermediğini, masa başı iş istediklerini söyleyerek, “1 buçuk yıldır tek başıma çalışıyorum. Talepleri karşılamaya çalışıyorum.

    Eleman yetiştirme şansımız yok. Bizler bu mesleğin son devirleriyiz. Sobacılık mesleğine talep eden kimse yok. Günlük bin TL veriyoruz ama yine de eleman bulamıyoruz” dedi. Atölyesinde tamir ettiği ve ürettiği sobaları satan Bülent Kavas, fiyatların 750 TL’den başlayıp kalitesine göre fiyatında değişiklik olduğunu söyledi.

  • Zeytin hasadı başladı

    Gaziantep’in Şahinbey ilçesine bağlı Tiyekli köyünde zeytin hasadına başlandı.
    Şahinbey Belediyesi tarafından 5 yıl önce dağıtılan zeytin fideleri hasat döneminde çiftçinin yüzünü güldürdü. Sofralık zeytinlerin hasadına başlayan çiftçiler, zeytinyağı üretimi için yağmurun yağmasını beklediklerini söyledi. Kuraklık nedeniyle zeytinyağı elde etmenin zorlaştığını dile getiren çiftçi Zeki Şahin, yağmurun yağmasının mahsulün verimini önemli ölçüde artıracağını ifade etti.

    “Zeytinyağı için yağmurun yağmasını bekliyoruz”
    Zeytinyağı üretimi için yağmurun yağmasını beklediklerini belirten çiftçi Şahin, “Çocukluğumdan beri bu işi yapıyorum. Bugün burada zeytin hasadına başladık. Ekim ayında yeşil zeytinler toplanmaya başlanır. Kasım ayında ise zeytinyağı ve siyah zeytinler için hasada devam edilir. Şu anda zeytinyağı yapmak için yağmurun yağmasını bekliyoruz. Yağmur yağana kadar beklememiz lazım. Zeytinin yağlı olması için yağmur yağması gerekir. Önceden değneklerle vurarak zeytinleri toplardık. Şimdi makinası çıktı. Bizim için daha kolay oluyor” dedi.

    “Burada günlük çalışan işçiye bin TL para veriyoruz”
    Zeytin toplama sürecini anlatan Şahin, “Toplama süresi bahçenin büyüklüğüne göre değişir. Burada bin ağaç zeytin var. Biz bunu 1 hafta da bitiriyoruz. Burada günlük çalışan işçiye bin TL para veriyoruz. Zeytinyağı çok sağlıklı bir yağdır. Birçok hastalığa iyi gelir. Zeytinyağının bir bidonu 4 bin TL. Siyah zeytinlerin bidonu ise 200 TL. Biz tarlada 100 TL’den satıyoruz. Fakat markete gidince fiyat 250 TL oluyor. Bu zeytin fidelerini bize Şahinbey Belediyesi verdi. Bu desteklerinden dolayı Mehmet Tahmazoğlu’na teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Dedem beni zeytin toplamaya getirirdi, bende torunumu getiriyorum”
    Çocukluğundan beri zeytin topladığını belirten çiftçi Besni Şahin ise “Ben çocukken dedemlerle zeytin toplamaya gelirdim. Şu anda ise torunlarım burada benimle zeytin toplamaya geliyor. Zeytin toplamak için ağaçların altına şal açılır. Daha sonra zeytinler o şala dökülür. Bizde yağ olacak zeytinleri ayırırız. Kalan zeytinleri de tatlandırıp satışa sunarız. Zeytin zor bir iştir. Havalar soğuk olduğu için çalışanlar zorlanabiliyor. Fakat biz çiftçilik yapmaktan çok memnunuz” diye konuştu.

     

  • Osmanlı el sanatları Şahinbey Belediyesi tesislerinde hayat buluyor

    Osmanlı el sanatları Şahinbey Belediyesi tesislerinde hayat buluyor

    Osmanlı döneminin unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarından filografi, Şahinbey’de kadınların elinde yeniden hayat buluyor. Şahinbey Belediyesi bünyesindeki Dumlupınar Sosyal Tesisi’nde açılan filografi kursuna katılan kadınlar birbirinden değerli eserler ortaya çıkarıyor.

    “Birbirinden güzel eserler yapılıyor”
    Filografi eğitimlerinde kursiyerler; çivi çakma, tel tutma, tel örme ve desen çıkarma tekniklerini öğrenerek sabırla ördükleri tellerden birbirinden değerli güzel eserler yapıyor. Filografi kursunda usta öğreticilerden el sanatlarının inceliklerini öğrenen kadınlar, yaptıkları el emeği göz nuru ürünleri satarak gelire de dönüştürüyor. Tel ve çivilerin kullanıldığı filografi, kadınlar tarafından farklı konseptlerde işleniyor. Kadınlar, ahşap malzemelerin üzerine çakılan çivileri, çeşitli renklerdeki iplik ya da tellerle işleyerek şekillendiriyor. İki grup halinde toplam 30 kadının eğitim gördüğü filografi kursuna kimi kadınlar çocukları ile katılıyor. Sınıfta usta eğitmenin yönlendirmesi doğrultusunda ahşap bir zemin üzerine çakılmış çiviler arasında teller geçirilerek, belli örgü teknikleri kullanılarak çeşitli desenler meydana getiriliyor.

    “Sınıfımızda filografi üzerine çalışıyoruz”
    Türk el sanatları öğretmeni Zeynep Şahiner, filografinin Osmanlı döneminin unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarından olduğunu söyledi. Filografi kursunun yoğun ilgi gördüğünü söyleyen Şahiner, “Sınıfımızda filografi üzerine çalışıyoruz. Filografi, çivileri ahşap üzerine yan yana sıralı bir şekilde çakarak üzerine tel ve iplik sarılarak desenler oluşturulur. Tabloda süsleme ve tepside kullanılan bir sanattır. Filografi, ilk olarak 17. yüzyılda İran’da ortaya çıkmıştır. Fransa, İsveç ve daha sonra Avrupa ülkelerinden yaygınlaşmıştır. Şu anda günümüze kadar gelen bir sanattır” diye konuştu.

  • Dünyanın en iyi kuruyemişleri listesinde Antep fıstığı ikinci sırada

    Dünyanın en iyi kuruyemişleri listesinde Antep fıstığı ikinci sırada

    Araştırmanın ilk sırasında yer alan diğer fıstık türü de Yunanistan’ın Egina Adası’nda yetiştirilen ünlü Egina Fıstığı oldu. Listenin ikinci sırasında, Türkiye’nin gözdesi olan Antep fıstığı yer aldı.

  • Jandarmadan öğrencilere siber farkındalık ve bilinçlendirme eğitimi

    Jandarmadan öğrencilere siber farkındalık ve bilinçlendirme eğitimi

    Gaziantep İl Jandarma Komutanlığı Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Araban ilçesi Elif Çok Programlı Anadolu Lisesi’nde siber farkındalık, siber zorbalık, güvenli internet kullanımı, dijital bağımlılık ve sosyal medya kullanımında dikkat edilecek hususlar konusunda eğitim verdi. Eğitime 278 öğrenci ve 12 öğretmen katıldı.
    Eğitim sonunda öğrencilere broşür dağıtıldı.

  • Meme kanseri farkındalık ayı

    Meme kanseri farkındalık ayı

    Prof. Dr. Göktürk Maralcan, 1-31 Ekim Meme Kanseri Farkındalık Ayı nedeniyle açıklama yaptı. Meme kanserinde tanı, tedavi ve tedavi sonrası takiplerin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Maralcan, “Başarı için bu aşamaların hepsi ayrı ayrı önemlidir. Süreçleri doğru yönetmek gerekir” dedi.

    Meme kanseri ameliyatlarının çok çeşitli olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Maralcan, meme kanseri ameliyatlarıyla ilgili şu bilgileri verdi: “Cerrahi tedavi meme kanseri için başlıca tedavi yöntemidir. Meme cerrahı, hastayı her yönü ile değerlendirip kararını verir. Her hastada hastalık farklı seyrettiğinden uygulanan cerrahi tedavi de farklı olur. Memeye ve koltuk altı lenf bezlerine işlem yapılır. Kanserin başlangıç yerini ortadan kaldırır. Hastalığının durumuna göre her hastada ameliyatın genişliği de değişir. Nadir de olsa ameliyatın riskleri olabilir ancak deneyimli ve başarılı bir ekiple bu riskler en aza indirilir. Meme kanseri cerrahi tedavisinde; meme koruyucu ameliyatlar, memenin çıkarılıp meme derisinin korunduğu aynı seansta meme oluşturulduğu ameliyatlar, memeyle birlikte koltuk altı lenf bezlerinin de çıkartıldığı ameliyat gibi çeşitli ameliyatlar mevcuttur.”

    Başarılı sonucun deneyimli ve başarılı bir ekibin bir araya geldiği merkezle mümkün olduğunu söyleyen Prof. Dr. Maralcan, şöyle devam etti: “Deneyimli merkezin özünde; meme cerrahı, medikal onkolog, radyolog, patolog, nükleer tıp uzmanı, fizyoterapist, psikolog, diyetisyen ile daha birçok unsur bulunmaktadır. Böyle bir merkezde “meme konseyi” denilen bir oluşum da mevcuttur. Bu konseyde haftanın bir günü tüm meme kanseri hastaları değerlendirilir, hastalarının tedavi şekilleri, ameliyatları, ışın tedavileri, takipleri yani tüm ayrıntılar konuşulur karara bağlanır. Hastaların tedavi planları yapılır. Böylece hastalar güncel bilgiler ışığında deneyimli multidisipliner bir ekip tarafından tedavi ve takip şansına sahip olurlar. Meme kanseri farkındalık ayında biz de farkındalığı yüksek bir merkez olarak meme kanserine dikkat çekiyor ve hastalarımızın mücadelesinde yanlarında olmaya devam ediyoruz. Kanserle mücadelenizde ekip olarak yanınızdayız.”

  • Şahinbey’de zabıta ekipleri kantinleri denetledi

    Şahinbey’de zabıta ekipleri kantinleri denetledi

    Genel temizlik ve sağlıklı gıda maddesi satışı konusunda çalışmalarını aralıksız sürdüren Şahinbey Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, ilçe sınırları içerisindeki okul kantinlerini ve çevresindeki iş yerlerini denetledi. Okul kantinlerinde bulunan gıda maddelerini inceleyen zabıta ekipleri, sağlığa uygunluk, işyeri açma çalışma ruhsatı, gıda maddesi ürünlerinin hazırlanması, çalışma ortamı, çöp kovaları, yangına karşı alınan tedbirler, haşere ve kemirgenler için alınan önlemler gibi birçok konuda denetim gerçekleştirdi.

    “Denetimlerimiz devam edecek”
    Öğrencilerin sağlığını önemsediklerini belirten Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, “Çocuklarımızın sağlığı bizim için her şeyden kıymetli. Bu yüzden ekiplerimiz ilçemizdeki okul kantinlerini sık sık denetliyor. Ekiplerimiz kantinde kullanılan ürünlerin son kullanma tarihlerine bakarken fiyat-etiket kontrolü de gerçekleştiriyor. Ayrıca ortamın hijyen kurallarına uygun olup olmadığı ekiplerimiz tarafından kontrol ediliyor. Söz konusu yavrularımız, bu yüzden işletmelerimizin de dikkatli ve özverili olması çok önemli. Bu nedenle Şahinbey Belediyesi olarak gerekli hassasiyeti göstermeye devam edeceğiz” dedi.

  • Gaziantep’in yeni Baro Başkanı Bülent Duran oldu

    Gaziantep’in yeni Baro Başkanı Bülent Duran oldu

    Gaziantep Barosu’nun 47. Olağan Genel Kurulu’nda seçim heyecanı yaşandı. 2 bin 102 avukatın başkan, yönetim kurulu, Türkiye Barolar Birliği (TBB) delegeliği ve disiplin ile denetleme kurullarını seçmek için oy kullandığı seçimde mevcut Baro Başkanı İskender Kahraman aday olmazken, baro başkanlığı için adaylığını koyan Av. Melikşah Korkmaz, Av. Emine Sevil Koyuncu, Av. İbrahim Onur Ağalın, Av. Bülent Duran ve Av. Kenan Tarık Polat, 21 kişiden oluşan yönetim listesiyle yarıştı. Başkanlık yarışını 608 oy ile Bülent Duran kazandı.

    Toplamda 2 bin 102 oyun geçerli sayıldığı seçimde 608 meslektaşının oyunu alan Bülent Duran Gaziantep Barosu’nun yeni başkanı seçilirken ona en yakın oyu ise 593 ile Melikşah Korkmaz aldı. Diğer yandan adaylardan İbrahim Onur Ağalın 459 oy, Kenan Tarık Polat 253 oy ve Emine Sevil Koyuncu 189 oy aldı.

  • Doç. Dr. Mesut Gül, “Meme kanserinde erken tanı, hayatınızı kurtarabilir”

    Doç. Dr. Mesut Gül, “Meme kanserinde erken tanı, hayatınızı kurtarabilir”

    Her yıl Ekim ayında düzenlenen “Meme Kanseri Farkındalık Ayı” dünya çapında yaklaşık 2 milyon kadını etkileyen hastalığın erken taranmasını ve önlenmesini teşvik etmeyi amaçlamaktadır. Ekim ayında, tüm dünyada gerçekleştirilen farkındalık ve bilinçlendirme etkinliklerinde “Pembe Kurdele” teması kullanılmaktadır. Meme kanseri, erkeklerde de görülebilmesine rağmen, genellikle 50 yaş üzeri kadınlarda daha yaygın olarak rastlanan bir kanser türüdür. Ancak, son yıllarda daha genç yaştaki kadınları da etkileyebildiği gözlemlenmiştir.
    Erken tanı ve tedavinin önemine dikkat çeken Medical Point Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Mesut Gül, “Meme kanseri, memedeki hücrelerin kontrolsüz şekilde büyüyerek tümör oluşturduğu bir hastalıktır. Genellikle süt kanalları ve süt bezlerinden başlar. Meme kanserinin iki ana türü vardır. İnvaziv (Yayılım Gösteren) Karsinom. Bu türde kanserli hücreler meme dokusunu aşarak çevre dokulara yayılma potansiyeline sahiptir. Meme kanserlerinin çoğu invaziv karsinomdur ve yayılma gösterir. Yayılma özelliği gösteren kanserler arasında, meme kanallarını oluşturan hücrelerden kaynaklanan duktal karsinom, en sık rastlanan türdür. Bu kategori altında beş farklı alt tür bulunmaktadır. Noninvaziv (Yayılma Göstermeyen) Karsinom. Bu türde, kanser hücreleri memedeki süt kanallarında veya lobüllerde kalır ve yayılma göstermez. Noninvaziv karsinom kategorisi altında ise iki farklı alt tür bulunmaktadır” dedi.

    “Fiziksel aktivite eksikliği, meme kanseri riskini artırabilir”
    Meme kanseri risk faktörleri ile ilgili bilgi veren Doç. Dr. Mesut Gül, “Hareketsiz yaşam. Fiziksel aktivite eksikliği, meme kanseri riskini artırabilir. Fazla kilolu ya da obez olmak. Aşırı kilo, meme kanseri gelişimine zemin hazırlayabilir. Sigara kullanmak. Sigara içmek, kanser riskini yükselten önemli bir faktördür. Hiç doğum yapmamış olmak. Çocuk sahibi olmamak, meme kanseri riskini artırabilir. Geç yaşta (35 yaş ve üzeri) anne olmak. 35 yaş sonrası doğum yapmanın, meme kanseri riskini artırdığı bilinmektedir. Hiç emzirmemiş olmak. Emzirmenin, meme kanseri riskini düşürücü etkisi vardır. Menopoz sonrası hormon tedavisi kullanmak (HRT). Menopoz sonrası uzun süreli hormon tedavisi kullanmak risk oluşturabilir. Alkol kullanmak. Alkol tüketimi de meme kanseri riskini artıran faktörlerdendir” ifadelerini kullandı.

    “Meme kanseri, kadınlarda erkeklere göre yaklaşık 100 kat daha fazla görülmektedir”
    Değiştirilemeyen risk faktörlerine değinen Doç. Dr. Gül, “Meme kanseri, kadınlarda erkeklere göre yaklaşık 100 kat daha fazla görülmektedir. Yaş ilerledikçe, meme kanseri riski artar. BRCA1 ve BRCA2 genlerine sahip olmak, meme kanseri riskini artıran önemli bir faktördür. Ailede meme kanseri öyküsü. Birinci derece akrabalarda (anne, kız kardeş, kız çocuk) meme kanseri bulunması, riskin iki kat artmasına yol açar. Ancak, meme kanserlerinin yaklaşık yüzde 85’inin, ailesinde meme kanseri öyküsü olmayan kadınlarda görüldüğünü unutmamak önemlidir. Bir memede kanser olması. Bir memede kanser teşhisi konmuş olması, diğer memede veya aynı memenin diğer bölgelerinde kanser görülme riskini artırır. İyi huylu meme kitleleri. Fibroadenom gibi bazı iyi huylu oluşumlar, ilerleyen dönemde meme kanseri riskini artırabilir. Erken adet görmek. 12 yaş öncesi adet görmeye başlamak, meme kanseri riskini yükseltebilir. Geç menopoza girmek. 55 yaş ve sonrasında menopoza girmek, risk faktörlerinden biridir. Radyoterapi geçmişi. Göğüs kafesi bölgesine alınan radyoterapi, uzun vadede meme kanseri riskini artırabilir” şeklinde konuştu.

    Medical Point Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Mesut Gül, erken tanının önemi ve tedavi yöntemleri hakkında bilgiler vererek, “Meme kanseri, erken evrelerinde genellikle belirti vermez. Bu nedenle düzenli kontroller ve tarama programları son derece önemlidir. Kadınların kendi kendine meme muayenesini (KKMM) öğrenmeleri ve düzenli olarak yapmaları, erken tanı için kritik bir adımdır. Erken dönemde meme kanserine tanı konması, tedavi başarısını artırır ve sağ kalım süresini uzatır. Bu nedenle, 40-69 yaş aralığındaki tüm kadınlara 2 yılda bir mamografi çektirmeleri önerilmektedir. Risk faktörü yüksek olanlar için ise bu tarama, yılda bir kez yapılabilir” diye konuştu

  • Şehitkamil’de 29 Ekim kutlamaları başladı

    Şehitkamil’de 29 Ekim kutlamaları başladı

    Şehitkamil Belediyesi tarafından 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 101. yılı coşkulu etkinlikler kutlanacak. Bayram coşkusu hafta sonu iki gün süren 13. Geleneksel Kulüpler Arası Cumhuriyet Kupası Yüzme Yarışları ile başladı. Yarışların açılış seremonisine Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz, CHP Gaziantep Milletvekili Melih Meriç ve CHP Şehitkamil İlçe Başkanı Hurşit Yıldırım ve meclis üyeleri ile katıldı. Alleben 1 Yüze Havuzu’nda gerçekleşen açılış törenine yüzlerce sporcu kıyasıya yarıştı. Aileleri genç sporcuları yalnız bırakmadı.

    Alleben’de Atatürk sesleri
    Uluslararası arenada şampiyonlar çıkaran Alleben 1 Yüzme Havuzu’nda Cumhuriyet Bayramı coşkusu doyasıya yaşandı. Aileler ellerinde Türk bayraklarıyla çocuklarına destek verirken, sık sık Cumhuriyet’imizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk sloganları attı.

    “Spora bakış açımız Atatürk’ün bakış açısı”
    Törenin açılış konuşmasını gerçekleştiren Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz, yoğun kalabalık arasında duygusal anlar yaşadı. Konuşmasına Atatürk’ün “Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim” sözlerini hatırlatarak başlayan Başkan Yılmaz, Şehitkamil Belediyesi’nin spora bakış açısının da Mustafa Kemal Atatürk’ün bakış açısı olduğunu söyledi.

    “Sporcularımızın yanındayız”
    Yılmaz, spora ve sporcuya destek vermeye devam edeceklerini ifade ederek, “Bedensel ve ahlaki gücünün farkında olan, kendisini, milletimizi uluslararası arenalarda temsil edeceğini düşünebilen ama bunlar çok masraflı deyip geri duran kardeşlerim çok iyi bilsin ki biz Şehitkamil Belediyesi olarak yanındayız” dedi.

    “Cumhuriyet, aydınlık yarınlarımızdır”
    Cumhuriyetin önemine de değinen Yılmaz, “Şu anda burada cumhuriyet kupası müsabakasındayız. Bu dönemde cumhuriyetin farkında olmayan zavallılar şunu iyi bilsin ki cumhuriyet, yobazlığın düşmanı, aydınlık yarınlardır. Her bir Türk genci bu cumhuriyetin bekçisidir. Ve yine çok iyi bilinsin ki; bizler, sizler var olduğunuz sürece bu cumhuriyetten en küçük taviz verilmez. Çünkü bizler Mustafa Kemal’in izinde gitmeye yemin etmiş Türk gençleriyiz. Cumhuriyet bayramınız kutlu yarınlarınız umutlu olsun” şeklinde konuştu.
    CHP Gaziantep Milletvekili Melih Meriç de konuşmasına CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in selamını ileterek başladı. Cumhuriyet Kupası yüzme yarışlarında gençlerin gösterdiği ilgi karşısında büyük mutluluk duyduğunu ifade eden Meriç, “Hepinizin önünde saygıyla eğiliyorum” diye konuştu.